Katalog

24 MAYIS 1995 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA HABERLER ANAPyönetimi isttfa etti • BALIKEStRfAA)- ANAP Bahkesir II Başkanı Kadir Karaagaç ve il yönetim kurulu üyeleri görevlerinden istifa etti. Karaağaç. düzenlediği büsın toplantısında, 7 ay önce atama ile göreve geldiklerini hatırlattı. Karaağaç, "ANAP'ta paylaşmacılığı sadece kendi standartlannda menfaatbirliğine dönüştüren merkez ilçeye karşı tepkimi dile getirmek ve kukla bir il başkanlığını kabullenmem mûmkûn olmadığı için görevimden aynlıyorum" dedi. İçkHi araç kuUamlmasın • ANK\RA (AA) - RP Genel Başkan Yardımcısı Musa Demirci. içkili araç kullanımının tümüyle yasaklanmasını istedi. Demirci. trafik kazalannın "milli bir felaket" haline geldığini ve bu sorunun en kısa sürede gıderilmesı gerektığini söyledi. Demirci. sözlerini şöyle sürdürdü: "Trafik Kanunu'na göre kandaki promil miktannın belirli bir seviyesine kadar alkol alan bir kişi, özel araç kullanabilir. Bu hüküm fevkalade yanhştır. Devlet, alkollü araç kullanımını kesinlikJe yasaklamalıdır." DİSK'ten Ezgü'ye efeştri • tstanbul Haber Servisi - DlSK Yönetim Kurulu üyesi ve Örgütlenme Daire Başkanı Çetin Uygur, emekliler sendika kurabilmek için DlSK'in başlattığı girişimi "Sendika hakkı olmayan bir kitleyi aldatmak olarak" değerlendiren Türkiye l$çi Emeklıleri Cemiyeti Başkanı Ethem Ezgû'yûsertbirdille eleştirdi. Uygur, "Ethem Ezgü siyasi iktidann sözcüsü ve emekli işçilerin sırtında bir asalaktır" dedi. Hava-lş'ten Havaş'a ikinci dava • İstanbui Haber Servisi - Hava-lş Sendikası Havaş'ın özelleştirilmesine karşı ikinci kez dava açtı. Ankara ldare Mahkemesi'ne başvuran Hava-lş Sendikası Havaş hisselerinin yüzde 60'ının Yazeks'e satılmasını içeren Özelleştirme Yüksek Kurulu ve Özelleştirme ldare Başkanlığı'nın kararlannın iptalini istedi. Büpokraside köstebek arayışı • ANKARA (ANKA)- ANAP, otoyol davasıyla ilgıli beraat karanrun ardmdan DYP-CHP koalisyonu dönemındeki uygulamalan ve yolsuzluk iddialanyla ilgili incelemelerini hızlandırdı. ANAP genel merkez yöneticileri, bürokrasiden çok sayıda ihbar aldıklannı ve bunlan araştırmaya başladıklannı belirtiyoriar. Kalite uzmanlan • tstanbul Haber Servisi- Netaş'ın davetlisi olarak Türkiye'ye gelen kalite uzmanı Keki R. Bhote, îstanbul'da iş dünyası temsilcilerine konferans verecek. Bugün Çırağan'da yapılacak "Yönetimde 2l. Yûzyıl Anlayışı; Toplam Kalite Sürecinın Yeniden Tasarlanması" başlıklı konferansta, şirketlerin uluslararası piyasalarda rekabet güçlerinin arttınlması için gereken kalite dûzeyi \e toplam kalite yönetimi için doğru yaklaşımlar konu edilecek. Alman ziyareti • İstanbul Haber Servisi - Almanya'nın Doğu Württember Eyaleti Ticaret Odası Genç îşadamlan Derneği üyelerinden oluşan işadamı ve yöneticiler, tekstil, inşaat ve bankacılık konulannda görüşmeler yapmak Ozere tstanbul'a geliyorlar. 25-27 mayıs tarihleri arasmda Istanbul'da bulunacak îşadamlan Şahinler ve Sabancı holdingleri ziyaret edip Bakırköy Belediye Başkanı Âli Talip Özdemir'k de öğle yemeği yiyecekler Cumhuriyet, Çiller'in ABD'de vergiden kaçamadığını belgelerle açıklıyor Vergide birinci vatan ABDDOĞANAKIN ANKARA - Sahıbı olduğu Marsan Marmara Holding A.Ş'nın faaliyetleri ve taşınmazlannın satışından doğan kazançJar konusunda Türkiye'de "sembolik vergiler" ödediği belgelerle ortaya çıkan Başbakan Tansu ÇiUer, "İkinci vatan ım" dedıği ve sürekli oturma ıznı aldığı ABD'de vergiden kaçamadı. ABD'de otel olarak ışlettiği tek binaya I993'te 47 bin 286 dolar emlak vergisi ödeyen Çiller, geçen yı- lın sadece ilk yansı için de 23 bin 638 dolar emlak vergisiyle karşılaştı. Çil- ler'in sadece bir oteli için 1993 ve I994'de ABD'de ödediği emlak vergı- leri. dolann 44 bin lira olan bugünkü değeri üzerinden hesaplandığında. Başbakan'a ait Marsan Holding'in Türkiye'de 7 yılda ödediği 29 mılyon 609 bin lira tutanndaki toplam ku- rumlar vergisinin 140 katına ulaştı. Başbakan Çiller'in, kaynağını açık- layamadığı servetine ilişkin vergi ka- yıtlannı ve Marsan Holding'in. 1994 yılında. usulsûz istisnadan yararlana- rak vergi kaçırdıgını belgelerle ortaya koyan Cumhuriyet, Çiller ailesine ait ABD'deki Holiday Inn Oteli için öde- nen emlak vergisinin, Türkıye'de öde- nen vergileri "skandal" boyutlannda aştığını ortaya çıkardı. Merkezi New York'ta bulunan "M. Carl Levine Morgulas ve Foreman At- torney At Law Hukuk Bürosu"ndan Türkiye'ye löAğustos 1994 tarihinde gönderilen yazıda, Çiller ailesine ait Marsan Holding'in bünyesinde bulu- nan GCD şirketinin New Hempshi- re'da satın aldıgı otelin emlak vergisi ödemeleri konusunda bilgi verildi. Türkiye'de nereye gönderildiği gizle- nen belgede, Başbakan Çiller'in eşıyle birlikte sahip olduğu otelin işletildiği bmaya ilişkin emlak vergileri konusun- da. şu açıklama yapıldı: "Bay Morgulas (hukuk bürosunun ortaklanndan), benden. aşağıdaki biigi- leri size göndermemi istedi. The Hampshire Otel, GCD tara- fından, 18 Eylül 1992 tarihinde 1 milyon dolara Salem Two Hotel Cor- poration'dan satın alındı. Adres; 1 Keevaydin Drive, Salem, Sew Hempshire: Map 97, Lot 7856. GCD 1993 yılında, 47 bin 286 dolar (44 bin liralık dolar kuru üzerinden 2 milyar 80 milyon 584 lira) emlak vergisi ödedi. 1994'ün ilk yansı için belirlenen vergi 23 bin 638 dolar olup, bunun 5 bin 302 dolarlık kısmı henüz tahsil edilmemiştir. Bir sonra- ki dönemin vergi tutarı Ekitn 1994'de bildirilecektir. The Hamps- hire Otel'in ismi 9 Eylül 1994'de 'Holiday Inn" olarak değiştirilecek, fa- kat müikiyet GCD'de kalmaya devam edecektir. Yukandaki bilgi için daha geniş açıklamava gerek duyarsanız, Jerry Morgulas ile fletişim kurmakta tereddüt etmeyiniz. Ben Jackson." Birinci vatan özer U. Çiller'in yönetimindeki GCD Inc. şirketinin işlettıği Holiday Inn Oteli'ne ilişkin emlak vergisi ka- yıtlan, Çiller ailesinin ABD'de, Türki- ye'dekinin çok üzerinde vergi ödemek zorunda kaldıklarmı ortaya koydu. Holiday Inn için 1994'ün ikinci yansı için hesaplanan emlak vergisinin de birinci dönemdeki gibi 23 bin 638 do- lar olduğu varsayıldığında, Çiller'in oteline 1993 ve 1994'te toplam 94 bin 562 dolar emlak vergisi hesaplandı. 1 ABD Dolan'nın bugünkü değeri olan 44 bin bin lira temel ahndığında, Holi- day Inn için son iki yılda toplam 4 milyar 160 milyon 728 bin lira emlak vergisi ödendi. Bu rakam, Holiday Inn Oteli'ni işleten GCD'yi de bünyesinde bulunduran Çiller ailesine ait Marsan Holding'in Türkiye'de 7 yılda ödediği toplam kurumlar vergisinin yaklaşık 140 katı olarak hesaplandı. Marsan Holding 1987, 1988, 1989 ve 1990 yıllannda devlete tek kuruş kurumlar vergisi ödemedi. ABD'de milyarlarca liralık yatınm yapan, Çiller ailesine ait mılyarlık ıki yatı da üzerinde bulundu- ran Marsan Holding'in 1991, 1992 ve 1993 yıllannda ödediği kurumlar ver- gisi toplamı da 29 milyon 609 bin lira düzeyinde kaldı. Çiller ailesinden yanıt yok Özer Çiller ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Başbakan Tansu Çiller. ABD'de kendisine ait Holiday Inn Oteli'nin emlak vergileri konusundaki sorulan yanıtsız bıraktı. Başbakan'ın eşi Özer Uçuran ÇîDer de konunun TBMM tarafından incelendiğini bildırmekle yetındı. Çiller çıftı. Cumhuriyetin Holiday Inn Oteh'nın emlak vergilerine ilişkin sorulannı \anitlamak istemedi. Tansu Çiller ile Özer U. Çiller adına, emlak vergilerine ilişkin belgenın eşliğinde ayn ayn fakslanan metinlerde, şu sorulara yanıt istendı: - Sahibi bulunduğnnuz GCD'ye ait Holiday Inn' adh otele ilişkin emlak vergisi dökümünü iiişikte sunuyorum. Türkiye'deki vergi ödemelerinize göre yüksek olduğu dikkat çeken bu rakamlar konusunda değerlendinne yapar msmız? - Rakamlara itirazınız ya da ekleyecek bırbılginiz var mı? - ABD'deki taşınmazlannız için bugüne kadar bir "satış' bağJanbsı yaptuuz mı? Cumhuriyet'in. Başbakanlık Konutu'na 6 mayıs günü. emlak vergisi yazısı \e ayn ayn düzenlenen soru metinlerini fakslamasının ardından gazetemizı arayan Başbakanlık Basın Müşavıri Mehmet Bican. Özer U. Çiller'in konuya ilişkin bir açıklama yapmak istemediğini bildirdı. Bican, Özer U Çiller'in, konunun, liderlerin servetlerini araştırmak üzere TBMM'de kurulan komisyonca incelendiğini. bu nedenle herhangi bir açıklama yapmayı uygun bulmadığını bildırdiğini söyledi. Mahkeme, video kaset ve gazetelerde yayımlanan fotoğraflann karut olarak kabul edilemeyeeegini açıkladı. Salman Kaya'yı dövmekten yargılanan polisler beraat etti GörüntülerkanıtsayümadıANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Ankara 18. Asliye Ceza Mahkemesi, CHP Ankara Milletvekili Salman Kaya'nın, geçen yıl yapılan 1 Mayıs mıtinginden sonra dövülmesi olayına kanştıklan savıyla haklannda dava açılan Başkomiser Mehmet Okur ile polis memurlan Miktad Budak \e Süleyman Yalman'ın beraatlenne karar verdi. Mahkeme, Kaya'nm dövüldüğü anda çekılen video kasetleri ile eazetelerde vavımlanan fotoğraflan kanıt olarak kabul etmedı. Ankara Emniyet Müdürlüğü Sıyası Şube'de görevli olan sanıklann. 3 aydan 3er yıla kadar hapis cezası istemıyle yargılandıklan Asliye Ceza Mahkemesi'ndekı davanın dünkü duruşmasına Salman Kaya ve avukatlan ile sanıklar katılmazken, sanık avukatlan hazır bulundular. Duruşmada mütalaasını veren savcı. sanıklann, CHP Ankara Milletvekili Salman Kaya'yı, 1 Mayıs 1994 mitıngi sırasında döven polisler olup olmadığının belirlenemediğini gerekçe göstererek. beraatlennı istedi. Mahkeme Başkanı da. gerekçeli karannı daha sonra açıklayacağını belirterek. sanıklann. "üzerlerine isnat edilen suçu işlediklerine ilişkin olarak dosyada hcr riirlü kuşkudan uzak. kesin ve inandıncı herhangi bir kanıt bulunamadıgınr bildirdı ve üç sanığın da beraat ettırildığinı açıkladı. Çiller ant içirdi: Gazanız mübarek olsun ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Ara yerel seçim öncesınde çeşitli partilerden yaklaşık 50 belediye başkanının partisine katılımı ile moral bulan Başbakan Tansu Çiller, "merkez sağda tek partinin DYP ol- duğunu" öne sürerek partisinin Meclıs grubu toplantısında, salonda bulunanlara. "misyonu"sürdürmelerı için ant içirdi. Çiller'in, "Gazanız mübarek olsun" dıye bitirdiği andın içeriği pek anlaşılamazken, bazı milletvekilleri, "tek başına iktidar", bazılan da "ara seçim başansı için" Baş- bakan'ın ant ıçirdıgi yorumunu yaptılar. Çiller. "Mesut Yılînaz, ANAP'ı, RP'nin gençlik kolu haline getirmiştir" derken. "milliyetçilik ve maneviyatçılığı yükselen değer yaptıklannı" söyledi. Çiller. partisine katılımlar nedenıyle, düzenlenen törenlere kattldı. DYP'ye katı- lan belediye başkanı ve il genel meclısi üyelen ile genel merkezde tanışan Çiller, Meclis'teki törene geçti. 27'si ANAP'h ol- mak üzere toplam 46 ilçe ve belde beledi- ye başkanı ile 200'e yakın ıl genel meclisi üyesinin DYP'ye katıldığı törende. Çil- ler'in oldukça neşelı olduğu gözlendi. Çiller, "Merkez sağdaki davayı biz yü- rüteceğiz. DYP bu konuda tektir" dedikten sonra, salonda bulunanlara "Buna hazır mısınız" diye sordu. Salondan "Evet" ya- nıtı alan Çiller, "O halde şu sözleri bcnim- le birlikte söylemenizi istiyorum"* dıyerek şu andı içirdi: "LTkem hep bir ve bütün ol- sun / Geleceği aydınlık olsun / Türkiyem btiyük ve güçlü olsun / Dava arkadaşlanm, gazanız mübarek olsun." Türkiye îçin Yeni Bir Seçim Tasanmına Doğru' başlıklı rapor, alternatif bir yöntem öneriyory TUSIAD'dan yeni seçim sistemi •Seçimler sırasında seçmene ilk tercihlerinin yanı sıra ikinci ve üçüncü tercihlerinin de sorulması esasına dayanan çoğunlukçu uzlaşı yöntemi, ilk tercihlerde hiçbir adayın ya da partinin salt çoğunluğu sağlayamaması durumunda, ikinci ve üçüncü tercihleri de hesaba katıyor. Ekonomi Servisi- Kısa adı TÜSİAD olan Türkiye Sanayici ve IşadamJan Der- neği'nin "Türkiye tçin Yeni Bir Seçim Ta- sanmına Doğru" raporu yayımlandı. Prof. Dr. Murat Sertel ve Prof. Dr. Ersin Kalay- cıoğlu tarafindan hazırlanan raporda, mev- cut seçim sistemlerinın karşılaştınlması ya- pılarak Türkiye için yeni bir seçim yönte- mi önerildi. "Çoğunlukçu uzlaşı yöntemi" olarak ad- landınlan yöntem için, siyasi meşruluk bu- nalımına yol açmayacak ölçüde hakça, ama tek partiye ya da koalisyona dayanan bir hükümet oluşturulmasını da zora sok- mayacak bir seçim sistemine gereksinim olduğunun saptanmasından yola çıkıldığı Çoğunlukçu uzlaşı yontemı Bu yöntemde seçmenler siyasi partiler üzerindeki tercih sıralamalanru bildirmekte ve seçim somıcu da buniara bağlı olarak gerçekleştiriyor. Eğer çoğunluğu dolduran sayıda seçmenin ilk tercihi olmayı başaran bir parti varsa, bu partinin adayi seçimi zaten kazanıyor. Böyle bir aday oimadığında çoğunlukçu uzlaşı yöntemi, çoğunluğu en iyi biçimde bir aday üzerinde uzlaştırmaya çalışıyor. Bunu yapabümek için seçmenlerin ikinci tercihlerine bakıyor ve adaylann içinde hiç olmazsa ikinci dereceden bir çoğunluk onayı alan, yani çoğunluk tarafindan ilk ya da ikinci tercih olarak sıralanmayı başaran bir aday olup belirtildi. Seçimler sırasında seçmene ilk tercihlerinin yanı sıra ikinci ve üçüncü ter- cihlerinin de sorulması esasına dayanan ço- ğunlukçu uzlaşı yöntemi, ilk tercihlerde hiçbir adayın ya da partinin salt çoğunluğu sağlayamaması durumunda, ikinci ve üçün- cü tercihleri de hesaba katıvor. Raporun kamuoyuna açıklanması nede- olmadığinı araştınyor. Varsa ikinci derecede çoğunluk onayı alan adaylar arasmda en çok ikinci onayı alan birinı seçiyor. Eğer adaylann hiçbİri çoğunluğun ikinci dereceden de onayını alamamışsa. o zaman da aym yöntemle üçüncü dereceden adaylara başvuruluyor. Sonunda belli bir derecede çoğunlıık onayını topiayan bir aday mutlaka çıkıyor. Prof. Dr. Sertel veProf. Dr. Kalaycıoğlu'na göre bu yöntemle hiçbir zaman çoğunluğu aşkm bir kitlenin en kötü olarak nitelediği adayın seçilmesi mümkün olmuyor ve çoğunluğa saygı ilkesi her zaman sağlanıyor. niyle düzenlenen toplantıda konuşan TÜ- SİAD Başkanı HalisKomili. çalışmayı her- kesin kabul etmiş olduğu bir ihtiyaçtan yo- la çıkarak uygulanan seçim sistemi konu- sunda bir tartışma başlatmak amacıyla des- teklediklerini belirtti. Komili, Türkiye'nin hem hakça, hem hükümet oluşturmayı zo- ra sokmayan hem de istikkarlı bir seçim sistemiyle, demokrasisini pekiştirmeye ih- tiyacı olduğunu kaydetti. Türkiye'nin var olan siyasi ortamının, siyasal partiler ara- sında uzlaşma sağlanmasını da zorunlu kıl- dığına dikkat çeken Komili şunlan söyle- di: "Seçim sistemi tarüşmalan çoğu zaman hakiı bazı kuşkulara yol açı>or. Bu kuşku- lardaki en büyiik etken, yeni bir seçim sis- temiyle birilerinin seçUmesini sağlamak ya da birilerinin seçUmesini engellemek peşin- de koşuId uğu ön\ argısıdı r. Si> asi tarinimiz- deki bazı u\ gulamalann, bu ömargıyı bes- ledigi açıktır. Partiler muhalefettey ken, tem- sil adaletini ön plana çıkaracak, iktidarday- ken, kendilerinin iktidarda kalmasını sağ- layacak sistemleri önermişlerdir." En adaletsiz seçim sisteminin biie ço- ğunluğun oyunu alan bir partinin hükümet olmasını engelleyemeyeceğini belirten Ko- mili, ancak çoğunluğun onaylamayacağı hiçbır siyasi partinin de iktıdara gelmeme- si gerektiğini savundu. Komili,"Zaten siya- sal pratiğe en genış demokrasi' perspekti- fiyle yaklaşılmıyorsa, 'daha adalctli bir se- çim sistemi' peşinde koşmanın da yaran yoktur" dedi. Daha sonra ise Prof. Dr. Mu- rat Sertel ve Prof. Dr. Ersın Kalaycıoğlu, oluşturduklan sistem konusunda bilgi ver- diler. • • w •• POLTTIKA GUIVLUGU HİKMET ÇETİNKAYA Sıkıntı... Insanın içini sıkan bir günün sabahı... Gökyüzü gri bir yalnızlığı yansıtıyor Beykoz sırtla- rında. Boğaz'da sıs, yeşil yamaçların üzerinden aşa- ğılara iniyor. Bir kadın hızlı adımlarla otobüs durağına yürüyor. Bir çocuk karşı apartmanın penceresinden aşağıya doğru sarkıyor. Gecenin onca sessizliği, bir tuhaf hareketliliği, bir renk cümbüşü içinde solukluyor sabahın ilk saatle- rinde. Televizyonda ilk haberleri izliyorum... "Günaydın gazetesinin sahibi Bekir Kutmangil dün sabah işyerinin önünde üç kişinin silahlı saldın- s/ sonucu öldürüldü..." Bir hafta içinde işlenen kaçıncı cinayet bu? Silahı çeken birisini vuruyor... Hesaplaşma, yeni bir yöntemi beraberinde getiri- yor. Adamın alacağı mı var, öyle mahkemeye filan başvurmuyor. Birilerine 'havale' ediyor işi. O kişi kar- şı tarafın işıni bitiriyor Bir sigara yakıyorum ve balkondan uzun uzun ba- kıyorum... Insanın yüreğine inen bir sızı, birkaç dakika sonra tüm bedenine yayılıyor... Oysa ağaçlar yeşile dönüşmüş, doğa uyanmış... Sakız beyazı yapılar Bogaz'ın o lacivert kuşatma- sıyla karşımızda duruyor... Bu mevsim insanoğlu âşık olmalı... Ama nerede? Karmakarışık duygular insanı alıp bir başka evre- nin ortasına bırakıyor... Elimde birikmiş notlar var... Oturup notları kanştırıyorum. Ardından perdeleri çekiyorum. Hava açılmış, güneş pencereden içeriye girıyor... • • • Biraz geç kaldık ama haber vermekte yarar var... 19 Mayıs Atatürk'ü Anma, Gençlik ve Spor Bayra- mı kutlamalannın yapıldığı saatlerde Sıvas Belediye Başkanı Temel Karamollaoğlu nun başında bulun- duğu Kemalettin Ibn-ı Human Vakfı ilgınç bir toplan- tı düzenlemışti: '21. Yüzyıla Gırerken Dünya ve Tür- kiye Gündeminde Islam.' Toplantı 19, 20 ve 21 mayıs günleri Sıvas'ta sür- dü... Sıvas Belediye Başkanı Karamollaoğlu, böyle bir loplantıyı niçin 19 Mayıs gününe denk getirmişti? Laik, demokratik Türkiye Cumhuriyeti'nin düşman- lan nedense 19 Mayıs, 23 Nisan, 29 Ekim ve 10 Ka- sım günleri bu tür toplantılar düzenlemeyi pek sevi- yorlar... Sıvas'ta Madımak Oteli'nde onlarca aydını diri di- ri yakan eli kanlı çeteler, Türkiye'yi ortaçağın karan- lığına götürmek için her yolu geçerli sayıyorlar... 19 Mayıs'ta Sıvas'ta başlayan ve üç gün süren top- lantıdan çıkan sonuç şu: "Tek çözüm Islam..." Kimler katılmış bu toplantıya? Prof. Dr. Mustafa Kamalak. Kendilen Cumhuriyet Üniversitesi HBFDekanı... Prof. Dr. Ahmet Turan Al- kan. Kendileri Marmara Üniversitesi'nde öğretim üyesi... Çok sayıda öğretim üyesinin de aralannda bulunduğu konuşmacılar Mustafa Kemal'in Sam- sun'a çıkışının yıldönümünde karar veriyorlar: "Kurtuluş Islamdadır..." • • • Sis ağır ağır kalkıyor Bogaz'ın üzerinden... Uzaklardan bir gemi Karadenız'e doğru yol alıyor... Radyoda Mirkelam söylüyor... O bir pop sanatçısı. Ne diyor insan haklarından sorumlu Devlet Baka- nı Algan Hacaloğlu? Şunu: "295 kimsesiz cesetten çoğunun ölümû normal değil..." Bu haber çok önemli... 295 'kimsesiz ceset' ne demek? Kimlerdir bunlar, adları, memleketleri niçin açık- lanmıyor? Işkence edilerek mi öldürülmüşler? Savaş Ay'ın 'A Takımı'nda, işkenceyle öldürülen Hasan Ocak'ın kız kardeşini dinledim... Sizin de tüyleriniz diken diken olmadı mı? Radyoyu kapadım, giyinip dışarıya çıktım... Güneş yine kaybolmuştu. Içimde tarifsiz bir sıkıntı beni alıp bir yerlere götür- dü... Karşı apartmandaki çocuk gözükmüyordu aşağı- dan baktığımda... Nedense bugün bir tuhaf güne başlıyordum... Hikmet Cetin inebolu'da Çetin adaymı Allah'a emanet etti TÜREY KÖSE tNEBOLU-CHP Genel Başkanı ve Başbakan Yar- dımcısı HikmetÇetin. par- tili bakanlarla birlikte çık- tığı seçim gezilennı sür- dürdüğü tnebolu'da da yurttaşlara bir dizi vaatte bulundu. Başbakan Tansu Çiller'in ıfadelerini yınele- mesi dikkat çeken Çetin, CHP'nin Inebolu belediye başkan adayı Flkret Işeri'y i "önce Allah'a. sonra hal- ka" emanet ettiğini söyle- di. CHP lıderi Çetin. 4 Ha- ziran seçımlen öncesınde Bayındırlık\etskânBaka- nı Erman Şahin. Sanayi ve Ticaret Bakanı Hasan Ak- yol ile birlikte dün Inebo- İu'ya gitti. Uzun bir kon- voy ile karşılanan Çetin, daha sonra düzenlenen mi- tınge katıldı. CHP lideri Çetin ise ko- nuşmasına bir trafik kaza- sında ölen Belediye Başka- nı Kadri Karatay'ı anarak başladı. Çetin, CHP'nin genel başkanı olmanın kendisi için yaşamının en büyük onuru olduğunu vurgulayarak şunlan söy- ledi: "Bu toplanblar CHP'yi iktidara taşıyacak günlerin müjdecisidir. CHP'yi yeni- den tek başına iktidar ya- pacak olan siziersiniz. CHP ilk suıavuıı 4 Haziran'da ve- recek. Sizler bizim aramız- daki o yapay aynma karşı çıktuuz. Şimdi bütünleşme- nin ilk smavını burada ve- receğiz." Çetin Hatay'a gidecek Sözleri, "Başbakan Çe- tin" sloganlanyla kesilen CHP lideri. "Hükümette kalmaya karar verdik. So- runlann çözümü için, so- runlann çözümüne katkı- da bulunmak için, CHP kimliğini koruyarak, ilke- lerini koruyarak hükümet- te kalabilir" dedi. Çetin, CHP adayı Fikret tşeri'nin "sadece işinin eri değil, sözünün de eri" ol- duğunu vurgulayarak ko- nuşmasını, "Bana güveni- yorsamz Fikret İşeri'ye de güvenin. Onu önce AUah'a, sonra size emanet ediyo- rum. İnebolu her şeye layık. Hükümet olarak sorunla- nntan çözümü için üzeri- mize düşeni yapacağız" di- ye noktaladı. Çetin daha sonra da Kastamonu'ya geçerek burada baraj temel atmatörenine katıldı CHP lideri bugün de Hatay'a ge- çerek seçim yapılacak yer- leşim binmlerinde konuşa- cak.