28 Aralık 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 25 HAZİRAN 1995 PAZAR 10 PAZAR YAZILARI Rus 'baba'lar başkente demir attıBratislava. Çekoslovakya'nın bölünmesinden sonra oluşan Slovakya'nın başkent. Viyana'ya çok yakın. Sınınn hemen ötesinde. Bratislava. Rus mafyasının Avrupa merkezi. Ülkelerarası uyuşturucu, silah, otomobil ve insan ticareti bu kentten yönetiliyor. Yugoslavya'daki, savaş öncesi Ortadoğu'dan gelip Balkanlar'dan geçen güzergâh şimdi kuzeye kaydırıldı. Eskı demirperde ülkelerinın Batı'ya açılması ile ortaya çıkan ve kısa sürede guçlenen Rus mafyası bu yeni yolu sevdi. Her türlü kirli ışe el atanlar Slovakya'da organize oldu. Bratislava "da çalışıp Viyana'da yaşamaya başladılar. 'Babalar' Viyana'yı sevdi. Avusturya'ya giriş- çıkışlarında hiçbir zorlukla karşılaşmıyorlar. Pasaportları düzgün ve yasalara uygun. Oturma izinlerı de var. Sınır kapısındakı giimrükçüler bu 'işadamlan'nın birçoğunu tanıyor. Ne de olsa iilkeye her girişlerinde el çantalan Amerikan Dolan dolu. VIYANA AHMET ARPAD Viyana'dan kent dışına çıkınca parklar yerini bahçelere. çayırlara ve ormanlara bırakıyor. Grinzing ve Kahlenberg yöreleri. kentin batisında iinlü Vıyana ormanlan sonsuz bıryeşil örtü. Asırlık ağaçlar altında bahçeli evler. villalar ve saray yavruları... Çoğu 80-100 yaşında. lçlerinde yaşayanlar da. Vıllaların, köşklenn en güzelleri son yıllarda el değiştirmeye başladı. Gittikçe daha çok evsahibi ya da mirasçiları bu mülklerı milyonlarca şilinge. alım giicü sınırsız 'işadamlarTna de\retmekte Alanlar. parayı çantayla getirip peşin ödeme yapıyor. Viyana'nın çevresini saran tarihi villalann. küçük saraylann yeni sahipleri yurtdışından geliyor. Büyük çogunluğu Bratıslava'dan. Viyana onlara sadece bir Batı ülkesınin rahat ve güzel yaşamını saglamıyor; bankaları da kapılannı ardına kadar açıyor. Sınır ötesinde kazanılan paralar bu kentte uzun vadelı hesaplara yatınlıyor. Malıye Bakanlığı'nın bankalardan aldığı resmı bilgilere göre Rus 'işadamlarT sadece 1995 yılının ılk üç ayında 7 mılyar Alman Markı karşılığı yeni hesap açmış. Bratislava'dan gelenler, mülkün ötesinde. Avusturyalı kuruluşlara ortak olmayı. iflas etmiş şirketlerı ucuza kapatmayı da yeğlıyor. Avusturya'nın en önde gelen banka genel müdürleri, Rus mafyasının ülke bankalarında 300 milyar Alman Marklık kara parası bulunduğunu tahmın ediyor. Ekonomi uzmanlan. hükümetin bir an önce önlem almasını istemekte. Ne de olsa. mafyanın ne zaman ne yapacağı bilinmez. Küçük ülke Avusturya'nın ekonomisine her an önemli birdarbe indirebilir. Yatınmlannı durdurması, bankalardaki hesaplannı kapatması ve sahibi olduğu şirketleri satıp tüm parayı tekrar yurtdışına çıkarması yeter Taze patates ve çilek milliyetçiliğiIki gün önce bir eglendik bir eglendik... Yazın en uzun günü olan 24 haziran. birçok ülkede oldugu gibi burada da kutlaniyor. Gerçekte cuma ve cumartesi "kırmızı" gün. ama en önemlisi. cuma gecesi. O gecc yastıklannin altına 9 çiçek koyan genç kızlar. "müstakbel prenslerini"düşlerinde görüyorlar çünkü... Yaz Ortası Bayramf yla biten bu haftada Isveçliler, yalnızca kendilerini düşünüyorlar. Uzun bir kıştan sonra yaz nihayet gelmiştir -bırakın ortasını bulmayı- ve günler uzamış. her yer yemyeşil olmuştur. Sevgıli Orhan VeB'nin eli cımbızlı kızı gibi. kimsenin umurunda değil dünya. Ne var kı bu açık hava bayramında hava ılahlannın da onaylan gerekir. Cuma günü öglen saatlerınde yemyeşil parklara, kırlara çiçeİder ve sarmaşıklarla süslenmiş iri bir haç şeklindeki direkleri dikerlerken genç kızlar bembeyaz entarilen ıçinde ve saçlanna çiçeklerden taçlar takmış durumdayken gök yanlıp saganak yagmur başlarsa her şey berbat olur. Yaz Ortası Direği dikilecektir STOCKHOLM GÜRHAN UÇKAN ve çev resinde şarkı söyleyerek dönülecektir. Gelenek bunu gerektirir... Gelenek bununla yetinse iyi. Gelenek: salamura ringa balığı. taze patates, Isveç tipı votka. bira. çayır soganı (taze soğan sapının çimenden biraz daha kalını) ve aşk da gerektiriyor. Bu ülkede mart sonunda. nisan başında doganlara "yaz ortası çocuğu" demeleri bundan... Isveçliler. havalarla birlikte iki şeyi de kaygıyla düşünürler her yıl bu aralar: Kendi taze patatesleri ve çilekleri yetişecek mi? Her ıkısinin de kıt olmasından kaynaklanmıyor bu kaygı. Kıbns'tan. Nİısır'dan. Ispanya'dan mis gıbı taze patates bulunuyor. Italyan, Belçika çileği de nefıs. ttalyanlarınki ırı. Belçıkalılannki tam çilek kokan. küçük ve reçellik. Ama "nis^yani "hajir". tİle de kendilerinınki olacak. Irı bir cevız gıbı. kum içinde patates. kokusuz. tatsız ve renksiz garip bir çilek. ama "Svensk", yani tsveçli... Sorsan. "yabancılann patatesi yalnızca su tadında" derler. -çilek ise belli değil, nasıl yetiştirmişler". Birbirlerine çaktırmadan ve kendilennkilerden çok daha ucuz olan bu "göçmen" patatesi, çileği alırlar ama... Yılın en uzun gününe bakan gece. masum başlar. olaylı biter. lçmekten başka amacı olmayan gençler, çoktan kavgaya, mıde yıkanması için acıl servisleri boylamaya ve polis. sosyal asistanlar aracılıgıyla evlerine taşımaya başlamışlardır bile. Tatsız bir genelleme olarak gözüken bu satırlar ne yazık ki gereginden fazla sayıdaki genç için geçerlıdir. Genç çocuklan evde olmadığı için kendilerini "telefon terörü''nden bir süre için kurtulmuş kabul eden anne-babalar, anneler ve yeni sevgilileri, babalar ve yeni sevgilileri, çoktan kafayı bulmuşlardır ve yazın en uzun gününe, akılda pek kısa kalacak bir geceyle gırmişlerdir bile... "KÖTÜ KURTLAR BBP'DE" Mİ? 1980 ÖNCESİNİN ATEŞ VE BARUTUNDAN GEÇEN ESKİ ULKÜDAŞLAR ŞİMDİ NEDEN DÜŞMAN OLDU' MHP-BBP HESAPLAŞMASI SERTLEŞTİ... MHP, NIZAM-IALEM OCAKLARINI VE BBPYİ ORTADAN KALDIRMAK Mİ İSTİYOR? MHP, ESKİ ÜYESİ VE BALGAT KATLİAMININ SORUMLUSU İSA ARMAĞANA NEDENSAHİP ÇIKMADI? YUDA YÜRÜM SUİKASTl VE INTERSTAR OLAYININ ARKASINDA MHP Mİ VAR?TÜRKEŞİN YANILGILARI VE AYRILIKLARIN IÇYUZÜ... BBP GENEL BAŞKANIMUHSİN YAZICIOĞLU, MHP'Lİ MİLLETVEKİLLERİ HER ŞEYİ NOKTA'YA ANLATTI. DYPDE REVİZYON ZAMANI... MİLLETVEKİLLERİNİN BAKAN OLMASINIİSTEDİĞİ İSİMLER... BİRCİNAYET BİLMECESİ 1994 AĞUSTOSUNDA KORKUNÇ BİR CİNAYETE KURBAN GİDEN HİLALSAYINBAŞI KİM ÖLDURDÜ? YANIT BEKLEYEN SORULAR.. KATİL ZANLISI CAN DEMİRAĞIN SORGUDAKİ KUŞKULU ÖLÜMÜ ESRAR PERDESİNİ KALINLAŞTIRIYOR. İSLAMCI KESİMDE TAKTİK ARAYIŞLAR... ANAYASA'YA LAIKLIK ILKESI YERİNE İNSAN HAKLARIİLKESİ ÖNERİLİYOR. YENİ DEMOKRASİ HAREKETİ KAYNAYAN KAZAN HIZİP ÇATIŞMASI, ISTİFALAR, SUÇLAMALAR... • BSI> 1 KOVGRFM. SOM ALIMUR UIRARAIH kALMA'l I BAMRIM. • GIKl LTtTFGlnlYORl Z Rl H \ F kl L\k SV";LK";I\IU TFIILIKFI^ • vr\ \/ GOKDFMIR OZI K \II 1)11 hOR. V\\ MiaZIM)K'9KI Rl U sl V \ Vl V1II\I)A BIRLFSMh MIIJJTlhRI RlM/'ıON ( Düşünce ve düşüncesizlikInsanın en önemli hüneri hangisı? Düşüncesı. Sürekli olarak yaşamına yeni bir şeyler katabilecek farklı düşünceler üretmesi. İnsan beynınin böylesine gelişebilmesi bu sayede değil mi? tnsanın en önemli kusuru hangisi? Düşüncesizliği. Kendi kafasını yormadan başkalanmn düşünceleriyle idare etmesi. insan beyninin büyük bölümünün hala kullanım dışı olması bu yüzden değil mi? Acaba insan. yaşamı boyunca ne kadar ve ne düşünüyor? Ekmek parasını nasıl kazanacağı yolunda döktüğü tere kanşan sıkıntı mı düşünce? Iş ve eş bulma, patronuyla ve ıçinde bulunduğu toplumla iyi geçinme yolundaki çaresız çırpınışlar mı? Aptal görünmeme kaygısı mı? Hiçbir bağımsız düşüncesı olmadığını gizlemek amacıyla. gözünü bilgiç bir edayla kısarak uzaklarda bir yerlere dalıp gider gibi yapmak mı? Düşünce. hangi takımın şampıyon olacağını tahmin etmeye yarayan sezgi mi? Kendısine ne tür giysilerin ve ne tür politik göriişlerin yakışacağını kestirmek için zorlanan içgüdü mü? Yemeğin lezzetinı artırmak için kullanılacak baharatları seçme becerisi mi? Içki ıçme ve dans etme ustalığında mı gizli düşünce? Yoksa bozulan motoru onarma. lekelenen eteği temizleme yeteneğinde mi? Acaba insan. yaşamı boyunca ne kadar ve ne düşünüyor? Havalann ısındığı, sulann kesildiği, tüpe yine zam geldiği. falanca şarkıcının kimle gezdiği, medyumlann neler söylediği. kapıcının işi savsakladığı. MOSKOVA HAKAN AKSAY şımdıki gençleri anlamanın mümkün olmadığı yolunda kurulan cümlelerde mi yatıyor insanın dehası? Yankesıcisinden fabrikatöriine, çobanından profesörüne kadar herkesin agzına rahatlıkla yakışabilecek bu kolay cümleler mi yansıtıyor insanlıgın düşünce birikımini? Ya tüm yaşamını bu cümlelerle tüketen insanlann. kendilerini fasulye gibi nimetten sayarak olur olmaz konuda övünmesine. habire "ben, beni, bana, bende. benden" anlatımlan kullanmasına ne demeli? Bu "akılir ve "düşüncelT ınsanlardan iyi memurlar. iyi askerler çıkar. Savaşlara aslanlar gibi gıder. iyi ölür ve iyi öldürürler. İCan dökmenin gerekliliğini iyi savunurlar. Onlan ölüme gönderenlerin ellerini şapır şupur öper, içlerindeki nefreti de barikatm öbür yanındaki kendileri gibi zavallılara kusarlar. Vergılennı başkalanna yedirmeyi iyi becerirbu insanlar. Çevrelerinde dönen yolsuzluklan, rüşvetleri. adam kayırmacılığı kısık sesli küfürlerle ve gizli bir hayranlıkla onaylama becerisi Tann vergısidır hepsinde. Tumturaklı laflardan oluşan büyük lokmalar halinde ne ekonomik paketler yutmuştur bu "akılh-fikirii" insanlar. Akıldan ve ahlaktan çok. güçlü olmanın işe yaradığını. "akıllı" ve "ahlaklı" cümleler arasında bir yerlere sıkıştırıvermeyi iyi becerirler. Şiddet. terör. savaş gibi canavarları. önce eşsiz vurdumduymazlıklanyla besleyip büyütürler; sonra besledikleri kargalara gözlerini kaptırmamak için korkup sınerler. Ters bir yasaya veya kör bir kurşuna hedef olmamak için büzülürler. Baslannı eğerler; ıkı büklüm olurlar; diz çökerler, yerlere serilirler. Ve belki kendilerine ait tek bir düşünce bile üretemeden ölür giderler. Geride. türlü savaşlarla ve üçkağıtlarla dolu bir dünya ve yepyenı sayılabılecek kadar az kullanılmış beyınler bırakırlar. Müzik ruhun gıdasıdırit Genç kemancı VY'itney Bainer, müzik eğitimini sürdürdüğü Rhodes Koleji'nde zaman zaman zor anlar yaşıyor. Kimi zaman okuldan kaçmayı düşünüyor, kimi zaman da ağlayarak ailesini anyor. Ancak müzik sevdası y ine de ağır basıyor ve okuluna devam ediyor. Rhodes Koleji'nde genç müzisyenler solo çalışmalannın dışında aynca grup halinde de çaltşmak zonındalar. Gençler tek başjanna çalıştıkiannda pek zoıianmadıkiannı ancak grup halinde çalıştıkiannda bir hay li zoriiık çektiklerini itiraf ediyorlar. Ama diğer yandan da kolekrif bir iş yapmanın zevkini çaJışmalan bittikten sonra tadıvoriar. Turk muzık piyasasına açık davetiyeGeçenlerde Israil'i ziyareteden Türk bakan anlata anlata bitiremıyordu. israil'de ilk kez bulunan bakan. burada Türklere büyük bir sempati duyuldugunu hissetmış ve bundan öyle etkilenmış ki onuruna verilen resepsiyonda dahi çok duygulandıgı bir olayı. tanıştıgı yeni simalara heyecanla anlatıyordu. Sayın bakanı, IsraiTe geldiği ılk gün, bir Musevı Türk ailesi kızlannın kına gecesıne davet etmışler. Bakan da Anadolu düğün geleneğine aıt bir âdetin Musevi camiasında devam ettiriliyor olmasını ılginç bularak katıldığı geceden dolayı hem hayrete düşmüş hem kıvanç duymuş. Eğer resmi görüşmelerinden vakit bulabilseydı sayın bakana bir gece kulübüne ugramasını da tav siye edecektim. Kimbilır o zaman daha da şaşıracaktı. İbrahim Tatlıses'in "Nankör Kedi"sinden Tarkan'ın "Oynama Şık»dım"ına. Ferdi Tayfiır'un u Emmoglu' > 'sundan KJbariye'nın "Asla Vazgeçemem Senden"ine kadar Ibraniceye çevrilen Türk şarkılannı dinlerken Türkiye'nin İsrail'de nasıl revaçta olduğunu kendi gözleriyle görecekti. Aslında Israil'e yolu düşenler için Türk parçalannı jbranice dilinde dinlemek ya da İsrailli sanatçılann sesinden Türk şarkılannı işitmek için illa gece kulübü aramaya gerek yok. Bir kafeye. restorana, bara, lokantaya, otel lobisıne. özetle müziğin ulaşabıldigi bir köşeye oturduğunuzda. arabanızda yolda giderken oto teybinizın sesini yükselttiğinizde kulağınıza gelen ilk üç nağmeden biri muhakkak "made in Turkis" orijinli olacaktır. Bununla da kalmıyor. Kimi kez dükkânlarda. sahil kıyılannda ıslıkla bir Türk şarkısını çalan gençlere. kimi kez gündüz matinelerinden sokaklara taşan "Allah Allah Allah, bu nasıl sevmek" nidalarıyla coşan kadınlann göbek atıp gerdan TEL AVİV !NEŞE ÖNEN kıvırmalanna takılıp kalıvenyorsunuz. Yahu Türk şarkılan burada ne kadar sevılıyor. Diyebılırsınız ki yakında Israıl'de beste ve güfte üretimi yapılmazsa bunun sorumlusu Türk şarkılan olacak. Kısa sürede popüler olmak isteyen İsrailli şarkıcılar işin kolayını bulmuş. son günlerin en gözde Türk parçasını okuyarak radyo kanallarında adını defalarca anonsettirebiliyor DJ'lereen çok "özel istek parça"talebi, Türk şarkılan ıçın geliyor ve DY'lermikrofonlarını "işte ^ sırada yine bir Türkçe şarkı" ekosuyla gümbür gümbür bağırttınyorlar. Bizım bir zamanlar yoz kultür nitelemesıyle aforoz etmek istedığimizi arabesk parçalar bir tutuluyor, şaşar kalırsınız. Üstelik Israillılenn "teşekkür 6061™"" kelimesıni zorlana zorlana ancak "teşkur ednm" diye kıvırabilen dillerinin Orhan Gencebay'ın. Müslüm Gürses'in şarkılannı baştan sona ezbere söyledigini görseniz şaşkınlığınız iki misli artar Türk müzik endüstrisı Avrupa'yı fethemedi diye üzülenlere duyurulur: İsrail bir Türk müzığı cennetı. Meşhur olmak isteyen yeni seslerin, Unkapanı Plakçılar Çarşısı'ndan sonra bir de burada şanslannı denemelerinde fayda var. Yaz programı nedeniyle Türkiye'den şarkıcı getirtmek isteyen ve vize problemi yüzünden bir türlü sahne kadrolannı tamamlayamayan gece kulüplen bugünierde Türkçe repertuvan zengin solist adaylan anyor da... ABD'deld okullarda şiddet fiıryası • Orta öğretim kurumlanndaki öğretmenler, öğrencilerinin okullara bıçak, falçata benzeri sivri uçlu kesici aletlerle gelmelerinden şikayetçiler. Dış Haberler Servisi - ABD'de orta öğ- retim kurumlarında görev li öğretmenler. ça- kı ve maket bıçağı gibi kesici ve sivri uçlu kırtasiye malzemelennın rüştünü ispat et- memış çocuklara satışının yasaklanması çağrısında bulundu. Öğretmenler. son yıllarda okullarda bü- yük artış gösteren şiddet eylemlerinde bu gereçlerinkullanıldığınadik'katçekerekço- cuklann okula kesici alet sokmamalan için önlem alınmasını ıstedi. Resmı rakamlara göre yalnızca New York'taki orta öğretim kurumlarında sjddet olaylan yüzde 30 oranında arttı. Egitimci- ler bu kaygı verici tablo karşısında yöneti- cileri uyararak öğretim kurumlannda can güvenliğinin sağlanmasını ıstedi. 'Okullarda güvenlik yetersiz' RamonCortinesadında birortaokul mü- dürü. öğrencilere maket bıçağı ve çakı gibi kesici aletlenn satışlarının yasaklanması için başlatılan kampanyanın başını çekiyor. "Şu anda okullarda gihenliği sağlama konusunda yetersiz kalıyoruz" diye konu- şan Cortines. kendi okulunda bir yıl içinde 792 kesici ve sıvrı uçlu alete el koydugunu açıkladı. Geçen yıl yapılan aramalarda yalnızca 45 aletin ele geçtiğini belirten Cortines. ucuz ve küçük olması nedeniyle öğrencilenn ma- ket bıçaklannı tercih ettiklerini ileri sürüyor. New York'taki hemen hemen tüm okullann giriş kapılannda metal dedektörlerle arama yapılıyor. Ancak bu dedektörler. küçük ve yassı ola» maket bıçaklannı saptamakta yetersiz kalıyor. "Bu küçük bıçaklar bir dolar gibi ucuz bir fîyata sahJıvor. Üstelik öğrenciler bunlan ke- mer tokalannın ardına saklayıp metal de- dektörieri yanıltabilivor" diye konuşan okul güvenlik görevlisi Chris Brocchini pek çok öğrencininbu tür kesici aletleriyanında bu- lundurduğunu öne sürüyor. Bir ydda 8333 şiddet olayı Nevv York eğıtim müdürlüğü yetkilileri geçen yıl okullarda 8333 şiddet olayının saptandığını belirtti. Bir öncekı yıla göre 27.6 oranında bir ar- tışm söz konusu olduğunu kaydeden yetki- liler. şiddetin yuvadan lıseye kadar tüm eği- tim kurumlannda etkili olduğuna dıkkat çe- kiyor. Ufak tefek hırsızlık olaylarıyla başlayan şiddet olaylan. kesici aletlerle yaralamaya kadar uzanıyor. Amerikan Öğretmenler Federasyonu üyelerınden Celia Lose •'Öğrencilerinin gü- venligini sağlamakta yetersiz kalan okul yö- neticileri beceriksizliklerini örtbas etmek için okullanndaki şiddet olaylannı zama- nında bildirmiyor" diye konuşuyor. Lose, dolayısıyla istatıstiki bilgıleringerçeği yan- sıtmadığinı ileri sürüyor. Cortines. 20 yıl önce kapatılan "•reform" okullannın yeniden açılarak silah taşıyan öğrencilere özel eğitim verilmesıni öneri- yor. Ancak Amerikan Öğretmenler Fede- rasyonu bu önerıye sıcak bakmıyor. Federasyon yetkililen, öğretmenlerin şid- det olaylanna fıoşgörü ile yaklaşmadıklan- nı. çok ağır cezalar uyguladıklannı ileri sü- rerek okullardaki şiddet olaylannın toplum- daki genel yozlaşmanın bir yansıması oldu- ğunu belirtiyor.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle