04 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 28MAYIS1995PAZAP HABERLER Ilülaimet zengin sofrasuıda' • AıNKARA (Cumhuriyet Biirosu) - Türk-tş Genel Başkanı Bayram Meral, "Hûkûmet, artık bizden fedakârlık beklemesin. Biz hiçbir zaman devlete meydan okumuyoruz" diye konuştu. Meral, BASS ve Çimse-Iş sendikalannın genel kurullannın açılışında yaptığı konuşmada, "Hükümet yanlış yapiyor. Bugünkü hükümet. 12 Eylül'ün yapamadığını yapmak istiyor, ama yapamayacak. Hükümet, bizden fedakârlık beklemesin" dedi. Meral, hükümet temsilcilerinin Türkiye Odalar ve Borsalar Biriiği'nin (TOBB) Genel Kurulu'na katılmasını, "zengin soirasını tercih etmeleri" dıye nitelendirdi. TOKİ konutiarı • ANKARA (Cumhumet Biirosu) - Toplu Konut tdaresı (TOKİ) Başkanı Yiğit Gülöksüz, Haikalı ve Eryaman'da konut yapımına muhtemelen yaz ortası veya sonbahar başından inbaren başlayabileceklerini söyledi. Gülöksüz, yeni konut projeleri başlatabilmeleri için, Toplu Konut Fonu'nda biriken paranın yüzde 20'sinin kendilerine aktanlmasi halinde kurumun rahatlayacaginı kaydettı. 300 tPilyonlı* uyuşturucu • \AN(AA)-Van'ın kırsal kesiminde bir yılda jandarma tarafından gerçekleştirilen operasyonlarda, büyük bölümü araçlann gizli bölmelerine saklanmış, 2 ton 773 kilogram esrar, 715 kilogram eroin, 33 kilo bazmorfin ile arazide ekili 14 bin 577 kök hintkeneviri ele geçirildi. Yetkililer, söz konusu uyuşturuculann ele geçirilmesi ile uyuşturucu madde ticaretinin birçok aşamasında yer alan ve bu yolla maddi kaynak sağlayan bölücü terör örgütü PKK'ye büyük darbe vurulduğunu kaydettiler. RP: Çiüep takiyye yapıyor • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)-RP Genel Başkanı Necmettin Erbakan, memurlara cuma namazı izni verilmesi önerisinde ikiyüzlülük yapmakla suçladığı Başbakan Tansu Çiller'in takiyye yaptığını söyledi. Erbakan, partisinin il müfettişleri ve il başkanlanyla yaprıgı toplantıda televizyonlarda her akşam başı açık olarak görünen Çıller için "Köye başörtülü fotoğraf gönderiyor. Eteği ile başmı örtüyor" dedi. CHP'lileri tazdırdı • ANKARA (ANKA)- SHP'den istifa ederek DYP'ye geçen Çorum Milletyekili Cemal Şahin üı "CHP yönetimi ateistlerin elinde" şeklindeki sözleri CHP'lileri kızdırdı. Devlet Bakanı Ziya Halis, "Şahin yanlış adreste, onun yeri DYP değil RP olmalı" diyerek Şahin'e RP'ye geçmesi önerisinde bulundu. Ziya Halis yaptıgı açıklamada, Cemal Şahin'in CHP'nin laik dûzenle ilgili duyarlılığını anlamazhktan geldiğini ve bu konudakı davranışlanndan ötürii CHP'ye suçlamalarda bulunduğunu söyledi. Rusya'da deprem • MOSKOVA (AA) - Rusya'nın doğusundaki Sahalin Adası'nda, bugün Richter ölçeğine göre 7.6 şiddetinde bir deprem meydana geldı. Rusya Acil Durumlar Bakanlığı Sözcüsü, depremin meydana geldiği adanın kuzeyindeki altı yerleşim birimi ile henüz bağlantı kurulamadığını söyledi. ITAR-TASS Ajansı, yer sarsıntısırun TSİ 16.52'de meydana geldiğini ve merkez üssünün adanın kuzeyinde olduğunu bildirdi. Interfax Ajansı ıse Sahalin Adası'nda Oha yerleşim birimindeki sivi] savunma personeline dayanarak, kasabada ciddi hasar olmadığını belirttı. Ankara, Kuzey Irak Kürtleri ve Bağdat yönetimi arasında mekik diplomasisine hazırlanıyor Ankara, Irak için arabulueudİplOmasİSİ: Türkiye, Kuzey Irak Kürtleri ve Irak yönetimi arasında uzlaşma sağlanması için mekik diplomasisi başlatmaya hazırlanıyor. Kuzey Irak Kürt liderlerinin temsilcileri ve Bağdat yönetimi ile temaslannı sürdüren Ankara, mekik diplomasisi için taraflardan yeşil ışık almaya başladı. gini tehdit eden PKK terörünün yararlan- dığı otorite boşluğunun önlenmesi amacıy- la Kuzey Irak Kürtleri arasında uzlaşma sağlanması için Washington'un aktif rol oynayacağını ve bölgeye bir heyetin gön- derileceğini söylediler. LALE SARIİBRAHtMOGLU ANKARA -Türkiye. uzun vadede dış kaynaklı PKK terörünün kökünün kazın- ması ve Bağdat yönetiminin Irak'ın bütü- nü içinde fiili egemenliğinin kurulması amacıyla, Kuzey Irak Kürtleri ve Bağdat arasında mekik diplomasisi başlatmaya ha- zırlanıyor. Kuzey Irak Kürt liderlerinin temsilcilen ve Bağdat yönetimi ile temaslannı sürdü- ren Ankara, uzlaşmada arabuluculuk yap- mak ıçın taraflardan yeşil ışık almaya baş- ladı. Irak Devlet Başkanı Saddam Hüse- yin'i muhatap olarak kabul etmeyen ABD'nin, Türkiye'nin mekik diplomasisi girişimine "engeJ oJmavacağınr bildirdiği öğrenildi. Cumhuriyefe bilgi veren ABD'li diplo- matik kaynaklar da. Türkiye'nin güvenli- ABD engel Olmayacak: Saddam'ı muhatap olarak kabul etmeyen ABD'nin, Türkiye'nin mekik diplomasisi girişimine engel olmayacağını bildirdiği öğrenildi. ABD'li diplomatik kaynaklar da, Kuzey Irak Kürtleri arasında uzlaşma sağlanması için ABD'nin aktif rol oynayacağını ve bölgeye bir heyetin gönderileceğini söylediler. 1 ay kalmasına karşın lran'ın arabuluculuk sinde gerekli yardımı yapar, ihtiyaçlannı- girişimleri olumlu sonuçlanmamıştı. İran da devrede Türkiye'nin, taraflar arasındaki arabulu- culuk girişimlerinin gerçekleşmesine des- tek olması için fran ile temasta olduğu da belirtilıyor. Iran, yaklaşık 1.5 ay önce Me- sut Barzani liderliğindeki Kürdistan De- mokratık Partisi'nden (KDP) ÎVeçirvan Barzani ile Ceial Talabani liderliğindeki Kürdistan Yurtsever Birligi'nden (KYB) Nıu-şirvan Mustafa başkanhğındaki heyet- leri. iki grup arasındaki çatışmalann sona erdirilmesi için bir araya getirmişti. KYB'den Nurşirvan Mustafa'nın yaklaşık Türkiye. Kuzey Irak'ta PKK'nin yeni- den altyapı kurma girişimlerine karşı sınır güvenliğinin sağlanması amacıyla KDP'nin ardından, geçen hafta içinde de KYB heyetinı kabul etti. Türkiye. Barzani'ye olduğu gibi Talaba- ni'ye de şu uyan ve mesajlan iletti: - Mademki siz Irak anayasasına göre, be- lirlı bir otonomi çerçevesinde bir statünüz olduğunu ve bölgede yasal otoriteyi temsil ettiğinizı söylüyorsunuz. o zaman Türki- ye'den bir şey beklemeden terörün önlen- mesi için bölgede gerekli önlemleri almak ve bir düzen kurmak zorundasınız. - Kuracağınız bu düzen ve alacağımz ön- lemlerin Türkiye'ye zarar getirecek faali- yetlere izin vermemesi lazım. Bunu yaptı- ğınız takdirde, size makul ölçüler çerçeve- zı karşılanz. Ama güvenlik önlemleri işini (Örneğin: biz asker tutalım Türkiye para versin gibi) Türkiye'ye ihale ederseniz ol- maz. - PKK'nin orada yeniden yuvalandığın» görürsek operasyonlan yinelemek zorunda kalınz. Bu defa sivillere zarar gelmemesi için çok dikkatli olduk. Bır dahaki sefere sivi1 halka da zarar gelebılir ve sorumlulu- ğu size ait olur. - Önce kendi aranızda anlaşın. Aranızda- ki çatışmalar bölgede istikrarsızlık yaratı- yor. - Işin özü. alınacak nihai önlemlerdir. Türkiye'nin Irak konusunda. bu ülkenin toprak bütünlüğünün korunması ve Irak içindeki anlaşmazlıklann Irak halkının kendi arasında, anlaşarak çözülmesini ön- gören iki temel politikası var. îçişleri Bakanlığı'nın raporunda yetkinin her zaman sivil otoritede olması gerektiği vurgulandı: Zorunlu değüse askeri kıdlaıımayahm • Raporda. askerden yardım isteme yetkisinin orduyu • îçişleri Bakanlığı'nın raporunda, toplumsal olaylarda yıpratacak ve asli görevlerini aksatacâk şekilde çok sık yardıma gelen askeri birliğin kesinlikle valinin emrine girmesi kullamlmaması gerektiği belirtildi. gerektiği vurgulandı. ERGUNAKSOY ANKARA - Içışlen Bakanlığı'nca hazır- lanan bir raporda, toplumsal olaylarda zorun- lu olmadıkça askeri bırliklerin kullanılma- ması istendi. "Askeri birliklerden yardım is- teme yetldsi ordumuzu yıpratacak ve asö gö- revlerini aksatacâk şekilde çok sık ve gerek- sizyere kuUanumamalıdır"" görüşüne yer ve- rilen raporda, büyük toplumsal olaylara mü- dahale eden askerı bırlıklerde kalkan. cop, megafon ve barikat oluşrurma gibi önemli malzemelerin eksiklığine dikkat çekılerek "Yaşanan olaylar, sık sık askeri biıiiklerden yardım talebini zorunlu kıüvor. En azmdan büvük \e duvarlı illerde bu malzemeler Îçiş- leri Bakanlığı'nca temin edümelidir" denil- di. Toplumsal olaylara müdahaledeki eksik- likleri saptamak amacıyla Içışlen Bakanlığı tarafından yapılan çalışma tamamlandı. Ra-. por halıne dönüştüriilen çalışmada. "istih- baraön önemi" üzerinde durularak şu gö- rüşlere yer venldi: "Ozeflikle muhtemel ve- ya çıkacak olaylann çıkma ihtimalinin yük- sekligi gerçek bir istihbarata dayanmaîıdır. Bu nedenle vukuu muhtemel göriilen olayla- nn çıkma dunımu ve bunlann çapı ve genel güvenlik güçleri ile önlenip önlenemeyeceği, yardım istenmeden önce isrihbarat birimleri ve mevcut güvenlik kuvvederinin amir veya komutanlan ik biriikte yapılacak toplano- larla değeriendirdikten sonra bir kanaate va- nlmalıdır." Raporda. kaymakamlann toplumsal olay- larda doğrudan doğruya askeri birliklerden yardım isteme yetkilerinin bulunmadığı anımsatılarak kaymakamlann yardım talep- lerinin il valisine iletmelen gerektiği belir- tildi. Askeri birliklerden yardım istenmesi durumunda, beklenen görevin yeri ve niteli- ğinin çok açık ve aynntılı olarak tanımlan- masına dikkat çekilen raporda. şu görüşlere yeraldı: "Genel olarak üzerinde durulan konular- dan biri de yardım istenen askeri birliklerin, toplumsal olav lara müdahale için uygun teç- hizata sahip olmadığıdır. Askeri birliklerde toplumsal ola> lara müdahale için gerekU olan kalkan, cop. megafon. barikat oluşrurma gi- bi araçlann mevcutolmadıgı gibi hunlar için kendilerineödenek tahsisi deyapılmadığı an- laşılmıştır. Yaşanan hadiseler. sık sık askeri birliklerden yardım talebini zorunlu kılmak- ta olduğundan en azından büyük ve duyarh illerde. bu malzemeler içişJeri Bakanüğı'nca temin edilmelidir." Raporda. askeri birliklerden yardım iste- me yetkisinin orduyu yıpratacak ve asli gö- revlerini aksatacâk şekilde çok sık kullaml- maması istendi. (.özıınvı UIYDI <>ınikmıoiM VE ÖLlBIUMH hniumi Gözatondakayıplar.hercumartesiGalat;irasarav Lisesi önünde orurularakkınanacak.(Fotoğraf: HÜLYATOPCU) Gikjultında kctyıpkını oturma eylemi Istanbul Haber Senisi - ÇHD. İHD, kayıp aileleri ve çeşitli demokratik kitle örgütü temsilcilennin de aralannda bulunduğu bir grup, tstiklal Caddesi üzerindeki Galatasaray Lisesi önünde oturma eylemi yaparak kayıpların bulunmasını, failterinin yakalanmasını istedi. Aralannda kaybolduktan sonra ölü olarak bulunan Hasan Ocak'ın ağabeyi Hüseyin Ocak. babası Baba Ocak ve kızkardeşi Aysel Ocak. gözaitında kaybolduğu ıddia edilen Hasan Gülünay'ın eşi Birsen Gülünay, şair Suna Aras, ÇHD Istanbul Şube Başkanı Levient Tüzel ve sanatçı Şanar Yurdatapan'ın da bulunduğu grup. ellerinde. "Hasan Ocak gözaltuıa ahndı,} üzlercesi gibi kayboldu ve ölü bulundu. Katilleri btiyoruz" yazılı afiş taşıdı. Grup, "KatiUer bulunana kadar her cumartesi günii burada oturma eyiemi yaparak demokratik hakkımı/j kullanacağız" dedi. Eylem sırasında söz alan Şanar Yurdatapan. "Türkiye'nin Arjantin olnıa\a hakkı voktur. Ka\ ıplar konusunda herkesi duyarh oüna\a çağınyonız" dedi. Birsen Gülünay ise Türkiye'nin kayıplar ülkesi olduğunu öne sürerek eşinin ve diğer kayıplann bir an önce bulunmasını istedi. Grup daha sonra sessizce dağıldı. 3HKRO DINÇ TAYANÇ Hanımefendilep. Beyefendiler... Herhalde bahar başıma vurdu, olmadık şeylere ta- kılıyorum bu aralar. Havalar ısındı, gtinler uzadı ya, kurum ya da ku- ruluşların yıldönümü kutlamalan birbirini izliyor. Ço- ğu "uzatılmış" kokteyl türünden... Insanlar ya açık bahçelere ya da görkemli kapalı salonlara "ûşüşüp" yeme içmeye dalıyorlar. "Zevahiri" kurtarmak için olsa gerek, kutlamaların çoğunun önünde ya da ar- kasında bir konser "sıkıştınlmtş!" Istanbul gecelerinin "güzide" hanım ya da beyle- ri, şıklık yarışında gülüşüp söyleşerek önce "mem- leketi" kurtanyor, ardından da konseri izler "gibi" ya- pıyorlar! Ama asıl amaç "yutu!" Yani yeme içme... Masalarda kuş sütü bile var. Pastalar kat kat ki kesmek için merdivene tırmanmak gerek... Kimi ku- ruluşların yöneticileri, Gaziantep'ten özel olarak ge- tirttikleri baklava ustasının hünerlerini anlatıyor, ki- mileri Isviçre'de "değerfi konuklan" için yaptırttık- lan çikolatalan dağıtıyor... Ben, genellikle bu tür "gösteri(ş)lere" gözlemci olarak katılıyorum! Her biri nice şirketlerin patronu olan konuklar, tabaklannı kendilenne perhiz öğütle- yen doktorlanndan hınç alırcasına dolduruyor, bo- şattıyor, ardından gene dolduruyor ve bırakıyorlar... Gecelerin sonunda, ortalık yan dolu tabaklar, bar- daklarla dolu... Masalann üstünde kalan yiyecek, içeceklere bakıyorum. Gecelen düzenleyen "öece- rikli" halkla ilişkiler şirketlerinden birinin yöneticisi- ne soruyorum dayanamayıp; "Bu artan yiyecekler ne oluyor?" Dünyanın en doğal yanıtını verircesine "Atılıyor" diyor! "Yoksullara dağıtılsa, Darûlaceze'ye verilse... "di- yecek oluyorum. "Mümkün değil" yanıtını veriyor, "bunlar çok ça- buk bozulan türden yiyeceklerdir. Ancak derin don- duruculu araçlarla taşınarak söylediğiniz yerlere ulaştınlabilir. Ama söz konusu kuruluşlardan hiçbi- rinin böylesi aracı yok kü... Üstelik, bütün bunlann parası peşin ödendiü!" "Aldın mı yanıtını" diyorum içimden ve "Bu işin vergilendirmesi nasıl oluyor" türünden "cahilce" bir soru sormaktan cayıyorum. Bahar başıma vurdu ya, olmadık şeylere takılma- larımın da sonu gelmiyor... Son günlerde "moda" bir meslek "türedi": Yüz yü- ze pazarlama... Çoğu iş güç sahibi hanımlar ve bey- ler, ellerinde birerçanta, "fura"çıkıyorlar... Kendi iş- lerinin "saati" olup olmaması umurlannda değil! Çantaların içi "güzetlikmüstahzarian" ile dolu. Eşin dostun çalıştığı, özellikle hanımlann çoğunlukta ol- duğu kuruluşların kapısını çalfyor ve hiçbir zaman da "elleri boş" dönmüyorlar. Bilebildiğım kadanyla yüz yüze pazariamanın te- meli, ürünleri piyasada satılmayan uluslararası ku- luluşlara dayanıyor. Üretim yaptıklan ülkeden "ithal edip" depoladıklan ürünleri, özel olarak eğittikleri pazarfamacılar kanalıyla ev ev, kuruluş kuruluş sat- tırıyor ve "hatın sayılır" bir yüzde veriyorlar. Pazar- lamacılann, kendi alt gruplannı kurmalan ve kendi pazarlama ağını kurmalan "serbest". Bu "moda" işe sıvananlann aylık gelirlerinin yüz milyon TL'yi aşabildiği söyleniyor. Buraya kadar iyi, güzel de, bahar vurmuş akJımın ermediği "küçük" bir aynntı var. Ana şirket, çoğun- lukla onlarca ülkede bu işi yaptığından ve uluslara- rası ün ve de saygınlık kazanmış olduğundan, ver- gisini ödemekte kusur etmıyor. Ya pazarlamacılar ve alt örgütleri? Işte orası "biraz" kanşık! Çünkü, ana şirketin iş yaptığı ülkelerde, herkes bir vergi "mükeilefi". Ama bizde kazın ayağı hiç de öyle değil... Elden ele ge- çen ve kanşık bir yüzdeleme sistemiyte satıcıya ge- len paralann vergisı, tam anlamıyla "cebellezi" olu- yor! Ülkemizde, kendi kendini vergilendirmek, ena- yilikle eşdeğer olduğundan cebellezi lafı hiç de boş kaçmıyor olsa gerek. Büyük işadamlanmızı vergilendirmek gibi küçük işlerle uğraşmaya "tenezzül etmeyen" Maliye'nin, elinin altında maaşlı ve ücretlilerden oluşan bir "yo- lunacaklar sürüsü" varken, tutup küçük işadamla- rımızın peşine düşeceğine inanan varsa beri gelip açıklasın! Ana fikir Emeğin değersiz sayıldığı toplumlarda, "aracılık" saygınlık kazanır. Ana fikrin ana fîkri: Aracılığın saygın olduğu top- lumlar, "hanımefendi" ve de "beyefendiler"ö&r\ geçilmez olur. Ansiklopedinin tanıtım toplanbsma Gürkan. eski çalışma bakanlan ve çok sayıda sendika temsücisi kaüldı. (Fotoğraf: HÜLYA TOPCU) Türkiye Sendikacıbk Aıısiklopedisi tamtddı Istanbul Haber Servisi - Kiiltür Bakan- lığı ve Tanh Vakfı tarafindan hazırlanan "Türkhe Sendikacdık Ansiklopedisin dün Atatürk Kültür Merkezi'nde düzenlenen toplantıyla tanıtıldı. Toplanhya, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Aydın Güven Gür- kan, eski çalışma bakanlan, DlSK, Türk-lş ve Hak-lş Konfederasyonu'nun temsilcile- ri ile çok sayıda sendikacı katıldı. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Ay- dın Güven Gürkan, toplantı öncesinde ga- zetecilerin sorulannı yanıtladı. ÎSO'nun toplantısında "yiyicilikle" suçlanmasının kendisini kızdırdığını söyleyen Gürkan, "Soruo, işsizlik sigortası. iş güvencesi, top- hısözksme veGrev Yasasrm yenileme konu- sundaki arzum. Bunu yapmak için büyük birçalışma gösterecegimi görüyoriar. Bir di- ğer anlamda bence sindirmeve çahşıyorlar. Ama sinmem. Ben Sakıp Bc> 'e kızmıyorum da tarihin bu geçici akışına kıayorum. Baş- kabnnı 'yıyici' diye suçlamasını saglaya- cak, geçici okiuguna inandığım bu ortama çok laztyonım. Sakıp Bev 'in beni kastetme- digine eminim. Aslında terminolojisi \etmi- yor. Sanıyorum tüketen demek istedi" dedi. Gürkan, bir gazetecınm "Sizce bu sozler- le Başbakan mı kast edildi" sorusuna ise şu yanıtı verdi: "Bilemem. Kimi kastederse kastetsin; ister Sakıp. ister Hasan Ağa kim- senin böyle bir söz söyleme hakkı voktur. Karşı çıkabilir, elindeki imkânlan karşı kul- lanabilir, ama kim olursa olsun küçük dü- şfirücü, hakaretedici. kaba, hoyrat,temsil et- tiği topluma yakışmayan sözler söyleyemez, söviememeü. Af Örgütü Türkiye Sorumlusu. Türkiye'nin geleceği aydınlık değil GÜRHAN UÇKAN STOCKHOUV1 - Pazarte- si günü Stockholm'de iki ay- n toplantıda Türkiye tartışıl- dı. fsveç Dış Politıka Ensti- tüsü'nde gazetemız vazarı Mahmut Tali Öngö- ren, Türkiye'de tnsan Hak- lan" konu'lu bir konuşma yaptı. "Türidye'nin Getece- ği" ise, iki büyük işçi örgü- tünün, Olof Palme Uluslara- rası Merkezi ile AGtK'teki Isveçli Parlamenterler Gru- bu'nun ortak seminerinin konusuydu. Isveç Dış Politika Enstitü- sü'nde, Mahmut Tali Öngö- ren'in yaptığı konuşmaya ıl- gi büyüktü. Yandan çoğu Is- veçlilerden oluşan izleyicı- ler arasında. çok sayıda çe- şitli ülkelerden Kürtler var- ken gözlerimiz, Türk izleyi- cileri aradı. Türklerin sayısı, bir elin beş parmağından fazla değildi. Mahmut Tali Öngören, Türkiye'de Insan Haklan Derneğı ile lnsan Haklan Vakfı'nın geçmişini anlattı ve günümüzdekı ça- lışmalanndan örnekler ver- di. Konuşma sonrası yazan- mıza çeşitli sorularyöneltil- di. Öte yandan. Türkiye'den gazetecı Derya Sazak, sen- dikacı Vicdan Baykara'nın da katıldığı öteki toplantı, bütün günü kaplayan bır se- minerşeklindeydi. Uluslara- rası Af Örgütü'nün Türkiye Masası Sorumlusu Jonat- han Sugden, günün en il- ginç konuşmasını yaptı. Sugden, örgütünün tek yan- lı ohnakla suçlanmasını yer- siz bulduğunu belirterek şöyle konuştu: "Türk makamlan rapor- larunızı okumuvorlar. Biz, insan haklanna karşı işlenen her suçu kınıyoruz. PKK'nin 1993'te yaklaşık 200 suçsuz insanı ökJürdüğünü saptadık ve kınadık. Geçen v ılın Uk 10 ayında 167 kişi, PKK'nin aşı- n şiddete başvurmasından ötürii canınıyhirdL Biz bunu da kınadık." Geçen sonbahardan beri Türkiye'ye girmesine izin verilmediğini söyleyen Sug- den, yargısız infaz ve kay- bolma olaylannın "jan üst makamdaki" vönetıcilerin emnyle olduğu izlenımini edindiğini, birçok olaydan en üst makamdaki müdürle- rin habersiz bırakıldığmı da ileri sürdü. AVRUPA'DA DİN SAVAŞLARI ALMANYADA SAYILARI HIZLA ARTAN DİNİ ORGÜTLER CEMALETTİN KAPLANIN ÖLUMÜYLE SARSILDI. 15 BİN MÜRİDİ KENDİ ORGÜTLERİNE ÇEKMEK İSTEYEN DİĞER DİNİ KURU- LUŞUR KOLLARI SIVAMIŞ DURUMDA. NE DE OLSA MADDİ BIRİKİMLERİ VE J 40 TON ALTIN IYLA KAPLAN HİLAFETİ. YABANA ATILAMAYACAK BİR FİNANS KAYNAĞI. AVRUPA'DA SOL YÛKSELİRKEN TÛRK SOLU "YÜKSELEN DEĞERLER" KISKACINDA "SENİ MEDYA ADINA ÖLÜME MAHKUM EDİYORUM" KARAR ÇOKTAN VERILDİ. SANIK AYAĞA KALK! HİSSELİ KOALİSYON KUMPANYALARI!.. BİLMEZDİK, TANIDIK, YADIRGADIK, KORKTUK, ALIŞTIK DÜŞÜNCE SUÇLARI MÜZESİ: YARGILANIRKEN MÜZELIK OLDULAR İLAHİCİLER, MEHTERAN GRUBU, TASAVVUF MÜZİĞİ VE TİYATRO YENİ MODA İSLAMI DÜĞÜN • \U \M1RMA ŞİRKtTLERI GEKÇEĞE \E K.ADAR >AKi\S|>OR ARAMIRfP IM MI VA^'IVLASAK. \RASTIRMADAN MI- • TOPPURI' MESIN YLVARLAĞIN TÜRKİYE .SEYAHATNAMEM
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle