Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
30 ARALIK 1996 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA
KULTUR 15
1996'da neleroldu?ÇANANBEVKAL
i 996 da neler oldu1
Hayat her zamankı
gıbı aktı Bugune kadargazetelerden tek bır
kupon bıle kesmemış olan ben Kâmil Ma-
saraa'nın "Kültürçirik'lennı kesıp bınktır-
mey ı surdurdum 1996'daoldugugıbıgele-
cek yıllarda da muat olmaktan umudu kes-
tığım E\ EkonomiM, Idare Hukuku, Sağlık
Bılgısı gıbı zoruniu derslenme agırlık ver-
«dığ'mden kışısel sanat çalışmalarına tazla
.zaman a\ıramadım Kıbns'taolavlar kızis-
mışken Yunan sanatçılannın banş çağrısı
ajzenne Sakız AdaM'na da\eth bır grup
Turk sanatçısıy la gıdış ve donuşlenmde an-
cakıkıkez yıneTurksularında(Çeşme'de)
.denıze gırebıldım. yaz biîımınde 1996'da
Turkıye'run ve dunyanın genel sıvası eko-
momık ve toplumsal gorunumunden etkıle-
rıen aşırı duyarlı bunyem nedenıvle kapıl-
«iığım umutsuzluk ve karamsariığın y aygın-
laşması endişesıv Ie C umhurıvet gazetesine
ancak bırduzıne vazı vazabıldım Bu v azıv -
la 13 oluvor Sayının ugursuz ımaıı. benım
0 3 numaralı bır daıreye taşındığımdan ben
ardı ardına gelen uğursuzluklar gıbı, 1997
> ılı vazı hayatıma etkısını gostermez. dıle-
nm
Lanetler okuyarak kaçınılmaz bıçımde
katıldığım Anadolu hselerı ve kolej sınav-
lan koşuşturması arasına ıkı etkınlığın da-
nışma kurul toplantılarını sıkıştırarak mara-
ton koşusu tamamladım 1996 yılının son
ayını disk kayması nedenıvle amelıyat ol-
mama pazarlığının koşulu olarak verde va-
tarak geçırmek zorunda kaldım (Bu \ azı da
yereyuzustu uzanmişbıçımde vazılmı^tır)
V e bu metın y ıne duşledığım gıbı oltnadı
Cunku ah^ılmişin tersıne bu vazrvı moda
sozcukle multı-etnık çok-kımhklı bır tarz-
da yazmayı duşlemıştım Sanatçı dostlan-
ma "1996'da neler oldu"dıve sorup onların
aözından bır yıl sonu değerlendımıeM vaz-
rnay ı tasarlamıştım Ancak kuçuk soruştur-
ma sonucunda gordum kı her sanatçının
kendı havatıvlaortuşen çok ozel bır 1996'sı
\ ardı Oysa ben bır noktadan genişleyerek
açılan bır spıral duşlemıştım (Benım de
kendıme aıt ozel 1996'nın yukarıda genel
hatlarıylabelırtılmıştır) Elımdebırsurutek
tek daıreler oluştu Şımdı ben bu daırelerı
zaman ıplıgıne dızıp tespıh gıbı çekecek de-
gılım >a'
Genel olarak belırtmem gerekırse. 1996
\ ılı hemen tum sanatçılarımız ıçın olıımlu,
\erımlı başarılı ve kazançlı geçmıştı He-
men her sanatçımız kişisel bır sergı yapa-
bılmış. kımılerı aynı anda tarklı verlerde ı-
kı. kımılerı Istanbul un her ıkı yakasında.
kımılerı kisa aralıklarla ya da bırı vılın ba-
şında, dığerı sonunda olmak uzere en az ı-
kı kez sergı açabılmişierdı Bu sergıler ıçın
sponsorlar bulunabılmış katalogsuz sergı
yapmak artık tanhe kanşmıştı Hiçbır sanat-
çının ozel 96 sı başarısız değıldı Oduller
kazananlar. kıtapları yayımlananlarolmuş-
tu \ ıne herke;. sergılennde satı> konusun-
da kazançlı çıkmıştı Kavgaiarı daha çok
galerıcısının satıp satamadığı uzerıne degıl.
daha çok fıvatlar arasi rekabet uzerıne\dı
Kısaca pazanıkırtıkır ışlemiştı Fuar bunun
gostergesıydı Kımın sanatçisı kımın gale-
ribinde. kımsenın aldırdığı yoktu 1996. sa-
natçılarımızın kışısel olarak yoğun sanatsal
çalışmalan başanlı çıkı^Iarı v e kazançlı ser-
gılenv le kapanmıştı Herkes memnundu be-
lırttıklenne aore ben de onlar adına meııı-
PLAST1K SASATLAR
KABITAT
kapsamında 40(Xe yakin
sanat yapıtının buluştuğu
"Öteki" sergisi
HABITAT'ın tek çağdaş
sanat sergisi olma hakkmı
kazanmıştı. Bu sergi
ülkenın olmayan çağdaş
sanat müzesinin yine
sanatçılar tarafından
kurulma düşünü yaratmış
hatta eyleme dönüştürmüş
96'nın en heyecanlı
etkinliği olmuştu. %
Öteki'
sergisi, sadece
sanatçılarca. bu ülkenin
"ötekileri" olan
sanatçılarının eliyle
yaratılmış bir eserdi. 'Öteki' sergisinden Vahıt Tuna'nın 'Düştesin Uyan' adlı yapıtı.
'Genç Etkinlikten' Hande Orhun'un yapıtı. İletışimsizlik' başlıklı sergide Zafer Mintaş'ın yapıtı.
nunluk duydum Sanaıçılarımızın yurtdı^ı
ba^anlarıkar^ısındamıllıduygulanımlar bı-
le yaşadım
Önunıde bırsuru bınkmıs sergı davetıye-
sı atışı baydamları. dergılerın ıçınden ba-
na bakan sanatçı v e sanat urunu fotolan nos-
tal|ik duyguları etkın bıçımde desteklıyor-
lar Susan Sontag'ın dedığı gıbı \aslı. ala-
cakaranlık geçmı^ın bu totoğraf ık belgele-
rı bırer "momento mori" oluyorlar benım
ıçın Butun bu belgeler zamanın o amansız
erıtı^ıne tanıklık edıyorlar benımle bırlıkte
Sanatın kalıcılığı ıle zamanın erıtışı arasın-
d3kı paradoksal ııçurum arasında her şevi
hızla tuketır olduğumıız şu doncmde bu v a-
zımın da geçmı^ı venıden tuketılebıiır bır
:>e\ halıne getıntıek uzere vazıldığı dııvgu-
sunuduyuvorum Bır kez daha erımı^zama-
nı, potadan kalıba dokuvorunı \e onıı hır
kez daha "tiıketilebilir tükenmişlik" olarak
sunuyorum Belgelerden deıgılerden bana
bakan fotoğraflar zamanın vol açtığı \a da
açacagından kıı^ku duynıadıgım y ıkımı de-
ğı^ımı.ya^lanmı^lığıveelbetteolumluluğu
çağrı^tırıyor Şımdı ben bu yaşlanmı^Iığın,
=Hike*BBnı^.lığın ve ölumluluğun envanterını
nııçıkarmalıvını 'Gerıvenekalıyor' Heve-
can sadece heyecan Bundan otesını zaten
C umhurıvet Gazetesı K.ultur Ser\ îsi bırdo-
kum olaıak sunacaktır
lijte 1996 vılında benım ıçın kalıu tek
duvnu hevecanlarımdı
Bu nedenle H ABITA.T kapsamında 400"e
vakın vinat v apıtının buluştuğu •'Öteki" ser-
gisi H ABITAT ııı tek çağdaş sanat sergisi
olma hakkını kazanmıştı Bu sergı ulkenın
olmay an çağdaş sanat muzesının y ıne sanat-
çılar tarafından kurulma duşunu yaratmış
hatta ey leme donuşturmuş 96'nın en heye-
canlı etkınlığıolmuştu Resım heykel ens-
talasyon vıdeo sanat ve performans gıbı
pek çok vonelımı hoşgoruyle biı arava ge-
tıren "Öteki" sergisi, yonetmenınden sena-
rıstıne oyuncularından, tumsetekıbıneka-
dar sadece sanatçılarca bu ulkenın "öteki-
leri" olan sanatçılarının elıy le yaratılmış bır
eserdi Elbette o sırada Ltanbul da bulunan
unlu Amenkalı sanatçı Robert Rauschen-
berg'ın "ÇağdaşSanat Mıizemizi Kendimiz
Kuralım" kampanvasınm başlatıldıgı gun
"Öteki" :>ergisinı gezmesı v e sonra "Bende
Öteki>im" demesi yılın en onemlı olayı ol-
mu^tu H ABITAT kapsamındakı "Öteki"
sergisi hazırlığına karar venldığı andan. te-
melını attığı muze kurma ıdeahnın halen
surdurulduğu şu gunlere kadar heyecanla
oluşmuşbıretkınlıktır Gerçekleşmesı bır an
tehhkeye duştuğunde "R\BITAT Without
\rt" adlı bır katalog bıle tasarlanmiştı
(Ben, bu dızelerle bır cıngıl hazırlanmasın-
da ısrar ettıysem de kabul gormemıştı) Bu
sergı bırı buyuk, dığerı kuçuk ıkı kataloglu
tek sergıydı Mekândan dolayı sergide yer
almayan yapıtları da kapsayan ve sergı son-
rasında vavımlanan volkman gıbı cepte ta-
şinabılır katalog yavrusuyla kendını uzun
sure gundemde tutan bır gosterı olmuştur
Daha henuz bır soluk bıle alamadan ha-
zırlıklarına başlanan Genç Etkınlık ll'nın
buyıl kı konseptı \ersız-^urtsuzlaşma'ydı
TU\'AP'ta y apılan etkınlık. gençlığın genç-
lığı değerlendırdığı, bırle^tırdığı. butunleş-
tırdıgı bırbırınden habersız dalları bır çatı
altına soktugu tum sanat dallannın bırey-
len ıçın bır ev kurup. bır yun çattığı yerdı
Burada gençler duşlenndekı tasanmlarını
gerçekleştırebıleceklerı bır deneme alanı
bulmuşlardı
Genç Etkınlık her şeyden once genç sa-
natçılara bıraz umut vaat eden bır alan. sa-
natın guvenılmez vol undaguvenlı bır koru-
mak. yersız yurtsuzlaştıracagı duşuncelen
ıçın bır atlama tahtası kuçuk dar mekânla-
rındaduvumsadıkları bıreysellıklerınınka-
labalıga korksuzca sokulup dıyalog kurabı-
leceğı bır bu\uk evren. kozmozdu Bu sa-
tırları. tıpkı dergı aralanndan, davetıye ve
kataloglardan bana bakan fotolar gıbı geç-
mışın belgelerı arasından. tukenmış bır y a-
zının satırlanndan aktardım buraya Bır yıl
ıçınde yarışmalı sergıler (Gunumuz Sanat-
ıları K.âğıtlşler Esbankl ve AtolveSergı-
erı (bunların ıçınde Husamettin Koçan'ın
Aya trım'dekı oğrencılerının sergısını be-
lırtmelıyım)arasındakıkoşaşturnıalarısıra-
ında bu ıkı onemlı etkmlığe de yetışmeye
vJİışan gençler ıçın 96 nın heyecanı haylı
doruktaydı V ılsonundabırde AtaturkKul-
tur Merkezf nde Dısiplınlerarasi Genç Sa-
natçılar Derneğı nın (Dags)gerçekleştırdı-
ğı Performans Gunlen'nı eklersek '96 yılı
oldukça hareketlı geçtı dıyebılınz Tıpkı ay-
nı gunlerde bırdenbıre patlayan lodos fırtı-
nası gıbı dort gun boyunca sanatçılar ve
AKAI salonları yenı bır heyecana tanıklık
ettı istanbul'a zarar verse de lodos hıçbır
yereİstanburaoldugukadaryakışmıyorsa-
nınm "1996'da neler olmuştu?" dıyecegı-
mız gunler de gelecek Takv ımın bır kena-
nna "24 \ralık: Lodos Fırtması" dıye not
duştum, çok eskıden kalan bır takvım say-
fasına babamın el yazısıyla "İlkkaryağdı"
dıyeduştugu not gıbı
BU AŞAMADA
ŞÜKRAN KURDAKLL
Kültüp KiPlenmesine Karşı
Sesini Yükselten Sanatçı
Zaman bızı doğruluyor
Bızden oncekı toplum ve kultur savaşçılarını da
doğruluyor zaman
1946 seçımlerınden sonra başbakan Recep Pe-
ker, Hasan Âli Yücel'ın yerıne gunumuz CHP'lıle-
nnce bıle 'faşıst' olarak nıtelenen Reşat Şemset-
tin'ı getırmıştı
llk eylemını bılım ve sanat adamlarının ustune
yurumekle gosterdı kulturun yenı bakanı
Ataç'ı, Sabahattin Eyuboğlu'nu, Orhan Veli'yı,
Melih Cevdet'ı gorevlerınden alarak, Koy Enstıtu-
lerı'nı kafadarlarının karargâhı durumuna getıre-
rek.
Demokrasının neresındeydık''
Geçış donemınde
1950'de ıktıdara geldığı zaman ılk eylemı, dılımız
Turkçeyle, duşunme ve yaratma ozgurluğumuze
yenı yasaklar getırmek oldu Demokrat Partı'nın
Yorungesıne alabıldığı sanatçıya odul
Uysallaştıramadığına zından
Karıkatureyasak, resme. fılme, şııre, oykuye, ro-
mana yasak.
Neresındeydık demokrasının'?
Çağdışına suruklenme donemınde
Gunumuzde de tarıhsel akışı tersıne çevırmek ıs-
teyen kultur bakanlarını çıkarıyorlar karşımıza
llkı, Anadolu uygarlığının sımgesı 'SİTalanlan'rv
'arsa spekulatorlen'ne buyur etmıştı
Ikıncısı, anayasanın 64 maddesını hıçe sayarak
devletın operasıyla, balesıyle uğraşıyor
Oyleyse soruyu yınelemenın zamanıdır.
Neresındeyız demokrasının?
Uygarlığa ve uygarlığın sımgesı sanata duşman
olma donemınde
Işte toplumsal kırlenmenın dol yatağında besle-
nen guçler..
Işte sanat
Var olduğunu sozcuklerle, renklerle, ezgılerle
gosteren çağdaş sanatçı, gerçeğın bılıncınde oldu-
ğunu sesını yukselterek kanıtlıyor
"Ulkemızde hukumet polıtıkası olarak ve huku-
metın kultur bakanı aracılığıyla gerçekleşen kultur-
sanat duşmanlığı akıl almaz olçulere ulaşmıştır.
Oysa tum kultur ve sanat urunlerının tarıh ve dun-
ya onunde ulkemızın ortak zengınlığı olduğu ger-
çeğınden hareket etmek zorunda olan sıyasal ık-
tıdarlann, aynmcılık, partızanlık yapma haklan yok-
tur
Basın Yasası 'yla basın ozgurluğune tahammulu
olmadığını ortaya koyan hukumetın kultur bakanı,
sadece kendı duşuncesının bakanı değıldır Bakan-
lık, uygulamalarıyla ılgılı olarak sanat alanının du-
şuncelerını almak ve hesaba k^tmak zorundadır
Kultur Bakanlıgı butçesının yetersızlığı bıryana,
uygulamada ıdeolojık olçulenn esas alınmasıyla
sanat ve kulturumuze darbe ustune darbe ındırıl-
mektedır
Mımarlar Odası'nın talan edılmesı, Ataturk tak-
vımının basılmaması, Bodrum şapelının camıleş-
tırılmesı, uluslararası Nasrettın Hoca Sempozyu-
mu kıtabının toplatılıp ıçındekı kımı bıldırılerın yok
edılmesı, yalnızca Islamı ızler taşıyan kulturel de-
ğerlerın var sayılması gıbı uygulamalar, sanat ve
kulturumuzun uzerınde kara bulutlann yoğunlaştı-
ğını gostermektedır"
49 sanatçı orgutu adına 'Ulusal Sanat Kurulu' ıle
'Ozerk Sanat Konseyı Gırışım Kurulu'nun bırlıkte
yayımladığı bıldırge, sanat duşmanı sıyasal ıktıda-
ra ılk uyarı nıtelığındedır
i
Oistmkhlw
şötetû9
B,ir günde iki şölen: O akşam Bilkenften CSO Konser
Salonu'na koşarak Başkent Oda Orkestrası'nın vereceği
konsere soluk soluğa yetiştik.
AHMET SAY
ANKARA - Uy gar ınsanın
beğenılenne her y onuy le \ a-
nıt veren konser salonu bu
kez yalın \e ozenlı yılbaşı
süslemelerıyle bezenınce
daha sıcak yakın bır gonı-
nüm kazanmıştı
Insanoğlunun e\rensel
•temiz" taraf ını anımsatan bu
ı<; açıcı ortamda fuayedekı
dınlev ıcıler arasında dolaşan
•NoelBaba' fıguru. konsenn
altyapı koşullannı ıyıce se-
vımlı kılıyordu tşte sıze
"Oistrak'lâr Şöleni"nı hazır-
layan onkoşullar \e parlak
bır program
Bılkent \ay lılar Orkestra-
sı eşlığınde IgorOistrakh'ın
yorumladığı Bachmı mınor
keman konçertosu. Igor'un
eşı Natalia Zertsalova'y ı so-
lıst olarak bekledığımız bır
Mozart pıvano konçertosu
\e bu nefıs 'pazar konse-
ri'nın ıkıncı yansında koca-
man ıkı Çaykovski yapıtı
"Üçiincu kuşak Oistrakh"
olan VaJerj'den duygu dolu
re major keman konçertosu,
fınalde îse lgor yonetımın-
dekı Bılkent Senfonfden
görkemlı "Romeo \e Jüliet
Uvertürü"
Baskentın merkezınden
on beş kılometre uzaktakı bu
muzık bannağına gınnce
ıçınızdekı duygular bırkaç
sozcukle dıle gelıyor "Oh,
dünyavarmış!"
