Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 9 HAZİRAN 1995 CUMA
14 KULTUR
Kafesteld kıışuıı özgürKik şarkıları
MEHMETULUĞ
Cannonball Adderiey, 1950'li
yıllarda cazın yeni parlayan bİT
alto saksofoncusu olarak
anılmaya başladığı gûnîerde,
pop ve rhythm & blues
plaklannda çalabilmek için
"Buckshot LeFonque" takma
adını kullaruyordu. O dönem
anlaşmalı bulunduğu plak
fîrması tarafından cazın
dışındaki yapıtlarda yer
almasına izin verilmcyen
saksofoncu, Buckshot
LeFonque adını kullanarak
rhythm & blues gibi sevdiği
farklı albüm çalışmalannda
çalmayı başanyordu. Branford
Marsalis'in bu akşam
Pariiament Caz Festivali'nin
kapanışına getirdigı son
projesinin ismi de işte o
günlerin ruhunu taşıyor.
1960 yılında New Orleans'm
mûzik dolu bır evinde dünyaya
gelen ve çok genç yaşlannda
kardeşi Wynton ile birlikte caz
dünyasına balıklama atlayış
yapan Branford, Art Blakey,
Liond Hampton, Herbie
Hancock, Dizzy Gillespk ve
Miles Davis gıbi devlerin
yanında stajyerlik yaptıktan
sonra 1985 yılında bir gûn
Sting'le tanıştı. Caz
çevrelerinde birçok kişinin
canını sıkan bir karaıia bu ünlü
pop yıldızıyla çalışmaya
başlayan Branford, iki seneyi
aşkın bir süre boyunca Sting'in
topluluğunda yer aldı. Pek çok
caz eleştirmeni Wynton gibi
klasik cazın
<
*süpennen"i
olmasını bekledikleri
Branford'ın böyle hafîfbir
projede yer almasını
hazrnedemedi.
Aslında Branford, Wynton'a
nazaran daima daha fazla özgür
düşünce ve hareket yanlısıydı.
80'li yıllarda Spike Lee'nin
"Mo Better Blues ve Do The
Right Thing" adlı filmleri için
yaptığı müzikler, 90 yılında
Gratefuli Dead ile yılbaşı
akşamı çalması, ünlü Hip-Hop
yapımcısı ve DJ Premier ile
yaîunlaşma, bütün bunlar
Branford'un cazın yanında
sûrdürdüğü projelerdi. Aynı
süre içinde Kenny Kirkland,
Jeff Watts ve Bob Hurst'den
çevrelere olan kızgınlığını
gizlemedi. Branford
kısıtlanmak istemiyordu ve
bunu da Jay Leno'nun iş
teklifıni kabul ederken
kendisine açık açık ifade etti.
"Tonight Show"da yanına
Kirkland, VVatts ve Hurst'e ek
olarak gitarist Kevin Eubanks,
tromboncu Matt Finders,
trompet Sal Manjuez ve
perküsyoncu Vicki Randk'i
alarak çok sağlam bir ekip
kuran Branford. bu
topluluguyla iki yıl boyunca
cazdan funk'a, blues'dan bosa
nova'ya pek çok farklı türdeki
Buckshot LeFonque projesinin
kilit ismi DJ Premier. Eski caz
melodilerini ya da(herhangi bir
parçayı) "turntable''inda
değişik hızlarda çevirerek farklı
ritm sesler yakalayan DJ
Premier bu projede kimi zaman
Branford'un sololanyla kafa
kafaya yanşıyor.
Saksofondaki tonunun Ben
VVebster ve Sonny Roffîns,
doğaçlama tekniğinin ise
Wayne Shorter'den
etkılendiğini açıkça ifade eden
Branford, ne kazandığı
Grammyieri, ne de Sting ya da
Jay Leno gibi ünlülerle olan
Z
aman zaman kafese şirse de, kendini "özgür bir
kuş" olarak nitelendıren saksofon ustası için en
önemli şey istediği müziği çalabilmek. Bu akşam
Açıkhava Tiyatrosu'nda izleyeceğimiz Branford'un son
projesi olan Buckshot LeFonque de sanatçının istediği
her türlü müziği çalabileceği ideal ortam.
oluşan klasik dörtlüsüyle
önemli kayıtlar yapmaya devam
eden Branford, bu dörtlüyü 90
yılının bir bayram akşamı
Açıkhava Tiyarrosu'na da
getiriyordu.
