25 Nisan 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 27 OCAK 1996 CUMARTESİ HABERLER Yargıtay sanığı yargılanıyor • A.NKARA (Cumhuriyet Bürosu)- Yargıtay 6. Ceza Dairesı üyeleri Mehmet Zekai Turan ve Mustafa Aydm'a silahlı saldında bulunan Hâkim Binbaşı Selahattın Necmıoğlu'nun yargılanmasına devam edildi. Ankara 3. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davanın dünkü duruşmasına sanık ile avukatı katıldı. Mahkeme başkanı, mağdurlardan Mustafa Aydin'ın hastane kesin raporunun henüz gönderilmediğinı ve sanığım akJi dengesinın yerinde olup olmadığına ilişkin istenen raporun mahkemeye gelmediğini belirterek sanığın tutulduluk halinin devamına karar verdi ve duruşmayı erteledi. Mersin limanı'nda eylem • ADANA (Cumhuriyet) - Liman -Iş Sendikası'nın Mersin Limanı'nda başlattığı 'tşçi ve ekipmanı limana sokmama' direnişı işletme müdürû Fahri Saygılı'nın görevden alınması üzerine sona erdi. işletme müdürlüğüne Raci Tahhuşoğlu getirilirken Deniz Ticaret Odası Genel Sekreteri Atahan Çukurova, eyleme yönelik çözümün geçici olduğunu söyledi. HİIiiın yolu'na siyah çetenk • DİYARBAKIR (Cumhuriyet) -Demokratik kitle örgûtlen bir hafta içinde 5 kişinin, meydana gelen trafik kazalannda yaşammı yitirdıği Batıkent hemzemin geçite siyah çelenk bıraktılar Snav soruları İKAYŞERİ(AA)- Erciyes Üniversitesi Tıp Fakültesi'nde dün yapılması gereken 2. dönem 'dolaşım-solunum' dersi sınav sorulannın çalınarak satıldığı ortaya çıktı. Bazı öğrencilerin ellerindeki sorulan dekanlığia teslım etmeleri üzerine, olayla ilgıli soruşturma başlatıldı. Kuş avlarken insanvuntu • NEVŞEHİR(AA)- Nevşehir'in İCozakJı ilçesinin Hamamorta Mahallesi'nde babasma aıt av tüfegi ile çatıya konan kuşu avlamak isteyen 14 yaşındaki O.C. bir atışta yoldan geçmekte olan 3 genci vurdu. Olayda yaralanan Memiş Kızıltoprak (18), Hasan Gürbûz (23), Özgûr Güven (20) Kozaklı Saglık Ocağı'nda yapılan ilk müdahalelerden sonra Kayseri Devlet Hastanesi'nde tedavi altına ahndılar Gözaltma alınan O.C.'nin soruşturmasının sürdüğü bildınldi. Ramazan sohbefleri • İstanbul Haber Servisi - Çatalca Belediyesi tarafından "ramazan sohbetleri" çerçevesinde diizenlenecek olan söyleşıye ilahiyatçı, Prof. Dr. Yaşar Nuri Öztürk ve Çatalca Belediye Başkanı Fırat Aykut konuşmacı olarak katılacak. Cüzzam Günü • İstanbul Haber Servisi- Cûzzamla Savaş Vakfi. "Dünya Cüzzam Günü" nedeniyle Pera Palas Oteli'nde bir toplantı duzenleyecek. Yann saat 11 00'de gerçekleştirilecek toplanrıya vakıf başkanı Prof. Dr. Türkan Saylan da katılacak. Saylan, Dünya Cüzzam Günü nedeniyle yaptiğı yazılı açıklamada cüzzam hastalanna en modern tedavi yöntemlerinin uygulandığını belirtti. EKM'ye sakJım • BURSA (Cumhuriyet) - Bursa'da bulunan Evrensel KültürMerkezi(EKM) çalışanlan Eda Çeviker ile Ozgür Saygılı. bina çıkışında kimliği belirsiz kişilerce demir çubuklarla