06 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
2 MAYIS 1995 SALI CUMHURİYET SAYFA J. HABERLER lrak sınırı jteğişmiyop • ANKARA (ANKA)- "Dışişleri Bakanlığı, Türk- Irak sınınnın yeniden düzenlenmesinin söz konusu olmadığını bildirdi. Dışişleri Bakanlığı'ndan yapılan açıklamada, son günlerde, bazı basın organlannda, PKK'nin ortak sınırdan sızmasını önlemek amacıyla Tûrkiye-Irak sınınnın iki ülkenin de toprak kaybına uğramayacak biçimde yeniden çizileceği yolunda bazı haberlerin yer aldığı belirtildi. Irak'la sınır dûzenlemesi konusunda -Türkiye'nin aldığı siyasi bir karar bulunmadığı vurguJanan açıklamada, bu konuda lrak yönetimi ve yerel liderlerle herhangi bir görüşmenin yapılmadığı kaydedildi. Camierde kitap saüşı yasak • ANKARA (AA)- iCamilerde kitap ve video kaseti satılması yasaklandı. Diyanet Işleri Başkanı Mehmet Nuri Yılmaz imzasıyla valilik Ve müftûlüklere 'camilerde ahnacak tedbirler' ile ilgili bir yaa jgönderildi. Yazıda, camilerde bazı özel kişiler tarafindan çeşitli kitaplann Ve vaaz kasetlerinin ianıttmının yapıldığı ve pazarlanmaya çalışildığı •belirtilerek "Bu tûr şahsi •menfaat sağlamaya yönelik faaliyetlere kesinlikle izin verilmeyecektir" denildi. Altan Erbulak • İstanbul Haber Servisi - 1 Mayıs 1988 tarihinde aramızdan aynlan gazeteci-yazar, tiyatro ve karikatür sanatçısı Altan Erbulak, dün Zincirlikuyu'daki mezan başında anıldı. Erbulak'ın 7. ölüm yıldönümünde, aralannda sanatçının eşi Fûsun Erbulak, kızlan Ayşe ve Sevinç Erbulak, Karikatürcüler Derneği Başkanı Erdoğan Başol. İstanbul Milletvekili Ekrem Amaç, Rasim Öztekin, Kandemir Konduk ve Hasan Kaçan'ın bulunduğu çok sayıda kişi katıldı. Atatürkçü Düşünce Derneği • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Atatürkçü Dûşünce Derneği'nin (ADD) 2. Olağan Genel Kurul bildirisinde, Cumhuriyet'in ilanının 72. yıldönümünde laik ve demokrarik Tûrkiye'nin, ülke dışından kaynaklanan ve içeriden de taraftar bulan bazı planlara hedef olduğu vurgulandı. Bildiride, ülkenin dışandan tam bir kuşatmaya uğradığı vurgulanırken, ülkenin banş, birlik ve beraberlik içinde olması gereken bir zamanda birlik ve bütünlük açısından hassas olan konulann ihanet çerçevesine varan boyutlarda tartıştmldığı kaydedildi. Oflaz'dan açıklama • İstanbul Haber Servisi - •Sabah Grubu'na ait Takvim gazetesinden, .yazısının sansürlendiği gerekçesiyle aynlan Lütfu Oflaz, dün yaptığı yazılı açıklamada, "Yayımlanmayan yazımın tamamını yayımlayın" çağnsınm, gazete tarafindan dikkate alınmadığını ileri sürdü. Oflaz açıklamasında şöyle dedi: "Kendi ifadeleriyle 'Bir bölümünü çıkarttık, bir bölümünü azalttık' dedikleri yazı için yaptığım 'Hiçbir bölümünü çıkarmadan, azaltmadan tamamını yayımlayın' çağnm karşıhksız kalmış oluyor. Çüıikü iddia edildiği şekilde bir yazı yok" dedi. TBMM Başkanı, aktif politikaya girmek için bayram sonrası istifa edebileceğini bildirdi Gndoruk: Göreve hazınmYazill gÖrÜŞ İStedİm TBMM Başkanı Hüsamettin Cindoruk, ÇİIIer'e eleştİIİ Başbakan Tansu Çiller'i üstü kapalı olarak DYP'li muhaliflerle yaptığı İstanbul toplantısında, 'aktif siyasete eleştiren Meclis Başkanı Hüsamettin Cindoruk, DYP örgütlerinde girmek için' 15 gün süre istediğini doğruladı. Cindoruk, fesihler nedeniyle huzursuzluk yaşandığına dikkat çekerek "Toplantıda çok konuşan vardı, ben de görüşlerini yazılı istedim. "Dünyanm hiçbir yerinde, kongre ile seçilmiş adamı, bir başka Belki karar vermemde etkili olur" dedi. kongre ile seçilmiş adam görevden almaz" dedi. AYŞE SAYIN ANKARA - Hüsamettin Cindoruk, kurucu genel başkanlığını yaptığı DYP 'de Tansu ÇiDeryöneti- mine karşı muhalefetin yükselmesinin ardından, aktif politika yapmak üze- re TBMM Başkanlığı'ndan istifa edebileceğini bildir- di. Bu görüşünü partiiçi muhalefetin önde gelen isimlerine aktaran Cindo- ruk, DYP'de mücadele ola- nağı kalmaması durumun- da Demokrat Parti'nin (DP) yeniden canlandınla- bileceğini söyledi. Cindoruk, aktif politika- ya girme istemini dile geti- renîerden 15 gün süre iste- diğini belirtirken, "Görüş- lerini yazılı istedim, belki kararvermemdeetkili olur. Partimin vereceği her türlü görevi yapmaya hazınm. Benim için önemli olan par- ti karandn-" diye konuştu. Alınan bilgilere göre Hü- samettin Cindoruk, parti içi muhalefetin önde gelen isimlerinden Coşkun Kır- ca, Münifİslamoğlu, Ali Rı- za Septioğhı, İrfan Köksa- lan, İbrahim Gürdal ve Işı- lay Saygm ile yaptığı görüş- mede, bayram sonrasında aktif politikaya girmek için TBMM Başkanlığı'ndan istifa edebileceğini söyledi. Görüşmeye katılanlar, Cin- doruk'un, kendilerine, "Eğer DYP içinde mücade- le şansı kalmazsa, bizim gi- bi diişünen arkadaşlanmız- la Demokrat PartTyi yeni- den canlandınnz"dediğini söylediler. DP'nin yeniden canlandınlması projesinde, halen bu partinin genel başkanlığını yürü- ten Aydın Menderes ile YDH lideri Cem Boyner'in de adı telaffuz edildi. ÇİZMEDEN YUKARI/MUSA KART 1 Mayıs'ta pek çok slogan yasaklandı. İHJÛÜP YASAKL Işaret bekliyor Hüsamettin Cindoruk, DYP içinde de tar- tışma başlatan İstanbul toplantısının ardın- dan Cumhuriyet'in sorulannı yanıtlarken. aktif siyasete girmek için parti tabanından işaret bekledigı mesajını verdi. tstanbul toplantısında, aktif siyasete gir- mesini isteyen partililerden 15 gün süre is- teyip istemediği yönündeki bir soru üzeri- ne Cindoruk, şunlan söyledi: "Toplantıda konuşmak isteyen çok fazla arkadaş vank, benim de vaktim yoktu. Ori- lara, görüşlerini yazılı olarak iletmelerini, bunlan değerlendireceğimi söyledL Onlara, "Bu fikirlerinizi başbakana iletirim, şikâ- yetleriniz olursa takipçisi olurum' dedim. Bir karar verebilmek için fikirierini istedim. Bu insanlar, benim görüşlerine değer verdi- ğinı insanlar, onlan diniemem doğakür." Partinin görev vermesi durumunda, Mec- lis Başkanlığı'nı bırakacağını vurgulayan Cindoruk, "Bu, genel baskanlık ya da bir parti organında görev alma olarak anlaşü- mamaklUa bir sandalye olması gerekmiyor. Aktif siyasete girmeye niyetlenirsem, bu sa- de üyelik de olabilir" dedi. Başbakan Tansu Çiller'in parti örgütleri- ne yönelik, "fesh" operasyonunu da üstü kapalı olarak eleştiren Cindoruk, partideki en önemli rahatsızlık kaynaklanndan birinin de bu olduğuna dikkat çekti. Cindoruk, siyasi partilerde bundan sonra rahatsızlıklann sürekli olacağını belirterek, "Siyasi partilerin yapılannı değiştirmek ge- rekiyor. Aksi takdirde, bu rahatsızlık hep sü- rer. Dünyanın hiçbiryerindekongreyle seçil- miş bir adamı, başka bir kongreyle seçilmiş adam gö- revden alamaz. Hiçbir iilke- de, partiler bu kadar kolay örgütkrini feshedemez.Fesih karan için çok büyiik bir parti suçu işiemesi geretdr" diye konuştu. DYP içinde partinin ilke- leri korunduğu sürece parti için mücadeleye girmeyece- ğini ileri süren Cindoruk, " Partinin Hkelerini konımak önemli. Partiyi başanya bu götürür. Sayın DemireTin ba- şansı da burada vaûvordu. Sayın DemireL, ahnacak bü- tün kararlan Genel tdare Kunılu ve gnıpla beraber alırdı" dedi. Cindoruk, "Şu anda aynı sistem işliyor mu" sorusuna, "Şimdi biîemiyorum,aktif si- yasetin içinde değüim, uzak kaklun, bunu sizler daha iyi gözlüyorsunuz, ben yorum yapmanrdiyerek yanıt ver- mekten kaçındı. DP Genel Başkanlığı'nı yürüten Adnan Menderes'in oğlu Aydın Menderes'le de temaslannı sürdüren Cindo- ruk, bu görüşmeleri "siyasi akrabalığaw bağladı. Cmdoruk. "Sayın Men- deres benim aile dosrum. Geçmişte hkranlı günkrüniz oldu. Onunla ve birçok ar- kadasunla bu şekilde siyasi akrabalığun var, her zaman görüşürûm''dedi. Erkenseçim TBMM Başkanı Cin- doruk, erken seçim tartış- malannı değerlendirirken, seçimlerin 4 yılda bir yapıl- ması için anayasadeğişikliği yapılması çağ- nsmda bulundu. 5 yıllık seçim döneminin Türkiye için uzun bir süre olduğunu vurgulayan Cin- doruk, "Ben erken seçim demiyorum, seçim zamanuıda yapılsın diyorum. Bunun zamam da geimiştir Türkiye'de gelenek, seçimlerin 4 yılda bir yapıhnasıdır. Bu konuda anayasa değişikliği yapümasuu teklif ve temenni edıyorum" dedi. Hükümetin bu nedenle seçime gitmesi gerektiğini vurgulayan Cindoruk, "Bu or- tamda DYP'nin kongre yapmasını da doğnı bulmam" diye konuştu. İnceleme gergin' başladı Cindoruk-AGIT DEPpazarhğı • AGÎT: Rica ediyoruz serbest bırakın. Kritik kararlarla karşılaşabilirsiniz. • Cindoruk: Türkiye'de yargı bağımsızdır. ANKARA (Cumhuri- yet Bürosu) - İnceleme yapmak üzere Ankara'ya gelen Avrupa Güvenlik ve Işbirliği Teşkilatı (AGİT) Parlamenter Asamblesi üyelerinden oluşan bir he- yet, Ankara Merkez Kapalı Cezaevi'nde tutuklu bulu- nan 6 eski Demokrasi Parti- si (DEP) milletvekilinin ser- best bırakılmasını isterken Türkiye'nin. bazı kararla- nndan dolayı 'kritik' yaptı- nmlarla karşılaşabileceği uyansında bulundu. TBMM Başkanı Hüsa- mettin Cindoruk, heyete baskanlık eden AGİT Par- lamenterler Asamblesi Baş- kan Yardımcısı \VilhWim- mer'in "Sizden rica ediyo- ruz, bu pariamenterieri ser- best bırakınız'' sözlerine. >argı\a müdahele edileme- yeceği'yanıtını verdi. Heyet üyeleri, değiştiril- mesi gündemde olan Terör- le Mücadele Yasası'mn 8. maddesinin tutuklu DEP miUetvekiIIerini etkileyip etkilemeyeceği konusunda bilgi alacak. Işkence savlan, köy yak- malar. terörle mücadele, yargısız infaz suçlamalan, düşünce suçlan ve kapatı- lan DEP'in eski milletvekil- leri konusunda incelemeler yapmak isteyen AGlT heye- ti, Ankara'daki temaslanna dün TBMM Başkanı Cin- doruk ile konuşarak başladı. Heyet, bir bölümü basına açık olarak yapılan görüş- me sırasmda Cindoruk'tan, Ankara Merkez Kapalı Ce- zaevi'nde tutuklu bulunan eski milletvekillerinin ser- best bırakılması için giri- şimlerde bulunmasını talep etti. Bu istemi, Türkiye'de yargının bağımsız olduğu- na dikkat çekerek geri çevi- ren Cindoruk, şu açıklama- da bulundu: "Siyasi kurullann, siyasi organlannyargrya mödaha- lesi gibi, NÎontesquieu'nun fîldıîerine göre aykın birso- nuçla karşılaşınz. Türkiye, çok demokratik bir ülkedir. Demokrasi fllkemizde bü- tün kurum ve kurallanyla işliyor. Ben Yargıtay Başka- nı'na bunu söyleyemezdim. Şündi o çağrryı, Yargıtay Başkanı yann gazetelerden okuyacak, televizyonlardan izieyecek. Bilmem karannı etkiler mi? Ama benim et- kim olmaz. Şimdi tabii yar- gı işine girdjğiniz zaman be- nim de söyleyeceğim bir şey var. tskeçe Müftüsü Emin Aga, dini sıfaüyla uzun süre- dir Larrisa Cezaevi'nde ya- tıyor. Biz Yunan yargısına bir şey diyor muyuz? Yunan yargısının karandır. Her- halde AGİT o işle meşgul de- ğil? Ben nasıl Yunan >argı- sına kanşmıyorsam. bir baş- ka kurulun da Türk yargısı- na kanşması mümkiin de- ğildir. O zaman AGİT'in çe- şitli belgelerine ayktn düş- müşoturuz." DSP Genel Başkanı Bü- lent Ecevit, Avrupa Güven- lik ve Işbirliği Teşkilatı (AGlT) üyeleriyle TBMM'de görüştü. Konuk parlamenterlerin sorulannı yanıtlayan Ecevit bir soru üzerine, "Türldye'de parla- mento halkın gerçek tercih- lerini yansıtnuyor. Hükümet ortaklan, oy oranlan düştü- ğü için erken seçim istemi- yorlar. Çiller, seçim ekono- misinin zarar vereceğini söy- lüyor" dedi. Ecevit, Milli Güvenlik Kurulu ile ilgili şunlan söy- ledi: "MilM Güvenlik Kuru- hı kararlan tavsiye nheliğin- de olan bir organdır. Türki- ye gibi dün\anın en kritik bölgesindeki ülkenin güven- Bğiyle ilgili konularda asker- lerin de görüşlerini almak için kunılmuştur. ABD'de- ki National Security Coun- sil (NSQ benzeri bir organ- dır. NSC Amerikan demok- rasisini zedelemediği gibi MCK de Türk demokrasisi- ni zedelemez." Ecevit. Güneydoğu'ya giderek incelemelerde bu- lunacak olan pariamenter- ieri, Körfez Savaşı'ndan sonra Kuzey Irak'ta doğan otorite boşluğu konusunda bilgilendirdi. TÜRKtYE EROZYONIA MÜCADELE, AĞAÇLANDIRMA VE DOGAL VARLIKLARIKORUMA VAKFI TÜRKİYE'Yİ SEVENLERE DUYURU! T.E.MA VAKFI EROZYON EĞÎTİM SEMİNERİ Tûrklye her yıl erozyonla, 500 mliyon ton vatan topragını kaybcdlyor, Bitki örtüsü hızla kayboluyor, su kaynaklan kuruyor, meralar tükeniyor, tanm alanlan elden gidiyor, ve Türkiye hızla çölleşlyor! Toplumumuzun hâlâ gündemine girememiş bu felakete dur demek ve Türkiye'nin topraklan için gönüllü elçi olmak istiyorsanız, GELİN ARAMIZA KATILIN! T.E.MA Vakfi Türkiye'nin erozyonla maruz kaldığı tehlikeyi" tüm topluma duyurmak jçin gönüllü eğitmenler yetiştirecek. TEMA VAKFI EROZYON EGİTİM SEMİNERİ K0NUU\RI • Erozyon olgusunun tanımı ve bunun üzerinde rol oynayan doğal ve yapay faktörler • Tanm topraklarında erozyon ve sonuçları • Meralarda (otlaklarda) erozyon ve sonuçları • Orman - erozyon ilişkileri • Erozyon - su ekonomisi ilişkileri • Erozyonun sosyo - ekonomik nedenleri ve sonuçlart • Erozyona karşı alınabilecek teknik, biyolojik ve toplumsal önlemler TARİH: 20-21 Mayıs ve 27-28 Mayıs 1995 SAAT: 10.00 -12.00 lüc ders 13.00-15.00 tkinciders YER: Askeri Müze Kültür Sitesi Konferans Salonu Harbiye, İstanbul Seminer sonucunda katüımcılara T.E.M^\. VAKFI EROZYON EGİTMENİ BELGESİ" verilecektir. Bu belgeye sahip olaniar, Vakfımızın gönüllü elçileri olarak okullarda, çeşitli resmi ve özel kuruluşlarda erozyon felaketini kamuoyuna anlatan konferanslar vererek erozyonla mücadeleye büyük katkıda bulunacaklardır. Semineri tamamlayan T.E.MJV. Erozyon Egitmenleri'nin isim ve telefonlan, konferans talebinde bulunmak isteyen kurum ve kuruluşlara duyurmak amacıyla Sabah, Hürriyet, Mlllryet ve Türkiye gazetelerinde Haziran ayının 3. haftasında, ülke çapında yayınlanacaktır. TEMA VAKFI EROZYON EĞİTİM SEMİNERİ KATILIM FORMU ADI ve SOYADI: DOĞUM Ylü: MESLEK: EV TELEFONU NO: EV ADRESI ÇALIŞTIGI KURULUŞ VE GOREVI: IŞ ADRESI: . ILÇE: ILÇE: ŞEHİR: ŞEHİR:. IŞ TELEFON NO: FAX NO: SEMİNERİ BITIRDIKTEN SONRA NE GİBİ FAAUYETLERDE GOREV ALABILECEKSINİZ? Bu formu doldurarak 15 Mayıs 1995 tarihine kadar (0212) 281 11 32 numaralı faksımıza gönderebilirsiniz. Kon- tenjanımız dolduğu takdirde müracaatlannız bir sonraki eğitim seminerimizde değerlendirilecektir. Sıralama basyuru sırasına göre yapılacaktır Ayrıntılı bilgi almak ve katılımınızı teyit etmek için (0212) 281 10 27 ve (0212) 268 09 85 nolu telefonlanmızı arayabilirsinız SKMİNERİMİ7. ftrRKTSlzntR. TÜRKİYE ÇÖL OLMASIN POLİTİKA GÜNLÜĞÜ HİKMET ÇETİNKAYA Soluk Soluğa... Ağaçlar çiçeğe vurmuş... Umutla umutsuzluğun o doludizgin kavşağında bel- ki de mavinin sonsuzluğunda bir beyaz yelkenli gibi uçup gidiyor.. Yorgunluğunu duyuyor olmalı bakışlarındaki dur- gunluktan. Şafak, Çamlıca'nın tepelerinden turuncu bir aydın- lığı kucaklıyor gibi. Gözbebeklerinde beklemediği kaçamaklann izdü- şümü yansıyor. Nedensiz hırçınlıklar, belirsiz birsaatkı yelkovanla akrebini sürüklüyor. Alnında ter tanecikteri... Ellerinde özlem. Tüm acılara göğüs gerdi, yüreği hep sevgide birleş- ti. Kaç yaşındaydı? Yanıt vermedi... Şimdi bu saatte aç karnına sigarasını çekiştiriyor, kahvesini yudumluyordu. Bafra'da bir akşarn kıyasıya dövmüşlerdi. Sol kolu kınlmıştı. Ağzından kan gelmişti. Tütün mitinginden bir gün önce afiş yapıştınyordu Remzi'yle birlikte. Ali ve Arif erketedeydi. Ansızın kar- şı sokaktan koşarak gelmişti dört 'zebani'. Ellerinde demir çubuklar vardı. Acımasız vuruyorlardı. Kaçmak istedi, bir 'zeba- n;'nin çelmesiyle yere yuvarlanmıştı. Remzi ise kaçıp kurtulmuştu. Yıl kaçtı? Galiba1969... Pencereden baktı. Boğaz Köprüsü'nü gördü. Uzun uzun düşündü... SakaJlan uzamıştı... Takvimden bir yaprak kopardı: "Bugün 1 Mayıs 1995..." ••• Sabaha dek hiç uyuyamamıştı... Martı çığlıkları bölmüştü uykusunu. Zamansız sevişmelerin yorgunluğunu, kır çiçekleri- nin kokusunu duymuştu bir an. Hüznün acımasız penceresinde; biraz Kızıhrmak kı- ytsında kalmış, Meriç'te oyalanmış, Dicle'de durakla- mıştı. Birakşamüstü Malabadi Köprüsü'nün parmak- lıklanndan bakıyordu. Ölümle yaşamın içinde gidip geliyordu.. Karlı bir kış günü gitmişti Lice'ye... O geceyi hiç unutmamıştı... Boğma rakı ve acılı yemekler vardı yer sofrasında... Şükrü, Zeyno, Asım ve Eco... Oktay Rrfat'tan şiirler okuyordu Asım... Duvarda zaman ötesi bir fotoğraf asılıydı. Baba 'Ka- zım Çavuş'un askeıiik hatırası. Eco hemen söze girmişti: "Babam Atatürk'ün askeriydi..." Asım "Birdakika" deyip ekledi: "Oktay Rifat yanm kaldı..." Sonra şiiri okudu: "Kanar ve düşer çürûk üvezler gibi, sancır da bü- tüngece. Kağnılarabinenzuzaklaragöçmekiçin. Ge- ce vakti dağlann yolu düz! ötse diye bekleriz, seyrek tüylü o evcil kuş; susar amansız, susar uzaktan uzağa dalımızdal Kesici, delici ve yakıcı silahlannı çevirmişier üstü- müze, uzun kargılanyla mutsuz, toplan, havanlan, obüsleri, bazukalan gibi öldürücü..." 0 geceyi hiç unutmadı... Sabaha karşı Lice'detürküler, şarkılar söylendi, kar altında 1 Mayıs karşılandı. Bembeyaz bir günün ilk saatlerinde işçi sıntfına se-- lam gönderildi... ^ * • • • • • ' Güneş Çamlıca sırtlanna vurdu... Bunca acılar, sevgisizlikler birden çoğalıverdi. Gençler, kadınlar ve çocuklar doluyordu alanlara... Bafra'da, Çarşamba'da, Akhisar'daki tütün miting- leri; Rize'de çay üreticileriyle dayanışma; Çukurova'da ırgatlann direnişi; Taşucu'nda balıkçılann öyküsü, bir çizgi roman gibi büyüdükçe büyüdü. İçinde bir çınar yeşerdi Oktay Rifat'a inat. Dağ taş birden kalabalıklaştı, gözlerinde bir tuhaf ışık belirdi. Çalgılı gemiler ise balkonlarda değildi açık seçik. Elini kaldırmadan artık uçmuyordu kırlangıçlar... Dağlar çiçeklere vurmuştu... Akşam vardiyasındaki işçi kızlar, mavi elbiseleriyte horon tepiyorlardı. Ay doğar mıydı kuyulara yalınayak? 1 Mayıs 1995... Dünya işçi sınrfının birlik, mücadele ve dayanışma günüydü. 1977 1 Mayısı'nı anımsadı birden. 'Kazan- c/ Yokuşu'ndan hızla aşağıya iniyordu. 37 canın gözleri önünde öldüğünü görmüştü. Uzun uzun soluk aldı... Gazetelere bir göz attı... 'GorbV ve kansı Raisa'nın fotoğraflanna baktı. OD- TÜ'lü protestocu gençleri düşündü... Sanki mavi bir denizde beyaz yelkenliydi... Alanlara doğru yürüdü. Korkuyu, ölümü hiç düşün- meden çığlık çığlığa koşuyordu. Alanlar yine eski 1 Mayıslan anımsatıyordu... Hüznü ve sevinci yaşayarak, sınır boylanndan do- laşarak; Kızılırmak'tan Diclc'ye, Izmir'den Diyarbakır'a uçtu... Soluk soluğaydı.. • • • Dünkü yazımızda yer alan Dadaloğlu'nun şiiri, Köroğlu'na uyarlanarak verilmiştir. Dadaloğlu, Kozanoğlu isyanının şairidir. Şiir ise şöyledir "Belimizde kılıcımız kirmani Taşı deler mızrağımın temreni Hakkımızda devlet etmiş fermanı Ferman Padişahın dağlar bizimdir." Boyner: Diğer partilerden bizegeçiş olacak FUATKOZLUKLU WASHINGTON - Yeni Demokrasi Hareketi (YDH) Genel Başkanı Cem Boyner, ANAP'tan, DYP'den, CHP'den ve RP'den bazı mil- letvekillerinin yakın bir gele- cekte partilerine geçecekleri- ni söyledi. Bunun bir çeşit "transfer' olarak nitelendirilmemesi ge- rektiğini vurgulayan Boyner, "Gerçi ben, siyasi gelecek nğrona zırt pırt parti değiş- rirmeye hoş bakmıvorum. Bugünkü 84. madde gibi bir hülle zorlayan sistemi de çok ayıp buluyorum. Öte yandan, bugün Meclis'te, mevcut partilerin içinde, kendi ilkelerini işlertne im- kânı bulamamış, kendileri- ni evlerinde hissctmemiş, yabancı hissetmiş pek çok insan var. O açıdan transfer sözünü ermivoram. Bizim kapımız bu riirden arkadaş- lara açık" diye konuştu. Bugüne kadar ışadamı ve turist kimliğiyle ABD'ye ge- len, ancak bu kez "parti lide- ri" olarak seyahat eden YDH lideri Cem Boyner, bütçesi ve faaliyetleri devlet tarafindan desteklenen "ABD Ulnsal De- mokrasi Vakfi"nın son beş yıldır düzenlediği "Dünya De- mokrasiAjendaa" adl ı konfe- ransta bir konuşma yaptı. ABD Senatosu'na baglı 'Dirksen' adlı binanın konfe- rans salonunda yaklaşık 300 kadar davetliye hitap eden Cem Boyner, Türkiye'nin içinde bulunduğu sıkıntılar ve partisinin reçetesine ilişkin bir değerlendirme yaptı. Bugünkü yönetimin çözül- düğünü ve yargının da çalış- madığını savunan Cem Boy- ner, Türkiye'nin terör ve Gü- neydoğu sorunlanna bakışıy- la, Avrupa'nın bu konuya ba- kışında büyük bir fark oldugu görüşünü anlattı.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle