23 Nisan 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cumhuriyetİmrivaz Sahibi: Berin Nadi Genel Yavın Yönetmenı: Orhan Erinç # Genel Yayın Koordınatörü: Hikmet Çetinkava# Vazıışleri Müdürlerı fbrahim Vddız, Dinç Tayançl Sorumlu) # HaberMerkezi Müdürû. Hakaa Kara # Görsel Yönetmen: Fikret Eser Dış Haberler Ergun Balcı • Istıhbaral Yalçın Çakır # Ekonomi: Bfilent Kızanlık • Rad>o-TV l >garEremektar # Kültur Handan Şenköken A Spor Abdülkadir Vücclman # Yurt Haberlerı Mehmet Saraç • Makaleier Sami Karaören # Çevın. Seyfettin Turhan # Düzeltme Abdullah Yazıcı 0 Fotograf Erdoğan KöseoğJu Ya>ın K u r u l u İ l h a n S e l ç u k (Başkanl. Orhan Erinç, Okta\ kurtböke Özgen Acar. Hikmet Çetinkava, Şükran Soner. Ergun Balcı. DinçTavaırç, İbrahim Yıldız, Orhan Bursalı, Mustafa Balbav. Ankara Temsılcısı Mustafa Balbav 0 Haber Müdurü' Doğan Akın Atatürk Bul\an No 125. K.at:4. Bakanlıklar-Ankara Tel 4195020(7 hat). Faks. 4195027 • lzmırTemsilcısı SerdarKızık, H Zıya Blv. 1352 S. 23 Tel: 4411220. Faks: 4419117 • Adana Temsılcısi Çetin Yiğenoğlu, lnonü Cd. 119 S. No:l Kat:l. Tel 3522550. Faks: 3522570 MüesseseMudürü ErolErkut#Koordınatör Ahmet Korulsan # Muhasebe Bülent Yeneı • Idare Hüsevın Gürer • Islenne Öndeı Çelik • Bügı-îşlem. Nail İnal • Bılgısa\aı Sıstem: ıVlürüvet Çiler 0 ReUam Reha fşıtman • Halkla liışkıler Nurten Berksoy Ya\ımU>an ve Bssan: Ycnı Gun Haber Ajans», Basın vc Yayıncîhk A Ş Türkocajıcad 39 41 Cagaioğlu 34334 lst PK 246 Istanbui Te! (O.2I2| 512 05 05 120 hat) Faks (0 212)513 85 95 13 MART 1995 Imsak: 4.49 Güneş:6.13 Öğle: 12.21 Ikindı: 15.36 Akşam: 18.14 Yatsı: 19.34 Aktuna'dan ziyanetler • İSTANBUL (AA) - Devlet Bakanı ve Hükümet Sözcüsü Yıldrnm Aktuna, dün Florence Nightingale Hastanesi 'nde tedavi gören gazeteci Mete Akyol ile sanatçılar Fatma Girik ve Levent Yüksel'i ziyaret etti. Belediyelerden kadın panelteri • tstanbul Haber Servisi - 8 Mart Dünya Kadmlar Günü etkinlikleri çerçevesinde, dün, Kadıköy Belediyesi ile Yaşam Paylaşım Kadıköy Grubu tarafından "Parlamento Kadınlara Açık mı?" ve Bahçelıevler Belediyesi ile Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği tarafından da "21. Yüzyıla Girerken Kadınlanmız" konulu paneller düzenlendi. Uyku hapından zehirlendiler • ZONGL LDAK (AA) - Kuliandığj uyku haplanndan. uyumalan için çocuklanna da içiren genç bir kadınla 2 çocuğu zehirlendi. Zonguldak'ın Gökçebey ilçesine bağlı Aliusta köyünde, Şazimet Eyiusta isimli anne. yaramazlık yapan çocuklannı uyutabilmek için kullandığı uyku hapından çocuklanna da içırdi. Evin mutfak kısmmda yatan genç kadınla iki çocuğu, oksijensiz ortamın da etkisiyle zehirlendiler. Zehırlenen çocuklardan 3 yaşındaki Zuhal hayatını kaybederken anne Şazimet ile bir yaşındaki Zafer, SSK Zonguldak Hastanesi'nde tedavi altına alındılar. Türkiye'de cami' • İSTANBUL (AA)- Türkıye'de 68 bin 675 cami bulunduğu; en çok caminin Konya'da, en az caminin de Tunceli'de hizmet verdiği belirlendi. Diyanet tşleri Başkanlığı tarafından hazırlanan istatistiklere göre 1993 yılı sonu itibanyla hizmet veren 68 bin 675 caminin, yapımı süren ve yeni yapılanlarla birlikte 70 bini asabileceği belirtildi. Bu camilerin 47 bin 498 tanesinin (yüzde 69.16) köylerde, 16 bin 881 tanesinin (yüzde 24.58) merkezlerde ve 4 bin 296 tanesinin de (yüzde 6.26) kasabalarda olduğu ortaya çıktj. Subay emeklilerine zam • ANKARA (ANKA)- Bakanlar Kurulu, albaylıkta 3 yılını doldurmadan emekJi olan subaylar ile astsubay kökenli emekli subaylann emekli aylıklanna zam yaptı. Yapılan zamdan, bunlann dul ve yetimleri de yararlanacak. Bakanlar Kurulu'nun Resmi Gazete'de yayımlanan karanna göre, Eylül 1993 tarihinden önce, albay rütbesinde 3 yılıni . doldurmadan (2 yılını doldurduktan sonra) emekli olan. malulen görevden aynian subaylar da kıdemli albaylarla aynı düzeye yükseltilecek. Âşık Veysel ve Ozanlar Haftası • ANKARA (ANKA) - Türk halk şairi Âşık Veysel'in ölümünün 22'nci yıldönümü ve halk şairlıği geleneğinin canlı tutulması, tanıtılması amacıyla Kültür Bakanlığı'nın da katılımıyla 17-25 mart tarihJeri arasında 'Âşık Veysel ve Ozanlar _ Haftası' düzenlenecek. 'Âşık Veysel ve Ozanlar Haftası', 17 martta Yeni Yüksektepe Kültür Derneği'nın etkinligi ile başlayacak. Su üpünleri avcılığı • ANKARA (AA) - Tanm ve Köyişleri Bakanlığı'nın. su ürünleri avcılığını düzenleyen 1995-1996 av dönemine ait sirküleri, Resmi Gazete'nin dünkü sayısında yayımlandı. Sirküler, 1 Nisan 1995-31 Mart 1996tarihleri arasındaki avlanma döneminde geçerli olmak üzere, bazı yasak ve yükümlülükJer getiriyor. Buna göre, yunuslar, foklar, denizanaları, deniz kaplumbağalan, banyo süngerleri, kırmızı mercanlar, şiyah mercanlar ve mersinbalıklannın, iç sular dahil bütün sularda avlanması ve toplanmas! yasaklandı. Sigarayı bırakmanın kitabını yazan Klein'e göre, sadece 'sağlığa zararlı' uyanlanyla bu alışkanlıktan vazgeçilemez Saghğa zararlı bir güzel: SigaraÇeviri Servisi - 31 mayıs si- gara içmeme gününde 2 milyon kişinin sigarayı bırakma girişi- minde bulunacağı. 700.000 kişi- nin gün boyu sigara içmeden durmayı başaracağı, yaklaşık 50.000 kişinin ise sigaraya veda edecegi bildiriliyor. Size inanılır geliyor mu? Bel- ki rükerilen sigara sayısı azaldı. Ama, eskiden beri sigara içenle- rin bu alışkanlığını sürdürdükle- rini saruyoruz. Dörtten fazla kişiden olusan topluluklarda, gece, herkesin elindeki içki kadehi ve belki iki- sinin de türtürdügü sigarayla başlıyor. Bir süre sonra sigara içmeyenler, en az içenler denli dumana boğuluyor. Kendilerine sorulduğunda sigara içmedikle- rini belirten bu kişiler istatistik- sel değerleri oluştururlar. Oysa ki. bu değerler "gizli sigara içici- leri" yansıtmaktan çok uzaktır. Araştırmacılara göre, bir keyif unsurunun sakıncalan belirtile- rek yasaklanması, o davranışın özendirilmesine etkili olmakta- dır. Sigarayı bırakma konusunu ele alan "Sigara Eşsiz Bir Gü- zeUiktir" adlı kitapta yazar Ric- hard Klein. sadece sigaranın Yaşlarınagöresigaratiryakileri sağlığa zarariı olduğu yönünde- ki uyanlarla bu alışkanlıktan vazgeçilmeyeceğini belirtiyor. Ona göre gerçek gücü ve güzel- liği de kabul edilirse. sigarayı bı- rakmak daha kolaylaşıyor. KJe- in kitabında sigaradan, "insa- noğlunu uygar kılan müthiş bir araç" olarak söz ediyor. Klein, sigaranın bu gücünü yürekten savunurken yerden gö- ğe haklı. Sigara insanı ölüm ve yaşamla karşı karşıya getirdiği için güçlü. Sağlığa zararlı oldu- gu, rütünün daha ilk ortaya çıkı- şından beri bilinmekle birlikte öksürük, bulantı gıbi belirtiler- den ötürü kimsenin sigaradan vazgeçtiği görülmemiş. Sigara ahşkanlığı. uyuşturu- cu bağımlılığına kıyasla çok da- ha incelikli ve anlıksal bir ba- ğımJıhk. Bu baştan çıkancı çe- kinceye karşı, Amerika'nın ba- şı çektiği kampanya gülünç ka- lıyor. KJein'ın da belirttiği gibı. Amerikan hükümetinin takındı- ğı tavır ikiyüzlü. Bir yandan si- gara içmeyenler ordusunu oluş- tururlarken, öte yandan tütün üreticilerini yürekten destekli- yorlar. ÖNLEMLER 1-Sigara reklamı vasaklanma- 2- Unlü fotomodel ve yıldız- lan sigara içerken gösteren "göz kamaştıncı" reklam yasaklan- malı. 3- Vaşam sigortası * ** * yapanlar bireyin siga- ra alışkanljğını da göz öniinde bulundunırlar. Bu du- rum j angın riskini arttırdığı için evkrin sigortalanmasında da göz öniinde rurulmalı, 4- Sağlık uzmanlan ve kuru- luşlan sigara bırakmayı özendi- rici programlar uygulamalı, da- nışmanlar buîunduruimalı. 5- Tüm sigara üreticileri; üriinlerini. üzerierinde uyan ya- zdan bulunan kah\erengl bir ör- nek, pakefierde sunmalu 6- Okul ve üniversitelerde. personel bölümü dahil tüm alan- lara sigara içme yasağı konma- lı. 7- Kamu ulaşım araçlarının tümünde sigara yasaklanmalı, 8- Park, koru ve ormanlık alanlarda sigara yasaklanmalı, 9- Sigara içilmesine izin ve- rilen özel bölümler dışında, otel ve lokantalarda sigara vasaklanmalı. \ Işini Destek , yitirme gereksinimi Yörük Parkı tartışmasıANTALYA (Cumhuriyet) - Toroslar'ın eteklerinde yaşayan; sazıyla, sözüyle, giyimiyle, ye- meğiyle yıllardır süregelen bir kültür hazinesi olan "Yörük- ler", Antalya'da tunzme \erdiği hizmetleriyle varlıklannı sürdü- rüyorlar. Turistik tesislerde gerçekleşti- rilen animasyonlann baş konuk- lan olan yörükler, turistlere ay- ranla gözleme ikram ederek ko- nukseverliğimizi göstenyorlar. Çevreye karşı duyarlılıklan ile de tanınan yörüklerin yaşam or- tamlan. Kemer'de "Yörük Par- kı"nda görülebiliyor. Kıl çadır- lan ile çam ağaçlannın altında Küçükburun Yanmadası'nda yer alan Yörük Parkı, bir yörük ailesinin günlük yaşamını gös- termesi bakımından ılgi çeken bir köşe. • Orman mühendisi Iyicil, yapılan saldınlann amacının, bölgede tek yeşil alan olarak kalan Küçükburun Yanmadası'nıele geçirip beton yığınlan kurmak olduğunu belirtiyor. Kemer Belediye Başkanı Mustafa Gül ise "Yörük Parkı'nı bir gece söküp denize atacağım" diye tehdit ediyor. Orman Yüksek Mühendisi ve Yörük Kültürü Araştırmacısı Kutsal İvicil tarafından kurulan Yörük Parkı, yurt içinde ve dı- şında birçok televizyon yapımı- na evsahipliği yaptı, gazete ve dergilerde, turizm broşürlerinde yer aldı. Kültür ve Turizm ba- kanlıklan tarafından da destek- lenerek bir müze olarak kabul edildi. Iyicil, hiçbir betonarme yapıya başvurulmadan yörük çadırlannın yerleştirildiğini an- latırken, yerel yöneticilerin ve bazı kuruluşlann parka karşı gi- riştikleri yok etme çabalannın bulunduğunu anlatıyor. "Türk- lerin Orta Asya v^ Anadolu'da- ki temd yaşama biçimini simge- le> r en ve kemer'de turizmin du- raklanndan biri olmayı" başar- dıklannı söyleyen Iyicil, yapı- lan saldınlann amacının, bölge- de tek yeşil alan olarak kalan Küçükburun Yanmadası'nı ele geçirip beton yığınlan kurmak olduğunu belirtiyor. Kemer Be- lediye Başkanı Mustafa Gül ise yanmadanın kimsenin sahibi ol- madıgını, günübirlik alan yapa- cağını belirterek. "Yörük Par- kı'nı bir gece söküp denize ata- cağun"diye tehdit ediyor. Geçen yıllarda yanmadanın ucundakı çamlar. gizlice kurutu- cu ilaçla sulanmıştı. Kutsal Iyi- cil tarafından dikilen yeni ağaç- lann büyümesi beklenirken, ku- ruyan ağaçlan yansından kese- rek, çevre düşmanlanna karşı tepki göstermek isteyenlere ada- mıştı. Ardından Kemer Beledi- yesi, yanmadadan yol geçirmek için Yörük Parkj'nın kaldınlma- smı istemişti. Ancak bakanlıkla- nn onayı ile kurulduğu için be- lediyenin bu girişimı sonuçsuz kaldı. Geçen yıl parkın tabelala- n ve yön levhalan kınldı. Hazır- lanan Kemer kent planında parktan söz edilmedi. Ancak Avnıpa Parlamento Heyeti par- kı gezerek, "açık müze" oldu- ğunu kabul ediyordu. Son olarak Yörük Parkı'na yapılan saldın, çevredeki elekt- rik direklerinin sökülmesiyle yapıldı. Park karaniığa bırakıhr- ken Kutsal Iyicil uygulamaya karşı, "Kemer'in ortasında suça ve teröre uygun bir dekor haar- lanrvor" şeklinde karşılık verdi. tyicil. "Birileri Küçükburun Ya- nmadası'na sulannor. BurunJa- rında betonarme bir hayaletin kokulan tütüyor. Burası Türk kûJtüründe bir restoran. Bunu istemiyoriar anlaşılan. Oysa bu- rası kullandığı malzeme. sergile- diği objeler, sunduğu yiyecek ve içeceklerle, yaşattığı kültürie kimsenin rakibi değiL Herkesin tamamlayıcısı olmustur'* dedi. Elekrrik direklennin sökül- mesi konusunda CHP'li Kemer Belediye Başkanı Mustafa Gül'ün açıklaması ise şöyle ol- du: "Aydınlatma belediyeyıe mas- raf çıkanyor. Bu nedenle tasar- rufa gidiyoruz. Biz özeJ bir yeri aydınlatnıak zorunda değiliz. Aynca o bölge, Kemer halkının günübirlik piknik alanı olarak kullanacağı yer. Halk bana yetid vermiş, bir gece oradaki çadırla- n söküp denize atacağım. " Sigaradan vazgeçmek zor iş.. Çeviri Servisi- Ingiltere'de sigarayı bırakmaya çalışanlann yüzde 70'i en az iki kez bu girişımlerinden geri döndü. Bu ülkede yapılan son araştırmalar kimi ilginç sonuçlan da beraberinde getirdi. Buna göre, Iskoçya ve Kuzey Ingiltere'de yaşayanlar güneylilere kıyasla daha çok sigara içıyor. Kuzeyli, sigaradan vazgeçmenin çok güç olduğunu savunuyor. Uzmanlar insanlann bağımlı olmalan nedeniyle sigara içtiklerini: sigarasız. yasama uyum sağlayamadıklannı dıle getınyor. Kadınlar ince kalmak için, gençler bir başkaldın olarak, ya da albenili olduğu için sigara içtiklerini söylüyor. Son ıstatistıkler, 1993 yılından bu yana sigara tüketıminde pek fazla birdeğişiklık olmadığını ortaya koyuyor. Ingiliz hükümeti sigara içenlerin oranını yüzde 20'ye düşürme hedefini 1990 yılından beri amaçlamakla birlikte bir türlü bu hedefe ulaşamıyor. Paul Castello 'nun modası Modacılar birbiri ardına 1995 yılı için hazıriadıklan kreasvonlan tanıü\orlar. Defüelerden birini de Paul Costello gerçekleştirdL tngiltere'nin başkenti Londra'da yapılan moda gösterisi ilgi topladı. (Fotograf: RELJTER) DüNYADAN Suudi Arabistan'ın falcılan ÇeAİri Servisi - Suudi Arabistan'da bir önbilicinin sözleri kraliyet ailesini kargaşaya boğdu. Tarttşmanın can damannı, çöl hanedanlığının giderek yaşlanan kralı Fahd'ın en küçük oğlu oluşruruyor. Bir önbilici 73 yaşındaki Fahd'ı, oğlu Abdül Aziz'in yüzünü haftada en az bir kez görmezse öleceği yolunda uyarmıştı.. Kralın zamanının büyük bir bölümünü Cidde ya da kent dışında geçirmesinin nedeni de onun Riyad'da öleceği yolundaki bir kehanetten kaynaklanıyor. Suudi işadamlan, ülkede falcı ve önbilicilere danışma alışkanlığının bir salgın hastalık gibi yayıldığından yakınıyor. Islam dinine aykın olmasma karşın, her prensin özel bir falcı ya da büyücüsü var. Hanedanlık saraylannın bir tanesinde odalann birinin büyücülüğe aynldığı, bir başka prensin ise yandaşı olduğu futbol takımını harekete geçirmesi için bir büyücüyü tam gün çahştırdığı söyleniyor. Büyü ve faldan etkilenenler yalnızca erkekler değil. Prenseslerin de, kendilerine uygun bir sevgili ya da eş bulmak için özel uçaklanna atlayıp Ortadoğu'nun en yetenekli falcılannın peşinde koşruklan söylentileri dilden dile dolaşıyor. Önbilicilerin giderek artan etkisinden kaygılanan Suudi yetkililer harekete geçerek ülkedeki falcı, büyücü, cadı vb. tutuklama yoluna gidiyor. Hükümet, doğaüstü güçlere gözü kapalı bel bağlanması sonucunda yaşanan olumsuzluklar üzerine eyleme geçmek zorunda kaldı. Organ naklinde uyumsuzluk gideriliyor ÇevHİ Servisi - Bilim adamlannın kanda bulduklan ender bir göze sayesinde. artık hastaya uygun olmayan organ da nakledilebilecek. Bu yeni buluşun zamanla lösemi ve benzer türdeki kan hastahklanna da çözüm getirebileceğine inanılıyor. Dr.Suzanne İldstad tarafından bulunan ve "kolaylaştincı" adı verilen gözelere kandaki 200,000 gözenin ancak bir tanesinde rastlanabiliyor. Bu gözeler, yabancı kemik iliğinin farklı özellikler taşıyan hasta tarafından kabul edilmesini sağlıyor. Böylelikle, organ naklinde uyumsuzluktan kaynaklanan ölümlerin de büyük ölçüde azalacağına inanılıyor Kemik iliği kandaki alyuvar, akyuvar ve pıhtılaşmaya yardımcı olan tüm gözelerin üretilmesinden sorumlu olduğundan, bu buluşun yaşamsal birönem taşıdığı belirtiliyor. Yavaş büyüyen tehlike: Meme kanseri GÜNDÜZtVIŞtR Kalp hastalıklanndan sonra ölüm nedenle- ri arasında ikinci sırayı alan meme kanserin- de erken tanı hayat kurtanyor. Kadınlarda gö- rülen her dörî kanserden birinin meme kanse- ri olduğunu belirten uzmanlar, meme üzerin- de ortaya çıkan kistik her türlü gelişmede va- kit geçirmeksizin hekime başvTirulmasını öne- riyorlar. Erkeklerde fonksiyonsuz ufak bir organ olan meme, kadınlarda ergenlik çağından ölü- me kadar gebelik, emzirme ve menopozla il- gili fîziksel değışikliklerde hayati rol oynuyor. Yapılan araştırmalara göre kadınlann yüzde 6- 7'sinde meme kanseri göriilürken bu oran er- keklerde kadınlara göre yüzde 1 oranında ka- hyor. ABD'de her 100 bin kişiden 30-35'inde meme kanseri görülüyor. Eskiye oranla günü- müzde meme kanserine daha sık rastlanması- nın nedeni olarak belli aralıklarla uygulanan tarama yöntemleri ve fizik muayeneleri gös- teriliyor. Dünya Sağlık Teşkilatı raporlanna göre me- me kanserindeki risk faktörleri arasında gene- tik faktörler başı çekiyor. Diğer nedenler ara- sında hiç doğum yapmamış olmak, ilk doğu- mun ileri yaşta gerçekleşmesi, menopoz yaşı- nın gecikmesi, radyasyona maruz kalma, şiş- manlık, oral konktraseptif kullanımı, östrojen replasman tedavisi, alkol kullanımı ve yağdan ve proteinden zengin diyet gösteriliyor. Op.Dr. Bülent Koç, meme kanserlerinin bü- yük çoğunluğunun 40 yaşından sonra görül- meye başladığına dikkat çekerek meme kan- serli hastalann annesinde veya kızında kanser görülme riskinin normalin iki katı olduğunu belirtiyor. Doğum yapmamış kadınlarda me- me kanseri riskinin 1.5 kat arttıgını belirten Bülent Koç şunlan söylüyor: • Meme kanserindeki risk faktörleri arasında genetik faktörler başı çekiyor. Diğer nedenler arasında hiç doğum yapmamış olmak, ilk doğumun ileri yaşta gerçekleşmesi, menopoz yaşının gecikmesi, radyasyona maruz kalma, şişmanlık sayılabilir. "Meme kanseri riski 3 çocuktan sonra do- ğum yapanlarda ise en aza iniyor. flk gebelik yas.1 da meme kanserinde önem kazanıyor. 25 yaşından sonra gebe kalanlarda daha önce ge- be kalanlara göre meme kanseri 2 misli, 31 ya- şuıdan sonra gebe kalanlarda ise 3 misli farfa görülüyor. İlk âdetini erken görenlerde ve geç menopoza girenlerde de meme kanseri riski ar- tar. Hastalann yüzde 80'inden fazlası doktora ağnsız şişük nedeni ile basvurur. Ağn meme kanserindertnemlibir semptom sayılmamak- la birlikte meme kanserlerinin yüzde 1 l'i ağ- rüıdır. Ağn, meme kanserinin ilk ve tek semp- tomu oiabifir." Uzmanlar, meme kanserinin klinik belirti- leri arasında büyük kitle ve şişliğin en önem- li bulgular olduğunu belirtiyor. Ciltte ödem, portakal kabuğu manzarası ve ülserasyon da belirtiler arasında başı çekiyor. Hastanın ken- di kendisini muayenesi, doktor muayenesi ve mamografı yöntemiyle kadınlarda ölüm ora- nı yüzde 25 oranında azalabiliyor. Dr. Bülent Koç, meme kanserinin belirtileri teşhis ve te- davi yöntemlerini şöyle özetliyor: "Meme başından akıntı gelmesi kanserden çok, iyi huylu hastalıklarda görülür. Her iki memeden süte benzer bir sıv ı gelmesi genellik- le hormonal bir olaydır. Kanlı meme başı akın- üsı olan kadınlar meme kanseri vönünden in- celenmeh'dir. Meme kanseri teşhisinde iyi bir muayenenin yanında mamografi. ultrasonog- rafî, kseremamografi, duktagrafi gibi radyo- ktjik tetkikler çok değerli sonuçlar verebilir. Ancak memehastalıklannda kesin tanı koydu- ran >öntem hiç şüphesiz biopsidir. Kesinlikle biopsi gerektiren durumlar klinik olarak şüp- heli kitleler, kanser bulgulan veya şüpheli olan mamografidir. Kişisel veya ailesel meme kanseri öyküsü olan kadınlarda klinik olarak iyi huylu izkni- mi verse de kistik olmayan Iddeler çıkarnlıp tahlil cdilmelidir. Tipik bir meme kanseri tek bir hücreden baslayıp hastalann viizde 70'in- de iki Ua dokuz av da hacmi iki misli olacak şe- kilde yavaşca büyür. En sık görülen fümörün en hızlı büyümesi halinde bile klinikte ele gelir hale gelmesi için yakJaşık 5 yıl gereklidir. Bunun için de meme kanserinde erken tanı hayat kurtanr."
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle