Katalog

3O ARALIK 1996 PAZARTESİ • • • • CUMHURİYET SAYFA HABERLERIN DEVAMI 19 istanbut Edirne Çanakkale Kocaeli Izmir Manısa A/dın Denizli Y Y Y Y Y Y Y Y 10 4 10 9 15 14 15 10 •2ongulcak PB 9 Antalya Sinop Samsun Trabzon Giresun Ankara Konya Eskişehır Sıvas PB PB Y PB K Y K ÇB 10 11 9 9 4 9 4 4 Y 14 Kars Adana Mersın Diyarbakır Şanlıurfa Mardın Siırt Hakkâri Van HB PB PB PB PB PB K Y 1b 18 10 11 8 9 0 7 ^ > ^» Izrr r Jstartu /~—' / — < T t a l y a ) i ^ / - ^ vJratzon/'*"~ / Erzurum ı ^ \ \Hakkart Doğu Karadenız ve Do- ğu Anadolu'nun doç)u- su ıle Marmara, Ege, Iç Anadolu'nun batısı, Ba- tı Karadenız'ın ıç kesım- lerı ve Batı Akdenız ya- ğışlı geçecek. Yağışlar genellıkle yağmur, kıyı- larda saganak. Batı Ka- radenız'ın ıç kesımlerı ıle Doğu Anadolu'nu doğu- sunda karla karışık yağ- mur ve kar şeklınde ola- cak Hava sıcaklığı Batı bolgelerımızde artacak, doğuda değışmeyecek Roma Y 6 Oslo Berlın ÇB -6 ÇB -6 Helsinkı K -3 Amsterdam K 0 Stockholm K -2 Madrıd K J)_ Belgrad Y 7 Sofya Y 8 Viyana ÇB -7 Brüksel K 1 Bonn K -1 Budapeşte ÇB -6 Münıh ÇB -3 1 6 - fşrcckhplm .Berlın ~— Kahıre» V • Moskova / ^ Taşken* •Tahran AMA Moskova Aşkabat Almatı Taşkent Bakü Bişkek Tiflis Kahire PB PB Y PB PB Y PB PB - 1 / 20 9 16 8 10 1 22 Şam PB 16 M^fc Gok guaıltuluS Açık Parçaiı bulutlu Sıslı Bulutlu ^ Çok bulutlu • Yağmurlu G U N C E L CÜNEYTARCAYÜREK • Baştarafı 1. Sayfada "MİT'İ, Iran'a kötülüyordu. Yazdı. kıyamet koptu. Yalanlamalar çıktı. ." Nafile. Ergin, 19Aralık1996'dakiyazısındabukez Tahran'da Bay Hoca ile Rafsancani arasında ge- çen görüşmenin tutanağını açıkladı. Bay Hoca'dan Rafsancani'ye: "MİT, Iran'ın Tür- kiye'deki terörfaaliyetlerini desteklediğine inanıyor. Ancak ben buna inanmıyorum. Çünkü; MİT, MOS- SAD ve CIA ile çalışır, ilişkileh vardır. Bunlar dezen- formasyon yaparlar. Ben, Iran, Türkiye'de teröre karışmaz, diyorum." Neden yazıyoruz bunları? Geçmişte kaldığı sa- hılan "bırolayı" niçin yineliyoruz? Çok basit yanıtı: Bay Hoca'nın "fikrisabitlerden hiçbirzaman kur- tuiamadığını" kanıtlamak için! . Hoca'yı yakından tanıyan bir ünlünün anlatımla- -rına göre, "Erbakan yanlış yalan, kafasına koydu- ğunu hiç değiştirmeden yineler durur". Özetlersek durumu; mesleğe mideleriyle değil, kalem ve kafalanyla bağlı gazetecıler, Bay Hoca'nın "fikri sabitlerine karşı mücadele veriyor". Bu yüzden "fikrisabit" sahibini iyi tanımak ve ta- nıtmak gerekiyor. Hoca'nın hiç değişmediğini. geçmişten günümü- ze uzanan şu haber kanıtlıyor: •'RPGenel Başkanı Erbakan, MlT'in, CIA'nınyö- netiminde olduğunu ileri sürdü. Başbakan Yardım- cılığı yaptığı dönemde MlT'ten gelen raporlarda MOSSAD'dan, KGB'den alınan bılgilere göre diye ibarelere yer verildiğıni anlatan Erbakan, 'Bütün bunlar Türkiye'nin gerçeğidir' dedi." Başka bir sabit fikir Hoca'ya kurtuluşyok; bu haberi. sermayenın em- rinde olduğunu söylediği "öteki basın" yazmıyor. Haber, Hoca'yı ustaca kollayan Fethullah Gülen'ci Zaman gazetesınin 19 Kasım 1990 tarıhli, 6 yıl ön- ceki sayısında birinci sayfada yer alıyor. Çankaya'daki zirvede ise Hoca'nın MİT raporla- rından bilgiler verirken, kimi bölümlerde "Yapılma- sı, uygulanması şart değil" gibi ifadelerle değişme- _yen kafayı sergilediği söyleniyor. Hoca'nın kimı davranışlarını üstün bir zekânın ürünü gıbi gören ve göstermeye çalışanlara bu ör- nek, "o kafanın" örgüsünü tüm çıplaklığıyla göster- miyor mu? Fikri sabitlerle örgütlenen bir siyasal bünye, ne -yalanlarının ortaya çıkmasından yüksünebilir ne de artık yazıya dökülme aşamasına giren uyarılardan dersler çıkarabilir. £ O, artık burnunun dikine gidiyor. "Allah" adını ko- «fıuşmalarından eksik etmeyen Müslümanın kötü kopyası Şaibe Hanım'la henüz belli belirsiz uzak- larda bir yerdeki kaya kadar sert hedefe koşuyor. Zaman geçiyor, hemen her şeyde yöntemler de- ğişiyor. Dün mektuplaşmak ön plandaydı. Bugün faks ya da cep telefonu. Dün kimi ciddi görüşleri içeren yazılı metinler gizli saklı yöntemlerle "muha- tabına" iletilirdi. Devirdegişti. Artık; çağdışılığa karşı görüşler ya da vazgeçil- mez, olmazsa olmaz ilkeler, ne bileyim, örneğin bir demeçle ya da bir konuşmayla gizlenmeden sak- ılanmadan açık seçik ifadelerle "o kafanın"yüzüne yüzüne söyleniyor. .. Sıralayalım: (1)- "Son zamanlarda ülkemizde la- iklik üzerine bir kavram karmaşası yaratılmak isten- 'mektedir. Bundan amaç, kurulmuş olan laik de- 'mokratik düzeni değiştirerek ülkeyi ortaçağ karan- lığına SL. jklemektir. Böyle bir oluşum, Türk halkı ye onun ayrılmaz bir parçası olan TSK'ce kabul edilemez." (2)- "Atatürk milliyetçiliği-Atatürk ilke ve inkılap- lan-laiklik-demokrasi... Bunlann hiçbirinden, hiç kimseye, hangi şartlar altında olursa olsun ödün vermeyiz." .. (3)- "Türkiye, yalnız askeri bakımdan değil, siya- si ve ekonomik bakımdan da Avrupa 'nın ayrılmaz bir parçasıdır." • Bu satırlar geçen hafta Avrupa'da yayımlanan "Anadolu" dergisindeki geniş bir röportajdan alın- dı. imza; Genelkurmay Başkanı Orgeneral Karada- "y Orgeneralin vurguladıkları? "Bizim fikri sabitimiz." Karlı Keşif Güç'te • Baştarafı 1. Sayfada sonunda Irak politikasına tersdüşen ifadelerin hazırla- çan ortak metinde yer alma- imasını sağladı. * ABD'nin karşı çıkmasına karşın Ankara'nın ısrarlı tu- tumu sonucu Keşif Giiç'ün uçuş esaslannı belirleyen i- ki sayfahk *İlkeler Bildirge- si"nde şu ifadelere yer v eril- di: "Türktoprakları\eha\a sahası. koalis\on tarafından, bu harekât düzenlemeleri çerçevesinde, Irak'a karşı ta- arruz amaçlı harekât için kullanılmayacak. Geçmişte olduğu gibi, koalisyon ortak- ları lrak'ın bağımsızlığına. toprak bütünlüğüne, ege- menliğine ve birligine saygı göstereceklerdir." Ankara'nın. ABD'nin ilan ertiği \e Kuzey Irak'ı içine alan "36. paraİeP ifadesine Keşif Güç"ün uçuş esaslan- nı belirleyen ilkeler bildirge- sindeyer\erilmemesini sağ- ladığı da gözlendi. Türki- ye'nin. metnin hazırlanması sırasında Birleşmiş Millet- ler"in Irak için aldığı karar- lardışındaki ifadelere \euy- gulamalara yer \ermemeye özen gösterdiği ve bu neden- le de uluslararası topluluk ta- rafından ilan edilmeyen "36. paralel" ıfadesininin ortak bildirgede kullanılmasını önlediğı kaydedildi. Iki say- fahk ilkeler bildirgesi aynca 1991 yılından bu yana tncir- lik'te konuşlu bulunan ulus- lararası gücün faaliyetlerine ilişkin ilk yasal metin olma özelliğini taşıyor. Türkiye ve ABD arasında, ilkelerbildir- gesine ilişkin mektuplann da karşılıklıalınıpverildiğı öğ- renildi. Tatile Çıkmadan Kalbinizi Kontrol Ettirin... Pazar dahil her gün gece, gündüz hizmetinizdeyiz. TÜRK KALP VAKFI 7e/.; (0.212) 212 07 07 (PBX) Faks: (0212) 212 68 35 (WH0) Dünya Sağlık Teşkilatı kalp ve damar hastajıklannı "Dünyanın 1 Sumarah İnsanlık Düşmanı"ilan etti. TÜRK KALP VAKFI Tel.: (0.212) 212 07 07 (PBX) Faks:(0212)212 6835 'Ordudan atılaıılara iş bulunacak 9 ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Başbakan Necmettin Erbakan. ABD ve Avrupa ülkelerinın; Ortadoğu- Kafkasva petrolü ve doğalgazı, Av- rupa Birliği ve gümrük birliği konu- lannda Türkiye'yi görmemezlikten gelen tek taraflı politıkalanvla hata yaptıklannı kaydederek. "Şimdûtek taraflı hareket etmekten vazgeçerek karşılıklı