Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 6 MART 1995 PAZARTESİ
HABERLERIN DEVAMI
'Savcılar
korkusuz olmah9
• Baştarafı 1. Sayfada
binalan yapmak gerek" dedı
Sav, Hâkımler \e Savcılar Yuk-
sek Kurulu'nun oluşumunun,
yurutmenın yargıya mudahale-
sının \e yargıyı yozlaştırması-
nın en belırgın ozellığı çdduğu-
nu da vurguladı
Sav, yargının ıçınde bulundu-
ğu duruma ılışkın Cumhuri-
yet'ın sorulanna verdığı cevap-
larda ıktıdan elınde bulundu-
ranlann ve onlann yakın çevre-
lennın >aptıgı ıddıa edılen yol-
suzluklarlatoplumunçokyakın-
dan ılgılendığme dıkkat çektı
Kamu vıcdanının. yolsuzluğa
kanşan sıyasılenn de sade va-
tandaş gıbı >argilanmasını ıste-
dığını belırten Onder Sav. şöyie
konuştu "Yolsuzluklar konu-
sunda, savcılanmız gorevterinııı
başında bulunan "cumhunyet"
sozcuğunun gereğini hiç kimse-
den korkmadan, çekinmeden
devlet adına. kamu adına yap-
mak durumundadırlar. Buim
hukuk sistemimizde vargıç, doğ-
rudan devreve gıremez. Sonı-
nun, onune getirilmesı gerekir.
Ozellikle yolsuzlufdar konusun-
da savcılar devTeye girip gerekli
davalan açamazsa >argıçlar,
kendiliklerindcn bir şey yapa-
mazlar."
Devletın guvenlık guçlennın
yeterlı oranda çalışmayışlan,
delıllen toplayamayişlan ve su-
reklı bır şekilde savcılara ulaş-
tıramayışlan nedenıyle savcıla-
nn eleştınldığını belırten Sav,
sozlennı şoyle surdurdü
"Zanlıyı arama. vakalama.
deiil toplama. duruşma emniye-
tini sağlama vetkisıne sahıp olma
gibı yargılama oncesı hususlar,
sade jandarma \e emniyet go-
rev lilenne bırakılmayacak ka-
dar onemlidir. Bu hususlar. özel
bilgi, deneyim. egitim ve beceri-
si olan, ulkemizde henuz kunıl-
mannşolan 'adlı kolluk 'gucu-
ne bırakılmalu bu kurum dogru-
dan Cumhuriyet Savcüığı'na
bağlı olmaİKur."
Savcıdan kahramanlık
beklenmemeü
"Sav cılardan dedektifhk. y ar-
gıçlardan kahramanlık beklen-
memelkur" dıyen TBB Başka-
nı en çok yakınılan ve yargıya
guvenı sarsan konunun, davala-
nn uzaması adaletın gecıkmesı
olduğunu vurguladı Bırgunde
ortalama 40-50 dava dosyasi
ıçın duruşma yapan bır yargıcm
hızlı yargılama gerçekleştırme-
sı tek oturumda karar vermesı-
nın olanaksız olduğuna değınen
Sav "Akşamlanevinedosyago-
rürmek ve dinlennıe saatleruu
dosyalara vermesini istemek gi-
bi fedakâriıklan vargıçlann om-
zuna yıkmamak gerekir" dedı
Anayasada tanımı vapılan ve
özel kanunu olan Hâkımler ve
Savcılar Yuksek Kurulu'nun
yargı alarunda fev kaiade onem-
lı, yargı bağımsızlrğını \e var-
gıç-savcı guvencesını çok ya-
kından ılgılendiren yetkılerle
donatıldığını kaydeden Sav, şu
goruşlen savundu
"Kunılun Başkanı Adalet Ba-
kanı'dır. Dığer altı uyeden bınsi
de Adalet Bakanlığı Musteşa-
n'dır. Geriye kalan beş yargıç
üye de Yargıtav ve Danıştav ge-
nel kurullannca her uyelik ıçın
göstenlen uçer adav arasuıdan
cumhurbaşkanınca seçilmekte-
dir. Kurulun. temsil ve beyanat
yctkısi bakana aıttir. Kurulun
oluşum biçimi ve kararlanna
karşı yargı volu da kapalıdır.
Hâkimler ve Sav cılar Y uksek
Kurulu'nun bugunku oluşumu
ve işleyiş şekli konusunda hıçbir
değeriendirme ve savunma,
inandıncı olamaz. Sorun. kişile-
re bağlı olmadan ote, kunımsal
bir sorundur. Yargının bağım-
sı/Jığı sorunudur. Kurulun ba-
ğımsız sav ılabılmesi ıçın seçilen 5
uye, cumhurbaşkanmca değil,
Vargıtav ve Danıştav genel ku-
rullannca doğrudan seçilmeli-
dir; bu tur seçim, hem daha de-
mokratikrirveişinozuneuvgun-
dur, hem de kurul uyeliğine ta-
b'p olacak pek çok değerfi yargj-
cın seçilemeyıp cumhurbaşka-
nmca refîıze edilmiş sayıiması
endişesini gjdencidir. rahatiatıcı-
dır. Adalet Bakanı ve Adalet Ba-
kanlığı musteşan kurulun olu-
şumunda v er alnidmalıdır: dola-
yısı ıle kurulun Adalet Bakanlı-
ğı dışında kendısuıe aıt bır bına-
sı, ayn butçesi vesekretary ası o(-
malıdır."
Yurutmenın y argıya mudaha-
lesının başka somut ornekle de
gostenlebıleceğıne değınen Sav,
sozlennı şö\le surdurdu
"Anayasaya gore 'de\ letın ba-
şı' olan cumhurbaşkanı, Anaya-
sa Mahkemesi uyelerini, Danış-
tav uyelerinin dortte birinı, Yar-
gıtav Cumhuriyet Bassavcısı ve
Başsav cı vekillerini. Askeri Yar-
gıtav uyelennı, Askeri Y uksek
Idare Mahkemesi uvelerini seç-
mektedır. Y urutmemn. vargna
bu kadar mudahale eftığı başka
bır çağdaş demokrarık ulke bul-
mak zordur. Bu mudahaJelerin
en şaşırtıcı ve ilgıncı cumhurbaş-
kanını ve Bakanlar Kurulu uye-
lenni de gorev len ıle ılgiü suçlar-
dan dolayı Y uce Dıvan sıfatı ile
yargılayacakolan Anavasa Mah-
kemesi u.velerini cumhurbaşka-
nının seçnıesidir."
Çağan: Anlaşma metni
Meclis'ten kaçırıldı
ANKARA (Cumhurivet
Bürosu)- DSP lstanbul Mıllet-
vekılı ve Malı Hukuk Profesöru
Nami Çağan. Turkıye'nm Av-
rupa Bırlığı (AB) ıle gümruk
bırlığıne geçışıne ılışkın anlaş-
ma metnının Meclıs'ten kaçml-
dığını belırterek "Yunıtme,v"a-
samavı bağuyor. Ancak yasama
organımn gorüşunu almıvor. Bu
bır abestır" dedı Ekonomık
alanlarda Turkıye'nın egemen-
lık haklannı sınırlayan "Ortak-
lık Konseyi Karar Metni" >en-
ne "Serbest Ticaret Bolgesi An-
laşmasın
tercıh edılseydı, aynı
amaca bağımsızlık konusunda
tarnşma yaratan odunler venl-
meden ulaşılacağını vurgulayan
Çafan Kıbns sorunu konusun-
dakı odunun, AB değıl, Ankara
tarafindan venldığını soyledı
Prof Dr Namı Çağan Turkı-
ye nın gumruk bırlığıne geçışı-
ne ılışkın koşullan Cumhun-
yet e değerlendınrken, CHP
Ankara Mılletvekılı Miımtaz
Sovsal'ın Dışışlen Bakanlığı gö-
revı sırasında uzennde pazarlık
edıien metne geçınlen "hizmet-
lernserbestdolaştmı" ılkesmın
So\sal ın ıstıfa etmesının ardın-
dar vapılan goruşmelerde çıka-
nlağına dıkkat çektı AB uyesı
ullelenn "fıkri, sınai mülki.vet
haüan ve patentler" konusunda
alıracak kararlar ıçın ulusal par-
laıtentolanna onay başvurusu
yarabıleceklenne, ancak tam
uydığe kabul edılmeyen Turkı-
ye ıın bu olanaktan yoksun ol-
duaına dıkkat çeken Çağan
ozale şu noktalara ışaret ettı
Ankara Arüaşması değişıvor
Tûdcıye'nın 1963'te ımzaladığı
Amara Anlaşması. devJetler hu-
lculu lıteraturunde "karma an-
laşna usulu" kategonsınde de-
ğerendınlır Turkıye ıle o za-
maıkı adı Avrupa Ekonomık
Tofluluğu olan Bırlık arasında
tek anlaşma değıl, altı kunıcu
de^ietın her bınyle ayn ayn ya-
pılsı anlaşmalar soz konusudur
Buînlaşmanın değıştınlmesmı
ıste/enheruye. uiusal mevzuatı
uyaınca parlamentosunun ona-
yna başvurabılecek Çunkü
kama anlaşmada esas anlaşma-
yı eğıştıren metınlere de avnı
usu uygulanır Ancak bu ılke
çıgıenerek Ankara Anlaşması
deeştınlmektedır
'üriitme, yasamavı bağlıyor
BnKsel'de ımzalanacak metın-
le"BMM, 1995-2000 yıllan
araındakı dönemde belırlı tak-
vımlere bağlı olarak vasa çıkar-
ma ve mevzuat oluşturma vu-
kumlüluğü altına gınyor Yanı
yürurme organı yasamayı bağ-
lıyor Ama yasama organımn
gorüşunu almıyor Bu bır abes-
tır
Kıbns odunu Ankara'dan
AB nın, Turkıye nın gumruk
bırlığıne geçışıne ılışkın vetosu-
nu kaldırması ıçın Yunanıstan'a
Kıbns konusunda odun verdığı
değerlendırmesı, gerçeğı yansıt-
mıvor Kıbns konusunda odun
veren Turkı>e'dır KorfuZırve-
sı nde Malta \e Kıbns'ın bırlı-
ğe katılımına ılışkın temel adım-
lar atıldı Ancak Turkıye, Kıbns
cumhunyetının kuruluşunu dü-
zenleyen Londra ve Zunh anlaş-
malanndakı ıtıraz haklannı kul-
lanmadı Bu anlaşmalara gore
Turkıye, kendısının v e Yunanıs-
tan'ın bırlıkte uye olmadığı
uluslararası kuruluşlann Kıb-
ns'ınuyelığıne ıtıraz edebılıyor
Komisvonlarda temsil Turkı-
ye. AB komısyonlannın komıte-
Ienne, ele alınan on taslaklar
ıçın göruş bıldırebılecek, ancak
konsey komıtelenne katılama-
yacak
Türkiye'ye sınırlama Güm-
ruk bırlığının starusu Turkı-
ye'nın uluslararası gınşımlen
açısından sınırlayıcı olacak
Çunku uçuncu ülkelerle ekono-
mık ılışkıler. Turkıye'nm oluş-
turulmasına katılamadığı AB
normlanna gore belırlenecek
Uygulama protokolu ihmal
.dildi Turkıye'nm AB ıle gum-
ruk bırlığıne geçışı ıçın ıkı ayn
kararolmahydı Gumruk bırlığı-
nın uygulama protokolu ayn
olarak ele alınsaydı, Avrupa Par-
lamentosu'nun onayına gerek
kalmayacaktı
Serbestdolaşım: Taslağın ım-
zalanması durumunda Avrupa.
Turk mallanna açık, Turk ışçı
ve hızmetlenne kapalı olacak
Hızmet dolaşımı Almanya'nın
ıtırazı ûzenne anlaşmadan çıka-
nlmış Oysa bız en azından Av-
rupa'da çalışan ışçılere serbest
dolaşım hakkı getınfmesmı bek-
lıvorduk Hızmet serbest dolaşı-
mı, Turkıve'nın ıhracatını gelış-
tırmesı bakımından son derece
onemlidir Çunku ıhracatın ge-
lışmesı ıçın bankacılık, sıgorta-
cılık, pazarlama faalıyetlennın
olması gerekıyor Aksı takdırde
gümrük bırlığınden kaynaklana-
cak ıhracat artışı gerçekleşme-
yebılır
G Ü N D E M MUSTAFA BALBAY
• Baştarafı 1. Sayfada
ketım mallarına "Avrupa kalıtesı-
nın" geleceğını ıddıa edıyor Huku-
metın de pompaladığı bu goruşe
gore onemh olan gumruk bırlığıne
gırmek Arkasmdan bır dızı olanak-
lar gelecek Taze paralar, projeler
ve nıhaı olarak Avrupa Bırlığı'ne
tam uyelık
Bır dığer kesıme gore, gumruk
bırlığıne gırış sonumuz olacak Tur-
kıye'dekı sanayı, Avrupa ıle yarış-
maya uygun değıl Kaldı kı ABD'nın
yanı sıra Avrupa ulkelen de gerekli
gorduklen sektorlerde hemen "ko-
ta" uygulayıp kendı sanayılennı ko-
ruyoriar Tarımımız da devletten çok
buyuk oranlarda destek goren Av-
rupa çıftçısının altında ezılecek
Her ıkı duşuncede de haklılık pa-
yı olabılır Ancak, henuz hangı yu-
kumluluklerın altına gıreceğımız ke-
sın olarak açıklanmadan, Turkı-
ye'ye hangı olanakların sağlanacağı
resmen bıldırılmeden, bu tartışma-
ları yapmak bıraz havanda su dov-
mek değıl mû
Avrupa ulkelen değıl bır bırtığe ya
da kuruluşa uye olurken, ortağı bu-
lundukları kuruluşlann gundeme
getırdığı yenı bır yukumluluğu kabul
ederken bıle once parlamentolanna
danışıyorlar, bu yetmıyor, halka
başvuruyorlar
Son olarak Norveç'te Avrupa Bır-
lığı'ne gırış ıçın halkoylaması yapıl-
dı, "hayır" çıktı
Bunun uzenne AB yonetımı Nor-
veç'ı ıkna edebılmek ıçın yenı polıtı-
kalar uretmeye gırıştı Bızde nasıP
Gümrük Var, Birlik Yok..
Tam bır keşmekeş Goruşmelen
ıstıfa etmış bır Dışışlen Bakanı yu-
rutuyor Ona, Ankara'dakı gorevının
sona ermesını bekleyen, Londra'ya
buyukelçı olarak gıtmeye hazırla-
nan bır musteşar eşlık edıyor
"Devletın devamlılığı esastır" dıye-
bılırsınız ama goruntu hoş mu7
Goruşmelere katılan heyet boyle
Meclıs nerede? Gunler sonra goru-
şebıldı Ama kabul edılecek metın
ortada olmadığı ıçın konuya ıç polı-
tıka malzemesı olarak bakıldı
Gelecek Meclıslerı de yukumlu-
luk altında bırakan bır kararm,
TBMM'de enıne boyuna tartıştlması
gerekırdı
Son anda bır değışıklık olmazsa,
bugun Avrupa Bırlığı-Turkıye Or-
taklık Konseyi uç belge kabul ede-
cek Bınncısı, GB ıle ılgılı malların
serbest dolaşımına ılışkın, ıkıncısı
malı ışbııiığının yenıden başlaması-
nı ongoren bır taahhut belgesı,
uçüncusu ıse AB ıle butunleşme ış-
bııiığının çerçevesı
llk aşamada gorulen, Turkıye'nm
sorumluluklarına ılışkın maddeler
neredeyse dokuz kazığa bağlan-
mış Iç ve dış pek çok duzenleme-
mız, AB'ye uymak durumunda
Ekonomıde de her adımı atarken,
yukumluluklerımız var örneğın,
KKTC ıle tıcarette dahı AB kurallan-
na bağlı olmak durumundayız
AB'nın Turkıye'ye sağlayacağı
olanaklara ılışkın bolumler ıse kesın
sozlerden çok "temennıler" ıçerı-
yor Ispanya, Yunanıstan, Portekız,
AB'nın sağladığı malı olanaklarla
buyuk ılerleme sağladılar Bız,
AB'nın tam uyesı değılız, ama uye-
lık yoluna gıden yolda venlen malı
sozlerın hemen hıçbırı tutulmadı
AB'nın Turkıye'ye yaklaşık 4 mılyar
dolarlık yardımda bulunması gere-
kıyordu, ama bu ne yazık kı ger-
çekleşmedı
Bır dığer "temennı", AB'ye tam
uyelık. Bu konudakı polıtıka yıllardır
aynı
"Ehılsınız, ama henuz erken "
Bu, "Ünıversıte sınavını kazandı-
nız, ama kaydınızı yaptıramazsınız"
demek gıbı bır şey Kayıt yaptıra-
madıktan sonra, sınavı kazanmanın
ne anlamı var?
Şu aşamada sozu edılmeyen bır
konu da "serbest dolaşım" Yurt-
taşlarımızın 1985 yılından bu yana
Avrupa'da serbest dolaşması gere-
kıyordu Değıl bu hakkı kullanmak,
pek çok havaalanında Turklerı ayn-
ca kontrol eden bınmler var
Yunanıstan kullanılcyor mu?
Gelışmelenn bır dığer boyutu da
Yunanıstan ve Kıbrıs Turkıye ve
Yunanıstan kamuoyu, ıkı ulkeyı ılgı-
lendiren konularda çok hassas
Öncekı gunku Yurîan gazetelerı,
Turkıye'nm GB'ye gırmesını nere-
deyse, "kıyamet" olarak duyurdu-
lar Acaba AB, Yunanıstan'ı Turkı-
ye'ye karşı kullanıyor mu?
Turkı-
ye'ye malı protokol gereğı para ve-
nlecek, Yunanıstan veto edıyor AB,
"özur dılenm, karaharımız oybırlığı
ıle alınır" dıyor Turkıye, AB ıle ortak
projelere gırecek Aynı durum Akla,
"AB, ışıne gelmeyen şeylere Yuna-
nıstan aracılığıyla mı hayır dıyor^"
sorusu gelıyor
Almanya'dakı Turkıye Araştırma-
lar Merkezı Muduru Prof Faruk
Şen'ın bır makalesınden okuduğu-
ma gore, Bruksel'dekı uzmanlar
Turkıye'dekı nufusun yuzde 20'lık
dılımının AB ulkelerı açısından tu-
ketım malları alıcısı olarak dıkkate
değer bır kıtleyı oluşturduğunu
saptamışlar Ikıncı yuzde 20'lık dılı-
mın de bınncı dılıme yaklaşabılece-
ğı kanısına varmışlar Bır dığer de-
yışle nufusumuzun 12 mılyonu AB
mallannı alabılecek guce ve tuke-
tım alışkanlığına sahıp, ıkıncı bır 12
mılyonluk dılım de bu kesıme oze-
nıyor ve aynı statude yaşama ozle-
mı duyuyor Yunanıstan, Ispanya,
Portekız ve Belçıka'nın toplam nu-
fusunun ancak bızım kadar olduğu
duşunulurse, Turkıye "lyı bır pa-
zar"
Soylemeye dılımtz varmıyor, ama
GB'nın mantığı bıraz mandacılık,
bıraz somurgecılık kokuyor Bu ko-
nuda AB ulkelenne kızmaya hakkı-
mız yok Onlar kendı çıkarlanna en
uygun durumu yaratmaya çalışa-
caklar Aslolan bızım yaklaşımımız
Tam bağımsızlık ılkesını zedele-
meden karşılıklı çıkarlar çerçeve-
sınde ışbıriığı mı, gumruk bırlığı adı
altında Avrupa'ya teslım olmak mı?
BrÜkseFde ffeiİ Sayim Taslak ne getiriyor?^—^ •' ANKARA ^Cumhıırivpt lasma vanamrvnr Rıı anlasm;
• Baştarafı 1. Sayfada
açısından da onem taşıyor Bel-
genın, "Siyasi Diyalog" başlıklı
altıncı maddesınde, taraflar ara-
sında sıvası dıyaloğun onemıne
dıkkat çekılerek donem baş-
kanlığı ve AB Komısyon Başka-
nı'nın yılda bırdefa Türk Cum-
hurbaşkanı ve Başbakanı ıle bır
arava gelmesı ongoruluyor
Aynı şekilde dışışlen bakan-
lan da bın Ortaklık Konseyi, dı-
ğen ıse Troyka çerçevesınde ol-
mak uzere yılda ıkı defa bırara-
ya gelecekler Dışışlen Bakan-
lığı ust duzey yetkılılen, yılda
ıkı defa buluşurken, ıkı tarafin
uzmanlan da çeşıtlı platformlar-
da goruş alışvenşınde buluna-
caklar Söz konusu bolum Tur-
kıye'nın AB zırvelen, Konsey
ve Sı>ası Komıte toplantılan so-
nuçlan hakkında, donem baş-
kanlığı veya sekreterya tarafin-
dan dûzenlı olarak bılgılendınl-
mesını öngörüyor Bu çerçeve-
de Ankara'ya bırlığın guvenlık
ve ortak dış polıtıkası hakkında
da bılgı venlecek Sıyası diya-
log bölümünden sadece "Or-
taklık Konseyi gelecek topland-
sında bu alanda artan ışbırlığıni
pekiştirecek şekilde ek vol ve
vontemleri incelevecektir" ıfa-
desı çıkanldı AB >etkılılen
TQrkıye">e "soz konusu değişik-
ligin buyurulmemesi gerekfigi,
daha sonrayenidengundemege-
örilebıleceği" mesajını verdıler
Murat Karayalçın dûn gece
geç saatlerde Brüksel'e ulaştı
Brûksel'e gıderken uçakta ve
Bruksel'de kaldığı otelde gaze-
tecılenn konuyla ılgılı sorulan-
nı yanıtlayan Karayalçın, de-
mokratıkleşme, msan haklan gı-
bı konulann, gumruk bırlığı ıçın
önkoşul olmadığını soyledı Ka-
rayalçın, Turkıye'nın gumruk
bırlığıne gırmek ıçın tavız ver-
dığı volundakı ıddıalann ger-
çekdışı olduğunu belırttı Tur-
kıye'nın gümruk bırlığıne gır-
mesınden zarar uğramayacağını
savunan Karayalçın. "EgerTûr-
kiye, sektör ve ödemeier denge-
si bazında bir zarara uğrarsa,
yann (bugun) alınacak kararuı
ongorduğu mekanizmalar saye-
sinde, bu zarar rahatükla tebfi
edilecektir" dedı Karayalçın
Kıbns konusunda da şunlan
soyledı "Eğer nihai çozıime
ulaşmadan Kıbns'ın AB'ye ûye-
liği soz konusu olursa. bu, sade-
ce Rum kesiminin uyetiği anla-
mına gelecektır Bu koşullarda
da Turkive, KKTC ile tüm yön-
leriyle butunleşmeye gidecektir"
Eleştiren ve övenler
Haber Merkezi - ANAP Genel Başkanı Mesırt
Yılmaz, hukumetı, gumruk bırlığıne gozu kapalı
gıtmekle suçlarken Turkıye Muhendıs ve Mımar
Odalan Bırlığı (TMMOB) Genel Sekreten AJ-
pasian Ertürk. asgan koşullar yenne getınlmeden
gümrük bırlığıne (GB) gınlmesının 'entegrasvon'
değıl 'bağımülık' anlamına geleceğını vurguladı
Erturk -Budasomurgeciligin kabul edilmeside-
mektir" dıye konuştu
Turkı>e'nın gumruk bırlığıne gırmesıyle Ana-
ya;>a ve yasalann demokratık hale getınleceğını
savunan DYP Genel Başkan Yardımcısı Halit
DagJı ıse "Turkiye'ninbufirsabçokiyideğerien-
dirmesi gerekryor" dıye konuştu Mesut Yılmaz
Rıze'de, Turkıye"nın gumruk bırlığıne gınş süre-
cıy le ılgılı goruşlennı açıkJarken, GB'nın gerçek-
leşmesı durumunda Turkıje'nın heryıl 2 8 mıl-
yar dolarlık ekonomık kaybauğrayacağını veba-
zı sektorlenn knz yaşayacağmı soyledı Türkı-
ye'nın GB'ye gırmesı durumunda daha çok ya-
bancı sermaye geleceğıne ılışkın goruşunün bazı
çevrelerce savunulduğunu ıfade eden Yılmaz,
ekonomıde ıstıkrar sağlanmadığı sürece yabancı
sermaye gınşının hızlanmasının bır düş olacağı-
nı soyledı
Turkıye'nın GB'ye gırmesı durumunda Avru-
pa Bırlığı'nın aldığı tum kararlara uymak zorun-
da kalacağına dıkkat çeken Yılmaz, "AB bugûn
Kuzev Kıbns'a ambargo uyguluyor. Türkiye,
gumrûk buüğine girdiği takdirde bu ambargoya
uymak zorunda kalacaktır. Biz GB'ye karşı deği-
liz, Ancak bunun akıllı vapılmasını istivonız. Hü-
kümetse GB'ye gozu kapalı guiyor" dı>e konuş-
tu TMMOB Genel Sekreten Aİpaslan Ertürk de
dun yaptığı yazılı açıklamada, ulke yönetıcılen-
nın uzman ve kamuoyunun görüşlenıu almadan
Turkıve'nın stratejık çıkarlanndan uzak bır bı-
çımde Avrupa kapılannda umut aradığına dıkkat
çekerek Turkıye'den, dığer ülkelenn aksıne,
GB'ye kabul edılmeden sürecı tamamlamasının
ıstendığıne ışaret ettı Ertürk, GB'nın yaptınmla-
nnın tam olarak uygulanmasıyla Turkıye'de sa-
nayının butun olarak yok olacağını savunurken,
"Çfinkü, ülkemiz sanayünin bıiyük bir kısmuun,
agırlıkla yııksek teknolojiye dayanan Avrupa sa-
naviı karşısında hiçbir yaşama şansı olmadığı gi-
bı Avrupa Bırlığı"nın destekleme fonlanndan da
yararlanamayacakör" dedı
Erturk GB'ye gınlmesıyle Turkıye'de yaşan-
ması olası surecı şöyle açıkiadı
- GB'ye geçişle, gumruk vergisi ve fonlannıo SH
fırlanması ile ulkemizin vergj gelirleri azalacak.
- Dış ticaret açığı daha da buyuyecek ve dovız
rezervlennde önemlı bır azalma olacak
- Rekabet gucu olan isletmeler şirket evnlikleri
ve özellestirmeler voluvla yaratılacak kaynaklar
dunya metropollerine transfer edilecek.
-f ürkıye'nın sanayı yapısının değışmesı bırçok
mal ve hızmetın mamul halde Turkıye'ye gırme-
sı ya da yan sanayının Avrupa ıle bütunleşmesı sü-
recınde üretılen urünler uzennde yoğunlaşan yer-
lı mühendıslık bılgısının sürekJı azalmasma yol
açacak
- Gümruk biriıği sonucunda çöken sektörier ve
özellestirmeler nedenrv le, genelde çahşanlar özel-
de ise muhendısler buyuk olçude işlerini kay bede-
cekler. İşinı kay betmeyenler ıseyaşanan kitlesel iş-
sizliğin tehdidiyle çok duşfik yaşam koşullarma
mahkûm edilecekler.
Erturk, asgan koşullar yenne getınlmeden
GB'ye gınlmesının 'sömürgeciliğin kabulıi'anla-
mına geleceğını de sozlenne ekledı
DYP Genel Başkan Yardımcısı Dağlı ıse Ada-
na'da yaptığı açıklamada. Turkıye'nın hayalı ve
hedefî olan, 196O'lı yıllardan ben mücadelesını
verdığı gumruk bırlığıne bu yıl gınleceğını kay-
dederek, şu goruşlen dıle getırdı
"Giımrük birlığinin ulkemizegetireceği çok gü-
zel şeyler vardır. Demokratikleşme sağlanacak,
yasalar ve .Anavasa demokratik hale gelecektir.
Turkiye, sanayide Avrupa'mn merkezi haline ge-
lecektir. Bu olay işsizliğe onemli bir reçetedir. Her
mal Avrupa fiyatlan ve kalitesinde olacaknr. Gum-
ruk vergisi ineceğinden. fiyatlarda buyuk oiçude
düşmek'r olacaktır. Turkhe'nin bu fırsaü çok ıvi
değeriendirmesi lazundır."
Cesur savcıya özgürlük ödülü
• Baştarafı 1. Sayfada
Danımarka Kronu (700 mılyon
lıra) tutanndakı odülünü, 18
martta Kopenhagda yapılacak
törenle alacak Italyan savcı bu
parayı, 'temiz eller operasyo-
nu'nun başlamasmda buyük pa-
yı olan Mılano'dakı duşlcünler
evıne vereceğını açıkiadı Soz
konusu evde yaşayan yaşlılar
ıçın çıkanlan odenekler, bolge
polıtıkacılan tarafindan hasıral-
tı edılmıştı Antonıo dı Pıetro
odul torenıne bu evde yaşayan
bır yaşlıyı da getırecek
Dagens Nyheter'den Lars
Olof-Franzen'le Roma'da goru-
şen Pıetro, kendısının kahraman
oîmadığını belırterek şöyle ko-
nuştu "Bır hukukçu olarak uze-
rime duşen gorev den başkasuu
yapmadım. Ozel kışı olarak, şu
ya da bu goruşe sahip olabiürim.
Ama kamu gorev lısi olarak, yal-
nızca kanıtlayabilecegim işleri
yıiklenirim."
'Temiz eller" vanı ltalyanca
'mani puüte" operasyonu, yır-
mı ulkede altı yuz soruşturma
gerektırmış Çoğu kez karşısına
yasalengellerçıkanlmış "Eko-
nomik suçlulan, sınıriar engelle-
yemiyor" dıvor ve eklıyor "Av-
rupa'da, Jersey ve tngUiz kana-
luıdaki diğer 'vergı cennetlen'
işbiriiği konusunda en gönulsuz
yerierdi Buna karsılık, Lüksem-
burg ve Isvıçre'de buyuk yardım
gördum." Antonıo dı Pıetro, go-
revınden aynldıktan sonra bır-
çok partıdenonenleralmış "tld
kez içışleri bakanı olma tekliflni
geri çev iren tek msan benim her-
halde" dıyerek guluyor Gore-
vınden neden aynldığı sorusuna
ıse şu yanıtı venyor "Pofitikola-
rak istismar edilmekten, farkın-
da olmadan kullanılmaktan
korktum." 'Ozgurluk Odü-
lu'nün daha öncekı sahıplen
1982'den ben ıkı komşu ülke-
nın en saygın bırer gazetesıta-
rafından venlmekte olan 'Öz-
gûrlük ödülü'nun ılk sahıbı o
zaman sendıka lıden olan Po-
lonyalı Lech Walesa'ydı, kendı-
sıne odul, 'demokratik özgiır-
lükler ve haklar için gösterdigi
başandan" oturu venldı Dığer
odul sahıplen şunlar
- VVinnie Mandela ve Helen
Suzman. Güney Afhka'dakı ırk
aynmcılığıyla yaptıklan savaş-
tan oturu, Fransız gençlık hare-
ketı SOS Racisme. Irkçılığa kar-
şı uğraşından oturu, Cfaurta 77
ve lıden Vaclav Havel; Jsveçlı
gazetecı Ingvar Bratt Bofors
şırketmm, savaş ıçınde olduğu
ıçın sılah satılmaması gereken
ulkelere sılah sattığını açığa çı-
karmasından ötürü, Index On
Censorship adlı Londra dergısı
Butun dunyada basın özgürlü-
ğune karşı gınşımlen kınama-
sından öturu,
Çmlı genç dırenışçı FangLiz-
hi, Saraybosna'dakı korkunç ko-
şullar altında basın yaşamım bu-
tün gucuvle sürdüren Oslobod-
jenje gazetesı
ANKARA (Cumhurivet
Bürosu) - Hukumetın, parla-
mento ve kamuoyunda tartışma-
ya açmadan Turkıye Cumhun-
yetı adına ımza koymaya hazır-
landığı Avrupa Bırlığı (AB) ıle
gümrük bırlığıne geçışe ılışkın
"Ortakhk Konseyi Karar Tasla-
ğı"'nda ağır yukumlulukler on-
görüldü
" Karar taslağı" olarak adlan-
dmlmasına karşm, 65 madde-
sıyle "yeni bir anlaşma" nıtelı-
ğı taşıyan metnın kabul edılme-
sıyle Turkıye, gümruk tanfele-
n, yatınmlann teşvıkı, malı
mevzuata ılışkın bazı hukumler,
KKTC ve Turkı cumhunyetlen
gıbı tarafolmayan 3 ülkelerle ti-
caret konulannda "egemenlik"
haklanndan vazgeçecek.
AB'ye, "tek taraflı" olarak
Turkıye ılegümrük bırlığıne ge-
çışı erteleme hakkı tanıyan tas-
laİda, yürutme organı, göruşunu
almaktan kaçındığı TBMM'yı,
5 yıl süreyle onernJı bır mevzu-
atı oluşturma yukumluluğu altı-
na sokacak AB uyesı ülkelerde
tanm sektörü teşvıklerle koru-
nurken, Turkıye "azgelişmiş"
sanayısını destekleme polıtıka-
sını terketmek zorunda kalacak
Taslakta sozu edılmemesme
karşın. Turkıye'ye venlmesı ön-
gorulen malı yardım, ancak ek
bır "irade DeyanTna bağlı ola-
rak yurürluğe gırebılecek
Taslağın ımzalanması dunı-
munda Avrupa, 1963 Ankara
Anlaşması'na aykırı olarak
Türk mallanna açık, Turk ışçı
ve hızmetlenne kapalı olacak
Cumhuriyet'ın Çıller hükü-
metının kamuoyuna açıklamak-
tan kaçındığı ve yann Bruk-
sel'de ımzalanması ongorulen
"Ortaklık Konseyi Karar Tasla-
ğı" uzennde yaptığı ıncelemele-
re göre, Turkıye "tam üye" ola-
madığı ıçuı karar mekanızmala-
nna katılamadığı AB'nın belır-
ledığı normlara, önemlı alanlar-
da egemenlik hakkından vazge-
çerek uymak zorunda bırakıla-
cak Ankara'nın, "gümrükbir-
ligi ile Kıbns sorunu arasında
bağtantı kurulamayacağı'' tezı-
ne karşın, Yunanıstan'ın veto-
sunu aşmak ıçın Rum yonetımı-
ne, "Kıbns Cumhuriyeti" adına
AB'ye yaptığı başvuruya karşı-
lık, tam uyelık müzakerelen ıçın
net tanh venlecek
Uzmanlann, görüşmelen sı-
rasında "diplomatik hata" ya-
pıldığını öne sürduklen karar
taslağı, ayn bırer paket olması
gereken, fıkn. sınaı mülkıyet
haklan, patent konusundakı du-
zenlemelen ıçenyor Fıkn ve sı-
naı haklar ıle patent konusunda
Avrupa Topluluklan Adalet Dı-
vanı, "üyedevletlerin munhasu-
yetki alanındadır" yonunde bır
karan bulunuyor Bu konuda
AB uye devletlen bağlayıcı an-
laşma yapamıyor Bu anlaşma-
da fikn ve sınaı mülkıyet hakla-
n olduğu ıçın otomatık olarak
dıleyen AB uyesı devlet, konu-
yu ulusal parlamentosuna götur-
me olanağına sahıp Ancak Tur-
kıye bırlık uyesı olmadığı ıçın,
bu konuda da anlaşma Turkıye
aleyhıne hukumler getınyor
Yıne 1963 Ankara Anlaşma-
sı ve "katma protokoPde ıkı ay-
n paket olarak hazırlanan. gum-
ruk bırlığıne geçış donemının
uzatılması konusu da taslakta
yer alıyor
Asıl anlaşma olan "Ankara
Anlaşması"nın 4 maddesı ıle
"katma pn>tokol"un 61 mad-
desınde AB ve Turkıye'nın mu-
tabakatı koşuluna bağlanan
gümruk bırlığının ertefenmesı
konusunda "Ortaklık Konseyi
Karar Taslağı'', AB ye tel ta-
raflı erteleme yetkısı tanıyor
AB, Türkıye'nın mevzuat açı-
sından ne kadar yol aldığı. reka-
bet kurulunun kurulup kurulma-
ması, msan haklan ve Kıbns so-
runu gıbı konulanna dayanarak
ısterse tek taraflı erteleme kara-
n alabılecek Uzmanlar,
AB'nın, üyelennın rekabet gu-
cü zayıf tanm sektörunü korur-
ken, Turkıye'nm azgelişmiş sa-
nayısını teşvık etmekten vazge-
çeceğıne dıkkat çekıyorlar Tas-
lak, çıkolata, makarna, aromalı
yogurt gıbı sanayı ürunlennın
serbest dolaşımını ongorduğu
ıçın, ıkı taraf yonunden de sana-
yı korumalan kalkıyor Ancak
tanm urunlennde serbest dola-
şım olmadığı ıçın tanm koru-
malan surüyor AB, tanmı çok
etkılıdesteklıyor Turkıye'deıse
bu urunlerde, ancak sanayı des-
teğı olduğundan, uzmanlara go-
re taslakla, Turk urünlen bır re-
kabet eşıtsızlığı ıçıne atılmış
oluyor
Turkıye, kendısını ılgılendı-
ren kararlarla ılgılı olarak AB
yasama sürecıne katılamıyor
Turkıye, AB'nın yasama organı
olan "bakanlar konseyi" komı-
telen yenne, komısyon komıte-
lenne katılıyor Bukomıtelerde
yasama sürecıne doğrudan bağ-
lı değıl Çunku burada sadece
ham taslaklar hazırlanıyor
Anlaşma, Turkıye'nın KKTC
ve Turkı cumhunyetlen gıbı ta-
raf olmayan 3 ülkelerle ekono-
mık ılışkılennde de egemenlik
haklanndan vazgeçmesını ve
Turkıye'nın dış polıtıka açısın-
dan bağımlı duruma duşmesını
öngoruyor
Anlaşmay la, antı-dampıng ve
antı-sübvansıyonun yürürlukten
kalkması olanaksız gorunuyor
Yıne tekstıldekı kotalann da
kalkması soz konusu değıl, bun-
lar bır takvıme bağlanıyor Pa-
tent yasa tasansı ıle ılaçta 10 yıl
olarak benımsenen geçış süre-
cı, anlaşmayla 5 yıla mıyor
OLAYLAREV
ARDENDAKİ
GERÇEK
• Baştarafı 1. Sayfada
bır demokrası kulubu olan
topluluğa ıkı asken darbe ıle
de ters duştu Şu anda yo-
ğun bır bıçımde suren msan
haklan ıhlallen de ışın caba-
sı
Turkıye, anlaşmanın on-
gorduğu "tam uyelık" kuralı-
nı 1989'da topluluğa anım-
sattı
Içınde bulunduğu koşuilar-
da Turkıye'nın "tam uyelığı"
duşunulemezdı Ortado-
ğu'da laık ve demokratik bır
Turkıye'yı Islam koktencılığı-
ne terk etmeyı ve 60 mılyon
nufuslu bır pazan da yıtırme-
yı ıstemeyen topluluk bıyıkla
sakal arasında kalmıştı
Bılırsınız, bazı "kulup"ler
vardır Buraya ancak yuksek
odentı odeyen sınırlı sayıda
zengın uyeler gırebılır Avru-
pa Bırlığı de bır anlamda bu
yapıda bır "Avrupa kulu-
bu"dur
Turkıye, "ortaklık anlaşma-
sı" ıle bu "kulube" mal sağ-
layan bır tıcan kuruluş gıbıy-
dı Kulup, uyelerı "gunun bı-
nnde uye olabılme" sozunu
vermışlerdı Turkıye artık za-
manın geldığını bıldınyordu
"Kulup" yonetıcılerı, du-
şunduler, taşındılar ve bır ara
formul buldular Turkıye bır
uyenın eşlığındekı konuk gıbı
kulube gırebılırdı Turkıye,
kulupte yaptığı harcamaları
odeyecek, zaman zaman ku-
lubun olanaklarından yarar-
lanacaktı Turkıye, 1981'de
"tam uye" olan Yunanıstan
gıbı yonetımı belırlemede oy
kullanamayacak ya da kulu-
bun bahçesınde tenıs oyna-
yabılmek ıçın once uyelerın
oyunlarını bıtırmesını bekle-
yecektı Avrupa tenıs saha-
sında oynamada oncelığın
tam uyeye aıt olduğunu
unutmayacaktı Işte "gumruk
bırlığı" buydu
Ustelık, Turkıye bu "gum-
ruk bırlığı" muzakeresı bo-
yunca çok safça davrandı
Bır kere en önemlı goruş-
meler sırasında Dışışlen Ba-
kanı uç kez değıştı Her yenı
bakan, goruşmelen şu ya da
bu yana çekınce Bruksel,
Turkîye'rlın |s^kra^^ı bır srya-
sasının bulunmadığını sapta-
dı Bu durum Bruksel'ın mü-
zakere gucunu arttırdı
ikıncısı, Bruksel, Yunanıs-
tan ın 'Vefo"sunu muzakere-
lerde bır kalkan olarak kul-
landı AB'nın otekı uyelerı
Yunanıstan'ı one ıtıp arkası-
na sığındılar Goruşmeler,
anlaşmayı lyıleştırmek yenne
Yunanıstan'ın vetosunu kal-
dırmak yolunda gelıştı
Uçüncusu, başta başba-
kan olmak uzere dışışlen ba-
kanı ve bazı dıpîomatlar
"gumruk bırlığının mımarı"
olma hevesıne kapıldılar AB
buyukelçılen başkentlerıne
neredeyse "Ankara, anlaşma
bır an once ımzalansın da
nasıl olursa olsun havasın-
da" gıbılerden knptolar gön-
derdıler Bu da, Turk dıplo-
matlannın muzakere gucunu
zayrflattı
Dorduncusu, AB nezdın-
dekı Turk buyukelçısı, "teslı-
mıyetçı" davrandığı kanısı ıle
"nehır geçılırken suvarı de-
ğıştınhp" merkeze alındı Ye-
nne daha muzakerecı bır
dıplomat gonderıldı Ama
durum değışmedı, merkeze
alınan buyukelçı daha once
Ankara'dan emır alan dıplo-
mat konumundayken, bu
kez merkezde bakanlıkta da-
nışman da olsa Brûksel'e ta-
lımat veren dıplomat konu-
muna geçınldı
Artık olanlar oldu Bun-
dan sonra Turkıye "gumruk
bırlığı"nın nımetlerınden ya-
rarlanabılmek ıçın "dısıplın"\
sağlamak zorundadır Dısıp-
lın ıse once enflasyonu du-
şurmek, ınsan haklannı sağ-
lamak ve bu arada Avrupa
kulubunun uyelık koşullarını
yenne getırmekle olanaklıdır
Aksı halde, çeşmelerden yı-
ne sular akmayabılır
• * •
Sahtecilikten
kaçakçılığa
• Baştarafı 1. Sayfada
nokta ıse Almanya'dakı Türk şenatçılar tarafindan
Faısal Fmans bürosu olarak venlen adresm sahte
çıkması
Almanya'dakı ılanlarda Bosna yardımlannın
toplamldığı Stuttgart kentı yakınlanndakı Boblın-
gen kasabasmda Bahnhofstr 7 olarak venlen adre-
sın sahte ve ılanlardakı hesabın IHH'ye aıt olduğu
belırlendı
Faısal Fmans Kurumu'nun Boblıngen kentınde
şubesı olmadığını belırten Alman yetkılıler bu ad-
reste sadece bır doner dukkânı olduğunu belu"ledı-
ler Yardım toplanırken venlen Faısal Fınans-AI
Baraka Turk Boblıngen ısımlennın gerçeğı yansıt-
madığını belırleyen Alman makamlan, Faısal Fı-
nans ısımtı kurumun Almanya'da sadece Mûnche-
nerstr 12, 6000 Frankfurt/M adresınde tescıllı ol-
duğunu açıkladılar
Marostica Ödülü
• Baştarafı 1. Sayfada
suzlu bınncılık kazandılar Ikı Itaîyan, bır
Rus ve bır Hırvat sanatçı dabınncılığe layık
görüldü Marostıca ödülü, Aykanat'm ka-
zandığı 4*üncü uluslararası başan oldu Ay-
kanat, 1977'de Bulganstan'm Gabrova ya-
nşmasmda özel ödul, 1987*de Llusiararası
Sedat Sımavı Vakfı Şeref Mansıyomı,
1988'de Japonva'nm Yamyuhuri Shimbon
ödulünüalmışü Aykanat'ın yurtıçınde alds-
gı 10 odulun en sonuncusu ıse 1994 Yun«
Natü Ödula Günlük "Bursa Haldmiyet'' ga-
zetesuıde, 1987'den bu yana çızen Ahrnet
Aykanat'ın bır albumu var
Aykanat, kankatüru "İnsanuı söyfemek
istedJklerinienkısayoldaa.çizgivçmti'ahyt}-
lu ile anlatan bir sanat dalı" olarak tanımla-
dı Aykanat toplumun vemsanlann"sakat
taraflannı", kankatürun evTensel olması ge-
reğmı ıfade ettı