Amerika'nın ünlü "Talk
Show"cusu Jay Leno da NBC
kanalında yeni bir programa
geçince ilk iş olarak Branford
Marsalis'i aradı. Branford,
Leno'un istediği tüm
özelliklere sahipti; zeki, esprili,
dinamik ve yaratıcı bir
müzisyenin liderliğinde yeni
bir müzik ve yeni bir ruh.
Branford'un 1992 yılında bu
yeni iş teklifini kabul etmesi
bazı çevreler için ikinci bir şok
oldu. Açıksözlü Branford da bu
müziğe kendi yorumunu
getirerek çalma fırsatını
yakaladı. Branford Marsalis'in
son projesi olan "'Buckshot
LeFonque" da Cannonball
Adderiey gibi cazın dışında
kalan müzikleri çalabilmek için
kullandığı ve de funk, hip-hop,
blues ve reggae gibi farklı
türdeki müzikleri bir araya
gerirdiği projeye verdiği isim.
Buckshot LeFonque'un aynı
isim altında piyasaya çıkan ilk
albümünde Branford
Marsalıs'e GangStarr'ın ünlü
prodüktörü DJ Premier'in yanı
sıra Albert CoUins, Roy
Hargrove, Nils Lofgren ve
Kevin Eubanks gibi ısımler
eşlik ediyor. Branford'a göre
birlikteligini önemsiyor. Zaman
zaman kafese girse de, kendini
"özgür bir kuş" olarak
nitelendiren saksofon ustası
için en önemli şey istediği
müziği çalabilmek.
Branford'un son projesi olan
Buckshot LeFonque de
sanatçının ıstedıği her türlü
müziği çalabileceği ideal
ortam. Daha ikinci yılında
James Bromt, Sonny Roüins,
Chick Corea ve Buddy Guy
gibi farklı akımlann devlerini
aynı çatı altında toplamayı
başaran Pariiament Caz
Festivali, bu seneyi bu akşam
Açıkhava Tiyatrosu'nda
kendisine yakışır bir konserle
kapatacak.
Selanik Yazarlar
Toplantısınm Ardından
8.Madde her
yerde karşımızda
SEZERDURU
Kasım 1994'te 30 ülke yazar örgütlerinin katılımı ile ya-
pılan "Karadeniz'in Dalgalan- Üç Denizin BuluşmasTadlı
gezi-toplantı "Worid Renaissance" adlı gemı ile yapılmış
ve sonucunda Delfi Deklerasyonu yayınlanmıştı. Buna gö-
re "Word Renaissance'' yanı "SözcüMerin RönesansT ad-
tı uluslararası bir yazar ve çevırmenler konseyi kurulacak,
konsey Ege ve Karadeniz bölgesi içinde bır merkez oluş-
turmayı arnaç edinecek. ülkelerin yazarlannı biraraya geri-
recek seminerler, toplantılar. festivaller düzenleyecek, kar-
şılıklı edebiyat çevinlerini destekleyecek ve yayınlanmala-
nnı sağlayacaktı. Aynca düşünce özgürlügünün kısıtlandı-
ğı ülkelere karsı ortak tavır alacak, hakkında kovuşturma
olan yazarlara destek verecekti.
Kasım ayında yapılan gezi sırasında hava koşullan elver-
mediğı ıçıri programd olan Selanik kentine gıdilememişti.
Bilindiği gibi Selanik 1997 Avrupa Kültür Başkenti seçil-
di. Selanik Beledıyesi 19-21 Mayıs 1995 tarihleri arasmda
Karadeniz'in Dalgalan gezısine kablan ûlkeliren grup bas-
kanlannı kentlenne davet ettiler. 19 ülkenin temsilcileri res-
mı adı "Wbrd Renaissanee Confcrencein Thessaloniki" olan
bu toplantıya kaüldi. Bunlar. Abhazya, Bulgaristan, Dani-
marka, Estonya, Finlandiya, Gürcıstan. Almanya, Yunanis-
tan, Izlanda, Letonya, tsveç, Moldavya, Norveç, Polonya,
Romanya, Rusya, Ukrayna, Vietnam ve Türkiye ıdi.
"Süzcüklerin Rönesansı''adh konsey kuruldu, kasım ge-
zisine katılan tüm ülke yazar örgütleri konseyin doğa! üye-
sioldu. Yürütme kuruluna ıse şu kişıler seçildi: Bente Chris-
ten(norveç), PeterCurman (lsveç). Uwe Friesel (Almanya).
Thanasis Valtinos, Nikos Kasdaglis, Dimitros Fatouros (Yu-
nanıstan), Ewa Kumlin (Karadeniz gezisi koordinatörü),
Sezer Dunı (Türkiye), aynca Rodos Belediyesi'nden 3 yet-
lalı.
Merkez Rodos'ta kuruluypr
Karadeniz'in Dalgalan adlı gezide karara alınan Ege ve
Karadeniz bölgesinde bir Yazarlar ve Çevırmenler Merke-
zi kunılması için 5 aday yer vardı: Rodos, tstanbul/Büyü-
kada. Odessa. Pitsunda ve Poti. Selanik toplantısmda mer-
kezin Rodos'ta kunılması karara bağlandı. Rodos Beledi-
yesi altı ay önce duyduğu bu projeyiaradan bu kadar kısa
bir süre geçmiş olmasına karşılık gerçekleştirmek için her-
şeyi yapmış, binayı bulmuş, restorasyon projesini hazırla-
mış, gerekli parasal desteğı hem kendı belediye bütçesin-
den, hem Kültür Bakanlığf ndan, hem de UNESCO'dan
sağlamış durumda. 1996 yılının sonbahannda hazır olacak
merkez programıru uygulamayabaşlayacak. Program ulus-
lararası konsey tarafından hazırlanacak, Rodos Belediyesi
bu konuda söz sahıbi olmayacak.
Rodos Belediye Başkanı'nın karar okunduktan sonra se-
vinçten gözleri parlıyordu. "Yalnızturistikbir yer olarak bi-
Hnmek istenıiyonız. Kültür Merkezi kurarak uhısUrarası
prestij s»gla>-ac«gımız için çok muthıyuz^dıyor.
Büyükada Projesi
Hemen hemen 10 yıllık bir geçmışe sahip olan ve
TYS'nin büyük uğraş verdiği Büyükada projesini ise şim-
diye kadar ne Istanbul Belediyesi'ne, ne Kültür Bakanlı-
ğı'na, ne de Dışişlen Bakanlığı Kültür Dairesine, ne Taıut-
ma Fonuna, ne maddi yardım sağlayabilecek birilerine doğ-
ru dürüst anlatabilmemiz mümkün olmadı. Daha doğrusu
hiçbir yerden destek alamadık. Kültür alanında uluslarara-
sı ilişkilerin önemı ülkemizde henüz anlaşılamadığı gibi, ör-
gütlerimiz de gerçek kurumlaşma niteliğine kavuşamadı.
Bunun sonucu olarak her gittiğimiz yerde acı durumlarla
karşılıyoruz. Ülkemizın bu konudaki politik kararsızlığı ve
de en önemlisi düşüncenin suç sayıhnası, birçok yazar ve
gazetecinin düşünce suçlusu olarak hapishanelere konma-
sı, haklannda kovuşturmalar açılması her yerde gündeme
geliyor. Toplantıya katılan ülkeler içinde bir tek Türkiye'de
bu tip uygulamalar var. Selanik toplantısmda Büyükada
projesine bundan sonra gerçekleştirilecek olan merkez için
sıcak bakılmasına karşılık Türkiye'de TMK'nın 8.madde-
sinin kaldınlmasından önce izin verilmemiş dile getirildi.
TC hükürnetlennin yazarlannı böylesine hor görmesi ulus-
lararası arenada her gün prestij kaybetmesine yol açmakta-
dır. TYS, PEN ve Edebiyatçılar Birliği'ne yapılan hiçbir
ödenek yoktur. Davet edildiğimiz her uluslararası toplantı-
ya gıdebılmek için yol, otel, yurt dışı çıkış fonu gibi mas-
raflan Kültür Bakanlığından sağlayabilmek akıl almaz bü-
rokratik engellere takılmakta, çoğu zaman da mûmkün ol-
mamaktadır. Bakanlık örgütlerimıze, tıpkı tiyatroya, bale-
ye, operaya, orkestraya yaptığı gibi yıllık ödenek yapmak
zorundadır. Kültürun ana yaratıcısı ve taşıyıcısı olan yazar-
lar o zaman her türlü masraflannı kendi bütçelerinden sağ-
larlar, aynca Bakanhğın şimdiye kadar bir türlü yapamadı-
ğı arşiv çalışmalannı, yabancı dillere çevnlen Türk edebı-
yatı ömeklerini bir mefkezde toplama işini üstlenir ve ulus-
lararası yazar toplantılan düzenleme olanaklannı rahatça
yürütebilirler.
Fikir ve Sanat Eserleri Yasası'na ilişkin yasa tasansı TBMM'de kabul edildi
Yasa, teknolojiye göre yenilendi
ANKARA (Cumhuriyet Bö-
ros«)-RP'nin engellemeleri, hü-
kümet ortaklannın meclis çalış-
malanna yeterli ilgiyi gösterme-
meleri nedeniyle 2 aydırTBMM
Genel Kurulu gündeminde gö-
rüşmeleri süren fıkir ve sanat
eserleri yasa tasansı önceki gün
yasalaştı.
33 maddelik yasa, telif hakla-
nnm konınması için Avrupa
standartlan öngörüyor. Yasa ile
sanat yapıtlannın koruma kap-
samı genişletilirken, bilgisayar
programlan da ilk kez telif hak-
lan kapsamına alıruyor.
Türkiye'nin gümrük birliğine
uyum yükümlülükleri içinde yer
alan ve telif haklan ihlallerinin
önlenmesi için Batı standartla-
nnda koruma önlemleri getiren
yasa ile korsan yayıncılığa karşı
para cezalan önemli ölçüde ar-
tınlırken, ilk kez hapis cezası da
öngörülüyor.
Fikir ve Sanat Eserleri Yasa-
sı'nda büyük ölçüde değişiklik
öngören yasaya göre, bilgisayar
programlan. "bflhnve sanat ese-
ri* kabul edilerek korunacak ya-
pıtlar kapsamına alınıyor. Yasay-
la, bilgisayar programcısı da
"eser sahibi" kabul ediliyor.
Teknolojık gelişmelere göre
düzenlemeler öngören yasa, bil-
gisayar programiannm da, diğer
fikir ve sanat yapıtlan gibi, sa-
hibinden izinsiz çoğaloîmasını,
dağıtılmasını yasaklıyor.
Yeni düzenlemeye göre, bilgi-
sayar programından yararlan-
mak isteyenler, yapıt sahibine te-
lif hakkı ödemek zorunda kala-
caklar. Yasa ile fikir ve sanat ya-
pıtlannın koruma kapsamı da
genişletiliyor. Özgün ve çeviri
yapıtlarla tüzel kişilere ait eser-
terde koruma süreleri 70 yıla çı-
kanlıyor.
Yasa ile getirilen yeni düzen-
lemeler, özetle şöyle:
. Bilgisayar programlan, veri
tabanlan koruma kapsamına alı-
nırken, koruma süresi de 70 yı-
la çıkanlıyor.
Çeviri yapıtlarda 10 yıl olan
koruma süresi de 70 yıla çıkan-
lıyor. Yasa ile icracı sanatçılann
haklannın, icranın tespitinin ilk
yayınlandığı tarihten, yapımcı-
lann haklannın, ses taşıyıcılan-
nın ilk yayınlandığı tanhten, rad-
yo-televizyon kuruluşlannın
haklannın da programın ilk ya-
yınlandığı tarihten başlayarak
70'er yıl devam etmesi hükme
bağlandı. Komşu haklan, bilgi-
sayar programlan ve veri taban-
lan için korunma süreleri geriye
doğru işlemeyecek. Koruma sü-
resi dolan yapıtlar, serbestçe, sa-
hibinden veya varislerinden izin
almadan kullanılabilecek.
. İcracı sanatçılann haklan da
ilk kez güvence altına alınıyor.
Fikir ve sanat yapıtlannı özgün
bir biçimde icra eden, yorumla-
yanlar, eser sahibinin haklanna
komşu haklara sahip kabul edi-
lecekler. Buna göre, bir sanatçı-
nın ıcrasını saptama, çoğaltma.
kiralama, icranın tclli ve telsiz
her türlü araçla yayınlanması ya
da temsili suretiyle yararlanma
hakkı, sanatçıya verilecek.
. Bir eserin çoğaltılabümesi
için basımevi, yapımevi ya da
dolum tesisi, eser sahibi olduğu-
nu uygun sözleşme veya yetki
belgesi ile kanıtlayacaklar. izin-
siz kullanma durumunda, hak
sahipleri veya yetkili meslek bir-
liği, Cumhuriyet Başsavcılı-
ğı'ndan çoğalülan eserin nüsha-
lannın toplatılması ve bu konu-
da kullanılan teknik araçlann
mühürlenmesini talep edebile-
cek.
. Sinema yapıtlannda, yönet-
menin yanısıra senarist ve özgün
müzikbestecisi de "yaprt sahibi"
sayılacak.
. Eserniteliğindeki mimari ya-
pılarda, yazılı istem üzerine, ya-
pıtm görülen bir yerine dayanık-
İı malzeme ile silinmeyecek bir
biçimde yapıt sahibinin adı ya-
zılabilecek.
. Yapıtsahibinin maddi ve ma-
nevi haklannın ihlali durumun-
da öngörülen cezalar artınlıyor.
Buna göre, bir yapıtı sahibin-
den izinsiz çoğaltan, dağıtan, ba-
sanlar hakkında 3 aydan 1 yıla
kadar hapis, 300 milyondan 600
milyon liraya kadar ağır para ce-
zası verilecek.
. Meslek birliklerinin sayılan
artınlıyor. Yeni düzenlemeyle
bir alanda birden fazla meslek
biriigi kurulmasına olanak sağ-
lanacak. Buna göre, bilgisayar
programcılan, yapıt sahibi ile
komşu haklara sahip olan icracı
sanatçılar, ayn meslek birlikleri
kurabilecekîer.
. Yasanın yürürlüğe girmesin-
den önce kAmılan meslek birlik-
leri, tip statülerin yayımından iti-
baren bir yıl içinde Kültür Ba-
kanlığı'nın gözetiminde yeni
meslek birliklerine dönüştürüle-
cek. Bunu yapmayan meslek bir-
likleri, birinci yılın sonunda ken-
diliğinden dağılmış sayılacak.
YENİ BAŞLAYAN FİLMLER... YENİ BAŞLAYAN FİLMLER... YENİ BAŞLAYAN
Sinemanın kutsal aptalr.Ed Wood
Kühür Servisi - 'Plan Nine From Ou-
terSpace", 'Glen or Gkda' gibi kötü fılm-
lerin yönetmem Edward D. Wood, 1980
yılında bütün zamanlann en kötü film
yönetmeni seçilmişti. 1969y\lmdaöldü-
ğü için bu konudaki düsüncelerini açık-
layaînadı. O zamandan beri filmleri sü-
rekli olarak ikinci smıf sinemalarda süp-
rüntü filmlerin meraklılan için gösterili-
yor. Wood'un filmleri üzerine elestiri ki-
taplan yayımlanırken, Londra'daki Prin-
ce Charles sinemasında yönetmenin fîlm-
lerinin toplu gösterimi yapılıyor.
'Beetlejuice-Beter Böcek", 'Edward
Scissorhandş-Makas EUer' ve 'Bat-
man'fılmleriyle Hollyvood'un dikkate
değer yönetmenleri arasına giren Tim
Burton'ın yönettiği 'Ed Wood' adlı Fılm,
Wood'un yaşamını konu ediyor. Ed Wo-
od (Johnny Depp). günün birinde büyük
bir yönetmen olmayı düşleyerek bir stüd-
yoda ayak işlerine bakan bir çırak olarak
işe başlar. Yıllardır bir fılmde rol alma-
mış kokain bağımlısı yaşlı korku fıhni
yıldızı Bela Lugosi (Martin Landau) ile
arkadaşhk kurar. Bir film yapımcısmın
bir travestiyle ilgili film yapmak istedi-
ğini duyan Ed, bu filmi yönetebilecek tek
kişinin kendisi olduğu konusunda ısrar
eder. Çünkü Ed, heteroseksüel olmasına
karşın yüksek topuklu ayakkabılar ve
pembe angora kazaklara ilgi duymakta-
dır.
Bu ilk film başansızlığa uğradıktan
sonra Ed, tarikat üyeleri, Crisvvell, Vam-
• Tim Burton, Wood'u, sinemanın kutsal aptalı olarak sunuyor.
Filmlerine kattığı tutkuyla, gururuyla ve sabit fıkir haline gelen
kararlılığıyla, her türlü yetiye sahip gerçek bir dâhi...
pira ve Isveçli güreşçi Tor Johnson'm ka-
tthmıyla kendi filmini yapmaya koyulur.
Ne yazık ki Bela film tamamlanmadan
ölür. Ama Ed yoluna devam eder ve fil-
mi bitirir. Wood'un en garip özelliği, ken-
disinin normal olduğunu düşünmesiydi.
Insanlann filmlerini beğeneceğine ina-
nıyordu. 'Glen Or Glenda' fihTiinin da-
ğıtımını üstlenmesi söz konusu olan fir-
manın yetkilisine filmi nasıl bulduğunu
sorup "Gördüğüm en kötü fitaT yanıtı-
nı alınca, "Bir sonraki daha iyi olacak"
demişti. Kısacası umarsızca iyimserdi.
Burton Wood'u, sinemanın kutsal ap-
talı olarak sunuyor. Filmlerine kattığı tut-
kuyla, gururuyla ve sabit fikir haline ge-
len kararlılığıyla, her türlü yetiye sahip
gerçek bir dahi...
Ed Wood, bütün yetersizliğine karşı-
lık, belki de bu yüzden sinema tarihinde
yerini aldı. 1895-1969 yıllan arasında, si-
nemanın altın çağmda yaşadı. Ed için bir
film yapmak, parçalamak, hızla gözden
geçiımek ve doğaçlama yapmak demek-
ti. 'Ed Wood' adlı filmde, yönetmenin
filmleri için sermaye bulma yollan da an-
latılıyor. Wood, bir kiliseyi, 'Plan Nine
From Outer Space' adlı fümini fuvanse
etmeye razı edebilmek için fılmin bütün
oyunculannı vaftiz ettirmişti.
Wood, büyük ölçüde yeteneksiz olma-
sına karşın, diğer Hollywood emekçile-
rinde olmayan büyük bir yetenegi vardı:
Umutedebilme... Ed'i canlandıran John-
ny Depp'in performasında yönetmenin o
dayanılmaz iyimserliği ön plana çıkıyor.
Gerçekten çok kötü olmak da bir deha
gerektiriyor. Wood, bir bakıma büyük bir
film yönetmeninin tersten görünüşünü
yansıtıyordu. Bir 'auteur'ün tutku ve
enerjisine sahipti. Küçük aynntılarla uğ-
raşarak büyük bir film yapılamayacağını
savunuyordu. Büyük bir filmin bütünüy-
le küçük aynntılardan oluştuğunu hiçbir
zaman anlayamamıştı.
Martin Landau, bu filmdeki rolüyle En
iyi Yardımcı Erkek Oyuncu Oscan'mı ve
Altın Küre'yi kazamrİcen, Amerikan Ulu-
sal Film Eleştirmenleri Dernegi tarafın-
dan da en iyi yardımcı erkek oyuncu ödü-
lüne değer görüldü.
Yeni bir Anais Nin uyarlaması: Venüs Deltası
Kühür Servisi- "Vahşi Orkkie- ve "Dokuz Buçok
Hafta"gıbı filmlenyle tanıdıgımız Zalman King'in son
filmi ">^nüs Dehaa" bugün gösterime girdi. Anais
Nin'in romanından uyarlanan fılmin çekimlen, ocak ""
1994'de Prag'da başlamış. Paris, 1939. Şafak vakti, genç
bir kadm, Seine nehnnde kürek çeken yakışıklı bir adam
görür. Amerikah bir yazar olan Elena, bir grup gençle;
sivri dilli dert ortağı Donald, Ispanyol ressam Miguel,
esrarlı ve duyarlı şarkıcı Leila ve Leila'nın uçan sevgilısi
Ariel'le zamanını geçirmektedir. Menajeri Marcel
tarafindati başanlı romancı Lawrence'ın evine davet
edilen Elena, oraya gıttiğinde, yazan daha önce görmüş
olduğunu farkeder. La\VTence, Seine nehnnde gördügü
yakışıklı adamdır. Elena, çevresındekilerin uyanlanna
karşm, ona aşık olur. Lavvrence ise, onun hakkında
herşeyi bildığinı ve Marcel'in onu, partiye getirmesi için,
anlaştıklarını itiraf eder. Elena ve Lawrence, kendilerini
çılgın sevişmelere görüren romanhk bir baştan çıkarma
oyununa başlarlar. Mutluluktan havalara uçan Elena,
bunu kutlamak için arkadaşlanyla Cafe Americaine'de
buluştuğu sırada, Lavvrence'ı bir fahişenin peşinden
kosarken görür. Sevgililer, şıddetli bir kavgaya tutuşurlar
ve Lawrence Paris'ten aynlu
1
. Parasının yavaş yavaş
bitmekte olduğunu farkeden Elena. eroük öyküler
toplayan isimsız biri için, çalışmaya başlar. Bir yandan
öykü yazarken bir yandan da, gerçek aşkı ve kendi
çekiciliğinin gizemini araşnnr. Elena, Paris'inparketaşlı
sokaklannda, dumanaltı kafelerinde, karanhk esrar
tekkelennde ve büyük otellerin lobilerinde, doyumu arar
dunır.Senaryosunu Etina Rothsteinve Patricia Loukiana
Knop'un yazdığı fılmde, başrollen Audie England,
Costas Mandylor, Eric Da Silva. Marek Vasut Zett ve
Emma Louise Moore paylaşıyorlar.
Festival bttettePi
saüşa sunuluyor
• Kültür Servisi - tstanbul
Kültür ve Sanat Vakfı tarafından
düzenlenen 23. Uluslararası
tstanbul Müzik Festivali biletleri,
yann saat 10.00'dan itibaren
AKM ve Akmerkez'deki festival
gişelerinde satışa sunuluyor. 20
haziran-16 temmuz tarihleri
arasında gerçekleştirilecek olan
Uluslararası Istanbul Müzik A
Festivali'ne 800 yabancı, 350 •
yerli olmak üzere 1150'yi aşkın
sanatçı katıhyor. Toplam 39
konser ve gösterinin yer alacağı
festivalde, 6 büyük orkestra
konseri, 9 oda müziği konseri, 1
resital, 2 opera, 3 bale gösterisi
ve 9 geleneksel müzik konserinin
yanı sıra 15 solist, 3 orkestra ve 2
oda müziği topluluğunun
katıhmıyla 9 konserlik 'Genç
Solistler Dizisi' :
gerçekleştirilecek.
Donma'nm sergisî
süpüyor
• Kühür Servisi - Hatice ;
Donma'nın, Akbank Bebek
Sanat Galerisi'nde açtığı resim
sergisi sürüyor. Doğayı ele alan
yağhboya tablolanyla insanlara,
doğanın güzelliklerini yansıtmayı
amaçlayan sanatçı, uluslararası
sergiler, festivaller, fuarlar ve
açılış törenleri çerçevesinde,
dernekler ve resmi kuruluşlar
tarafından düzenlenen otuzun
üzerinde karma sergiye katıldı.
Sanatçının Akbank Bebek Sanat
Galerisi'ndeki resim sergisi, özel
koleksiyondan oluşuyor. Sergj,
16 hazirana kadar görülebilir.
Ankara'da kültür
kurultayı
• ANKARA (AA) - Folklor
Araştırmalan Kurumu'nun 40.
yıl çalışmalan çerçevesinde"
düzenlenen ' 1. Uluslararası Türk
Dünyası Kültür Kurultayı' ve '7.
Uluslararası Türk Halk Edebiyatı
Semineri' bugün başlıyor. Pazar
gününe kadar sürecek olan
etkinlik kapsamında, Türk
kültürünün Türk dünyası
üzerindeki birleştirici rolü ve
Türk dünyasının kültürel birliğini
engelleyen sorunlar ve çözüm
yollan tartışılacak.
hi JUman sanatçı
• Kültür Servisi - BM Çağdas
Sanat Merkezi ve Alman Kültür _
Merkezi'nin işbirliğiyle
düzenlenen Lilli Engel ve
Raffael Rheinsberger sergileri
sürüyor. Berlin Senatosu'ndan
1995 Istanbul Bursu alan ve alt
ay boyunca Istanbul'da
yaşayacak olan Lille Engel,
Taksim Sanat Galerisi'nde yer
alan 'Uzak Yakınlar' başlıklı
sergisini, Delacroix'nın
'Haçlılann Konstantinopolis
Seferi' adlı resmi üzerine
kurgulamış. BM Çağdaş Sanat
Merkezi'nde, 'Toplamak'
başhklı bir enstalasyon sergi
yapan Raffael Rheinsberger de
geçen yıl, 'Orient Express'
sergileri sayesinde, Istanbullu
sanatseverlerle tanışmıştı.
Varmrta Alevi
edebiyatı
• Kültür Servisi - Aylık edebiyat
ve sanat dergisi Varlık, haziran
sayısında Alevi edebiyatmın
boyutlannı ve antik Anadolu
kökenli simgeleri konu ahyor.
Rıza Zelyut, Erdoğan Alkan ve
Esat Korkmaz'ın konuyla ilgili
yazılan ve Meluli Baba, Pir
Sultan Abdal, Kazak Abdal,
Aşık Veysel ve Hüseyin
Çetinkaya'nın yazılannın yanı
sıra derginin son sayısmda,
Tomris Uyar'm Füsun Akatlı,
Salah Birsel, Demir Özlü, Tank
Dursun K., Vedat Günyol, Sulhi
Dölek, Kemal Özer, Adnan
Özyalçıner, Sennur Sezer,
Özdemir Ince, Sevim Akten,
Necati Güngör, Nurçay
Türkoğlu, Atilla Birkiye, Şavkar
Altınel ve Tuğrul Tanyol'un yazı
ve öyküleri; Afşar Timuçin,
Veysel Çolak, Nurullah Can,
Oğuzhan Akay, Halil îbrahim
Bahar, Ali Hikmet, Gültekin
Emre, Mehmet Mümtaz Tuzcu,
Ergül Çetin ve Sunja Altınel'in
çevirisiyle Hermann Hesse'nin
şiirleri yer alıyor. Dergide aynca
bir de kıtap eİci bulunuyor.
New York Füarmoni,
Istanbufa geliyon
• NEW YORK (AA) - New York
Filarmoni Orkestrası, Birleşmiş
Milletler'in kuruluşunun ellinci
yıldönümü nedeniyle çıkacağı
turne çerçevesinde 22-23 haziran
tarihlerinde Istanbul'da iki konser
verecek. Istanbul'a Viyana'dan
gelecek olan orkestra,
konserlerde Beethoven'm
Egmont ve Leonore
uvertürlerini, Mahler'in 1.
Senfonisi'ni, Şostakoviç'in 5.
Sefonisi'ni, Strauss'un
"Metamorfoz"lannı, VVagner'in
"Usta Şarkıcılar" uvertürünü ve
Gershwin'in "Porgy and Bess"
operasmdan bazı bölümler
çalacak. tstanbul 'dan
Yunanistan'ın başkenti Atina'ya
geçecek olan orkestramn Avrupa
tumesi önceki gün Paris'te
K>«1wlı.