Katalog

12 MAY1S 1995 CUMA CUMHURİYET VJÜNÜN r ÎLMLERÎ TELEVIZYON İz Pfeşinde 07.00 Kanal 6 Güldürü ©(Spot Marks The X>- Köpeğiyle soygun yapan bir adam paralan saklar ve yakalanır. Bu arada köpek, yeni sahibine paralann yeri- ni gösterince işler kanşır. Yön: David Huddlestoon. Oyn: B. Olivier. Babalann Babası 08.30 Kanal D Macera Bir kabadayı, kanunsuz yaşamı bırakıp kansının ve üç çocuğunun yanına dönmek için mücadele etmektedir. Yön: Natuk Baytan. Oyn: Cüneyt Arkın, Filiz Akın. Dağdan tnme 10.20 Interstar Duygusal l Dağda yaşayan yaban bir kızın aşk öyküsûnün anlatıldığı fîlmin yö- K& netmenliğini Metin Erksan ûstlenmiş. Başrollerde ise Fatma Girik, Engin Çağlar oynuyor (1973). Afacan Harika... 10.30 Show TV Melodram ®Yaşadığı üzüntüler sonucu morfmman olan bir anne ve iki oğlu- nun öykûsü. Ülkü Erakalın'ın yönettiği filmde Menderes Utku ve Sadri Alışık başlıca rollerde. Güzeller Resmi Geçidi 11.00 Kanal 6 Macera ©Son dakikada güzellik yanşmasına katılan genç bir kızın öykûsü konu ediliyor. Yönetmenligıni Nuri Ergûn'ün yaptığı filmde Tür- kan Şoray ve Ahmet Tank Tekçe başrolde oynuyor. Yağmur 11.30 HBB ? 11.301 KanalDI B'ıtmeyen Öykû Aynntıyanda One Trick Pbny 12.10 Interstar Müzikal /TT\ (One Trick Pony)- Paul Simon'ı, popülaritesi sönen ve evliliği de v ^ parçalanma noktasma gelen bir rock yıldızı rolünde izleyeceğiz. Yön: Robert M. Young. Hamam Böcekleri 12.10 TRT INT Duygusal Köyden büyük kente geldikten sonra buradaki yaşama ayak uydu- ramayan çift çareyi köylerine geri dönmekte bulur. Yön: Oğuz Gö- zen. Oyn: Mimi, N.F. Güran. Otobüs Duraö 12.30 Show TV Dram (77\ (Bus Stop)- Marilyn Monroe'nun başrolde oynadığı bu hafta ya- v ^ yımlanan üçüncü film. Yönetmenliğini Joshua Logan'ın yaptığı filmde Monroe ile rodeocunun aşkı konu ediliyor. Don Murray da var. Alev Alev 13.10 Kanal D Dram @Bir tatil kasabasında geçen filmde, iki gencin aynı kadına âşık ol- masıyla yaşanan olaylann öykûsü anlatılıyor. Yön: Halit Refiğ. Oyn: Gülşen Bubikoğlu, Tank Akan, Cüneyt Arkın. Aşkın Kanunu Yoktur 13.40 atv Duygusal O j Kansı öldükten sonra bütün yaşamını kızına adayan armatörün ha- Kİy yatına bir kadın girince, kızıyla onun arasında bir seçim yapmak zorunda kalır. Yön: Aram Gülyüz. Oyn: Fikret Hakan, Çeçilya Daymaz. Kızlar Sınıfi Yanşıyor 13.50 Interstar Güldürü /ÎJ\ Yatılı kız okulunda geçen gûldürülü olaylann anlatıldığı, 'sulu' esp- <!y rilerle dolu bir yapım. Orhan Elmas'ın yönetiminde, Mehmet AIi Erbil ve Neşe Aksoy başlıca rollerde. SuTaşı 14.10 TRT 1 Dram ©lstanbul'un Garipçe köyünde yaşayan ve balıkçılıkla geçinen in- sanlann yaşamlan konu ediliyor. Yönetmen: A. Ayral. Oyuncular: Omit Belen, A. Sanet. Vazife Uğruna 15.30 atv Macera /Ov Emekliye aynlmak üzereyken eski düşmanı olan bir mafya baba- *£y sıyla çatışmaya başlayan başkomiserin öykûsü. Yön: Orhan Elmas. Oyn: Cüneyt Arkın, Şehnaz Dilan. Ah Bu Gençlik 15.45 / 03.15 Kanal 6 Macera /TT\ Gece kulüplerinde şovmenlik yapan kumarbaz bir gençle yolda ta- vö' nıştığı genç kız arasındaki aşk öyküsüV Yön: Orhan Elmas. Oyn: Gülşen Bubikoğlu, Mesut Engin. Erkek Dediğin... 