28 Aralık 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 9 TEMMUZ 1995 PAZAR HABERLER Çeçenlerden protesto İstanbul Haber Servisi- Kafkas Çeçenistan Dayaruşma Komitesi üyesi bir grup dün Rus Konsolosluğu önünde protesto gösterisi yaptı. Rusya'nın Çeçenlere katliam yaptığını öne süren grup, konsolosluğun önüne siyah çelenk bıraktı. Bu arâda Çeçenistan'ın bağımsızlığına katkida bulunmak amacıyla, Çeçenler'ın yaşadığı ve aralannda Türkiye'nin de bulunduğu 12 ûlkenin katılımıyla merkezi ABD'de olmak üzere "Uluslararası Çeçen Kongresi Organızasyonu" kurulduğu bildirildi. 95te 313 işkence olayı • ANKARA(ANKA)- Türkiye tnsan Haklan Vakfi, ilk altı ayı gende bıraktığımız 1995 yılı içinde bugûne değin 313 kişınin işkence gördügunü açıkladı. İşkence olaylannda ılk sırayı Istanbul aldı. Istanbul'da TİHV tedavı merkezine başvuranlardan 100 kişide işkence izlerinin belirlendiği öğrenildi. lşkencede ilk altı ay sıralamasında 82 işkence olayıyla Adana ikinci. 79 işkence olayıyla lzmır üçüncü oldu. Ankara'da ise 52 işkence olayının görüldüğû bildirildi. IMayıs'a soruşturma • tZVltR (Cumhuriyet Ege BürosuH Mayıs etkınlikleri sırasında yasadışı slogan atıldığı, pankart açıldığı ve etkinliğe katılan Alman sendikacılann izın alınmadan konuşturulduğu savıyla aralannda Demokrasi Platformu dönem sözcüsü DİSK Ege Bölge Temsilcisı Musa Çam'ın da bulunduğu dûzenleme komitesınde görevli 8 kişi hakkında soruşturma başlatıldı. DSPdeerken seçim istiyor • ANKARA(AINKA)- Anayasa değişikliğinin askıya altnmasının ardından erken seçim isteyen partilerin arasma DSP de katıldı. DSP Genel Başkan Yardımcısı Cevdet Selvi anayasa değişikliği girişiminde hükümete karşı olan güvensizliğın pekiştiğini ileri sürerek, "Çözûm. hükümetin gaflet ve delaletten kurtularak bir an önce erken seçim karan altnasıdır" dedi. ÇRsr, ÖzbeMstan'a gttyor • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Başbakan Tansu Çiller, Özbekistan ve Azerbaycan'a resmi ziyaretlerde bulunmak üzere bugün Ankara'dan aynlacak. Çiller, Özbekistan Cumhurbaşkanı tslam Kerimov, Azerbaycan Cumhurbaşkanı Haydar AJiyev ve her iki ülkenin üst düzey yetkilileriyle görüşecek. Görev I AN KARA (Cumhuriyet Bürosu) - Prof. Dr. Yuda Yûrüm'e yapılan saldınya adı kanşrığı gerekçesiyle gözaltına ahnan ve daha sonra serbest bırakılan Nizam-ı Âlem Ocaklan Genel Başkan/ Emir Kuşdemir, bu görevinden aynlarak yerini eski Ankara Ulkü Ocaklan Başkanı Sûleyman Doğan'a bıraktı. MHP'li Baynamcı oJdu • TURHAL(AA)- Milliyetçi Hareket Partisi MYK üyesi Av. Ergin Bayramcı, Tokat'ın Turhal ilçesine bağlı Dökmetepe kasabasındakj evinde geçirdiğı kalp krizı sonucu öldü. Bayramcı'nın cenazesi, Şeyh Şaabettin Mezarlığı'nda defhedıldi. Insansızlaştınlan köylerin haritası çıkanldı, 976 köy, 1225 mezra boşaltıldı Köylere 'güvenli dönüş 9 arayışı AYŞE SAYIN ANKARA-Hükümet, terör gerekçesiyle göçe zorlanan yurttaşlann, "köylerine güvenli dönüşü" ıçin çözüm anyor. Bakanlar Kurulu'nca "köylere güvenli dönüş." tasanmı ile ilgilı çalışma yapmakla görevlendirilen ve 4 bakandan oluşan komite içinde yer alan insan haklanndan sorumlu Devlet Bakanı Algan Hacaloğlu, boşaltılan köy ve mezralann hantasını çıkardı. Dogu ve Güneydoğu"daki il valiliklennden bakaniığa iletilen venlere göre şu ana kadar 976 köy ve 1225 mezra, "girvenlik'' gerekçesiyle boşaltıldı. Köylerinden aynlmak zorunda kalan yurttaşlar ise bölgedeki iller ıle Amasya, tzmir. Mersin, Manisa, Hatay, Antalya ve Adana'ya yerleşiyorlar. Bakanlar Kurulu'nun geçen ay yapılan bir toplantısında oluşturulan ve CHP Genel Başkanı ve • Hükümetin, "köylere güvenli dönüş" projesi kapsamında, insan haklanndan sorumlu Devlet Bakanı Algan Hacaloğlu, boşaltılan köy ve mezralann hantasını çıkardı. Göçe zorlanan yurttaşlar, bölgelerindeki illerin yanı sıra ağırhklı olarak Amasya, Izmir, Manisa, Mersin, Hatay, Antalya ve Adana'ya yerleşerek yeni "gecekondu" alanlan yaratıyorlar. Başbakan Yardımcısı Hikmet Çetin. tçişleri Bakanı Nahit Menteşe, Devlet Bakanı Necmettin Cevherive Hacaloğlu'ndan oluşan komite, çalışmalanna, boşaltılan köyler ve mezralann sayılannı saptamakla başladı. Devlet Bakanı Hacaloğlu, konuya ilişkin Cumhuriyet'e yaptığı açıklamada, bakanlık olarak bölge valılıkleriyle temasa geçtiğini söyledi. Bölgede. "abarüh güvenük afauıian" yaratılarak terör sorununun çözümlenemeyeceğı ve halkla devlet arasındakı yabancılaşmanın giderilemeyeceğıne dikkat çeken Hacaloğiu, bu nedenle köye dönüş tasanmının b&şlatıldığını söyledi. Hacaloğlu, tasanm çerçevesinde, ilk aşamada, büyükbaş hayvancılık, ancilık ve dokumacılığın teşvik edileccğini bildirdı Tasanm içın 1 trilyon liralık kaynak aynlacağını kaydeden Hacaloğlu, "Köye dönen yurttaşlara 5 hayvan ve bu hayvanlan beslemek için de 1 hayvan bedeli besi yardımı yapılacak, hayvancıhk yeniden canlandmlarak hem ülke ekooomisine katkı saglanacak hem de köye dönüş cazip hak getirilecek''diye konuştu. Merkez köyler projesi için kullanılacak 253 milyon dolarhk UNESCO kredisinin, kısa süre içinde geleceğini bildiren Hacaloğlu, köylere dönüş sağlanmadan, bölge halkının sorunlanna çözüm bulunamayacağını ifade etti. Hacaloğlu, şunlan söyledi. "Avrupa Parlamentosu'nu ikna edeceğiz diye yapay, sadece sözde kalacak girisimlere son vermek lazun. Devlet Ue halk arasmdaki yabancdaşnuuun önü alınmadan, iç banşı sağlayaraayız. Abarülı güvenlik konseptleri oluşturularak bölgede güvenlik sağlanaınaz. Bugüne kadar sağtanamadığı da görülmüştür. Köylere dönüş projesini yaşama eeçiremezsek Amasya, tzmir, Manisa, Mersin, Hatay, Antalya, Adana'nın varoşlanndaki sağtıkstz yapüaşmanın önünü alamayız." HÜ Senatosu'na suçlama: Oğretim üyeleri siyaset yapabilmeli ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Hacettepe Üni- versitesi Senatosu'nun, öğ- retim üyelerinin siyasal partilere üye olmalan ya da yönetim kademelennde görev almalannın sakınca- lı olacağı görüşünü savun- ması tepkı gördü. Öğretim Üyeleri Derneği Genel Başkanı Prof. Dr. Alpaslan Işıkh, HÜ'nün. "siyasete katılan hocalann, kendi gö- rüşünden insanlan etrafin- datoplayacagT varsavımı- nı eleştirdi Işıklı, "Baa öğretim üye- lerinin, kendi görüşünde olan insanlan çevresine toplaması uygulamasının kaynağı ve örnegi başka yerde aranmahdır. Bunun en belirgin ömekjeri, dar- becilerin sıründa siyasi güç kazanmış olan thsan Doğ- ramacı döneminde basja- nuşör"dedi. Alpasian Işıklı, HÜ Se- natosu'nun, öğretim üyele- ri üzerindekı siyaset yasa- ğının sürmesıni savunan karan nedeniyle Cumhu- riyet'e şu açıklamayı yap- tı: "Hacettepe Üniversitesi Senatosu'nun öğretim ele- manlannın siyaset yasağı- nın kalkması düsüncesine karşı çıkmasına şaşmamak gerekir. Böylece kendileri siyaset yapmaya devam edi- yorlar. Biz tse çoguku, ka- ühmcı siyasetten yana olan- lann da bu haktan yarar- lanmalannı istiyoruz. Biz öğretim ü'velerinin. ünfver- site dışında çokuluslu şir- kederde ve özel tkaretha- nelerde para peşinde za- man hancamasına karşıyız. Ama demokratik bir top- hımda her yurttaşuı sahip obnası gereken haklardan öğretim elemanlannın da sonuna kadar yararianma- sı gerektiğine inanmakta- yız. 'Aynı hak 657 sayılı Devlet Memurlan Yasa- sı'na tabi personele de ta- nınsa ne olur' diyesoruyor- lar. Evet onlara da tanın- malıdır. Onlara da tanınır- sa bugün hayrankk duyu- lan birçok Batı ülkesindeki gibi olur. Siyasetin düzey kazanmasına, siyasetin so- kağataşmaktan kurtulma- sma katkı sağlanmıs olur.' Işıklı, şöyle devam etti: "Geçmiştebir siyasipar- tinin yönetiın kademesinde yer aküğı halde suuftan ve öğrencflerinden yararian- mayı bir an bile düşünme- miş olan hocalanmız çok olmuştur. 1961 Anayasası geniş ölçüde oıuann katkı- lansayesindebiçinılennıiş- tir. Bugün Meclis'in icine düştüğü çıkmaz ise esas olarak demokratik kabhm yollannın geniş yurttaş ke- simlerine ve bu aradaöğre- tim üyelerine kapalı ohna- sındandır. Bazı öğretim üyeleriııin, iddia ediktiği gi- bi, kendi görüşünde olan insanlan çevresine topla- ması uygulamasının kay- nağı ve ömeği başka yerde araıunahdır. Bunun en be- lirgin örnekleri darbecile- rin sırtında siyasi güç ka- zanmış olan Ihsan Doğ- ramacı döneminde bas- lamışür." lOyaşındabir çocukla sakaüar da gözalüna alındj. (Fotoğraf: KEREM ILGAZ) Kayıplarateplâye40gö&dtı İstanbul Haber Servisi- Demokratik Mücadele Platformu, sendıka ve demek- lerin de aralannda bulunduğu bir grubun Istiklal Caddesi'nde yapmak istediklen "Kayıpları ve katillerini istiyoruz" yü- rüyüşüne polis müdahale etti. Yaklaşık 40 kişi coplanarak gözaltına alındı. Kayıp ailelen, BSP, çeşitli sendika ve dernek üyelerinin de aralannda bulundu- ğu bir grup, Galatasaray Lisesi önünden Kadıköy'e, yürümek istedi. Ankara'da son bulması planlanan " Ka- yıplan ve katilleri istiyoruz" yürüyüşü için dün öğlen Istiklal Caddesi'ndeki Ga- latasaray Lisesi önünde toplanıldı. Basın açıklaması okuyarak yürüyüşe başlamak isteyen gruba polis izin vennedi.Gnıbun dağılmaması ûzerine 3 kişi gözaltına alın- dı Gözaltına alınanlann serbest bırakıl- masını isteyen 40 kişilık grup. dağılma- yı reddederek, "Arkadaşlarunız serbest bırakuana kadar oturma eylemi yapaca- ğız" dediler. Güvenlik güçlerinın, "2 da- kika içerisinde dağılmayanı gözaltına ala- cağız" uyansının ardından, alan çembere alındı. Polis gruptakileriyumnıklayarak gözaltına aldı. Gözaltına alınanlar akşam saatlerinde serbist bırakıldı. Sağlık Bakanlığı'ndaki skandalda yeni gelişme Riişvet olayında iilkücü parmağı YUSUFÖZKAN ANKARA - Sağhk Bakanlı- ğı'nda ortaya çıkanldığı açıklanan "nışvef olayına, konuyla ilgisi ol- mayan bürokratlann admın kanştı- nldığı bıldinldi. Bakanhktakı ülkü- cü örgütlenmenin bir "komplosu" olarak dcğerlendınlenriişvetola- yıyla ilgili dosyalarda ımzası bulu- nan Tedavi Hizmetleri Genel Mü- dür Yardımcısı Jahsin Ecer'in ko- runduğu öne sürüldü. Müfettişlerce incelenen 67 dos- yanın hiçbirisinde ımzası bulunma- yan Tedavı Hizmetleri Genel Mü- düryardımcılanndan CanpolatPo- lat ile sadece bir dosyada imzası bulunan ve müfettiş raporlannda bu imzasında "usulsüzhıkbulunmadı- ğı" yer alan Füsun Sayek'ın, ken- dilerine yönelik suçlamalarla ilgili olarak yargıya başvuracaklan öğre- nildı. Başbakanlık Teftiş Kurulu ve Sağlık Bakanlığı müfettişlerince yapılan ınceleme sonucu 600 mil- yon liralık rüşvet olayına adlannın kanştığı gerekçesiyle Ankara Cum- huriyet Başsavcılığı'nın dava aç- masıyla gelişen "riişvet skanda- h"yeni birboyut kazandı. Aralann- dan Sağlık Bakanlığı Tedavi Hiz- metleri Genel Müdürü Tevfik Alan- doğlu", Genel Müdür Yardımcıla- n Füsun Sayek, Canpolat Polat ile çok sayıda bakanlık çalışanı ve 15 • Sağlık Bakanlığı'ndaki rüşvet skandalmda hakkında dava açılan bürokratlann olayla ilgisi bulunmadığı belirtildi. Olay bakanlıktaki ülîcücü örgütlenmenin bir komplosu olarak değerlendırildi. özel firma yöneticisi aleyhine açı- lan davanın, bakanlıktaki ülkücü kesimin, iş yapan. demokrat bürok- ratlann tasfıyesine yönelik bir "komplosu"olduğu öne sürüldü. Türk Tabipleri Biriıği'nce (TTB) dün yapılan yazılı açıklamada, Sağ- lık Bakanlığı ıle ilgili yolsuzluk ha- berlerinin yeni olmadığı ileri sürü- lerek, "Ancak, bu güne kadar Sağ- hk Bakanhğı'nda yolsuzluklar ile il- gili ckkü bir islem vapıhnaması dik- kat çekicktir. Son olaylarda ortaya çıkan miiitan kadrolardan oluşan Sağhk Bakanlığı Tera'ş Kurulu'na güvenmiyoruz. Sonışturmanın, Sa- yıştay gibi bir kurumca yapdma- sını daha doğru buluvoruz"denil- di. Konuyla ilgili olarak bilgi veren bir bakanlık yetkilisi, uzun süredir devameden Sağhk Bakanlığı'nda- ki MHP'ye yakın kadrolaşmanm, Doğan Barandöneminde daha da yoğunlaştığını belirterek, "MHP'li kesim daha rahat at oynatmakama- cıyla, görev yapan, dürüst bürok- ratlann görevden uzaklasünlması- m istiyordu. Bu olayla da amaçlan- nı gerçekleştirdiler" dedi. Tedavi Hizmetlen Genel Müdür Yardımcı- sı Tahsin Ecer'in, genel müdür ol- mak ıçin mücadele verdiğini bildi- ren yetkili, bakanlık iç yazışmala- nnda "görevinde yetersb oMuğu" belirtilen Ecer'in, genel müdürlük koltuğuna oturabilmek için, Sayek ve Polat'a komplo kurduğunu sav- Iadı. Füsun Sayek'in eski Türk Ta- bipleri Birliği(TTB) Başkan Yar- dımcısı olması ve halen TTB kurul- lannda görev alması nedeniyle ken- disine "komünist" gözüyle bakıldı- ğını anlatarak şöyle dedi: "Soruşturma konusu olan 67 dos- yanın büyük bir bölümünde Tahsin Ecer'in imzası olmasına karşın ken- disi soruşturmaya uğramadı. Oysa CanpolatPolat'ın bu dosyalann hiç- birisinde imzası olmadığı halde hakkında dava açüdı. Füsun Sa- yek'in de sadece bir dosyada imza- sı var ve müfettiş raporlannda da bu im/anın ku- suriu, usül- süzolmadığı beurtiliyor. Ecer, kendi- sindendaha yetkin olan bu iki insanı tasfiye et- mek istiyor." Aynı yet- kili, olayla ilgili dava dosyasının Tahsin Ecer tarafından basına sız- dınldığın ve dosyasının dağıtımı- nm Tahsin Ecer'in eşi gazeteci Se- ma Bingöl Ecer tarafından yapıldı- ğını öne sürdü. Baran'ı "şov yap- makla" suçlayan bakanlık yetkili- si, " Tüm dosyalarda bakanın, müs- teşann ve diğer üst düzey yetkilile- rin imzası da var. Onlar hakkında niye soruşturma açümıyor?' diye konuştu. Sağhk Bakanlığı Teftiş Kurulu Başkanı AMÖzayduı'ın müfettişlik döneminde, ılk iş olarak teftişe git- tiğı memurlann hangi siyasi görü- şe bağlı olduğunu araştırmak oldu- ğunu da belirten yetkili, "MHP'li örgütienmenin basını çeken Özay- dın'ın sonımlu olduğu Teftiş Kuru- lu da, komplo senaryosunun uygu- laıunasını sağJadı. Bunlar sahte ih- bar dilekçesi yapıp, hiç suçu olma- yan insanlar hakkında soruşturma başlatan kişiler" görüşünü dıle ge- tirdi. Yaşam ıle Öfum Arasındakı Seçim YAGMURDAN ÖNGE ' Befone The Ba n" 'ÜNETK1EN MlLCHO MANCHEVSKI ('•üu.oıııt 1UI)'- K.\nu\ f'Ol İN Sl-RTSEDZIIA CARTLinOTainız Beroğlv Pera Sin«nusmda 25112 « S. HAFTA Salonumuz Klımalıdır I ALTIN ARSUN ODULU EN İYİ YABANCI Fİt_M OSCAR ADAY HADEP davası Gözaltında çocuklar davar ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)-HADEP davasmda yaşanan olaylardan sonra gözaltına alınanlann sorgu- su sürerken IHD Genel Sek- reteri Hüsnü Öndül'ün ar- dından, İHD Genel Sekreter Yardımcısı Nazmi Gür ile Türkiye tnsan Haklan Vakfi (TİHV) Genel Başkanı Ya- vuzÖnen de serbest bırakıl- dılar. ıHD Ankara Şubesi, gözaltında bulunanlar ara- sında, yaşlan 10 ila 17 ara- sında değişen 13 çocuğun bulunduğunu bildirdi. Alkışh protesto olayı HADEP'lı 4 yöneticinin yargılanmalan sırasında "al- kışh protestoda" bulunduk- lan savıyla Ankara DGM Başsavcısı Nusret Denü- ral'ın talimatıyla gözaltına ahnan yaklaşık 250 kişinin sorgulannın sürdüğü bildi- rildi. tHD Genel Sekreteri Hüsnü Öndül'den sonra, IHD Genel Sekreter Yardım- cısı Nazmi Gür ile TlHV Genel Başkanı Yavuz Önen de önceki gün akşam saatle- rinde serbest bırakıldılar. İHD Ankara Şubesi gö- zaltında yaşlan 10 ila 17ara- sında değişen 13 çocuğun bulunduğunu bildirdi. Açık- lamada, "Bu keyfı ve haksa gözam sonrası mağdurlara, 20 temmuza kadar, tara 15 gün gözalb süresi verilmiş- tir" denildi. HADEP Genel Sekreteri Kemal Bilget, dün akşam saatlerinde 44'ü kadın ve ço- cuk. 64 kişinin daha serbest bırakıldığını açıkladı. Bilget, televizyonda zafer ışareti ya- panlann ifadelennın alınma- smın uzun tutulduğunu be- Iirtti. MIKRO DtNÇ TAYANÇ Ayıp Dediğin Böyle Olur Kim bilir, neler anlatıyorsun şu sırada Sıvas'ın Canlan'na... "Sizler yakılıp da şeriat meşalesi yan- dığında, kıl payı kurtanr gibi yaptılar beni" mi di- yorsun? Kıl payı kurtarılır gibi yapılıp da "Yûce Türk adaleti"n\n (O mu mülkün temelidir, mülk mü onun hiç anlayamadım ya...) karşısına, "can borç- lusu birsuçlu gibi" diktiler mi diyorsun? Neyse; boş ver bunlan Aziz Usta. Boş veri. Yakılan yakıldı, yanan yandı... Yakanlar, yeni kib- ritler peşinde!.. Cayır cayııır yakacaklannı anyoriar. Sen, kimsenin suçunu yakasında bırakmadan, "suçluluğunu ('.)" kabullenircesine, bavulunu bile toplamadan, çekip gittin. Biz, sadede gelelim! Sen, çok ayıp ettin, Aziz Nesin!.. Bunca "yaşayan" eşşegin arasında "mektupsuz kalmış eşek anlan" misali, bırakıp gittin bizleri. Şimdi o yaşayan eşşekler, "Aziz Nesin için söy- leyecek sözüm yok" diyecekler... Oysa, daha yazacağın neler vardı, neler... "Ânayasayı iğfal eden kadın "\ yazmaz mıydın sen? Ya da "Memleketin Birinde Hop CHP'yi? Sen, çok ayıp ettin!.. Var mıydı, 80 yıla sığdırdığın onca savaşımı "gül- mece" gözlüğüyle okutmaktan bıkıp da çekip git- mek? Kalamaz mıydın "Yaşar, ne yaşar ne yaşa- maz" ömeği? Beceremedin (!) Sen, çok ayıp ettin, Aziz Nesin!.. Ayıp edip giderken, "vakfında" onca Aziz Nesin bırakman da ayn bir ayıp!.. Ma'zallah ya büyürter de kendilerine "Nesin" di- ye sormaya sıvanırlarsa! Ya Aziz Nesin'ler çoğalırsa? Ya her biri eline kalem alıp "kurdun dağlardan, etine, kopup koştuğunu göre göre otlamayı sûr- düren ve de 'bana ne, aslında o kurt değil ki' diye- rek yem olan eşşekleri" anlatırtarsa? Ya içlerinden "birçoğu" çıkıp da "Türk milletinin yüzde 60'ı aptal değildir. Aslında aptal olanlann oranı yüzde 92'yi biraz aşkındır" derse? Ya içlerinden "bazılan", bu mılletin vekili olmayı kafalarına koyup da Meclis'e girer ve de "Ulan, bunca yıldır askeri anayasa falan diye gevelediniz, şimdi de kendi verdığiniz sivil değişiklik önerisini kendi elinizle yaktınız. Yoksa siz, 'mıllet vekili değil, militarist vekili' misınız?" dıyecek olursa... Sen, çok ayıp attin Aziz Nesin!.. Var mıydı, akıllısı bunca az millete 110 kitabı "bahşiş" niyetine bırakıp can sofrasından kalk- mak? Var mıydı "Böyle Gelmiş, Böyle Gitmez" diye başlayıp tamamlamadan kayıplara kanşmak? Acelen neydi Aziz Usta? Bekleseydin! Nasıl olsa, "seni yakamadık; bari asalım, vuralım, bombalaya- Itm" diyen birileri çıkardı da sen de "Uğurtara" ka- nşırdın!.. Sen, çok ayıp ettin Aziz Nesin!.. Hani o "Çin öyküsü"ne bile konu edilen "Nrsız, ama köycek çok sevilen kedi"n vardı ya... Hani, öl- düğünde, gömüsünün üstünde koca, gri maliye bi- nası biten kedi... Hiç aklımdan çıkmıyor. Tıpkı onun gibisin... Yaşamın, doğrulan aptallann suratına çarpmakla "harcandı!" (Vasiyetin gereğO mezannın yeri bile belli olmş- yacak(mışî) Ama, ben diyorum ki; birer gönül çiçe- ği bıraksak da, yobazlar basmaya kalksa da, so- nunda o "gömü"nün üzerinde bir bina bitecek. Rengi koyu gri olmayan, üzerinde "resmi" bir lev- ha bulunmayan bir bina. Eğer, o binadan yeni Aziz Nesin'ler çıkmazsa ve çıkıp da yaşam telaşı içinde tamamlayamadığın işleri "bitirmezlerse" sana "ayıp etmiş" oluruz! Ana fikir Böyle Gelmiş, Böyle Gitmez! Ana fikrin ana fikri: Böyle gitmeyeceğini kanıtla- mak için ne yakılmaya gerek var ne de "yürek en- farktma!" Tansu Çiller'in danışmanına yeni koltuk ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Başbakan TUHU Çiller'in basın danışmanı ve Anadolu Ajansı Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Bican, Başbakanlık Halkla tliş- kiler Dairesi Başkanlığı'na getirildi. Karar Resmi Gazete'nin dünkü sayısında yayımlandı. Mehmet Bican'dan boşalan Başbakanlık Basın Müşavir- liği'ne de, Halkla tlişkıler Daire Başkanlığı görevinden ahnan Mesut Şenol getirildi. Anadolu Ajansı Yönetim Kurulu Başkanlığf nı da yürüten Mehmet Bican, görev- de bulunduğu yaklaşık iki yıllık dönemde ajans çalışan- lannın işine son verilmesi yönündeki kararlan ve olum- suz tavn ile dıkkatlen üzerinde topladı. NÜKLEER ŞANTAJ KOZU MAFYANIN ELİNDE MAFYA ARTIK FUTURSUZCA NUKLEER MADDE KAÇIRIP PİYASAYA SÜRÜYOR TALEPLERINI YERINE GETIRMEYEN DEVLETLERE ELİNDEKİ NUKLEER MADDELERLE ŞANTAJ YAPMAKTAN GERIKALMIYOR DUNYADAKION BÜYÜK GİZLİ MERKEZDE TÜRKLER DE VAR'.. PARTI KURULTAYA GİDERKEN CHPDE İNÖNÜ, ÇETİN VE BAYKAL ÛÇGENİ DİYANET İŞLERİ BAŞKANUĞI'NDAN ALEVİ KUfTAfflNA TEPKİ ANAPTEŞKİLATTNDA SUSKUNLUK DONEMISONA ERIYOR AZİZ BİR DEHAYI YİTİROİK NESİN BU KEZ AĞLATTI ATATÜRK1IN ARAIMĞI KAYIP KfTA MUSTAFA KEMAL NEDENISRARLA BU KITAYIARADI?.. J 1)1 NTV>[M\ BIT\mT\ DfiKDI TTLU- • IRAK KRAU ^NkARA DA IKTIDAR1 Bf.KU\t)R G\Z1 F\Y^M Kİ HVılVn M'IARİN IX Rl LAUĞIM ı\tnoR
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle