Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Cumhuriyet
tmtivaz Sahibi: Berin Nadi
Genel Yayın Yönetmetu. Orhan Erinç #
Genel Yayın Koordınatörü Hikmet
Çetinkaya # Yazuşlen Müdürlerı
fbrahim Yüdız (Sorumlu), Dinç Tayanç
• Haber Merken Müdurü. Hakan Kara
• Gorsel Yönetmen: Fikret Eser
Dtş Haberler Şinasi Danışoğln 0 tstıhbarat
Cengiz Yıldmm # Ekononu Bulent Kızanlık
0 Kûltür Handan Senköken 0 Spor
Abdülkadir Yücelman • Makaleler Sami
Karaören • Düzeitme Abdullah Yazjcı
# Fotoğraf. Erdoğan Köseoğlu • Bılgı-Belge
Edibe Buğra # Yurt Haberlen Mehmet Faraç
YayınKunılu İliuuıSd(uk(Başkan).
Orhan Erinç, Okta> Kurtböke.
HikmetÇetinka\a,Şûkraıı Soner,
ErgunBakLDinçTayanç, İbrahim
Yıldız, Orhan Bursalı, Mustafa
Balbav.HakanKnra.
AnkaraTemsılcısı Mustafa Balbay* HaberMûdûıû Doğan
Akın AtatüA Bulvan No 125, Kat4, Bakanlıklar-Ankara
Tel 4195020 (7 hat), Faks 4195027 • tzmır Temsücısı
SerdarKiBk,H ZıyaBb. 1352S2/3Tel 4411220, Faks
4419117»AdanaTemsücısı Çetin Yiğenoğlu, InönüCd.
119 S No !Katl,Tel:363 12 11, Faks 363 12 15
Müessese Mudurû Erol Erkut #
Koordmasör Ahmet Korulsan #
Muhasebe Bülent Yener •Jdare
Hüsevin Gürer 9 tşletme Onder
Çelik • Bılgı-Ulem Nafl lnal •
Bügısayar Sıstem Mürüvet ÇUer
MEDYA C: • Yöneüm Kurulu
Başkanı - Genel Müdur Güibin
Erduran 9 Koordmatör Reba
Işıtnun # Geoel Müdur Yardımcısı
Mine Akdȣ Tel 514 07 53 -
5139580-513846041,Faks 5138463
YayunUyaD \e Etaan'. Yetü Gün Haber Ajansv, Basın \e Yayıfleılık A Ş
Tüıtocağı Cad 39 41 Cağaloğlu 34334 İst PK 246 lstanbul Tel (0712) 51205 05 (20 haı) Faks (0/212)513 85 95
31ARALIK1996 Imsak: 5.50 Güneş: 7.22 Öğle: 12.14 tkindi: 14.32 Akşam: 16.52 Yatsv. 18.19
Dünvadan
Yunanistan
gemiye
9saatte
ulaşamadı
MURAT tLEM
ATtNA - Ege'de arama ve
kurtarma operasyonlannda
Türkiye ile anlaşmazlık
çıkaran Yunanhlar, karadan
2 tnil açıkta SOS veren
gemiye 9 saatte ulaştılar.
Onceki gece yansı çimento
yüklü olarak Yunanistan'da
meydana gelen 30 kişinin
öldügü gemi kazasında,
kaptanın verdiği SOS'u
Atina alamadı, Ispanya
aldı. Yunanistan Deniz
Ticaret Bakanlığı, geminin
verdiği ve uydu ıle
dünyanm aldığı SOS
sınyallennı kendilennın
neden alamadığını çeşitli
görüşler ileri sürerek net
olarak açıklayamıyor.
Geminin Öncekı gece 22.00
sıralannda balarken verdiği
SOS'u alamayan Atina,
gece 24.00 sıralannda
gemiden tek kurtulan
gemicinın, tahlisiye
sandahndan havaya attığı
imdat fişeğinin de ne
olduğunu anlayamadı.
Karadan iki mil açıkta
havaya ışaret fışeği
atmasından altı saat sonra
kurtanlan gemici
konuşturulmuyor.
Kazadan yaklaşık 14 saat
sonra basın toplantısı
yaparak kamuoyunu
bılgilendirmek isteyen
Deniz Ticaret Bakam'nın,
televizyonlarda olayı
izleyen basın
mensuplanmn haberlerini
yenilemesi de yankı aldı.
Guatemala'da
banş
anlaşması
imzalandı
GUATEMALA (AA)-
Guatemala'da 36 yıldır
süren iç savaşın sona
ermesını sağlayan banş
anlaşması, hükümet ile
Guatemala Ulusal Devrimci
Birliği'ni (URNG)
oluşturan dört gerilla lideri
arasında başkent
Guatemala'da imzalandı.
Marksıst genlla hderlen ile
devlet başkanı Arvaro Arzu
arasında imzalanan
anlaşmayla, ülkede 36 yıl
süren ve 150 bin ınsanın
ölümüne, yaklaşık 45 bin
insanın kaybolmasına neden
olan iç savaş resmen sona
ermiş oldu. Banş
anlaşmasında Guatemala,
"Birçok diK ve kûltürü
banndıran, çok ırkn bir
birtik" olarak nıtelendı.
Banş anlaşmasınm imza
töreninde, görev süresi sona
eren BM Genel Sekreteri
Butros GalL Kostarika,
Kolombıya, Honduras,
Salvador, Nikaragua,
Panama, Venezuella ve
Meksıka devlet başkanlan,
lspanya Başbakanı Jose
Maria Aznar ve tsveç
Başbakam Goeran Persson
ve Fransa adına adalet
bakanı Jacques Toubon
hazır bulundu.
Butros Gali, törende yaptığı
konuşmada, söz konusu
anlaşmayı Guatemala ve
diğer Latin Amerika
ülkeleri içın önemli bır adım
olarak nıtelendirerek "Yeni
bir dönem açılmışuT" dedi.
Sırp
ordusundan
muhalefete
destek
Dış Haberler Servisi-
Sırbistan'da muhalefetin altı
haftadır iktıdara karşı
sürdürdüğü protesto
göstenlenne askerlerden de
destek geldı.
Devlet Başkanı Slobodan
Miloseviç yönetiminin temel
direklerinden bıri olarak
kabul edilen Sırp ordusuna
bağh 12kadarbölük
tarafindan yayımlanan ortak
bildinde, "Ne olursa olsun
silahlannı Sırp halkına
doğnütmayacaklan"
teminatını veren askerler,
"Gerçeklerin zaferi için
mücadele etmek gerekirse
Sırp halkırun ön saflannda
da yer ahnz" dediler.
63'uncü paraşüt alayına
bağh askerler taranndan
kaleme ahnan bildiri,
muhalefetteki Demokrat
Partı yetkilileri tarafindan
Niş kentinde yayın yapan
özel bır televizyon
kanahnda okundu.
Bakanlığa yapılan başvuruda Akkuyu için ÇED sürecinin başlatılması ve ihalenin iptal edilmesi istendi
Çevre Bakanhğtııa TEAŞ uyarısıÜMtTOTAN
İZMİR- Akkuyu Nükleer Santra-
lı'yla ilgili ÇED süreci başlattlmadan
ihaleye çıkıhnası karşısında, Çevre Ba-
kanlıgı göreyinı yapmaya çağnldı. Avu-
kat NoyanOzkan,"Bir yurttaş sıfatry-
la" Çevre Bakanlığı'na yaptığı başvu-
ruda, "TEAŞ, çevre mevzuatıru çiğne-
yerekinşaatihatesi açnuşbr. Bu neden-
te ihaknin iptaüni, ÇED sürecinin ive-
dilikk başlâtıimasuu ve dilekçeme ce-
vap verümesiniarz ve tatepedâim" de-
di.
TEAŞ' ın Akkuyu' ya kurulması dü-
şünülen nükleer santralla ilgili ihale ila-
nının 17 Aralvk 1996 tarihliResmi Ga-
zete'de yayrmlanmasırun ardından baş-
layan tartışmalar süreTken, Çevre Ba-
kanlığı görevini yapmamakla suçlan-
dı.
ÇED raporu hazırlanmadan gidilen
ihaleninyasalara aykın olduğu, ancak
tümyetkililerin bu somut durumu gör-
mezden geldiği belirtilirken, yer ve te-
sıs ızni alınmadan, ÇED raporu hazır-
lanmadan yapılacak tüm işlemlerin
geriye dönüşü imkânsız zararlar yara-
tacağına dikkat çekildi.
Gelinen aşamadakonunun en önem-
li muhatabının Çevre Bakanhğı oldu-
ğu, bu nedenle TEAŞ ve Enerji Bakan-
lığı'na ÇED sürecini başlatması için
baskı yapması istendi.
Silifke yöresi çevre örgütleri ve yurt-
taşlann Akkuyu Nükleer Santrah'yla
ilgili açtıklan davanın avukatlanndan
olan Noyan Özkan, Çevre Bakanh-
• Akkuyu Nükleer Santrah'yla ilgili açtıklan davanın
avukatlanndan olan Noyan Özkan, Çevre Bakanlığı'na
başvurarak yasalara aykın duruma el konulmasmı istedi.
ğı' nabaşvurarak yasalara aykın duru-
ma el konulmasmı istedi.
TEAŞ'ın kasıtlı olarak Çe\Te Ba-
kanlığı'na ÇED raporu için başvur-
maktan kaçmdığını, Çevre Bakanh-
ğı'nın da bu yasa ihlalini göz ardı et-
mekte direndığinı belirten Özkan, şu
görüşlere yer verdi.
"ÇevreBakanıZlvaettinTokar, ÇED
sürecinibasjatmavanTEAŞ'ı uyaraca-
ğj yerde sabah akşam nükleer santral
propagandası yapmaktadır. İhaleden
sonra ÇED sürecinin başlatüması, te-
lafisi olanaksı/ zarariara yol acacaknr.
Müşaviriik hizmetieri için yüz binlcr-
ce dolar harcanmıştır. inşaat ihalesini
kazananfirmaUe >apılacaksözleşme-
de büyükolasılıkla sözleşmeden ca> an
tarafa mflyonlarca dolartazminat yük-
leyencezaişart>er alacakür. Bütün bu
zarar ve kaosun önüne geçmek için
ÇED sürecinin ihakdenönceyapılma-
sı gerekmektedir. Akkuyu Nükleer
Santrah ihalesinin iptali ve ÇED süre-
cinin Kedilikle başlatümasıgerekmek-
tedir."
Yasalann ve yönetmeliklerin açık-
ça yasakladığı bir sözleşmeyi irnzala-
yan yerli ve yabancı kurumlann, iha-
le ve sözleşme yargı organlan tarafin-
dan iptal edildiğinde iptal tarihine ka-
daryapüklan harcamalan idareden al-
malannın da mümkün olmadığına dık-
kat çeken Noyan Özkan, kendı ülke-
lerine ait fırmalann ıhaleyi kazanma-
sı için lobi çalışmalannı yoğunlaştıran
büyükelçiliklere de "Türkiye'de çev-
re ve saglıkmevzuatnun nükleer sant-
raUar için getirdiği yeni yükümlülük-
leri ve bu ihalenin iptal olasıhğını fir-
malanna çok iyi anlatmalan gerekir"
mesajını verdı.
ÇED sürecüun ihaleden önce gerçek-
leştirilmesi ıçm Çevre Bakarthğı'nın,
kuruluş kanununun, ÇevreKanunu'nun
ve ÇED Yönetmeliği'nin kendisme
yüklediği görevleri arrık hatırlaması
gerektiğini savunan çevreciler ve nük-
leer karşıtlan ise şu çağnyı yaprı:
"Çevre Bakanhğı, Enerji ve Tabü
Kaviıaklar Bakanlıgı yla TEAŞ'ı sı-
kıştırmakTOrundadır. ÇED Yönetme-
liği'nin göz göregöreçignendiğibu-or-
tamdaÇevre Bakanı'mnvarhğıtarüş-
maya açünıaü. Akkuyu yöresinde ya-
şayan yurttaşlar, demokratik kitle ör-
gütleri ve belediye başkanlaruun TE-
AŞ'tan bu itaalenui iptalini ve öncetik-
le ÇED Yönetmeliği'nin uygulanması-
m talepeünehaklanmevcuttur. Akku-
yu ihalesi Barselona Sözteşmesi, Rko
Sonuç Büdirgesive Paris Şart'na da ay-
kıdır. ÇED sürecinin göz ardı edilme-
sinin tek nedeniyöredeki halktan kor-
kudur. ÇED süreci başlarsa yöredeki
msanlanndagorüşveönerilerirıinahn-
masıgereken toplanolar düzenlenme-
si gereği ortaya çıkacaktır."
TÜBÎTAK demiryollanyla ilgili araştırma yaptı
Trenleıi unutlukANKARA(AA)-Türki-
ye'de 1950 yılından sonra
yeni demiryolu yapılmadı-
ğı belirtildi. TÜBÎTAK ta-
rafindan yayımlanan yük-
sek hıztrenleri konulu araş-
tırmada, Türkiye'de demir-
yollannm ihmal edildiğinin
herkesçe kabul edildiği ifa-
de edilerek "Tümdünya21.
yüzyıh, demiryoUan yüzyı-
h üan etnüşken.Türkiye'nin
bugdişmenindışmdakahna-
sı mümkün değüdir" denil-
di. Araştınnada, Batı Avru-
pa ve Uzakdoğu'nun pa2ar
ekonomisi ülkelerinde 2.
Dünya Savaşı sonrasrnda \z-
lenen ulaşım polıtikalann-
daköklü değişimler sonucu,
hızh tren teknolojilerinde
önemli gelişmeler kayde-
dildi_ği anımsatıldı.
TUBİTAK araştırmasın-
da, bu gelişmeler sonucun-
da hızlı tren teknolojilerine
e-posta: tan @ vol. com. tr
dayah yeni demiryolu hat-
lannın yapılmasını ya da
var olan hatlannaynı tekno-
loji esas ahnarak yenilen-
mesini kapsayan projelerin
art arda hayata geçirildiği
ifade edildi. Gelişmiş top-
lumlarda, ulaşım politika-
lan yeniden biçimlenirken,
Türkiye 'nin bundan etki-
lenmemesinin mümkün ol-
madığı ifade edilen araştır-
mada, şöyle denildi.
"Türkiye eğer, Avrupa
BiriigiUe belli bir bütünleş-
me arayışındaysa,bu bütün-
leşmenin her türlü madde
temelini de oluşturmak zo-
rundadır.Avrupa Birtigiyal-
nızca üye ülkeleri değil, bü-
tün Ortave Doğu Avrupa ül-
kelerini de hesaba katarak
Avrupa Yüksek-Hız Tren
Şebekesi'nikurmayabaşla-
mıssaAvrupa Birtigi'ne ka-
tılmatstegindekiTürkiyc'nin
kendisini bu ağın dışında
rutmasırun zaten söz konu-
su olmaması gerekir.
n
Araştırrnaya göre TGDD,
8 bin 452 kılometresi ana
hat, 1934 kilometresi de ta-
li hat olmak üzere toplam 10
bin 386 kılometrelik demir-
yolu ağı üzerinde hızmet ve-
riyor. Mevcut hatlann 1472
kilometresi elektrikli bulu-
nuyor. 1997 yılı programı-
na göre, eklenecek 189 ki-
lometrelik yeni hatla birlik-
te elektrikli anahatlann top-
lam ana hat içindeki oranı
yüzde 18 dolayında olacak.
Aynca, 288 kılometrelik
olan çift hatlı demiryolu
uzunluğunun, 225 kilomet-
resinin elektrikli oldugu be-
lirtilen araştırmada, elekt-
rikli çift hatlann toplam ana
hat içindeki payının yüzde
2.6 olduğu kaydedildi.
atenın
Podyumlann egsoök
gûzdi KateMoss,
dünyacaünlö
markaiann
tanıtumnda Claudia
Scbiffer\«Ciady
Crowford'daa sonra
en çok ararulan
mankenlerin başmda
getiyor. Ceçen
günlerdeünlû
modacıtann ünzasuu
taşyangece
kı>'afeflerinln
sergikndiği defikde,
Moss'un sunduğu
siyah saten tuvakt
öfcyidterı büvütedi.
Tarihsel StT alanını yok etmek için 'karanlıkta' yıkım operasyonu başlatıldı
KayserTyi de ^geceleıi' yıkıyorlar
• Geçen yaz aylannda 17. yüzyıla ait
Mollaoğlu Konağı'ru tümüyle yıkarak
ortadan kaldıran RP'li belediye, RP'li
Kültür Bakanlığı ve Koruma Genel
Müdürlüğü'nün 'himayesi' altında şimdi de
kentin SÎT alarundaki koruma karan olan
binalan 'gece yansı operasyonlan'yla
karanlıkta yıkmaya başladı...
OKTAYEKtNCİ
tstanbul'da MimarlarOdası'ru hukukdışı yöntem-
lerle "gece yansı'' işgal eden RP'li Kültür Bakanh-
ğı yönetimi, Kayseri'deki korunması gerekli mi-
mari dokuyu yine "gece karanlığında" ve yasadışı
olarak yıkan RP'li yerel yönetıme "ilham kay nağı"
oldu.
Kayseri Büyükşehir Belediyesi ekipleri, "kent-
sel SÎT alanındaki" binalan Koruma Kurulu Mü-
dürlüğü'nün uyanlanna rağmen gece yansı ve sa-
baha karşı düzenlenen "baskın operasyonlanyla''
yıkmaya başladı.
Mimarlar Odası Kayseri Şubesi ve binalan yıkı-
lan vatandaşlann savcılığa yaptıklan "suçduyuru-
l»n" ise RP'li belediyenin işlediği "kent suçunu"
önleyemiyor.
Çünkü gündüzleri yapılan gözlemlerde "ayakta
durdukJan" görülen eski binalar, ertesi sabah ba-
kıldığında "yüalmış" oluyorlar, belediye ekipleri ise
ortada görünmüyorlar. Tıpkı yine Istanbul'da Mi-
marlar Odası'ru geceleri işgal edenlerin, gündüzle-
ri "beklemede kaldıklarT gibi...
Kayseri'de RP'libelediye yönetimininkenttekı kül-
türmirasına yönelik ilk büyük darbesi, 1996 yılı yaz
aylannda tarihi MoUaoğhı Konağı'nın yine "ansı-
zm" yıkılmasıyla yaşanmıştı.
18. yüzyıldan bu yana kentı süsleyen ve hatta
1870'lerde Kayseri'nin "ilk belediye binası" olarak
da kullanılan Mollaoğlu Konağı, aynı tarihi payla-
şan bitişiğindeki Güdüllü Çeşmesi'yle birlikte "fa-
ili meçhul" bir şekilde yok edilmişti. Ne vaT ki ta-
rihi taş binanın yıkımı sırasmda çevreyı "kesif bir
toz bulutunun kapladığuu" saptayan görgü tanık-
lan, tozuyatıştımıak ıçm de yine "beledryeyeait ara-
zözün su sıkoğmı'' şıkâyet dilekçelerinde belirtmış-
lerdi.
1976 yıhnda "eskieser"olarak tescil edilen "250
yaşındaki" bu sivil mimarlık anıtını 1993 yıhnda
"Türk müziği konservatuvan" yapılmak üzere be-
17.yüzyıldan zamanınuza kadar Kayseri'ye kimlik\eren tarüu Mollaoğlu Konağı, yıkılmadan birkaç hafta
önce bu durumdaydı. Restorasyon beklerken, RP'li belediyenin zulmüyie karşılaştL (OKTAY EKTNCİ)
lediyeye bağışlayan varisler, konağın "anidenyıkıl-
dığmı" görünce 28.6.1996'da bunun "nedenini"
sordular. Tarihi yapının "yeni sahibi" olan beledi-
ye ise'bir ay sonra 30.7.1996 tarihli ve 1711 no'lu
yazısında; "İlgi dilekçede mevzuu edîlen taşınma-
zın kimler tarafindan yıkıldığı bilinmemektedir"
yanıtmı verdi.
AHan Akat 'konıyor'
Kendi arazözüyle yıkıma katıldığı belgelenen
RP'li belediye işte böylesi bir tutum ictndeyken, Kay-
seri Koruma Kurulu da olaya müdahale ederek
25.6.19% tarih ve 2068 sayılı karanyla eski eseri
yıkan ve yıktıranlar hakkında "2863 sayılı yasanm
9. maddesine göre yasal kovuşturma açdmasuu" is-
tedi.
Ne var ki kurulun bu karan da bu kez "Kültür
Bakanhğı bürokratlarT tarafindan "işleme konul-
mayarak" adeta işlevsizbırakıldı.
Bakanlığa bağh Kayseri 11 Müdürlüğü, yine va-
rislerin başvurusuna 6 Kasım 1996 tarih ve 590 sa-
yılı yazıyla "Yıkım ve enkazın götürüldügü beledi-
yece kabuledilmiyor" şeklinde yanıt verirken, ben-
zer bır tutumu aynı müdürün "genel müdürü" olan
Altan .\kat ise 5.8.1996 gün ve 3516 sayıh "Ba-
kanhkyazısında" sadece tek bir satırla şöyle sergi-
lemişti:
"Konuyla ilgili kurul karan eklidir."
Oysa ki gerek Genel Müdür Altan Akat'ın, ge-
rekse Kaysen'deki il müdürünün "yasal görevteri''
Koruma Kurulu karannın gereğini yerine getirerek
"sorumlulann cezalandınlması için" kovuşturma
başlatması yönünde valilik ve savcıhk düzeyinde gi-
nşimlerde bulunmaktı...
Ne var ki Mimarlar Odası'na "gece yansı baskı-
nmı" yöneten Koruma Genel Müdurü. bir yandan
bu tutumuyla Kayseri'de tarihsel yapılan yıkan RP'li
beledıyecileri açıkça "konırken" öbür yandan ay-
nı belediyenin son haftalardakı gece yansı yıkım-
lanna karşı da yine sessizliğini koruyor.
Evet, RP'li Kültür Bakanı, RPTı belediye ve
"uyumlu"bir Koruma Genel Müdürü'nün oluştur-
duğu bu "kültür karşıtı üçgen"in tarih katliamma
varan duyarsızlıklan sonucunda, koca Kayseri ken-
tı zengin kültür mirasmın elde kalan son değerleri-
ni de hızla yitinyor.
Üstelik bütün bu olup bitenlerin "suç" olduğunu
belirten 2863 sayılı Koruma Yasası hâlâ yürürlük-
teyken; yine üstelik bu yasayı uygulamakla sorum-
lu cumhuriyet savcılanmız da hâlâ "görevleri ba-
şındayken..."
'Sabah ezanında yıkım'
Tarih katliamma
suç duyurusu
Kayseri'deki StT alanında belediye ekiplermce
başlatılan "gece yansıyıkunlanna" karşı
duyarlı çevreler tepkilerini yükseltiyorlar.
Setenönü Cad. No. 49'daki binasının 21 Aralık
1996 günü "sabah ezanı vaktinde" Büyükşebir
Belediyesi yıkım ekıplennce yıkıldığuu
belirten bir "mağdur" vatandaş, Gumhuriyet
Savcılığı'na yaptığı başvuruda,
-eşyalannın da yağmatonarak" yok edildiğini
belirtti. Kayseri Mimarlar Odası Şubesi'nin 24
Aralık 1996 gün ve 374 sayılı "suç
duyurusunda" ise şu saptamalar yer alıyor:
"Kültür ve Tabiat Varhklannı Koruma
Kurulu'nun yasal koruması atünda bulunan
tarihi SİT bölgesi içerisinde yaklaşık bir
haftadır geceleri Büyükşehir Belediyesi'nce
yıkımlar yapıkhğı bÖlge sakinleri taranndan
odamıza ihbar edilmiştir (...) Koruma Kurulu
Büyükşehir ve Melikgazi Belediyesi'ne ihbar
yazısı yazmasına rağmen bugüne kadar UgUi
betediyeler cevap vermejip, geceleri yıkun
işlerini sürdürmüşlerdir, bu konuda
tanıklanmız vardm.." Edınilen bilgilere göre
belediye zabıtalan, "gece yıkımlanndan önce"
SÎT alamndaki bina sahiplerine ıhbarname
bırakarak "trafiği engelledikleri için
boşaltmalan gerektiğini'' büdıriyorlar. Bma
sahipleri ise "SİT koruması" altmdaki bölgede
nasıl bir "trafikplanı" (! • olduğunu
öğrenmeye bıle firsat bulmadan. "sabah
ezanı" vaktinde aniden yıkım ekiplerim
karşilannda buluyorlar.
Bütün bunlar, geçen 10 Kasım (1996) günü
Atatürk'ü anma törenine "zorla gjttigini''
açıklayan "Osmanlı hayrtnı" Belediye
Başkanı Şükrü Karatepe'nin, sıra tarihsel
mirası korumaya geldiğınde ne denli "kültür
düşmanı" olduğunu da açıkça ortaya sermiyor
mu?..
Alkollü
içkiden
önce >
süt için
Çeviri Servisi - Çoğu
zamaneşitlik ilkesine sadık
kalan doğa, ne yazık ki al-
kol söz konusu olduğunda
eşitsizliğe göz yumuyor.
Menopoza girinceye ka-
dar kadınlarda alkol emilı-
mi erkeklere oranla daha
hızh gelişirken, alkolün
metabolize edilmesi de da-
ha uzun zaman alıyor. Do-
layısıyla kadınlar daha ça-
buk sarhoş oluyor ve daha
geç ayıhyor.
Erkeklerde mide ve ka-
raciğer alkolü metabolize
edenbir enzim salgılarken,
kadınlarda mideden ince-
bağırsağa hızlı bir geçiş ya-
pan alkol daha çabuk kana
kanşıyor. Menopozdan
sonrametabolizmalan kök-
lübir değişime uğrayan ka-
dınlar, bu dönemde alkol
konusunda erkeklere ben-
zer özellikler geliştiriyor.
Önceden süt içilip veya
yağlı yiyecekler yenildi-
ğinde mideninboşabna sü-
resı uzar. Şampanya gibi
köpüklü ve yumuşak içki-
ler, ispirtolu içkilere oran-
la mideden bağırsağa daha
hızlı geçer, buradan da bü-
yük bir hızla kana kanşır.
Yemek ıle birlikte içilen
içki genelhkle sorun yarat-
maz. Ortalama bir insan
bir ünıte içkiyi yaklaşık bir
saatte metabolize eder. Bir
ünite içki, bir kadeh sarap
ya da büyük bir kupa bira-
ya eşdeğerdir.
Kilo almayı
önleyici
ilaç
Çeviri Servisi - Bir AIIKS
rikan ilaç şirketinin geliş-
tirdiği ilaç, aşın beslenme
sonucu kilo almaktan kor-
kanlara rahat soluk aldıra-
cak. ilaç, yenilen yağlann
üçte birinin emiliminidur-
durarak, yağlann vücutta
birikiminı engelliyor.
Horrman La Roche ilaç
şirketi, Xenicaladını verdik-
leri ilacı piyasaya sürmek
için Amerikan Gıdave İlaç
Dairesi'nin iznıni almaya
çahşıyor. Hazım sistemi-
nin işleyişine müdahale
eden Xenical, bağırsakta
yağlann parçalanmasına
yarayan enzimlerin salgı-
lanmasını engelliyor. Dola-
yısıyla hazım olmayan yağ-
lar direkt olarak kalınba-
ğırsaklara geçerek, dışk
olarak dışan atılıyor.
Xenical, antı-yağ adı ve
rilen zayıflama ılaçlanntı
en gelişmişi. Kuzey Carc
lina Üniversitesi araştırm
görevlisı Dr. Fred Fiedc
rek, "Şişmanhğın biyoloji
ve nörolojik rnekanizmas
nı yeni >erd anhyoruz. Şi
manbkbir hastalık.Bu ha
tahğı tedavi etmek için b
güne dek piyasaya bir al;
ilaç çıkb. Bunlann içinı
yan etkisi olmayan tek il
kenical" dıye konuşuyo
ABD'de şişmanlık ık
lan ıçinde en fazla sat
Redux, ınsanın kendis
ıyi hissetmesıne yaray
beyindeki serotonin sal
sını arttınyor, Kendinı m
lu hisseden kişilerin iştj
nın azalması varsayırr
dan yola çıkılarak üretı
bu ilaç, ne yazık ki herl
te beklenilen etkiyi ya
mıyor. Redux, bazı in!
lara hiç etki etmezken
zılanda verdikleri kiloy
sa zamanda tekrar ger
dıklanndan yakınıyor,
J - -«• V