Katalog

SAYFA CUMHURİYET 6 NİSAN 1995 PERŞEMBE HABERLER Polisle çatışma • GAZİANTEP (Cumhuriyet)- Gaziantep'te polislere ateş eden bir kişi silahlı çatışma sonucu ölü ele geçirildi. Gaziantep Valisi Muammer Güler konuyla ılgıli olarak yaptığı açıklamada şunlan dedi:"Kalaşnikof marka uzun namlulu otomatik tûfek ve iki el bombasıyla bırlikte ölü ele geçirilen teröristin yasadışı Dev-Sol üyesi olduğu belirlendi. Dün öğle saatlerinde Dev- Sol hücre evine gerçekleştirilen operasyonda da bir kadın terörist ölü ele geçirilmişti." Eroinci, ANAP'lı çdctı • AJNTALYA(Cumhuriyet) - Eroin yapımında kullanılan ve önceki gün ele geçirilen 17 ton asit anhidrit maddesiyle ilgili olarak yakalanan 45 kişi arasında eski Antalya ANAP örgütûnün ll Yönetim Kurulu üyesi Cemal Yağcı da bulunuyor. Antalya Seyahat Otobüs fırması ortaklanndan olan Yağcı'nın işlerinin kötü gitmesinden dolayı eroin ticaretine girdiği öne sürülürken ANAP Basın Sözcüsü Orhan Dolunay, "Cemal Bey, ll Yönetim Kurulu üyemiz idi. Ancak çalışmalanmıza katılmadığı için bundan 2 ay kadar önce bu görevden uzaklaşhnlmıştı" dedi. Yağcı'nın geçen seçimlerde de milletvekili aday adayı oldugu belirtilirken olaya akrabalanyla birlikte girdiği öğrenildi. Hükümet istifa etmeli1 • ADANA(Cumhumet) - Adana Kamu Çalışanİan Sendikalan Dönem Sözcüsü Bırleşik Taşımacılık Sendikası Adana Şube Başkanı Mehmet Akdemir, hükümetin yeni istikrarsızlık paketleri dayatacağına istifa etmesı gerektiğini söyledi. Akdemir, 5 Nisan Kararlan'nın aradan bir yıl geçmesi nedeniyle düzetüediği basın toplantısında hükümetin geçen yıl ekonomik istikrar sağlama amacıyla paketı açıkladığında çalışanlann, enflasyona ezdirilmeyeceği vaatlerinde bulunduğunu belirtti. Taşkun, DSP'den istifa etti • KIRŞEHİR (Cumhuriyet) - Görevinden daha önce istifa eden ancak ll Başkanı Mehmet Karaaslan'ın istifasından sonra istifasını geri alarak görevıne dönen DSP Merkez tlçe Başkanı Osman Taşkun tekrar istifa etti. ÇHD'lilep yargıtandı • ADANA(Cumhuriyet)- Çağdaş Hukukçular Derneği(ÇHD)'nin eski yönetkileri yargılandı. Adana Emniyet Müdürlüğü Demekler Masası'nda görevli polislerin ihban ve ardından valiliğin suc duyurusu üzerine açılan dava, dün 3. Asliye Ceza Mahkemesi'nde görüldü. Duruşmada sanıklara, "Dernek binasında neden yasak yaym bulundurduklan" soruldu. ÇHD Şube Sekreteri Avukat Ali Akıncı kendi talepleri dışında gönderilen yayınlan reddetmek gibi bir yaklaşımlan olmadığını söyledi. Deniz Baykardan Gürkan'a destek • ANKARA(ANKA)- CHP Antalya Milletvekili Deniz Baykal, "mezarda emekliliğe" karşı çıkan Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Aydın Güven Gürkan'a destek verdi ve "Arkadaşımızın duyarhlığıru anlamak lazını'" dedi. Deniz Baykal. TBMM'de Aydın Güven Gürkan'ın son çıkışına ilişkin görüşlerinin sorulması üzerine önce "'Koalisyonda olu böyle şeyleT" yanıtuıı verdi. Baykal. "Aydın Bey sonımlu bir arkadaşımızdır. Kcalisyonda böyle şeyler olu ve çözülür, herkes doiru bildiğini yapar, arladaşırruzın bu duyarlılığmı anlamak laam" diye konuştu. Adalet Bakanı, düşünce suçunu içeren 8. maddenin kaldınlması için yardım istiyor ^ ^ ^ ^ ^ s Moğultay destek arıyorANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Adalet Bakanı Mehmet Moğultay, Terörle Mücadele Yasası'nda düşünce suçunu. tanımlayan 8. maddenin tamamen kalkması için destek arayışına girdi. Moğultay, TBMM'de grubu bulunan partilerin grup başkanvekillerine bir yemek vererek, "Gelin bu maddeyi tamamen kaldıralım" çağnsında bulundu. Adalet Komisyonu Başkanı AB Yalçın Öğütcan. "Bizim gruptan bunu geçiremeyiz" diyerek DYP grubunun direnişinden rahatsızlığını dile getirirken, RP. Moğultay'a destek verdi. ANAP ise "kısmi değişikliklere" karşı olduğunubildirdi. Moğultay, "Cumhurhetin kuruluşu bu kadar tartışüsaydı. Cumhumet ilan edUemezdi. Bir an önce karar vermek ve gereğmi yapmak zorundayızTl dedı. Adalet Bakanı Mehmet Moğultay'ın • DYP. ANAP ve RP grup başkanvekillerine yemek veren Moğultay, TMY'nin 8. maddesinin tümüyle kaldınlması için destek istedi. DYP'li TBMM Adalet Komisyonu Başkanı Ali Yalçın Öğütcan'm, "Bunu grubumuzdan zor geçiririz" dediği toplantıda, ANAP da "kısmi düzenlemelere" karşı olduğunu bildirdi. RP Grup Başkanvekili Kazan ise 8. maddenin kaldınlmasına destek verdi. önceki akşam verdiği yemeğe Devlet Bakanlan Bekir Sami Daçe ile Algan Hacaloğlu, DYP Grup Başkanvekili Nevzat Ercan, Adalet Komisyonu Başkanı Ali Yalçın Öğütcan, CHP Tunceli Milletvekili Sinan Yerbkaya ile Amasya Milletvekili Cemalettm Gürbüz, ANAP Grup Başkanvekili Hasan Korkmazcan, RP Grup Başkanvekili Şevket Kazan katıldı. Moğultay'ın yemekte gümrük birliğine geçiş sürecinde, Türkiye'nin "düşünce suçu" olan bir ülke olması ayıbından mutlaka kurtanlması gereğine dikkat çektiği ve tüm partilerden Terörle Mücadele Yasası'nın 8. maddesinin tamamen kaldınlması için destek istediği ögrenildi. Edınilen bilgiye göre. Adalet Komisyonu Başkanı Ali Yalçın Öğütcan da "Bizim gruptan bunu çıkarmamız çok zor" dedi. Toplantıda, RP Grup Başkanvekili Şevket Kazan'ın da Terörle Mücadele Yasası'nın 8.maddesinin tümüyle kaldınlmasına destek vereceklerini bildirdiği ögrenildi. ANAP Grup Başkanvekili Hasan Korkmazcan ise "kısmi dûzenlemelere^karşı olduklannı belirterek, TMY ve Ceza Infaz Yasası'ndaki değişikliklere destek vermeyeceklerini bildirdi. Korkmazcan, Cumhuriyet'in sorulannı yanıtlarken de, Moğultay'ın yapılan çalışmalarla ilgili kendilerini bilgilendirdiklerini belirtirken, düşünce özgürlüğüne yönelik "lasmi" düzenlemelere karşı olduklannı bildirdi. Hükümetin, bir sistem bütünlüğü içinde hazırlık başlatmadığını öne süren Korkmazcan, "Demokratikleşme adı aranda özgüriüklerin ve kaöiımın genişlemesi için başta anayasa ounak üzere, birçok kanunda değişikliğe ihtiyaç vardır. Koalisyon hükümeti ise konuyu güncel ihtiyaca göre dışandan ve içeriden gelen baskılara göre eie alıyor" dedi. Korkmazcan, özel amaçlı, belli bir grubu kapsayan yasal düzenlemelere karşı olduklannı bildirdi. Bilget ve Kırca'nın ayn ayn hazırladıklan yasa önerileri yeni bir tartışma başlattı Idam cezalarma iki ayıi öneriANKARA (Cumhuri>et Büro- su) - Kamuoyunda, yıllardır tartı- şılan idam cezalannın kaldınlma- sı için ilk adım atıldı. DYP Aydın Milletvekili Tunç BOget ile Istan- bul Milletvekili Coşkun Kırca, ölüm cezalannın kaldınlması için ayn ayn yasa önerileri hazırlaya- rak TBMM Başkanlığı'na sundu- lar. Her iki yasa önerisinde de ölüm cezalannın kaldınbnası ve bunun yerine ömür boyu hapis cezası uy- gulamasının getirilmesi öngörü- lüyor. Ancak Coşkun Kırca'nın önerisinde. terör suçlan için ölüm cezalannın uygulanabileceği hük- mü getiriliyor. DYP Aydın Milletvekili Bilget tarafından hazırlanan ve dün TBMM Başkanlığı'na iletilen. CHP Ankara Milletvekili Mûm- taz Soysal ile DYP Kastamonu Milletvekili Münif İslamoglu nun da imzalannm yer aldığı v asa öne- risı. "Savaş veya savaş tehlikesin- den dolayı seferbertiğin ve sıkıyö- netimin ilan edildiği hallerde, bu hallerin yüriirlükte buiunduğu sı- rada, seferberliğin ve sıkryöneti- min ilanını gerektiren olayiar ve fi- iUerle ilgili olarak işlenmiş suçlar dışında" ölüm cezalannın kaldın- lacağını hükme bağhyor Kaldınlan ölüm cezalan yerine ömür boyu hapis uygulaması ge- tinlirken yasanın yürürlüğe gir- mesinden önce, kesinleşmiş olan ölüm cezalan. yasa yürürlüğe gir- meden önce yerine getirilmemiş- se. ömür boyu hapse çevrilecek. Coşkun Kırca tarafından hazır- lanan yasa önerisi de aynı içerik- te olmasına karşın. ek olarak terör suçlannın kapsam dışı bırakılma- sı hükmü getinliyor. 'Toplumun adalet duygusu inciniyor' Yasa önerisinin gerekçesinde "Ceza ya caydıncı olduğu veya toplumun adalet duygusunu amin ettiği için veya her iki gerekçe ile birtikte verflir'' denilerek ölüm ce- zasının, birçok ülkede olduğu gi- bi Türkiye'de de caydıncılığı bu- lunmadığı belirtildi. Ölüm cezası- nın toplumun adalet duygusunu tatmin etmeyen, aksine, inciten bir ceza olduğu vurgulanan gerekçe, özetle şöyle: *Uygar tophımlar, kendi varhk- lannın yaygm şiddet kullanımı ile tehdit edOdiği ve kendilerini dışa karşı savunma gereği ile karşı kar- şıya kaldıklan iyice istisnai haDer dışında. kendilerini simgeleyen devletin insan hayatını almasını kabul etmekte güçlük çekmekte- dir. Bir diğer önemli gerekçe, bu cezayı kaldırmayan ülkelerde, devletin kendi toplumuna ve onun bireylerine, insan öldürmenin bir çözüm olabüeceği mesajını veriyor olmasıdır. Bu karşılık, cezanın ke- sinleşip infazın yerine getirilme- mesi, bu durumun \illarca devam etmesL mahkûmlara yapılabilecek en insanhk dışı işkencedir. Bu ne- denle, infaz yokluğu. hiçbir insani duygu ve davramşın gerekçesini veya ölüm cezasının kaklıntananuş obnasının hailfletici sebebini teşkil edemez." DYP Aydın Milletvekili Tunç Bilget, dün yaptığı yazılı açıkla- mada. yasa önensini Başbakan Çiller'in talımatı üzerine hazırla- dığı haberlerini yalanladı. Tunç Bilget, "Saym Başba- kan'ın böyle bir isteği ve talimatı olmamıştır. Tasarı yüce Meclis Başkanlığı'na sunuldugu sırada benkendilerinebilgiarzettim.Ta- bü destekledikleri takdirde bun- dan çok memnun olurum. Temen- nim, bu konunun tartışıldığı de- mokratik ülkelerde her defasında olduğu gibi TBMM'de de bu ko- nunun miUetvekillerinin kişisel akıl,sağduyu ve vkdanlanna bıra- küması ve olumlu veya olumsuz toplu karar almaktân kaçınıl- mastdır" dedi. Yürüyüs dü2enlediler Oğrenci parah eğitime karşı ayakta tZMİR /İSTANBUL (Cumhuriyet) - Bir grup liseli öğrenci,paralı eğite- me hayır" kampanyasında topladıklan 2 binin üzerin- de imzalı dilekçeyi Izmir Milli Eğitim Müdürlü- ğü'ne verdiler. Konak'ta toplanan öğrenciler, elle- rinde pankartlarla lzmir Valiliği önüne kadar yürü- düler. Yürüyüş sırasında polis öğrencilere müdaha- le etmedi. tstanbul'da da Demokratik Liseliler Birli- ği'nden (IDLB) bir grup öğrenci Istanbul Milli Eği- tim Müdürlüğü önünde üniversitelerdeki paralı eğitimi protesto etti. lzmir'de Aşama Dersa- nesi önünde yürüyüşe ge- çen 20O'ün üzerinde liseli öğrenci. "Parasız, demok- ratik, bilimsel eğitim istiyo- ruz. Herkese iş, hcrkese eği- tim istiyoruz. Paralı eğitime hayır. Gerici faşist şoven eğitimeson. Birlik,iş, bilim, özgürlük''sloganlan atarak Valilik binası önüne kadar yürüdüler. Güvenlik güçle- ri Valilik binası önünde toplanan öğrencilerin da- ğılmalan için uyanda bu- lundular. Öğrenciler hazır- ladıklan basın bildirisini okuyacaklannı ve daha sonra topladıklan imzalan lzmir Milli Eğitim Müdü- rü'ne vereceklerini belirt- tiler. ÖğrencileT adına yapı- lan basın açıklamasında, Üniversitelerin paralı hale getirildiği, liselerde ise "eğitime katta payı"adı al- tında başlatılan uygula- mayla okullann paralı hale getirildiği belirtildi. Öğren- ciler görüşlerini şöyle dile getirdiler: "Ortaöğretimde, elekti- rik-su, karne, diploma, fo- tokopi nedenleriyle ahnan paralarla öğrenciler soyu- İarak birer müşteri konu- muna sokulmuştur. 11 yıl boyunca ahnan eğitimin 3 şaatte sınandığı ÖSS ve ÖYS sınavlanyla mihon- larca öğrenci üniversite ka- pılannda süründürülerek çözümsüzlüğe ve bunalıma itflmektedir. Eğitimde fır- sat eşitliği giderek ortadan kaldinlmakta, anti demok- ratik idareşekli ileda> ak \e baskı yöntemleri\le liseler tek tip genç yctiştiren kışla- lara dönüştürüJmektedir." Basın açıklamasının ar- dından grup arasından se- çilen 4 temsilci topladıkla- n imzalan Milli Eğitim Müdürlüğü yetkilılerine teslim ettıler. Öğrenciler buradan olaysız dağıldılar. lstanbul'da Demokratik Liseliler Birliği'nden (İDLB) bir grup öğrenci dün Istanbul Milli Eğitim Müdürlüğü önüne gelerek üniversitelerdeki paralı eğitimi protesto etti. Öğ- renciler, Milli Eğitim Mü- dürlüğü önüne gelerek, "ÖSS-ÖYS Katöınlsın", "Paralı Eğitime Hayır", "Gözaranda Kayıplar Bu- lunsun" sloganlan atarak ve pankartlar açarak Cağa- loğlu Anadolu Lisesi'nin önüne kadar yürüdüler. Li- seli öğrenciler. burada pa- ralı eğitime karşı olduklan için üniversite sınavlannı protesto edeceklerini açık- ladılar. Cağaloglu Anadolu Lisesi'nin önüne kadar öğ- rencilere müdahale et- meyen polis. daha sonra birkaç öğrenciyi gözaltına aldı. Grup başkanvekilleri 7. turda da seçilemedi ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - CHP grup baş- kanvekillikleri seçimi, oy- lann dağılma.şı ve 6 aday üzerinde kilitlenmesi nede- niyle 7 turda gerçekleştiri- lemedi. Seçimler haftaya kahrken, CHP Genel Baş- kanı ve Başbakan Yardım- cısı Hikmet Çetin, "Seçim- lere müdahale etmeyece- ğim. Millet>ekillerimiz ken- dilerini temsil edecek kişile- ri özgür iradeleriyle seçe- ceklerdir"dedi. CHP grubu, grup baş- kanvekillikleri ve grup yö- netimı seçimi için dün top- landı. Önceki gün 4 turda adaylann hiçbiri seçilmek için gerekli 33 oyu alama- mıştı. Dün yapılan 3 turda da hiçbir aday seçilmek için yeterli oyu alamadı. Grup başkanvekiliiği için Abdülkadir Ateş, Cemakt- tin Gürbüz, FuatÇay, Meh- met Kerimoğlu, Zeki Naci Tarhan ve Hasan Basri Eler yanştı. Oylann dağıl- ması ve 3 aday üzerinde yo- ğunlaşılamaması nedeniy- le seçimler dün de gerçek- leştirilemedi. Seçimler, önümüzdeki hafta salı günü yapılacak grup toplantısında gerçek- leştinlecek. Harran köyiüsü, GAP"ta birlikte toprağa can verecek hayat suyunu bekliyor. (MEHMET SARAÇ) Yobazlık GAP'a kadar uzandı MEHMET FARAÇ ŞANLIURFA - "Fırat Nehri amn bir dağ üzerinden açılmadıkça krva- met kopnıayacaktır. İnsanlar onun için harp edecek ve her yûz kişiden doksan dokuzu öldüriilecek, oıüardan her adam 'keşke kurtulan ben olsay- dım" diyecektir." Fırat Nehn'nin sulannın Harran'a yaklaşmasıyla Hz. Muhammed'in ha- dislerine yansıyan yukandaki sözleri- ni yanlış yonımlayan bazı köy imam- lan, "Fırat'ı bereket unsunı"olmak- tan çıkanp, felakerin ve kryametin ha- bercisine dönüştürdüler. Şanlıurfatü- nellerinin 11 nisandan itibaren Harran ve Akçakale'nin bereketli topraklan- na taşıyacağı Fırat suyu. peygambe- rin iki hadisi yüzünden GAP'tan be- reket bekleyen köylüyü korkuya sevk ediyor. Harran Ovası'nda "KanaHar- dan kan akacak, kryamet kopacak" endişesi giderek yayılıyor. Hananlı çiftçileri, imamlann pro- pagandası nedeniyle endişeye sürük- leyen hadis Diyanet Işleri Başkanh- ğı'nca yayımlanan "Sahih-i Buhari Tecrid-i Sarih"tercümesinin 12. cil- dinin 305. sayfasında "Fırat'ın kuru- ması ahir-i zaman alameti" başhğı al- tında şöyle yer alıyor: "EbuHüreyreRadıyalIahı Hz.Pey- gamber aleyhissalatu vesselam' ın şöy- le buyurduğunu anlatmıştır: Fırat nehrinin suyu çekilerek kıymetli hazi- nesini açıklaması yaklaşıyor. Her kim o zaman orada bulunursa ondan bir şey almaya uğraşmasın." Hadisin yanlış yorumlandığını be- lirten Harran Üniversitesi tlahiyat Fa- kültesi dekanı Prof. DT. İbrahim Ca- nan, "İstikbalden bahseden birçok ha- dis gibi kapalı olan hadisin yorumun- da Islam alimlerinin farklı görüşler Oeri sürdüğünü" söylüyor. Prof. Dr. Canan. "Bu hadis Fırat'ın ahm gibi değerli olduğunu, bu yüzden suiisti- maller olacagmL, bunlara yaklaşıhna- masım anlatı>or" diyor. Hz. Muhammed'in bu hadisi, 1978 yılında yine Diyanet Işleri Başkanlı- ğı'nca bastınlan Tecrid-i Sarih tercü- mesinde şöyle yorumlanıyor. "Fırat birçok vesilelerleResul-i Ek- rem'in hadislerinde ve İslam huku- kunda yer almışrır. Beş altı bin kilo- metre mesafede hilkatten beri akan bu muazzam nehrin bir uzun mecra- sında kimbilir ne hazineler saklıyor. Resul-i Ekrem nehir kuruyarak kı>- metli altın hazinesini açıklaması za- manı yaklaşıyor, buyurmakla bu fev- kalade hadisenin eşrat-ı saatten oldu- ğunun alameti bulunduğunu haber ve- riyor. Tarih bo>ıınca bunca medeni- yetleri besleyen bu muazzam nehrin kunıması Asya kıtasımn ve bimtetke dünvanın ölümü demektir." PERŞEMBE ORHAN BURSALI Başkaldırı Üniversiteler, yeni bir devinim içine girdiler. Bir süre önce yaşam standartlarının iyileştirilmesi için toplu gösterilere girişmek zorunda bırakılan üni- versite öğretim üyeleri, şimdi de ülkemizin hayatiye- tini birinci derecede ilgilendiren ve etkileyen konular üzerinde şomut isteklerde bulunuyor. Önce, Üniversite Öğretim Üyeleri Derneği'nin çağnsı geldi: Istanbul üniversrtelerinde görevli 997 öğretim elemanı, "Türkiye'nin demokratikleşme sû- recinin zorunlu ve öncelikli bir aşaması" olarak gör- dükleri, düşünceleri dile getirme özgürlüğünü sınır- layan yasal engellerin acilen kaldınlması için devle- te, hükümete ve kamuoyuna başvurdu. Arkasından ODTÜ Öğretim Elemanlan Derne- ği'nin kamuoyuna pek yapsımayan, siyasi partilere yönelik bir çağnsı geldi. Öğretim üyeteri, genel se- çimlere 1.5 yıl kaldığını ve bu seçimlerde ülkemizi ye- ni bir yüzyıla taşıyacak kadrolann seçileceğini anım- satryor ve siyasi partileri bilim poJitikalannı somut olarak kamuoyuna açıklamaya davet ediyordu: Par- tilerin, bilimi geliştirmek için özel düşünceleri var mıydı? Hangi bilim alanlanna öncelik vermeyi plan- Iryorlardı? Parti politikalannı hedefe ulaştımnak için gerekli insan kaynağını ve parasal gücü nasıl yara- tacaklardı? Özel sektörü de araştırma yapmaya na- sıl yönlendireceklerdi? Ülkemizin dünya bilim ve tek- nolojisine katkısını nasıl arttıracaklardı? Sosyal demokrasi dahil bütün siyasi görüşlerin, kalkınmada ve refah düzeyinin arttınlmasında bilim ve tekniğin rolünü hiçe sayan anlayışlanna karşı, OD- TÜ'lüler tepkilerini dile getıriyordu... Bilim, teknolo- ji, düşünce özgürlüğü, üniversiteler gibi insan yara- tıcılığının çok temel alanlannda partiler hangi görü- şü savunuyorlardı? Bu, bilinçli oy verme döneminin başlamasına da bir çağn gibiydi. ••• Üçüncü girişim, lzmir üniversiteleri, ODTÜ, Gazi, Çukurova öğretim üyeleri dernekleri dahil bir dizi dernek ve sendikanın ortakaçıklamasıydı. Üniversi- te öğretim üyeleri, Türkiye üniversitelerini bilim yu- valanna dönüştürecek, dünya üniversiteleri düzeyi- ne çıkartacak ve Türkiye'nin kalkınmasında etkin gö- rev almasını sağlayacak somut isteklerde bulunuyor- lardı. • • • • Üniversitelerimizin seçkin öğretim üyeleri, yetkisiz- leştirilmeye, işlevsizleştirilmeye, horlanmaya, üni- versite ve ülke sorunlanndan dışlanmaya, bilimsiz- leştirilmeye karşı başkaldın durumundalar. Üniversiteler bir ülkenin yaratıcı atardamandır ve toplumda layık olduğu işlevselliğe ve niteliğe kavuş- turulmalıdır!.. Diyanet'ten, Kuzey Irak harekâüna hutbe desteği ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Diyanet tşleri Başkanı Mehmet Nuri Yü- maz, Türk Silahlı Kuvvetle- ri'nce (TSK), Kuzey Irak'ta sürdürülen harekâta "ma- nevi destek amacıyla", cu- ma günü yurtiçinde ve yurt- dışındaki bütün camilerde "hutbc* okunacağını söy- ledi. Yılmaz PKK'lilere, "devletin şefkadi eline tes- lim ohnalan T> çağnsında da bulundu. Yılmaz, asu-lar boyunca iç içe yasamış, aynı safta namaz kılmış. aynı ortak din ve kültürel değerlerle yoğrulmuş, Kurtuluş Sava- şı'nda, Sakarya'da, Çanak- kale'de ve Kıbns'da aynı si- perde savaşrruş, ülkemizin sınırlannı müşterek kanla- nyla çizmiş, sevinçte ve ka- derde bir olmuş Türk ulusu- nu bölmek isteyen şer güç- lerin varlığına dikktat çeke- rek, şunlan söyledi: "Mületimizi, Türk-Kürt, Alevi-Sunni, sağcı-solcu, la- ik-antilaik diye birbirine düşürmek isteyen şer güçle- rin muvarTak oünalan ve hain emeBerine ulaşmalan kesinfikk mümkün değDdir. Engin iman ve vatan sevgi- siyle tarihe albn harflerle yazüan zaferiere imza atmış bulunan kahraman Meh- metçiklerimizin bu harekât- ta da ülkemizin birlik ve be- raberttğini bozmak isteyen iç ve dış düşmanlanmızm maşast durumundaki bölü- cükre layık olduklan ceza- yı ve dersi vereceklerinden ada şüphemiz yoktnr." Yılmaz, uzun yıllardan beri ülkemizin bölünmez bütünlüğünü ortadan kal- dırmak isteyenlerin ve in- san haklannı hiçe sayarak çocuk, yaşlı, kadın deme- den masum ve savvınmasız halka karşı toplu kıyımlara girişen canilere, layık ol- duklan cezayı TSK men- suplannın vereceğini söy- ledi. Teröristlere, devletin şefkatli eline teslim olmala- n yönünde çağnda bulunan Yılmaz, görüşlerini şöyle dile_getirdi'. "llketnizin dünya kamu- oyundald itibarmı sürekli olarak zedelemeye çahşan kanlı terör örgütünü etkkiz hale getinnek ve canikrela- yık olduklan cezayı vermek amacıyla, uluslararası hu- kukun tanıdığı meşru mû- dafaa ve sıcak takip hakla- nı kullanmak üzere. sflahh kuvvetlerimiz tarafından Kuzey Irak'ta bötücü terör örgütüne karşı geniş ve kap- samlı sınır ötesi bir harekât >-üriitülmektedir." Yılmaz, Kuzey Irak'daki harekâtın, ülkenin bütünlü- ğü ve güvenliği açısından son derece önemli olduğu- nu belirterek, TSK'ye ma- nevi destek vermek ama- cıyla cuma günü, yurtiçin- de ve yurtdışındaki bütün camilerde bir hutbe okuna- cağını bildirdi. Yılmaz, cu- ma günü aynca, şehit olan askerlerin geride kalan dul ve yetimlerine sahip çık- mak amacıyla da bir gün- lük yardun kampanyası başlatacaklannı kaydetti. Okunacak olan hutbede, konunun öneminin anlatıla- cağuıı kaydeden Yılmaz, vatandaşlann yardıma da- vet edileceğini, yurtiçi ve yurtdışında toplanan yar- dımlann, illerde valiler, il- çelerde kaymakamlar tara- fından tespit edileceğini kaydetti. ORALÇALIŞLAR Kemal Burkaj' ve Ab- dullah Öcalan'la yaptı- ğım röportajlar nedeniy- le ekim ayında tstanbul Devlet Güvenlik Mahkemesi tarafından aldığım iki yıl hapis ve 250 milyon liralık para cezasıyla ilgili dosya, Yargıtay'da önümüzdeki günlerde ele alınacak. Terörle Mücadele Yasası'nın 8. maddesinin 1. fıkrasına dayanılarak ve- rilen bu karar kesinleşirse terör suçlusu ola- rak hapse gireceğim. Bir gazetecinin kendi derdini yazması, okuyucular tarafından yadırganabilir. Ama bu yazıyı yazmamın özel bir nedeni var. Çünkü düııkü gazetelerde yer alan habere göre DYP-CHP koalisyonu yine inanılmaz bir abeslikle meşgul. Bekir Sami Daçe ve Adalet Bakanı Mehmet Moğultay tarafın- dan hazırlanan ve bakanlann imzasına bu- gün açılacağı söylenen taslağa göre Terör- le Mücadele Yasası aynen korunuyor. Ya- pılan değişiklikle TMY'den ceza alanlar. cezalannı geçmiştekinden farklı olarak nor- mal İnfaz Yasası'na uygun şekilde çeke- cekler. Yani daha önce verilen cezanın üç- 'Terötistolarakhapsegireceğim' te ikisini yatmalan gerekirken şimdi yan- sını yatacaklar. Yani sonuçta ciddi hiçbir adım atılmarruş oluyor. Terörle Mücadele Yasası, aynen yerli ye- rinde duracak. Yazan, çizen, söyleşi yapan insanlar DGM'lerde yargılanmaya ve terö- rist sayılmaya devam edilecekler. Ama bu arada sosyal demokratlar da ze- vahiri kurtaracaklar. Şu anda cezalannın yansını yatmış olan Haluk Ger^r ve Fîk- ret Başkaya tahliye edilecekler ve bu tahli- yeler, kamuoyuna bir başan gibi sunulacak. Yazıklar olsun denir ya, bu hükümete ya- zıklar olsun. Yaşar Kemalyargılanmaya de- vam edecek, bugün yann hapse girmesi beklenen avukat Eren Keskm, bu taslağa göre hapse girecek ve terörist sayılacak. Ya- yincı Ayşe Zarakol da yakayı kurtaramaya- cak. Ismail Beşikçi ise gün saymaya ve ye- ni cezalar almaya devam edecek. Dosyası Yargıtay'da bekleyen onlarca insan, düşün- celerini açıkladıklan için terörist sayılacak- lar ve terörist olarak hapse girecekleT. Imzaya açılan değışiklik taslağı, tama- men kamuoyunu ve Avrupa'yı yatıştırma- ya yönelik bir kandırmaca. Bu kandırma- cayı kimse yutmamalı. Çünkü TMY'nin düşünceyi suç sayan hükmü orada durduk- ça hiçbir şey değişmeyecek. Hazırlanan bu değişiklik taslağıyla TMY'deki değişiklik de kaçuıılmaz olarak bir başka bahara erte- lenecek ve yeni cezalar verilene ve yeni in- sanlar hapse girene kadar bu tartışmalar da rafa kaldınlmış olacak. Adalet Bakanı Mehmet Moğoltay hazır- laya hazırlaya, cezalann biraz daha azala- cağı bir taslak ortaya çıkarmış. Geçen se- fer başaramadığı TMY değişikliğini, bu kez daha da karman çorman ederek içinden çı- kılmaz hale getirmişrir. Ensesinde bu ya- sayla yaşayanlar adına kendisini uyanyo- ruz. Sosyal demokratlan da kutlanz. Düşün- ce özgürlüğünü pek de kavramadıklannı bir kez daha kanıtladı- lar. Sıkı pazarlık yap- tıklan bankalan alsın- lar, tepe tepe kullansın- lar. Oradan elde ettikle- riyle belki daha fazla milletvekili çıkanrlar. Koalisyon pazarlığı sırasında protokolü yazanlardan bırisi olduğunu söyleyen dos- tum Kültür Bakanı Ercan Karakaş'a da se- lamlanmı yolluyorum. Dosyam yakında Yargıtay 'da ele alıruyor, hükümetlerinin gösterdiği bu performans sayesinde dosyam onanırsa iki yıllık ceza- yı cekmek ve 250 milyon lira parayı öde- mek zorunda kalacağım. Yine de haklannı inkâretmeyeyim; eski- den 18 ay yatacaknm, şimdi 9 ay yatacağım. Para cezası da cabası. Sağ olsunlar. Içeride beni ziyarete de ge- lirler, bunu biliyorum, Tekrar tekrar sağ ol- sunlar. Neyse ki son dönemde ülkemizde geli- şen demokrasi potansiyeli, bu türeften pûf- ten değişikliklere razı olmayacak kadar has- sas. Terörle Mücadele Yasası, hükümetin duyarsızlığına rağmen çok da uzun bir öm- re sahip gözükmüyor.