Katalog

7 OCAK 1996 PAZAR CUMHURİYET SAYFA HABERLER Emniyet Genel Müdiirlüğü Kaçakçılık Istihbarat Harekât Daire Başkanlığı'nın hazırladığı rapor 'PKK, uyuştııracu kaçakçısı'• Yasadışı bölücü terör örgütü, uyuşturucu madde kaçakçılığma 1984 yıhnda başladı. Lübnan'ın Bekaa Vadisi'nde eğitim faaliyetlerini sürdüren örgütün 60 ton esrar, eroin ve baz morfin elde ettiği bildirildi. İSTANBÜL (AA) •• Emniyet Genel Müdiirlüğü Kaçakçılık tstihbarat Hare- kât Daıre Başkanlığı nca hazırlanan bir raporda, PKK'nin uyuşturucu bağlantı- lan belirlendı. Raporda. örgütle uyuştu- Tucu alanında işbirliği yapan aileler ara- sında. Bavbaşin, Kocakaya. Yıldınm, Koylan. Aksoy, Polat \ e Cantürkler gös- terildi. Yasadışı bölücü terör örgütü. uyuştu- rucu madde kaçakçılığına 1984 yılında başladı ve bu tarihten sonra üretim \e dağıtımda da aktif rol oynadı. Iran-Jrak ve Suri>e'nın Türkiye sınırları ile Erme- nistansınırınındağlıkkısımlarının. örgü- tün faaliyet aianları olarak belirtildiği ra- porda. Pakistan veya Lübnan'dan gelen uy uşturucu maddenin. buralardan Av ru- pa'nın birçok ülkesine sev k edildiei kay- dedildi. Lübnan'ın üekaa V'adisi'nde eğitim faaliyetlerini sürdüren örgütün. burada hintkeneviri \e ha^ha^ ekinıi yaptığı be- lirtilen raporda. bu ekimden 60 ton cıva- nnda esrar, eroin \e baz morfin elde edil- diği bildirildi. Raporda ayrıca. örgütün Iran-lrak- Türkiye sınır üçgeninin dağiık kesimin- de eroin imal etmek için laboratu\arlar kurduğu ve buradan elde ettiği eroin ve baz morfini Avrupa'nın çeşitli kentleri- ne gönderdiği bildirildi. Terör örgütünün elde ettiği uv uşturu- cu maddeleri Abdefı, Tripoli. Beyrut. Sayda, Sur ve Minyan limanlarından de- niz yolu ile Avrupa ülkelerine sevk ettı- ği kaydedilen raporda. en büyük sevkı- yat olarak 1992 yılında batırılan "Kısme- rim-l" gemisinde bulunan 3 ton 100 ki- logram eroin gösterildi. Raporda. ayrıca terör örgütü liderinin kardeşi "Ferhat" kod adlı Osman Öca- lan'ın da Iran'da bulundugu ve Iran-Af- gaııistan uyuşturucu hattının bizzat ken- disi tarafından yönlendirıldiğine dikkat cekildı. Terör örgütünün Doğu ve Gü- neydoğu Anadolu bölgelerinde tehdit, şantaj. korkutma \e sındirme taktikleri ile burada yaşayan vatandaşları uyuştu- rucu madde kaçakçılığına zorladığı be- lirtildı. Orgütle ilişkili aileler Yasadışı bölücü terör örgütünün silah. altın ve uyuşturucu kaçakçılığı ile uğra- şan Doğu kökenli bazı aılelerle ılışkiye geçerek bunları kenüi amaçları doğrul- tusunda yönlendirdiği anlatıldı. Rapor- da. terör örgütüy lc u> uşturucu alanında işbırliği yapan aileler arasında Bayba- şin. Kocakaya. Yıldınm, Koylan, Aksoy. Polat ve Cantürkler gösterildi. Raporda, işbirliğinin dönem dönem silah ticaretı ve temini konularına kadar yansıdığı vurgulandı. Raporda. yasadışı örgütün. Avru- pa'nın birçok ülkesinde siyasi amaçlı olarak kurduğu dernekler ve deşifre ol- mamış militanlannı da kullanarak uyuş- turucu dağıtımında iyi birorganizasyon sağladığıifadeedildi. Buamaçla Alman- ya'da 187, Avusturya'da 10. Belçikaida 6. Fransa'da 23, Danimarka'da 9. Finlandi- ya'da 2. Hollanda'da 12. Ispanya'da 1. Ingiltere'de 10, İsveç'te20, Isviçre'de 13. İtalya"da 2, Lüksemburg'da 1. Norveç'te 5. Vunanistan'da 6. Polonya'da I ve ABD"de 13 dcrnek bulunduğu bildirildi. ASK semineri sona erdi Lapeyre: GB'ye girmenizi savunduk tstanbul Haber Senisi - Avrupa Sendikalar Konfedera.-aonu (ASKt. DİSK ve Türk-lş'ın ortaklaşadüzenledıklen Sosyal HaklarveSer- best Dolaşım Semineri dün sona erdi. ASK Genel Sekreter YardımciM Jean Lape>re. Tür- kiye'nın GB'ye gırışıne "eleştirel onaj" ver- diklerını belırttı. Armada Otelı'nde üç gündür süren Avrupa Birligı-Türkıye. Sosyal Haklarve Serbest Do- laşım Semineri. dün "Göç Veren Llkeler ile Göç Kabul Eden İ Ikelerdeki Sosyal Aktörle- rin Sorumluluk >e Göretleri" konusunda su- nulan teblıglerle bıttı. Seminerın sonuçlarını derleyen Jean Lapey- re. Türkıyentn GB'ye gınnesını savundukla- rını belırterek "Bu. hizim için kolay bir karar değildi. Ancak bu karann Tiirkiye'nin Ekono- mik, sosyal \c demokratik gelişimine katkıda bulunmasını istedik. Eleştirel onay verdik" de- dı. Lapeyre. gümrük birlığinın sadece hükü- metlere değıl. yent haklar elde edebılmek için sendıkalara da büy ük görev ler yükledıgini kay - dettı. Lapeyre. semınerın en önemli tartışma konularından bıri3ı olan "Sosyal Gihencenin Geleceği" konusunun ıse "A\rupa Sosyal Mo- deli"nın önemli bir ögesı olduğunu söyledı. Avrupa Bırlığı sınırlan ıçınde sosyal güvence- nın saglanmasma ancak ~da\anı$ma" aulayı- şıyla çözüm bulunabıleceğını \ urgulayan La- peyre. sosyal güvenceye kaynak yaratılması sorunun ı»e »endıkalar tarafından ıyı deger- lendırılerek çözüm önerıleri sunulması gerek- tiğinı belırtti. ASK Genel Sekreter Yardımcı- sı. Avrupa'vla yaptığı GB anlaşmasının. Tür- kıye'nın gelışınııne yardımcı olması gerekti- ğmi de dıle getırdı. f ürkıye'nin Avrupa Kon- seyi üyesı olduğunun dıkkate alınmaM gerek- tiğı uyarısında bulunan LapeyTe. "Türkiyede artık Avrupa Sosyal Şara'nın 5 \e 6. nıaddele- rini inualamalı. çalışanlann örgütlenme, mii- zakere ve ey lem haklannı tünıüy k kabul etnıe- U"dedi. Jean Lapeyre. AB anlâşmasında yapılması- nı ıstedıklerı reformlann da seminerın önem- li tartışma konulanndan bırisi olduğunu vur- gulayarak şöy le konuştu: "Reformıınun ilk tenıel ögesi aynmcılıgın yasaklanma.sıdır. İkincisi \atandaslık kan mmı- nın diTinlejtirilmesidir ki bu sosyal. siyasaL ekonomik \e kiiltiirel hakların tümünii içerir." GB'y le gündeme gelecek ekonomik enteg- rasyon sorununu da değerlendırdiklerını be- lınen Lapeyre. "İstihdamlaiigilisonınlaraçö- zümler üretmek \e önermez zonındayız" de- di. Seınrnerin dünkü bölümüne. Av rupa Parla- mentosu adına AnneN'an Lancker. Alman Ça- lışma Bakanlığı uzmanı Cbrisfopb Schumac- her. ASK adına Maria Helena. DİSK Genel Sekreterı Mehmet Atay. C HP Istanbul Mıllet- vekıli Ercan Karakaş. Çalışma ve Sosyal Gü- venlık Bakanlığı adına AhmetKapusuzve AB Genel Müdür Yardımcısi Daire Başkanlığı adı- na Tanju Sümer katıldılar. Konuşmalarsırasında Avrupadayaşayan 11 milyon göçmenın 10 milyonunun Türkiye ve Arap ülkelerinden olduklan belirtıldi. Hükü- metlenn ve sendıkalann sözcülerı. AB ıçinde çalışanların serbest dolaşım ve vatandaşlık haklan konusundakı uygulamalan degerlen- dırdıler. Eğitimcilerin açtığı 'Katkı payına hayır' inua kaıııpanvası,yoğun ilgi gördü. (Fotoğraf: KAAN SAĞANAK) 'Katkıp(iyına hayır' kampanyası • Eğitim-Şen 2 Nolu Ş,ube Başkanı Alaaddin Dinçer bir açıklama yaparak 1994- 95 eğitim-öğretim yılında Istanbul'da başlatılan egitime katkı payı toplanınasına ilişkin uygulamanın 25 Ekim 1995 tarihinde İstanbul 2 Nolu Bölge Idare Mahkemesince iptal edildiğini anımsattı. İstanbulHaberServisi-Eûıtım-Sen Istanbul "2 Nolu $ubesi.*îptâTİne iîişKm Bir karar olma- sına karşın Istanbul'da halen "egitime katkı payı" adıyla para toplandığı gerekçesıyle im- za kampanvası başlattı. Eğitime katkı payı top- lama uygulamasının durdurulmasını isteyen eğitimciler imza toplamak için Kadıköy Iske- le Meydanf nda bir stant açtılar. Eğitimciler dün saat 11 00'de Kadıköy Iske- le Meydanı'nda toplandılar. "Kalkı payına hayır" şeklinde sloganlaratan eğitimciler. aç- tıklan standla öğrenci. veli ve vatandaşlardan ımza topladılar. Eğitim-Şen 2 Noju Şubç Başkanı Alaaddin Öîîîçer bîr'aç'iklamayapârâTl 904-95 eğitim- öğretim yılında Istanbul'da ba$totılan eğitime katkı payı toplanmasına ılışkın uygulamanın 25 Ekim 1995 tarihinde Istanbul 2 Nolu Böl- ge İdare Mahkemesi'nce iptal edildiğini anım- sattı. Dinçer. idare mahkemesinin karanna kar- şın eğitime katkı payı toplanmasına devam edildiğı vurgulayarak şöyle konuştu: "İptal kararı kamuoyuna yansıdığında bu yargı kararlarına uyacaklarını açıklayan yetkili- lerin hâlâ somut bir adıın atmadıklarını görmekteyiz" Türk cumhuriyetlerinde okııl açana destek ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Milli Eğitim Bakanı Turhan Tayan. Türk cumhuriyetlerinde özel okul açan vakıf ve derneklere yardım edilmesine ilişkin karann 1992 yılında çıkanldığını. ancak yeni alınan kararla özel şırketîenn de "destek kapsamına"alındığını söy ledi. Milli Eğitim Bakanı Turhan Tayan. gazetemizin 5 Ocak 1996 tarihh sayısında yayımlanaıı "De^letdini vakıfları destekkyecek" bA.Ş.Iıklı haber üzerinde y aptığı açıklanıada. Türk cumhunyetlerinde özel okul açan vakıf. dernek ve kamu yaranna çalışan kuruluşlara ögretmen. eğitim aracı ve teşvik pirimi gibı yardımlaryapılmasına ilışkın karann 1992 yılında çıkanldığını. yeni olmadığını belirtti. ^'eni çıkarılan kararla. yardım isteminde bulunaeak kuruluşlara "taleplerin bakanlıkça uygun görülmesi**koşulunun getirildığini kaydeden Tayan. 1992 yılından beri Türk cumhuriyetlerinde ve topluluklannda okul açan. şirket. kişi. vakıf ve diğer kurumlara herhangi biryardımda bulunulmadığını belirterek. ilgilı kuruluşlardan da bu yönde bir talep gelmediğini bildirdi. Turhan Tayan. yeni çıkarılan kararda. Türk cumnuriyetlerinde özel okul açan özel şirketlerin de "destek verilecek kurumlar" kapsamına alındığmı belirtti. Buna göre Türk cumhuriyetlerinde ve topluluklannda özel okul açan ve dini eğilimleriyle bilinen Şelale A.Ş.. Şelale- Eflak-Feza Gazetecilik A.Ş.. Çağ Öğretim İşletmeleri A.Ş.. Fetih A.Ş.. Serhat Eğitim Öğretim ve Hızmetleri A.Ş.. Ertuğrul Gazi L.Ş.. Samanyolu A.Ş.. Sema Eğitim Hizmetleri A.Ş.. Slim A.Ş.. Gülıstan Eğitim Yayın ve Ticaret L.Ş.. Fezalar Eğitim L.Ş. ve Asr Ticaret; ögretmen desteği. basılı eğitim aracı. ders araç gereci. Hazine ve Dış Ticaret müsteşarlıklannca verilen teşvik primi. görevlendirilecek öğretmenlere hizmet içi eğitim semineri gibi yardımlar alabilecekler. Yaşlılar indirim kuyruğunda Ulaşım masrafının büyük toplam- lara ulaştıgı fstanbul'da 65 yaşın üze- rindekiler, İETTnin ücretsız seyahat olanağından yararlanmak için uzun kuyruklar oluşturuyor. Yaşlılar, Istan- bul'da ikamet eden 65 yaşının iizerin- dekilere İETT tarafından sağlanan bu olanaktan yararlanarak. bilet ücretinin 15 bm. aylık toplu taşım kartı Mavı- kart'ın ise 900 bin lira olduğu İstan- bul'da. kısıtlı bütçelerini dekleştirme- ye çahşıyor. (KL'BİLAY TÜNTÖL) LOKANTACIL\R ODA8I Yenilikçi gruptan genel kıırul atağı İstanbul Haber Senisi - Lokantacılar Odası Genel Kurulu. bugün Kazablanka Gazinosu'nda toplanacak. Yenilikçi Lokantacılar Grubu. genel kurul öncesinde bir bildiri yayımlayarak üyelerin genel kurula mutlaka katılmasını odaya sahip çıkılmasını istedi. Bildiride. "Uzunyıllardır hiçbir şey yapmayan anlayışa dur diyelim" denildi. Yenilikçi Lokantacılar Grubu açıklamasında, bugüne kadar yapılan genel kurullann "baskın ha\asında~ yapıldığını. odanın yıllardır hiçbir etkinlikte bulunmadığı kaydedildi. Lokantacılar Odası'na sahip çıkmanın yolunun yenilikçi. bilgili. deneyimli kişilerin ışbaşına getirilmesıyle • Lokantacılar Odası'na sahip çıkmanın yolunun yenilikçi, bilgili, deneyimli kişilerin işbaşına getirilmesiyle gerçekleşeceği savunuldu. gerçekleşeceği sav unulan yazılı açıklamada. grubun ilkeleri şöyle özetlendi: "Bülten çıkarmalı. iletişim çağında hem birbirimizle haberleşnu'li hem de dünya ile uyum sağlamali) a. Alanımızdaki eğitime önem \ermeli\1z. Gerektiğinde, bilgivedeneyim birikimine sahip profesyonel kişilerle işbiriiği yapmalı. otelcilik okullarımızdaki eğitimin daha olumlu düzeye gelmesi için katkıda bulunmalıyı/, İ'velerimize toptan erzak sağlavan geniş kapsamlı bir kooperatifi organûe etmeliyiz. Türk mutfağının gelişimi ve uluslararası platformlarda başanyla temsil edilmesi konularında hep önde olmalıvız." Kadıköy'de tapu sevinci İstanbul Haber Servisi- Kadıköy Belediyesi'nce Fi- kirtepe'de hisseli tapuları bulunan 1450kişiye müsta- kil tapuları dağıtıldı. Hisse- li tapuları müstakil tapuya dönüştürme sürecinin 4 yıl önce başladığını belirten Kadıköy; Belediye Başkanı Selami Öztürk. "Plansız ve çarpık kentleşmenin sorum- lusu devlet ve kamu yöneti- cileridir" dedi. Önceki gün Fıkirtepe Eği- tim Mahallesi As Düğün Sa- lonu'nda düzenlenen tören- le vatandaşlara tapularını veren Kadıköy Belediye Başkanı Selaını Öztürk. da- ha önce Dumlupınar ^.e Fi- kirtepe mahallelerine ait ta- puların dağıtıldığını. 1450 parsele ait tapuların dağıtıl- masıyla bu sürecin tamam- lanacağını bildirdi. YOK Gürüz'den by-pass operasyonu • YÖK Başkanı Prof. Dr. Kemal Gürüz'ün, yükseköğretim yapısını değiştirmek için başlattığı "by-pass operasyonu" devam ediyor. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Yükseköğretim Kurulu (YÖK) Başkanı Prof. Dr. Kemal Güriiz'ün. YÖK'ün ve Ünıversitelerarası Kurul'un bazı yetkilerini. yenı oluşturulan "Milli Komiteter İ st Kurulu n na devretmesinden sonra Üniversitelerarası Kurul'un kaldırılmasına yönelik bir yasa taslağı hazırlattığı öğrenildı. YÖK Başkanı Gürüz'ün. yükseköğretim yapısını değiştirmek için başlattığı "by-pass operasyonu'" devam ediyor. Gürüz'ün "Milli Komiteler L st Kurulu"nun oluşturulmasının ardından, Üniversitelerarası Kurul'un kaldınlması ve yurtdışına gönderilecek öğrencilerın ÖSYM tarafından yapılan bir ı sınavla seçilmesi - uyguiamasına son verilmesi için birçalışma başlattığı bildirildi. Doçentiik sınavı kaldınlıyor Buna göre, YÖK Başkanı'nın seçeceği 15 kişilik bir "kurul" " yurtdışına göndenlecek öğrencilerin seçiminı yapacak. Yapılacak yenı bir düzenlemeyle de Doçentiik Merkezi Sınavı'nın kaldırılarak doçentiik için bir kurul oluşturulmasının planlandığı kaydedildi. Doçent adaylan. oluşturulacak bu kurula çalışmalanyla başvuracaklar. Kurul. gerekli incelemeden sonra "Doçentiik Veterlilik" belgesi verecek. YÖKyetkilileri. yann toplanacak Rektörler Komıtesi ve Üniversitelerarası Kurul toplantılarında konulann ele alınacacını belirttiler. HAFTAYA BAKIŞ AHMET TANER KIŞLALI Sol Nasıl Kuıtulur? CHP niçin küçüldü? DSP niçin yeterince büyüyeme- di? Sol için de Türkiye için de "çıkış yolu", bu sorulann yanıtlarına yakından bağlı... Sol eğer -olması gerekti- ği kadar- güçlenemezse bundan herkes zarar göre- cektir. Sol toparianamazsa, "sağ" kendısini de bu batak- lıktan çekip çıkaramayacaktır, toplumu da! • • • Sol partilerin sağ partilerden temelde bir farkı var. Solun kendini anlatması, sağın anlatmasından da- ha zordur. Sol, düzeni eleştirır ve yerıne neyi getırece- ğini söyler. Eleştiride haklılığı yetmez, yerine neyi ko- yacağını anlatırken inandırıcı olmak zorundadır. Sağ, temelde düzenle bütünleşmıştir. Orta sağ bir parti içindeki farklı söylemler, kafaları fazla karıştır- maz; çünkü onun ideolojisi zaten düzende yansımak- tadır. Oysa sol bir partideki farklı söylemler, sadece tu- tarlılığı zedelemez; inandırıcılığı yok eder. Tutarlılık; hedef kitle, ıdeoloji, söylem ve partının ya- pısı arasında çelişki olmamasını gerektirir... inandıncı- lık da. tutarlılık artı "güç" demektır. Temsil ettiğiniz düşüncelerı yaşama geçirecek gü- cünüzün oiduğu izlenimini verebıldığinız olçüde, inan- dırıcılığınız artar! SHR ideolojisi ile de yapısı ile de tutarsızdı. Seçmen. partinin neyi temsil ettiğini anlamakta zorlanıyordu. Böyle bir partinin erimesı kaçınılmazdı. SHR varlığını noktalarken hastalıklarını CHP'yedev- retti. CHP, SHP'lileridışlamadı. Bir"/)/z(p"lebûtünleşme- yenleri dışladı... Bırleşme. ıdeolojik ve yapısal "arın- ma"y\ getirmedi. Getırseydi küçülmez. büyürdü... Bir- leşme, "hızip" dışı öğelerden arınmayı getırdi. • • • "Yenı CHP" Atatürk'ün partısi midir? Baykalın par- tisi midir? Baykal'ın partisi ise Sayın Baykal'ın ideolojisi nedir? Benım ve benım gibi duşünenlerin yaptığı eleştirile- ri, şımdi şöyle yanıtlamaya çalışanlar var: "Partilerin içınde kanatların olması doğaldır. Ismet Inönü genel başkan ıken Feyzioğlu kanaöı ile 'orta- nın solu' kanadı yan yanaydı. Daha sonra Ecevit ge- nel başkan iken de partide Baykalcılar, Jopozcular ve 'sol kanat' bulunuyordu. Şlmdı niçin, Kemalistler ile Kemalizm karşıtlan yan yana olmasın?" Yanlışlık, çıkış noktasında. IMe Feyzioğlu kanadı Kemalizme karşıydı ne de "or- tanınsolu" kanadı. Sağ kanat. Kemalizmi, Atatürk'ün sağlığında yaptıklannın bekçiliği diye anlıyordu. Sol kanat ise, Kemalızmın •'süreW/devr;mc/7//<"olduğuna inanmıştı. Altıok'un ışığında, yenı koşullara yeni çö- zümler getirme ve -Atatürk'ün zamanında var olma- yan ilerıcı bir gücü- işçi sınıfını Kemalızmın tabanına kazandırma çabasındaydı. Ecevit dönemı CHP'sindeki kanat ya da hiziplerden hiçbirisi de, ne açıktan ne kapalı olarak, Kemalizme karşı değildi. Farklılık, ya kışilerden ya da -ıkincı dere- cedeki- yorumlardan kaynaklanıyordu. Ve üstelik de... Gerek ismet Paşa'nm gerekse Bü- lent Ecevit'in güçlü kişiliklerı ve temsil ettikleri çizginin netliği, "çizgidışı "lıkların öne çıkmasını, görüntü tutar- lıltğının bozulmasım engelliyordu. Oysa SHP-CHP çizgisınde durum öyle mi? Altıok'un üçünü atmayı savunanlar, nasıl grup baş- kanvekili ya da bakan olabildiler? Son seçim kampan- yasında. nasıl çarşaf çarşaf reklamların baş köşesin- deyeralabildiler? Birtakım hızlılar. şimdi nasıl DYP'de, YDH'de, İP'de ya da HADEP'teler? Altıok'ta birleşmeyenler, acaba hangi temelde bir- leşiyorlar? Onları bir araya getiren başka bir temel varsa niçin hâlâ Altıok'lu bayraktan vazgeçmek dürüstlüğünü ve de cesaretını gösteremıyorlar? • • • DSP'nin 1991 seçimlerinde -sadece "Ecevit kariz- ması"ile- yüzde 10 barajını aşması başarı idi... Bu se- çimlerde de -sadece Soysal7/ taze kan" şırıngası ile- yüzde 15'leri bulması başarıdır. Ama DSP'nin başa güreşebilmesi için, "partileş- me"sı gerekir! DSP 10 yılda hâlâ örgütlenmesini tamamlayamadı ise, "örgüt anlayışı"nöa bir yanlışlığı var demektır... Örgütlenmesini tamamladı da, onun tek bir ilde bıle "önseçim" yapmasına izin venmiyorsa, 'demokrası anlayışı"nda bir yanlışlık var demektir. Hiçbir sol hareket, iyi orgütlenmeden ve örgütüne güvenmeden başa güreşemez! • • • CHP'yi ideolojisizlik ve tutarsızlık tüketiyor... Yapı da yanlış. söylem de. DSP'nin büyümesini ise partileşememek engelli- yor... Söylem doğru. yapı güdük. O yapı, o ideolojıyi taşıyamıyor. Ne kadar kızarlarsa kızsınlar, bu gerçekleri her fır- satta hatırlatmayı sürdüreceğiz. Çünkü Türkıye'nin esenliğe çıkması, solun yanlışlanndan arınmasına ve güçlenmesine bağlı. Dost acı söyler! MHP NEREYE GİDİYOR? TAVANINDA, TABANINDA VE KAMUOYUNDA GELECEGİ TARTIŞILIYOR!.. UYUŞTURUCU TRAFİĞİNİNİÎÎZI~ KESİLEMİYOR BALKAN ROTASI'NDA TÜRKİYE... YENİ YILA EKONOMİK BELİRSİZLİKLERLE BAŞLANDI İYİ DE, 96 NASIL GEÇECEK? BARIŞ SÜRECİNDE SURİYE-TÜRKİYE UYUŞMAZLIĞININ PERDE ARKASI... BÜTUN SORUN SUDA Mİ DÜĞÜMLENİYOR? • ORMANLARA ÖLÜM FERMAN1! • OS.VWN"U'DAN Gl'NUMUZE RFKLAMÎN \T. RHKLAMCILlClN TARIHİ • ZAMLAfl YAGMUK GİBJ GELDÎ