25 Aralık 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
7OCAK1996PAZAR T CUMHURİYET SAYFA HABERLER İBMMnin 20. yasama dönemi • A^NKARA (AA) - _Türkiye Büyük Mıllet Meclisi, 20'ncı yasama döneminin ilk toplantısını yann yapacak. Saat LS.OO^te kendılığinden foplanacak olan genel kurulda. 24 Aralık seçırnlennde parlamentoy a gıren 550millet\eki!i sırayla ant içecek. Meclis Içtüzügü'ne göre. yann yapılacak ılk birleşimı, RP îstanbul Milletvekıli Süleyman Anf Emre "en yaşlı üye" sıfatıyla yönetecek. DYP Bursa MılleTvekıh Alı Osman Sönmez ıle a> nı vaşta olması nedenıyle çekılen kııra sonucu "geçıci başkan" olan Emre. bu jgörevini TBMM Başkanı seçilinceye kadar sürdürecek. Postacının eylemi • A.NKARA(AA)- Ankara Posta Işleme Merkezı(APfM) çalışanları. ücretsız olarak .8 saanen fazla .çalıştırılmalannı protesto ettıler. APlM önünde toplanan posta dağıtıcılan ve çalışanlar, cumartesi. pazar ve bayram günleri de dahıl olmak üzere, her gün =08.30 - 22.30 saatleri . arasında çalıştıklarını ve fazla ücret almadıklannı öne sürerek bır süre -çalışmadılar. Sendikacılar serbest • İZMİR (Cumhuriyet Ege Biirosu) - Önceki gün Nak Kargo önünde , gözaltına alınan \e aralannda dört sendıkacının da bulunduğu 39 kışi, Bornova Savcılığı'na sevk edılmeden serbest bırakıldı. DlSK'e bağlı Naklıyat-Iş Sendikası'na üye olduklan için Gerçek lnşaat-' Nakliyat'takı ışlennden atılan \e haklarını ararken .gözaltına alınıp tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılan ışçilerle ılgili dava da yann başlıyor. ADD'den RP'ye suçlama M A.NKARA(AA)- Atatürkçü Düşünce Derneği Genel Başkanı Suphi Gürsoytrak, Refah Partısı'nin şerıatçı bir dıkta rejimı kunnayı hedefledığını öne sürerek "Bu partinın seçimlere sokulmaması gerekırdi. Savcılık makamlan vazıfesinı yapmadı" dedi. Erdemir'de gövde gösterisi • ZONCLLDAK (Cumhuriyet) -16 aydır toplusözleşmesi askıda olan Eregli Demir-Çelik Fabrikalan'nda (Erdemir) sözleşme yetkisi alan Türk- Metal Sendikası, dün Ereğlfde gövde gösterisi yaptı. Türk-Metal Sendikası Genel Başkanı Mustafa Özbek. sözleşme imzalandıktan sonra Ereğh'de arabasız işçi kalmayacaöını vaat ederek "Burası 19%'da Türkiye'nin en yüksek ücretini alan işyeri olacak" dedı. Ereğlı'ye gelışı sırasında uzun bir araç konvoyu ve coşkulu işçi Jppluluğu tarafından fcarşılanan Özbek, dün îreğli'devetkinin kendılerine verilm'esi nedenıyle bır kapalı salon toplantısı düzenledi. Kopkmazcan'dan açıklama • ANKARA (Cumhuriyet Biirosu) - Denizlı Millervekılı Hasan Korkmazcan. gazetemizin dünkü sayısında yer alan "Tarikatçılar Meclis'te" başlıklı haber nedenıyle bır dçıklama yaptı. Korkmazcan. şu görüşleri dile getırdı: " Benim ınanç ve düşüncelerim 1956 yılından ben kamuoyunca bilınmektedır. 1956yılında Isparta Demokrat gazetesınin fıkra yazarlığıyla başlayan kamuoyuna açık ve kamuoyu denetımindeki düşüncelerimin her anı belgelidır. Bu süreç içinde benım ıçin düşünce ve ınanç özgürlüğünü savunan bır özgürlük savaşçısı dışında bir mensubiyet \e sıfat düşünülemez. Bır tarikata mensup göstenlmem herhalde araştınlmadan yapılmış, yanlış bır degerlendirmedir. düzeltilmesinı rica edıyorum." Genel Başkan Deniz Baykal, hükümete katılma karannı PM'nin vereceğini söyledi CHP tavrmı yumuşatbANKARA (Cumhuri- yet Biirosu)-CHP Genel Başkanı Deniz Baykal. 25 aralıktan bu yana savun- duğu "hükümete kaülma- ma" karannı yumuşattı. Gündemde ANAP-DYP- DSP koalisyonu olduğunu vurgulayan Bay- kal, partinin hükümete ortak olmasını ge- rektirecek bir durum dogması halinde, bu- na CHP'nin ilgili organlannın karar vere- ceğini söyledi. Seçim sonrası yaptıgı değerlendirmeler- de, "Seçmenin, CHP'ye muhalefet görevi ver- diguıi" vursulayan Baykal. bu değerlendir- mesiyle olası bir ANÂP-DYP-CHP hükü- meti formülüne karşı "manevra alanını" genişletti. Baykal, RP ıktidarının Türki- • CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, olası koalisyon formüllerine karşı partisinin aldığı 'kesin katılmama' tavnnı değiştirdi. Baykal dün yaptığı açıklamada 'Son karan parti organlan verir' dedi. ye'ye zaman kaybettireceğini, gereksız tar- tışmalara neden olacağını söyledi. Baykal. son siyasi gelişmeleri Cumhu- riyefe değerlendirirken önümüzdeki çarşam- ba gününden sonra dunımun netleşebilece- ğinr söyledı. RP Genel Başkanı Necmettin Erbakan'ın hükümetı kurma görevinı başaramaması durumunda gündeme diğer seçeneğın ge- lebileceğinı söyleyen Baykal. şu görüşleri savundu: "Sayın Yılmaz'la SayınÇiller anlaşabilir- lerse hazır duran bir ortak var. Sayın Ece- \it bu konudaki tavnnı çok önceden açıkla- mışü. Ancak o gün ne olur, şimdiden gör- meye çalışmanın bir anlamı yok. Daha Çil- ler'le Yılmaz bir araya gebniş değil. Seçim sonrası başlangıç iyiy di. İki lider birbirleri- ne güzel şeyler söj lüyorlardı. Sonra ortay a mal-mülk çıktı. Ama bunlar gelir geçer." Baykal. siyasi partı gruplannın toplanma- ya başlamasıyla bırlikte parti görüşlerının de kesinlik kazanmaya başlayacağını söy- ledi. Baykal. "Gruplaragiriıklannıtabiiki Çiller'den pingpong gösterisi ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Cumhurbaşkanı Süleyman DemireTin hükümet kurma görev ını vermeden ön- ce lıderlerle yapacağı görüşmenın sıra- lamasından memnunluk duyan ve RP lideri Necmettin Erbakan hükümetı ku- ramazsa ıkinci aşamada görev ın kendi- sine venlecegı inancıyla rahatlayan Baş- bakan Tansu Çiller, dün ziyaret ettığı 50. Yıl Yetıştırme Yurdu'nda pingpong gösterisi yaptı. Çocuklarla pingpong oynarken sohbet eden Çiller, Türk Mıl- li Futbol Takımı'nın A\ rupa Futbol Ku- pası'ndakı karşılaşmasını izlemek için Ingiltere'ye gideceğini söyledi. Çocuklara kazak \e çiİcolata arma- ğan eden Çiller, getirdığı pastalan da on- larla birlıkte vedi Başbakan Tansu Çiller, pingpong ovnadığı çocuklara hedıye dağıttı. (Fotoğraf: TAR1K 1INAZAY) ko>acaklardu-. Gelen arkadaşlar da değer- lendireceklerdir" dedı. Baykal. "CHP'nin hükümette yer alma- sını gerektirecek bir dunımun ortaya çıkma- sı halinde tavnnız ne olur? Parti içinde hü- kümete katılmaktan yana olan miUetvekil- lerinin de bulunduğu söyleniyor" sorusuna şu karşılığı verdı: "Olabilir. Her görüşte insan olur, ama parti bir karar alır >e gereği uygulanır. Hü- kümete girmeme karan alınır; 'Girelim' diyenler onu benimserler. Yürünür'ya da 'Hükümete girmeyelim" diyenler vardır: girme karan alınır, gereği yapılır, yürünür. Parti bu. Karar alırken herkesin farklı egi- limleri, tercihleri, yönelimleri olabilir. Doğal- dır, ama bunu karaıiaşhracak olan partinin vetkili organlan. Onlar kararlaştırdı mı, herkes bu kararın içindeki göre»ini üstlenir." Baykal. RPIı bıriktidann Türkiye'ye zaman kaybettı- recegini. gereksız tartısmala- n eündeme getırecegını söy- ledi. CHP Genel Sekreter Yar- dımcısı Birgen Keleş de dün düzenlediğı basın toplantı- sında 24 Aralık seçimlerin- den sonra ıstikrarsız bır dö- neme girildiğine dikkat çeke- rek hükümet çalışmalannın yasal sürelenn bitımi bek- lenmeden sonuçlandınlma- sı gerektığını kaydettı. Döviz fıyatlanndakı bü- \ük dalgalanmalar. faız dü- zeyi. dış ticaretin durumu. dışalımın dışsatımdan çok daha hızlı artmasının ekono- mıdekı dengesizliklerin gös- tergesı olduğunu kavdeden Keleş. "Gerek sorunların ulaştiğı boyutlar, gerekse bu sorunların köklü çöziimler gerektirmesi. veni bir hükü- metin göre\e gelmesini zo- runlu kılmaktadır" dedi. Aykut, partisinin RP ile koalisyon kurmasının tek sorumlusunun Çiller olacağını söyledi ANAR> formül arayışında DÜRDANE KOCAOĞLL ANKARA - RP Genel Başkanı Necmet- tin Erbakan ya da DYP lideri Tansu Çiller'in başbakanlığı veya erken seçim seçenekle- rı arasına sıkışan ANAP Genel Başkanı Mesut Yıunaz, çıkış yolu bulmak için dün kurmaylanyla bir değerlendirme toplantı- sı yaptı. Çiller'in ANAYOL'uolanaksızha- le getirmek için çalıştığını öne süren ANAP Genel Başkan Yardımcısı fmren A\kut. -A.VVP'ın RP'yle koalis>nn kurmasının tek sorumlusu Çiller oiacaktır"dedı Ankara Milletvekili CemiIÇIçeM de parti tabanının RP ile koalisyona sıcak baktıgını bildirdi. Mesut Yılmaz. dün konutunda bır araya geldigibaşkanlıkdivanıüyelen \ekurmay- lanyla koalisyon formülleri ve hükümet kurma görev inin Erbakan ve daha sonra da Çıller'e verilmesi durumunda ne yapacak- lanna ılışkın durum değerlendirmesı yap- tı. Toplantıda, ele alındığı tahmın edilen ANAYOL ile ilgili senaryo şöyle': ANAY'OL formiilü: Yılmaz ve arkadaş- ları öncelıkle "ANAYOL kurulabilir mi, bunun önündeki engeller nelerdir?"konu- sunu tartıştı. Kamuoyu baskılanna karşın RPIİ Celik: ANAP-RP hükümeti kurulacak HAZALATEŞ ANKARA - RP Kocaeli Milletvekili ve eski Hak-Iş Genel Başkanı Necati ÇeBk, ANAP'ın liberal kanadının da, RP'lı koalisyona sıcak bak- tığını söyledi. Çelik, "Erken seçim fantezidir. Erken seçi- mi gündeme getirenler, ikti- dann dlerindf n girriğinin fer- yadı içinde olanlardır" dedi. Çelik, Cumhuri>et"e yaptığı açıklamada. siyasi parti Iıder- lerirri, seçim sonuçlannı değer- lendirirken "önyargdı olma- may-a" çağırdı. Hükümetin 45 günlük sü- re ıçerisinde kurulmasının zo- runlu olduğunu vurgulayan Çelik, "Seçmen, siyasi parti- lere 'Uzlaşarak, fürkiye'yi koalisyonlarla yönetin' me- sajı sermişrir. Rejimi bkama- >a ve halkın iradesine kimse- nin ipotekkmm»a hakkı yok- tur" dedi. RP'sız hükümet ku- rulamayacağını öne süren Çe- lik. erken seçimın fantazı olduğunu. ANAP-RP koalis- yonu kurulması durumunda. başbakanlık konusunda her- hangi bir sorununu çıkmaya- cağını söyledi. ÇtZMEDEN YUKARI MUSA KART ANAYOL önünde çok sayida engel \ar. Bunlardan ilki. başbakanlık sorunu. RP li- deri Erbakan'ın hükümet kuramaması du- rumunda ikinci olarak görev Çiller'e veri- lirse. ANAP'ın Çiller'in başbakanlığını ka- bul etmesi olanaksız görülüyor. Çünkü, ANAP örgütünün en çok tepkı gösterdıği konu Çiller'in başbakanlığı. Öte yandan. Tansu Çiller'in bugüne kadar yaptıgı açık- lamalar, "Çiller başbakan- bğı bırakmayacak- yorum- lanna neden oldu. ANA- YOL önündeki ikinci engel ise üçüncü ortak. Yılmaz. DSP lideri Ecevit'i yanın- da görmek isterken, Çiller, koalisyonun üçüncü orta- ğının CHP olmasını isti- yor. Başbakan Çiller'in. ANAP lideri Yılmaz'ın se- çim öncesi yaptığı işbirlı- ğıni sürdürmekte kararlı olduğu BBP'yi, kurulacak olan koalisyona almak is- tememesi de ANAYOL için ayn bir engel oluşturacak. Bu olasılık çerçevesinde. "tsrail modeii"nden esin- lenerek geliştirilen "dönü- şümlü başbakanlık" for- mülü de tartışılıyor. Aykut, Çiller'in ANAP- DYP koalisyonunu olanak- sız duruma getirmek iste- diğini ve ANAP'ı RP'nin üzenne doğru ittigini ilerı sürerek. "ANAP'ın RP'yle koalisyon kurmasının tek sorumlusu Çiller olacaktır. Bu ağır sorumluluktur. ta- rihi biryanlıştır. Çiller'i bu tarihi vanlışı \apmama\a ve stratejisini değiştirmeye ça- ğırı>orum"dedi. ANAP Ankara Millervekılı v e es- ki devlet bakanlarindan Ce- mıl Çiçek de ANAP örgü- tünün Çiller'in başbakan- lıgına karşı tepkili olduğu- nu. bu nedenle RP ile ko- alisyona daha sıcak baktı- gını belirterek, örgütün eği- limini dikkate almak zorun- da olduklannı bildirdi. OR UŞ / HASAN YAZICI* Y önetici büyüklerimiz anadilleri gıbi lngilizce biliyor. 18. yüzyılın güldürü ve ince alay ustası J. Swift'in, doğru bildiniz Guliver'in Seyahatleri'nin yazan, ünlü denemesini hemen hatırlamışlardır. "A Modest Proposal = Küçük Bir Öneri"de Swıft. fakir ve kimsesiz çocuklann trajedisine kestırme ve kökten bır çıkış yolu bulur. Ganbanlar kesilip, pişırilip, zengınlere ziyafet yemeğı dıye sunulmalıdır. 1yi anımsıyorum. Sayın Cumhurbaşkanımız. sayısız başbakanlık dönemlerınden birinde veya anfesinde. gene böyle yaman mı yaman sosyal ve ekonomik bir darboğaz eşiğinde, "Hiç merak etmeyin, akla hayale gelmedik tedbirler alıp, düzlüğe çıkacağız" demıştı. 'Küçük Bir Öneri'Yıllar boyu bu sözler, her nedense bana hep Svvift'in "Küçük Bir Öneri"sını çağnştırdı. Ancak Sayın Cumhurbaşkanının da hakkını teslim gerek. "Diin dündiir, bugün de bugün" ünlü Türk özdeyişinin patenti kendilerine aırtır. ama bugünlerde işler pek öyle değıl. Havada ve dudaklarda gene bir "akla hayale gelmedik tedbirler" kokusu, mınltısı var. Benım de aklımda "Küçük Bir Öneri". Ancak bu sefer gerçekten değışık bir önerim var. Hem de ortadan mı ortadan, ılıman mı ılıman. Öyle çocuk kesıp yemeyi de gerektirmıyor. Diyorum ki ben başımızdaki güncel belanın esas nedeni olan Kürtler. Aczmendiler, Nakşıbendiler. Iraklılar ve hatta Amenkalılar dahı değıl. tstersenız bızlere Türk deyin. istersenız Anadolu çocuğu. ısterseniz de küçük Asyalı. Biz toptan ve korkanm "geriye dönemeyecek bir şekilde" utanmayı unuttuk. Unutmaktan öte. utanmazlık ve ahlaksızlığı, hani ulusal haslet halıne getırdik. Pışkinliğı oralara vardırdık ki. gazete haberlenne bakılırsa, kımı partı diğenne "Ben senin ahlaksız olduğunu biliyorum. ama gel benimle koalisyona gir, ahlaksızlığını ortaya dökmeyeyim" dıyebılıyor. Kusura bakmasınlar bunu dıyebılenler benım "küçük önerime" kulak vermek zorunda. Bakın sayın seçılmişler -esasta aynı şeyı seçilmemişler. yani bizlerin de yapması gerek. ama o başka bir yazıya- yakında en yenı giysilennızle telev ızyon karşısına çıkacak. laık sözcüğünü doğru söylemeye ayn bir özen göstererek rnılletvekili yemını edeceksiniz. Önerim şöyle. Gelın şu yeminin ahlak ve utanmak tarafını bır sıkı tutalım. Aranızda önemlı sayıda dinı bütün var. fsterlerse onlar Gazali'ye göre yemin edip "rububryet", "şeytaniyet", "behimiyet" ve "sebuijeften uzak duracaklanna bir güzel ant ıçsınler. Aranızda daha "global" olanlara Kitab-ı Mukaddes'in On Emir'i yol gösterebilir. Hanı "çalmayacağım, zina yapmavacağım, komşunun malına göz dikmeyeceğim vs" var ya işte o. Y'ıllarca deyip durdunuz, Amerikan "presidan"lan fncil'e el basıp yemın ediyor diye. Size fırsat. Sizden bir yerlere el basmanızı da ısteyen yok. Yemın sırasında ayak kaldırmayın yeterli. Benım "küçük önerim", "akla hayale gelmeyen tedbirim" böy le. Emin olun başka bir çıkar yol da göremıyorum. (Rububiyet: kibir. zenginliği sevmek; behimiyet: insanlık dışı duygular beslemek; sebuiyet: yırtıcılık. öldürücülük.) * Profesör, îstanbul Cniversitesi: Türkiye Bilimler Akademisi üvesi POLflİKA GÜNLÜĞÜ HİKMET ÇETİNKAYA MOP Bekleyiş... Pembe bir akşamın içinden derinliklere doğru yol alınırken sustu gramofon... Anılar bırden kayboldu, gökte ardıç kuşlan uçma- ya başladı. Bir zalim tutku sardı her yeri, gözle görül- meyen gölgeler uzaklaştı. Tarifsiz gözler büyüdü acı şarapların yoksulluğun- da. Usandı o gözler beklemekten, kahredici sevda- ları taşımaktan yoruldu... Yüreğinin içinden geçip giden bulutlar hep onu din- gin tutuyordu aslında. Büyümemiş çocuksu aşkları birer resim olup duvarlara çakılıyordu. Bir umut rüz- gârındakı gülüşleri, bir kentin boş sokaklarına takılıp kalıyordu. Elinde topacıyla koşturuyordu fırtınaların turuncu gülüşlerinı. mor bir bekleyişi içinde saklayarak. Akşamüstülerinın kurşunî izdüşümünü görüyordu. Bir küçük kızın sek sek oynayışını anımsıyordu... Elleri ceplerinde dolaşıyordu kimi zaman avare, ki- mi zaman sırılsıklam âşık. Tıpkı Vaselin Hançev gibi Parıs yağmuru üstüne yağıyordu. Kuzguncuk'ta bir sabah uyandığında başında ka- vak yelleri esıyordu. Bir hıkâyedır bu, eskı mi eski... Kimilerine göre üstelik Paris kadar eski. Belki elın- de çiçeklerle şırin bır kız portresi. Sanırım bır'kaldı- rım ressamının çizdiği. Kız "Hoşça kal" dedı ayrılırken. Ressam "Nereye" diye sordu kıza. Kız biraz utangaçtı, üstelik de âşık- tı. Ressam bakakaldı kızın ardından. Mevsim kıştı. Ressam yalnızlıkların rengini anyor- du boyalarda. Uçuk sarı, eflatun ve grileri saklamıştı tuvale. Yüreğini aşk duygusu sıkıştırıyordu tam patlamak üzereyken. Doludizgin koşuyordu bulvarlarda o kaçan kızın ar- dından... Onu hep düşündü, hep aradı... • • • Yelken gibı fora etmiştık aşkımızı o pembe akşam- ların derinlıklerinde... Gramofon susmuştu.. Artık şiir de okumuyorduk... Bir köşeye gizlenmiş bir kadın ve bır erkek, mtrıl- danır gibi konuşuyorlardı. Gökkuşağı vuruyordu ikisinin de yüzlerine.. Tekmıl deniz kuşlan kaçıyordu.. Tüm dönüş yolları kapalıydı bilmiyorlardı. Pusuda bekleyen dalgalardan habersız, yalan dolu zalım dün- ya güiüyordu. Dalgalar kayalarda patlıyordu ışte o saatlerde... Parıs sokaklarında ressamdan kaçan kız, sapsarı saçlarıyla açılıyordu bir başka lımana. Sevdalılar hıçbir şey bilmiyordu, sevdalılar henüz gözyaşı dökmeyı öğrenmemişlerdi... Kapını çaldığımda ilkyazdı, ağaçlar çiçege durmuş- tu... Ben hep bu olup bitenleri izledim, pembe düşler kurdum yalnızlıklar üstüne... Oysa yalnız değildim ben. Hep yalnızlan anlattım, kendi düş penceremden. Çiçekler devşirdim tüm sevdalılar adına... Veşiirierokudum.bılinmeyenşarkılarsöytedımhiç usanmadan, bıkmadan... Açık balkonlarda büyüyen menekşeler topladım ağaçlarda inlerken rüzgâr. Güller büyüttüm tüm yağ- murlara ınat genç kızlann evreninde. Mutluluğun bü- yüsünü seçtim sardunyalarda, delikanlı çağının uça- rı hoyratlığında dolaşarak. Kükürt renkli bulutlar buldum, gizli çalkantıları sak- lamak için. Güzellikleryakaladım, hep güzel insanla- rı tanıştırmak için. Öyküler topladım oradan buradan, kaçan aşkları yakalamaktı amacım. Gramofon sustu... Ama anılar bitmedi, yalnızlık yıldızlara özgü oldu- ğu için... • • • Sevdanın resmidir küflü odalarda saklananlar bilir mısiniz? Anna Ahmatova'nın bir şiirini D. Herbert Lavvren- ce'nin aşklannda buluşturduğunuzda karşınıza çıkar sevdanın resmi... Bıri der ki: "Akşamın alacakaranlığındayavaşça, bir kadın şar- kı söylüyor bana..." Öteki yanıt verir: "Insanlann yakınlığında gizli bir sınır var, ne tutku aşabilır onu, ne delice sevmek, varsın tüyler ürper- tici sessızlikte bırleşsin dudaklar..." Işte tam bu sırada susar gramofon... Tarifsiz gözler büyür yalnızlığın tam ortasında. Pem- be bir akşam yok olur derinliklerde. Gökte uçan ar- dıç kuşlan bir özgürlüğün simgesi olur yüreklerde... Aşk büyüsü sarar o iki kişıyı... Kadın ve erkek çoğalır mor bekleyişlerin ötesinde... Çocuksu günlerin büyüsü, anıların ırmağında geç- mişin özlemine uzanır kimseler duymadan... Gramofon susar... Aşk bitmez!.. Husamettin Cindoruk: Hükümeti 7 marta kadar kurarlar ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Eskı TBMM Baş- kanı Husamettin Cindoruk, RP'nin bu düzenın partısı olduğunu söy ledı. Cindoruk. "Düzenin RP'den nasıl ya- rarlanabileceğini bulması gerekli aksi halde RP'nin içinde daha radikal bir par- ti çıkar" değeriendirmesıni yaptı. Cindoruk yenı hükü- metin 45 günlük sürenın so- nu olan 7 marta kadar kuru- lacağmı belırterek "Yeniseçil- miş bir milletvekilini yenkten seçime zorlay amazsınız. Par- tilerin gruplanoluştuktan son- ra genel başkanlar, milltrve- kilkrinin eğilimlerini dikka- te almak zorunda kalacak- tır"dedi. Cmdoruk. bugünkü •'soğukluklara" dikkat çeke- rek "Zorunluluk. yasakları meşru kılar" dedı. Cmdoruk, son siyasi gelış- melen Cumhuriyet"e değer- lendırdı. Seçimın hemen ar- dından lıderlenn seııaryo üret- meye başladıklannı. bunla- nn yüksek sesle dıle getinl- mış düşüncelerden başka bır şeyolmadığınısöyleyerek şu görüşleri savundu: u Millet- vekülerihenüzAnkaraVagef- medi. Gelsinler, yemin etsin- ler.Gnıplartoplansın. Bu aşa- madan sonra lideıier millet- \ekillerinin görü^lerini dik- kate almakzorunda kalacak- lardır. Yeni seçilmiş bir millet- vekilinin en son isteyeceği şey yeni bir secimdir. Bugün ba- zışeyier hiç mümkün değUmiş gibi görünüyor: ama zorun- lulukyasakian meşru kılar." Cindoruk. hükümet olası- lıklanndan hangısının ön pla- na çıktığı sorusuna ise "Bu ko- nuda kesin bir şey söy lene- mez. Ancak benimdüşüncem odur ki başkanlık divaııının oluşmasuun ardından başla- yacak 45 günlük hükümeti kurma süreci olumlu sonuç- lanacaktır. 4? güııün birimi oian 7 mart günü yeni hükü- met kurubmışolacakör" kar- şılığını verdı. Partılenn. "Halk şu mesajı verdi.yok bu mesa- jı verdi" gıbı değerlendırme- ler yaptığmı anımsatarak u Halk mesaj vermez.o\ verir. Mesajı partiler halka >«rir" dedı.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle