Katalog

.SAYFA CUMHURİYET 8 ŞUBAT1995 ÇARŞAMBA HABERLER rtSK'ten Demirel'e sitem • ANKARA (ANKA)- Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'in dört gün süren Hindistan gezisine Türk-lş Genel Başkanı Bayram Meral ile Hak-lş Genel Başkanı Necati Çelik'i çağtnp, DtSK Genel Başkanı Rıdvan Budak'ı çağırmaması, Budak'ı kızdtrdı. Budak. Demireri, ' 12 Eylül öncesı kızgınlıklarla' hareket etmekle suçladı. Rıdvan Budak, yaptığı açıklamada, DlSK'ın uluslararası etkinliğinin Türk-lş'e "beş basacağını", Hak-lş'in ise uluslararası platformda hiçbiretkinliği olmadığını bildirdi. Erzak dağıtımı • tstanbul Haber Servisi - Sışlı Belediyesi'nce, ramazan ayı dolayısıyla ilçede yaşayan dar gelirli vatandaşlara yapılan erzak yardımının dagıtımı sırasında büyük bir kargaşa yaşandı. Yayla Mahallesı'nde yapılan erzak dağıtımında, içerisinde . makarna, un, yağ ve pirınç gibi kuru gıda maddelennin bulunduğu torbalardan kapmak için verilen uğraşta, yaşlı kadınlar ıle çocuklar ezilme tehlikesi atlattı. Bedük toprağa verildi • İSTANBUL(AA)- Demokrat Parti'den 10. ve II. dönem Sıirt Milletvekili seçilen Mehmet Suat Bedük (84), Istanbul'da toprağa verildi. Kayseri Valisi Saffet Ankan Bedük'ün amcası olan Mehmet Suat Bedük, Bebek Camii'nde kılınan öğle namazından sonra Âşiyan Mezarlığı'nda defnedıldi. Cenaze törenine ailesı, yakınlan, çalışma arkadaşlan, Demokrat Partililer ve Bedük'ün Istanbul'da yaptırdığı "Mihriban-Suat Bedük HköğTetim Okulu" öğrencileri katıldılar. Af Örgütü'nden Menzr'e mesaj • ANKARA (ANKA)- Uluslararası Af Örgütü Tûrkiye'deki insan haklan durumunu çok yakından izlemeye devam ediyor. Af Örgütü'nün Nice Şubesi, Istanbul Emnıyet Müdürü Necdet Menzır'e, bir mesaj göndererek göz altına alındığı 18 aralıktan bu yana durumu konusunda hiçbir haber alınamayan tsmail Bahçeci'nin akıbetının belirlenmesi için gerekli önlemlenn alınfnasını istedi. Helikopter pilotu toprağa verfldi • tstanbul Haber Servisi - Mach Air'e aıt helikopterin, Bolu'nun Göynük ilçesi yakınlannda düşmesi sonucu yaşamını yitiren pılot Ömer Oruçoğlu'nun cenazesı, Maltepe MertTez Camiı'nde kılınan öğle namazının ardından Beylerbeyi Mezarlığı'nda toprağa venldı. Törene, Oruçoğlu'nun ailesi. yakınlan, Deniz Kuvvetleri Komutanlığı'na mensup subay \e astsubaylar ile yurttaşlar katıldılar. Adli tatil kısalmadı • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Anayasa .Mahkemesi. idare, bölge idare ve vergi :mahkemelerindeki adli tatilin, 45 günden 30 güne •indirilmesiyle ilgili yasal düzenlemenin iptali için .açılan davayı oyçokluğuyla .reddetti. Karara, 11 üyeden ;4'ü muhalif kaldı. 26 Haziran 1994günüçıkanlan yasayla, idare, bölge idare ve vergi mahkemelerindeki adli tatil 45 günden 30 güne indirilmişti. Mahkemenin karan gereği. bu mahkemelerde adli tatil, ilk uygulaması geçen yıl yapıldığı gibi bundan sonra da 30 gün olarak devam edecek. Belge Yaymları yine faaliyette • ISTANBUL (UBA)- Özgür Ülke gazetesinin merkezinin bulunduğu Talas Han'daki patlama sırasmda tahrip olan Belge Yayınlan yeniden faalıyete geçti Yayınevinde meydana gelen yaİdaşık 4 milyarlık zarar için tstanbul Valiliği'ne başvuru yapıldığı belirtilerek iki ay içinde olumlu yanıt alınmazsa dava açılacağı kaydedildi. Mümtaz Soysal, Cumhuriyet'in sorulannı yanıtladı: SHP ve CHP'nin 18 şubat kurultayları olmayabâir• SHP Ankara Milletvekili Prof. Dr. Mümtaz Soysal, SHP-CHP'de 28 ocak yarasının hâlâ iyileşmediğini söyledi. Soysal, 'Tekrar aday olur musunuz' sorusunu, 'Hep vanm' diyerek yanıtladı ve 'Dava sahibi olanlar meydanı boş bırakmamalıdır' dedi. •Hükümete girilsin ya da muhalefete geçilsin, önemli olan, bütünleşen partinin kimliğini ve ideolojik çizgisini saklı tutabilmektir. Oysa, bugün çizgi bakımından tam bir belirsizlik var. Hükümette ya da muhalefette, şimdi vanlan uzlaşma ya da uyuşma, çizgiyi büsbütün belirsizleştirmekten başka bir sonuç veraıez. VILMAZGL'MUŞBAŞ ANKARA-SHP Ankara Mılleuekilı ve SHP-CHP'ntn 28 ocakta yapılamayan bütunleşme kuruha>ının genel başkan adayı Prof. Mümtaz Soysal, delegelenn istemesi halınde genel başkanlığa tekrar aday olabıleceğını söyledi. Soysal. "Önümüzdeki kunılta> larda tekrar aday olmay ı düşünür tnüsünüz" sorusunu. "Hep vanm~şeklinde yanıtladı. SHP Partı Meclısı'nden istıfa etmemesını. "Dava sahibi oianlann.gerekli olmadıkça me>danları boş bırakmalan yanlıştır" şeklınde açıklayan Prof. Soysal, SHP-CHP'nın 28 ocakta yapılamayan birleşme kurultaylannın yaralannın hâlâ geçmediğıni. bu nedenle de 18 şubatta yapılması beklenen kurultayların çok kişiye anlamsız görünebileceğıni \e hatta yapılmamasının bıle mümkün olduğunu söyledi. Bugünkü görüntüsüyle bir SHP-CHP birlikteliğinin seçim şansı olmadığını öne süren Soysal. Cumhuriyet'in sorulannı şöyle yanıtladı: - Bütün olumsuzluklara ve eleştirüerinize karşın, 28 ocak öncesinde \e sonrasında üyesi bulunduğunuz SHP Parti Meclisi'nden neden istifa etmediniz? - tstıfa, ancak. başkalanyla bırlikte ış görmenın. etkılı olabılmenın. düşünce söylemenin otanaksızlaştığı durumlarda göze alınması gereken bir tutumdur Orneğin, Dışışleri Bakanhğı'ndan çekılmem böyle bir durum ortaya çıktığı için olmuşru. Seçimle geldığım Parti Meclisi ıse azınlıkta da kalsam. hâlâ görüşlerimi ortaya koyabıleceğim ve etkili olmaya çalışabileceğim bırkuruldur. Da\a sahibi oianlann. gerekli olmadıkça. meydanlan boş bırakmalan yanlıştır. Katılmadığınız kararlan protesto etmenin daha olumlu ve yaratıcı yoUan her zanvan bulunabılir. 'Udsinin de hesabı liderlik' - Gerek 28 ocak öncesi ve gerekse sonrasında yaşanan olayiar ışıgında. iki partinin genel başkanlan. Sayın Karayalçın ve Sayın Baykal hakkında neler düşünüvorsunu/? - Benim neler düşündüğüm bıliniyor. Geçmişteki katkılan ne kadar değerli olursa olsun. bütunleşme sürecinin yenilenme ve tazelenme aşamalannda yer almalannın doğru olmayacağını son olaylardan önce de söylemiştim. Olaylardan sonra ise, hâlâ ortalıkta dolaşabildıklenne göre, benım nc düşündüğüm değıl, partilerdekı üyelenn onlar hakkında ne düşünmekte olduklan önemlidır. 'KuruKay yine yapılmayabHir' - Genel başkan adayı olarak Hikmet Çetın üzerinde anlaşabilen iki partinin genel başkan u sizce. birieşilecek partinin çaüsı konusunda neden anlaşamıyorlar? lleriye dönük başka beklentileri mi var? - Elbette var. Ikısı de. geçici saydıklan önümüzdeki dönem sırasında. şımdi başında bulunduklan partılenn yapısı esas alınırsa kendi genel başkanlık hesaplan bakımından daha elvenşli durumda olacaklannı duşünüyorlar. Tabıi. bu temel düşünceyi daha nesnel nedenlerle doğrulamaktan da geri kalmış değillerdir. "CHP'de olursa, Atatürk'ün manevi ve maddi mirası bakımından daha i\i olur!" \eya "Daha büyük parti olan SHP'yi daha küçük CHP'ye yamamak olmaz!" gibi. Yalnız. haksızhk etmeyelim; bu çeşit düşünceler her iki partinin ıçınde başka kişilerce de dile getirilmektedir. En iyisi, konuyu. protokolde öngörüldüğü gibi, bir araya gelecek temsilcılenn ıradelerine bırakmaktır Genel başkanlann parti çatısı konusunda kendı aralannda anlaşmaya varmaları bu bakımdan da yanlış olurdu. -18 şubat toplanh ve kurultaylannın bir birleşme ve bütunleşme verine yeni aynhklar ve çekişmeler getireceği yolunda görüşler \ar. ne dersiniz? - Ne yazık ki, özellikle çatı sorunu ve genel başkanlann ıleriye dönük hesaplan bakımından bu görüşler büsbütün gerçek dışı gözükmüyor. 28 ocak yarası hâlâ iyileşmemiştir. O kadar ki, 18 şubatın çok kışıye anlamsız gorimmesı ve hiç olmaması bile mumkün. Bu olumsuzluğa katkıda bulunmuş olmaktan çekıninm. - Bu kurultaylar da olmazsa. önümüzdeki aylarda yapılması olası olağan veya olağanüstü kuruttay larda tekrar aday olmayı düşünür müsünuz? Aday olmayı düşünüyorsanız, nasıl hazırlanacaksınız? - Hep vanm. Düşüncelerimle. doğru bildığimı söyleyip yazma alışkanlığımla. Elbette, topluma verilecek mesaj, bir "örgütlü mesaj"a. daha doğrusu "bir örgütün mesajı"na dönüşürse daha etkili olur. hatta gerçekleşme olanağını bulur. ıddıalann somutlandığı nokta, onlan yaşama geçirebilecek araçiara sahiplenme noktasıdır Bunun yolu da örgütler içindekı ıktidar mücadelesinden geçer. Bu mücadelenin içinde olmak gerekir. Mücadelenin hangi şekle dönüşeceğini ise koşullar ve büyük ölçüde de başkalannın beklentileri belirler. Dolayısıyla, hazırlanma, her şeyden önce başkalannın düşünceleri üzerinde başlatılması gereken bir süreçtir. 'Çaresizlik karşısında uyuşma' - SHP-CHP bütünleşmesi 18 şubat kurultaylannda sağlanabilirse, yeni oluşumun politik çizgisi ne olmalı? Nasıl bir jeniden vapılanma ve kadrolaşmaya gitmeli. Bir başka söylemle, bugünkü koşuüarla böyle bir yapılanma \e kadrolaşmaya gitmek olası mı? - Şımdıki uzlaşma. daha doğrusu çaresizlik karşısındaki uyuşma. bir yenilenme ve tazelenme iddiasından vazgeçişin belirtisıdir. Dolayısıyla, bu ıddiayı gerçekleştirecek bir yapılaşmayı \e kadrolaşma\ı böyle bir uzlaşmayla yaratılacak organlardan beklemek gerçekçı olmaz. Bu organlann yapabılecekleri en iyı şev, yeniden yapılanmayı aşağıdan yukanya doğru gerçekleştirecek mekanızmalann tarafsız ve nesnel bıçimde işlemesinı sağlamak, eski klikleşmelenn ve genel başkanlar çevresindekı hızipleşmelerin bu süreci etkilemesint engellemektir. - 18 şubattan sonra SHP-CHP birUkteliği sağlanabilirse, yeni kadronun hükümet konusundaki yaklaşımlan ne olmalı? Hükümete devam karan çıkarsa nasıl, muhalefette kalma karan çıkarsa, nasıl bir politika ve strateji benimsenmeli? - Hükümete gınlsin >a da muhalefete geçilsin, önemli olan, bütünleşen partinin kimliğini ve ideolojik çizgisini saklı tutabilmektir. Oysa, bugün çizgı bakımından tam bir belirsizlik var. Hükümette ya da muhalefette, şımdı vanlan uzlaşma ya da uyuşmanın çizgiyi büsbütün belirsizleştirmekten başka bir sonuç vereceğıni sanmıyorum. Çizginin belirginleşmesi için. bütünlcşmenin ideolojik dınlış yaratacak biçimde gerçekleşmesi gerekırdı. Bu amaç, şimdılık, altı-yedı ay sonrasına kalmıştır. 'Bu görüntiiyle başan şansı yok' - SHP-CHP birlikteli0nden oluşacak partinin olası bir genel seçimde şansı ne olur? Gümbür gümbür bir iktidar şansı göniyor musunuz? Yoksa, şimdi olduğu gibi oylar paldır küldür aşagılara mı iner? - Şımdıkı durumda ve bırliktelığın ılk ağızda yaratabıleceği görüntüyle. genel seçimde hiç başan şansı yoktur. Oy oranı. iki partinin toplam oranlannın da So\ sal bugünkü yıprannuş, yorgun kadrolardan sola hayır gelmeyeceği inancında. altına düşmüş olmalı. Oranın yükselmesi, bütunleşme sonrasındaki süreçte. bütünleşmiş parti içindekı yenilenme ve tazelenme mesajının gücüne bağlı. Bu mesaj Türkiye'nin sonınlanna yanıt verecek güçte ve yalmlıkta olursa. bilinmelidir ki, son yıl larda uygulanan ekonomik modelin dogurduğu sosyal çöküntü ve onun yarattığı beklenti, nesnel olarak, sol için gerçek bir iktidar olasılığını gündeme getirebilecek kadar yogundur. - Birleşik partinin DSP ve onun genel başkanı Bülent Ecevıt'e yakUşunı ne olmalı? Siz genel başkan olsaydınız veya olursanız, bu konudaki yaklaşımınız nasıl olur? - Bütünleşecek partiler, dışlanndakı kuruluşlarla nasıl bir ilişki ve konum içine gireceklerini düşünmeden önce, kendi iç hastalıklannı gidermenin ve belirlı bir ideolojik kımlik kazanmanın yollan üzennde kafa yormalıdırlar. -18 şubattan sonraki aylarda yapüacak bir kurultayda birleşik iki partinin eski genel başkanlan, Sayın Karayalçın veya Sayın Ba> kaL tekrar genel başkanhğa so> unuriarsa. şanslan ne olur? Seçilmeteri ve>a seçilmemeieri halinde ne gibi geüşmeler yaşanabilir? - Bu soruyu, son olaylardan sonra onlar hakkında çok daha belirgin izlenimler edınmiş olan partı üyelerine sormanız gerekir İleriye dönük projeler - Yapüacak kuruKavbırdan herhangj birinde siz genel başkan seçilmeniz halinde, nasıl bir kadro hareketi düşünüyorsunuz? Ya da bir kadro hareketi düşünüyor musunuz? Bu partivi hangi koşuilarda iktidara taşıyabtlirsiniz? Ileriye dönük projeteriniz \aı nu? Neter? - Önemli hiçbir değişiklik ciddi bir kadro hareketi yaratılmadan gerçekleşmez. Özellikle. soldan gelecek ya da solda yapılacak bir değişiklik. Ama, bu kadro hareketinin değişiklikteki sol niteliğe uygun olması gerekir. Dolayısıyla. şimdıkı yıpranmış, yorgun çehrelerle yetinen ve örgütlü emekçi yığınlanm, gençliği, bilim çevrelerini dışanda bırakan bir kadrolaşmadan sola hayır gelmez. Bugünkü yasal engeller de yeterli mazerct değildir. Engeller dolayısıyla üye olamayan çevrelerden gelme temsılcileri, oy hakkına sahıp olmadan. partı organlannın çalışmalanna her düzeyde karmak. düşünce \e çözüm üretmelennı ıstemek ve bu yoldan saydamlık sağlamak her zaman mümkündür. Sıkıntılar ve çıkmazlar ortasında kıvranan Türkiye. sola muhtaç. Solda da hâlâ, her şeye karşın, her kesimdekinden daha zengin bir düşünce potansiyeli var. Solda gerçekleştirilmesi gereken en büyük proje, bu ortak akhn örgütlenmesı ve ülkedeki beklentileri karşılayacak biçimde büyük seçmen yığınlanna sunulmasıdır. GAP'ı tarîkatlar istila etliMEHMET FARAÇ ŞANLIURFA - GAP Bölge Kalkınma ldaresi tarafından GAP kapsamındaki beş ilde yapılan bir araştırmada. tanmla uğ- raşankesimin yüzde 12 rinınbır u şeyh*" ya da "tarikata" bağlı olduğu ortaya çık- tı. GAP'ın merkezı konumundaki Şanlı- urfa'da bu oranın yüzde 22.1 'e yükseldi- ği belirlendi. Sanlıurfa Valilıği. bu araş- tırmanın ardından. son ıkı yıl içinde köy camileri ve K.uran kurslannın onanmı ıçın bir mılyar liranın üzennde >ardım yapar- ken ıl müftülüğü de GAP'tan yararUna- cak ılk 62 kö>dekı sosyal çalışmalarda vaizleri göre\İendirdi. Başbakanlık GAP Bölge ICalkınma ldaresi tarafından Ziraat Mühendısleri Odası'na yaptırılan "GAP Bölgesi'nde Toplumsal Değişme Eğilimleri*'araştırma- sının u Alan \raştırmalan \e Bulgular" bölümünde, tanmla uğraşan kesimin ta- nkat ya da şe>hlik bağlannı ortaya çıka- ran. "Dinsel kühür-ekonomik »e toplum- sal yapıda dinsel inanç ve pratiklerin ro- lü"başlıklı bır jraştırma sonucu da yer al- dı. Adıyaman, Diyarbakır, Gaziantep. Mardin ve Şanlıurfa'yı kapsayan araştır- mada, dinsel ideolojinin özellikle beslen- diği tanm (köylülük) ve küçük kent işlet- mecıliğinmbölgedeyaygınolmasımn.di- nin gııç ve etkinlığinı arttırdığı vurgula- narak şeyhlik ve tarikatçılığın bölgedeki kurumlaşmış yapısının da aynı koşullar- dan kaynaklandığı kaydedildi. Geleneksel ilişki veörgütlenmeler için- de aşıret bağının yanı sıra dinsel bir bağ- lılık ve örgütlenme biçımı olan şeyhlik ve tarikat bağının da önemli bir yeri. et- kınlığı bulunduğuna dikkat çekilen araş- tırmada, bölgedeki 5 ilde hane halkı reis- lennin yüzde 12. l "inin bir seyh ya da ta- rikata bağlılığını dile getirdiği bildırilı- yor. Araştırmaya göre GAP'ın merkezi konumundaki S- Urfa, tarikata bağlılık oranının yüzde 22.1' ini kapsayarak en ön- de giderken bölgenin önemli merkezle- rinden Gaziantep'te ıse bu oran, yüzde 1.7'de kalıyor. Araştırmanın U GAP Bölgesi'nin Sosyo EkonomikProfıli" başlıklı ikincı bölümü ise yukandakı oranlarla çelışen rakamlar ortaya çıkanyor. Buna göre tarikat bağlı- lığının en yoğun olduğu Ş. Urfa'nın 698 köyünden 295'inde cami bulunurken (oran yüzde 42.2) tarikat ve şeyhe bağlı- lığın en az olduğu G Antep'te yüzde 58.7'lık oranla 588 köyden 345'ınde ca- mı bulunuyor. Araştırmanın ortaya çıkardığı bir ger- çek, bölgenin iki büyük ilinde tankat bağ- lan artarken camileşme oranının yüksel- memesi. Araştırmada. "yörehalkımnçag- daş örgütlenmelere açılması yolunda en- geloluşturan bir ilişki" olarak tanımlanan şeyh ve tankatlara bağlılıkta insanlann vüzde 63 5'inın dinsel konularda. yüzde 6.4'ünün de aile sorunlan ve sıyasal ko- nularda şeyhlere danıştıklan belırtılıyor. Araştırma, tankat mensuplannın yüzde 88.9'unun şeyhe karşı manevi bağlılıkla- nnı da ortaya çıkanyor Camileşme çalıştnalan Buarada, Şanlıurfa Valilıği'nın 1993- 94'te özel idare bütçesmden köylerdekı camı yapılanmalarında derneklere bır milyar liranın üzerinde yardım yapması- nın ardından bu kez il müftülüğü. cami oranının çok az olduğu Harran \e Akça- kale bölgesindekı *adab-ı muaşeret" ça- lışmalanna katılıyor. Fırafın sularını ala- cak ilk 62 köyü tek tek dolaşan vaizler. dı- nı telkinlerde bulunarak camileşme ça- lışmalannı hızlandırmaya çalışıyorlar. İl müftü yardımcısı Abdullah Eği, olayı doğrulayarak -Vaizler kö>lere gidip ce- maati birlik berabeıiiğe çağınyoıiar. Su- ynn israf edilmemesini anlatıvorlar" de- di. Başbakanlık GAP Bölge Kalkınma İdaresf nınyaptırdığı araştırmanın sonuç- lanna göre Diyarbakır'da Ensari. Şanlıur- fa ve çevresinde Nakşıbendi tarikatı ıle Mardın'de de Fethullahçılargenış destek buluyor. Araştırmada şövle denılıyor: "Tarikat başkanlan; din Uişkilerini, sos- yoekonomik \e politik >apı>ı biçimlendtr- mekte, değişimlere direnmektedir. Şe>h- liğin en önemli >ansıma alanlanndan bi- ri de politikadır. Dinsel otoritenin olanak- lanndan yarartanan şe> hler, ulusal politi- ka sahnesinde önemli roller üstlenmekte, toplumsal venileşme yolunda ciddi engei- ler varatmaktadırT ÎHD ve Perinçek'in DGM'deki davalan karara kaldı Nevşehir'de valilik şoförüne işkence YUSLF OZKAN ANKARA - Nevşehır Valılığı'nde şoför olarak çalışan Güner Karataş. bır kavgaya kanştığı gerekçesıyle götüriildüğü polis karakolunda işkence gördüğünü öne sürdü. İn'ian haklanndan sorumlu Devlct Bakanlıgf nın girişımı üzerıne. Nevşehir Valilıği'nın olayla ilgılı soruşturma başlattığı bildinldı. Nevşehir Valılıği'nde şoför olarak çalışan Güner Karataş. 21 ocak cumartesı gecesı kendısine küfreden Tuncay adli bır kışiyle tartışırken. olay yerıne gelen Asayış Subesi'nden görevlıler tarafından Merkez Karakolu'na götürüldüğünü belırterek, "Tuncay adli kişi, "Sana bır kara çalayım da kendinı nasıl kurtarırsan kurtar' dedi. Benden önce Tuncay'ın ifadesini alan polisler. hiçbir şe> sormadan beni kalorifer dairesine indirerek dövmeye başladılar" dedi. Karataş, polıslerin kendisıni falakaya yatırdıklarını, durumu kötüleşince de Nevşehir Devlet Hastanesi'ne götürdüklerini öne sürerek şunları anlattı: "Acil serviste doktor beklerken \ine dövmeye başladılar. Beni 15 metre sürükleyerek tekmelediler. Doktora göstermeden \enklen karakola götürdüler. Sabaha kadar nezarette kaldım. Kendime gelince, >alilikte çalıştığımı ve savcıhkta ifade vermek İstedi0mi smledim" Savcılıktaki ifadesi sırasında işkence gördüğünü bildiren Karataş. devlet hastanesine sevk edildi Yapılan muayene sonrasında. Karataş'ın u yanak sol yanında travmatik yara" saptanarak "7 gün iş ve gücünden kalır" raporu verildi. Daha sonra ınsan haklanndan sorunılu De\ let Bakanı \/.imet Köylüoglu'na ba^vuran Güner Karataş. polisın hiçbir yasal dayanıığı olmadan kcndısınc işkence ettiğını belirterek yardım istedi. ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - Insan Haklan Derneğı (İHD) yönetıcileri \e üyeleri ile İşçı Partısı Genel Başkanı Doğu Perinçek'in. Ankara Devlet Gü- venlık Mahkemesı'nde (DGM) süren davalan karara kaldı. Ha- va-lş Sendikası Genel Başkanı Atila> Ayçin ve avukat Eşber Vağmurdereli ıle ilgili dava ise. Yargıtay 9. Ceza Daıresi'nde bu- gün karara bağlanacak. İHD Genel Başkanı AkınKr- dal ve derneğin Izmir Şube Baş- kanı Alpaslan Berktay, dernek üyelen avukat Ali Yıİdınm ile eski milletvekili Hüsnü Okçu- oglunun. 1992 yılının 11-18 aralık tarihlen arasında düzen- ledıklen "İnsan Haklan Hafta- sı" etkınlıklerinde yaptıklan ko- nuşmalarda Terörle Mücadele Yasası'na (TMY) göre "bölücü- lük" yaptıklan gerekçesıyle yar- gılanmalanna devam edildi. Ya- sanın 8 1. maddesine göre 5 yı- la kadar ağır hapis cezası ile yar- gılanan sanıklardan Birdal. Yıl- dınm ve Okçuoğlu, dünkü du- ruşmada avukatları ile birlikte hazır bulunurlarken. Alparslan Berktay duruşmaya katılmadı. Mahkeme ûaşkanı Muam- mer Ünsoj, dosyada bulunması gereken bantlardan birinin eksık olduğunu belırterek. sözkonusu bantm Ankara Emniyet Müdür- lüğü'nden istenerek. deşifre edildikten sonra bilirkışılerce in- celenmesine karar verdi. Duruş- ma ileri bir tarihe ertelendi. Işçi Partisi (tP) Genel Başka- nı Doğu Perinçek, dün aynı mah- kemede gıyabında yargılandı. Ankara 1 No'lu DGM'de, 6 Ekim 1991'deki seçim propa- gandalan sırasında televizyonda yaptığı bir konuşma nedeniyle TMY'ye göre "bölücûlûk'' su- çundan 5 yıla kadar ağır hapis cezası istemiyle yargılanan Pe- rinçek, 2 yıl agır hapis cezasına mahkûm olmuş, ancak Yargıtay 9. Ceza Dairesi, DGM'nin kara- nnı bozarak Perinçek'in 3 yıl ağır hapis cezasına çarptınlma- sı yolunda karara varmıştı. DGM'de dün yeniden başlayan davaya Perinçek katılmadı. Avukatı Nusret Senem'in ha- zır bulunduğu duruşmada,_Mah- keme Başkanı MuammerÜnsoy, Istanbul DGM'ye daha önce ya- zılan talimata yanıt gelmediğini belirterek duruşmayı erteledi. Ünsoy, sözkonusu yanıt geldi- ğınde davanın karara baglanaca- ğını bildirdi. Hava-lş Sendikası Genel Baş- kanı Atilay Ayçin ile avukat Eş- ber Yağmurdereli ile ilgili 20'ser ay hapis cezasının, Yargıtay 9. Ceza Dairesi'nde bugün karara bağlanması bekleniyor. Ayçin ve Yağmurdereli, Istanbul'da Insan Haklan Demeği'nin 1991 yılın- da düzenledıği bir miting de yap- tıklan konuşmada, "bölücülük propagandasr yapmakla suç- lanıyor.