dövüldüler. Saldırganlar, daha sonra da EKM'nin camlannı kırdılar Olayı kınayan demokratik kitle örgütleri, binaya daha önce de gelen bazı İcışılerin masa örtülerine sigara ateşi ile hilal işareti yaptıklannı söylediler. Demirel, ANAP-RP koalisyonu için 'tehlikeli' diyen Çiller'i uyardı 'Partiler eşit haldara sahip'• TBMM Başkanlığı'na seçilen Mustafa Kalemli'nin kendisine yaptığı ziyarette konuşan Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel, siyasi partilerin Türkiye birliğinin çimentosu olduğunu söyleyerek "Siyasi partiler eşittir. Eşit haklara sahiptir. Herkesin, TBMM'detemsil edilsin edilmesin, siyasi partilere böyle bakması lazımdır" dedi. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel. "ANAP-RP birtikteliği en tehlikeli koabsyondur. Çün- kü uca kaynuşür otay"dıyen DYP Ge"nel Başkanı ve Başbakan Tansu Çiller'i. "yasalann kusuriu sayma- dığı rüm siyasi partilerin eşit haklara sahip oldukJa- nnı" belirterek uyardı. Cumhurbaşkanı, Türkiye Cumhurbaşkanı Süle> man Demirel, Mustafa Kalcmli'nin /jyaretindeyaptığı konuşmada,TBMM Başkanı'nın ay- m zamanda Cumhurbaşkanı Yekili oiduğunu anımsatarak u\ um içinde çalışacaklannı bildirdi. (Fotoğraf: AA) Cumhunyeti'nın temel niteliklerinin sorgulanamayacagını, değıştirile- meyeceğini belirterek laik düzeni hedef alan RP'ye de mesaj verdi. Demirerin, TBMM'de temsil edil- sin edilmesin, "nerkesin" yasalann illegal saymadığı rüm siyasi parti- lerin eşit haklara sahip olduğunu bilmesi gerektiğini vurgulamasının, RP'ye karşı baskı yaptığı öne sürü- len orduya bir mesaj olduğu iddia edildi. TBMM Başkanlığı'na seçilen ANAP Kütahya Milletvekili Mus- tafa Kalemli, dün Cumhurbaşkanı Demırel'ı ziyaret etti. Demirel,gö- rüşmede. TBMM'nin Türk demok- rasisinin kalbi ve Türk birliğinin çi- mentosu olduğunu söyledı. Türkı- ye'de devlet ve rejimın ışledığını kaydeden Demirel, "Şimdi süreç iş- liyor ve süreç işlcdigi müddetçe de netice alıyor. Sürecin bundan sonra- ki kısmında Meclis'in bir hükümet çıkarması la/ımdır"dedı Ulke içe- risındekı siyasi ve toplumsal yapı- nın yansıması olarak parlamento- nun da "parçalı" bıryapı gösterdi- ğine ışaret eden Demirel, hükümet kurma çalışmalan için u Bu meka- nizma netice çıkaracaktır. Varsaya- lım ki, uzlaşma bulunamadı, varsa- yalım ki bir netke>e vanlamadı. Bu- rada anayasamız bir >aptınm gcrir- miştir. Başkanlık Drtam'nın teşek- küKinden itibaren 45giin sonra Cum- hurhaşkanı seçimkri ycnileyebilir. Merak edilecek hiçbir şey yoktur" değerlendirmesını yaptı. RP ve Çiüer'e uyan Demirel, tüm kurumlann işledi- ğini anlatırkcn ANAP'la yaptığı pa- zarlık sırasında "en tehlikeli hirlik- teliğin RP'li bir koalisyon olacağı"" görüşünüöne süren DYP lideri Tan- su Çıller ile laik dev let düzenini he- def aldığını bazı yaklaşımlanyla or- taya koyan RP'yi bırlıktc uyararak şu görüşleri dile getirdi: "Bu parçalılığın içinden de hükü- met çıkacaktır. Buradaki, Türkiye birliğinin çimentosu olan MeeMs'te- ki si> asi partiler eşittir. Eşit haklara sahiptir. Herkesin, TBMM'de tem- sil edilsin edilmesin, siyasi partilere böyle bakması lazımdır. Kanunlar illegal saymadığı sürece, siyasi par- tilerin birinin diğerindcn farkı vok- tur. Eğcr bft> k- bir bakışa ma/har olursaozaman çimentodur. Kanun- lann illegal sa>madığı kişileri veya siyasi partileri eğer başkalan illegal sayarsa, o Aanıan Türkiye birliğini korumada /oriuğumuz olur." Degişıkeğılımdekidüşüncelerin parlamentoda ozgürce ifade edile- bildiğini, bir ülkenin içinde herke- sin aynı şeyı düşünmesinin mümkün olmadığını vurgulayan Demirel, Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin temcl niteliklerıni değıştirmenin sözkonusu olamayacağını belirte- rek şu görüşleri dile getirdi: "Sorgulamak da mümkün değü- dir.Onun içindir ki,demokrasi vela- iklik için Atatürk ilkelerine dayalı Türkiye Cumhuriyeti üzerine bü- tün milletvekilleri ant içmişlerdir. Herkes bu andı tutmak için içtiğine göre, hiçbir ka>gr>a gerek yoktur." Orduya mesaj mı? Demırelin, "TBMM'detemsil edilsin edilmesin 'herkesın' siyasi partilereeşithaklara sahip kuruluş- larolarak bakması j^rektiğini*' vur- gulaması, siyaset kulislerinde dile getirilen "Ordu RP'>« karşı baskı yapıyor" yorumlanna bir yanıt ola- rak değerlendirildi. Cumhurbaşkanı 'nın, ordunun da yasalann illegal saymadığı RP'yi dığerleriyle eşit birparti olarak gör- mesı gerektiği mesajını verdiği öne sürüldü. Demokrat Parti: 'Kalemli usulsüz seçildi' ANKAR4 (Cumhuri- yet Bürosu) - Demokrat Parti (DP) Genel Başkanı Murat LJzman, ANAP Kü- tahya Milletvekili Musta- fa Kalemli'nin 343 oyla Meclis Başkanı seçılme- sinin, seçim usulüneaykj- n olduğunu öne sürdü. DP Genel Başkanı Mu- rat Uzman, partisinin ge- nel merkezinde yaptığı ba- sın toplantısında, "Demok- rat şehidininoğlunun Mec- lis Başkanı seçiunemesiiçin yapıian ittifakı kuuyoruz" dedi. Uzman, ANAP Kütah- ya Milletvekilı Mustafa Kalemli'nin DYP'nin des- teğiyle Meclis Başkanı se- çildiğine dikkat çekerek Başbakan Tansu Çiller'in partisine baskı yaptığını söyledi. Koltukhırsı Millervekillerinin hür iradesine yapılan baskjla- nn demokrasiyle bağdaş- madığını belirten Uzman, Başbakan Çiller'in KaJem- li'yi kolruk hırsı yüzün- den desteklediğiiıi öne sür- dü. Uzman, DYP'lilerin Başbakan Çiller'in emriy- le Kalemli'yeoy verdikle- rinı savunarak "Milletve- kilkri özgür iradeJeriyteoy kullansalardı Aydın Men- deres Meclis Başkanı oiur- du" diye konuştu. Uzman, Anadolu'nun çarıklı insanının Aydın Menderes'in Meclis Baş- kanı seçilmemesinin he- sabını soracağını, ANAP ve DYP'nin Demokrat Par- ti'nin devamı olmadıklan- nı söyledı. 'ANAYöL'da da kavgalar sürer' diyen Bül^jt Ecevit, Yıİmaz'ın son önerisine destek verdi 'Dönüşiiınlü azınlık olsun 9 DSPCend Başkanı Bütent Ecevit RPninkad- rolaşmasının da antMaik özelliğj kadar dik- kate alınması gerektiğini söyledL ANKAR.4 (Cumhuriyet Bürosu)- DSP Genel Baş- kanı Bülent Ecevit, ANAP ve DYP'nin kuracağı ola- sı "ANAYOL" hükümetin- de de "kavgalann sürece- ğjni"ve ıstikrar sağlanama- vacağını belırtırken. ANAP lideri Mesut Vılmaz'ın son önerisine koşut olarak. her iki partinin sırayla "azınlık hükümeti" kur- nıasını önerdi. Ecevit. RP hükümetınden, sadece "anti-laik" yaklaşımlar gerekçe- siyle değil, "partizan kadrotaşma" nede- niyle de kaygı duyduklannı belirtti Bülent Ecevit. Cumhuriyefe yaptığı açıklamada, ANAYOL tartışmalannda bir çıkış yolu göremediğini ve iki tarafın ru- tumunun da katı olduğunu belirtti. Koalısyon konusunda "*\etkiyi\r eetkhi dcnklcşrirmemodelini" tartışmaya açtığı- nı. ama bu önerisinin kabul görmedığini anımsatan Ecevit. "Diyelimkipartüerzar- /or anlaşti. bir koalisyon kurdular. O ko- alisy<onun içinde de ka\ galar devam edecek. Keşke onun için birer başlarına dönüşüm- lü azınlık hükümetleri kursalar, >eterlides- tek de sağlanır Meclis'te"diye konuştu. DSP Genel Başkanı Bülent Ecevit. ANA- YOL'u oluşturmalan öngörülen partilenn bırbırlerine karşı güvenleri olmadığını ve bu nedenle ülkenin sorunlannın çözümün- desıkıntılaryaşanabilecegine dikkat çeke- rek, dönüşümlü azınlık hükümetinin, ken- di içinde tutarlı bir hükümet olabileceğini savundu. ANAP lideri Yılmaz'la son görüşme- lerinde Isveç modelinı önerdifini anlatan Ecev ıt. bu ülkede 1970 yılında yapılan se- çimlerin ardından. merkez sağ ve sol par- tilerin anlaşamadıklannı ve iktidan yüzde 11 düzeyinde oy alan Liberal Parti'ye bı- raktıklannı anlatarak. o dönemde Isveçin "gülgibi'")önetıldiğini savundu. ANAP-RP koalisyonunakesınlikle des- tek vermeyeceklennı ifade eden Ece\ıt. ~Bizona gelemeyiz. Bi/isigorta gibi değer- lendirmiş. öyle anlaşılıyor. O bizim tama- men sorumluluğumu/ dışında olur'" dedi. ^iller^den teleforT Ecevit, bir soru üzerine. Çiller'in DSP"> le bir hükümet düşündüğüne ılişkın herhan- gi bir imasını hissetmedığini belirtirken, Başbakan'ın kendısinı aradığını ve TBMM Başkanı'nın birpartiden. hükümet başka- mnın da dığer partiden seçılmesı önen- sıyle ılgılı olarak. "Sizdesöy lemiştiniz,di- >or. TBMM Başkanı bir partiden, hükü- met başkanı diğer partiden. İşte biz göre- \imizi yaptık, diyor.ama önceden anlaşma- dılarki"dedı DYP-RP koalisyon hükümetinin kurul- ması konusunda DYP'nin tavnnı katı ola- rak gözlemlediğıni belirten Ece\ it. şunla- Refah9 pazarbk gücünii artbrıyor ANAP'la DYP'nin Refah Partisi için yanştığını ileri süren RP'liler herhangi bir azınlık hükümetine destek vermeyeceklerini açıkladılar ERGUNAKSOY ANKARA-ANAP'tan sonra DYP ile dırsek temasına giren RP'üler, "Kiminle anlaşırsak onunla koalisyonu kuranz" dc- diler. İki partiyle yürütülen ay- rı ayn görüşmelerde pazarlık güçlerıni arttırmaya çalışan RP'liler, ANAP ve DYP'nin kendileriyle ko- alisyon kuımak için yanştığını savundular RP Genel Başkan Yardımcısı Recai Kutan, DYP Genel Başkanı Tansu Çiller'in. RP ile kapıları kapatmasına karşın birçok DYP milletvekilının farklı düşünce içinde olduğunu sav unarak, ''Çil- ler'in başbakanlığında bir hükümeti halk iste- memektedir. Erbakan'ın başbakanbğı dışında bir hükümet formülüne nza göstermemiz müm- kün değiklir" dedi. ANAP Genel Başkanı Mesut Yıİmaz'ın. bu- gün Çıler'e vereceği yanıtı bekleyen RP'lıler. ANAP ve DYP'lilerle yürüttükleri görüşmele- ri dün de sürdürdüler. ANAP'lılara, "Sayın Yıl- maz, EcevTfle azınlık hükümeti senaryolan >a- pıyor. O zaman biz de DYP ile hükümet kura- nz" mesajını ileten ve Yılmaz'ın elini çabuk tut- masını isteyen RP'liler. DYP Grup Başkanve- kili Yalun Erez'in de, Çiller'in ısteğiyle RP ile temasa geçtiğını savudular. RP'liler, "DYP ile Başbakanük dışında her şeyi tartışınz. Anlaşır- Yalım Erez, DYPUdcri Tansu ÇiDer'in talima- tıyla RP ile koalisyon temaslannı sürdürüyor. sak hükümeti kuranz" görüşünü dile getirdiler. Erezin RP'ye, "Birükte hükümet kurabilirmi- yiz?" teklifiyle geldiğini bildiren RP'liler. Cum- huriyet'e şunlan söylediler. "ANAP,'Biz kendi programımızayakın par- tilerle gorüşüp anlaşamazsak o zaman RP ile ma- saya otururuz' dedL î»ayın Yılmaz şimdi de azın- lık hükümeti için destek istiyor. Öte vaııdan. bu- güne kadar bize kapılannı kapalı tutan DYP de şimdi kapısını aralamaya başladı. Biz bütün par- tilere eşit mesafedeyiz. ANAP "u' dönüşü vaptı, DYP niye yapmasın? İki parti de RP ile koalis- yon yapmak için yanşıyor. Bu noktada önemli olan bizim kiminie hükümet kuracağımızdır. Kiminle mutabakat sağlarsak onunla hükümet kuranz. DYP-CHP \e>a ANAP-DSP azınlık h ü- kümetlerinedestekvermemizsö/ konusu olamaz." DYP ile ılışkilenni doğrulayan RP Genel Baş- kan Yardımcısı Recai Kutan da koşullarüzerin- de anlaşmalan durumunda DYP'ye kapılann açık olduğunu söyledi. Kutan. Çiller'in, "RPile koalisyon yapmayız" şeklindekı sözlerini anım- satarak, "Birçok DYP'li Çfller'den farklı düşü- nüyor. DYP ile resmi bir temas vok. Ancak ar- kadaşlannıı/ın gayri resmi gö'rüşmeleri var" de- di. Kutan. görüşlenni şöyle dile getirdi: "Çiller'in başbakanlığındaki bir hükümeti halk istemivor. Erbakan'ın başbakanlığı dışın- da herhangi bir hükümet formülüne nza göster- memiz mümkün değildir. RP-ANAP hükümet formülü en güçlü olanıdır. Bunun gerçekleşme- si için de Çiller'in daha fazla ovalamadan göre- vi Cumhurbaşkam'na iadeetmesi gerekir. Çün- kü bundan sonraki temaslarnetice vermeyecek- tir." n söyledi: "Geçengün Yalım Erez olafi etti, bende Sayın ÇiDer'le tetefon görüşmemde, 'Siz böyle diyorsunuz. ama Yalım Erez, biz de RPıle kurabilin>, dedı'dedim. 'Hayır. onu kastetmedi' dedL Bugün gazetelere bakı- yorum. genel sekreterieri de aynı şeyi söy- iemiş. Birvandan da Çiller'den habersiz mi, onaysız mı ya da danışıklı mı bilmrvorum. Sürekli RP'yi gündemde tutuyorlar seçe- nekoiarak. Ama Sayuı Çiller'den edindiğim izfenim, o konuda çok kesin karariı, koiay kolay da kendisini bu kadar bağladıktan sonra dö- nüş yapamaz herhalde. ANAPda RP ile ko- lav kolay yapamaz, Bizim veyaCHP'nin des- teğini o konuda yanına almadan göze ala- mayacak gibi görünüyor. Çünkü ANAP içinde hem RPeğilimler, hem deçok karar- iı laik kesimler de var. Onlar kolay içlerine sindiremezler RP ile bir koalisyonu. Ve ta- bü toplumda uyanacak tcpkileri gözönün- detutmalangerekir. labübiz,\NAP'ın sa- yısaJ açıdan bakıldıgında o BBP faktörü, o ANAP'lı savılacak mı sayümayacak mı? Partileri duruyor, fiilen partideki görevle- rini yürütüyorlar, bildiğiın kadanyla." Transfer sonınu DSP lideri, Cumhuriyet'in transfer ola- sılıldanna ilişkin sorusuna da, partilenn- den ANAP'ageçen Igdır MilletvekiJi Adil Aşırtm'ın yöresinde tepki top- ladığına işaret ederek. "He- men hemen hiç Idmse karşıla- mamış oraya gittiğinde. De- mek istediğim, bu aşamada yer aiacaktransfeıier toplum- da çok yadırganır" dedi. Seçmenin seçimlerde Is- kandinav modelini dayattığı- nı ilen süren Ecevnt, halkın politikacılara "çok partilerie koalisyonlara hatta azınükta koalîsyonlara aüşma" mesajı verdiğini savunarak, "Mec- lis'e>e partilere dayanlan mo- del İskandinav modeli, ama çözüm Fransız modelinde fa- lan aranıyor. Öyle, radikal. keskin çözümler aranıyor, mümkün değil'' diye konuş- tu. Ecevit, Türkiye'de politika- cılann İskandinav modeli ko- nusunda bilgileri olmadığını anlatarak, ülkede yadırganan seçim sonuçlannın İskandi- nav ülkelerinde olağan oldu- ğunu bildirdi. Hükümetlerin etkili çalışa- bilmesi için en önemli koşul- lann başında partilerin kad- rolaşma olanağının ortadan kaldınlması olduğunu kay- deden Ecevit, Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) ile Dışiş- !eri Bakanhğı'nın siyasi kad- rolaşmalardan kendilerini koruduklannı ve hükümet değişikliklerinden etkilen- mediklerine işaret etti. CUMARTESİ YAZILARI ATAOL BEHRAMOĞLU Kadmlar... Ömrüm boyunca kadınlardan çok etkilendim... Ka- dınlan çok sevdim. Kadınlar konusunda çok düşün- düm. Kadınlar için şiiryazdım. Kadınlar yüzündenacı çektım. Bulunduğum her yerde kadınların bulunma- sından mutluluk duydum. Kadınlara (yakın ya da ya- bancı) kabalık ettiğim oldu. Fakat (yaş, toplumsal ko-' num ya da fiziksel özellik farkı gözetmeksizin) onla- ra her zaman, ayn bir saygı ve (çekingenlikle kanşık) ayn bir ilgi duydum... • * • ' İlk aşkım, sesini duymak şurda dursun, yüzünü bi- le görmediğım, sadece adını bildiğim (bu adı şimdi de anımsıyorum) bir kızdı... Benden birkaç yaş bü-1 ytik olmalıydı... Evimizden epeyce uzak, ama aynı cad- de üzerindeki evlennın avlusunda, yine benden yaş- ça büyük olmalan gereken erkek çocuklarla oynadı- ğını biliyorum. Bu çocuklar topluluğunu, birkaç kez çok uzaktan görmüştüm de... Oraya, yanlanna git- mek, olamayacak bir şeydi... O, aralannda, bir kıpır- tı, çok uzak ve belli belirsiz bir görüntü olarak seçe- bildığim, başka ve ulaşılmaz dünyalara ait bir varlık- tı... Nasıl ve neden olduğunu bilmeden, ona âşıktım. "Ada Sahillerinde Bekliyorvm", şarkısını (kimbilir ne- rede, kimden işitıp oğrendiğim bu şarkryı), ikinci di- zedeki "yârim"sözcüğü yerine onun adını koyarak çekildiğim tenha köşelerde, özellikle de akşamüstle- ri, güneş batarken söylüyordum ve gözlerim yaşan- yordu... 194O'lı ytllardı... Kars'taydık... 5-6 yaşiarın- daydım... ••• "- : llkokul aşkım, Çankın Kurtuluş llkokulu'nda sınıf arkadaşımdı... Ama bir kez bile doğru dürüst konuş- madık... Onun ve kız arkadaşlarının, ders aralannda, okul avlusunda, birkaç erkek çocugun da katkdığı oyun- lanna ben de katılmak ister, fakat kendimde bu ce- sareti bulamazdım... Zaten onlar da beni aralanna ça- ğırmazlardı... Çekingen, vahşi biriydim... Onu ve kız arkadaşlarını okul çıkışında uzaktan izlerdim... Ben- uen herhalde korkuyor, belki nefret bile ediyordu. ••• İlk (ve tek) ergenlik aşkım, Çankın üsesi'nde sınıf arkadaşımdı... Kışın, ders aralannda, ikimiz, başka ar- kadaşlar kimi kez avluya çıkmaz, bir sonraki dersin yapılacağı sınıfta sobanın çervesinde oturarak söy- (eşirdik... Ben, kendimi rahat hissettiğimde, şarkı söy- lemeyi severdim... Beni en çok o dikkatle dinlerdi... Onunla hem delicesine romantik bir bağlılık hem de acemi, çocuksu, fakat 50'li yılların bir taşra kentinde iki lise öğrencisi arasında yaşanması yine de olduk- ça güç tensel dokunuşlaryaşadık... Kendimi gerçek- ten bir şair olarak hissedişim de bu aşkın mutluluk- lanyla ve daha sonra da çözülüş süreçleri ve hüzün- leriyle ilgilidir... • • • Hayatımın sonraki dönemlerinde de (ellili yaşlan- mın ortalanna yaklaştığım bugünlere kadar) kadınlar beni her zaman etkiledi... Onlarla ilişkilerimde za- manla daha az çekingen olabilmeyi başardım. Fakat "çapkın " bir erkek olmadım, olmaya da özenmedim. Cinselliği öne çıkaçan kadından (ve erkekten) hoşlarv- madım. Cinsetliği öne çıkaran kadını S4ğ, ttici, kimi kez acınası buldum... Kadın avlamayı marifet sayan er- keği ise aşağı bir yaratık olarak gördüm. Kadında ço- cuksu bir neşe, saflık, iyilik, sevecenlik ve belki gizem diyebileceğim bir şey, beni en çok etkileyen özellik- leroldu... • • • Kadınlar ve erkekler eşit midir? Bu soru şöyle ço- ğaltılabilir: Kadınla kadın, ya da erkekle erkek arasın- da, mutlak bir eşitlik var mıdır? Bütün cinslerden ve sınıflardan insanlar arasındaki toplumsal eşitsizlikle- rin ortadan kaldınlması, yüzyıllann amacı ve müca- delesidir, uygarolmanm ölçüsüdür. Kadınlar ve erkek- ler arasında cinsellik bakımından söz konusu edilme- si gereken şey ise kanımca, "eşitlik"ten çok "farklı- lık"ttr... Hayatın büyüsünü, yaşama mucizesini, aşkı, şiiri, sanatı yaratan da, benim inancımca, bu farklı- lıktır... Farklı olma, eşit olmaya (ya da kimi bakımlar- dan kadınların, kimi bakımlarından erkeklerin üstün olmasına) elbette engel değil. Ürkütücü olan, farklı- lığın eşitliğe indirgenmesi ve artık üzerinde hiç düşü- nülmemesidir... • • • Erkeğin mi, yoksa kadının mı ya da ikisinin de mi çokeşli (poligam) olup olmadıklarına ilişkin tartışma- laryapılıyor... Niteliği değil niceliği öne çıkaran, kadı- nı da erkeği de salt cinsel organa, cinsel ilişkiye, bu- nun sayı ya da çeşitliliğıne indirgeyen, cinsel birleş- me dışındaki bütün değerleri hiçe sayan bir anlayış kadın, erkek ya da her iki cins için "poligami"yi sa- vunanlarca genellikle ortak görüş olarak paylaşılı- yor... Kadın ve erkek birbirlerinde sonsuzluğu, ölüm- süzlüğü (ne kadar modası geçmiş sözler!) anyorlar- sa, birbirlerinde buna dokunabiliyorlarsa, bunun adı aşktır. Bu, tek bir eşle yaşanabılir ya da birçok eşle (aynı zamanda ya da farklı zamanlarda) yaşanama- yabilir... Sonuç olarak da bütün bir insan yaşamı bo- yunca, en büyük iyimserlikle, ancak birkaç kez yaşa- nabilecek bir olgudur... Aşkı hiçbir zaman tadama- mış, kadın-erkek ilişkisinde sadece cinsel birleşme ve (şu ya da bu alanda) yüzeysel yakınlaşmalar dü- zeyinde kalmış kimselerin, bunu tek eşli ya da çok eşli olarak yaşamalan arasında fark yoktur. Sonuç, er geç, tekdüzelik, can sıkıntısı, düşkınklığıdır... Yargıtay Yargı kararlannı tanımayana ceza yolu ANKARA (ANKA) - Yar- gıtay. yargı kararlannı tanı- mayan kamu görevlilerıne ceza yolunu açtı. Dördüncü Hukuk Dairesı, mahkeme ka- rarlannı 30 gün içinde yen- ne getirmeyen ıdare aleyhi- ne dava açılmasının yanı sı- ra kendisine uygulama ıste- ğı ulaştınldığı halde mahke- me karanna uymayan kamu görev lılenne de dava açılabı- leceğine karar verdi. Dördüncü Hukuk Daıre- si'nin bu karanyla, kendisi- ne yasaya uygun teblıgat ya- pıldığı halde, mahkeme ka- ran doğrultusunda işlem yap- mayan kamu görev lilerı. mağdurettıklen kişileretaz- mınat ödemek zorunda kala- cakîar. Özellikle ıktidar degişik- likleri yaşandığmda yoğun olarak uygulanan görevden almalan, sürgün ya da mes- lekten çıkarma işlemleri hak- kında ıdari yargı organlann- dan venlen ıptal kararlannın 30 günJük süre ıçmde uygu- lanmasından kaçırubnası ida- reye pahalıya patlayacak. Mahkeme karanyla kazan- dığı hakkını kullanamayan kamu görevlisi mağdurlara destek çıkılan Yargıtay kara- rında. idare aleyhıne dava açılma sınırlan genışletile- rek kişısel olarak sorumlu kamu görevlisi aleyhine de dava açılması sağlanmış ol- du. Ancak Yargıtay, kamu görevlisınin mahkeme kara- nnı yenne getırmeme nede- niyle cezalandırılabilmesi için uygulama isteğınin ken- disine ulaştınlmış obna ko- şulu aranacağını bildirdi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle