Katalog

7 OCAK 1996 PAZAR CUMHURİYET SAYFA 11 TeJ: 0.212.512 05 05 Fofcs: 0.212.513 90 98 KİM KİME DUM DUMA BEHİÇ AK Işçiler adına bir kez öksiipebilseler! O kmeydanı Hastanesi'nde kar- diyoloji servisini kurmakla gö- revlendirilen ve başanlı çalış- maları üzerine sorumluluk yetkısi kaldırılan kalp hastalıkları uz- manı Dr. Servet Çevik. SSK hastane- lerıne işçi sendikalarının sahip çıkma- sını ıstemışti. DlSK'e bağlı Lastık-lş Sendikası'nın Kartal Şubesi yönetim kurulu SSK ko- nusunda hazırladığı bir raporla sendi- kaları masaya yatırdı: "Işçilerin haklarını aramaları, kamu- oyuında sesleri olmalan için göreve ge- tirdiği sendikacılar koltuk kavgalannı, saltanat özentilerıni bir kenara bırakıp, SSK'ye sahip çıkarak, kurumu yağma- layan siyasilere 'çekin elinizi SSK'nin üzerinden, SSK işçilerindir' diye biriik- te haykırsalar, SSK üzerinde süren yağma, talan politikalarının sona er- mesı ve kurumun düzlüğe çıkması iş- ten bile değildir. Kimsenin 'gücümüz yok' demeye hakkı yoktur. Türk-lş. Hak-lş ve DlSk'e bağlı 100 cıvannda sendika ve bunla- ra bağlı şubelerin yöneticilerini ve sa- dece işyeri baştemsılcısi vetemsilcile- rini SSK'den sağlık hizmetı alan 23 mil- yon insan için birarada düşündüğünüz zaman, bu insanlann hep birtikte ök- sürmesi bile bırakın SSK'yi, TBMM'yi bile düzeltir. Ama bunun gerçekleşmesi için in- sanda önce insan sevgisi, görev bilin- cı ve dürüstlük olması gerekir. Işte tüm bunlardan ötürü SSK konu- sunda sağı, solu suçlamadan önce sendikacılar çuvaldızı kendilerine ba- tırmalıdır. Hem de köküne kadar batırmalıdır ki acısının tadını alsınlar ve görevlerinin özünü hatırlasınlar. SSK'ye. SSK'de binbir sıkıntı içınde hizmek vermeye çalışan doktora, hem- şireye, memura, sağlık emekçisine sa- hip çıkmadan, temsil ettığimiz insanla- ra karşı görevlerımizı eksiksiz yapma- dığımız sürece Türkiye'de SSK de bat- maya mahkûmdur, sendikal hareket de..." Ve bir küçük ayrıntı... Lastik-lş Kar- tal Şubesi, 1992'de işçilerden topla- nan bağış sonucu o yılın fiyatıyla top- lam değeri 750 milyon lira olan kroner yoğun bakım cihazları, ana bilgisayar, monitörler, şok cihazı defiblatör, EKG çekim cihazı alıyor. Bu cihazlar, altı ya- taklı kroner yoğun bakım ünitesinin ku- rulmasına katkıda bulunmak üzere Kartal SSK Hastanesi'ne armağan edi- liyor... Ve biliyor musunuz ki, böylesi bir ha- yati ünite, kardiyoloji doktoru atana- madığı için halâ kapalı duruyor! iş kazaları, trafik kazalarından daha fazla... Meslek hastalıklarından ölen- ler, terörden ölenlerden daha çok... Neredesınız sendikacılar? Ağalar! Haslet Soyöz'ün karikatür î albümü Haslet'ten (Ocak 1996) , &L ^ teı.V S\V ; ^ î i Birinci parti Y üksek Seçim Kurulu seçim sonuçlarınt açıkladı. Partilerin aldığı oyiann yüzdesini topladığınız zaman ortaya çıkan rakam: Yüzde 100.01 Seçimde hile mi var ne! Yüzde hesabını bir de şöyle yaparsak; partilerin aldıklan oyu, kayıtlı seçmen sayısı üzerinden değerlendirirsek: RP yüzde 17.60, ANAP yüzde 16.18, DYP yüzde 15.79, DSP yüzde 12.05, CHP yüzde 8.81, MHP yüzde 6.73, HADEP yüzde 3.43, YDH yüzde 0.39, MP yüzde 0.37, YDP yüzde 0.27, İP yüzde 0.17, YP yüzde 0.10, bağımsızlar yüzde 0.39. Toplam yüzde 82.28. Geriye kalan yüzde 17.72 ise seçime katılmayanların ve katılıp da oylan geçersiz sayılanlann yüzdesi... Bu hesaba göre birinci parti: Partisizler Partisi! Mert Ali Başarır'dan SÖZDEYİŞLER Çalar saatinizi sabahın erkenine kurduğunuzda sızden sonra uyuyor mu? Afyon Valiliği'nden işgüzarlığın daniskası inar depreminden sonra Afyon Milli Eğitim Müdürlüğü yetkililerinin sözüne inanarak sağlık koşulları nedeniyle Izmir'e tayinini isteyen; olmazsa Dinar'ın bir kasabasında geçici görevle kalabileceğini belirten edebiyat öğretmeni Memiş Özer, Şile'de bir ilköğretim okuluna Türkçe öğretmeni olarak atanmıştı... Biz de bu atamaya "Milli Eğitim Bakanlığı'nın işgüzarlığı" demiştik. Çünkü Afyon Milli Eğitim Müdürü, Dinar'da öğretmenlere seslenirken, "Kim nereye tayin edilmek istiyorsa, söylesin" buyurmuştu! L Cihan Demirci 'den -p* U O R t Z M A L A R Beceriksiz polıtıkacılar yüzünden yorcun düşen ülkelerin gün gelip "dın'lenmesı kaçınılmazdır! Milli Eğitim Bakanlığı'ndan açıklama geldi: "Öğretmen Memiş Özer'in Izmir'e naklinin yapılmasına ilişkin Bakanlığımızdan herhangi bir talebi olmamıştrr. Memiş Özer, mahalli bir nedene dayalı olarak Afyon Valiliği'nin isteği üzerine bu ilden alınarak Bakanlığımızca öğretmen ihtiyacı bulunan Istanbul ıl emrine verilmiştir. Özer'in lstanbul'daki görev yeri, istanbul Valiliği'nce belırlenmiştir." Biraz soruşturunca Ankara'ya, Afyon Valiliği'nden. Özer'in deprem sonrası Dinar'da protestolar düzenleyen "haklar ve özgürlükler platformu"nun üyesi olduğu yolunda bilgi aktanldığı anlaşıldı... Özer'e sorduk... "Hayır" dedi: "Bugüne kadar bir soruşturmaya uğramadım, herhangi bir şekilde ifadem alınmadı ve hiçbir olaya karışmadım." Ve anlattı: "Depremden sonra Akşam gazetesının ikıncı sayfasında PKK'Iİ öğretmenlerın Dinar'da kışkırtıcılık yaptığı yolunda bir haber yayımlandı. Bu haberde benim de adım geçiyordu. Akşam gazetesıne, bir açıklama gönderdim. Kullanmadılar. Tekzibimi yayımlamadılar. Ben de Akşam gazetesini mahkemeye verdım. Dava halen devam ediyor." Evet... işgüzarlığı yapan Milli Eğitim Bakanlığı değil Afyon Valıliğiymış... Herh de işgüzarlığın daniskasını! Memiş Özer eğer PKK'liyse neden hakkında soruşturma açılmadan Afyon 'dan gönderiliyor? Yok değilse, Afyon Valiliğı gazetelerin asparagas haberleriyle mi iş yapıyor? Bu sorulara da içişleri Bakanlığı yanıt versin! Ya da İçişleri Bakanı Teoman Ünüsan, bir zahmet Afyon Valisi'ne sorsun! Elektronik aletleri ne kadar kullanabiliyoruz? elevizyon reklamlarında Şe- ner Şen oldukça zor durum- lara düşüyordu.. Bankadan para çekmek sanki uzmanlık istiyordu... Otomatik bankacılık siste- mi büyük kolaylıklar getiriyordu ama tuşlara basmanın da yolunu yordamı- nı bilmek gerekıyordu... Aslında yalnızca bankamatikleri de- ğil, günlük yaşantımızda kullandığımız her elektronik aleti tüm olanaklarıyla kullanabiliyor muyuz? Evdekı uzaktan kumandalı televiz- yonun, videonun tüm fonksiyonlann- dan yararlanıyor muyuz? Bilgisayarı bir kenara bırakın dijital bir kol saatindeki programların hepsı- ni biliyor muyuz? Çoğunlukla galiba hayır... Reklam filminde banka önünde zor durumlara düşen Şener Şen'in imda- dına Pamukbank yetişti... "Işlem Tamam" el kitabıyla Pamuk- bank, otomatik bankacılığın çok kişi için geçerli olan "sır perdesi"ni kaldır- dı. Pamukbank şubelerinden ücretsiz verilen böylesi bir kitabı öteki banka- lar da hazırlayacaktır... Gümrük birliğıne girdığimize göre. evdeki televizyonları da tam kapasıte kullanma zamanı geldi sayılır... Elektronik aletlerin, "Türkçeleştiril- miş" kullanma kılavuzlan tabii kı var... Ama, bire bir çeviriyle ilaç prospektüs- lerine benzeyen bu kılavuzlar da artık. "Işlem Tamam" gibi Türkiye için yeni- den yazılmalı... ilaç prospektüslerı de! Bİr partinin öteki partinin ntilletvekilini baştan çıkarmaya çalışması. işin başında başlan çıkmış saydığı ayıu kişiye nasılsa sahip çıkma anlamına mı gelir? fsme» Kemal Karadayı Serpil Yıldıpım'ın kaybettiği cüzdan ve kimliklerumhuriyet okurlarının Istanbul'daki yılbaşı balosunda aynı masayı paylaşmış Serpil Yıldınm la Doç.Dr. Ayşe Atalay llk kez o gece tanişmışlar. Atalay, kartvizitini vermiş Yıldırım'a... Sonra... Geçen gün, telefonu çalmış Ayşe Atalay'ın. Arayan, Sırkeci'dekı inci Optik'ten Hasan Inci'ymiş... Hasan Incı, Serpil Yıldınm'a nasıl ulaşabileceğini sormuş... Ayşe Atalay ne yazık ki, o gece Yıldınm'ın telefonunu almamış... Sorun... Sırkeci'de yolda bir cüzdan bulunmuş, inci Optik'e bırakılmış... Içinden Serpil Yıldırım'ın kimlikleri ve Atalay'ın kartviziti çıkmış. Kimliklerden yola çıkarak, Serpil Yıldırım'ın adresini, 118'ten telefonunu bulamamışlar. Ayşe Atalay'a telefon etmişler, haber versin, diye... Atalay da, Serpil Yıldırım'a ulaşmak için Vaziyet'ı aradı... Cüzdan İnci Optik'te duruyor... Ve fakat bulunduğunda, içinde para yokmuş... Büyük olasılık çalınan cüzdan, paralar alındıktan sonra sokağa atılmış... Cumhuriyet okuru Yıldınm. kimliklerini almak için yann Hasan Inci'ye telefon ederse (0.212. 526 64 35) inci Optik'in adresini öğrenebılir... 42.gün vrt iii Patronunun verdiöi İEÜ153U 22 bilgilere ınanıp Sa- bah gazetesınin bi- nasının kaçak oldu- ğunu reddeden ve bendenize hakaretler yağdırarak belge gostermemi isteyen Hıncal Uluç, kapı gibı dört belgeye 42 gündür yanıt veremıyor. Hıncal Uluç'un 42 sabahtır uyandığında aynaya nasıl baktığını doğrusu çok merak edıyorum! * Kani, o âûame dohbâ Matemhkkn zauıfo( Xjm ena deckm ki ÇİZGİLİK K.İUİL MiS ! l [ HARBİ SEMiıı PORO\ GADDAR DAVUT MRİKIRTCEKE SENOE TAMAM AA/İ.AP/K KES/A/SAMATAYt BULLT BEBEK MRAYÇIFTÇİ v» • oluyo or'da acaba ? MIRMIRLAR ı Cı R IH RAK TARİHTE BUGUN \ıi MT\Z ARIKA\ 7 Ocak 1919'PA BÜSÜ*J,6ÛHEY Ç<u DEMZİ'HDE BlM-UNAKI BORN£O AOASI-UOAKİ 8RUHEI(i) UBI 8AGIMSIZU61MI KAZANOi. 13O6'PA BıR AUTLAŞMAYLA IMGILİZ YÖMETİMİA1E 6İK- MİÇ OLAN geuklBJ'NIN, 1923'DA BULUUAN PEnZOLLB OHEMI . PÜA1YAM/M £M 2£MGIU AMA E/V KÜÇUK ÛLK£ÜE&IMD£N 8İR.İ BJZUUEJ, S- f&S KlLOUÇTKEICAREUK BİR TOPISAK . NUPlSU ZOO BİUIN BUNUN t>A ZTo'î MALAY, %Z3'Û OJÇÛK ORAMIARCA, PAYAk, KCLAB/r VE Pu- SuM_ GiBl YEGU KABıLE HALKI >#ŞAAM*ttt)/g. ÇOĞUMLUK, SULTAM GİBl MÜSLÛMAtJ0/£. /SLÂM DıM/AjM 8URADAIO SSÇMlÇı, 1£. YuZ- YtLA K4DAR UZ4IVMAKTAP//İ. BRUHEI'DB, PSTROLDEH BAÇKA, OOĞALGA2 Ç.I- tCA/ZILMAKTA, BALI/İÇILUC rAPfLJVtAKTA VE KAU- Ç.UK U&ETıLMEXTEDl8. Sağda, loaçkent BruKtı Tou//ı 'dakj Şg/faK Cantı/ gâru/ıiyar.