Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
11 MAYIS 1995 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
Hasret Gültekin
Kültür Merkezi
• KÖLN (URA)ı - Sanatçı
Hasret Gültekin'in anısına
Köln'de kültür merkezi
kuruldu. 2 temmuzda
Sıvas'ta yakılarak öldürûlen
Hasret Gühekin'in ismi,
kültür merkezi ile
yaşatılacak. Eşi Yeter
Gühekin'in öncülügünde
Almanya'nın Köln kentinde
bir araya gelen girişimciler,
kültür merkezinin kunıluş
kongresini yaptılar.
Kongreye, Kleferd'de
faaliyet gösteren Türkiyeli
Demokratlar Birliği'nin
davetlisi olan yazar Ali
Balkız da katıldı. Yazar Ali
Balkız. kültür merkezinin
kunıluş kongresinde ve
Kleferd'de yaptığı
konuşmalarda Sıvas
olayından önemlı dersler
çıkanlması gerektiğine
işaret ederek bu tür
olaylann bır daha
yaşanmaması için yapılması
gerekenlere değindi.
Türkiye bir
kâbus yaşıyor'
• MANİSA (AA) - ANAP
Genel Başkan Yardımcısı
Ekrem Pakdemirli,
'Mehmetçik'le El Ele
Kampanyası'nı hükümetin,
Güneydogu Anadolu'daki
ekonomik yükünü azaltmak
için başlattığını öne sürdü.
Pakdemirli, Manisa'da
düzenlediği basın
toplantısında, "Bu
hükümetten erken seçim ile
kurtulmak zorundayız"
dedi. Ekonominin süratle
küçüldüğünü savunan
Pakdemirli, "'Türkiye bir
kâbus yaşamaktadır.
Borçlar katrilyon ile ifade
ediliyor. Ancak biz ülkeyi
bunlardan alacak, 2000"li
yıllara götüreceğiz" diye
konuştu.
11 PKK'Iİ
olduruldu
• DİYARBAKIR (AA) -
Güvenlik güçlerince
Tuncelı, Şırnak ve
Batman'da dün sürdürülen
operasyonlarda 11 terörist
ölü ele geçirildi.
Çatışmalarda bir güvenlik
görevlisi şehit oldu.
Olağanüstü Hal Bölge
Valiliği'nden yapılan
açıklamaya göre,
Tunceli'nin kuzeyinde yer
alan "Kutuderesi"
mevkıinde 6, Şırnak'm
Uludere ilçesi kirsalı ile
Silopi ilçesi Üçağaç Köyü
yakınında 4 ve Batman'ın
Sason ilçesi Camitepe
bölgesinde de 1 olmak
üzere toplam 11 terörist ölü
olarak sılahlan ile bırlıkte
ele geçirildi. >
Styasette
Türk-İş ağırhğı
• ANKARA (AA) - Türk-lş
Genel Başkanı Bayram
Meral, Türk-lş'in gün
geçtikçe halk nezdinde
saygınlığını arttırdığını
bildirerek destekleyecekleri
veya yasaklann kalkmasıyla
birlikte kuracaklan siyasi
partinin halktan büyük
destek göreceğini savundu.
Türk-lş Genel Başkanı
Bayram Meral,
konfederasyonun, siyasi
partilere Türkiye'nin içinde
bulunduğu siyasi ve
ekonomik konulara ilişkin
190 maddeyi içeren bir
talep mektubu gönderdiğini
anımsatarak bu hareketle
Türk-lş'in, gelecekte
siyasete ağırlığını
koyacağmın ışığını
yaktığını belırtti.
Sapan iade
edilecek
• AMSTERDAM (AA) -
Hollanda Dışişleri Bakanı
Hans van Mierlo, PKK'nin
Avrupa temsilcisi Ali
Sapan'ın tekrar
yakalanması halinde
Türkiye'ye iade edileceğini
söyledi. Mierlo, Interpol
tarafından aranan Ali
Sapan'ın, bir yıl önce
Hollanda'da gözaltına
alınmasına rağmen neden
Türkiye'ye iade edilmediği
ve Hollanda'ya nasıl
serbestçe giriş çıkış
yapabildigi konusunda
hükümete yöneltilen
sorulan yanıtladı.
MHP otobüsü
kımdaklandı
• ALİAĞA(AA)-
Milliyetçi Hareket Partisi
Izrnir il teşkilatına ait seçim
otobüsü dün sabah kimliği
beltrsiz kişi ya da kişiler
tarafından altında 12
kilogramlık piknik tüpü
yakılarak kundaklandı.
Otobüste hasar meydana
gelırken ölen ya da
yaralanan olmadı. Zarann
5O0 milyon lira dolayında
oldığu bildirildi.
31 ağustosta gerçekleştirilmesi düşünülen kurultayın bu tarihe yetiştirilmesi güç görünüyor
CHP kurultayı ertelenebilir
Gend Başkan Çetin, emanetçi
obnadığını sık sık vurguluyor.
TÜREYKÖSE
ANKARA- SHP ile birleşme
protokolü uyarınca en geç 31
ağustosta yapılması gereken
CHP olağan kurultayının erte-
lenmesi gündeme geldi.
Kulislerde. erken seçim ka-
ran alınması durumunda kurul-
tayın yapılamaması olasılığına
da dikkat çekilirken lider aday-
lan "31 ağustosta kurultay ya-
pılacakmış gibi" çalışmaiannı
sürdürüyor.
CHP'nin bütünleşme öncesi
lideri Deniz Baykal eşine söz
verdiği Uzakdoğu gezisini
unutmuş görünürken feshedilen
SHP'nin son genel başkanı
Murat Karayalçın. il il gezerek
konuşmalar yapıyor, örgütleri
ziyaret ediyor. CHP Ankara
Milletvekili Prof. Dr Mümtaz
Soysal da çeşitli illerde yapılan
toplantılarda konuşurken, "Ben
vanm, var olmaya devam edryo-
nım" mesajı veriyor. "Kalıcı"
olmayı hedefleyen CHP Genel
Başkanı ve Başbakan Yardımcı-
sı Hikmet Çetin de bayramdan
sonra sahaya iniyor.
CHP-SHP bütünleşme proto-
kolü gereğince il. ilçe yönetim-
lerinin bütünleşmesi, SHP'nin
üye kayıtlannın CHP'ye akta-
nlması, ilçe ve il kongrelerinin
yapılmasının ardından en geç
31 ağustosta olağan kurultaya
gidilmesi öngörülüyor. 76 il yö-
netiminin bütünleşmesi yeni ta-
mamlanırken 900 ilçeden de
7
00'ünün bütünleşmesi sağlan-
dı.
Çankaya ilçesinde mahkeme-
lere dek taşan bütünleşme san-
cılan. sürecin tamamlanmasını
geciktirdi. CHP Genel Başkanı
Hikmet Çetin ise bazı sıkıntılar
yaşanmasını doğal karşıladığını
belirterek, "Birteşme çok başa-
rılı gidiyor. Elbette zaman za-
man kiiçük sorunlar çıkacak.
böyle büyük bir olavın içinde
bunlar çok küçümsenecek şey-
lerdir. Böyle büyük bir olayın
hiç sorunsuz. sancısız olması
mümkün değiT dedi.
Bayramdan sonra, SHP'nin
800 bin dolayındaki üyesi
CHP'ye aktanlacak, daha sonra
da ilçe ve il kongreleri yapıla-
cak. Bayram sonrası mayıs ayı-
nın da yanlanmış olacağına, bu
sürecin 31 ağustosa dek ta-
mamlanmasının olanaksız oldu-
ğuna dikkat çekilerek CHP ola-
ğan kurultayının ertelenebilece-
ği haberleri yaygınlaştı.
CHP Genel Başkan Yardım-
cısı Etem Cankurtaran, " Ku-
rultayın 31 ağustosta yapılacağı-
nın söylenmesi erken bir laftı.
Yetişmeyebilir. Bir süre ertelene-
bilir. 800 bin üye aktanlacak,
kongreler yapılacak, kolay de-
ğil'' diye konuştu.
Adaylar sahada
"•Emanetçi, geçici olmam" di-
yen CHP lideri Hikmet Çetin,
bayram sonrasında sahaya ini-
yor. Çetin. 17-18 mayıs günleri
seçim bölgesi Gaziantep'e gi-
decek. Çetin, daha sonra da yo-
ğun bir programla yurt gezileri-
ni sürdürecek.
Feshedilen SHP'nin genel
başkanı Murat Karayalçın da
çeşitli illerde düzenlenen top-
lantılara konuşmacı olarak katı-
lıyor ve gittiği yerlerde CHP ör-
gütlenni ziyaret ediyor. Murat
Karayalçın'ın kurmayları da
Ankara'da tutulan bir büroda
kurultaya dönük çalışmalan yü-
rütüyor.
CHP'nin bütünleşme öncesi
genel başkanı Deniz Baykal ise
"eşine söz verdiği" Uzakdoğu
gezisine bir türlü çıkamadı.
TBMM çalışmalanna etkin ola-
rak katılan Baykal, parti ve hü-
kümete ilişkin konularda sus-
kun kalmayı yeğliyor. Bay-
kal'ın ekibı ise genel merkezde
yoğun bir çalışma yürütüyor.
CHP Ankara Milletvekili
Mümtaz Soysal da bazı illerde
konferanslar veriyor. Soysal.
kurultaya dönük sorulara, "Ben'
vanm, var olmaya devam edece-
ğün" karşıhğını veriyor.
Başbakan, partisinin delegelerini yenilerken partiye de damgasını vurmaya çalışıyor
Çıller, DYP'den DemirePi sîlecek• DYP üyesinden delegesine
kadar yenileniyor. Bir süreden beri
örgütlerde üye yazımlan yapılıyor.
Eylül ayından sonra da ilçe
kongreleri başlayacak. Genel
merkezin örgütlere müdahalesi
partide huzursuzluk yarattı.
AYŞE SAYIN
ANKARA - DYP Genel Başkanlığı'na
seçildiğinden bu yana görevi devraldığı
Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel ile
yıldızı banşmayan Başbakan Tansu ÇU-
ler, parti örgütlerine de kendi damgasını
vurmaya hazırlanıyor. DYP'de bir süre
önce başlatılan üye kayıtlannın yenilen-
mesi çalışmalan hızla sürdürülürken ey-
lül ayında kongre süreci başlatılarak dele-
geler de yenilenecek. Çiller'in. bazı ör-
gütleri genel merkez tarafından görevden
aldırması ise parti içi muhalefeti huzur-
suz etti.
DYP'de üye yazımlanna ilişkin ilk ra-
hatsızlık, yazımların biçimi konusunda
yaşandı. Başbakan Çiller'in talimatıyla
önce, kayıtlı üyeler dahil, bütün yazılım-
lann yenilenmesi kararlaştınldı. Ancak
DYP Genel ldare Kurulu'nda. bu görüş-
ten, mevcut üyelerin "küsmesine"neden
olacağı ve bazı üyelerin "tasfiyesi" amacı
taşıdığı izlenimi doğuracağı gerekçesiyle
vazgeçildi. Bunun yerine, mevcut üye ya-
zımlannın gözden geçirilmesi, ölüm, yer
değiştirmelerin saptanarak listelerin sade-
leştirilmesi esası benimsendi. DYP Genel
Sekreteri Şinasi Altıner. amaçlarının 2
milyon 500 bin "sağlam üye"ye ulaşmak
olduğunu belirtirken halen kayıtlı görü-
nen 1 milyon 500 bin üyeden sadece 700
bininin üyelik nıteliği taşıdığını bildirdi.
DYP'de bir yandan üyeler yenilenirken
diğer yandan da örgütlerin yenilenmesi
hedefleniyor. Ancak bu işlemin bazı yer-
lerde "fesUı" yoluyla yapılması, özellikle
muhalifleri rahatsız ediyor. Şimdiye ka-
dar 6 il ve 20 ilçe örgütü genel merkez ta-
rafından gerekçesiz olarak feshedildi.
Son zamanlarda Başbakan Tansu Çiller'e
karşı çıkışlanyla dikkatleri çeken TBMM
Başkanı Hüsamettin Cindonık, örgütle-
Küçük
ziyaretçi
Bavram tatilini
BeİdibindekiCTub
Alda'da geçiren
Cumhurbaşkanı
Süleyman Demirel,
bavram namazını
Aritalya'da Tekeli
Mehmet Paşa
Camii'nde kıldh
Namaz çıkışında yoğun
ilgivle karşılaşan
Demirel, vatandaşlarla
bayramlaştı.
Cumhurbaşkanı
Demirel, Q u b Alda'da
öğleden önce protokolü
kabul etti. Başbakan
Tansu Ç'iller de
Cumhurbaşkam'm
telefonla aravarak
bayramını kutladı.
rin. ancak "ağır parti suçu işlemeleri ha-
linde" feshedilebileceğini \urgularken
tepkisini "Bu kadar çok örgüt feshi yapı-
lan ülke yok
Tl
sözleriyle dile getirmişti.
DYP'li muhaliflerden Ankara Milletve-
kili İrfan Köksalan da Cumhuriyet'ın so-
rulannı yanıtlarken Çiller'in. parti örgüt-
lerini kendi isteğine göre biçimlendirmek
istediğini belirterek "Ancak bn çabalar
sonuçsuz kalır. Çünkü, DYP tabanı, iste-
mediği yapm banndırmaz. Bir sonuç ala-
cağını sanmıyorum'"diye konuştu.
DYP'de kongre sürecinın de eylül ayın-
dan itibaren başlatılması hedefleniyor.
Altıner. ilçe \e il kongrelerinin 1996 yılı
içinde tamamlanacağını belirtirken Çil-
ler'in. büyük kongrede, genel başkanlığı
garantılemek ıçın örgüt yönetimi ve dele-
ge seçimı üzerinde etkisi olacağı savlan-
nın doğru olmadığını savundu. Altıner,
960 ilçede delege seçimi yapılacağına
dikkat çekerek "Sayın ÇUIer'in bütün bu
ilçelerde, "Şu ilçelerde, şu delegeleri be-
lirleyın' demesi, pratikte mümkün değil.
Kaldı ki Sayın Çiller. kendisini 13 hazi-
randa seçen delegeyi tanımıyordu bile.
Ama delege kararını verdi ve kendisini
genel başkanlıga getirdi" diye konuştu.
Bükrese gidecek
Demirere bir
teşekkür, bir
davet
ANKAR4 (Cumhuriyet Bürosu)- ABD
Başkanı Bill Ch'nton, Öklahoma
patlamasından sonra başsağlığı mesajı
gönderen Cumhurbaşkan Süleyman
Demirele gönderdiği teşekkür mesajmda,
terorizme karşı bütün ülkelerin ortak çaba
sarf etmesı gerektığini vurguladı. Clinton,
Cumhurbaşkanı Demirel'in Öklahoma
olayından sonra gönderdiği başsağlığı
mesajına verdiği yanıtta. terorizme karşı
birlik çağnsı yaptı. Cumhurbaşkanlığı
Basın Merkezi'nden yapılan açıklamaya
göre Clinton, mesajında şu görüşlere yer
verdi:
"Bu dehşet verici olay, terorizm tehdidinin
her zaman var olduğunu ve ne zaman,
nerede karşılasırsak karşılaşalım
terorizmle mücadelede ortak çaba sarf
etmemiz gerekriğini bizlere bir kez daha
hatııiatmıştır. Biıieşik De\ lerler. bu
korkakça terör olayinın faillerini adalet
huzunına çıkarma kararlılığından asla
vazgeçmeyecektir. Samimi duygulannızı
yansıtan sıcak ifadeleriniz için yakınlannı
kaybeden aileler adına teşekkürlerimi
sunarım." Romanya Cumhurbaşkanı Ion
lliescu da Demırel'i, 30 haziranda
Bükreş'te yapılacak Karadeniz Ekonomik
Işbirlıği (KE1) 2. zirve toplantısı için
ülkesıne davet etti. lliescu, Demirel'e
gönderdiği mesajda. şöyle dedi: "Sirinle
Romanya'da tekrar buluşmak ve 1995
Haziran ayı sonunda si/j Bükreş'te görmek
bana nıutİuluk verecektir." Bölge dışından
ve Avrupa'dan gelecek ış çevrelen ve
ekonomik-mali gruplann katılımıyla KEİ
Ekonomi Forumu'nun tpplanacağına
dikkat çeken lliescu, "Ülkeniz iş
çevrelerinin KEİ forumunda en iyi şekilde
temsil edilerek yeni işbüiiği ve temas
olanaklan sağlayacaklannı ümit
edivorum* dedi.
İZLENÎM /AYDIN ENGIN
Elbeyli'de bayram namazı, hocaların vaazı
Dün sabah erkenden
kalktık. Mete Tapan'la lz-
nik'e indik. Saat 05.40.
Gün çoktan ağarmış. Bay-
ram namazı 06.36"da. Bır
saat vaktimiz var Meğer
yokmuş. tznik'te Hıristıyan
dünyasının, tncil enflasyo-
nuna son vermek üzere
"lkinci KonsiT'ı toplayıp
"meşru lncil"sayısını dör-
de indırdiği ünlü Aya Sofia
Kilısesi'nin kalıntılarına
birkaç adım uzaklıktaki ca-
mide yer kalmamıştı. Bay-
ram vaazı ise çoktan başla-
mıştı. lznik Müzesı'nın
karşısındaki ünlü Yeşil Ca-
mii'ye yöneldik. Orası da
çoktan dolmuş. Bizcileyin
geç kalanlar cami avlusun-
da. çimenlere serdikleri
seccade ve battanıyelerin
üstünde saf tutuyorlardı. Orada da vaaz çok-
tan başlamıştı. Vaazın uzunca bir bölümûnü
ayakta dinledik.
Çocukluğumuzda biraz merak. biraz bü-
yüklere özenti, biraz ana baba özendırmesi ile
gittiğimiz birkaç bayram namazında dinledı-
ğimiz vaazlan aradık. Bulamadık.
Politik bir vaaz dinliyonız. "Kurban deri-
leri de mesele oldu muhterem müminler"
diyor vaiz. "Kim, kurban derisini nereye
vereceğini bilemez oldu. Aslında biz biliyo-
ruz da karıştıranlar karıştınyor. Karar ve-
rin, derileri kim en hayırlı yere kullana-
caksa derilerinizi ona verin. Bu mevzuda
daha söylenecek çok söz var ama, biz bu-
rada keselim..."
Ardından Islam Peygamberi Muham-
med'in yüceliğini, ölmezliğini anlatmaya
başladı. Buraya kadan doğal. ,\ncak bır kanıt
bulrnak çabasına gırdı. Bulduğu kanıttan pek
hoşnut kalmış olacak ki tadını çıkara çıkara
anlattı:
- Muhterem müminler, geçenlerde Gor-
baçov geldi hani. Gorbaçov'a Lenin'in pos-
terini gösterdiler. "Yav'dedi Gorbaçov,
"Bu Lenin bizim oralarda öldü. Burda ne an-
yor?"
Biz, Gorbaçov nerden çıktı bu vaazın içine
girdı, diye düşünürken vaiz sözünü sürdürdü:
- Demek Lenin ölmüş. Muhammed öl-
müş mü? O hepimizin imanında yaşıyor.
Doğru. Muhammed ınananların, Müslü-
manlann yüreğinde, ınancında gerçekten ya-
şıyor. Ama doğrusu buna. kırk yıllık. dinsiz
imansız Gorbaçov "un tanıklık etmesıne aklı-
mız ermedi.
Vaaz yüzünden değıl. >er olmadığından,
eh, "herkesin bir ve eşit" olduğu camide.
Mete Tapan Istanbul Büyükşehır Belediye-
si'ndeki alışkanlıklan yüzünden protokol sı-
rası. biz de basın sırası arayacak kadar densız
de otmadığımızdan, dört kilometre ötedeki
Elbeyli köyünün yolunu tuttuk.
Olağanüstü bitek lznik ovasmın bu varlıklı
ve gelişkin köyünde Iznik'e yarasır bir camı.
lznik çinileri süslüyor Elbeyli Camii'ni. Hem
de ınce ve gelişkin bir zevkle. Orada da he-
nüz vaaz sürüyor. Bir yer bulduk kendimize.
Oturduk. Vaaz dinliyonız.
Işte evet. çocukluğumuzun bir bayram na-
mazı bu. Bu vaaz. çocukluğumuzun bayram
vaazlarından. Doğal. içten ve temiz. Ne dı-
yordu 47 yıl önce. Ödemiş'in Yeni Camii'nde
Ardahanlı Hoca:
- Şimdi Terzi Halim beş vakit namaz kıl-
sa, sonra getirilen kumaştan çalsa onun
Müslümanlığı Müslümanlık mıdır ? Şimdi
Saraç Tevfik, Halil Emmi'nin atının eğe-
rinde yanık deri kullansa, sonra oturup
namaza dursa, o namaz namaz olur mu ?
Saraç Tevfik Amca'yla Terzı Halim Amca
kulaklanna kadar kızarmış önlerine bakıyor-
lardı. Babam dahil tüm cemaat kıs kıs gülü-
vor, Ardahanlı Hoca. bayram sevincini. neşe-
sini daha namazda başlatıyordu.
Elbeyli 'nın imamı da aldı bizi çocukluğu-
muza götürdü. Vaazında 'hoşgörü'ye değin-
diği bölümde lafı gediğine koydu.
- Allah önce sıhhat afiyet versin muhte-
rem müminler. Komşularım bilir, bir va-
kittir böbreklerimden rahatsızım. Çeken
bilir, kıvrandırıyor insanı. O yflzden evvel-
ki akşam ve dün akşam namazlarına ine-
medim. Şimdi kalkıp bunun dedikodusunu
yapmak Müslümanlığa sığar mı? Hani
hoşgörü? Ne diyor Peygamber efendimiz...
fmam bir ayetten Arapça bölümler okur-
ken, cemaatta kımılen kıs kıs güldü Yanı-
mızdakı koylü "Hoca efendi eyi oturttu lafı
baaa" dıve fısıldadı. "Oh, bizim imamın işi
iş. Aylıklar cebe. Akşam olunca camide
ara ki imamı bulasın" diye dedıkodu yapan
Elbeyli'nin "Saraç Tevfik"i ile "Terzi Ha-
lim"ı de herhalde kulaklanna kadar kızarıp
önlerine bakmışlardır.
lmam lafı gediğine koyduktan sonra saati-
ne baktı, vaazı bitirdi
- Namaz vakti geidi muh-
terem cemaat. Ancak bu
arada Ahmet Amca sakal
bırakıyor. Şunun sakal du-
asını da hep birlikte edive-
relim.
Hep beraber Ahmet Am-
ca'nın sakal duasını da edı-
verdik. Yanımızdaki gene fı-
sıldadı:
- Eyi oldu. Bak Ahmet
\mca'nın sakal duası şen-
lendi. Bütün cemaat burda.
Eyi oldu.
Ahmet Amca da mutlu ol-
muşrur herhalde.
Iznik'ın Elbeyli köyünde
biz çocukluğumuzdan anılar
bulduk. Elbeyli'nin Müslü-
manlan bir guzel bayram na-
mazını eda edip. caminin
önünde bayramlaştılar. Küs-
lükler bıtmedıyse de ertelen-
di, düşmanlar barışmadıysa
da ateşkes ılan enıler. Terzi Halimler, Saraç
Tevfikler. en azından "Şu dedikodu huyum-
dan vazgeçsem iyi olacak" gibisınden olum-
lu duygulan bır an ıçın bıle olsa ıçlerinden
geçırdiler.
Cezayir'de demokrasiyi arayan ve bu uğur-
da savaşan bir kadın gazeteci, "Ben Müslü-
manım, Islamcı değil" demışti Biz de El-
beyli'de, kan döken, can alan. hoşgöruden na-
sıpsız 'Islamcı" teröristlerle, dıni sıyasal tır-
manışlarımn bınek taşı olarak kullanan 'Is-
lamcı' politika cambazları ile Elbeyli'nin
•Yiüslüman' halkı arasındaki derin uçurumu
bir kez daha gördük. Elbeyli'deki bayram na-
mazı bizim için de bır 'mesleki gözlem'den
çıktı.
Biz de Elbeyli'de namaz sonrası. caminin
önünde esen hoşgörü ve bary rüzgârlanndan
payımızı aldık. "Müslümanlık dcmokrasi-
nin önünde bir cngeldir"' diyen toptancı
yargılar. "Siyasal Islamla inanmış, sade
Müslümanlar arasında bir fark, hatta siya-
sal çelişki var mıdır?" sorusunu tartışmak
zorundalar. Bizcileyin kıdemli bir 'ateist' bi-
le olsalar bunu yapmak zorundalar. Tabıi
Türkıye'de demokrasiyi kazanma savaşımıni
ciddıye alıyor ve demokrasıyi somut bir
hedef, bır yaşam bıçırnı olarak kazanmayı
amaçlıyorlarsa...
POLITIKA GUNLUGU
HİKMET ÇETİNKAYA
Sorbonlu Gül...
Ege ve Akdeniz kıyıları dopdolu... Otellerde ve
motellerde yer yok...
Bir arkadaşım dedi ki:
"Vallahi enflasyon menflasyon vız geliyor Türk
milletine..."
Ardından da ekledi: •
"Baksana Ege ve Akdeniz kıyılan dolup taşmış.
Demek ki millette para var..."
Güldüm...
Dedim ki:
"60 milyon nüfuslu bir ülkede 700-800 bin kişi
tatile çıkabilir..."
Arkadaşım gürledi...
"Olur mu öyle şey" dedi önce. Ben "Neden ol-
masın" diye yanıt verdim. Bu kez öfkelendi:
"Istanbul boşaldı. En az 2-3 milyon kişi tatile çık-
tı. Ankara ve Izmir'i de ekle. En az 10 milyon insan
deniz kıyısında..."
Ben ise iddia ediyordum:
"En fazla 1 milyon kişidir tatile çıkan. 60 milyo-
nun yaşadığı Türkıye'de, ancak 1 milyon kişi enf-
lasyondan etkilenmez ve tatilyapabilır..."
Elimde Turizm Bakanlığı'nın 1994 yılı verileri bu-
lunuyordu...
Turizm Bakanlığı'ndan belgeli yatak sayısı 308
bin 744'tü. Belediye belgeli yatak sayısı (pansiyon- %
lar) ise 187 bin 319'du. Kamu kamplarındakı yatak
sayısı da 59 bin 388'di. Bir de 8 bin 662 yatak ka-
pasiteli yatlar vardı. Yani toplam yatak sayısı (1995
yılında açılacak otel, motel ve pansiyonları da ek-
lersek) yaklaşık 600 bin dolayındaydı. lkinci konut-
lann yatak sayısının (yazlık evler de) 500 bin oldu-
ğunu düşünürsek toplam sayı 1 milyon 100 bine
ulaşıyordu.
Arkadaşım inanmıyordu...
Dediki: . . •
"Çadır kamplannı unuttun..." . • •
Yanıt verdim:
"Turizm Bakanlığı'nın kamu kamplan dediği bö-
lüme giriyoro sayı da..."
Arkadaşım inanmadı...
O, en az 5 milyon insanın 10 günlük tatile çıktığı-
na kendini inandırrrnştı...
• • •
Kentin sokaklan bomboş...
Sabah yine erken uyandım. Balkondan caddeye
baktım. Koca kent sanki uyuyor gibiydi.
Güneş, yavaş yavaş yükseldi...
Bizim sokak hareketlenmeye başladı...
Kapıcı gazeteleri henüz getirmemişti. Bir gün ön-
ceki gazetelere bır kez daha göz attım.
Sorbon Üniversitesi'nden Esengül Düzce'nin fo-
toğrafına baktım önce. Merak ettim, haberi oku-
dum:
"Geçen martta Gaziosmanpaşa'da meydana ge-
len ve 17 kişinin ölümüyle sonuçlanan olaylara ka-
rışan yasadışı MLKP/K üyesi bin kadın, 9 kişi yaka-
landı. Gözaltına alınanlardan 'Huriye Şahin' sahte
kimlikli 22 yaşındaki Esengül Düzce'nin Sorbon
Üniversitesi Hukuk Bölümü son sınıf öğrencisi ol-
duğu bildirildi. Okulu terk ettiğini söyleyen Düzce,
konuşmaktan kaçındı..."
Haberi diğer gazetelerde de okudum ve fotograf-
larada baktım...
Bir şey dikkatimi çekti. Masanın üzerinde bir ta-
banca ile üç kitap duruyordu. Bir de yakalanan sa-
nıklar. Içlerinden sadece birisı zafer işareti yapıyor-
du elini havaya kaldırarak. Sorbonlu Esengül de
aralanndaydı.
Acaba neden sadece Ayhan Güneş elini havaya
kaldırıp zafer işareti yapmış, diğerleri yapmamıştı?..
Merak ettim...
Haberde, Gaziosmanpaşa olaylarına katıldıkları
bildiriliyordu yakalananlann. Ancak haberin ağırlığ»
Ayhan Güneş'in (zafer işareti yapan kişi) Maltepe
Gülsuyu'nda Komiser Muavini Yıldırım Güler'i ya-
raladığı; bir de bu kişilerin Kadıköy'de Bilimsel Es-
tetik Kültür Sanat ve Araştırma Vakfı'nı (BEKSAV)
kurduklan yolundaydı.
Kafam iyice kanştı...
Bir gün sonra Esengüi Düzce ve 4 kişi mahke-
mece serbest bırakılmıştı. Ne yazık ki gazetelerinin
1. sayfasına 'Sorbonlu Gül Provokatör Militan Çık-
f/'başlığını atanlann ise yüzleri hiç kızarmamıştı.
Bu ne biçim gazetecilikti? Bir üniversiteli genç
kız nasıl olur da kışkırtıcı olarak suçlanabilirdi? Bu,
bir yargısız infaz değil miydi? Bizim medyanın to-
suncuklan, şimdi ne yapacaklardı?
• • •
Koca kent boşalmış sanki...
Oysa 700-800 bin insan tatile çıkmış...
Cem Boyner, Çanakkale'nin Biga ilçesinin Aşağı
Demirci Köyü'nde bir düğüne katılmış. Boyner ku-
zu çevirmiş, kırlarda dolaşmış, üstelik 'afeş dansı'
bile yapmış.
Cem Boyner demiş ki:
"Ara seçim YDH'nin ve Refah'ın zaferiyle sonuç-
lanacak..."
Cem Bey katıksız bir demokrat. Bıkmadan usan-
madan demokrasi, insan hakları ve düşünce öz-
gürlüğünü savunuyor. Vallahi iyi de yapıyor.
Boyner, bir konuda hiç konuşmuyor:
'Sendikal hak ve özgürlükler...'
Bizim cadde, biraz hareketlendi...
Vakıflar, ortalıkta dolaşmaya başladı:
"Kurban derilerinizi bize verin..."
Trilyonluk pazarda şeriatçı vakıflar yine devrede.
Acaba Cem Bey, kurban derisini kime verdi?..
Öğrenir öğrenmez yazacağım...
Yılmaz: Çiller'in
Rusya gezisi yanlış
İstanbul Haber Servisi
- ANAP Genel Başkanı
Mesut Yılmaz. Çeçen-
ya'da yaşanan vahşete
dünyada en fazla tepki
göstermesi gereken ülke-
nin Türkiye olduğunu be-
lirterek "Böyle bir olay de-
vam ederken, Türk Baş-
bakam'nın, Rusya'da fa-
şizmin yikılış yıldönümü
törenine katılması bence
yanlıştır" dedi. Yılmaz,
Deniz Gezmiş, Yusuf As-
lan ve Hüseyin İnan'ın
idamlanna avukatlarının
eksikliğinin neden olduğu
savının doğnı olması du-
rumunda. idamların bü-
yük bir hukuksal hata ol-
duğunu söyledi.
Mesut Yılmaz. eşi Ber-
na Yılmaz ile birlikte kal-
makta olduğu Swisso-
tel'den ayrılırken, basın
mensuplarının sorularını
yanıtladı. Yılmaz, Başba-
kan Tansu Çiller'in Rus-
ya'da kalmakta olduğu
oteldeki odasında dinleme
cihazları bulunduğu yo-
lundaki haberlerin hatıria-
tılması ve böyle bir olayın
başına gelmesi durumun-
da tepkisınin ne olacağı-
nın sorulması üzerine,
"Olay doğru mudur, değil
midir bilmiyorum. Ania
eğer doğruysa, olağan bir
şeydlr" yanıtını verdi.
Yılmaz, bu konuyla ilgiii
tam bir bilgisi olmadığı
için, yorum yapmayacağı-
nı da ekledi.
Yılmaz, bir gazetecinin,
DYP Milletvekili Bakl
Tuğ'un Deniz Gezmiş ve
arkadaşlannın idamlannın
avukatların yetersizliğin-
den kaynaklandığı savını
anımsatması üzerine
"Avukatlarının eluikli^in-
den dolayı ölüm cczasına
çarptmlmışsa, bu büyük
bir hukuki hatadır. Sayın
Baki Tuğ'un da bu sckiîdc
ifade etmesine doğrusu bir
anlam veremedirrT dedi.