Katalog

22 ŞUBAT 1995 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA HABERLER Güneş Taner ANAP'a dönüyor • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - ANAP'tan bir süre önce istifa eden Istanbul Milletvekili Güneş Taner'in gelecek günlerde partisine döneceği bildirildi. ANAP yetkililerinden edinilen bilgiye göre, ANAP Genel Başkanı Mesut Yılmaz, Taner'i telefonla arayarak görüştü. Yılmaz. Taner'den ANAP'a dönmesini istedi. Güneş Taner de, Yılmaz'm konutuna ve Istanbul Milletvekili Cavit Kavak'a dün birer faks mesajı göndererek, partiye döneceğini bildirdi. Anadolu öğretmen lisesine ilgi az • ANKARA (AA)- • Anadolu lıselerinin 37 bin 855 kişilik kontenjanı için 300 bin öğrencinin başvurduğu öğrenildi. Yabancı dille eğitim veren ' ve sınavla öğrenci alan okullara gösterilen ilgi her • yıl artarken, başvuru sayısında azalma görülen tek okul Anadolu öğretmen liseleri oldu. Sınavlan nisan ayından itibaren başlayan Anadolu, fen. kurumlar ve Anadolu meslek liselerine başvuran öğrencilerin sayısı belli oldu. Bu yıl başvuru sayısında en büyük artış Anadolu liselerinde gerçekleşti. Bakandan insan hakları dersi • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - tnsan haklanndan sorumlu Devlet Bakanı Azimet Köylüoğlu. Türkiye'de öğrenciden öğretmene. polisten yargıca kadar herkesin insan haklan eğitimine gereksinim duyduğunu söyledi. Bakan Köylüoğlu dün öğrencilerin çağnsı üzerine gittiği Ankara Üniversitesi Fen Fakültesi kantininde öğrencilere insan haklannı anlattı. "tnsan Haklan Evrensel Bildirgesi"ni dağıttı. Öğrencilerin sorulannı da yanıtlayan Köylüoğlu, yürürlükte olan birçok anti-demokratik yasa -ve dözenlemeyı değiştirmek istediklerinı söyledi. Belediye maaş zammı • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)-lçışleri Bakanlığı, belediye başkanlanna ödenecek ayhk net ödeneğin en düşük ve en yüksek miktarlannı yeniden belirledi. Buna göre; anakent belediye başkanlanna 60-90 milyon lira, il belediye başkanlanna 55-65 milyon lira, 100 binden büyük nüfuslu ilçe belediye başkanlanna 45-55 milyon lira, 50 bin-100 bin arasında nüfuslu ilçe belediye başkanla'nna 35-45 milyon lira. 25 bin-50 bin arasındaki ilçe belediye başkanlanna 30-40 milyon lira, nüfusu 25 mılyonun altmda olan ilçe belediye başkanlanna 25-35 milyon lira, tüm beldelerdeki belediye başkanlanna da 20- 30 milyon lira arasında aylık ödenecek. Dış basının çalışma koşulları • tstanbul Haber Servisi - Türkiye Gazeteciler Cemiyeti tarafından dün "Dış Basın Mensuplannın Çalışma Koşullan" paneli düzenlendi. Panelde konuşmacılar, Türkiye'nin görev yapan dış basın mensuplannın "casus" olarak görüldüğünü ve bu kişilerin işlerini yapmakta zorlandığını vurguladılar. Türkiye Gazeteciler Cemiyeti Burhan Felek Toplantı Salonu'nda yapılan ve Türkiye Gazeteciler Cemiyeti Yönetim Kurulu üyesi Zafer Atay'ın yönetriği panele Dış Basın Muhabirleri Derneği Başkanı Hüsnü Meali, Dış Basın Muhabirleri Demegi Genel Sekreteri Jessica Lutz, Kanal D Haber Programlan ve Belgeseller Koordinatörü Turan Yavuz, gazeteci-yazar Haluk Şahin konuşmacı olarak katıldı. Orhangazi'deki uçak kazası • BURSA(Cumhuriyet)- Önceki gün dağa çarparak Orhangazı yakınlanna düşen TB-20 tipi keşif uçağında yaşamını yitiren ikinci kişinin uçuş mühendisi Jean Phillipe Peorcheron olduğu açıklartdı. Orhangazi Cumhuriyet Savcıhğı pilot Robert Bernard Guy'un kimliğini önceki gün açı^'amıştı. CHP kökenlilerin, görevi sürdürmesini istediği Keskin'e, SHP kökenliler karşı Genel sekreterlik sıkıntısı IŞIK KANSU ANKARA - Sıyasal önceligi parti içi yapılanmaya verecek olan CHP Genel Başkanı Hik- met Çetin'ı zor günler bekliyor. CHP kökenlı yöneticilerin, "ge- nel sekreterlik" görevini sürdür- mesini istediği Adnan Keskin'e, SHP kökenlilerin bir bölümü karşı çıkıyor. Çetin'in. eğer ko- alisyona devam edilirse, merkez yürütme kurulundan (MYK) se- çilecek bakanlann yerine partı meclısinden (PM) kaydırma ya- •Çetin'in, eğer koalisyona devam edilirse MYK'den seçilecek bakanlann yerine PlvTden MYK'ye kaydırma yapabileceği bildiriliyor. Başkanlık divanı dışında kalacak MYK üyelerinin aktif hale getirilebilmesi için genel sekreter yardımcılan ile birlikte çalışacak grupçuklann oluşturulması düşünülüyor. pabileceği bildiriliyor. Başkan- lık divanı dışında kalacak MYK üyelerinin aktıf hale getirilebil- mesi için, genel sekreter yardım- cılan ile birlikte çalışacak grup- çuklann oluşturulması düşünü- lüyor. Başbakan Tansu Çiller'in annesi için bugün yapılacak ce- naze töreni nedenıyle CHP Gru- bu'nun ilk toplantısı yanna, PM de cumartesı gününe ertelendi. CHP'de ılk aynşma, "genel sekreter"lik konusunda çıktı. CHP kökenlı genel merkez yö- neticilerinin çoğunluğu, Adnan Keskin'in genel sekreterlıkte kalması gerektiğini ısrarla vur- guluyor. CHP Genel Sekreter Yardımcısı Eşref Erdem, konuya ılişkin bir soruyu yanıtlarken, "Adnan Keskin,genel sekreterlik görevini sürdürmeli. Aksi bir davranış, kendisine yönelik bir güvensizlik olarak kabul edilir. Çetiııi kırnuzı güller sunarak karşüayan Baykal "Huzur içerisinde partiyi tesüm edhorıım" dedi. (Fotoğraf: RIZA EZER) Deniz Baykal, 'CHP'yi size emanet ediyorum' dedi CHP, Hikmet Çetin'e teslim ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - CHP Genel Başkanlıgf na seçılen Gaziantep Milletvekili Hikmet Çetin. dün SHP Genel Merkezi'nde Dışişleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Murat Karayalçın ile görüştükten sonra CHP Genel Merkezi'ne gıderek CHP'nin eski Genel Başkanı Deniz Baykal'dan görevi devraldı. Bakanlann istifalannı Çetin'e vereceğini açıklayan Karayalçın. "Benim devretme durumunda olduğum bir şey yok. Bu, klasik bir devir teslim olmayacak" derken Çetin, özverili katkılan için kendisine teşekkür ettı. Eskı CHP Genel Başkanı Deniz Baykal da kapıda kırmızı güller sunarak karşıladığı Çetin'e. "Huzur içinde görevimi, CHP'yi, CHP'nin temsil ettiği bütün güzellikleri. bütün umutlan sizin genel başkanhğınıza emanet ediyorum, devTedryorum" dedi. CHP Genel Başkanı Hikmet Çetin. dün sabah önce kendini fesheden SHP'nin genel merkezine gitti. Çetin . burada bir süre Karayalçın ile görüştü. Görüşmeye çok sayıda bakan, milletvekili ve parti yöneticisi de katıldı. Karayalçın, görüşme sırasında yaptığı konuşmada şunlan söyledi: "Bu, klasik anlamda bir devir teslim olmayacak. Çünkü benim devretme durumunda okiuğum bir şe> >ok. Partimizi kapatok. Ancak ikisi de bizim partimiz. Şu anda tek parti çatısı altında toplamvoruz. SHP Genel Başkanlığı'nı devretme durumunda olsaydık, hangi duvgulan taşıvacaksak, Cüvence isteği şimdi de aynı duygulan taşıyoruz. Sayın Çetin'in sosyal demokratlan büvük bir başanyla yöneteceğine, temsil edecegine inanıyorum. Kendi konumum, Sayin Çetin'in başansına katkıda bulunma yönünde olacakûr. Başarüar diliyorum." Karayalçın, daha rahat haraket etme olanağı sağlamak için bakanlann istifalannı da Çetin'e sunacağını belirterek "Degerlendirme Sayın Çetin'e afttir" dedi. Çetin de Karayalçın ile tanışıklığının 6O'lı yıllara dayandığını anımsatarak "Gerçekten sadece Türkiye'de değil, dün>ada eşine rastlanmayacak erdemli, onurlu bir karar verdi SHP'liler. Benim için SHP'nin özel bir veri var. SODEP olarak kuruluşunda çalıştım. çeşitli görev ler aldım. SHP, 12 Eylül sonrasında Türkiye'nin demokrarikleşmesine büyük katkılar yapan bir parti oldu. Bir noktada bütünieşmemiz gerekiyordu. partilerden birinin bu karan alması gerekiyordu" dedi. Çetin, Karayalçın'ın kişisel özverinin en büyük örneğini verdiğini vurgulayarak kendisine teşekkür etti ve CHP'nin iktidan için hep birlikte, elbirliğiyle, gönülbirliğiyle iktidara yürüyeceklerini söyledi. Çetin, daha sonra CHP Genel Merkezi'ne gitti. Genel Sekreter Adnan Keskin kendisini kapıda, Baykal ise odasının kapısında kırmızı güller sunarak karşıladı. Baykal, görevini coşku. mutluluk ve sevinç içinde devrettiğini söyledi. Baykal, önemi anlaşılmamış bir büyük işi gerçekleştirdıklenne dikkat çekerek "Bu başanda çok kişinin katkısı oldu, özellikle SHP delegelerini kurluyorum. CHP. siyasal tarihimizde çok özel >eri olan bir parti. Yaptığımız işle övünüyoruz. Huzur içinde görevini i, CHP'yi, CHP'nin temsil ettiği bütün güzellikleri, umutlan Sa>m Çetin'in genel başkanlığuıa emanet ediyorum, devTediyorum" dedi. Çetin de son derece önemli, zor, onurlu bir göreve başladığını bildirdi. Çetin. CHP'nin 5. genel başkanı olmaktan duyduğu mutluluğu dıle getirirken "Sosyal demokratlar tarihlerine, köklerine sahip çıktılar, yüzJerini de geleceğe döndüler. 2000'li yülar yaklaşırken CHP'liler tarihlerini unutmadan. çağın gereklerini dikkate alarak görevlerini vapacakbr. Sayın Baykal'a da özverili çalışmalanndan dolayı teşekkür ediyorum, katkılannı sürdüreceğine inanıyorum" dedi. BayKal, Çetin'e çikolata ikram etti. Daha sonra da Çetin, Baykal'ı kapıya dek uğurladı. Baykal, dün sabah yürüyüşü sırasında gazetecilerin sorusu üzerine, "Hicbir genel başkan ebedi değil. Koalisyon protokolünü sadece genel başkanlar degil, gruplardaonaylamaladır"dedi. Baykal bu sözleriyle, en geç 31 ağustosa kadar yapılması gereken olağan kurultayda liderlik yanşına katılacağı yorumlanru doğruladı. CHP'de görevini sürdüren,çalış- kan bir kişiyi görev den almak, partide dalgalanmalara neden olur. Hiçbir koşul altında Kes- kin'in genel sekreteriikten aynl- masına taraftardeğiliz' dedi. SHP kökenliler ile kımi CHP yetkilileri ise Hasan Fehmi Gü- neş'in. iki partinin geçtıği süreç içinde "daha ılımlı ve kabul edi- lebilir" bir isim olduğunu dile getıriyorlar. Güneş'ten yana tavır koyan SHP'liler, eski CHP Genel Başkanı Deniz Baykal ve arka- daşlannın, Adnan Keskin'e gö- revden aynlmaması uyarısında bulunduklarını ileri sürerek "Partide yenileşme gerekiyor. Adnan Keskin, yeni CHP Parti Meclisi tarafından seçilmedi ki, görevini sürdürsün. Hasan Feh- mi Güneş, hemen hemen tüm SHP kökenli PM üyeleri ve CHP PM'nin vaklaşık üçte ikisinden fazla destek görüyor" görüşünü dıle getirdiler. Aynı kaynaklar, Baykal ve arkadaşlannın, Kes- kin'in, olağan kurultay yapılana değin görevden aynlmamasıyla örgütetkınliğini ellennde tutmak istedıklerini savundular. Keskin: Görevdeyim CHP Genel Sekreten Adnan Keskin, genel sekreterlik konu- sunda bazı çevrelerin kriz yarat- maya çalıştığını belirterek "Isti- fa etmediğim için eleştiriyorlar. Ancak benim yaptığun iş, resmi görevimin devamuidan başka bir şeydegildir'"dedı Keskin, Genel Başkan Hikmet Çetin'in de he- nüz bu konudaki anlayışını orta- ya koymadığını belirterek "Bu durumda bir kaşık suda fırtına koparmanın anlamı nedir" diye sordu. Çetin ağırhk koyacak CHP'de, genel saymanın be- lirlenmesi yöntemi üzerinde de görüş aynlıklan bulunuyor. Kımi CHP kökenli yöneticiler, yeni tartışmalar ve bir yanş ortamı ya- ratılmaması için bu iki görevin "seçim" yöntemiyle yapılması yerine, uzlaşma yolunun tercih edilmesini öneriyorlar Buna kar- şılık çoğunluğu SHP kökenli olan yöneticiler, seçimin daha demokratik olacağını ifade edi- yorlar. Hikmet Çetin'in, 40 kişilik MYK ıcerisinden oluşturmayı düşündüğü 'başkanlık diva- nı'nda bütün gruplann temsil edileceğini, belirleyicı bazı nok- talarda genel başkanın istemleri- nin yerine getirilmesinin doğal olduğu dıle getiriliyor. Ağırlık kazanan bir başka görüş de eğer koalisyona devam edilirse ba- kanlar. meclis idare amiri, katip üyesi. grup başkanvekili, grup yönetim kurulu üyesi ve benzer görevlerde bulunanlann, '• MYK'de ve "başkanlık diva- | nı"nda temsil edilmemesinı ön- görüyor. Çetin'in, koalisyona devam edilirse. MYK'den seçilecek ba- kanlann yenne PM'den MYK'ye kaydırmalar yapabileceği belirti- liyor. Başkanlık divanı dışında kala- cak MYK üyelerinin aktif hale getirilebilmesi için de genel sek- reter yardımcılan ile birlikte ça- lışacak grupçuklann oluşturul- ması da düşünülüyor. CHP'nin hükümet için 3 koşıdıı TÜREY KÖSE ANKARA-CHP koalisyonun sürmesi için "kimliğini ortaya koyabilecegi güçlü bir ortaklık", "demokratikleşme güvencesi" ve "güvenoyu istenmesi" koşul- lannı öne sürüyor CHP Genel Başkanı Hikmet Çetin'in Parti Meclisi'nin (PM) 25 şubat cu- martesi günü yapacağı ilk top- lantıda, eğilimin ortaya çıkma- sından sonra hükümetk ilgili olarak yetki istemesi bekleniyor. Çetin, hükümetle ilgili sorulan yanıtsız bırakırken. "Hükümet konusuyla ilgili degilim. Şu anda önümüzde olan konu, partiyi bir noktaya getirmektir" dedi. 6-7 martta yapılacak Türki- ye'nin Avrupa Birliği ile güm- rük birliğine geçişi konusunun ele alınacağı Ortaklık Konseyi toplantısının ertelenmesi duru- munda. bakan değişikliklerinin, Başbakan Tansu Çiller'in mart ayı başmda çıkacagı Japonya ge- zısinin ardından yapılabileceği bildirildi. CHP'de hafta sonu toplana- cak 120 kişilik PM'de konunun tartışılması beklenirken, kulis- lerde "Kesinlikle DYP-SHP or- takbğı gibi bir hükümette olma- vrz. Seçime giderken ağırlığımızj hissettirecegimiz güçlü bir hükü- met olursa, DYP-CHP koalisyo- nu sürebilir" görüşü dile getiril- di. CHP'liler TBMM tatile gi- rinceye dek, üzerinde anlaşılan anayasa değişiklikleri. memura sendika hakkı ve Terörle Müca- dele Yasası 'nda (TM YT) düşün- ceyı açıklama özgürlüğüne iliş- kin düzenlemeler öngören yasa- lann çıkanlması konusunun tak- vime bağlanmasını ve DYP'nin bu konuda güvence vermesini is- tediler. CHP'li bakanlann da. memur ve işçi ücretleri, insan haklan ihlalleri gibi konularda y'üksek duyarlılık göstermesi beklentisi dile getirildi. CHP Ge- nel Başkanı Hikmet Çetin ise. hükümet konusunu öncelikle yetkili kurullara götürecek. Başbakan Yardımcısı ve Dı- şişleri Bakanı Murat Karayal- çuı'ın 6-7 martta yapılması ön- görülen Türkiye'nin gümrük bir- liğine geçişi konusunun ele alı- nacağı AB Ortaklık Konseyi toplantısına dek bu görevi sürdü- rüp sürdüremeyeceği de tartış- ma konusu oldu. Başbakan Tan- su ÇUler, hükümetteki değişik- likler için bu toplantınm beklen- mesini isterken, Atina vetosunun aşılamaması veya Yunanistan se- çimleri nedeniyle toplantının er- telenmesi durumunda, degişik- liklerin gerçekleştirileceği bildi- rildi. Eski Bayındırlık Bakanı Onur Kumbaracıbaşı, Cumhu- riyet'in bu konudaki sorulanna şuyanıtı verdi: "Ne süreyi uzatmak için, ne de ktsaltmak için bir çaba var. Güm- rük birliği olavi da zaten 6'sında gerçekleşmeyecek, ertelenecek gibi görünüyor. Belki görüşmeler nisana ertelenebilir. Hükümetin kurulup kurulmayacağı onlara bağlı degil. Bizim önce kendi ku- ruUanmızda karar almamız ge- rekir. Süreç normal akışında de- vam eder. 6 mart etkileyici bir faktör olarak görülmemelidir.'' ÇtZMEDEN YUKARI/ MUSA KART Çetin, "İyi bir hava estirdik" dedL ^-«ra«3. " OLMAK OLMAMAK!. POLITIKA GUIVLUGU HtKMET ÇETtNKAYA Takke Diiştü... ANAP Genel Başkanı Mesut Yılmaz, Şanlıurfa'da biz- lerin sık sık değindiği 'çok önemli' bir konunun altını çizi- yor. Yılmaz diyor ki: "Her özel televizyonun, gazetenin ardında bir banka var. Boğazlanna kadar ticarete girmişler. Televizyonlar ve gazeteler ıstediğimizı değil, başka şeyleri veriyoriar..." Nedir bu başka şeyler? Çiller ailesinin isminetoz kondurmazlar... Eh tirajlarını yüksek tutmak için de önce ansiklopedi, ar- dından diş macunu, çikolata, çorba, çamaşır tozu verdi- ler yetmedi; şimdilerde Fethullah Hoca'nın ipıne sanlıp kurtulmaya çalışıyorlar. Engin Crvan ve Selim Edes'in 'mafya usulü' hesaplaş- masının hemen ardından, 'yükselen değerierr m yılmazsa- vunucusu Turgırt Özal'ın dönemindekı 'yolsuzluk, rüşvet, avanta' tezgâhı ortaya çıkınca şaşkın ördek gibi ne yapa- caklannı şaşıranları izledikçe keyıfleniyoruz. Hele şifrelı hesaplar bir bir ögrenilince 'şaşkın ördekler' köşe başlannda patronlarından aldıkları buyrukla şimditer- de Cumhuriyet'e saldırmaya başladılar. • • • ANAP Genel Başkanı Mesut Yılmaz, grup toplantısında Medya Holding'i, Bank Indosuez Generale Euro Türk'ün almasınadeğinmiştı. Hükümetin, EmlakBankası'naönce yabancı bir bankayı aldırttığını, sonra onu Medya Hol- ding'e devrettiğini öne süımüştü. Olay bundan sonra gelişti... ANAP Aydın Milletvekili Yüksel Yalova, Başbakan Tan- su Çiller'e soru önergesi verdi. Dediki: "özelleştirme kapsamına alınan Emlak Bankası, neden Medya Holding'le birlikte hareket edıyor?" Ardından da şu sorular geldi: 1- Emlak Bankası'nın, kuruluş kanununda böylesi or- taklıklara cevaz verecek yetki ve görevi var mıdır? 2- Satış ışleminin gerçek miktarı ve hisse oranlan ne- dir? Hisse satışı öncesi takıp edilen hukuki usul nedir? 3- Emlak Bankası yönetiminin ortaklığa giriş gerekçesi nedir? Bankacılık stratejisine uygun mudur? Değilse ka- rann oluşumunda sizin siyasi iradenizin payı var mıdır? Sorular uzayıp gidiyordu... Cumhuriyet, olayı yazdı, yorumladı... Cumhuriyet, doğru haber verir, hiçbir baskıya boyun eğ- mez.. Zaten az satmasına karşın Cumhuriyet'i, Cumhuriyet yapan öğebudur... • • • Bank Indosuez. Turgut Özal'ın Başbakanlığı dönemin- de yükselişe geçmişti. Işte bu yükseliş, kimi soru işaretle- rinı de beraberinde getirmişti. Merkezi Paris'te bulunan Bank Indosuez'in Türkiye'de şube açmasına Özal izin ver- mişti. Bu banka, aynı dönemde ayrı bir ticari bankaya dönüş- memiş miydi? Yine aynı dönemde, Merkez Bankası Baş- kanı Yavuz Canevi'ye Türkiye'de bir yatı'nm bankası kur- duran Bank Indosuez değil miydi? Özal'ın prensi Engin Cıvan kimdir? Eski Emlak Bankası Genel Müdürü... Elbet burada yine ilginç bir görüntü ortaya çıkmaktadır... Her şey zincirin halkalan gibi. Dokundukça, halkalan ı kurcaladıkça ilginç olaylar karşımıza çıkıyor bugün. Birileri bu işlere çok kızıyor... Varsın kızsınlar. Cumhuriyet, yoluna devam edecektir.. Onlar kızıp öfkelendikçe bizler, sadece keyifleniyoruz... Onlann maskelerini indirmek, çıkar ilişkilerini ortaya çı- karmak Cumhuriyet'in görevi. Canlarını sıkma pahasına da olsa. Takke düştü, kel göründü... DYP'de parti içi muhalifler beklemede AYŞE SAYIN ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu)-CHP-SHP bütünİeşmesı sonrası ANAP ile geniş tabanlı hükümet formülünü dillendiren DYP'li muhalifler. CHP Genel Başkanı Hikmet Çetin'in. ko- alisyonu devam ettirme eğilimı üzerine "bekle-gör"yönteminı seçtiler. TBMM Başkanı Hüsa- mettin Cindoruk'un başkanh- ğında, geniş tabanlı hükümet is- temlerini bir araya getiren ve Çiller yönetimiyle hesaplaşma- yı CHP-SHP kûrultayı sonrası- na bırakan muhalifler, Çetin'in CHPIıderliğine sıcakbakarken, Cindoruk'un ön plana çıkmak istememesi nedeniyle gelışme- len izleme karan aldılar. Murat Karavalçın ve Deniz Baykal ile koalisyon ortaklığına kesın olarak karşı çıkan DYP'li muhaliflerin, Çetin'e "yumuşak kişiliği"' nedeniyle daha olumlu baktıkları belirtilıyor. Cindo- ruk'un ise bu koşullarda kurula- cak geniş tabanlı bir hükümetin başına geçmeyi düşünmediği ifade ediliyor. Cindoruk'un, ba- zı milletvekillerine de "hükü- met krizinden yana olmadığı ve ancak Çiller'in görevinden a\- nunası durumunda. 'Bana gö- rev düşerse üstlenirim'dediği'' öğrenildi. DYP'li muhalifler, koalisyon ortaklığının CHP ile olması du- rumunda, 51. hükümetin kurul- ması gerektiğini dile getiriyor. Denge hükümeti Hükümetin sol kanadındaki kabine değişikliği, DYP'deki bakanlık kulislerini de hızlan- dırdı. Kabine değişikliği söylen- tileri TBMM kulislerinde, mil- letvekillerinin birbirlerine "sa- yın bakanım" diye hitap ederek esprilerine yol açarken Çiller'in, bir "denge hükümeti"ni amaç- ladığı ifade ediliyor. Çiller'in, DYP içinde özellikle muhalifle- rin hedefı durumundaki Hasan Ekinci ve Esat Kıratboğlu'nu kabinede rutacağı belirtilirken İsmet Sezgin. Cavit Çağlar ve Mehmet Ali Yılmaz gibi isimle- ri kabineye alarak muhaliflerin direncini kırmayı hedeflediği bildirilivor. Erbakan, Hoca'nm yemeğine katılmıyor • Erbakan, Gazeteciler ve Yazarlar Vakfrnın davetine, MÜSİAD'a verilmiş iftar sözünü mazeret göstererek katılmıyor. Vakfın, Genelkurmay Başkanı ve kuyvet komutanlanna da davetiye gönderdiği öğrenildi. Komutanlann davete olumlu yanıt vermelerinin söz konusu olmadığı belirtiliyor. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - RP lideri Necmettin Erbakan'ın, FettullahGülen'in yandaşları tarafından kurulan "Gazeteciler ve Yazarlar Vak- fi"'nın bugün Ankara'da vere- ceği iftar yemeğine gitmeyece- ği öğrenildi. RP Genel Başkan Yardımcısı Rıza Ulucak, kendi- sine davetiye gönderilmediği söylerken "Davetiye gönderilse bile davete katılma konusunu çok iyi düşünüp değeıiendirir- dim" dedi. Erbakan" ın özel kaleminin. Gazeteciler ve Yazarlar Vakfı'nı arayarak Erbakan'ın bugün için Müstakil lşadamlan Demeği'ne (MÜSİAD) verilmiş iftar sözü olduğunu söylediği belirtiliyor. Gazeteciler ve Yazarlar Vak- fı'nın, RP'nin üst düzey yöneti- cilerine davetiye göndermesine karşın RP'den sadece Grup Baş- kanvekili Oğuzhan Asiltürk'ün "partiyi temsikn" davete olum- lu yanıt verdiği kaydedıldi. Edinilen bilgiye göre vakıf, Genelkurmay Başkanı ve kuv- vet komutanlannı da iftar yeme- ğine davet etti. Genelkurmay Başkanı lsma- il Hakkı Karadayı ve kuv vet ko- mutanlarının yemeğe katılma- lannın söz konusu olmadığı öğ- renildi.