işbiriiğinin yarannı idrak edecekler. ^ aptıklan hatalar kendile- rinebildirilecek"dedı. Erbakan. Yük- sek Askeri Şûra'nın (YAŞ) bazı su- bay \e astsubaylann ordudan ihraç edilmesine ilişkin kararının haklı ol- duğunu belirtirken. bu askerlere iş bulunacağını söyledi. Koalisyon hü- kümetinın büyük bir uyum içerisin- de devam ettiğini anlatan Erbakan, genel seçimlerde D\'P ile i:>birliği ya- pabılecekleri mesajını da verdi. Başbakan Erbakan. dün partisinın Merkez Karar Yürütme Kurulu (MKYK) toplantısı öncesinde yaptı- ğı açıklamada, devlet bakanlan Ab- dullah Gül \e Fehim Adak'ın ocak avında ABD'nın davetlısı olarak bu ülkeye gideceklerini belırterek. gö- rüşmelerin ikı ülke arasındaki ilişkı- leri güçlendıreceğini söyledi. ABD ve Avrupa'nın ^ımdıye kadar Azer- baycan. Kazakistan veOrtadoğupet- rol vedoğalgazında Türkiye'yi hesa- ba katmayan bir politıka izledığini anlatan Erbakan. "Ama şimdi Türki- ye ile çalışmak zorundalar. Müstesna durumundan dolayı ABO ve A\ rupa- lı işadamlan Türkiye'yi görmezlik- ten gelemeyecek ve birlikte hareket etmeyi tercih edecekler" dedi. İSEDAK. ECO. Avrupa ülkelen ve ABD ıle ılışkilerın gelışiırilmesıne büyük önem verdiklerinı belirten Er- bakan. kurulacak ilışkılerdetemel il- Kadm subaylara makyaj .\NK.\RA (Cumhuriyet Bürosu) - Türk Silahlı Kuv- vetlen'nde (TSK) çalışan ba- yan personel için ayrın,tılı*aç ve makyaj kurallan belirlendi. Kadın personel. kah\erengı tonlarında fondöten. pudra ve allık ıle sıvah ve kahverengı göz kalemi kullanabilecek. Saçlara perma \e röfle ; aptı- nlmayacak. yüze perçem dü- şürülemeyecek. TSK perso- nelı kadınlarmanıküryaptıra- bılecek. Resmi Gazete'nın dünkü sayısında yayımlanan TSK Iç Hızrnet Yönetmeliği'nde de- ğışıklık vapılmasını öngören yönetmelikle. kadın persone- İın saç \e makyaj kuralları. er- kek personelin de saç-bıyık- sakal düzenlemeleri belir'len- di. Yönetmeliğe göre. kadın personel dıkkat çekıcı ve aşı- n olmamak koşuluyla makyaj yapabilecek. Yüze kahveren- gı tonlarda. hafıf fondöten ve- ya pudra sürülebılecek; göz ıçın. hafıf olmak koşuluyla sı- yah. grı ve beyaz göz fan ve- ya eye-lıner. dudak boyası olarak da hafıf \ e u> gun ton- lu ruj veya lipe-liner kullanı- labilecek. Tırnaklara açık renk oje sürülebıiecek. manı- kür yaptırılabılecek. Evlılik vüzüğünün yanı sıra bir \eva ıkı adet olmak üzere bılezik veya yüzük takılabilecek. Yö- netmelık değışiklığıne göre. kadın subayların saçları arzu- ya bağlı olarak kısa veya uzun olabılecek. Kısasaçlardüz ve- ya "dömigarson" olarak kes- tırılebılecek. Ancak saç boyu ensede. ceket yakası hızasını geçmeyecek. Saçını uzatmak ısteyen kadın subaylar. saç bo- vu ceket hızasını geçtikten sonra yan topuz yapmak. ak- sesuv arsız toka vey a topuz fi- lesiyle ceket yakası altına düş- meyecek bıçımde saçlannı to- puz yapmak zorunda tutuldu- lar. Saçlardoğal renginde \e- ya koyu san. kestane. siyah renklere boyatılabılecek. An- cak. perma vey a röfle y aptırıl- mayacak. Alında, şakak veya yanaklarda bukle v eya benze- ri süs yapılmayacak. Gereken hallerde saçlar. saç renginde aksesuvarsız tokayla toplana- bılecek. Kadın askeri okul öğrencı- len saç uzatamavacak, boya. perma ve röfle yaptıramaya- cak. Yönetmelik değişikliğın- de sivil kadın memurlara saç sınırlaması getirilmedi. Değişiklik çerçevesinde. erkek subay. askeri memur. astsubay. asken öğrencı. erbas ve erlerin kılık ve kıyafetlen- ne ilişkin de yenı düzenmeler y apıldı. Buna göre, erkek per- sonelın. kaşını aldırması. ma- nikür yaptırması. pomat ve fazlakokukullanması. favon. sakal ve bıyık bırakması va- saklandı. Ancak bıyığın hangı haller ve görev lerde. zamanlarda \e kımler tarafından bırakılacağı Genelkurmav Başkanlığı'nca behrlenebılecek. kelerinın -çıkarlann karşılıklı korun- ması \e haklara saygı gösterilmesi" olduğunu anlattı. Avrupa Birliği ve gümrük birliği konulannda Avrupa ülkelerinın tek taraflı hareketlenni gördüklerinı kaydeden Erbakan. "Biz bütün vecibeleri yerine getirdiğimiz halde onlar yerine getirmediler. An- laşmalardaki ödemeleri yapmadılar. Batı vanlış politikayla bugüne geldi. Ama. Türkiye karşısında tek taraflı hareket etmekten vazgeçerek karşı- lıklı işbiriiğinin yararlı olduğunu id- rak edecekler" dive konuştu. ABD'ye Cobra tepkisi Erbakan. bir soru üzerine. ABD'nin Türkiye'ye vermeyi taah- hüt ettıği fırkateynler ıle Cobra helı- kopterlerini bazılarının parası öden- mesıne karşın vermediğini kaydede- rek. ^öyle dedi: "Bu, ABD'nin Batı ülkelerinın yaptığı gibi v aptığı yanhş- lardandır. Bu araçlann verilmesinde terörle mücadelede kullanılmaması koşulunu koyuyoriar. Hem terörle mücadele sözcüğünü ağzından dü- şürme>eceksin, hem de bö> le bir ko- şul kovacaksın. bu büyük bir çelişki- dir." Erbakan. amaçlarının ABD ve Av- rupa ile say gı ve denge esasına daya- lı sağlambırdostlukkurmak olduğu- nu belirterek. "Napılmakta olan ha- talar kendilerine bildirilecek. düzehil- mesi için elden gelen y apılacaktır" de- di. Erbakan. Cumhurbaşkanı Süley- man Demirel'in öncekı gün yaptığı basın toplantibinda Iran ıle savunma işbirliğıne değınmedığinın anımsa- tılması üzerine. "Sayin Cumhurbaş- kanı, İran Cumhurbaşkanı Ha^imı RafVancanı ile görüşmelerinde savun- ma sanay üne girmemiş olabUir. Cum- hurbaşkanı'nın konuşması, iki ülke- nin hudut bölgesinde terorizmi orta- dan kaldınlmakve bölgesel banşı ko- rumakiçinvapacağıişbirliğini Şu sa- hada yapalım ya da bu sahada >apa- 11m' diye bir sınıriamava tekabül eden sözler olarak kabul edilemez" dedi. Başbakan Erbakan. Shou TY'de bu akşam y a> ınlanacak "32. Gün"de Mehmet.Âli Birand'ın sorularını ya nıtlarken de, YAŞ kararları. RP'nın Genelkurbay Başkanlığı ile ilişkileri siyasal konularda değeriendinneler- de bulundu. 32. Gün'den yapılan açıklamaya göre. Erbakan. Genelkur- may Başkanı İsmail Ilakkı Karada- yı ile "iki eski dost" gıbi olduklarını savunarak. "Gerek Sayın Cumhur- başkanımızla, gerek Sayın Genelkur- may Başkammızla \akın saminıi ar- kadaşların uyumu şeklinde uyum vardır. Sanıinıiyet \ardır. En ufak bir şey olduğu takdirde birbirimize söy- lemekten asla çekinmeyiz ve biz tabii tam birgüven içindeyiz" dedi. Bazı gencı subay veastsubavlann ordudan ihracına yönelık YAŞ karar- lannın haklı olduğunu kavdeden Er- bakan. kararlann altında ımzasının da bulunduğunu anımsatarak. "Çün- kü böyle bir şey olduğu takdirde, bu ordunun biıiiğini bütünlüğünü bozar ve disiplin ordunun temelidir" dedi. Erbakan. bazı RP mılletvekilleri ve RP'ye yakınlığıyla bilinen gazetele- rin gösterdikleri tepkinın anımsatıl- ması üzerine. şûra kararlarına karşı dava yolunun açık olması gerektiğı mesajını verdı. Erbakan. "İyi değerlendirmek la- zım. Onlann da söy lediklerl bunlann avnı zamanda mahkcme yoluyla da teyidi lazım gelir diye hukuki şeyler. Bir ktsım karar, \ani bütün kararlar yargıya gitsin diye iddia edilemez. A- ma şu kimse, şu kanunu çiğnemiştir diy e bir iddia \arsa. disiplinsiziiğin dı- şında bunlann yargıya gitmesi gere- kir"dedi. Ordudan atılan askerlere ış bulunacağını söyleyen Erbakan. di- siplinsizlik ve hata yapan kışilerin vok edilmemesi gerektiğini belirte- rek. "İnsanlık \ar, şefkat var" diye konuştu. Ordunun darbe yapabileceği iddi- alanna da değınen Erbakan, bu söz- lere Karadayı'nındediği gibiyalnız- ca "gülüp geçilmesi" gerektiğini sa- \ unarak. "Vapmaz ordumuz. Olma- yan şey için fetva vermeyiz" dedi. DYP ile seçim işbirüği Koalisyon hükümetının büyük bir uy um içerisinde dc\ am ettiğini anla- tan Erbakan. Tansu Çiller'e başba- kanlığı 1 Temmuz 1998 tarihinde devredeceğını söyledi. Erken seçi- min söz konusu olmadığını, 2000 yı- lında yapılacak seçimlerde de ANAP'in RP'ye "iltihak" edeceğini iddia eden Erbakan. RP'nın DYP ile seçimlerde de ışbirliğı yapabileceği mesajjını verdi. Erbakan. RP'li Fethullah Erbaş'ın PKK tarafından Kuzey Irak'ta alıko- nulan 6 askenn kurtanlması için yap- tığı girişimler yüzünden dokunul- mazlığının kaldınlmasının gündeme gelmesinin yersız olduğunu belirte- rek. "İnsani birfaalivettir. Bu kurtar- ma işi insani bir görev dir. Kimden ri- ca edilse. y apabileceğine inandığı tak- dirdeyapmasıgerekir"dıve konuştu. Erbakan. giysilerindeki seçimin neden Italyan "Versace" olduğu yo- lundakı bir soru üzerine de. Versa- ce'nin Islami motifleri kullandığını sövledi. 6 Kara para aldıyorlar' • Baştarafı 1. Sayfada ğinın 'ihbar edildiği' anlatıldı. Hazi- ne'nin 1 Mart 1995 tarıhli raporunda: Faisal Finans aracılığıyla düzenlenen sahte döv iz belgeleriy le. "gerçekteya- pılmayan ihracat karşılığı haksız vergi iadesindebulunukiuğu'', "bazı kişi ve kurutaşların kara parasının aklandı- ğı" ve "usulsüz kambiyo işlemleri ile vergi kaçakçılığı vapılarak elde edilen milyonlarca dolartık gelirin muhteme- len PKK terör örgütüne aktarıldığı" yolunda bir ihbarın anlatıldığı emnı- yet yazısindan şöyle söz edildi: "... Emnivet Genel Müdürlüğü'nün müsteşarlığımıza yönelik 4 Ekim 1994 tarih ve 248121 say ılı y a/ısında. özetle; kendilerine vapılan bir ihbarda. Esen- ler Konfeksiyon Dış Ticaret Ltd. Ş.'nin sahtedeklarasyon belgeleriylehayali ih- racat yaptığı, İürkiye Iş Bankası veOs- manlı Bankası Merter şubelerine Faisal Finans Merkez Şubesi'nce aktarılan dö\izlerin Mehmet Gesoğlu \e Esenler Konfeksiyon yetkilileri tarafından çe- kildiği. Faisal Finans Merkez Şubesi'ne yatınlan dövizlerin alış kuru üzerinden belirli kişilere ay nı gün içinde satıldığı. böylece gerçekte yapılmayan ihracat karşılığında haksız \ergi iadesi alındı- ğı. bazı kişi \e kuruluşlann kara para- sının aklandığı. usulsüz kambiyo işlem- leri ve vergi kaçakçıhğı vapılarak elde edilen milyonlarca dolartık gelirin nıuh- temelen PKK örgütüne aktanldığının belirtildiği ifade edilerek söz konusu hu- susların incelenmesinin uygun olacağı beürtilmektedir..." thbar üzerine ba^latılan soruşturma çerçevesinde kurum çalışanlannın i a- delerinin alındığı belirtilen rap \ Faisal Finans Merkez Şube Vezı. T Mehmet Yıldız ve diğer kurum çalı- şanlannın ifadelerinde. ışlemlerde dö- v ız alım-satımının fiilen yapılmadığı- nı \ebututarlann veznelerindenöden- mediğini itiraf ettikleri kaydedildi. Ifa- delerde. - karşılıklı' olması gereken bu işlemlerde kayda geçirilen dövizlerin teslim alınmasının söz konusu olmadı- ğı anlatıldı. Raporda. muvazaalı (danışıklı. ger- çeği yansıtmayan) işlemlen sonucu dev letın kay bının. işlemler sırasındaki döviz kuruna göre 218 mily ar 545 mil- yon lira olduğu belirtilerek şu saptama- lara yer ve'rildi: "Gelirler başkontrolörleri Turhan Kınav. Mustafa Başaran ve Geürler Kontrolörii Nuriye Dinçelli tarafından düzenlenen 14.6.1994 tarihli tutanakta, Esenler Konfeksiyon'a 655 mihar 635 milyon 417 bin 66 lira tutannda kaçak- çılık cezası uygulanması istenmiştir. Eğer Faisal Finans gerçekte yurda ge- tirilmemiş olan 60 mityon 992 bin 428 dolar tutanndaki efektif dövizi gebniş gibi göstererek döviz alım belgesi dü- zenlememiş olsaydı paravan Esenler Konfeksiyon firmasının bu haksız KDV iadelerini alrnası mümkün olmayacak- tı." Faisal Finans yetkililerinin savun- malannı, işlemleri "TürkParasınıKo- ruma Kanunu Hakkında 32 Say ılı Ka- rar'a uygun olarak vaptıkJarı. bunun dışındaki hususlann kendilerini bağla- mayacağı"temelinekurdukları belirti- len raporda şöyle devam edildi: "Şek- li olarak bu beyanları doğrudur, ancak şeklen yapılan bu işlemler sonucunda hiçbir döviz girdisi olmadan içerik iti- bany la gerçeği y ansıtmay an döv iz alım belgeleri düzenlenerek bu belgelere is- tinaden haksız yere KDV iadesi alın- mıştır. Faisal Finans'ta şekli olarak ya- pılan işlemlerin nedeni budur. Böylece Faisal Finans ile Esenler Konfeksiyon arasında yapılan gizli bir anlaşma so- nucunda devlet yanıltılmış ve Esenler Konfeksiyon hak etmedi0 bir gelir el- de etmiştir. Bir başka ifadey le tnuvaza- alı bir işlem söz konusudur." Raporda. KDV iadesının gecikme faizi ile birlikte tahsili konusunda da Faisal Finans'ınmüteselsilen(zincirle- me) sorumlu tutulmasının yerinde ola- cağı değerlendirilmesine yer verildi. Raporun sonuç bölümünde özetle şu ifadelere yer verildi: # Esenler Konfeksiyon Dış Ticaret Pazarlama Limited Şirketi. içeriği iti- banyla sahte döviz beyan tutanakları kullanmak suretiyle hayali hizmet ıh- racı yaptı ve bunun sonucunda işlem tarihi itibanyla 218 milyar 545 milyon 139 bin lira haksız KDV iadesi ald'ı. 0 Haksız KD\' alınmasına konu olan döv iz alım belgelerinin düzenlen- diği Faisal Finans Genel Müdürlü- ğü'nde yapılan incelemelerde anılan kurumca muvazaalı işlemlerle: her- hanai bir efektif giriş veçıkışıolmadı- ğı halde 4.11.1993 - 10. 3.1994 tarih- leri arasında Esenler Konfeksiyon Dış Ticaret Pazarlama Limited Şirketi adı- na içeriği itibany la sahte olduğu anla- şılan döv iz beyan tutanaklanna istina- den 60 milyon 992 bin 428 dolar tuta- nnda döviz alınmış gibi döviz alım bel- geleri düzenlendi. Şonra eşit miktarlar- daki efektifler için aynı kur ve aynı ta- rihlerde bu efektifler Mehmet Gesoğ- lu adlı kişiyesatılmışgibi dövizsatım belgeleri düzenlendi. Böylece kurufnâ aynı tarihlerde gir- mişçıkmışgibi gösterilen efektifler ve karşılığı Türk liralan birbirine eşit ol- duğundan işlemlerin bu şekilde sıfır- lanması sağlandı. # Nakit giriş-çıkış ışlemlerinin fik- tif (gerçekte olmayan) olduğu ve orta- da alınıp satılan bir efektif olmadan yalnızca kâğıt üzerinde kay di alım-sa- tım işlemi yapıldığı. söz konusu efek- tifleri alıp sattıkları kâğıt üzerinde gö- rünen Mehmet Gesoğlu ve işvereni ko- numundaki kişilerce doğrulandı. # Ortada herhangi bir döv iz olmak- sızın Esenler Konfeksiyon Dış Ticaret Pazarlama Limited Şirketi lehine 60 milyon 992 bin dolar tutarında toplam 15 adet döviz alım belgesi düzenleyen firmanın haksız KDY iadesi almasına aracılık eden Faisal Finans'ın bu iş- lemler karşılığında firmadan 2 milyar 57 milyon 981 bin lira (işlem tarihle- rindeki kur itibanyla 143 bin 87 dolar). 338 bin 299 dolar ve 392 bin 395 mark tutannda komisyon geliri sağladığı saptandı. # Şahte döv iz alım ve satını belge- leri düzenleyerek dev letten haksız ye- re KDV alınmasına aracılık eden Faisal Finans Kurumu'nun söz konusu belge- ler üzerinde ımzalan yer alan yetkili- leri BekirGüçlüer, Adnan Parlak. \'ük- sel lşık,Gıyaseddin Başanr. AyhanÖz- can, Mustafa Özcan ve Reşat Sürme- neli adlı şahıslar hakkında Türk Ceza Yasası'nın evrakta sahtekârlık hüküm- len gereâince takibata eeçıldiği anla- şıldı. # Haksız KDV iadesine yol açan Faisal Finans tüzelkişiliği ve vönetici- leri hakkında 1567 sayılı kanunun 3. maddesi uyannca y asal işlem yapılma- sı gerekmektedir. Faisal Finans'ın usulsüzlüklerinin büyük boyutlara ulaştıöı belirtilen ra- porda. "Bu usulsüzlüklerin, çıkar sağ- lanıak amacıy la bilerek yapılması sonu- cu önemli miktarda kamu zarannın ol- duğu" saptamasına ver verilerek, ku- rumun kambiyo işlernlerine aracılık et- meyetkisinin Hazine Müsteşarlığı'nca geçici bir süre kaldınlması önerildi. Cebenoyan anıldı Kültür Servisi - 30 Aralık 1994'te The Marmara Oteh'ne atılan bir bombanın pat- laması sonucu Onat Kutlar ıle birlikte ha- yatını kaybeden Yasemin Cebenoyan dün anıldı. Aılesının ve vakınlarının katıldığı an- ma töreni. saat 13.0Ö'te Zincirlıkuyu Mezar- lığı'ndabaşladı. Mezanbaşındaokunan Ku- ranı Kerim'in ardından çıçekler bırakıldı. Törenden sonra The Marmara Oteli To- ros Salonu'nda süren anma toplantısında. Cebenoyan'ın annesı Tuneay Cebenoyan \e kardeşi Cüneyt Cebenoyan bir konuşma yaptılar. Tuncav Cebenovan. "Işığımızkay- boldu. Ama onu her zaman yaşatacağız. bu yüzden doğum gününde buradayız. Oda bu- rada bizi sey rediyor. gülümsüvor ve bizc hoş geldiniz diyor" dedi. Anma toplantısında ayrıca. Yasemin Ce- benoyan'ın anısına yayımlanan kitap da ta- nıtıldı. Tüm gelirınin Sokak Çocuklannı Ko- ruma Derneğı'ne bagışlandığı kıtapta. ba- sında çıkan y azılar. aılesının. arkadaşlannın ve Tuncav Cebenoyan'ın şıirlerı yer alıyor. Sulu kar G U N D E M MUSTAFA BALBAY • Baştarafı 1. Sayfada Zirvede kumarhaneler lideri Hepyek Tekkol, uyuşturucular lideri Tozar Dozcu, ihaleler lideri Zarfullah Nevale, krediler lideri Markiz Dingilli vardı. Ayağa.. affedersiniz ele geçirdiğim zabıtlar şöy- le: Hepyek Tekkol: Arkadaşlar zirvenin gündemini açıklıyorum... Birincisi ülkenin ileri gelenlerinin yap- tığı zirvenin değerlendirilmesi. Ikinci olarak, yeşil pasaport sayısı arttırılırken, kimi üst düzey arkadaş- lara artık kırmızı pasaport verilmesi... Uçüncüsü, gelir dağılımında ortaya çıkan aksaklıkların Birleş- miş Milletler Mafyacılar Yüksek Konseyi'nin karar- ları ışığında giderilmesi... Zarfullah Nevale: Ben bir madde daha eklemek istiyorum... Uluslararası bağlantıları daha sağlıklı hale getirmenin zamanı geldi... Tozar Dozcu: Uyuşturucu alışkanlığını yaygınlaş- tırmadadaaksaklıklarbelirdi. Bunu damezara.. af- federsiniz masaya yatıralım... Hepyek Tekkol: Arkadaşlar, konuyu fazla dağıt- mayalım. Zaten Yokistan'ı yeterince dağıttık... Bu- raya gelmeden önce zar attım. İlk söz başa düştü. Bu pasaport işi çok önemli. Suçişleri Bakanlığı'yla temasa geçip yeşil pasaport sayısını arttıralım. Son olarak kişi başına düşen pasaport sayısı 5'e kadar indi. Markiz Dingilli: Böyle rezalet olmaz. Geçen yıl karar almıştık, bir grup arkadaşı da kırmızı pasaport seviyesine çıkaracaktık. Hepyek Tekkol: Bu konunun hallini ben üzerime alıyorum. Önümüzdeki hafta bir kapanış, ee açılış için üç bakan, beş milletvekili, sekız-on da bürok- rat çağırdım. Orada çözeriz... Bu arada anımsata- yım, benim dördüncü pasaporttaki adım Alver Öt- türen olarak değişti... Öteki konuya geçelim. Tozar Dozcu: Arkadaşlar siz bu uyuşturucuyu yaygınlaştırma işini pek ciddiye almamış görünü- yorsunuz ama, inanın bunda çok ekmek var. Bazı arkadaşlarımız işin ticaretinden elde edilen gelirle yetinme eğiliminde. Konuya böyle dar açıdan de- ğil, her açıdan bakmalıyız. Ticaret devam etsin ama, bu ülkede de kullanı- mı yaygınlaştırırsak iki taraflı gelir söz konusu ola- bilir... Zarfullah Nevale: Nasıl yani... Bunu biraz açsa- na, sardı beni... Tozar Dozcu: Sayın Nevale, önce şunu belirteyim, bu alana sen giremezsin. Geçen gün iki düzine ada- mını gördüm... Hiç hoşuma gitmedi... Zarfullah Nevale: Hesaplaşırız... Hepyek Tekkol: Arkadaşlar burada sadece ma- sa dışındakilerin hesabı görülür. Kuralları bozma- yalım. Lütfen demokrasiye saygıh olun... Devam edin Dozcu... Tozar Dozcu: Eğer uyuşturucu kullanımını yaygın- laştırırsak hem satıştan para kazanırız hem de alış- tırdığımızkişilerintedavisinden...Uyuşturucuyaalı- şanlar için hazırlanan projelerde de iyi para var... A- ma işin biraz hızlandırılması gerekli... Haraç.. hayra aç... Markiz Dingilli: Arkadaşlar bu işler yürür, banka- cılık sistemindeki değişikliklere ayak uydurmamız gerekli. Şimdi faizsiz bankacılık gibi bir akım gidi- yor. O işe de girelim. O kesimlerden ortak alalım. Ben ön araştırmayı yaptırdım. Işbirliği yapmak zor olmayacak. Uygulama aynen devam edecek ama, bazı sözcüklerdehafif oynamalaryapacağız. Örne- ğin, haraç yerine hayra aç diyeceğiz... O kadar... Zarfullah Nevale: Bir de hükümetle ilişkiler var. Bazen sinirleniyorum. Içimden bakanlar kurulunu basmak geliyor. Bunlar bizim halkla ilişkiler memu- rumuz değil mi? Işlerini adam gibi yapsınlar. Bizi sa- vunmada yine teklemeye başladılar... Hepyek Tekkol: Zarfullah Bey'i anlıyorum. Ama bizim de biraz anlayışlı olmamız gerekli. O arkadaş- lar da zor durumda. Okumuş-yazmış cahilin biri ne demiş; zaman her şeyin haracıdır. ee ilacıdır... Bi- raz zaman tanıyalım. Yoksa biliyorsunuz, onlan ta- nınmayacak hale getirmek zor değil... Markiz Dingilli: Bir noktanın daha altını çizmekte yarar var. Bütün bunlar, iki, üç, bilemedin beş yıllık planlar. Daha geniş düşünmeliyiz. Yeni dünya dü- zeni için bu kaçınılmaz. Eleman yetiştirme işini de artık, piyasadan devşirme yoluyla değil, bizzat oku- lunda eğiterek halletmeliyiz... Hepyek Tekkol: Sayın Dingilli öneriniz nedir? Markiz Dingilli: Yüksek Mafyoloji Enstitüsü aça- lım... Hep beraber: Harika bir fikir. Diploma alır, profe- sör de oluruz. Zabıt uzun, satır kısa... Burada keselim, etkilenmesin parsa.. ee borsa... Korumalara yasak ANKARA (UBA) - Başbakan Necmettin Erbakan'ın 'Sakaryalılar Grubu' olarak isimlendirilen özel korumalarının. Meclis içinde resmi korumalarla kavgaya varan didişmeleri sonucu sık sık olay çıkarmalan. TBMM Başkanlık Divanı'nı önlem almaya itti. Başkanlık Divanı. bu tür görüntülere son vermek ve Meclis içinde koruma kargaşasını sona erdirmek için yeni yılda resmi ve özel tüm korumaların TBMM binası içine girmesini yasakladı. Erbakan'ın "sakallı korumalan" başta olmak üzere bundan böyle Meclis ana binasına hiçbir koruma alınmayacak. Başbakan. bakanlar ve siyasi parti liderlennin koruma müdürleri ise silahlannı bırakmak koşulu ile yasak kapsamı dışında tutulacak. Resmi ve özel korumalar. partilerin grup toplantılannda da görev yapamayacak. Kulislere giremeyecek, ana bina içinde dolaşamayacak. Meclis içinde Başbakan. liderler ve bakanlann korunması Meclis korumalan tarafından sağlanacak. Başkanlık Divanı'nın aldığı karar 1 Ocak 1997 tanhinden itibaren geçerli olacak. TBMM Idare Amiri Mustafa Yılmaz, Meclis içindeki koruma kargaşasına son vermek için "koruma yasağı" getirdiklerini belirterek şunlan söyledi: "ÖzeUikle Başbakan'm resmi ve özel korumalan arasında inanılmaz bir rekabet yaşanıyor. Bu nedenle MecUs'te birkaç kez hoş olmayan olaylar yaşandı. Bu tür şikâyetler bize geldi. Kulise onlarca koruma ile giren Başbakan'm bu görüntüsü çok sayıda millervekilini de rahatsız edivor" dedi.