Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 1 NİSAN 1995 CUMARTESİ
12 DIZIYAZI
Kocanınkölesi,yanm kulHıristiyanlığın oluşturdu-
ğu inanç dolu, kocasının
buyruğu altında ona bağım-
lı kadın. lslamda da istenir.
onaylanır. Tahrim suresinde
belirtildığı gıbı: "Kendini
Allah'a \cnen. inanmış, ita-
atli tövbekâr, ibadet eden,
oruç tutan" kadınlar yeğle-
nir. Bu nıtelıklerle birlikte
" kocanın sözünden dışan
çıkmamak" da büyük önem
taşır. Buna uymayan kadını
hem Tanrı cezalandınr. hem
de kocası. TevTat'ta. Lut Rey-
gamberin sözünü dinleme-
yen kansmın Tann tarafın-
dan cezalandınlması, Ku-
ran'da da örnek olarak gös-
terilir. (Araf,60). Kocasının
sözünden çıkan, baş kaldı-
ran, kadına kocanın verece-
ği ceza ıse:
"Serkeşliğinden yıldığınız
kadınlara (önce) öğüt \erin,
sonrayataklamıda yalnız bı-
rakın (yine fayda etmezse)
dövün" (Nisa. 34). hükmü
ile belirulir. Bunun gibi ılk
iki şenatta olmayıp da yal-
nızca lslamda yer alan hü-
kümlerden bın de Bakara
suresinde yer alır:
"Kadınlar sizin (evlad ye-
tiştıren I tarianızdır. Tarianj-
za dilediğiniz gibi girin ve is-
tikbal için ha/ıriıklı bulu-
nun."( Bakara, 223).
İki kadın bir erkeğe
eşit
Yine ne Musa ne de Hıns-
tiyan şeriatında yen olan,
yalnız İslam şeriatına özgü
ve cınsel aynmcılığın doruk-
ta bır ömeğini oluşturan hü-
kümlerden biri de "Bir er-
kek yerine iki kadırun tanık-
hğtnın" gecerli olabıleceğıni
bildiren hükümdür. Bakara
suresindekı bu hükme göre:
"Erkeklerinizden iki de ta-
nık yapın. İki erkek olmasa,
biri unuttugu vakit öbiirü-
nün hatırlatması için razı ge-
leceğiniz kimselerden bir er-
kekie iki kadın tanık olsun."
(Bakara, 282).
Cahilıye dönemı Arap
toplumunda geçerli olan ve
kadınlan için derin olumsuz-
luklar içeren kimi gelenek-
lerden biri de
l
*2^ıhar*'dı. Bu-
na göre bir Arap erkek kan-
sıtıa "Seni anam gibi tanıyo-
rum" der ve kansını terk
ederdi. Ne var ki kadın bo-
şanmış olmaz, yine bir eş
olarak kalır fakat evlilik hu-
kukundan yararlanamazdı:
yeniden birbaşkası ile evle-
nemezdı. Yeni şeriat, kadın
erkek ilışkisiyle ilgili birçok
konuyu ele almıştı, ama bu
geleneğe dokunmamıştı.
Medine'de Müslümanlardan
bir erkek "zıhar" yapınca.
kansı da onu Peygamber'e
şikâyet eder. Böyle bır olay
lslamda ilk kez görülüyor-
du. İslam kaynaklan kadı-
nın. Peygamber ile konu
üzerinde tartışüklannı belir-
tir. Kadın peygamberin ya-
nından henüz aynlmıştır ki
"vahy" iner. lşte şimdi bu
konuyu ve gelen hükmü
Miicâdile suresinden okuya-
lım:
"Ey Muhammet! Kocası
hakkında seninle çekişen ve
Allah'a şikâyette bulunan
İngiliz ressam VVilliam Blake 1800'lerde yaptığı bu tabloda bir erkeğin taşlanmasını konu edinmiş. Musa
şeriatında zina yapanlara uygulanan "Recm" (taşlayarak öldürme) cezası, islamda da geçerlidir. Ne var
ki "Recm" Kuran'da yer almaz. Çünkü Tanrı, zina için başka cezalar tebliğ etmiştir. Ama daha sonra zi-
na için "recm" cezası "sünnet" yoluyla İslam şeriatına girmiştir. Böylece ayet hükümleri geçersiz olmuş,
Peygamberin bu konuda getirdiği Sünnet hükmü onlann yerine geçmiştir.
AYRI ŞERÎA T
VE KADIN
• Hıristiyanlıktaki kocasının
buyrugu altında ona bagımlı
kadın, lslamda da istenir.
Buna uymayan kadını hem
Tanrı cezalandınr, hem de
kocası.
• Kocasının sözünden çıkan,
başkaldıran kadına kocanın
vereceği ceza Nisa
suresinde şöyle belirtilir:
"Serkeşliğinden yıldığınız
kadınlara (önce) öğüt verin,
sonra yataklarında yalnız
bırakın (yine fayda etmezse)
dövün."
• Yalnız islam şeriatına özgü
ve cinsel ayrımcılığın
doruktaki ömeğini oluşturan
hükümlerden biri de "Bir
erkek yerine iki kadının
tanıklığının" geçerli
olabileceğini bildiren '
hükümdür.
• Bakara suresinde şöyle
denir: "Erkeklerinizden iki
de tanık yapın. iki erkek
olmasa, biri unuttuğu vakit
öbürünün hatırlatması için
razı geleceğiniz kimselerden
bir erkekle iki kadın tanık
olsun."
kadının sözünü Allah işitmiş-
tir. İçinizde kanlanna /ıhar
yapanlar bilsinler ki kanlan
onlann analan değildir. Ana-
lan onlan doğuran kadınlar-
dır. Şüphe yok ki onlar çirkin
ve yalan bir laf ediyortar. Ka-
nlanna zıhar yapıp, sonra
dediklerinden dönenlerin eş-
leriyle temas etmeden önce
bir köle a2at etmeleri gere-
kir. (...) Buna giicü yetmezse,
kansıyla temas etmeden ön-
ce fasılasız iki ay oruç tutma-
sı la/ımdır. Buna da giicü yet-
meyene altmış yoksulu do-
yurmak diişer." (Mücadile.
M)
u
Zıhar*\bir Arapgelene-
ği olduğundan kaldınlması
Arap kadını için bir kaza-
nımdır kuşkusuz. Aynca *a-
har"gecerlıliğinı korusaydı,
bu gelenek uzaktan yakm-
dan hıçbir bağlantısı olma-
yan. ama tslamı kabul eden
onca kadın bu haksızlığı
yüklenecekti: tıpkı "boşan-
ma"nın Arap toplumunun
geleneklerine göre İslam şe-
riatında yer alması gibi. El-
bette İslam. boşanmaolayı-
na yeni düzenlemeler getir-
miş, kadın kullara görece de
olsa kimi haklar saglamıştı.
Ama Arap geleneğindeki
boşanmanın temelinde yatan
öze, yani boşanmanın erke-
ğin isteğiyle gerçekleşebile-
ceğınedokunmamıştı. Kısa-
ca belirtirsek bu üçüncü şe-
riarta da "boşama,"" ilk şeri-
attakı gibi erkeğe özgüdür.
Hülleye glden yol
lslamdan önce Araplar bır
kadını birinci veya ıkincı bo-
şayıştan sonra tekrar alabı-
lirler fakat üçüncü boşayış-
tan sonra bir daha alamaz-
lardı (*). İslam şeriatıise bu-
na şöyle bir düzenleme ge-
tirmişti:
"Boşanmak iki defa olur.
(...) Erkek kadını bir kere da-
ha boşarsa. bundan sonra
kadın. başka bir kocava var-
madıkça eski kocasına helal
olmaz.'" (Bakara, 229,230).
"Hülle" adı verilen bu uy-
gulamanın İslam toplumun-
da ne gibi" Hile-i Şer"ler ya-
rattığı bilinen bir gerçektir.
Yine Musa şeriatında zina
yapanlara uygulanan
"Recm" (taşlayarak öldür-
me) cezası, lslamda da ge-
çerlidir. Ne var ki "Recm"
Kuran'da yer almaz. Çünkü
Tann, zina için başka ceza-
lar tebliğ etmiştir. Nisa ve
Nur surelerinde bunlar be-
lırtılır:
"Kadınlannızdan zina
edenlere karşı içinizden dört
şahit dinleyin. Dört kişi sa-
hitlik ederse onlan ölünceye
kadar. yahut Allah onlara bir
yol açıncaya kadar evlerde
tutun. İçinizden zina eden iki
kimseye eziyet edin. Tövbe
edip durumlarını düzeltir-
lerse onlan cezalandırmak-
tan vazgeçin. Şüphesiz Allah
daima tövbeleri kabul ve
merhamet eder." (Nisa, 15,
16,17)
"Zina eden kadınla zina
eden erkeğin her birine yü-
KARİKATÜRCÜLER DERNEĞİ
ANKARA TEMSİLCİLİĞİ YAYIN ORGANI
tf
KARİKATÜR
M
^2 YAŞINDA
25. (NİSAN) SAYISI ÇIKTI
BİLGİ İÇİN : KONUR SOKAK 31/10
KIZILAY/ANKARA
TEL: (0-312) 417 37 28
ABONE ŞARTLARI: 6 AYLIK 180.000.-TL
12 AYLIK 360.000.-TL
POSTA ÇEK NO : 104 902 METİN PEKER
DOKTORLAR!..
Bılgısayar Kontrollü
LAZER
Tedavi Cihazları
UNIPHY BV HOLLAND
fflNCİL'iOKUPUNUZMLİr*ISAMESIHMN
TARİHSEL YAfAMI VE
öfiKETliU
R
l HAKKINDA
IİL6İ EDİNMCK İSTEKSENİZ.
»IZt YA2INIZ.
İLAN
T.C.
ELBİSTAN 1. ASLİYE HUKUK
HÂKİMLİĞİ'NDEN
Sayı: 1994 325 E.
1995 67 K.
Davacı Gönül Bellı tarafından davalı Ismaıl
Bellı aleyhıne mahkememıze açılan şıddetlı ge-
çımsızlık nedenı ile boşanma davasının yapılan
açık yargılaması sonunda;
Davanın kabulüne: Afşın ılçesı. Beyceğiz Ma-
hallesı. cılt 01-02, sayfa 98 \ e kütük sıra no 55'te
nüfusa kayıtlı Ismaıl Bellı ile Gönül Bellı'nin
şıddetli geçımsizlik nedenı ile M.K.'nın 134 1.
maddesı gereğınce boşanmalanna karar verıl-
mış olup adresın meçhul olması sebebı ile veri-
len karar, davalı Ismaıl Bellı'ye tebliğ olunama-
dığından ve adresı de tespıt edılemedığınden ka-
rann ılanen teblığıne karar verilmış olmakla
7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 28. ve devamı
maddeleri gereğınce venlen karann. davalı Isma-
ıl BellTye ilanen teblığıne. ılanın neşir tarihin-
den ıtıbaren 15 gün içensınde ternyız edılmedi-
ğı takdırde karann 15 gün sonra kesınleşeceği,
karann tebliği yerine kaim olmak üzere ilan olu-
nur.
Basın: 13748
İLAN
T.C.
ZEYTİNBURNÛ ŞULH HUKUK
HÂKİMLİĞİ'NDEN
DosyaNo: 1995'6 Vası
Karar No: 1995 18 Vasi
Mahkememızde görülmekte olan küçükler
Hüseyın Çınar ve Nacıye Çınar'a vası tayinı da-
vasında yapılan yargılama sonucu venlen karar
gereğınce.
Dıyarbakır ili, Çermik ilçesi, Asmalı Köyü
cilt 010/01 sayfa 08, Kütük O3'te nüfusa kayıtlı
bulunan küçükler. 10.4.1979 doğumlu HüseVın
Çınar ile 11.6.1982 doğumlu NaciyeÇınar'aay-
nı yer nüfusuna kayıtla ağabeyı Remzı Çınar va-
si tayın edılmış olup. ilanen teblıâ olunur.
15.3.1995
Basın: 13996
zer sopa vunın. (...) Namus-
lu kadınlara zina isnat edip,
sonra ispal için dört şahit ge-
tiremeyenlere seksen sopa
vurun.'*(Nur. 2,4)
Recm, sünnetle geri
geliyor
Görüldüğü gıbı ilk önce
zina eden kadına ceza var-
ken daha sonra zina eden er-
keğe de ceza gelmiş ve en
yüksek sayıda sopa cezası
\erilmiştir. Ama daha sonra
?ina için "recm" cezası
"sünnet" yoluyla tslam şen-
atına girmiştir. Böylece ayet
hükümleri geçersiz olmuş.
Peygamberin bu konuda ge-
tirdiği Sünnet hükmü onla-
nn yenne geçmiştir. Bu olgu
Kuran'ın. Sünnet yoluyla
"Nesh" edılmesine (değişti-
rilrnesıne) bırörnektır (**).
İlk şeriattan söz ederken
erkeklerin giyımıne bazı ku-
rallar getirildiği belirtilmiş-
ti; ömeğin: u
tsvaptarının
eteklerinesaçakyapsınlar ve
her eteğin saçağı üzerine la*
civert kordon koysunlar (Sa-
yılar 15-38) gibi. lslamda da
erkek kullann giyımi, öte
dünyada. cennette oldukça
aynntılı bir biçımde kuma-
şın rengine dek belirtilir:
"Altından ırmaklar akan
Ada cennetleri onlarındır.
Orada tahtlarda oturacak-
lar. altın bileziklertakınarak
süslenecekler, ince ve kalın
ipekli kumastan yeşil elbise-
ler giyeceklerdir." (Kehf. 31)
ayetinde açıklandığı gibi.
Ceç gelen örtünme
hükmü
İslam şeriatında kadınla-
nn giyimıne ait koşullar ise
dünya yaşamına aittır. Bu
konuda tebliğ uzun yıllar
sonra gelmiştir. Hicretin be-
şinci yılında 627'de inen
Nur suresı ıçinde yer alır bu
ayetler. İslam kaynaklanna
göre ISur suresınin iniş nede-
ni ise Peygamberin eşi Ayşe
ile ilgilidir.
627 yılında Mustalık
Oğullan'na karşı yapılan bir
sefere Peygamber eşi Ayşe
ile birlikte katılır. Bir ara Ay-
şe. gerdanlığını düşürdüğü-
nü fark eder, onu ararken ka-
fileden uzak kalır, bulundu-
ğu yerde oturup kendisını
aramalannı bekler. Savaş ka-
filesinin gerisinde gelen
"Safvan", Ayşe'yi bulur. onu
devesine bindirerek Pey-
gambere getirir (***). Bu
olay Peygamberin karşıtla-
nnca başka türlü yorumla-
nıp, yayılır, kimi Müslü-
manlar da konuşulanlara
ınanırlar. tşte bu olay üzeri-
ne ınen ve Ayşe'nin masum
olduğunu bildiren ve zinaya
yeni cezalar getiren Nur su-
resi, a> nı zamanda kadınlar-
la ilgili örtünme konusuna
da yer \erir
"İnanan kadınlara dasöy-
le. gözlerini haramdan sa-
kınsınlar. Irzlannı konısun-
lar. Süslerini kendiliğinden
görünen kısım hariç açma-
sınlar. Başörtülerinin yaka-
lannın üstüne çıkarsınlar.
Süs yerlerini kocalan, yahut
babalan. yahut kayınpeder-
leri,yahut oğullaru(...) yahut
kendi kadınlan, yahut cari-
yek'ri. yahut erkekliği kalma-
mış hizmetçileri veya kadın-
lann mahrem yerierini he-
nüz anlamay an çocuklardan
başkasına göstermesinler.
Gizledikleri süslerin bilirune-
si için ayaklannı vurmasın-
lar."(Nur. 31).
"Kvlenme ümidi kalma-
mış, kadınlık halinden kesU-
miş kadınlan süslerini (süs
yerlerini) açığa vurmamak
şartıyla, dış elbiselerini çıka-
nrlarsa onlara sorumluluk
yoktur. Ama sakınmalan
(örtünmeieri) kendileri için
daha hayırudır." (Nur, 60).
Kuran ayetlerinin ihtiyaca
göre indirildiği, dizinin baş-
lanndabelirtilmıştı. tlk teb-
liğ. 609'da basjadığına göre
demek ki uzun yıllar boyun-
ca kadınlann örtünmeleri ile
ilgili herhangi bır ıhtiyaç du-
yulmamış. İslam tarihinde
"Gerdanlık Olaji" adıyla
geçen olgudan sonra bu ko-
nuda geniş kapsamlı bırteb-
lığin gelmesi, İslam dışı çev-
relerce hep çeşitli yorumla-
ra uğramıştır.
Her üç şeriatta da kadınla-
ra özgü ve onlarla ilgili hü-
kümlerin en belirginlerini
biraraya getiren bu çalışma.
ileride daha kapsamlı bır bi-
çımde ele alınacaktır.
(*) Dr. Neşet Çağatay. ls-
lamdan Önce Arap Tarihi,
1957Ankara, S: 124.
(**)ÖN. Bilmen. Huku-
ki lslamiye Kamusu. 1949,
S: 100
(***) Ömer Rıza Doğrul,
Kuranı Kerim, lst. 1934. S:
525.
NOT: Dizının giriş yazı-
sında yer alan \e kimi Avru-
pa ülkelerindeki kadm pro-
fesör oranını yüzde 1 olarak
belirten sayılama, Şayın
Prof. Dr. Necla .\rattarafin-
dan söyle düzeltılmıştir:
Hollanda'da Yüzde 3, Al-
manya'da: Yüzde 5.2
Sn. Prof. Arat, bu konu-
larda aynntılı bilginin,
"Türkiye'de Kadın Olmak"
(Say Yayınlan) adlı yapıtta,
özellikle Doç. Dr. Feride
Acar'ın makalesinde görü-
leceğını de belırtmiştir. Dü-
zeltmelen ve aydınlatıcı bil-
gılen için Sn. Prof..\rat'a te-
şekkür ederim. M.V.
DLZELTME. Dizinin 4.
Bölümü"nde alıntı kaynağı
olarak gösterilen: IVlatta
22/40 yenne, "Efesoslulara
5/27-28" olması gerekirdı.
Düzeltir, özür dilenz.
BİTTİ
BAŞBAKANLIK
GÜMRÜK MÜSTEŞARLIGI
HALKALIGİRÎŞ GÜMRÜK MÜDÜRLÜĞÜ
ZincirlikuyuCaddesıSelinApt.No: 15/10Etıler'lSTANBULadresındemukımHar-
saş Harran Dış Tıc. A.Ş. fırması adına Gümrük Ginş Beyannamelerinden doğan ve
karşılannda mıktarları göstenlen kamu alacaklannın tahsıli için çıkartılan teblıgatlar.
firmasının adreste bulunamaması sebebıyle lade edılmıştır.
7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 28 ve 31. maddelen gereğınce tebligat yenne ka-
ım olmak üzere ilanen teblığıne karar venlmıştır.
Yukanda belırtilen nedenler ile anılan adreste faaliyet gösteren şırketın belırtilen
borcunun 15 gün ıçinde Gümrüğümüz Saymanlığı'na ödenmesı, aksı halde 6183 sa-
yılı A.A.T.U.H. kanununun 55-60 ve 114. maddelen gereğınce ışlem yapılacağının bi-
lınmesı ilanen tebliğ olunur.
Dosva No: Beyanname No / Tarihi:
1-2902,178 "18957/02.03 1992
2-2899/178 32474/14.04.1992
3-2885/178 •• 91441'17.12.1991
4-2888/178 77919/07.11.1991
Amtne Alacağı Miktan:
443.060.000- TL
156.697.000 - TL
92.197.000.-TL
330.861.000.-TL
Basın: 14063
POLİTİKA VE ÖTESİ
MEHMED KEMAL
Düşüncede Darbeler...
Bizim bırader Yüzbaşı Ziya'nın takma adı "Paşa Zi-
ya"idi. Tank binbaşısı Erkanlı'nın Harbiye'de takma
adı "Efe Orhan". Ziya Ankaralı, Orhan Kırşehirli. Zi-
ya'nın eskı dostu Erkanlı'yı da yıtirdik.
27 Mayıs'ın öncülerinden olan Erkanlı, başta MBK
olmak üzere asken, sıvil birçok maceralı görevde bu-
lundu. Bizim "Paşa Zıya", Yeşilköy Meydan Müdür-
lüğü'nde takılıp kaldı.
27 Mayts hareketi başlayınca Erkanlı da tanklarınt
harekete geçırdi. Erkanlı için bundan sonra büyük se-
rüven başlıyordu. Tepedeki ıhtilalcılerin arasına ka-
rıştı. İlk ağızda MBK üyesi oldu. burası ıhtilalin çekir-
değiydi. Komitenin genel sekreterlığıne seçildı.
Derken MBK içinde anlaşmazlık çıkınca 14'ler gru-
bu ileyurtdışına sürüldü. Birkaç ihtılal girişiminde bu-
lunduysada başarı sağlayamadı. Elçiliklerde yurtdı-
şı görevler aldı. Ihtilalcılikten sıvil politikaya atladı.
1965 seçimlerinde CHP'den Istanbul milletvekili ol-
du. Gazeteciliği denedi (Hümyet'te birlikte çalıştık).
Son zamanlarda birkaç dostuyla serbest ticaret ya-
pıyordu. Maceralara karışmış her darbeci subay gi-
bi yalnızlığını yaşıyordu.
Öyle bir dönem başladı ki, askeri darbeler dünya-
nın birçok yerinde bir moda kılığına girdi. Cemal Na-
sır, Abdülkerim Kasım gibi askerier, Ortadoğu'da
darbeler yaptılar. Guney Amerika'da solcu askerler
darbesi görüldü. Bu, yeni bir akımdı.
Darbeciler demokrası istiyorlar, insan hakları savu-
nuculuğu ediyoriardı. 27 Mayıs'la yetinilmedi, birkaç
darbe daha yapıldı (12 Mart, 21 Mayıs, 12 Eylül).
Askeri darbeler dönemi kapanıyor. Erkanlı'nın gi-
dişiyle bir sayfa daha... Paşa Ziya da, Efe Orhan da
yok. Darbeciler eksiliyor.
Elden ele dolaşan 20 bin ımzalı dıtekçeyle "düşün-
ce suçu"nun kaldınlması isteniyor. Dılekçeyı Meclis
başkanlan dolaştırıyor. Gene de ıstenıldığı kadar et-
kili olmuyor. Dilekçe dönüp dolaşıyor, bir yerde kalı-
yor. Düşünce suçunun kaldırılması hükümet proto-
kollerine geçiriliyor, bir türlü gerçekleştirilemıyor.
Gümrük birtiğine girmek istiyoruz, bunun için dü-
şünce suçunun kaldınlması gerekiyor. Düşünce su-
çu kalkmayınca gümrük bırlıği de yok. Kuzey Irak'ta
36 bin asker var. Bu askerler çekilsin ki. gümrük bir-
liğine girelim.
Tazelenen hükümet, düşünce suçunun kaldınlaca-
ğını önkoşul olarak benimsiyor. Olmazsa olmaz di-
yorlar. Hükümetin bir kanadı düşünce suçunun kalk-
masını istiyor, ötekı kanadı örtülü olarak yan çizıyor.
Hükümet düşünce suçunun kara tahtadan silinme-
sini istiyor, ama başkentin 70 km yakınmda, Hayma-
na'da düşünce suçundan yatanlar var. Bildiklerimı-
zin adlannı sıralayalım: Fikret Başkaya, Haluk Ger-
ger, Yılmaz Odabaşı..
Düşünce suçu, Ceza Yasası'nın maddelen arasın-
da kıvranırken, bunun bir afla giderilmesini isteyen-
ler var. Af bir suçu bağışlar, ama Ceza Yasası'ndan
çıkarmaz ki, düşünür söylersin, gene suç olur, girip
yatarsın.
Af istenmiyor, düşünce suçunun tümden ortadan
kaldınlması, Ceza Yasası'nın maddeleri arasından
çıkanlması defterden silinmesi isteniyor.
Bir sahife açsam ağlarsın kitab-ı sıneden. "
BULMACA SEDAT YAŞAYAJS
1 2 3 4SOLDANSAĞA:
1/Boğagüreşinde
hayvana mızrakla
saldıranatlı. 2/Su
kıyılannda yetı-
şen ve kökü he-
kımhkte kullanı-
lanotsubirbitkı...
Taş dıbek 3/ Kı-
nm hanlanna ve-
rilen san.. Kızgın
bır demırle \uru-
lan damga. 4/ tkı
tarla arasındakı
sınır... Yu\arlak
vebombelı bırtür
şapka. 5/ Tıp dıiınde frengı-
ye verilen ad. 6/ Bır optik
alette gözün önünde yer alan
mercek ya da mercek dızge-
sı... Matematıkte kullanıîan
sabit bir sayı. II Anlama ve
kavrama becensı. 8/ Yaprak-
ları salata olarak yenen ba-
harh bir bıtkı. . Oylumu. 9/
tşlenmemış. boş bırakılmlış
tarla... Asya'da bır ülke.
YUKARIDAN AŞAĞIYA:
1/Yunanmıtolojısindekanatlı at. 2/Kanlı basurhastalığı...
Bır cetvet türü. 3/ Pasak... Taflan çubuklanndan yapılan ve
resim çizimınde kullanıîan kömür kalem. 4/ Mezopotam-
ya'daçeşıtlıkrallıklarkunnuşeskı Samı halk. 5/Yüksek ve
çevresi açık yer. 6/ Kat kat çakıl ve kumdan oluşmuş yer
kıvnmı... Yunan halk müzığınde kullanıîan yaylı bir çalgı.
7/ Ege Denızı'nde bır ada... "Çok önemlı kışi" anlamında
uluslararası kısaltma. 8/Yaşamsal sıvı... Beyoğlunun eskı
adı. 9/ Saz ya da kamıştan yapılmış kulübe... Büyük bak-
raç.
AydınlıkI^^HAFTALIK HABER YORUM DERGİSİ
i Devlette kılıçlar çekildi
Amerikancılar zorda
Çiller'in Çekiç Güç atağı geri tepti.
Demirel - Çetin - İnönü - Karadayı
cephesi'nde son durum...
Perinçek: 'Türkiye ABD
denetimindeki topraklara girdi'.
İşçi Partisi'nin 10 maddelikçözümü.
) Ümraniye Çekmeköy'de
Sol Güçbirliği Refah'ı alt etti
Beş muhtarlığın dördünü CHP, DSP
ve IP'nin ortak adayları kazandı
% İşçi Kurultayı'nın dersi:
Sabotajcı gruplara bundan sonra yer
yok
BUGUN VE HER CUMARTESİ BAYİLERDE
5. YIL
MÜLKİYELİ
REFİK NUGAY'ı
Yureğınden Vuranlar
Onun Sıtmasından Kurtulamazlar.
Çünkü O Mezarda
YAŞAM Boylu Boyunca.R. NUGAY