Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
3D AĞUSTOS 1995 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA
KULTUR 13
ALLEGRO EVİN tLYASOĞLU
CRR'de çok-türlü programlarCemal Reşıd Rey Konser Salonu, ül-
kemızm en kusursuz akustık donanıma
sahıp,dünyanın dığer sanat merkezlenn-
dekı orneklennden farksız bır konser bı-
nasıdır 860 kışılık dınleyıcı kapasıtesı
sosyal etbnlıkler ıçın duşünulmuş genış
fuayesı ıle IstanbuJ raerkezınde hızmet
vermekıedır Istanbul Beledıvesı'nebağ-
lı bu salon zaman zaman da konferans
mekânı olarak kullanıltnaktadır Umanz
Lûtfü Kırdar Konferans Salonu'nun açıl-
masıyla Cemal Reşıd Rey Konser Salo-
mı kuruluş amacındakı özellıklenne ye-
nıden kavuşur ve Tûrkıye'nın en ıyı do-
nanımlı konser salonu olarak yenru ko
rur Zıra ülkemızde bu tür yapılara sahıp
olmak \e onlan ışlevlen doğrultusunda
çalıştırabılmek oldukça zor bır mesele
Bu yıl yenı bır onanmdan geçtığı ıçın,
yıpranması göz önûnde bulundurularak
neyse la artık okul törerdenne kapatıl-
mış
Cemal Reşıd Rey Konser Salonu açıl-
dığından bugüne dek Istanbul müzıkse-
verlenne kocaman bır mevsıme yayılmış
ıkıncı bır festıval coşkusu yaşattı Klasık
mûzık ağırlıklı programlara alıştığımız
ve ılk günunden ben sahnesınde son de-
rece nıtehklı, dünya çapında sanatçılan
ızleme fırsatını bulduğumuz salonun yö-
netıcılen buyılkı programlan daha çeşıt-
lı turlere açmışlar
KJasık mûzık dınleyıcısının, hele bü-
yuk orkestra değıl, resıtal dınleyıcısının
sınırlı sayıda olması ılen sürülerek daha
genış dınleyıcı kıtlesı ıçın kalabalık kad-
rolan göstenlere ağırlık venlmış
Sunulan ön programa göre Pekinel-
ler'denFahirAtakoğiu'na SedatÖztop-
rak'tan Çınuçen Tannkorur'a Arif
Sağ'dan Burhan Öcal'a Bülent Ortaç-
gfl'den Sülevman Erguner'e TimurSeİ-
çuk'tan tdjl Biret'e, Okay Temiz'den
Mehmet Özbek'e, Necdet Yaşar'dan
Güfein Onay'a genış bır Türk ıcracı yel-
pazesı çızılmış Aynca mehterbandosun-
dan özgün çalgılı barok topluluğa, pop
operasından Azen mûzıkale, Flamenko
balesınden Fado gostensıne, Györ bale-
smdenÇıganbalesıne.AhınetÖzlıaıı Ko-
rosu'ndan thsan Ozgcn topluluğuna.
Devlet Klasık Türk Mûzığı Korosu'ndan
Kukla Tıyatrosu'na dek genış kadrolu
göstenlere yer venlmış
Azenlere, Tûrkı cumhımyetlere bır
haylı rağbet var program seçımlennde
"Türk Dünyasından Vlûzik"başlığı al-
tında Türkı cumhunyetlenn sanatçılan
her ay düzenlı olarak konser verecek Sa-
lonun kendı prodûksıyonu dolarak orta-
ya çıkacak olan Üzeyir Hacıbekov'un
"Arşın MaJ Alan"operetmı şef Fahrettin
Kerünov yönetecek Rejısörluğunu ıse
salonun Genel Sanat Yönetmenı Arda
Aydoğanüstlenmış
Anma konserlennde Mflnir Nurettin,
Nida Tüfekçi Sadi Yavcr gıbı Turk halk
ve sanat muzığı ustalannı göruyoruz An-
cak Devlet Senfonı orkestralannda da ge-
çenyazımızdahatırlattığımızgıbı, 1995-
96 mevsımı çoksesh muzığmıızın öncu-
lennden bırçok sanatçırnızı anmak ıçın
firsatlar veren bır dönem
Yınelemekte yarar var sanınm Örne-
ğın, yakın mûzık tanhımıze şöylece bır
göz atınca Hasan Ferit Amar'm (1906-
1978) 11 martta 90 yaşı, Ahmet Adnan
Saygun'un (1907-1991) 6 ocaktaölümü-
C
emal Reşıd Rey Konser Salonu'nda bu mevsım sunulması tasarlanan programa gore
Pekıneller'den Fahır Atakoğlu'na, Anf Sağ'dan Burhan Öcal'a, Bülent Ortaçgıl'den
Süleyman Erguner'e; Tımur Selçuk'tan ldıl Biret'e, Necdet Yaşar'dan Gülsın Onay'a;
genış bır Türk ıcracı yelpazesı çızılmış. Aynca mehter bandosundan özgün çalgılı barok
topluluğa; pop operasından Azen mûzıkale, Flamenko balesınden Fado gostensıne, Györ
balesinden Çıgan balesıne, Ahmet Özhan Korosu'ndan Ihsan Özgen topluluğuna, Devlet KJasik
Türk Muzığı Korosu'ndan Kukla Tıyatrosu'na dek genış kadrolu göstenlere yer venlmış
nün beşıncı yılı Bülent AreTın (1918-
1990) 24 kasımda olumunün beşıncı yı-
h, Kemal Ifcrid'nın (1910-1986) ölümu-
nün onuncu yılı, Uhi Cemal Erkin'ın
(1906-1972) 14marttakı90 doğumgu-
nu, tlhan Mimaroğlu'nun (1926) ıse yet-
mışıncı doğum yılı anılabılırdı
bgmç etidnlikler
Yabancı topluluklarla teker teker ırtı-
bat kurup yazışmalan ve anlaşmalan ger-
çekleştıren yonetmen yardımcısı Murat
Gürol, dış basından bellı başlı tum mü-
zık dergılennı tarayarak son dönemde
parlayan sanatçılararasında bır seçım ya-
pıldığını belırtıyor Doğal kı katılacak-
lar arasında daha önce salonda çalrruş ve
beğenı kazanmış olanlar da var Avnca
son zamanlarda Moskova Radyo Senfoni
ya da Vryaaa Senfooi gıbı büyuk orkest-
ralar kendı solıstlennı kendı aılelen ıçın-
den seçıp getınyorlar Bu nedenle bu or-
kestralann dınletılennde şımdılık ısımsız
amasurpnzsolıstlerçıkabılıyorkarşımı-
za. Cemal Reşıd Rey Salonu'nun ulusla-
rarası duzeyde bır yen olması gözetıldı-
ğınden. katılması planlanan uluslararası
ün yapmış sanatçı ve topluluklann ılgınç
programlanna değınelım
Uluslararası Piyano Festivali
Bu yılın en ılgınç etkınhğı Uluslarara-
sı Piyano Festıvalı tdil Biret'ın, Beetho-
venve Chopin'ın ıkıncı piyano konçerto-
lannı Biikent Orkestrası eşhğınde çala-
cagı konserle başlayacak 2-10 aralık
arasında dünyanın dort bır yanıdan gelen
hünerlı pıyanıstler bırbınnı ızleyecek
Başta Korelı Kun VVoo Paik ve Mısırlı
Ramzi Yassa olmak üzere, Japon, Ame-
nkalı Kanadalı, Fransız, Ingılız ve Bre-
zılyalı pıyanıstlen dınleyeceğız Bu dızı-
ye ıkı genç Turk yeteneğının katılması da
düşünülüyor
Sponsor bekleyen tum büyük senfonı
orkestralan ve dans gruplannın dınletı-
len mutlaka çok etkın olacak Modem
Caz Quartet'ın jubıle turnelennde son
kez bıriıkte çalacaklan konser; yaşmı ba-
şını almış olsalar da deneyımlı teknıkle-
nyle ız bırakan pıyanıst Paula Badura-
Skoda ve soprano Tereza Berganze resı-
tallen, Florigelium Barok Orkestra ve
Korosu'nun sunacağı Bach'ın Kahve
Kantaü, Vîvaldf nın Glonas'sı ve Bach'ın
Magnıfıcat'ından oluşan programlan,
Borodin Yayh Çalgılar Kııvartetf nın dın-
letısı, Bngitte Engerer ve Rudotf Buch-
binder gıbı pıyanıstlcrle Isahelle van Ke-
ulen. Olivier Charber ve Dimitri Sitko-
vetokygıbı kemancılarkaçınlmaması ge-
reken etkınlıkler
Cemal Reşıd Rey Salonu etkmlıklen
ıçın bu mevsım Istanbul Beledıyesı 650
bın dolar ayırmış (tstanbul Devlet Sen-
fonı Orkestrasrmn 50 bın dolar ıçınde
dönendığı düşünülürse buyûk rakam )
Öteden ben büyük etkınlıkler geçen yıla
kadar buyûk kuruluşlann sponsorlukla-
nyla desteklenıyordu
Bu ozel kuruluşlar destekledıklen kon-
sen bır sosyal etkinlık çerçevesınde müş-
ten veya dostlanna sunmayı gelenek ha-
lıne getırmışlerdı Ancak, Istanbul Bele-
dıyesı kendıne aıt salonlarda davet sahı-
bmın ıkram şeklme müdahale ettığınden,
geçen yıl Cemal Reşıd Rey Salonu'nda-
kı bu tür etkrnlıkler gıderek azalmaya
başladı
Böylece şırketlenn halka ılışkıler uz-
manlan da eskı mekânlarda yenı konser
ortamlan düzenlemeye koyuldular (Or-
neğm Hılton'un Conventıon Center'mda
tavanlara asılan büyük kurdele perdeler
ve sahneye yerleştınlen mıkrofonlarla
akustık duzen sağlanmaya çalışıldı Şış-
lı Etfal Hastanesı nın doktorlan konfe-
rans salonlannı konser salonu olarak da
halka açtılar Şışlı Teraklu Vakft. ınşaatı-
nı yenı bıtırdığı Levent'tekı salonu dü-
zenlı konserlerle halka açıyor)
Salonun genel sanat yönetmenı Aydın
Gün'ûn ıstıfasmdan sonra goreve atanan
Arda Aydoğan'ın verdığı bılgıye gore,
bu yıl sponsoriar kentın değışık yerien-
ne asılacak ışıklı "bflboard"larla halka
tanıtılacak
Halen on beş büyuk etkinlık sponsor
beklemekte Özellıkle 4-5 ekırn tanhle-
nnde açılışı yapması beklenen Güher-
Suher Pekinel'ın solıstlığındekı tngiliz
Kralryet Filannooi Orkestrası, 220 bın
dolarlık sponsor bulunamadığı takdırde
gelemeyecek Aynca programda ılan edı-
len VTyana Senfonı, Moskova Radyo Sen-
foni, Moskova VirtuozJan, Fransız LJszt
Oda Orkestrası; Vlyana J. Strauss Oda
Orkestrasrmn yenı yılı konsen Came-
rata Kadınlar Orkestrası, Kodah Dört-
lusu, Flonlegium Barok Orkestra ve Ko-
rosu; Otantık çalgilardan oluşan İl Giar-
dino Armonko topluluğu, Jose Antonio
Flamenko Balesi, Fransız Caz Balesı, hep
sponsorlara gereksınımı olan etkınlıkler
Konser salonunun ılk program taslak-
lannda her ay müzığuı dığer türlen ıle
klasık mûzık programlan arasında bır
denge gözetılmışken, sponsorsuzluk ne-
denıyle bırden klasık konserler yok olup
bol bol geleneksel müzıklerle ve Turkı
topluluklarla baş başa kalma tehlıkesı
doğmayacak mı
9
Bır de yıllık takvımde
her ay bırkaç kez beledıye tarafından
tahsis'adıaltındagünlerayırtılmış Bun-
lann da ıçenklen şımdılık bellı değıl
Henüz ağustosun sonu Belkı açılış
konsen ıçın artık çok geç Ne de olsa
Kralıyet Fılarmonı gıbı buyuk orkestra
topluluklan söz verdıklen tanhlen uzun
zaman bekletemezler Ama sanatsever
kuruluşlann, büyük şırketlenn dığer bü-
yük etkınlılden desteklemek ıçın hâlâ za-
manlan var
Cemal Reşıd Rey Konser Salonu'nun
kuruluş amaçlannı koruması ve ozlenen
şekılde uluslararası bır sanat merkezı ha-
lme donüşmesı ıçın onun programlanna
her şeyden önce Istanbul dınleyıcısının
sahıp çıkması gerekıyor
anneler, babalar, eğitimciler
ÇOCUKLAR İÇİN
ÇOCUKLARLA BİRLİKTE
İLK KEZ...
Pavarotti'nin operayı
bırakmaya niyeti yok
Okülöncesi çağını yaşayan •'
onbir milyon minik yürek bizimle atacak
r Çocuklarımız için söyleşeceğiz
1-7 EYLUL
OKÜLÖNCESİ
EĞİTİM HAFTASI
Bu toplantı YA-PA, TRT
işbiriiği ile yurutulen
1-7 Eylul Okülöncesi Haftası
nedeni ile
YA-PA tarafındon düzenlenmiştir.
ANKARA / ISTANBUL / IZAAIR
2 EYLÜL CUMARTESİ / SAAT: 13.00 / 3 EYLÜt PAZAR / SAAT: 13.00 / 3 EYLÜL PAZAR / SAAT: 13.00
KUĞÜLU PARK / TAKSİM MEYDANI / CUMHURİYET MEYDANI
KûltürServısi-Yaklaşık60yaşında Bırçokope-
ra yıldızı onun yaşında ya ölüyör ya da emeklıye
aynhyor Ama o hâlâ en ıyısı ve bırakmaya nıyetı
yok Pavarorti, şu sıralar Londra Covent Gar-
den'da verdığı konserdekınden daha ıyı bır görün-
tü sergılıyor Covent Garden'da Verdi'nm "Maske-
ü Bak)"sunda 3.Gustavrolünü canlandınrken sol-
gun görünüyor ve ılaçlarla ayakta duruyordu Hat-
ta sennın ortasındakı konserlerden bınnı ıptal et-
mek zorunda kalmış ve bırçok Radyo 3 dınleyıcı-
sını ve patronlanm üzmüştü Hasta halıne rağmen
Verdı'nın operasmda canlandırdığı bahtsız Kral
Gustav(Verdı'nın tenor rollen arasında en şık ve
muhteşemı) rolünde çok başanlıydı
60'ına yaklaşan bır tenor olan Pavarottı'nın vo-
kal kanzması ve stılı ıle karşılaştınlacak, ondan 10,
20 hatta 30 yaş genç bır tenor yok Sesını bunca
zaman nasıl koruyabıldığı sorulannı şöyle yanıtlı-
yor " Babam kasım'da 83 olacak, hâlâ şarkı söy-
leyebOiyor, sanınm sesimin uzun süre böyle kalabfl-
mesi genenk~" Sesı ıçın Tann vergısı dıyebdırdı,
ama aynı zamanda ıyı eğıtılmış bır sesı var Yete-
rınce müzık egıtımı almamış olmak, hatta nota oku-
yamamakla suçlamvor
Bunlan ınkar eden sanatçı, yenı rollen ögrenmek
ıçın her zaman bır özel yetıştıncıye ıhtıyacı oldu-
ğunu da reddetmıvor
Müzıkalıtesı ıçgüdüsel olarak gelışen sanatçı,
repertuvar seçrmınde oldukça dıkkatlı Tıpkı bok-
sörler gıbı tenorlar da her şekılde ve ölçü de olabı-
lıyorlar ve tarzlan da komık, lınk, dramatık ve epık
olarak aynlabılıyor
Pavarottı aslında lınk ve bununla ılgılı "Dik-
katettiv senız hriktenorlann kariyerleri daha uzun
suruyor Bergonzı Kraui Taglıavını GıglıwSchı-
pa'ya bakın seslen daha vıımuşak kullanıyoıiar,bu
yüzden dıaframlan zorlanmıyor" dıyor Pucci-
ni'nın "Turandof'undakı PrensCalafve Verdrnırı
"D Trovatore'"sının baş karakten gıbı, sert ve ba-
nton bır ses gerektıren dramatık tenor(tenor dı for-
ca) rollen pek sık seslendırmıyor
1960'larda Pavarottı genç bır tenor ıken daha
sert bır rekabet vardı O ve Domıngo, Cario Ber-
gonzi, Mario Del Monaco ve Franco Corelli gıbı
şöhretlennı sağlamlaştıraıış yıldızlarla mücadele
etmek zorunda ıdıler Genç yıldızlara"Hayır de-
mek çok önemh"" dıyor Şöhretı çabuk yakalaya-
mayan sanatçı karıyennın, Avustralyalı ünlu şef
HerbertVon Karajan, kendısını Pncani'nın "Ma-
dam ButterfK" ve "La Bohem"ınde baş tenor se-
çene kadar geçen ılk 15 yılını bekleyerek ve dıger
tenorlann golgesınde kalarak geçırdı
Acaba günümuzdekı genç solıstler ıçın, her şey
daha mı kolay9
Sidlyah Franco v e Roberto Alag-
na gıbı genç vetenekler hakkında ne düşunüyor
9
"Evetkariyer yapmak daha kola>,ama dunya ça-
pında başanh olmak daha zor. Sağlam bır karak-
terinız ounalı, nskJeri göze alabilmelisiniz. \lagna
hanka bır şarkKi. Philadelphia'da yapbğım vanş-
mayı kazandı. Yanşmaya ağır rolİerîe geidi ona
'L'ehsırd'amore','La Travıata'w\-a'Rıgoletto'gi-
bi Brik bohımlerk gelroesmi sö\ ledim. Traviata'yı
söyledivckazandL'" Pavarottı 1997deLaScala'da
"Dİ Trovatore"\ ı söv lemev ı planlayan Alagna ıçın,
"O bır çılgın. Ama daha deb olan btri var. O da Mu-
ti (Rıcardo Mutı, La Scala'mn Muzık Dırekto-
rü) Solistlere hiç dikkat etmiyor. Onlar urau-
nında bile def il" dıyor
Bırdenbıre parlamak, her zaman meslektaşlan-
na destek veren Pavarottı'ye uymuyor Belkı de
sabn ve azmı, 3 yıl önce Verdfnın epık draması
"Don Cartos"'u seslendınrken Scala seyırcısı ta-
rafından acımasızca yuhalanmasımn sonucunda
ortaya çıktı
Mutı tarafından toplanan vasat bır oyuncu kad-
rosuyla, "saldırgan rutumlu " dıye nıtelendırdığı
bır seyırcı kıtlesının önünde daha önce canlandır-
madığı bır karakten seslendıren Pavarottı, bır sa-
natçınm yaşamında başına gelebılecek en utanç
vencı deneyımı yaşamıştı Bu göstennm "canh"
kaydını dınleyenler, seyırcının neden bu kadar öf-
kelı olduğunu anlayamıyorlar Nıtekım programı
radyodan dınleyen JoseCarrerasda "Ludano'nun
tara fantastikti" dıyor
1992 de uluslararası basın, Pavarottı'nın sesını
kaybetmekte olduğu, kanyenne son vereceğı öy-
külenyle çalkalanıyordu Ama o en az 3 yıl daha
devam edeceğtnı garantı edıyor Sanatçının gele-
cek ıçın oldukça ılgınç planlan var tlk defa 1966'da
Joan Sutheıiand ıle seslendırdığı Donizetti'nın
"DaughterofrheReginıent''operasını Covent Gar-
den'da tekrar soyleyecek Bılındığı gıbı klasık ba-
lede Nureyev ve Fonteyn ne ıse, Italyan romanük
operasında da, Pavarottı- Sutherland tenor-sopra-
no ıkılısı o demek
Sanatçı bundan bır ay sonra da Nevv York Cent-
ral Park ta dogum gününu kutlamayı planlıyor Ay-
nca Puccını'nın "Spaghettı VVestern" operası "Al-
nn Bab'nuı Kızj^nda Dick Johnson'ı seslendırme-
yı ıstıyor Son ıkı dünya kupası finallennde gerçek-
leşrınlen Pavarorti, Carreras ve Domıngoüçlusü
konserlennden sonra, aralannda her zaman sert bır
rekabet olduğu sezılen Pavarottı ve Domıngo ka-
muoyuna ıkı samımı dost görüntüsü sergıledıler
Bır çoklan Pavarottı 'nın kendısını bır pop yıldı-
zına dönüştürerek tüm yeteneklennı harcadığını,
ote yandan Domıngo'nun sanatsal açıdan operaya
çok sev kazandırdığını savunuyorlar Pavarottı ıse
"Çok çauşmak, koca vucudumu kostumlerin ıçıne
sığdırabılmek ve stres anlanuna gelse bile operayı
seyiyonım" sozlenyle aslında fum bu eleştınlen
yanıtlıyor
DÜŞÜNCEYE SAYGI
MEMET FUAT
Şiirin İşlevi
Şıır salt bır oyun mu, yoksa bır ışlevı var
Şıırın hıçbır ışe yaramadığı, bır ış gorme yetısı ol-
madığı saptansa, şaırler şıır yazmayı bırakırlar mı?
Ölçulu uyaklı konuşan adamlar vardır Her sozu-
nuze koşukla karşılık venrler Genellıkle de pek denk
duşuremezler, tatsız tuzsuz şeyler olur soyledıklen
Gulumsersınız konuşma lyıce sıkıcılaşır, ama onlar
vazgeçmez surdururler Tat alırlar çunku yaptıklan ış-
ten Belkı bu ozellıklenyle ılgı toplayacaklannı, beğe-
nıleceklerını de duşunurler, ama yaptıklan ış aslında
bır oyundur
Oyun oynamaktan oncelıkle kendımız hoşlanınz
Sonra başkalan bızım oynadığımız oyunu ıziemek-
ten hoşlanırlar Sonra da oynayanlann ızlemekten,
beğenılmekten hoşlanmalan gelır
Şıır yazmak da boyle bır oyun mu9
1 Şıır yazmaktan hoşlanıyoruz.
2 Başkalan bızım yazdığımız şıırlen okumaktan
hoşlanıyorlar
3 Başkalannın yazdığımız şıırlen okuyup beğen-
melennden hoşlanıyoruz
Her şey bu kadarsa, ortada bır "ışlev" yok dıyebı-
lır mıyız?
Ne demek "ışlev?"
"Bır nesnenın gordüğü ış, ış görme yetısı "
Şıır yazanların, şıır okuyanlann hoşlandıklan bır et-
kinlık "ış" sayılmaz mı'
Bana sorarsanız, yeryuzunde ınsanlan mutlu et-
mekten daha onemlı bır "/?"olamaz Ama"/ş"de-
yınce, gorev, uğraş, hızmet, yarar çıkar emek gıbı
şeyler geltyor akla Insanlan mutlu etmek gıbı bır so-
nucu da olsa amaçsız bır "oyun'a "ış" dıyemeyız
Öteyandan şıınn ınsanlan mutlu etmek gıbı bır so-
nucu, yanı dolaylı olarak boyle bır amacı varsa,
"oyun" olduğu da soylenemez
Demek kı şıır en amaçsız gorunen şaınn elınde bı-
le, ınsanlara guzelduyusal bır tat veren, ınsanlan bu
yoldan mutlu etme ışlevını yuklenen bır ıştır
Ama kullandığı gerecın dıl olması ona başka ışlev-
ler yuklenme olanağını da venyor, hatta bunu kaçı-
nılmaz kılıyor Çunku sozcuklen taşıdıkları anlamlar-
dan soyutlayarak kullanmak çok guçtur Bunu yapa-
yım derken şıırı guzelduyusal tat vererek ınsanlan
mutlu etme ışlevınden de uzaklaştırma tehlıkesı var-
dır
Şıır, gerect dıl olduğu ıçın, onceden bılınen ya da
sozcuklerle oynarken ortaya çıkan bır anlamı (bırdu-
şunceyı, bır duyguyu belkı de bır oykuyu) aktarmak
durumundadır
Bu noktada açıklık, kapalılık sorunu ortaya çıkar
Şıırın anlamı açık, kolayca anlaşılan bır şey de ola-
bılır, kapalı guç anlaşılan bır şey de
Açıklığı gundelık konuşmaya duz anlatıma yakın-
lık sağlayabıleceğı gıbı, daha once yazılmış şıırlere
benzerlık, geçmışten gelen şıır deneyının ıçınde yer
almak da sağlayabılır
Kapalılığı ıse gundelık konuşmadan, duz anlatım-
dan uzaklaşma, geçmışten gelen şıır deneyının dışı-
na çıkmaozlemı yaratacağı gıbı, anlatılmak ıstenen-
lennyenılığı değışıklığı çetınlığı geçmışten gelen şı-
ır deneyının kullandığı anlatım araçlannın yetersızlı-
ğı de yaratabılır
Kanımca kapalılığın şııre ılk gelışı değışıklık ozle-
mınden değıl, anlatım araçlannın yetersızlığınden
kaynaklanmıştır
Şaırler duzyazıyla da anlatılabılecek oykulen olçu-
lu uyaklı anlatmakia yetınmeyıp duzyazıyla anlatıla-
mayan duşuncelerı, duyguları anlatmanın yollannı
araştınnca, olçu, uyak, sesler gıbı dış bıçım oğelen
arkaya ıtılıp ımge, eğretıleme, sımge gıbı ıç bıçım
oğelen one çıkmıştır Bunlann şııre getırdığı anlam-
sızlık aranışı değıl, tam tersıne duzyazıyla açık açık
anlatılamayan şeylen, sezgı yoluyla anlatma, anlamı
çoğaltma aranışıdır
Ne var kı, bu ıç bıçım oğelerının one çıkmalan, şı-
ınn gucune guç katarak yaygınlaşmalan, duzyazıyla
anlatılamayacak duşuncelen, duygulan bulunmayan,
dahası, kapalı ya da açık soyleyecek hıçbır sozu ol-
mayan kımselere başka bır soyleyışle, şııre tersten
gırenlere, tadına doyulmaz bır oyun olanağı yaratmış-
tır Anlatımla ılgılı hıçbır gorev yuklenmeyen ımgeler,
eğretılemeler, sımgelerle oynanan bır oyun
Kapalılık ıçtekı boşluğu ne kadar örtebılır?
HTIMLAK LZEKINDE DANS
HAYAL
Kahvesi
ÇmtmkUUmam
-Bu Gece
ULUTSUZLUK
ÖZLEMİ
^M U S I C
ISTANBUL
MEVHANESİ
Rczcrvasyon [0216| 413 68 80 - 81
- Her Pazar Açık Büfe BRUNCH
lltrlYanm Saallc hlinyt hkılt uıııjı ıı İcrchiz Malor .Sırıı'jı.
çagrı...
u YC«0yürfaıi
#*»
tmhai
Çmjrolt yabnlinnda bu- yrçrla ve {efak-
MAKNMBESt
Onrohk ahnda ve dere btyunca yflrflmeniıı ktyfi_
SCLCKL&BOL VETATULAU
Dqğa harikaa bır gokfcn ysyhlara yürilyü».
A . A KomkbmAİı CEZİUK
75OOOOTL
lOEyUra
750 000 TL
y
75OOO0TL
2-IOEyU
TirihtodennSkJa-meyotcuhık- BOgiıbıi
HSSOS 2-3EyU
Dta^je se&sil bır beUede dara «tanh k^«. TPİ75O 000 TL
OÛHETEOE 9-l7Cy«i
KjrKkniıyaylalannda hir baftaik prognm. BUgl «ha.
KTSSndSğîe
Arnika
Mb tok. 6/5 B^oğhj T*l/Fdkr 0-212-24S1993-24S2976