Beklentılen sadece bır ay -
rıntı karşılamıyordu Prog-
ram değışıklığı Natalıa
Zertsalova'nın yorumlaya-
cağı Mozart pı\ano konçer-
tosu yerıne. Haydn'dan "ke-
man, piv ano \e ya> lılar için "
pek de tat \ ermey en bır kon-
ser muzığı
lgor Oistrakh v e Zertsalo-
\a, bu yapıtın ıncelıklerını
îstedıklen kadar sunmaya
çalışmiş olsunlar, "beklen-
ti"nın yennı doğrusu ba^ka
bır şey dolduramıyor
Eksıklığı \alery"nın lırık
bır anlatımla yorumladığı
Çay ko\ skı konçertoda gıde-
rebıldık "Romeo \e Jüliet
L \ertürü~nde lgor Oistrakh
yonetımındekı Bılkent Sen-
fonı. ale\ lı Rus muzığını su-
narken yapıtın genhmden
doğanparlayışları vetkınlık-
le belırlemışoldu
Amoroso
\ e o akşam Bılkent'ten C-
SO Konser Salonu'na koşa-
rak Başkent Oda Orkestra-
sı'nın \ereceğı konsere so-
luk soluğa yetiştik
Bır gunde ıkı şolen' Bu
kez Pikaizen'ler Çağımızın
unlu kemancılarından \ic-
tor Pikaizen ve 9 yaşındakı
torunu Igor Pikaizen'den
Bach'ın "iki keman ve jay-
lılar için" konçertosu1
Oysa
sıze once Başkent Oda Or-
kestrası'nıanlatmalıyım O-
tuzy ılı aşkın bır sureden be-
rı yaşamını surduren bu
amator orkestra ba^langıçta
~Halkevi"nın adını taşıyor-
du
1980'de halkev lerının ka-
patılması yuzunden orkest-
ranın adı deSıştı ama ışle\ ı
değışmedı
^'ıllar boyunca "müzik
se\gisi"yleçalışan30-35 kı-
şilık bu yaylılar topluluğu.
se\gılı Kenıal Çağlar'ın
beklenmedık olumu uzenne
bu sezon şet Koral Çal-
gan'ın yonetımıne geçtı
Şef Prof Çalgan'ın or-
kestraya yenıden "can su-
>u" verdığı, Tantini, Bach,
Mozart \e Rossini'nın ya-
pıtlarını duyarlıkla seslen-
dırmesıyle belırgınleştı
Muzık dılınde buna
"amoroso" denır Muzık
Çağımızın iınlü kemancılarından Mctor Pikaizen ve 9 vaşındaki torunu lgor Pikaizen.
"aşkla" yapılırsa gerçeğı
simgelıvordu Dokuzyaşın-
dakı lgor Pıkaızen'ın rıtım
ve entonasyon tutarlılığını
sergı leyen "harika" perîor-
mansı "se\gi"yle orulu bu
konser akşamını coşkuya
donuşturdu
Sıze bırde aynı gunde "i-
ki şolen"ın tılsımım açıkla-
yayım lgor Oistrakh \eVıc-
tor Pikaizen. yuzyılımızın
bııvuk kemancılarından Da-
\id Oistrakh'ın oğrencılerı-
dır Soyağacı yonunden \a-
lery Oistrakh "uçuncu ku-
şak", Pıkaızen'ın torunu do-
kuz vaşındaki lgor Pikaizen
de yıne "iıçuneü kuşak"tır
Ama bu kuşaklar ortuşmesı-
nı golgede bırakanıayacak
başka bır konsere ve keman
sohstıne donmek ıstıy orum
"Pazar şölenleri"nden ıkı
gun once CSO'nun haftalık
konserlerınden dınledığımız
Tayfun Bozok. olağanustu
bır teknık ve duyarlıktan
kaynaklanan dennlıkle yo-
rumladığı SamuelBerber'ın
keman konçertosunda ulke-
mıze gokten duşen bır v ırtu-
oz sjorunumunde\dı
Isvıçre'de Lozan Senfonı
Orkestrası'nın kozermeıste-
n olan ve Cenevre Konser-
vatuvan'nda keman oğret-
menlığı yapan Tayfun Bo-
zok'u yılbaşı oncesi bır "ara
vazı"da değıl, genış bır ya-
zıdaele almak ıstenm Şım-
dılıkşunusoyleyeyım Obır
"yılbaşı armağanrdır
bıze
Dardanel'den çocuk tiyatrosuna
hizmet
• Kültûr Servisi- Dardanel. dondurulmuş gıda ve
ton balığı endustnsındekı hızmetlerınden sonra
çocukların sağlıklı yetışebılmesı amacıyla 'Akıl
Kutusu' adlı çocuk muzıkalıne destek oluyor
Derslerc aklı ermey en ve sınavlarda başarısız olan
bırçocuğun bulduğu sıhırlı sozcukler yardımıyla bır
akıl kupune donuşmesinı eglencelı bır dılle anlatan
oyun. sağlıklı beslenme uzerıne de oğutler verıyor
Çağdaş repertmartıyatrosu tarafından hazırlanıp
sunulan "Âkıl Kutusu' her cumartesı saat
15 00 ve pazar saat 13 OO'te Altunızade
Capıtol Mujdat Gezen Tıyatrosu'nda
sahnelenıyor Aynca oyunu ızleyen herkese
Dardanel Ton'lu sandvıç, çıkolata ve
ıçeceklerden oluşan bır oğle yemeğı sunuluyor
1996'da yayın dünyası
• İSTANBl L (AA) - Pandora \ayıne\ ı Bılgı
Işlem Merkezı tarahndan yapılan
değerlendırmeye gore 1996 y ılında ders kıtaplan
dışında 2 bın 649 yenı kıtap yayımlandt
357 yayınevı arasında en çok yayın, sırasıyla
Yapı Kredı. Inkılap, ve Mıllıyet \ayınları
tarafından yapıldı Turlenne gore. roman-oyku. tanh
ve çocuk kıtaplan ılk uç sıray ı alırken yılın en çok
satan kıtaplan lıstesınde, Gaarder'ın "Sofı'nın
Dunyası" bınncı, Coelho'nun "Sımyacf'sı ıkıncı,
Tamaro'nun "Yureğının Goturduğu Yere Gıt" adlı
yapıtı da uçuncu sırada yer aldı Değerlendırmeye
gore, 1996'da ortalama kıtap fıyatı da
526 550 bın lıra olarak gerçekleştı
Pandora Kıtabe\ı Bılgı ışlem merkezı verılerıne
göre. yılın en çok satan ılk on kıtabı şoyle
Gaarder "Sofının Dunyası", Coelho '"Sımyacı".
Tamaro " Yureğının Goturduğu "Vere Gıt"',
Baudnllard "Amenka", Emre \ ılmaz
"Genç Bır Işadamına". Boratav "Hasrettın Hoca",
Ahmet Altan "Tehlıkelı Masallar".
lhsan Oktay Anar "Puslu Kıtalar Atlası".
Armstrog "Bozkurt", Pa\ıç "Hazar Sozluğu"
""»ayınların turlenne gore yapılan
değerlendırmede ıse ılk on sıra
şoyle Roman-oyku, tarıh, çocuk kıtaplan. şıır.
sanat. felsefe. psıkolojı, sosyolojı, başvuru.
anı-mektup
Kültiip Bakanlığı'ndan B
Sanatları kursları
• ANKARA (\A)- Kultur Bakanlıgı el sanatlarının
korunması \e gelecek kuşaklara aktarılmasi ıçın el
sanatlan ustaları yetiştırecek. Kultur Bakanlıgı
hızmetıçı ve yaygın kulturel eğıtım faalıyetlerınde
gore\ alacaklann nıtelıklerını belırlerken hızmetıçı
eğıtım faalıyetlennde ağırlık el sanatlarına venldı
Yenı eleman ve ustalann yararlanmasının
amaçlandığı kurslardan vatandaşlar da
yararlanabılecek Kaybolmaya ve yozlaşmaya
başlayan el sanatlannın tanıtılmasına, bozulmasınm
onlenmesıne yonelık kurslarda gorev alacak kışılenn
de alanlannda bılgılı \e oğretme yeteneğıne sahıp
olmalan gerekıyor