16.20 Show TV Güldürüğ J7»Kekeme bir gencin dili, yaşadığı aşk macerası sonunda açılır... Kİ/ Volkan Kayhan yönetiminde Öztürk Serengil ve Emel Özden baş- lıca rolleri paylaşıyor. 17.10/atv/ Renkli Dünyalar Aynntıyanda Lambada 17.50 Kanal D Duygusal /£2\ Biri benzin istasyonunda çalışan, diğeri dejigololuk yapan iki genç VÎSP ve bir kızın ilişkileri üzerine kurulmuş bir film. Yön: Samim De- ğer. Oyn: Yaşar Alptekin, Yasemin Evcim. 18.001 Show I BombalarArasında Aynntıyanda Ibo ile Güflüşah 20.05 Interstar Güldürü Başlık parası için büyük kente gelen çoban tbo'yla zengin bir ai- lenin küçük kızının maceralan. Yön: Atıf Yılmaz. Oyn: Kemal Su- nal, Güllüşah Soydan. Bana Göz Kulak Ol 20.10 Kanal D Güldürü (See No Evil Hear No Evil)- Biri kör öbürü sağır iki arkadaş, bir cinayete taruk olur. Ancak polise göre suçlu onlann ta kendisidir. Yön: Arthur Hiller. Oyn: Richard Pryor, Gene VVilder. Rambo 2 20.20 Show TV Macera (Rambo: First Blood Part 2)- Rambo, Kamboçya'daki kayıp Amerikan askerlerini bulmakla görevlendirilir... Yönetmen: Geor- ge P. Costamos. Oyn: S. Stallone. Kovalamaca 21.05 HBB Macera (Caribe)- Güzel bir okyanus adasında meydana gelen kaçakçıhk olaylannın konu edildiği filmi Michael Kennedy yönetmiş. John Savage başrolde. AşkRüzgân 22.50 TRT 2 Müzikal (Something in The Wind)- Mary ünlü bir ailenin ölen büyükba- basından yardım almakla suçlanır. Ancak gerçek daha sonra anla- şılacaktır. Yön: Irving Pichel. Oyn: Deanne Durbin, Donald O' Connor. 23.001 Kanal 6 / Peki Ya Bob? Aynntıyanda 23.15/ Interstar I KaranlıkAdam Aynntı yanda TehlikeK Aşk 00.10 Kanal D Gerilim /TT\ (Lower Level)- Genç ve güzel mimar kadın, işyerinde güvenlik vC/ görevlisi Sam tarafından rehin alınır. Aslında Sam bir psikopattır. Yön: K. Peterson. Oyn: David Bradlay. Elizabeth Gracen. 00.15 HBB ? OKaranlık Dünyalar RadyoaktifDiişler 00.15 atv Macera (Radioactive Dreams)- Nükleer savaştan önce sığınağa kapanan 4 yaşındaki iki çocuk 15 yıl sonra buradan çıkar ve macera başlar. Yön: Albert F. Pyun. Oyn: John Stockvvell, M. Dudikoff. Bikinili Oto~. 00.30 ShovvTV Güldürü /T?\ (The Bikini Canvash Company)- Erotik öğelerde içeren bu film- vf' de, bikinileriyle araba yıkayan 3 Californialı güzelin başlanndan geçenler ekrana geliyor. Yön: Ed Hansen. Oyn: S. Browne, J. Dusic. Uzaydan Gelen Terör 01.00 Kanal 6 Korku /TI\ (The Borrower)- Dûnyaya sürgüne gönderilen uzaylı yaratığın, ya- \Z/ şayabilmek için insan İcafalanna ihtiyacı vardır. Yön: John McNa- ughton. Oyn: Rae Dawn Chong, Don Gordon. BeethovenSokağı'nda... 03.00 TRT 1 Macera (Tî\ (Dead Pigeon On Beethoven Street)- Diplomatik şantajın ağına >O' düşen Amerikalı senatör, şantajcılan yakalaması için bir özel de- dektif tutar. Yön: Samuel Fuller. Oyn: Glenn Corbett. Christia Lang. . izleyin O Yerli Orta Halli Yabancı Interstar 23. i5\' Schindler' Liam Neesan başrolde Masııııı adam canavarlaşınca TV Servisi- Universal şirketi, yani "Operadaki Hayalet"ı (Phantom of the Opera) ilk kez beyazperdeye getiren stüdyo. yüzü deforme olmuş, intikam al- maya yeminli bilim adamı hikâyesiyle, aynı geleneğe dönüyor. Hasar görmüş deriyi ve vücut parçalannı sentetik olarak yeniden ya- ratmanın holografik bir tekniği üzerinde çalışan Peyton Westlake (Neeson), sadist serseri Robert G. Durant'ın (Drake) masum kur- banı olur. (Kurban bayramı tatijinde hayli "masum kurban" filmi çıktı karşımıza ömeğin, "Üç Tatlı Kaçak"ta Nick Nol- te.) Durant, puro kesicisi ile insanlann parmaklannı koparmak- tan zevk alan bir tiptir. Bu sefer de VVestlake'in ardındadır. çünkü onun avukat sevgilisi Julie Hastings (McDormand'i buyakınlarda "Missisippi Yanıyor"da, şerifyardımcısının ufak tefek kansı olarak da izledik), kentte konut alanlan in- şa eden Louis Strack, Jr.'in (Friels) yolsuzluklanna ilişkin bir belgeyi onun laboratuvannda unutmuştur. Durant adam- lanna, bilim adamının kafasını asite batırmalannı. sonra da öldürmelerini emreder. •'Karanlık AdanT'ın senaryosu, Sam Raimi'nin özgün bir hikâyesinden kendisi, Chuck Pfarrer, Ivan Raimi, Daniel Goldin ve Joshua Goldun tarafından yazılmış. Ra- imi ile görüntü yönetmeni Pope ve yapım tasanmcısı Randy Ser, Los Angeles'in alt kesiminin pınl pınl gök- delenler ile çürümeye terk edilmiş depolardan oluşan tu- haf mimarisinden ekspresyonist bir dünya yaratıyorlar. "Batman"ın müziğini yapan Elfrnan'ın gümbürtülü mü- ziği de bu atmosfere katkıda bulunuyor. Film, Peter Lor- re'un oynadığı 1941 yapımı "The Face Behind the Mask"ıhatırlatıyorbiraz. Eli yüzü düzgün bir korku filmi. SAYFA 15 MERCEKLE BAKEVCA Darkman / Yönetmen: Sam Raimi / Görüntü: Bill Pope / Oyuncular: Liam Neeson, Frances McDormand, Colin Friels, Larry Drake, Nelson Mashita. Jesse Lawrence Ferguson, Rafael H. Robledo / 1990 ABD yapımı. 96 dakika. showTv i8.oo\ Mel Gibson ile bir kara aksiyon güldürüsü denemesi Vietnam'da savasın ticareti Bombalar Arasında Air America,' Yönetmen: Roger Spottisvvoode / Senaryo: John Eskow, Richard Rush / Görüntü: Roger Deokins / Müzik: Charles Gross /Oyuncular: Mel Gibson, Robert Downey Jr., Nancy Travis, Ken Jenkins, David Marshall Grant, Lane Smith, Ken Jenkins, BeıtKwouk/1990 ABD yapımı, 112 dakika. TV Servisi - Roger Spottiswoode, ge- ne aşina bir alanda. Olay, Vietnam savaşı, mekân ise Laos, ama Grant'ın oynadığı askeri istihbarat subayı "Biz aslında bu- rada değiliz'''diyor. 'Air America', ılgi- li olan herkesin bildiği gibı bir 'uyuşturu- cu hattı'. CIA, Güneydoğu Asya'dâki sa- vaşıfinanseetmek için o hattan yararlanı- yor. Aynca, hem dünyanın o bölümünde- ki Gl'lara hem de ABD halkına eroin ih- raç etmek için de bu hattı kullanı>or. Filmin yapımcılan. Christopher Rob- bins'in 1979tarihlıkaynakkitabındakibu olgudan kaçmamışlar. Gibson. eroın taşıdığınıbilıyorvebunun ABD'nin sürdürdüğü savaş için gerekli ol- duğunu söyleyerek alay ediyor. Robert Dovvney Jr. ise işe bir radyo istasyonda helikopter pilotu olarak başlamış. Aracıy- la yaptığı ölümüne numaralar sonucunda 'Sam Amca'va hizmet etmek için işe alın- mış. Spottisvvoode, 'Bombalar Arasın- da'yı, 35 milyon dolarlık bir bütçe ve bir teknik asistanlar ordusu ile çekti. Kara bir aksiyon komedisini sıkıcı hale getirmemeye çalışıyor. ama başardığı söy- lenemez. Aslında. filmin komik olduğu da söylenemez. Neyse ki başrol oyunculan sempatik. CIA'in Vietnam'a finanse için açtığı 'uyuşturucu hattı' için çevrilen film, güldüriiye kaçmasına karşın, pek başaramıyor. Kanal 6 23.00 Murray güldurusu © PekiYa Bob? What About Bob? / Yönetmen: Frank Oz / Oyuncular: Biil Murray, Richard Dreyffus, Julie Hagerty, Charlie Koismo,, Kathryn Erbe, Tom Eldridge, Boris Belack /1991 ABD yapımı, 99 dakika. TV Servisi - Fobik hasta Bob (Murray), başanlı psikiyatr Dreyfffus tarafından tedavi edılir. Bob, her şeyden korkar, evinden dışan çıkamaz, doktoru olmasa öleceğini sanır. Doktor ise hayatın- dan fevkâlade memnun bir adam- dır. Işleri yolundadır, yazdıgı kitap best-seller olmuştur, ailesiyle iliş- kileri iyidir. Uzunca süreli bir bir tatilde, yazlığına gitmeye hazırla- nır. Ama Bob buna tahammül ede- mez. Doktora, gitmemesi için yal- vanr. Tam da biraz ilerleme gös- termeye başlamıştır. Doktomn ki- tabı (ve yöntemi) sayesinde, "be- bek adımları"nın değerini anla- mıştır. Doktorun ise ilerleme ya- pan hastasma aldırdığı bile yoktur. Üstelik asıl derdi, şirin ailesiyle yazlığında sakin bir tatil geçirmek- ten çok, ülkenin en önemli TV ha- ber programının konuğu olmaktır. Bill Murray, el altında bir sah- ne olmadıgı zaman bir sahne yarat- masıyla, büyük bir sahne olduğu zaman da kendini yok edip, adeta duvar kâğıdına kanşmasıyla ûnlü bir sanatçı. TV programı "Satur- day Night Live"den bu yana se- yirciler onun enerjisi coşup taşan bir manyak olduğu, coşkuyu kö- rüklediği, elebaşılık ettiği, büyük nutuklar çektiği anlan seviyorlar en çok. "Peki Ya Bob?"da bun- ların hepsine fırsat bulmuş. lyi oyuncu Dreyffus'la ikisi keyifle paslaşıyorlar, ama ibrenin Murray yönüne kaydığını itiraf etmek ge- rek. Sonuçta Oz'unfilmi(finali bi- raz fire verse de) baştan sona çok eğlenceli bir seyir vaat ediyor. MAHMUT T.ONGOREN Bu, Nedir Bu?' Toplumun abesle iştigal etmesini sağlayan ne denli şey varsa, yani insanlann anlamsız şeylerte uğraşmasına yol açan ne varsa, hepsine Türki- ye'de rastlayabiliriz. Televizyon dünyasında bu gibi "abes "lerin ba- şında reklamlar geliyor. Bir bakıyorsunuz, bir ban- kanın kredi kartı reklamında, nöbet tutan bir er ile onun komutanı arasında, "Bu, nedir bu?" diye as- kerce sorulan bir soruyla kısa bir konuşma geçi- yor. "Bu, nedir bu?"nun yanıtı, bir bankanın kredi kartının reklamından başka bir şey değil... Asker ki- şilerin yer aldığı ilk reklam buymuş. Ama iş orada kalmıyor. Olayın kahramanı askerliğini yapmakta olan genç daha sonra aynı kredi kartı reklamında karşımıza çıkıyor ve birtrafik kazası geçiriyor. Ikin- ci reklamın sonunda reklamın yaratıcıları, kazaya uğrayan gencin kurtulup kurtulmadığını belirtmi- yorlar. Alın bakalım size, bir merak konusu! Kahrama- nımız kurtuldu mu, kurtulmadı mı? TV izleyicileri bu noktayı merak etmeye başladıkları için, geniş bir kesim kahramanımızın trafik kazasından kurtulup kurtulmadığını konuşuyor orada burada. Gerçekte, "Bravo"diyebilirsiniz. "Iştereklamcı- lar, üretilen mahn ya da hizmetin akılda kalması için çok etkileyici bir yol bulmuşlar. Reklama hem bir merak öğesi katmışlar, hem de reklam filmini dizi- leştirerek ilginin sürmesini başarmışlar." Türkiye'de mi ilk reklam dizisi yapıldı ya da rek- lamı da dizileştirmek düşüncesi yabancı ülkelerde- ki uygulamalardan mı kopya edildi, bilmiyorum. Ama galiba reklamın dizileştirilmesine ülkemizde ilk kez bir musluk reklamında rastlamıştık. Bu musluk reklamında musluğun başına otur- muş bir genç, musluğu sürekli açıp kapayarak TV izleyicilerine hafakanlar basmasına neden oluyor- du. O açıp kaparken de musluk başındaki gencin yanına, yaşamındaki kişiler gelip gidiyordu. Işin içinde biraz gülmece vardı, ama doğrusu sürüp gi- den bir öykü ve "Bu, nedir bu?"dak\ merak uyan- dıran öğeler eksikti. Üçüncü bölümde "Bu, nedir bu?"öa hem kaza- ya uğrayan gencin kurtulduğunu ve hem de ban- kada rastladığı kızla arasında aşna fişne olacağı- na değgin ipuçları aldık. Ama ne yalan söyleyeyim, kazadan sonra hastanede bıraktığımız gençle ve kredi kartıyla aramızdaki bağ da koptu. Sonunda ne oldu, bilemiyorum. Şimdi de bir şapkalı reklam var. "Şapkasız kon- sere çıkmam abi" sözü herkesin ağzında. Ağızda- ki sözle kalsak, yine de iyi. Bir de şapkasız kalmak varrrifş gündemde. Reklam o denli etkili oluyor ki, amaç bu TV rek- lamıyla şapka dağıtmak olmamasına karşın izleyi- cilerin şapka istekleri karşılanamamış. Herkes, rek- lamı yapılan şirketten bir şapka istemeye başlamış. Bunun üzerine de şirket, televizyonlardaki reklamı- nın bildirisini değiştirmek zorunda kalmış. Yeni rek- lam filminde, daha önce dinletisine şapkasız çık- makta direten şarkıcı, "Bu sefer şapkasız çıkaca- ğım ab;"diyormuş. Ama bu arada 250 şapka da da- ğıtılmış. Bravo, abi!.. Kime "bravo"? Çok etkili birer reklam filmi ha- zırlayanlara mı? Özgün reklamcılığı destekleyerek birbiriyle yarışan şirketlere mi? Bu gibi reklam film- lerine yer veren TV kanallanna mı? Yok canım, hiçbirine... Kendini doğrudan doğ- ruya ilgilendiren yüzlerce konu ve sorun varken, tüm ruhuyla televizyondaki reklamlara kapılıp baş- ka dünyalara uçan TV izleyicilerine kocaman bir "bravo"! Şimdiki reklamlar harika! Çağdaş Gazeteciler Derneği'nden bir başka ye- ni kitap: Orhan Koloğlu, "Havas-Reuter'den AnadoluAjansı'na", ÇGD Yayınları, Ankara, 1994. Kanal D ıı.30\ 27 milyon dolarlık bir bütçeyle çevrilen film, çocuklar için keyifli bir fırsat 'Hiç]ik9 üzerine fantastik çalışma TV Servisi - Ders çalışmaya hiç de hevesli ol- mayan Bastian (Oliver). annesıni henüz kaybet- miştir. Onu hayale daldığı için sık sık azarlayan babası (McRaney) ile birlikte yaşar. Çocuk okul- daki zorbalardan iyice bezmiştir, annesiz yaşama- ya alışmakta da güçlük çeker. Bir gün okula gi- deceğine garip görünüşlü bir kitapçıya dalar ve oradan bir kitap ödünç alır. Kitabın adı "Bitme- yen Öykü"dür. Bastian sayfalan çevırdikçe, hi- kâye de hayata gelir. "Fantazya" adlı ülkede çocuksu bir imparatoriçe (Tami Stronach) yaşa- maktadır. İmparatoriçe iyi değildir ve ölürse ülkesinin başkalannın eline geçeceğinden korkar. Genç sa- vaşçı Atreyu"yu (Hathaway) bir türlü geçmeyen hastalığına çare bulsun diye yollar. Fantazya'yı tehdit eden şey, bir "hiçlik" salgınıdır (filmde karşınıza "boşluk" olarak çıkabilir.) Yeryüzü- nün sakinleri umutlannı yitirip amaçlannı unutun- Die Lnendliche Geschichte / Yönetmen: Wolfgang Petersen / Senaryo: VVolfgang Petersen (Michael Ende'nin romanından)' Görüntü: Jost Vacano / Müzik: Klaus Doldinger, Giorgio Moroder / Oyuncular: Barret Oliver, Gerald McRaney, Drum Garrett, Darryl Cooksey, Nicholas Gilbert, Thomas Hill, Deep Roy, Tito Pruckner, Moses Gunn, Noah Hathaway / 1984 Batı Almanya yapımı. 94 dakika. ca, Fantazya da bunun bir sonucu olarak çökecek- tir. Atreyu tehlikelerle dolu bir yolculuk yapar ve fantastik karakterlerle karşılaşır. Bastian ise bu hi- kâyeden o kadar etkilenir ki, kendini kahraman- lanndan biri olarak onun içinde bulur. Yirmi yedi milyon dolarlık bir bütçeyle çevri- len "Bitmeyen Oykü". bazı sekanslan ile "Ali- ce Harikalar Diyarında" ve "Dünyanın Dur- duğu Gün"ü (The Day the Earth Stoöd Still) ha- tırlatıyor ama yönetmen Petersen. elindeki unsur- lardan çok hoş bir film çıkarmayı başarmış. Nis- peten ağır başlayan fantezisi gittikçe hızlanıyor. Petersen, hayal gücünden güç alan bu fantezi ile izleyici lerin hayal hanesine ulaşmayı başanyor. Çocuklann beğeneceği kesin, aynca büyüklerin de sıkılacağı söylenemez. George Miller'in altı yıl sonra çektiği devam filmi için ise ayı şeyleri söylemek mümkün değil. atv I7.ıo\ 'Hisseli Harikalar Kumpanyası'ndan esinle beyazperdeye aktanlmıştı Yerli ınüzikallerin başarıh örneği Erol Evgin ve Gülşen Bubikoğlu'nun başrollerini paylaştıkları filmde oyuncu kadrosu da titizlikle seçilmişti. TLRHAN GÜRKAN "Renkli Dünyalar" adlı dansh. şarkıh müzikalfilmde,işe gelmeyen müzikalin solisti yerine sahneye çı- kanlan terzi kızının, birlikte şarkı söylediği gençle yaşadığı aşk öykü- sü ve kızın kabadayı ağabeyinin ya- rattığı olaylar anlatılıyor. Haldun Dormen ve Erol Günaydın'ın sah- ne yapıtı "Hisseli Harikalar Kum- panyası"ndan esinlenen bu Orhan Aksoy filminde, Erol Evgin ve Ye- liz'in sesini emanet alan Gülşen Bu- bikoğlu'nun şarkılan ve danslan il- gi çekiyor. Aksoy'un titiz çalışma- sı, rahat anlatımı, göz kamaştıncı pa- halı dekor ve özel giysileri, orkest- rasyonu, şarkıh konuşmalan, Zey- bek, Roman ve modern danslan, ya- pıtın havasına son derece uygun oyuncu kadrosuyla şimdiye değin si- nemamızda şarkıh, türkülü, sözümo- na müzikal diye yutturulan tüm fılm- lere büyük fark atan, Türk müzikal sineması adına sevinilecek düzeyde beğeni toplayan yumuşak, incelikli. eğlenceli bir seyirlik. Uzun zaman, emek harcama istediği için bu tür Renkli Dünyalar Yönetmen: Orhan Aksoy / Senaryo: Erdoğan Tünaş, Fuat Özlfler / Görüntü: Çetin Gürtop / Müzik: Melih Kibar, Esin Engin, Çiğdem Talu / Süpervizör: Haldun Dormen / Koregrafı: Ojtun Turfanda ' Oyuncular: Gülşen Bubikoğlu, Erol Evgin, tzzet Günay, Adile Naşit, Nevra Serezli, Halit Akçatepe, Ayşen Gruda /1980, Erler Film yapımı. filmlerin yenileri yapılamıyor. Bir tiyatroda terzilik yapan Fat- ma'nın (Adile Naşit) sesi güzel kı- zı Zeynep (Gölşen Bubikoğlu), mü- zikalin solisti Meral'in kapris yapip işe gelmeyişi üzerine sahneye çıka- nlır ve büyûk başan kazanır. Sah- nede birlikte şarkı söylediği Erol'la Zeynep arasındaki ilişki büyük bir aşka dönüşür. Zeynep'in kahve iş- leten semt kabadayısı ağabeyi Meh- met, kızkardeşinin şarkıcı olduğunu öğrenince kızılca kıyameti kopar.