22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
23 OCAK 1995 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER Istanbul'un sorunlanna 'el konulması' yönünde süren tartışmalara yine açıklık getirilmedi BelirsizHlder kaygıya dönüştüOKTAYEKİNCt Başbakan Tansu Çiller'in, yardımcısı ve Dışış- leri Bakanı Murat Karayalçın'la önceki gün dü- zenlediği basın toplantısı, tstanbul'un sorunlan- na 'el konulması1 yönünde birkaç gündür süren tartışmalara yine açıklık getirmezken. bu konu- daki spekülasyonlann daha da artmasına yaraya- cak belirsizliklerle geçti Gerçi, gerek Çiller, gerekse Karayalçın, bir imar affının kesinlıkle söz konusu olmadığını bir kaç kez vurgulama gereksınımi duydular, ama özellikle Boğaziçi v e su havzalanndaki kaçak ya- pılann 'ıslah edileceği' sözüyle ne demek istedik- lenni de yeterince açıklayamadılar. Çiller'in özellikle 3194 sayılı İmar Yasasf nın • 'İstanbul'a el koyma' paketi yine en temel sorunu ve 'asıl gerçeği' gözardı ediyor. îstanbul'a artık merkezi paket falan gerekmiyor, bu kentin kendi yerel yönetimini 'demokratikleştirmek' ve yine bu kentin kendi yerel koruma güçlerini, duyarlı kurum ve kuruluşlanm 'yönetime katmak' gerekiyor. • Çiller'in 'hukuksal boşluk doğdu' şeklinde yakındığı yasa iptalinde, Anayasa Mahkemesi, Boğaziçi'ndeki yeşil alanlan imara açan hukuk dışı bir maddeyi yürürlükten kaldırmıştı. Anayasa Mahkemesi'nce iptalinden sonra ortaya çıkan durumu 'hukuki bir boşluk' olarak tanım- laması ve son hazırladiklan >asa taslağında ön- celikle bu 'boşluğun giderildiğini' belırtmesi. doğ- rusu kolay anlaşıhr bir şey değıldı. Çünkü Anayasa Mahkemesi, aslında İmar Ya- sası'nı değıl, 1985'te bu yasa yenilenirken 'son anda' eklenen ve Boğaziçi'ndeki yeşil alanlan ımara açan ünlü 47. maddesini iptal etmişti. Üstelik yine bu maddenın yürürlüğe girmesin- MtMARLAR ODASI tSTANBUL BÜYÜKKENT ŞUBESt Boğaziçi'ne 'fiili af' getiriliyortstanbul Haber Servisi - Başbakan Tansu Çfller'in Boğaziçi'ne ilişkin açıklamalan tepkilere yol açtı. Uygulanmak istenen modelin •fifli aT anlamına geldiğini öne süren Mimarlar Odası Istanbul Büyükkent Şube Sekreteri Sunay Ereren, Çiller'in tasarladığı doğrultuda bir yasa hazırlanırsa, iptal istemiyle Anayasa Mahkemesi'ne gideceklennı söyledi. Hükümetin, Istanbul'un sorunlanna ilişkin son günlerde yoğunlaşan açıklamalannın "kentsd rantuı kontrolü'ne yönelik olduğunu belirten Ereren, "Istanbul, nazım plan ilkelerini dikkate almayan ve bütünselliğini gözetmeyen projelerin, 'el koymalann deney tahtası' yapılmamaİKMr" dedi. Başbakan Tansu Çiller, önceki gün Sait Halim Paşa Yalısında, Başbakan Yardımcısı Murat Karayak-ın ve Devlet Bakanı Yıldırun Aktuna'nın da katıldığı 'Dünyada Başka tstanbul Yok* adh bir basın toplantısı yaptı Çiller, tstanbulla ılgilı sorunlan; 'Halkalı Çöplüğü'. 'Kültürel Mirasın Korunması', 'Boğaziçi ve tçme Suyu Havzalannm Korunmasr ana başlıklan altında topladı. Çiller'in açıklamalannın ne gibi yenilıkler getirdığı sorusu ıse konuyla ilgıli mesleki kitle örgütlerince sorgulanmaya başlandı. Çiller'in özellikle Bogazıçi ve içme suyu havzalannın korunmasına yönelik açıklamalan tüm dikkatleri üzerine topladı. Bilindiği gibı Boğaziçi'ndeki kaçak yapılarla ilgili düzenleme konusundaki ilk haberler yakın bir zamanda Sabah gazetesınde gündeme getinlmıştı. Sabah gazetesi, Yeni Y'üzyıl gazetesi ve ATVnin sahibı olan Dinç Bilgin'in kızı \e avukatına aıt Boğaziçi'nde bulunan villalann kaçak bölümleri tstanbul Büyükşehir Belediyesi ekıplerince yıkılmıştı. Bu yıkımın hemen ardından ise Sabah gazetesi Boğaziçi'nde kaçak yapılara af konusunu göndeme getirmiş ve yayın yapmıştı. Kaçak yapılaşma yüzünden zaman içınde oldukça yipranan Bogazıçi ve içme suyu havzalannı korumaya almak istediklerini söyleyen Çiller. Boğazıçi'nde daha önceden kaçak olarak inşa edilmış yapılar için af getirmediklenni kaydederek uygulamak istedikleri modeli 'imara uygun olarak yapılmış birtakun yapılara yeniden ruhsat verilme imkanı yaratmak ve diğerlerini önlemek' şeklinde açıklamıştı. 'İmara uygun olarak yapılmış birtakım yapılara yeniden ruhsat verilme imkanı'nın ne anlama geldığını, Mimarlar Odası Istanbul Büyükkent Şube Sekreteri Sunay Ereren'e sorduk. Ereren. bunun Boğaziçı ıçin fiıli bıraf anlamına geldiğini söyledi. Daha önce hazırlanmış olan planlann Mimarlar Odası'nın başvurusu üzerine Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edıldığıni belirten Ereren, "Boğazrçi'nde iptal edilen planlara göre yapılmış binalar var. Bunlann bir kısmı Nurertın Sözen döneminde yıkıkü. Bir kısmı öyle bekliyor. Şimdi bunlar yasallığa kavuşturulmak isteniyor"dedı. Villalann ya da lüks binalann çoğunun tamamen kaçak olmasa bile yaptıklan çıkıntı ve büyümelerle kısmi kaçak durumunda olduğuna değinen Sunay Ereren, şunlan söyledi: "tmar Kanunu'na göre 100 metreük bir inşaat yapılması gerekirken adam bunu iki katına çıkarmış. Yoğunluğu arttırmış ya da iki kat yerine 3-4 kat yapmış. Şimdi bunlara af «tirümek isteniyor. Bız Hükümet. Istanbul'un sorunlanyla ilgilenmesin' demiyoruz. Tabii ki ilgilenecek. Ama bu konuda yapması gereken en doğru şey yerel yönetimİeri denetlettirmesidir. Mcslek odalannın etkinliginin arttınlması sağlanabîlir. Bu konuda hazırlanmış olan bir taslak hükümete sunulmuştur. Hükümet, sorunlann önünü açıcı olmahdır. Yetkileri tek elde toplamak çözüm getirmez." 2 sene geçti Soruşturma sonuçsuz, davalar sürüyor • Ankara DGM Savcısı Ülkü Coşkun'un suç duyurusunda bulunması üzerine, Mumcu'nun aracına bomba koyanlan gördüğünü ileri süren "sürpriz tanık" Ayhan Aydın hakkında, ifade verdikten 9 ay sonra, 'iftira' suçunu işlediği gerekçesiyle 1 yıldan 3 yıla kadar hapis cezası istemiyle ceza davası açıldı. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Bombalı su- ikastla yaşamını yıtıren gazetemız yazan UğurMum- cu'ya yöneltılen saldınya ılışkın soruşturma, katıl ya dakatıller bulunamadığı ıçın yargılama asamasınata- şınamadı Mumcu aılesmın lçışlen Bakanlığı hakkın- da 'ihmaT ve 'ağır hizmet kusuru' ışledığı gerekçe- siyle açtığı davalarda ıse yeni 'çeltşkiler' ortaya çık- tı. Mumcu'nun aracına bomba koyanlan gördüğünü ileri süren 'sürpriztanık' Ayhan Aydmhakkında, po- lise ifade \ermesmden 9 ay sonra. 'iftira' suçunu iş- ledıgı gerekçesıyle ceza davası açılması da dıkkat çektı. Mumcu suıkastı sonrasında, yargıya ıntikal eden olaylar şöyle sıralandı Mumcu ailesinin tazminat davası: Mumcu'nun öl- dürülmesının 14. ayında soruşturmada bir ilerleme sağlanamazken. Mumcu'nun öldürülmesınde ıhmal ve ağır hizmet kusuru ışlendığı geîekçesıyle îçışlen Bakanlığı hakkında. Mumcu aılesı toplam 40 mılyar lira tutannda maddı ve manevı tazminat davası açtı. 1dan yargıda açılan da\alarda. Mumcu'nun terör he- defı olduğu kaydedilerek devletın Mumcu'yu koru- ması gerektiğı belırtıldı. lçışlen Bakanlığı'nın bu da- valar nedenıyle yaptığı savunmalarla bakanlık ıle Millı lstıhbarat Teşkılatı (MtT) arasında koordınas- yon kopukluğu olduğu belgelendi. Mumcu'nun öl- dürüleceğıne daır 'istihbari bilgi elde edikmediğini' savunan bakanlık. Mumcu'nun san basın kartı sahı- bi olarak sılah taşıma ruhsatı almasını, 'kendican gü- venliği konusunda kuşku taşımadığının kanıü" olarak nitelendirdı. Ankara Emnıyet Müdürlüğü ı^e 'Mum- cu'nun hayatının ciddi tehditalnnda bulunduğunu bfl- diğini' ılen sürdü. Sürpriz tanığa ceza davası: Soruşturmayı yürüten savcı Ülkü Coşkun. 31 Ocak 1993 tanhınde Mum- cu'nun arabasına bomba koyanlan gördüğünü ılen süren 'sürpriz tanık' Ayhan Aydın hakkında, emni- yette ifade vermesınden 9 ay sonra, 'iftira' suçunu iş- ledığı gerekçesıyle suç duyurusunda bulundu. Bunun üzerine 14 Ekım 1993 tanhınde Cumhuriyet Savcısı SüreyyaGüzdtepe. Aydın hakkında, TCK'nın 285/1. maddesinde tanımlanan 'suç uydurma fiiUne muha- lefetetme' suçunu ışledığı ıddıasıyla ceza davası aç- tı. TBMM Faılı Meçhul Cinayetlen Araştırma Ko- mısyonu'nda dınlenmesınden önce, polıs tarafından TRT'ye götürülüp 'AteşHatn'programında konuştu- rularak ıddıaian çürütülmeye çalışılan Aydın. 3 Şu- bat 1994 tanhınde yapılan ilk duruşmada. emnıyet- te verdığı ilk ifadesıni yineledi. lslamı Hareket Ör- gütü davası sanıklanndân Mehmet AB Şeker ıle Ay- han Usta'yı olay yennde gördüğüne ılışkın ifadesini yineledi. Ancak, Ayhan'ın teşhıs ettiğı örgüt üyele- rinın yakalanmalanna ılışkın Istanbul Emniyet Mü- dürlüğü tarafından düzenlenen yakalama tutanakla- nnda farklı tanhler olduğu belirlendı. Mumcu kitaplannın korsan baskıcılanna dava: Mumcu'nun 23 adet kıtabından biner adet korsan ba- sım yaparken yakalanan matbaa ve yayınevi hakkın- da, Mumcu'nun kitaplarını basan Tekm Yayınevi'nın sahibı Kemal Karatekin ıle Mumcu'nun eşı GüMal Mumcu ceza dav ası açtı. Korsan kitaplan basan Say- dam ve Çızgı Matbaacılık sahıpleri hakkında, Fikır ve Sanat Eserlen Kanunu'nu ıhlal ettiklen gerekçe- sıyle açılan davalarda, 1 aydan 3 aya kadar hapis ve 30 bın liradan az olmamak üzere para cezası uygu- lanması istendi Muhtar'dan Avundukluoğlu'na hakaret davası: TRT Ateş Hattı programının yapımcısı Reha Muh- tar, TBMM Failı Meçhul Cinayetlen Araştırma Ko- mısyonu Başkanı DYP Kınkkale Milletvekilı Sadık Avundukluoğlu hakkında, komısyon toplantısında kendısıne yönelttığı "Siz,ganveyaacıkbirörgüteüye mismiz" sorusundan dolayı, 2.5 mılyar lira tutannda tazminat davası açtı. Avundukluoğlu, Aydın'ı, ko- mısyon toplantısına gelirken polıs aracılıgıyla TRT'ye götürerek programda sorguya çekmesınden dolayı Muhtar'ı komisyona çağırarak bılgi istemışti. den iptal edilmesine kadar geçen yaklaşık 2 yıl- lık süre içerisinde, Boğaziçi'nde tam 12 milyon 199 bin 464 metrekare yeşil alan imara açılmış. bu alanlarda toplam 121 bin 158 metrekare inşa- ata izin verilmiş ve böylece çeşıtlı bölgelerde sa- yılan 1400'e varan villalara 'anayasayaaykın ola- rak' ruhsat kesilmişti. Yüksek yargmın iptal ge- rekçesinde ise. bu yasa maddesinin asıl amacının; "Boğaziçi'ni kamu yarannı göz önünde tutarak korumak değil. buna yeşil alanlan da dahil etmek suretiyle özel yapılanmava açmak olduğu" açık- ça vurgulanmıştı. (Bkz. Istanbul'u Sarsan 10 Yıl - O. Ekinci- s. 58-65) Şimdi Başbakan Çiller, 9 yıl önce SHP'nin aç- tığı hukuk davası sonucunda'yağmacı içeriğinden ötürü' iptal edilen bir yasa maddesinin yokluğu- nu 'hukuksal boşluk' olarak yorumlarken, daha- sı bu kaygı verici yorumunu aynı SHP'nin bugün- kü lideriyle yan yana yaparken, acaba yeni hazır- lanan yasa taslağında 'bu boşluğun dokhıruklu- ğu' söyleminden neyi kastediyordu? Eğer öngö- rülen amaç, vaktıyle aynı yasayı hazırlayanlann savunduklan gibi 'yeşil alanlara imar hakkı vere- rek korumak' (!) ıse bunun Istanbul'un sorunla- nna el koymakla ne ilgisi vardı? Üstelik Anaya- sa Mahkemesi karannın yine gündeme gelebile- cegi de ortadayken. Başbakan'ın 'Dünyada başka İstanbul yok' adı- nı vererek düzenlediğı basın toplantısında tartış- maya açık diğer bir konu ise. 'yasak yapılaşma' deyimini kullandığı kaçak binalann nasıl ıslah edileceğiydi. 'Asıl gerçek gözardı edfliyor' Ashnda. yine kendisininde vurguladığı gibi, bu yapılar 'dünyanın incisi' olan 1stanbul'un doğası- nı, yeşılıni, ormanını, su kaynaklannı yok edi- yordu. Bu yağmayı 'yokctmeden', acaba hangi ıs- lah planı ya da projesı 'işgal edilen güzeOikleri' geri getirebilirdi?.. Öyle görünüyor ki, Bakanlar Kurulu'ndan geçen ve TBMM gündemine gelen'lstanbul'a el koyma' paketi yine en temel sorunu ve 'asıl ger- çeği' gözardı ediyor İstanbul'a artık merkezı paket falan gerekmiyor, bu kentin kendi yerel yönetimini 'demokratiklestirmek' ve yine bu ken- tin kendi yerel koruma güçlennı. duyarlı kurum ve kuruluşlanm 'yönetime katmak' gerekiyor. Bu yönde bir yasa değişıklığı hazırlığmı duyar- sak, sonuna dek destekleyeceğiz ve işte o zaman alkışlayacağız... Pendik Belediyesi"nin tazminatlanm bile ödemeden işten çıkardığı 205 işçinin sürdûrdüğü direniş 11. gününde.( Fotoğraf: KAAN SAĞANAK) Pendik işçisikış ayazında direniyor GCNNLfRtLHAN RP'li Pendik Belediyesi'nin, yasadışı grev yap- tıklan gerekçesıyle tazminatlannı ödemeden iş- ten çıkardığı 205 işçinin belediye binası önünde sürdûrdüğü direniş 11. gününde. Kar ayazında bekliyor işçiler. Henüz işten çı- kanlmayan. ancak ileriki günlerde sıranm kendi- lerine de gelebileceğini belirten diğer belediye iş- çıleri ise işten çıkanlan arkadaşlanna iş bıraka- rak destek veriyor. İşten çıkanbrıaya karşı dire- nen işçilerin hemen hepsinin ağzından aynı söz- len ışıtmekolası: "Sosyal demokrat olduğumuz için Refah Partisi tarafından cezalandınlıyoruz" v e "Adil düzen dedikleri şey bu işte". Pendik Belediyesi'nde uzun süredır devam eden işten çıkarma ve sürgün uygulamalan, be- lediye ile Belediye-lş Sendıkası arasında toplu- sözleşmenin imzalandığı 12 ocak tarihinde, ara- lannda 9 sendika işyeri temsilcisınin de bulundu- ğu 205 işçinin işten çıkanlmasıyla donığa ulaş- tı. Pendik'teki gelişmeler işten çıkanlacaklann listesinin hazırlandığmın öğrenilmesiylebaşladı. İşçiler sendika salonunda toplanarak RP'li Bele- diye Başkanı Erol Kaya'nın bir açıklama yapma- sım beklerken önce 'yasadışı grevin tespiti için'çağnlan noteri, ardından da işyerinın kapısın- da tazmınatsız olarak işten çıkanlan 205 işçinin isimlerinden oluşan bir İisteyle karşılaştılar. tşten çıkarmayı engellemek için iki gün belediyeyi iş- gal eden işçiler daha sonra direnişlerini belediye binası dışında sürdürme karan aldılar İşten çıkanlanlar arasında yer alan işyen baş temsilcisi Hayri Erol, işten çıkarma karannı 'po- litik' olarak değerlendıriyor ve "Bir tek amaçla- n var: Belediyelere kendi yandaşlannı doldur- mak" diyor. Erol, 27 marttan itibaren belediye- de sıkıntılann artarak sürdüğünü. daha önce de aralannda hükümlü ve sakat kadrosuyla işe alın- mış 41 kişinin ışine son verildiğini anımsatarak şunlan söylüyor: "Şimdi de 206 işçi 2822 sayıh yasanm 45. mad- desi uyannca bildirimsB ve tazminatsız olarak iş- ten çıkanldı. İnsanlar sadece politik nedenlerle kışın ortasında işsizbırakıhrken toplam 80-85mü- yar channdaki tazminatları da çalındı. Atjlanlar ortalama 15 yıUık işçi. 20 işçinin ise emeklilik sû- resî bile domiuş/ Beledıye-lş Sendıkası Anadolu Yakası Şube Başkanı Şaban Tören ıse "RP, Pendik Beledrye- si'nde geri adun atacak. Başka yolu yok" dıyor. Hasan Sedefoğlu da 24 yıllık belediye ışçisı ve iş- ten çıkanlanlar arasında. Sedefoğlu. CHP dele- gesi olduğunu söylüyor ve "Sosyal demokrat oV- dugum için, onlara oy vermediğim için Refah be- ni cezalandırdı" diyor. 12 Eylül dönemı de dahıl olmak üzere belediyelerde çalıştığı 24 yıl boyun- ca, değişik siyasal partiler ve belediye başkanla- nyla görev yaptıklannı söyleyen Sedefoğlu şöy- le konuşuyor: "Ben, böyle bir yönetim görmedim. Belediye başkanı açıkça 'Ben, benden olmayan insanlarla çahşamıyorum' diyor. Gerisini siz düşünün." CUMHURIYETTEN OKURLARA ORHAN ERtNÇ Uğun Mumcu Yaşıyor Yarın, sevgili Uğur Mumcu'yu, öldürulüşünün ikinci yıl- dönümünde anacağız. Ama bu sembolik bir anma olacak. Çünkü, Uğur Mumcu yaşıyor. Etten ve kemikten soyutlan- mış olması, O'nun aramızdan tümüyle aynlmış olması an- lamına gelmiyor. Köşe yazılarında dile getirdiği ve savunduğu görüşler güncelliğini koruyor, araştırmacı gazetecıliğin öncüsü ola- rak ortaya koyduğu yolsuzluk dosyalan ve araşttrmalar gerçek gazetecilere örnek olmayı, onlan özendirmeyi sür- dürüyor. Gerçek bir gazeteci-yazar için yaşamın anlamı ve değe- ri, bu dünyadan aynldıktan sonra da yaşamaya devam edebilmek olmalı. İşte bunun seçkin bir örneğini oluşturu- yor Uğur Mumcu. Ancak önemli bir eksikliğimiz var. Artık onunla birlikte oturup sohbet etmekten, o iddialı ama gerçeklerden sap- mayan görüşlerini, fırsatı yakaladığında taşı gediğine koy- maktaki ustalığını ve arada patlattığı kahkahalarını dinle- mekten yoksunuz. Aslında hüznümüzün gerçek nedeni debu. Aradan iki yıl geçmiş olmasına karşın, bombalı saldın- nın soruşturmasında bir arpâ boyu yol alınmamış olması hüznümüzü daha da arttınyor. "Katillerin bulunacağı" ko- nusunda verilmiş olan namus sözlerinin unutulmuş ve tu- tulmamış olmasını acı ıçinde ızlıyoruz. Bu nedenle ülkemizde şimdiye değin yaşanmamış bir olay yaşanıyor. Demokrasiden, laik Cumhuriyet'ten yana, yolsuzluklara, uğürsuziuklara karşı bir milyonu aşkın kişi Uğur Mumcu'nun katillerinin bulunması için imza veriyor. Yetkililere görevlerini anımsatıyor. Etten ve kemikten soyutlanmış Uğur Mumcu'suz geçen iki yılın ve soruşturmadaki çarpıklıkların sergilendığı köşe yazılanndan örneklerin deyer aldığı özel ekımiz "Gözlem"\ yann, Cumhuriyet'le birlikte sizlere sunacağız. Buradan bir kez daha yineliyoruz: Uğur Mumcu'nun katilleri bulun- malıdır. • 25 ocak, terör kurbanları arasına katılan yazarımız, de- ğerii kültür, sanat ve yazın insanı sevgili Onat Kutlar'ın 59'uncu doğum yıldönümü. Dostlan, Uğur Mumcu gibi ölümsüzler arasında uğurlanan Kutlar ıçin bir kez daha bir araya gelecekler. • Vıetnam, Amerika Birleşik Devletleri'ne karşı verdiği kur- tuluş savaşı ile dünya kamuoyunda yıllar boyu ilgi odağı olmuş bir Asya ülkesi. 1975 yılında ABD askerlerının pa- nık içinde çekilmek zorunda kaldıkları Vıetnam'ı arkadaşı- mız Hatice Tuncer gezdi, gördü, yaşadı ve fotoğrafladı. "Direnen Yıldızın YeniRengi: Vıetnam" başlıklı dizi, hem Hatice Tuncer'in özgün dili ve anlatımı, hem de özgün fo- toğrafları ile ilgi topladı. • 27 Mart 1994'te yapılan yerel seçimlerde Refah Parti- si'nin oylarındakı artış çeşitlı yorumlarayol açtı. Gecekon- duların siyasete vurduğu damganın rengi ve RP'ye kayan oyların hangi parti ya da partilerden geldiği hep olasılıkla- ra dayanılarak ortaya atıldı. Konu ilk kez bilimsel bir biçimde ve genişlikte Doç. Dr. Nur Alkış ile çalışma arkadaşları tarafından incelendi. ''Si- yasete Gecekondu Damgası" başlığı ile dün yayımlama- ya başladığımız araştırma, okurlanmızı bilgilendırmenin yanı sıra polıtikacılara da vereceği ipuçlan ile ilgi toplaya- cak nitelikte. • Geçen haftanın Cumhuriyet'e özgü haberlerinden bir bölümü de satırbaşlan ile şöyleydi: TBMM Büromuz, Başbakan ve ailesinin servetine ilişkin çalışmalannı sürdürdü ve çarpıklıklan bir kez daha gözler önüne serdi. Emine Kaplan, kamu okullannın paralı duruma getiril- mesi görüşü savunulurken özel okullara venlecek destek- len haberleştırdı. Yılmaz Gümüşbaş, Işık Kansu ve Türey Köse, solda birlik konusundaki liderlik pazarlıklannı ve tabandaki ça- lışmaları aktardılar. Esra Yener, ekonomınin içinde bulunduğu borç bata- ğını sayılarla ortaya koydu. Lale Sanibrahimoğlu, Avrupa Birliğı ıle Gümrük Biıii- ği'ne gırebılmek için pazarlık konusu yapılan Kıbrıs'la ilgi- li gelişmeleri yazdı. Osman Aydoğan, Anayasa'da yapılacak değişiklikle- rin, 24'üncü maddenin laikliği güvence altına alan bölümü- nün çıkarılmasını amaçlayan pazarlıklannı gündeme getır- di. • Önümüzdeki pazartesiye kadar gönlünüzce bir hafta geçirmeniz dileğı ve saygılanmızla. Turhan: Mumcu faili meçhul cinayet kurbanı Istanbul Haber Servisi - 12 Mart Asken müdahelesiyle emekhliğe sevk edilen ve "Genç Kemalistler Dav-ası" ile "Bom- ba Davası"nda baş sanık olarak yargılanan Kurmay Yarbay Talat Turhan, gazetemiz yazan Uğur Mumcu' nun emperyalizme kar- şı tam bağımsızhk mücadelesi verdığı için faili meçhul bir ci- nayete kurban gittiğinı söyledi. "Bu nedenle Uğur Mumcu ve Muammer Aksoy'u kıskanıyo- nun" diyen Turhan. faili meç- hul cinayetlerde MİT-CIA ışbır- liği olduğunu öne sürdü. SHP Büyükçekmece ılçe örgütü tara- fından düzenlenen "Uğur Mum- cu" konulu panel dün yapıldı. Panele konuşmacı olarak katılan emeklı Kurmay Yarbay Talat Turhan, failı meçhul cinayetlerin faillerimn gizli servısler olduğu- nu öne sürdü. Turhan. Türkıye'deki "Devlet cinayet işlemez" ıddiasının ger- çek dışı olduğu görüşünü savun- du. Söz konusu cınayetlenn fail- leri yakalanmadığı ve kamuoyu önüne çıkanlmadığı sürece. bu iddianın kabul edilemeyeceğıni vnrgulayan Turhan "Devietin gö- revi vatandaşlannın can ve mal güvenliğini sağlamaktır. Faili meçhul cinayetlerin failleri önü- müze koyulursa. devietin cinayet işlemediğine inanıra" dedı. Mumcu için Meclis'e 1 ınflyon imza verilecek Haber Merkezi-Bombalı bir suıkast sonucu ıkı yıl ön- ce yaşamını yıtıren gazetemız yazan Uğur Mumcu, bu hafta çeşıtlı etkinlıklerle anılıyor. Mumcu'nun katillen- nin bulunması için toplanan 1 milyonu aşkın imza, Tür- kiye Barolar Bırliği (TBB) bünyesındekı Mumcu Cina- yetını IzlemeKomisyonu tarafından bugün saat 10.30'da TBMM Başkanlığı'na sunulacak. 24 Ocak 1993 günü öl- dürülen Mumcu çeşıtlı ıllerde panel, konser. sınevızyon göstensı ve çeşıtlı etkinlıklerle anılacak. Istanbul'da Payel Yayınevi tarafından "Uğur Mum- cu'nun faillerinin bulunması için yetkilileri goreve çağır- ma" amacıyla toplanan v e sayısı bir milyonu aşan ımza- lar, gazetemız bünyesındekı Uğur Mumcu Onayetını tz- leme Kometesı adına Türkıye Barolar Birliği Başkanı Önder Sav başkanlığındaki bir heyet tarafından TBMM Başkanı Hüsamettin Cindoruk'a teslım edılecek. Ankara Büromuzun habenne göre 40 demokratık kıt- le örgütünün katkısıyla gerçekleştırilen "Adalet ve De- mokrasi Haftası" kapsamındakı ilk anma etkınhğı, bu- • îki yıl önce bombalı bir suikastla öldürülen yazanmız Uğur Mumcu bu hafta çeşitli illerde panel, konser sinevizyon gösterisi ve birçok etkinlıklerle anılacak. Yann da Mumcu'nun evinin önünde düzenlenecek anma töreninde. saygı duruşundan sonra Yayın Kurulu Başkanımız îlhan Selçuk bir konuşma yapacak gün Ankara Deneme Lısesı Mezunlan Derneğı'nce ger- çekleştırilecek. "Uğur Mumcu Anıuvor" konulu panel ve sinevizyon göstensı. saat 17.30'da tÜBİTAK (B) Salo- nu'nda yapılacak. Yann ise Mumcu'nun evinin önünde düzenlenecek anma töreninde, saygı duruşundan sonra Yayın Kurulu Başkanımız tlhan Selçuk bir konuşma yapacak. Istanbul Haber Servısımızın habenne göre ıse Atatürk Vakfı'nca düzenlenen anma forumu bugün Beyoğlu Ses Tıyatrosu'nda yapılacak. CHP ve ŞHP îstanbul ıl gençlik komisyonlan, İşçi Partısı (İP) Öncü Gençlik Komisyonu, DEGEF ve Ata- türkçü Düşünce Demeğı Gençlik Komısyonu'nun. Be- şıktaş Beledıyesının katkılanyla düzenlediğı Uğur Mumcu'yu anma törenı ıse yann saat 11.00-23.00 ara- sında, Beşiktaş Tanzım Satış Mağazasf nın yanındakı Uğur Mumcu Anıtı önünde gerçekJeştırilecek. DSP Av- cılar ilçe örgütünün düzenlediğı Uğur Mumcu'yu anma etkınliklen ıse saat 10.00'da, Avcılar Cıhangir Mahalle- sı'ndekı Uğur Mumcu Parkı'nda başlayacak. SHP Kadıköy ılçe örgütünce düzenlenen "Uğur Mum- cu Anma Yürüyüşü". y ann saat 17.00'de, Kadıköy Iske- lesi'nın yanındakı Atatürk heykelmın önünde başlaya- cak. Uğur Mumcu'yu ikinci ölüm yıldönümünde anmak amacıyla Çağdaş Yaşamı Destekleme Denıeği'nın (ÇYDD). Kadıköy Belediye Başkanlığı ıle Cumhunyet Kıtap Kulübü'nün katkılanyla düzenlediğı etkinlık ise yann saat 18.00'de, Caddebostan'dakı Kadıköy Beledi- yesi Kültür ve Sanat Merkezf nde başlayacak. Adana Büromuzun bildirdığine göre işçi konfederas- yonlan, meslek ve mühendis odalan, dernekler ve parti- lerden oluşan yaklaşık 50 kadar örgüt, bugün Çukurova Gazetecıler Cemıyeti'nde ortak bir basın açıklaması ya- pacaklar. Atatürkçü Düşünce Demeği (ADD) kurucu üyesı ve Eskışehır Şube Başkanı Ayyuk Erenberk ıse gazetemi- ze yaptığı açıklamada. Muammer Aksoy ve Uğur Mum- cu'nun anısına, 24-31 ocak tarihleri arasında, 6 il ve 2 ıl- çeyi kapsayan bir etkinlik programı hazırlandığını söy- ledi. ADD'nın, Bozüyük Belediyesi Eviendirme Salo- nu'nda düzenlediğı, Uğur Mumcu ve Muammer Aksoy'u anma toplantısı ıse 25 Ocak 1995 Çarşamba akşamı sa- at 18 00'de başlayacak. Toplantıda, Ceyhan Mumcu,Bed- ri Baykam ıle Ayyuk Erenberk konuşacaklar.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle