28 Kasım 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 6 MART 1995 PAZARTESİ HABERLERIN DEVAMI 'Savcılar korkusuz olmah9 • Baştarafı 1. Sayfada binalan yapmak gerek" dedı Sav, Hâkımler \e Savcılar Yuk- sek Kurulu'nun oluşumunun, yurutmenın yargıya mudahale- sının \e yargıyı yozlaştırması- nın en belırgın ozellığı çdduğu- nu da vurguladı Sav, yargının ıçınde bulundu- ğu duruma ılışkın Cumhuri- yet'ın sorulanna verdığı cevap- larda ıktıdan elınde bulundu- ranlann ve onlann yakın çevre- lennın >aptıgı ıddıa edılen yol- suzluklarlatoplumunçokyakın- dan ılgılendığme dıkkat çektı Kamu vıcdanının. yolsuzluğa kanşan sıyasılenn de sade va- tandaş gıbı >argilanmasını ıste- dığını belırten Onder Sav. şöyie konuştu "Yolsuzluklar konu- sunda, savcılanmız gorevterinııı başında bulunan "cumhunyet" sozcuğunun gereğini hiç kimse- den korkmadan, çekinmeden devlet adına. kamu adına yap- mak durumundadırlar. Buim hukuk sistemimizde vargıç, doğ- rudan devreve gıremez. Sonı- nun, onune getirilmesı gerekir. Ozellikle yolsuzlufdar konusun- da savcılar devTeye girip gerekli davalan açamazsa >argıçlar, kendiliklerindcn bir şey yapa- mazlar." Devletın guvenlık guçlennın yeterlı oranda çalışmayışlan, delıllen toplayamayişlan ve su- reklı bır şekilde savcılara ulaş- tıramayışlan nedenıyle savcıla- nn eleştınldığını belırten Sav, sozlennı şoyle surdurdü "Zanlıyı arama. vakalama. deiil toplama. duruşma emniye- tini sağlama vetkisıne sahıp olma gibı yargılama oncesı hususlar, sade jandarma \e emniyet go- rev lilenne bırakılmayacak ka- dar onemlidir. Bu hususlar. özel bilgi, deneyim. egitim ve beceri- si olan, ulkemizde henuz kunıl- mannşolan 'adlı kolluk 'gucu- ne bırakılmalu bu kurum dogru- dan Cumhuriyet Savcüığı'na bağlı olmaİKur." Savcıdan kahramanlık beklenmemeü "Sav cılardan dedektifhk. y ar- gıçlardan kahramanlık beklen- memelkur" dıyen TBB Başka- nı en çok yakınılan ve yargıya guvenı sarsan konunun, davala- nn uzaması adaletın gecıkmesı olduğunu vurguladı Bırgunde ortalama 40-50 dava dosyasi ıçın duruşma yapan bır yargıcm hızlı yargılama gerçekleştırme- sı tek oturumda karar vermesı- nın olanaksız olduğuna değınen Sav "Akşamlanevinedosyago- rürmek ve dinlennıe saatleruu dosyalara vermesini istemek gi- bi fedakâriıklan vargıçlann om- zuna yıkmamak gerekir" dedı Anayasada tanımı vapılan ve özel kanunu olan Hâkımler ve Savcılar Yuksek Kurulu'nun yargı alarunda fev kaiade onem- lı, yargı bağımsızlrğını \e var- gıç-savcı guvencesını çok ya- kından ılgılendiren yetkılerle donatıldığını kaydeden Sav, şu goruşlen savundu "Kunılun Başkanı Adalet Ba- kanı'dır. Dığer altı uyeden bınsi de Adalet Bakanlığı Musteşa- n'dır. Geriye kalan beş yargıç üye de Yargıtav ve Danıştav ge- nel kurullannca her uyelik ıçın göstenlen uçer adav arasuıdan cumhurbaşkanınca seçilmekte- dir. Kurulun. temsil ve beyanat yctkısi bakana aıttir. Kurulun oluşum biçimi ve kararlanna karşı yargı volu da kapalıdır. Hâkimler ve Sav cılar Y uksek Kurulu'nun bugunku oluşumu ve işleyiş şekli konusunda hıçbir değeriendirme ve savunma, inandıncı olamaz. Sorun. kişile- re bağlı olmadan ote, kunımsal bir sorundur. Yargının bağım- sı/Jığı sorunudur. Kurulun ba- ğımsız sav ılabılmesi ıçın seçilen 5 uye, cumhurbaşkanmca değil, Vargıtav ve Danıştav genel ku- rullannca doğrudan seçilmeli- dir; bu tur seçim, hem daha de- mokratikrirveişinozuneuvgun- dur, hem de kurul uyeliğine ta- b'p olacak pek çok değerfi yargj- cın seçilemeyıp cumhurbaşka- nmca refîıze edilmiş sayıiması endişesini gjdencidir. rahatiatıcı- dır. Adalet Bakanı ve Adalet Ba- kanlığı musteşan kurulun olu- şumunda v er alnidmalıdır: dola- yısı ıle kurulun Adalet Bakanlı- ğı dışında kendısuıe aıt bır bına- sı, ayn butçesi vesekretary ası o(- malıdır." Yurutmenın y argıya mudaha- lesının başka somut ornekle de gostenlebıleceğıne değınen Sav, sozlennı şö\le surdurdu "Anayasaya gore 'de\ letın ba- şı' olan cumhurbaşkanı, Anaya- sa Mahkemesi uyelerini, Danış- tav uyelerinin dortte birinı, Yar- gıtav Cumhuriyet Bassavcısı ve Başsav cı vekillerini. Askeri Yar- gıtav uyelennı, Askeri Y uksek Idare Mahkemesi uvelerini seç- mektedır. Y urutmemn. vargna bu kadar mudahale eftığı başka bır çağdaş demokrarık ulke bul- mak zordur. Bu mudahaJelerin en şaşırtıcı ve ilgıncı cumhurbaş- kanını ve Bakanlar Kurulu uye- lenni de gorev len ıle ılgiü suçlar- dan dolayı Y uce Dıvan sıfatı ile yargılayacakolan Anavasa Mah- kemesi u.velerini cumhurbaşka- nının seçnıesidir." Çağan: Anlaşma metni Meclis'ten kaçırıldı ANKARA (Cumhurivet Bürosu)- DSP lstanbul Mıllet- vekılı ve Malı Hukuk Profesöru Nami Çağan. Turkıye'nm Av- rupa Bırlığı (AB) ıle gümruk bırlığıne geçışıne ılışkın anlaş- ma metnının Meclıs'ten kaçml- dığını belırterek "Yunıtme,v"a- samavı bağuyor. Ancak yasama organımn gorüşunu almıvor. Bu bır abestır" dedı Ekonomık alanlarda Turkıye'nın egemen- lık haklannı sınırlayan "Ortak- lık Konseyi Karar Metni" >en- ne "Serbest Ticaret Bolgesi An- laşmasın tercıh edılseydı, aynı amaca bağımsızlık konusunda tarnşma yaratan odunler venl- meden ulaşılacağını vurgulayan Çafan Kıbns sorunu konusun- dakı odunun, AB değıl, Ankara tarafindan venldığını soyledı Prof Dr Namı Çağan Turkı- ye nın gumruk bırlığıne geçışı- ne ılışkın koşullan Cumhun- yet e değerlendınrken, CHP Ankara Mılletvekılı Miımtaz Sovsal'ın Dışışlen Bakanlığı gö- revı sırasında uzennde pazarlık edıien metne geçınlen "hizmet- lernserbestdolaştmı" ılkesmın So\sal ın ıstıfa etmesının ardın- dar vapılan goruşmelerde çıka- nlağına dıkkat çektı AB uyesı ullelenn "fıkri, sınai mülki.vet haüan ve patentler" konusunda alıracak kararlar ıçın ulusal par- laıtentolanna onay başvurusu yarabıleceklenne, ancak tam uydığe kabul edılmeyen Turkı- ye ıın bu olanaktan yoksun ol- duaına dıkkat çeken Çağan ozale şu noktalara ışaret ettı Ankara Arüaşması değişıvor Tûdcıye'nın 1963'te ımzaladığı Amara Anlaşması. devJetler hu- lculu lıteraturunde "karma an- laşna usulu" kategonsınde de- ğerendınlır Turkıye ıle o za- maıkı adı Avrupa Ekonomık Tofluluğu olan Bırlık arasında tek anlaşma değıl, altı kunıcu de^ietın her bınyle ayn ayn ya- pılsı anlaşmalar soz konusudur Buînlaşmanın değıştınlmesmı ıste/enheruye. uiusal mevzuatı uyaınca parlamentosunun ona- yna başvurabılecek Çunkü kama anlaşmada esas anlaşma- yı eğıştıren metınlere de avnı usu uygulanır Ancak bu ılke çıgıenerek Ankara Anlaşması deeştınlmektedır 'üriitme, yasamavı bağlıyor BnKsel'de ımzalanacak metın- le"BMM, 1995-2000 yıllan araındakı dönemde belırlı tak- vımlere bağlı olarak vasa çıkar- ma ve mevzuat oluşturma vu- kumlüluğü altına gınyor Yanı yürurme organı yasamayı bağ- lıyor Ama yasama organımn gorüşunu almıyor Bu bır abes- tır Kıbns odunu Ankara'dan AB nın, Turkıye nın gumruk bırlığıne geçışıne ılışkın vetosu- nu kaldırması ıçın Yunanıstan'a Kıbns konusunda odun verdığı değerlendırmesı, gerçeğı yansıt- mıvor Kıbns konusunda odun veren Turkı>e'dır KorfuZırve- sı nde Malta \e Kıbns'ın bırlı- ğe katılımına ılışkın temel adım- lar atıldı Ancak Turkıye, Kıbns cumhunyetının kuruluşunu dü- zenleyen Londra ve Zunh anlaş- malanndakı ıtıraz haklannı kul- lanmadı Bu anlaşmalara gore Turkıye, kendısının v e Yunanıs- tan'ın bırlıkte uye olmadığı uluslararası kuruluşlann Kıb- ns'ınuyelığıne ıtıraz edebılıyor Komisvonlarda temsil Turkı- ye. AB komısyonlannın komıte- Ienne, ele alınan on taslaklar ıçın göruş bıldırebılecek, ancak konsey komıtelenne katılama- yacak Türkiye'ye sınırlama Güm- ruk bırlığının starusu Turkı- ye'nın uluslararası gınşımlen açısından sınırlayıcı olacak Çunku uçuncu ülkelerle ekono- mık ılışkıler. Turkıye'nm oluş- turulmasına katılamadığı AB normlanna gore belırlenecek Uygulama protokolu ihmal .dildi Turkıye'nm AB ıle gum- ruk bırlığıne geçışı ıçın ıkı ayn kararolmahydı Gumruk bırlığı- nın uygulama protokolu ayn olarak ele alınsaydı, Avrupa Par- lamentosu'nun onayına gerek kalmayacaktı Serbestdolaşım: Taslağın ım- zalanması durumunda Avrupa. Turk mallanna açık, Turk ışçı ve hızmetlenne kapalı olacak Hızmet dolaşımı Almanya'nın ıtırazı ûzenne anlaşmadan çıka- nlmış Oysa bız en azından Av- rupa'da çalışan ışçılere serbest dolaşım hakkı getınfmesmı bek- lıvorduk Hızmet serbest dolaşı- mı, Turkıve'nın ıhracatını gelış- tırmesı bakımından son derece onemlidir Çunku ıhracatın ge- lışmesı ıçın bankacılık, sıgorta- cılık, pazarlama faalıyetlennın olması gerekıyor Aksı takdırde gümrük bırlığınden kaynaklana- cak ıhracat artışı gerçekleşme- yebılır G Ü N D E M MUSTAFA BALBAY • Baştarafı 1. Sayfada ketım mallarına "Avrupa kalıtesı- nın" geleceğını ıddıa edıyor Huku- metın de pompaladığı bu goruşe gore onemh olan gumruk bırlığıne gırmek Arkasmdan bır dızı olanak- lar gelecek Taze paralar, projeler ve nıhaı olarak Avrupa Bırlığı'ne tam uyelık Bır dığer kesıme gore, gumruk bırlığıne gırış sonumuz olacak Tur- kıye'dekı sanayı, Avrupa ıle yarış- maya uygun değıl Kaldı kı ABD'nın yanı sıra Avrupa ulkelen de gerekli gorduklen sektorlerde hemen "ko- ta" uygulayıp kendı sanayılennı ko- ruyoriar Tarımımız da devletten çok buyuk oranlarda destek goren Av- rupa çıftçısının altında ezılecek Her ıkı duşuncede de haklılık pa- yı olabılır Ancak, henuz hangı yu- kumluluklerın altına gıreceğımız ke- sın olarak açıklanmadan, Turkı- ye'ye hangı olanakların sağlanacağı resmen bıldırılmeden, bu tartışma- ları yapmak bıraz havanda su dov- mek değıl mû Avrupa ulkelen değıl bır bırtığe ya da kuruluşa uye olurken, ortağı bu- lundukları kuruluşlann gundeme getırdığı yenı bır yukumluluğu kabul ederken bıle once parlamentolanna danışıyorlar, bu yetmıyor, halka başvuruyorlar Son olarak Norveç'te Avrupa Bır- lığı'ne gırış ıçın halkoylaması yapıl- dı, "hayır" çıktı Bunun uzenne AB yonetımı Nor- veç'ı ıkna edebılmek ıçın yenı polıtı- kalar uretmeye gırıştı Bızde nasıP Gümrük Var, Birlik Yok.. Tam bır keşmekeş Goruşmelen ıstıfa etmış bır Dışışlen Bakanı yu- rutuyor Ona, Ankara'dakı gorevının sona ermesını bekleyen, Londra'ya buyukelçı olarak gıtmeye hazırla- nan bır musteşar eşlık edıyor "Devletın devamlılığı esastır" dıye- bılırsınız ama goruntu hoş mu7 Goruşmelere katılan heyet boyle Meclıs nerede? Gunler sonra goru- şebıldı Ama kabul edılecek metın ortada olmadığı ıçın konuya ıç polı- tıka malzemesı olarak bakıldı Gelecek Meclıslerı de yukumlu- luk altında bırakan bır kararm, TBMM'de enıne boyuna tartıştlması gerekırdı Son anda bır değışıklık olmazsa, bugun Avrupa Bırlığı-Turkıye Or- taklık Konseyi uç belge kabul ede- cek Bınncısı, GB ıle ılgılı malların serbest dolaşımına ılışkın, ıkıncısı malı ışbııiığının yenıden başlaması- nı ongoren bır taahhut belgesı, uçüncusu ıse AB ıle butunleşme ış- bııiığının çerçevesı llk aşamada gorulen, Turkıye'nm sorumluluklarına ılışkın maddeler neredeyse dokuz kazığa bağlan- mış Iç ve dış pek çok duzenleme- mız, AB'ye uymak durumunda Ekonomıde de her adımı atarken, yukumluluklerımız var örneğın, KKTC ıle tıcarette dahı AB kurallan- na bağlı olmak durumundayız AB'nın Turkıye'ye sağlayacağı olanaklara ılışkın bolumler ıse kesın sozlerden çok "temennıler" ıçerı- yor Ispanya, Yunanıstan, Portekız, AB'nın sağladığı malı olanaklarla buyuk ılerleme sağladılar Bız, AB'nın tam uyesı değılız, ama uye- lık yoluna gıden yolda venlen malı sozlerın hemen hıçbırı tutulmadı AB'nın Turkıye'ye yaklaşık 4 mılyar dolarlık yardımda bulunması gere- kıyordu, ama bu ne yazık kı ger- çekleşmedı Bır dığer "temennı", AB'ye tam uyelık. Bu konudakı polıtıka yıllardır aynı "Ehılsınız, ama henuz erken " Bu, "Ünıversıte sınavını kazandı- nız, ama kaydınızı yaptıramazsınız" demek gıbı bır şey Kayıt yaptıra- madıktan sonra, sınavı kazanmanın ne anlamı var? Şu aşamada sozu edılmeyen bır konu da "serbest dolaşım" Yurt- taşlarımızın 1985 yılından bu yana Avrupa'da serbest dolaşması gere- kıyordu Değıl bu hakkı kullanmak, pek çok havaalanında Turklerı ayn- ca kontrol eden bınmler var Yunanıstan kullanılcyor mu? Gelışmelenn bır dığer boyutu da Yunanıstan ve Kıbrıs Turkıye ve Yunanıstan kamuoyu, ıkı ulkeyı ılgı- lendiren konularda çok hassas Öncekı gunku Yurîan gazetelerı, Turkıye'nm GB'ye gırmesını nere- deyse, "kıyamet" olarak duyurdu- lar Acaba AB, Yunanıstan'ı Turkı- ye'ye karşı kullanıyor mu? Turkı- ye'ye malı protokol gereğı para ve- nlecek, Yunanıstan veto edıyor AB, "özur dılenm, karaharımız oybırlığı ıle alınır" dıyor Turkıye, AB ıle ortak projelere gırecek Aynı durum Akla, "AB, ışıne gelmeyen şeylere Yuna- nıstan aracılığıyla mı hayır dıyor^" sorusu gelıyor Almanya'dakı Turkıye Araştırma- lar Merkezı Muduru Prof Faruk Şen'ın bır makalesınden okuduğu- ma gore, Bruksel'dekı uzmanlar Turkıye'dekı nufusun yuzde 20'lık dılımının AB ulkelerı açısından tu- ketım malları alıcısı olarak dıkkate değer bır kıtleyı oluşturduğunu saptamışlar Ikıncı yuzde 20'lık dılı- mın de bınncı dılıme yaklaşabılece- ğı kanısına varmışlar Bır dığer de- yışle nufusumuzun 12 mılyonu AB mallannı alabılecek guce ve tuke- tım alışkanlığına sahıp, ıkıncı bır 12 mılyonluk dılım de bu kesıme oze- nıyor ve aynı statude yaşama ozle- mı duyuyor Yunanıstan, Ispanya, Portekız ve Belçıka'nın toplam nu- fusunun ancak bızım kadar olduğu duşunulurse, Turkıye "lyı bır pa- zar" Soylemeye dılımtz varmıyor, ama GB'nın mantığı bıraz mandacılık, bıraz somurgecılık kokuyor Bu ko- nuda AB ulkelenne kızmaya hakkı- mız yok Onlar kendı çıkarlanna en uygun durumu yaratmaya çalışa- caklar Aslolan bızım yaklaşımımız Tam bağımsızlık ılkesını zedele- meden karşılıklı çıkarlar çerçeve- sınde ışbıriığı mı, gumruk bırlığı adı altında Avrupa'ya teslım olmak mı? BrÜkseFde ffeiİ Sayim Taslak ne getiriyor?^—^ •' ANKARA ^Cumhıırivpt lasma vanamrvnr Rıı anlasm; • Baştarafı 1. Sayfada açısından da onem taşıyor Bel- genın, "Siyasi Diyalog" başlıklı altıncı maddesınde, taraflar ara- sında sıvası dıyaloğun onemıne dıkkat çekılerek donem baş- kanlığı ve AB Komısyon Başka- nı'nın yılda bırdefa Türk Cum- hurbaşkanı ve Başbakanı ıle bır arava gelmesı ongoruluyor Aynı şekilde dışışlen bakan- lan da bın Ortaklık Konseyi, dı- ğen ıse Troyka çerçevesınde ol- mak uzere yılda ıkı defa bırara- ya gelecekler Dışışlen Bakan- lığı ust duzey yetkılılen, yılda ıkı defa buluşurken, ıkı tarafin uzmanlan da çeşıtlı platformlar- da goruş alışvenşınde buluna- caklar Söz konusu bolum Tur- kıye'nın AB zırvelen, Konsey ve Sı>ası Komıte toplantılan so- nuçlan hakkında, donem baş- kanlığı veya sekreterya tarafin- dan dûzenlı olarak bılgılendınl- mesını öngörüyor Bu çerçeve- de Ankara'ya bırlığın guvenlık ve ortak dış polıtıkası hakkında da bılgı venlecek Sıyası diya- log bölümünden sadece "Or- taklık Konseyi gelecek topland- sında bu alanda artan ışbırlığıni pekiştirecek şekilde ek vol ve vontemleri incelevecektir" ıfa- desı çıkanldı AB >etkılılen TQrkıye">e "soz konusu değişik- ligin buyurulmemesi gerekfigi, daha sonrayenidengundemege- örilebıleceği" mesajını verdıler Murat Karayalçın dûn gece geç saatlerde Brüksel'e ulaştı Brûksel'e gıderken uçakta ve Bruksel'de kaldığı otelde gaze- tecılenn konuyla ılgılı sorulan- nı yanıtlayan Karayalçın, de- mokratıkleşme, msan haklan gı- bı konulann, gumruk bırlığı ıçın önkoşul olmadığını soyledı Ka- rayalçın, Turkıye'nın gumruk bırlığıne gırmek ıçın tavız ver- dığı volundakı ıddıalann ger- çekdışı olduğunu belırttı Tur- kıye'nın gümruk bırlığıne gır- mesınden zarar uğramayacağını savunan Karayalçın. "EgerTûr- kiye, sektör ve ödemeier denge- si bazında bir zarara uğrarsa, yann (bugun) alınacak kararuı ongorduğu mekanizmalar saye- sinde, bu zarar rahatükla tebfi edilecektir" dedı Karayalçın Kıbns konusunda da şunlan soyledı "Eğer nihai çozıime ulaşmadan Kıbns'ın AB'ye ûye- liği soz konusu olursa. bu, sade- ce Rum kesiminin uyetiği anla- mına gelecektır Bu koşullarda da Turkive, KKTC ile tüm yön- leriyle butunleşmeye gidecektir" Eleştiren ve övenler Haber Merkezi - ANAP Genel Başkanı Mesırt Yılmaz, hukumetı, gumruk bırlığıne gozu kapalı gıtmekle suçlarken Turkıye Muhendıs ve Mımar Odalan Bırlığı (TMMOB) Genel Sekreten AJ- pasian Ertürk. asgan koşullar yenne getınlmeden gümrük bırlığıne (GB) gınlmesının 'entegrasvon' değıl 'bağımülık' anlamına geleceğını vurguladı Erturk -Budasomurgeciligin kabul edilmeside- mektir" dıye konuştu Turkı>e'nın gumruk bırlığıne gırmesıyle Ana- ya;>a ve yasalann demokratık hale getınleceğını savunan DYP Genel Başkan Yardımcısı Halit DagJı ıse "Turkiye'ninbufirsabçokiyideğerien- dirmesi gerekryor" dıye konuştu Mesut Yılmaz Rıze'de, Turkıye"nın gumruk bırlığıne gınş süre- cıy le ılgılı goruşlennı açıkJarken, GB'nın gerçek- leşmesı durumunda Turkıje'nın heryıl 2 8 mıl- yar dolarlık ekonomık kaybauğrayacağını veba- zı sektorlenn knz yaşayacağmı soyledı Türkı- ye'nın GB'ye gırmesı durumunda daha çok ya- bancı sermaye geleceğıne ılışkın goruşunün bazı çevrelerce savunulduğunu ıfade eden Yılmaz, ekonomıde ıstıkrar sağlanmadığı sürece yabancı sermaye gınşının hızlanmasının bır düş olacağı- nı soyledı Turkıye'nın GB'ye gırmesı durumunda Avru- pa Bırlığı'nın aldığı tum kararlara uymak zorun- da kalacağına dıkkat çeken Yılmaz, "AB bugûn Kuzev Kıbns'a ambargo uyguluyor. Türkiye, gumrûk buüğine girdiği takdirde bu ambargoya uymak zorunda kalacaktır. Biz GB'ye karşı deği- liz, Ancak bunun akıllı vapılmasını istivonız. Hü- kümetse GB'ye gozu kapalı guiyor" dı>e konuş- tu TMMOB Genel Sekreten Aİpaslan Ertürk de dun yaptığı yazılı açıklamada, ulke yönetıcılen- nın uzman ve kamuoyunun görüşlenıu almadan Turkıve'nın stratejık çıkarlanndan uzak bır bı- çımde Avrupa kapılannda umut aradığına dıkkat çekerek Turkıye'den, dığer ülkelenn aksıne, GB'ye kabul edılmeden sürecı tamamlamasının ıstendığıne ışaret ettı Ertürk, GB'nın yaptınmla- nnın tam olarak uygulanmasıyla Turkıye'de sa- nayının butun olarak yok olacağını savunurken, "Çfinkü, ülkemiz sanayünin bıiyük bir kısmuun, agırlıkla yııksek teknolojiye dayanan Avrupa sa- naviı karşısında hiçbir yaşama şansı olmadığı gi- bı Avrupa Bırlığı"nın destekleme fonlanndan da yararlanamayacakör" dedı Erturk GB'ye gınlmesıyle Turkıye'de yaşan- ması olası surecı şöyle açıkiadı - GB'ye geçişle, gumruk vergisi ve fonlannıo SH fırlanması ile ulkemizin vergj gelirleri azalacak. - Dış ticaret açığı daha da buyuyecek ve dovız rezervlennde önemlı bır azalma olacak - Rekabet gucu olan isletmeler şirket evnlikleri ve özellestirmeler voluvla yaratılacak kaynaklar dunya metropollerine transfer edilecek. -f ürkıye'nın sanayı yapısının değışmesı bırçok mal ve hızmetın mamul halde Turkıye'ye gırme- sı ya da yan sanayının Avrupa ıle bütunleşmesı sü- recınde üretılen urünler uzennde yoğunlaşan yer- lı mühendıslık bılgısının sürekJı azalmasma yol açacak - Gümruk biriıği sonucunda çöken sektörier ve özellestirmeler nedenrv le, genelde çahşanlar özel- de ise muhendısler buyuk olçude işlerini kay bede- cekler. İşinı kay betmeyenler ıseyaşanan kitlesel iş- sizliğin tehdidiyle çok duşfik yaşam koşullarma mahkûm edilecekler. Erturk, asgan koşullar yenne getınlmeden GB'ye gınlmesının 'sömürgeciliğin kabulıi'anla- mına geleceğını de sozlenne ekledı DYP Genel Başkan Yardımcısı Dağlı ıse Ada- na'da yaptığı açıklamada. Turkıye'nın hayalı ve hedefî olan, 196O'lı yıllardan ben mücadelesını verdığı gumruk bırlığıne bu yıl gınleceğını kay- dederek, şu goruşlen dıle getırdı "Giımrük birlığinin ulkemizegetireceği çok gü- zel şeyler vardır. Demokratikleşme sağlanacak, yasalar ve .Anavasa demokratik hale gelecektir. Turkiye, sanayide Avrupa'mn merkezi haline ge- lecektir. Bu olay işsizliğe onemli bir reçetedir. Her mal Avrupa fiyatlan ve kalitesinde olacaknr. Gum- ruk vergisi ineceğinden. fiyatlarda buyuk oiçude düşmek'r olacaktır. Turkhe'nin bu fırsaü çok ıvi değeriendirmesi lazundır." Cesur savcıya özgürlük ödülü • Baştarafı 1. Sayfada Danımarka Kronu (700 mılyon lıra) tutanndakı odülünü, 18 martta Kopenhagda yapılacak törenle alacak Italyan savcı bu parayı, 'temiz eller operasyo- nu'nun başlamasmda buyük pa- yı olan Mılano'dakı duşlcünler evıne vereceğını açıkiadı Soz konusu evde yaşayan yaşlılar ıçın çıkanlan odenekler, bolge polıtıkacılan tarafindan hasıral- tı edılmıştı Antonıo dı Pıetro odul torenıne bu evde yaşayan bır yaşlıyı da getırecek Dagens Nyheter'den Lars Olof-Franzen'le Roma'da goru- şen Pıetro, kendısının kahraman oîmadığını belırterek şöyle ko- nuştu "Bır hukukçu olarak uze- rime duşen gorev den başkasuu yapmadım. Ozel kışı olarak, şu ya da bu goruşe sahip olabiürim. Ama kamu gorev lısi olarak, yal- nızca kanıtlayabilecegim işleri yıiklenirim." 'Temiz eller" vanı ltalyanca 'mani puüte" operasyonu, yır- mı ulkede altı yuz soruşturma gerektırmış Çoğu kez karşısına yasalengellerçıkanlmış "Eko- nomik suçlulan, sınıriar engelle- yemiyor" dıvor ve eklıyor "Av- rupa'da, Jersey ve tngUiz kana- luıdaki diğer 'vergı cennetlen' işbiriiği konusunda en gönulsuz yerierdi Buna karsılık, Lüksem- burg ve Isvıçre'de buyuk yardım gördum." Antonıo dı Pıetro, go- revınden aynldıktan sonra bır- çok partıdenonenleralmış "tld kez içışleri bakanı olma tekliflni geri çev iren tek msan benim her- halde" dıyerek guluyor Gore- vınden neden aynldığı sorusuna ıse şu yanıtı venyor "Pofitikola- rak istismar edilmekten, farkın- da olmadan kullanılmaktan korktum." 'Ozgurluk Odü- lu'nün daha öncekı sahıplen 1982'den ben ıkı komşu ülke- nın en saygın bırer gazetesıta- rafından venlmekte olan 'Öz- gûrlük ödülü'nun ılk sahıbı o zaman sendıka lıden olan Po- lonyalı Lech Walesa'ydı, kendı- sıne odul, 'demokratik özgiır- lükler ve haklar için gösterdigi başandan" oturu venldı Dığer odul sahıplen şunlar - VVinnie Mandela ve Helen Suzman. Güney Afhka'dakı ırk aynmcılığıyla yaptıklan savaş- tan oturu, Fransız gençlık hare- ketı SOS Racisme. Irkçılığa kar- şı uğraşından oturu, Cfaurta 77 ve lıden Vaclav Havel; Jsveçlı gazetecı Ingvar Bratt Bofors şırketmm, savaş ıçınde olduğu ıçın sılah satılmaması gereken ulkelere sılah sattığını açığa çı- karmasından ötürü, Index On Censorship adlı Londra dergısı Butun dunyada basın özgürlü- ğune karşı gınşımlen kınama- sından öturu, Çmlı genç dırenışçı FangLiz- hi, Saraybosna'dakı korkunç ko- şullar altında basın yaşamım bu- tün gucuvle sürdüren Oslobod- jenje gazetesı ANKARA (Cumhurivet Bürosu) - Hukumetın, parla- mento ve kamuoyunda tartışma- ya açmadan Turkıye Cumhun- yetı adına ımza koymaya hazır- landığı Avrupa Bırlığı (AB) ıle gümrük bırlığıne geçışe ılışkın "Ortakhk Konseyi Karar Tasla- ğı"'nda ağır yukumlulukler on- görüldü " Karar taslağı" olarak adlan- dmlmasına karşm, 65 madde- sıyle "yeni bir anlaşma" nıtelı- ğı taşıyan metnın kabul edılme- sıyle Turkıye, gümruk tanfele- n, yatınmlann teşvıkı, malı mevzuata ılışkın bazı hukumler, KKTC ve Turkı cumhunyetlen gıbı tarafolmayan 3 ülkelerle ti- caret konulannda "egemenlik" haklanndan vazgeçecek. AB'ye, "tek taraflı" olarak Turkıye ılegümrük bırlığıne ge- çışı erteleme hakkı tanıyan tas- laİda, yürutme organı, göruşunu almaktan kaçındığı TBMM'yı, 5 yıl süreyle onernJı bır mevzu- atı oluşturma yukumluluğu altı- na sokacak AB uyesı ülkelerde tanm sektörü teşvıklerle koru- nurken, Turkıye "azgelişmiş" sanayısını destekleme polıtıka- sını terketmek zorunda kalacak Taslakta sozu edılmemesme karşın. Turkıye'ye venlmesı ön- gorulen malı yardım, ancak ek bır "irade DeyanTna bağlı ola- rak yurürluğe gırebılecek Taslağın ımzalanması dunı- munda Avrupa, 1963 Ankara Anlaşması'na aykırı olarak Türk mallanna açık, Turk ışçı ve hızmetlenne kapalı olacak Cumhuriyet'ın Çıller hükü- metının kamuoyuna açıklamak- tan kaçındığı ve yann Bruk- sel'de ımzalanması ongorulen "Ortaklık Konseyi Karar Tasla- ğı" uzennde yaptığı ıncelemele- re göre, Turkıye "tam üye" ola- madığı ıçuı karar mekanızmala- nna katılamadığı AB'nın belır- ledığı normlara, önemlı alanlar- da egemenlik hakkından vazge- çerek uymak zorunda bırakıla- cak Ankara'nın, "gümrükbir- ligi ile Kıbns sorunu arasında bağtantı kurulamayacağı'' tezı- ne karşın, Yunanıstan'ın veto- sunu aşmak ıçın Rum yonetımı- ne, "Kıbns Cumhuriyeti" adına AB'ye yaptığı başvuruya karşı- lık, tam uyelık müzakerelen ıçın net tanh venlecek Uzmanlann, görüşmelen sı- rasında "diplomatik hata" ya- pıldığını öne sürduklen karar taslağı, ayn bırer paket olması gereken, fıkn. sınaı mülkıyet haklan, patent konusundakı du- zenlemelen ıçenyor Fıkn ve sı- naı haklar ıle patent konusunda Avrupa Topluluklan Adalet Dı- vanı, "üyedevletlerin munhasu- yetki alanındadır" yonunde bır karan bulunuyor Bu konuda AB uye devletlen bağlayıcı an- laşma yapamıyor Bu anlaşma- da fikn ve sınaı mülkıyet hakla- n olduğu ıçın otomatık olarak dıleyen AB uyesı devlet, konu- yu ulusal parlamentosuna götur- me olanağına sahıp Ancak Tur- kıye bırlık uyesı olmadığı ıçın, bu konuda da anlaşma Turkıye aleyhıne hukumler getınyor Yıne 1963 Ankara Anlaşma- sı ve "katma protokoPde ıkı ay- n paket olarak hazırlanan. gum- ruk bırlığıne geçış donemının uzatılması konusu da taslakta yer alıyor Asıl anlaşma olan "Ankara Anlaşması"nın 4 maddesı ıle "katma pn>tokol"un 61 mad- desınde AB ve Turkıye'nın mu- tabakatı koşuluna bağlanan gümruk bırlığının ertefenmesı konusunda "Ortaklık Konseyi Karar Taslağı'', AB ye tel ta- raflı erteleme yetkısı tanıyor AB, Türkıye'nın mevzuat açı- sından ne kadar yol aldığı. reka- bet kurulunun kurulup kurulma- ması, msan haklan ve Kıbns so- runu gıbı konulanna dayanarak ısterse tek taraflı erteleme kara- n alabılecek Uzmanlar, AB'nın, üyelennın rekabet gu- cü zayıf tanm sektörunü korur- ken, Turkıye'nm azgelişmiş sa- nayısını teşvık etmekten vazge- çeceğıne dıkkat çekıyorlar Tas- lak, çıkolata, makarna, aromalı yogurt gıbı sanayı ürunlennın serbest dolaşımını ongorduğu ıçın, ıkı taraf yonunden de sana- yı korumalan kalkıyor Ancak tanm urunlennde serbest dola- şım olmadığı ıçın tanm koru- malan surüyor AB, tanmı çok etkılıdesteklıyor Turkıye'deıse bu urunlerde, ancak sanayı des- teğı olduğundan, uzmanlara go- re taslakla, Turk urünlen bır re- kabet eşıtsızlığı ıçıne atılmış oluyor Turkıye, kendısını ılgılendı- ren kararlarla ılgılı olarak AB yasama sürecıne katılamıyor Turkıye, AB'nın yasama organı olan "bakanlar konseyi" komı- telen yenne, komısyon komıte- lenne katılıyor Bukomıtelerde yasama sürecıne doğrudan bağ- lı değıl Çunku burada sadece ham taslaklar hazırlanıyor Anlaşma, Turkıye'nın KKTC ve Turkı cumhunyetlen gıbı ta- raf olmayan 3 ülkelerle ekono- mık ılışkılennde de egemenlik haklanndan vazgeçmesını ve Turkıye'nın dış polıtıka açısın- dan bağımlı duruma duşmesını öngoruyor Anlaşmay la, antı-dampıng ve antı-sübvansıyonun yürürlukten kalkması olanaksız gorunuyor Yıne tekstıldekı kotalann da kalkması soz konusu değıl, bun- lar bır takvıme bağlanıyor Pa- tent yasa tasansı ıle ılaçta 10 yıl olarak benımsenen geçış süre- cı, anlaşmayla 5 yıla mıyor OLAYLAREV ARDENDAKİ GERÇEK • Baştarafı 1. Sayfada bır demokrası kulubu olan topluluğa ıkı asken darbe ıle de ters duştu Şu anda yo- ğun bır bıçımde suren msan haklan ıhlallen de ışın caba- sı Turkıye, anlaşmanın on- gorduğu "tam uyelık" kuralı- nı 1989'da topluluğa anım- sattı Içınde bulunduğu koşuilar- da Turkıye'nın "tam uyelığı" duşunulemezdı Ortado- ğu'da laık ve demokratik bır Turkıye'yı Islam koktencılığı- ne terk etmeyı ve 60 mılyon nufuslu bır pazan da yıtırme- yı ıstemeyen topluluk bıyıkla sakal arasında kalmıştı Bılırsınız, bazı "kulup"ler vardır Buraya ancak yuksek odentı odeyen sınırlı sayıda zengın uyeler gırebılır Avru- pa Bırlığı de bır anlamda bu yapıda bır "Avrupa kulu- bu"dur Turkıye, "ortaklık anlaşma- sı" ıle bu "kulube" mal sağ- layan bır tıcan kuruluş gıbıy- dı Kulup, uyelerı "gunun bı- nnde uye olabılme" sozunu vermışlerdı Turkıye artık za- manın geldığını bıldınyordu "Kulup" yonetıcılerı, du- şunduler, taşındılar ve bır ara formul buldular Turkıye bır uyenın eşlığındekı konuk gıbı kulube gırebılırdı Turkıye, kulupte yaptığı harcamaları odeyecek, zaman zaman ku- lubun olanaklarından yarar- lanacaktı Turkıye, 1981'de "tam uye" olan Yunanıstan gıbı yonetımı belırlemede oy kullanamayacak ya da kulu- bun bahçesınde tenıs oyna- yabılmek ıçın once uyelerın oyunlarını bıtırmesını bekle- yecektı Avrupa tenıs saha- sında oynamada oncelığın tam uyeye aıt olduğunu unutmayacaktı Işte "gumruk bırlığı" buydu Ustelık, Turkıye bu "gum- ruk bırlığı" muzakeresı bo- yunca çok safça davrandı Bır kere en önemlı goruş- meler sırasında Dışışlen Ba- kanı uç kez değıştı Her yenı bakan, goruşmelen şu ya da bu yana çekınce Bruksel, Turkîye'rlın |s^kra^^ı bır srya- sasının bulunmadığını sapta- dı Bu durum Bruksel'ın mü- zakere gucunu arttırdı ikıncısı, Bruksel, Yunanıs- tan ın 'Vefo"sunu muzakere- lerde bır kalkan olarak kul- landı AB'nın otekı uyelerı Yunanıstan'ı one ıtıp arkası- na sığındılar Goruşmeler, anlaşmayı lyıleştırmek yenne Yunanıstan'ın vetosunu kal- dırmak yolunda gelıştı Uçüncusu, başta başba- kan olmak uzere dışışlen ba- kanı ve bazı dıpîomatlar "gumruk bırlığının mımarı" olma hevesıne kapıldılar AB buyukelçılen başkentlerıne neredeyse "Ankara, anlaşma bır an once ımzalansın da nasıl olursa olsun havasın- da" gıbılerden knptolar gön- derdıler Bu da, Turk dıplo- matlannın muzakere gucunu zayrflattı Dorduncusu, AB nezdın- dekı Turk buyukelçısı, "teslı- mıyetçı" davrandığı kanısı ıle "nehır geçılırken suvarı de- ğıştınhp" merkeze alındı Ye- nne daha muzakerecı bır dıplomat gonderıldı Ama durum değışmedı, merkeze alınan buyukelçı daha once Ankara'dan emır alan dıplo- mat konumundayken, bu kez merkezde bakanlıkta da- nışman da olsa Brûksel'e ta- lımat veren dıplomat konu- muna geçınldı Artık olanlar oldu Bun- dan sonra Turkıye "gumruk bırlığı"nın nımetlerınden ya- rarlanabılmek ıçın "dısıplın"\ sağlamak zorundadır Dısıp- lın ıse once enflasyonu du- şurmek, ınsan haklannı sağ- lamak ve bu arada Avrupa kulubunun uyelık koşullarını yenne getırmekle olanaklıdır Aksı halde, çeşmelerden yı- ne sular akmayabılır • * • Sahtecilikten kaçakçılığa • Baştarafı 1. Sayfada nokta ıse Almanya'dakı Türk şenatçılar tarafindan Faısal Fmans bürosu olarak venlen adresm sahte çıkması Almanya'dakı ılanlarda Bosna yardımlannın toplamldığı Stuttgart kentı yakınlanndakı Boblın- gen kasabasmda Bahnhofstr 7 olarak venlen adre- sın sahte ve ılanlardakı hesabın IHH'ye aıt olduğu belırlendı Faısal Fmans Kurumu'nun Boblıngen kentınde şubesı olmadığını belırten Alman yetkılıler bu ad- reste sadece bır doner dukkânı olduğunu belu"ledı- ler Yardım toplanırken venlen Faısal Fınans-AI Baraka Turk Boblıngen ısımlennın gerçeğı yansıt- madığını belırleyen Alman makamlan, Faısal Fı- nans ısımtı kurumun Almanya'da sadece Mûnche- nerstr 12, 6000 Frankfurt/M adresınde tescıllı ol- duğunu açıkladılar Marostica Ödülü • Baştarafı 1. Sayfada suzlu bınncılık kazandılar Ikı Itaîyan, bır Rus ve bır Hırvat sanatçı dabınncılığe layık görüldü Marostıca ödülü, Aykanat'm ka- zandığı 4*üncü uluslararası başan oldu Ay- kanat, 1977'de Bulganstan'm Gabrova ya- nşmasmda özel ödul, 1987*de Llusiararası Sedat Sımavı Vakfı Şeref Mansıyomı, 1988'de Japonva'nm Yamyuhuri Shimbon ödulünüalmışü Aykanat'ın yurtıçınde alds- gı 10 odulun en sonuncusu ıse 1994 Yun« Natü Ödula Günlük "Bursa Haldmiyet'' ga- zetesuıde, 1987'den bu yana çızen Ahrnet Aykanat'ın bır albumu var Aykanat, kankatüru "İnsanuı söyfemek istedJklerinienkısayoldaa.çizgivçmti'ahyt}- lu ile anlatan bir sanat dalı" olarak tanımla- dı Aykanat toplumun vemsanlann"sakat taraflannı", kankatürun evTensel olması ge- reğmı ıfade ettı
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle