07 Mayıs 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
26 MAYIS 1995 CUMA CUMHURİYET SAYFA HABERLER Cavit Caglar: Devlet teşvike kolaylık sağlar Haber Merkezi - DYP Milletvekili Cavit Çağlar. yatınmlarda teşvik almanın olağan, yasal ve devletin her yatınmcıya uyguladığı bir prosedür olduğunu belirterek teşvik alan kuruluşlara devletin kredi vermediğinı. yalnızca ithal edilen makine ya da teknolojinin yurda gırişinde kolaylıklar sağladığını belirtti. Çağlar, baa basın kuruluşlannın, kendılennin de kullandıği teşviki, kişileri karalama amacıyla gerçek anlammdan saptırarak kamuoyunun kafasını kanştırdığını bildirdi. Cavit Çağlar, gazetemizin dünkü sayısında yayımlanan "DYPTi Cavit Çağlar1 a trilyonluk teşvikler sürüyor" başlıklı haberle ilgili yazılı açıklama yaptı. 'Basın da teşvik ahyor' Çağlar, açıklamasında, devlet teşviklerinin sadece tekstil sektörüne • değil, aynı koşullar içinde basın sektörüne de verildiğine dikkat çekti. Çağlar'ın açıklaması şö> le: "Sizin de çok iyi bileceğiniz gibi yatınmlarda teş>ik almak olağan, yasal ve devletin her yatınmcrya uyguladığı bir prosedürdür. Devlet, teş>ikleri sadece tekstil sektörüne değil, aynı koşullar içinde basın sektörüne de vermektedir. Basın sektörü bu teşvikler sayesinde son yülarda büyük anumlar gerçekleştirmiş ve teknolojide Batı standartlanni - - yakalamıştır. : • Ancak, baa basın - kuruluşlan kendikrinin de kullandığı teşviki, kişileri karalama amacıyla gerçek anlamından saptırarak kamuoyunun kafasını kanşürmaya çahşmaktadır. Bu basın kuruluşlan, teşvikin, bir kredi ve sanki bir yağma tşlemi olduğu ünajı yaratarak teşvik atan yaûnmcıv ı suçlu insan durumuna sokmaktadır. Oysa teşvik alan kuruluşlara devlet kredi vermemekte, sadece ithal edilen makine ya da teknolojinin yurda girişinde kolaylıklar saglamaktadır. Devlet, Türk ekonomisinin çıkarlan gtrtktirdigi için yaünmcıyı teşvik ermekte ve bunu yaparken de yaünmın niteügi konusunda koşullar getirmektedir. Teşvik alan yaünmcı da parasını kendisi vererek ithalata girişmekte ve böylece ülkemize yeni fabrikalar, yeni istihdam olanakları kazandırmaktadır. Dunun böyleyken, değerli gazetenizde "trilyonluk teşvik' şeklindeki ifade, gerçeği tersyüz etmekte ve en doğal bir prosedür, okuıiara yasadışı ve haksız bir uvgulama gibi gösterilmektedir. Aynca, ortada kesinleşmiş bir mahkeme karan olmadan vergi kaçakçısı şeklinde kesin hüküm bikliren ifadeyi de yine sizin ilkelcrinizJe bağdaştıramadığımı beürtmek isterim. Benim, bir tek kuruş vergi borcum voktur. Yanı sıra, ortagı buhuıduğum tekstil sektöründeki 6 ayn şirketin 1994 faaliyet yıüyla ilgili olarak ödedikleri vergilerin toplamınm 2 trttyon lirâyı aştığuu bilğinize sunmakta yarar görüyorum. Ortağı olduğum şirketlerden birinin henüz kesinleşmemiş vergi anl«maxİKfrıııın kaçakçıhkgibi gösterflmesinin ve kişüigime yöneHk suçlamalara dö>nüştürübnesinin ahtmda maalesef nredyadaki tiraj kavgası yatmaktadır. Ve kaybeden taraf, sUahını bana çewmektedir." Muhalifler, seçimlerden sonra CHP-DYP koalisyonunun bozulması için baskı yapacak DYP'de CHP rahatsızbğıAYŞE SAYEN ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - DYP'de, Tansu Çiller yönetiminden rahat- sız olan millervekilleri, TBMM Başkanı Hüsamettin Cindoruk ile yoğun bir görüş- me trafiği başlattılar. Cindoruk'a. 4 hazı- ran sonrası istifa ederek aktif polıtikaya dönmesi baskısı yapan muhalifler, Terörle Müca- dele Yasası'nın 8. madde- sinin kaldınlmasına engel olunmasından, DYP-CHP koalisyonunun bitirilmesi- ne kadar, birçok konuda destek istediler. Önerileri dinleyen Cindoruk'un ise "erken seçim olmaması" durumunda TBMM Baş- kanhğı'ndan istifa edeceği görüşünü yinelediği bildi- rildi. Cindoruk'la görüşen Kocaeli Milletvekiii Isma- il Amasyalı, Çiller'in çev- resinde bir "ihanet cephe- si" oluştuğunu belirterek milletvekillerinin bundan büyük rahatsızlık duydu- ğunu söyledi. Yoğun trafık lefetin bunun seslendirilmesi önerilerini getirdikleri öğrenildi. Çiller'in erken seçim için zorlanması önerilerinin tartışıldığı gö- rüşmelerde. erken seçime gidilmemesi du- rumunda. ANAP ile genış tabanlı koalisyon hükümetı kurulması ve bu hükümetin ba- şına Cindoruk'un getirilmesi önerileri de ele alındı. Cindoruk'un ise bu önerileri din- lediği. erken seçimin mutlaka yapılması gerektiği görüşünü dile getirerek "Öneri- lerinizi değerlendiririm, bana görev verir- seniz, kabul ederim. Daha önce de açıkla- dım, erken genel seçim karan alınmazsa, ey- lül ayına kadar TBMM Başkanlığf ndan is- tifamı açıklanm" dedığı bıldirildi. Cındoruk'la görüşen muhaliflerden Is- Cumhurbaşkanı Süley- man Demirel'c vekâlet e- den Cindoruk'un evi ve makamı, birkaç gündür DYP'li milletvekillerinin yoğun trafiğine sahne ol- du. Muhaliflerden Antal- ya Milletvekili Gökberk Ergenekon'u geçen salı günü evinde kabul eden Cindoruk. aralannda İrfan Köksalan, tbrahim Gür- dal, Latif Sakıcı, Güneş Müftüoğlu, Mehmet Ba- talk, Cemal Oztaylan. Muhtar Mahramlı, tsmaıl Amasyalı'nın da bulundu- ğu çok sayıda milletvekilı ile gruplar halinde görüş- tü. Görüşmelerde, muha- lifler, DYP-CHP koalisyo- nundan duyulan rahatsızlı- ğı anlatırken ara seçimler sonrasında parti içi muha- ÇİZMEDEN YUKARI / MUSA KART Ülkücü mafva kıyılan yağmalıyor. mail Amasyalı, görüşmenin içeriğine iliş- kin. "şimdüik'' sessiz kalacağını söyledi. Amasyafı, DYP'de çok sayıda milletvekili- nin, Başbakan Çiller'in çevTesindeki bir grup bakan ve bürokrattan rahatsız olduğu- na dikkat çekti. Amasyalı, isim vermeden Başbakanlık Başdanışmanı Emre Gönensay'ı da eleşti- rerek "Başbakanınçevresin- de ihanet cephesi oluşmuştur. Daha önce Cumhurbaşka- nı'mn danışmanı olan ve ba- na 'Ben bu kadını üniversıte- den tanınm. bu ülkeyi fela- kete götürecek" diyen bir zat şimdi nasıi oluyor da başba- kanın başdanışmanı oluyor" diye konuştu. DYP-CHP ko- alisyonunun DYP tabanını rahatsız ettiğini ve TM Y'nin 8. maddesi konusundaki tar- tışmalann DYP'yi bitirme noktasına getirdiğini kayde- den Amasyalı, "Keşke baş- bakanımız bizi dinlesey di. A- nıa çev resindekiler bunu en- gelliyor. Her şey 4 Haziran se- çimieri sonrasında daha net- )esecek"görüşünü dile getir- dı. Muhaliflerin, Cindoruk et- rafında toplanmaya başlama- lan, grup yönetımini de ra- hatsız etti. DYP Grup Baş- kanvekili Nevzat Ercan, mu- haliflerin Cindoruk'la görüş- melerini değerlendirirken "Bu tiir iddialar askıda kal- maya mecburdur. Demokra- tik sistem vardır. Delegasvon gelir ve genel başkanı seçer" dıye konuştu. Cindoruk'un, muhalif milletvekillerine, aktif politikaya dönme niye- tinde olduğunu açıklaması- nın bir anlamı olmadığı gö- rüşünü savunan Ercan, "DYP, bu Meclis'te bölün- meven tek parti Başlangıçta 178 olan sandahe sav ısını da 183'e çıkardı. Kalan bütün partiler bölündü. Bu neden- İe bu tür iddialar askıda kal- maya mecburdur" diye ko- nuştu. ANAP Genel Başkanı, Tansu Çiller'in 'Yalnız bıraktı' suçlamasına sert yanıt verdi Yılmaz: Seninyanındaneişimvar!..ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - ANAP Genel Başkanı Mesut Yılmaz. ana muhalefet partisince yalnız bırakıldığını söyleyen Başbakan Tansu Çüler'e, "Benim senin yanında ne işim var? Senin yamnda olmak demek, çocuklannm geleceğini .Aınerika'da aramak, rüşvetle milleti kandırmak, Kuşadasfnda mafya ile el ele olmak demektir. Dürüst insanlann ancak senin karşında yeri olur" karşılıgını verdi. Mesut Yılmaz, partisinin Meclis grup toplantısında yaptığı konuşmada. 12. kuruluş yıldönümlen öncesinde yaptığı çağnya uyarak geri dönen eski ANAP Genel Başkan Yardımcısı, eski Tokat Milletvekili Metin Gürdere'ye "Hoş gekün" dedi. Yılmaz, Tokat'ta çok sevilen Gürdere'ye, "Bu sevgiyi milletin hizmetine kullanma sorumluluğun var. Eğer geçmişte sana karşı bir yanlış yapmışsak özür dilerim. Döndügün için teşekkür edıyorum" diye konuştu. Yılmaz, ANAP'ın 12. kuruluş yıldönümünde büyük bır coşkuyla ikinci iktidar yürüyüşünü başlatmasının iktidar partilerini telaşa düşürdüğünü söyledi. Başbakan Çiller'in grup konuşmasının hem panik havasında hem de müsamere çocuklan gibı olduğunu belirten Yılmaz, Çiller'in millervekilleri ve partisine katılan belediye başkanlanna ant içirmesini eleştirerek, "Biz bunu ilkokul birinci suufta yapıyorduk. Türkive ant içmekle büyüyecekse sabah akşam ant içeHm" dedı. Başbakan Çiller'in bir yandan ant içtinrken diğer yandan da ANAP'ı RP'ye benzemekle suçladığını anımsatan Mesut Yılmaz, "Sonıyorum size, Idmin adetidir ant içirmek, kim meydanlarda ant içiriyor" diye sordu. ANAP'lı mılletvekilleri de Yılmaz'a "RP" yanıtını verdi. Yılmaz, daha sonra "Sanki karşımızda bir başbakan değil de başbakancılık oynayan kolejli kız var" dedi. Başbakan Çiller'in yine ANAP'ı gümrük birliğıne karşı olmakla suçladığını belirten Yılmaz, bunun "eşyanın tabiaüna" aykın olduğunu söyledi. Türkiye'yi dünyaya açan, gümrük duvarlannı yıkan partinin ANAP olduğunu savunan Yılmaz, gümrük birliğini ciddiye aidıklan için daha iyi pazarlık yapılarak alınabileceklerin en fazlasının alınması gerektiğini savunduklannı kaydetti. Yılmaz, Cumhurbaşkanı Vekili Hüsamettin Cindnık'un yetki yasası önüne geldiği zaman Meclis'e geri göndermesi gerektiğini söyledi. Yılmaz, 176 milyar liralık röntgen yolsuzluğu ile Kuşadası olaylannın peşinı bırakmayacaklannı ve konuyu Meclis'in gündemine mutlaka getirecekJerini bildirdi. Türkeş'ten destek isteği Türk-lş Genel Başkanı Bayram Meral, Bakanlar Kurulu'nca TBMM'ye sevkedilen "SSK Emeklilik Yasa Tasansı'nın yasallaşması" için MHP'den de destek istedi. Yönetim Kurulu üyeleriyle birlikte MHP Genel Merkezi'ni ziyaret ederek Genel Başkan Alparslan Türkeş'le bir süre görüşen Meral, hükümetin işçilere yönelik uygulamalanndan rahatsızlık duyduklannı söyledi. YDH'de açlık grevi İstanbul Haber Ser- visi - Erzurum cezaevin- deki tutsaklara işkence yapıldığı iddiasıyla rut- sak yakınlan, dün akşam saat 20.00 sıralannda Ye- ni Demokrasi Hareke- ti'nin Gümüşsuyu Tak- sim'deki İstanbul II Mer- kezi "nde süresiz açlık grevi başlattı. TutukJu yakınJan, lömayıstanbu yana HADEP İstanbul Merkezi ile Kadıköy ve Bahçelievler ilçe mer- kezlerinde süresiz açlık grevini sürdürüyorlardı. YDH tstanbul II Sekre- teri Şevket Akalın, "Tut- sak yakınlannın sonınla- rmı gerekli mercikre ite- teceğiz. Başkanımız Boy- ner'in de konu ile ilgili olarak bilgisi var. Tutsak yakmlan yanna (bugün) kadar burada kabnak is- tediler" dedi. Beşiktaş'a k dış kutlama' Avrupa Parlamentosu Sosyalist Grup Başkanı Pauline Green. Radikal fttifak Grubu Başkanı Catherine Laumiere ve Yeşiller Grubu Başkanı Claudia Roth feshedilen SHP Genel Başkanı Murat Karayalçın ile dün sabah kahvaltıda biraraya geldiler. Avrupa Parlamentosu heyeti daha sonra CHP Genel Başkanı Hikmet Çetin ve Adalet Bakanı Mehmet Moğultay ile görüştü. Görüşmeler öncesinde grup başkanlan Avrupalı parlamenterlerin duygulannı aktarmaya geldiklerini belirterek, "dinlemek, öğrenmek ve anlamak için geldik" dediler. Avrupalı parlamenterlerden Almanya Yeşiller Grubu lideri Roth'un, Hikmet Çetin'e ziyaretinde Türkçe olarak "En büyük Beşiktaş" sonra "Christoph Daum" demesi üzerine Çetin ve Roth kahkahalarla güldüler. (AA) Milletvekili sayısı 600 oluyor Memurlaragrevyineyasak ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Ana- yasanın başlangıç maddesinde değışıklik ön- gören madde de komısyonda kabul edildı. Bu- na göre, başlangıç maddesınin 12 Eylül hare- kâtıyla ilgili ifadelerin yer aldığı ılk 2 parag- rafı metınden çıkanldı. ANAP ve RP'nin dın ve vicdan özürlüğüyle ilgili 24. maddenin de anayasa değişiklığı paketı ıçensıne alınması önerisireddedildi. Komısyonda kabul edılerek TBMM Genel Kurulu'nun gündemine alınan anayasa değı- şikliği önensıne göre, anayasanın başlangıç bölümüyle birlikte 33, 51. 52. 54, 67. 68, 69, 75,76,82.84,85,86,93,127,128,135,149, 171 ve geçici 15. maddelen değiştırilerek, 2 yeni geçici madde eklenmesi öngörülüyor. Meclis Alt Komısyonu'nun 550 olarak ön- gördügü milletvekili sayısı da 600'e çıkanl- dı. Milletvekillerinin ödenek ve yolluklan ile ilgili maddede yapılan değişiklikle millerve- killerinin ödenek ve yolluklan ile emeklıiık- leri, milletvekili olmayan bakanlann emeklı- lıklen, eski milletvekillerinin ve eski bakan- lann görev leri sona erdikten sonraki tazminat- lan ve sosyal haklan özel bir kanunla düzen- lenecek. Milletvekili ödenegınin aylık tutan. en yüksek devlet memurunun almakta oldu- ğu miktan. yolluk da ödeneğm yansını aşa- mayacak. Bu değişıklik, Kurucu Meclis. Cumhunyet Senatosu ve Danışma Mecli- si'nın eski üyeleri hakkında da uygulanacak. Milletvekili seçilebılme yaşının alt sının 25 olarak belirlendi. Ancak bu konuyla ilgili düzenleme yasayla yapılacak. 67. maddede de yapıîan değışkilığe göre hileye dayalı ver- gi kaçırma suçu ışleyenler, milletvekili seçi- lemeyecek. Meclis çalışmalanna özürsüz olarak bir ay içensinde toplam 5 birleşim günü katılmayan veya üyelikle bağdaşmayan bir hizmeti kabul eden milletvekıhnın üyeliğınin düşmesıne. üye tam sayısının salt çoğunluğu ile karar ve- rılebilecek. Anayasa Mahkemesf nın karann- da partınin kapatılmasına eylem ve sözleri ile sebebiyet verdıği belirlenen milletvekilinin üyeliğı. seçıldıği dönem ıçın kapatma karan- nın Resmi Gazete'de gerekçeli olarak yayım- landığı tarihte sona erecek. Mevcut anayasaya göre her yıl 1 eylülde toplanan Meclis, yeni düzenlemenin aynen benımsenmesi halinde 1 ekimde toplanacak. Darbeciler korundu Anayasanın geçici 15. maddesinin son fık- rasmındakaldınlmasıyla, 12 Eylül dönemin- de çıkanlan yasa, KHK ile karar ve tasarruf- ların anayasaya aykınlığı ıddia edilerek ıptal davası açılabilecek. 12 Eylül yöneticileri hakkında ise ancak söz konusu dönemde işlenen zımmet, ihtılas, irtikap, rüşvet, hırsızlık, dolandıncılık, sahte- cilik, inancı kötüye kullanma, dolanlı iflas. tıcan amaçlı kaçakçılık, hileye dayalı vergi kaçırma. resmı ihale veya alım-satımlara fe- sat kanştırma, devlet sırlannı açığa vurma ve- ya dığer yüz kızartıcı suçlarla ilgili olarak da- va açılabilecek. Anayasada yapılması öngörülen dığer bır değişikliğe göre de sendikalar ve üst kuruluş- lan, hâkim karanyla kapatılabilecek ve faalı- yetten alıkonabılecek. Mıllı güvenliğın, kamu düzenınin. suç ışlenmesinin veya suçun deva- mını önlemenin yahut yakalanmanın gerektır- dıği hallerde gecikmede sakmca varsa yasa- nın yetkili kıldığı mercı. sendikayı faaliyetten men edebılecek. Ancak bu mercinin karan. 24 saat içensinde görevli hâkımın onayına sunu- lacak. Memurlar ve emeklıleri de sendika ve sen- dikalann üst kuruluşlan kurabilecekler. Bu- na ilişkın esaslar yasayla belırlenecek. Memur sendikalan ve üst kuruluşlan, üyeleri adına yargıya başvurabilecek ve ıdareyle amaçlan dogrultusunda üyeleri adına toplu görüşme yapabılecek. Bu toplu görüşme sonucunda düzenlenen ve taraflarca imzalanan tutanakta anlaşma ve anlaşmazlık noktalan behrtılecek. Bu tuta- nak, idare ile TBMM için hukuki bağlayıcılık taşımayacak. Yanı, memurlar toplusözleşme imzalayamayacak ve greve gıdemeyecek. İTİPOLİTİKA GUNLUGU HİKMET ÇETİNKAYA Ton Balığı ve Şeker... Tam 5 yıl Güneydoğu'da görev yapmıştı. Bu süre içinde pek çok operasyona katılmıştı... Dedi ki: "Evet Güneydoğu 'da kimi köyler ve mezralann bo- şaltıldığı, orada yaşayan insanlartmızın başka yerle- şim birimlerine gittiği doğrudur. Ancak bu niye böy- le oluyor hiç düşündünüz mü?" Yanıtımız 'evef' oldu. Elbet köylerin ve mezralann boşaltılmasının ardındaki gerçeği az çok biliyorduk. Dedi ki: "PKK'yi dağlarda açlığa tutsak kılmak ve onlann moral gücünü yok etmek..." Başını salladı. Ardından da ekledi: "Bütün mesele bu. PKK ile karşı karşıya gelen as- kerdir. Eğer biz bu yöntemi uygulamasaydık PKK ile baş edemezdik..." Sorduk: "Bu anlattığınız yöntem sizce başanlı oldu mu?" Yanıt: "Evet oldu. Onun için sindiler. Geçen yıl Tunceli yöresinde bu tür operasyonlara girmeseydik bugün oralarda PKK egemen olmuştu..." "Nasıl olmuştu. Köyleri, mezralan ele geçirerek mi?" Yanıt: "Tüm Güneydoğu'da bugüne dek olan şuydu: P- KK gıda ihtiyacını köylerden sağlıyordu. PKK için zeytinyağı, kuru fasulye filan hiç önemli değil. Onlar için iki önemli şey vardır. Tuz ve şeker. Sürekli çay içtiklerinden şekere gereksinim duyariar. Eğer şeker olmazsa çayı içemezler ve moralman çökerier." Soru: "Nereden biliyorsunuz?" Yanıt: "O bölgede 5 yıl görev yaptım. Pek çok sıcak ça- tışmanın içindeydim. Bize teslim olan PKK'lileri din- ledim. En son konuştuğum bir PKK'li aynen şöyle de- di: 'İki yıl önce buralann kralıydık. Ton balığından, ya- lancı dolmaya kadar her şeyi bulurduk. Şekeri çuval- laria götürürdük, şimdi iseaçız...' Demek ki yöntemi- miztutmuş..." • • • Türkiye zor bir dönemeçten geçiyor... Köylerde ve mezralarda yaşayan yurttaşlanmız 'i- ki arada bir derede' kalıyor... Bugün PKK örneğin Silopi yakınlannda karayotu- nu kesip araçlan durdurabiliyor ve insanları kaçırabi- liyor... Kaçırılan bir kişi bakın neler anlatıyor kurtulduktan sonra: " Karakoluna 2 kilometre ötede aracımızı dur- durdular. Bizim önümüzde 4-5 kamyon vardı. Bizi alıp götürdüler. Tam 15 saat yünıdük." Kaçınlan kişiye sordum: "Sizi kaçıran grup ne yiyip, ne içiyordu?" "Durumlan çok zordu. Yiyecek bulamıyohar. En çok şekere ihtiyaçlan var. Çünkü çay onlann birinci gıdası. Şeker bitince moralman çöküyohar..." Sordum: "Sizikaçmp götürürierken boş köy ve mezragör- dünüzmü?" Yanıt: "Evetgördük. Boş köy ve mezraiardan geçtik. Ora-. larda sadece yatak ve yorganlar, boş konserve kutu- lan kalmıştı." Soru: "PKK gerçekten yiyecek sıkıntısı çekiyor mu?" Yanıt: "Evef çekiyor. İki yıl önce PKK, köylerden ve mez- raiardan her şeyi elde ediyordu. Şimdi ise köyler ve mezralar boşaldığından çok zorlanıyoriar. Bizi kaçı- ran PKK grubu bir ağanın 300 baş keçisini kaçırdı. 12 saatlik bir uzaklıktan kaçınp geldiler." "Ne oldu keçiler?" Yanıt: "Bir kısmı bizim bulunduğumuz yerde kaldı. Bir kısmı diğer PKK'lilere gönderildi..." "Nasılyiyoriarkeçileri, bildiğim kadanyla bağırsak- lan bozar..." "Kesiyoıiar ve kazanlarda pişiriyohar. Eti onlara do- kunmuyor yani ishal yapmıyor, alışmışlar. Bize ciğe- rini verdiler..." Soru: "Ateş yakıldığında uzaktan görülür ama..." Yanrt: "Zaten çanak gibi bir arazideydik. PKK ateş yakı- yorama dumanı olmuyor. Hemalde gerilla yöntemiy- le yakıyorlar..." • • • Güneydoğu'da 5 yıl görev yapan yetkili ile kaçın- lan yurttaşımızın anlattıklan birbirine benziyordu... Güneydoğu'da köylerin ve mezraların boşaltıldığı bir gerçek. Zaten bu gerçeği ANAP lideri Mesut Yıl- maz da söylüyor. Daha önceleri Murat Karayalçın da açıklamıştı. Acaba köy ve mezra boşaltılarak PKK'nin gücü kı- nlır mı? Eh, nispeten... Ama sanırız bu bir çözüm yolu değildir... Zaten köy koruculuğu da bir çözüm yolu olmaktan çıktı... Bakın yetkili ne diyor "Güvenlik kuvvetlerinin yanında olan köy komcu- lan da var, hem bizi hem de PKK'yi idare eden koru- cular da. Yaniyüzde 50-50..." AP: Türkiye çelişküer içindeANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Ankara'da iki gün- dür temaslarda bulunan Av- rupa Parlamentosu (AP) he- yeti üyeieri, düzenledikleri basın toplanhsıyla Anka- ra'ya, demokratikleşme ko- nusuna büyük önem verdık- len. gümrük birliği yolunda demokratıkleşmenin büyük önem taşıdığı ve kapatılan DEP'ın eski milletvekilleri konusunda da yargının ba- ğımsızlığı ilkesine gölge dü- şürmeyecek şekilde çözüm bulunması konulannda me- sajlar verdiler. Avrupa Sosyalistlen Parn- si Grup Başkanı Pauline Gre- en, Türkiye ile aralanndakı dıyaloğun devamını arzu et- tıklerini ifade ederek, AP'nin, Türkiye'deki de- mokratikleşme sürecine bü- yük önem verdiğini kaydetti. Demokratıkleşmenin ger- çekleşmesinin Türkiye'nin iç sorunlannın yanı sıra, dış so- runlannın da çözümüne kat- kıda bulunacağını belirten Green, örnek olarak Kıbns'ı gösterdı. Green, "demokra- tikleşmenin Türkiye'nin dış sorunlannın çözümüne nasıl yardımcı olacağır 'sorusunu ise "Bu sonınlann çözümün- de sizeverilen destek artacak- nr" dıye cevaplandırdı. Green, AP'nin, terörü dün- yanın nerede olursa olsun her yerinde kesınlikle reddettiği- ni de ifade etti. Avrupa Radikal tttifak Grubu Başkanı Catherine Lalumiere ise sözlerine "Türkiye'nin tüm Avrupa kurunuanndaki verini auna- sını içtenlikle Lstedigini, güm- rük birliğinin gerçekleşme- sindenyanaolduğunu" belir- terek başladı. Türkiye'yi bir defa daha "çelişkiler içinde" bulduğunu ifade eden Lalu- miere, "Bir yanda genç, di- namik bir ülke, diğer tarafta ise PKK terörü, Kiirt sorunu gibi güç sorunlaria boguşan bir ülke" dedi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle