Katalog

Cumhuriyettmtivaz Sahibi: Berin Nadi Genel Yayin Yöneimenr Orhan Erinç # Genel Yavın Koordınatörü: Hikmet Çetinkaya# Yazıışleri Müdürlerı. Ibrahim Vıldız. Dinç Ta>anç tSorumlu) • Haber Merkezi Müdiirü Hakan Kara # Görsel Yönetmen Fikret Eser Dı^Habcrlcr Krgun Balcı# Istıhbarat ValçınÇakır % Ekonomr. Bülent Kı/anhk • Ra«l>«-TV. Uygar Eremektar # Külıur Handan Şenköken • S[X>r Abdülkadir Yücelman 9 Yurt Habcrler Mehmct Saraç • Mdkaloler' Sanıi karaören • Çcvırı Se\feltin Turhan • Duzellmo Abdullah Yazıcı Yayın Kurulu İlhan Selçuk (Ba-jkan). Orhan Krinç. Okta> Kurtböke. Özgen Acar, Hikmet Çetinka>a, Şükran Soncr, Ergun Balcı. DinçTa\anç, Ibrahim Yıldı/, Orhan Bursalı, Muslafa Balba>. Ankara Tcmsılcisı: Mustafa Balbay 0 Habcr Muduru Doğan Akın Atalürk Bulvarı No 125. Kal 4. Bakanlıklar-Ankara Tel" 4195020(7 hat). Faks: 4195027 • izmirTertiMİcısr Serdar Kızık, H /ı>a Blv. 1352 S 2'3 Tel 4411220, Faks: 4419117 • Adana Tcmsılcısı Çetin Yiğenojjlu, Inonü Cd. 119 S No l Kat I. Tel 3522550. Faks 3522570 Mucsscsc Muduru. Ero( Erkut0Koordınator Ahme(Kamlsan0Muhasebe Bülent Yener # tdare Hüse\in Gürer 0 lşletme Önder Çelik 0 Bılgı-lşlem. Nail İnal 0 Bılgısayar Sıstcm Mürüvet Çiler 0 Reklam Retıa Işıtman 0 Halkla Ihşkıler Nurten Berksoy ^ a } i m l ı v u ve B a u n : > enı Oûn Habtfr \ıanM. Babin w Vayıncılık A S TüriuKajil cad 3 9 4 i Cagaloglu 34334 Isl PK 246 Uıanhul Tel (0 212) M 2 05 (I* |2O halı 1-dU (0 2!2ı 15OCAK 1995 Imsak: 5.5ü Güneş. 7.20 Öğle. 12.20 Ikindı 14.45 Akşarcv. 17.06 Yatsı: 18.31 Karadeniz'e yatinm çağrısı • SAMSUN (Cumhuriyet) * Başkent Üniversitesi Rektörü ve Büyük Anadolu Vakfı (BAV) Başkanı Prof. Dr. Mehmet Haberal. Karadeniz ınsanının her zaman ülke bütünlüğü ve birliği için mücadele verdiğini belirterek. "Karadeniz insanı, hiçbir zaman ülkesi dışında bir şey düşünmemiş ve ülkemizi dışanda jurnallememiştir. Bu nedenle bölge insanımız, ülkemizin çimentosu olmuştur" dedi. Büyük Anadolu Vakfı tarafından Samsun TUR.BAN Otel'de düzenlenen "Çevre ve Turizmin Karadeniz Ekonomısıne Etkisi" konulu sempozyumda konuşan Vali Şınasi Kuş da bölgenin yillardır ihmal edıldiğını belirterek bu kötü gidişin DYP-SHP koalisyon hükümetinin işbaşına gelmesi ile son buldugunu söyledi. Diyanettn Berat Kandili mesajı • ANKARA (ANKA)- Diyanet Işleri Başkanı Mehmet Nuri Yılmaz. Müslümanlan "çalışkan" olmaya çağırdı. Yılmaz. Berat Kandili dolayısıyla yayımladığı mesajda, tembel toplumlann tarihten stlındığini hatırlatarak-, •'Dinimizin bizden istediği gibi çalışırsak yükselir ve yücelıriz. Aksi halde bugünkü halimiz ve geri kalmışlığımız de\am eder" dedi Yılmaz şunlan söyledi: "Beşer olmamız hasebiyle günahsız, hatasız ve kusursuz olmamız mümkün değildir. Ancak kullanna merhameti sonsuz olan yüce Allah. hayat tablomuzu karartan günahlardan kurtulmamız için tevbe yolunu her zaman açık tutmaktadır." Uluslararası Bilgisayar Enstitüsü • İZMİR (AA)-EÜ Uluslararası Bilgisayar Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Aydın Öztürk. bilgisayar alanındaki teknolojik gelişmeleri yakından izleyerek Türkiye koşullanna uyarlayacaklannı söyledi. Prof. Dr. Öztürk. enstitünün en önemli işlevinin. nitelikli lisansüstü eğitimi gerçekleştırmek olacağını kaydetti. Prof. Öztürk, Türkiye'de ilk kez kurulan Uluslararası Bilgısayar Enstitüsü'nün. yurtdışındaki Türk ve yabancı bilim adamlan için cazip çalışma koşullan yaratacağim belirtti İkinci Sağlık Projesi • ANKARA (AN KA)- Doğu ve Gûneydoğu Anadolu Bölgesi'nde 23 ili kapsayan 200 milyon dolarlık tkinci Sağlık Projesi'ne 16 ocakta Abant'ta start \erilecek. Sağlık Bakanlığı'nca 1993 Nisan ayında çalışmalanna başlanılan ve finansmanmın 150 milyon dolan Dünya Bankası kredisınden oluşan tkinci Sağlık Projesi, 16 ocakta Abant'ta yapılacak proje başlatma toplantısı ile uygulanmaya başlanacak. Toplantıya Sağlık Bakanı Doğan Baran, bakanlık yetkilileri ve 23 ilin valisi katılacak. Köprüde intihar kuşkusu • İstanbul Haber Senisi- Boğaziçi Köpriisü üzerinde. 34UNP37plakahbir otomobil terk edilmiş olarak bulundu. Otomobilde Yakup Çarpaner (20) adına düzenlenmış kımlik ile bir kadına hitaben "seni seviyorum" yazılı not bulundu. Araç sürücüsünü gören olmadığıru ve köprü kameralanrun da herhangi biratlamaolayını kaydetmediğini belirten yetkililer, inlihar olasıhğı üzerinde durduklannı söylediler. Yağmtır gecekondu yıktı • İstanbul Haber Servisi- Eyüp/Alibeyköy"de dün gece başlayan şiddetli yağmurun * yol açlığı toprak kayması sonucu 5 gecekondu yıkıldı, yaklaşık 20 gecekondu oturulamaz hale geldi. Yurttaşlann evlerini erken boşaltmalan sonucu ölen ya da yaralanan olmadı. Evsiz kalan y urtlaşlar geçici olarak yakınlardaki bir spor salonuna yerleştirildı. 1994 yılı içinde yayımlanan kitap sayısında yüzde 33 azalma oldu Yasak, zamlar ve TY> ldtabı bitirdi •Araştırmalar, her üç kişiye düşen bir televizyon ahcısmın günde ortalama 6 saat izlendiğini, her altı kişiye düşen bir kitaba ayrılan okuma süresinin ise ayda 37 saati geçmediğini gösteriyor. YILMAZ KARABACAK ~ Türkiye'nin iletişim düzenini altüst eden görsel kültürün ürünleri radyo \e televizyon- lann egemenliği altına kalan. yazan ve yayın- cısı cezaevine konulan, birer suç aleti olarak gösterilen kitap can çekışıyor. Araştırmalar. her üç kişiye düşen bir televızyon alıcısının günde ortalama 6 saat izlendiğini. her altı ki- şiye düşen bir kitaba ayrılan okuma süresınin ise ayda 37 saati geçmediğini gösteriyor. Sadece 1994 yılı ıçensinde yayımlanan ki- tap sayısında yüzde 33'lük bir azalma meyda- na gelirken, 5 Nisan Kararlan, KDV oranlan ve artan enflasyon, insanların kitaba ayırdığı payı da giderek azaltıyor. Gözümüz ekranlarda Ulkelere göre, gazete. kitap, radyo ve televizyonun durumu De\let Istatıstik Estıtüsü (DİE) verilerine göre Türkıye'de 16 milyon 644 televizyon alı- cısı bulunuyor. Pandora Kıtabevi bünyesinde oluşturan bilgi bankası \erileri. 1993 yılında 2 bin 217. geride bıraktığımız 1994 yılı ıçerisin- de ise sadece bm 506 kitap yayımlandığını, sa- tışa sunulan kitap sayısının 7 bın 450'ye ancak ulaştığını ortaya koyuyor. Okuma ve televizyon izleme yaşı olarak kabul edilen 6 yaş \e üstü nüfusa oranlandığında Türkiye'de her 3 kişiye 1 televizyon alıcısı düşmesine karşılık. her 6 kişiye I kitap. 81 kişiye de 1 günlük gazete dü- şüyor. Televizyon izleme ve kitap okuma alışkan- lıklara ılışkin araştırmalar. günlük ortalama te- Ülkeler ABD Almanya Avustratya Bangladeş BAE BDT ingittere Ispanya Cezayır Endonezya Filipinler Fransa Hindistan Japonya Kenya Macanstan Nijerya Tayvan Türkiye Y Zelanda GAZETE Tiraj Sayısı 64.986 34.325 4.740 848 291 96.414 25.159 2370 1.082 3.049 2.379 11.369 12.896 70.669 280 2.570 5 &500 4.188 1055 -Bin 266 958 3.8 . 8 174 345 443 76 47 18 44 205 26 578 13 242 0.7 179 81 324 RADYO Alıcı Sayısı 515.696 33.099 7.169 4.449 378 187.846 157.456 11.820 5.436 21.785 3.953 49.009 53.937 96.703 1.815 6.093 357 13.594 7.093 3.053 -Bin 0.5 4.8 2.3 24 4.7 1.5 1.2 3.4 4.2 8.0 15 1.1 15 1.3 12 1.7 19 1.5 7.8 1.1 TELEVİZYON Alıcı 195.795 29.210 6.000 426 150 90.000 18.953 14 871 1.550 7.112 6.700 21.968 13.200 30.250 192 4.215 25 6.085 18.075 978 -Bin 1.3 54 2.8 244 12 3.2 3.2 2.6 15 24 8.8 2.5 62 4.1 118 2.5 277 3.2 33 3.5 KİTAP Sayı 12.280 7.542 5.765 642 547 11.231 8.321 6.299 2.877 2.940 1.408 9.759 7.958 8.654 347 3.423 416 1.321 1.718 573 SÜRELİ YAYIN -Sayı 2.340 1.573 1.430 231 679 1.763 2.145 1.370 1.024 1.102 785 2.128 2.433 2.720 121 1.346 ' 147 892 1.264 356 İstanbul Haber Servisi- Türkiye'nin de aralannda bulunduğu dünyanın seçilmiş yirmı ülkesındeki genel duruma bakıldığında görsel kültür ile yazılı kültur ilişkısınin aldığı boyut daha lyı gözlemlenebilıyor. Venler, gelişmiş ülke kültürlerinın daha çok görsel kültüre dayandığını. kendi gelışimlenni borçlu oldukları yazılı kültürün başlangıçta etkisini kaybettiğıni ancak sonralan gazete, kitap ve süreli yayınlarla yazılı kültüre tekrar dönüş yaşandığını gösteriyor. Geri kalmış ve gelişmekte olan ülkelerde ise yazılı kültür görsel kültür ilişkisi gelişmişlerle olan bağımlıhk biçimlerine göre çeşitlilik sergiliyor. (Not: Gazete tırujlan ile radyo ve televizyon alıcılannm sayılarını okurken üç sıfır ektemek gerekiyor. "BİN " vazılı kolonlar ise her bin kişiye düfen gazete sayısıyla. radyo ve televizyonda alıvı buşma düşen kişi sayısım gösteriyor.) levızyon izleme süresınin 5.5 saate ulaştığını ortaya koyarken kitap içın ayırdığımız süre ay- da sadece 37 saatle sınırlı. Gününün büyük bö- lümünü e\ de geçıren kadınlar ile çocuklann te- levizyon izleme süreleri ortalama 7 saate ka- darçıkabılıyor Bu rakamlar. televızyona gün- de 6 saat 25 dakikamızı. kitaba ise bir saat 20 dakıka avırdığımızı göstenyor. Araştırmalann gözlerönüne serdıği bu so- nuçlann nedenlen üzerıne çeşitli çevreler fark- lı görüşler öne sürüyorlar. Yayıncılar Birliği Başkanı Aygören Dirim, 1994 yılında yaşanan ekonomık knzden en çok kendılerının etkilen- diğini belirterek, bu yıl içerisinde alınan 5 Ni- san ekonomik ıstikrarönlemlerinin.birçokya- yınevını kapanma noktasına getırdiğinı söyle- di. Siyasi ıktıdurların kâğıt zamlannı bırbaskı aracı olarak kullanmayadevamettıgıni \urgu- layan Dirım, kâğıt fiyatlannın dö\ ız kurları ile ışlem görür hale geldiğine değinerek şu açık- lamalarda bulundu: "Ckldi önlcmler alınması gerekirken göster- melik i> ileştirmelerc gidiliyor. Örncğin KD\ oranlan kitap satışjarında \üzde l'e düşürül- dü. ancak kitap girdilcrindc >ü/de 15olan KDV oranlan a> nı se>i>ede kaldı. Durum bö\ leolun- ca yayıncılar büyük kayıplara uğradı. V'ayıncı olarak her birimizin milyunlarca lira KD\ ala- cağnnız \ar. Aradaki fark \ergiye mahsup edi- lirse az da olsa bir rahatlama sağlanabilir." Siyasal baskılann, sorunun bir başka boyu- tunu oluşturduğuna değınen Dinm, Türki- ye 'deki politik çalkantılann önce kitap uzenn- de etkisini gösterdiğini, birçok yayıncının ve yazann 'düşüncesuçlusu' olarak cezaevine ko- nulduğunu, kitabın tehlikeli suç unsuruolarak gösterildığinı kaydederek, "Kültürel gelişme sağlanamadan,ekonomik gelişmenin hiçbir an- lamı olamaz. Bunun artık kabul edilmesi gere- kiyor" görüşünü savundu. 'Reality show salgını' Marmara Üniversitesi İletişim Fakültesi öğ- retim üyesi Doç. Dr. Nurçay Türkoğtu da gör- sel kültür, yazılı kültür ilişkisinde yaşanan so- runlann bir başka boyutuna dikkat çekti. Tele- vizyonlarda izlenme oranlan en yüksek prog- ramlararasındayeralan 'reaiityshow'lara, 'se- yirfik ölümler' tanımını getiren Doç. Dr. Tür- koğlu eleştinlerini şöyle dile getirdi: u Bir iktidar aracı olan şiddetle izleyki belle- ginde çeşitli baskılar kuruluyor. Bunun sosyal yararlan da >nr, ancak izleyiciye bu tür prog- ramlarda. aynı ilkçağ Roma savaş arenalann- da \eya meydanlara kurulan idam sehpalann- da olduğu gibi kurbanlar gösteriterek, 'Okuma- yın. araştırmay ın uslu uslu oturun. Yoksa sizin de başınıza bunlar gelebilir. Yaşadığınıza dua edin' deniliyor." Televizyonun kültürel kimliğimizi kökten sarstığını savlayan Türkoğlu. "Bütün bunlar yapılırken'Halk bunu istıyor' gerekçesinin ar- dma sıgınılıyor. Fakat, izleyiciyi potansiyel bir katil konumuna sokan bu programların sosyal psikolojimizde yarattığı etkileri görmek gerekir. Bunun önüne geçmek için izlevicinin bilgi dii- zeyini v ükseltnıesi gerekir. Bu ise ancak oku- makla mümkün. Ancak böylelikle kendilerine doğru olarak sunulanlann farkına varabilir- ler" önerisini getirdi. RESMİ GAZETE'DE YAYIMLA1NDI Nükleer tesislere uluslararası denetim • Türkiye, onayladıgı 'Nükleer Güvenlik Sözleşmesi' uyannca, nükleer tesısler hakkında uluslararası denetim altına girecek. Tesisler hakkında, uluslararası düzeyde düzenîenecek olan "gözden geçirme toplantılan'na katılacak olan Türkiye, nükleer tesisler hakkındaki uluslararası ilkeleri uygulayacak. ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - Türkiye, onayladıgı "Nükleer Güvenlik Sözleşme- si"uyannca. nükleer tesisler üze- rinde uluslararası denetimi kabul ettı. Tesislerin çaltşmasının ve güvenliğinin denetimi için ulus- lararası düzeyde "gözden ge^ir- metoplantılan" düzenlenmesini öngören sözleşme, nükleer gü- venlik içın evrensel ilkeleri içe- nyor. Resmi Gazete'de dün yayımla- narak yürürlüğe gıren uluslarara- sı "Nükker Güvenlik Sözleşme- sr". Türkiye'nin nükleer tesisler üzerinde uluslararası denetime bağlı olmasını öngörüyor. "Ev- rensel bir nükleer güvenlik eMe etmek ve sürdürmek" amacıyla çok sayıda ülkenin imza koydu- ğu sözleşme. ülkelenn, nükleer tesisin yer seçıminı. tasanmını, inşaatını, işletmeye alınmasını. ışletilmesinı veya sökülmesını düzenlemek için "yetkili ku- rum" pluşturulmasını da öngö- rüyor. İmza koyan ülkelerde bu- lunan nükleer tesislerin güven- liklı çalışıp çalışmadığını kontrol etmek için düzenli uluslararası toplantılan düzenleyen sözleşme uyannca Türkiye, yasal ve ıdari düzenlemeler yapacak. Ülkele- nn mevcut nükleer santrallar için önlemleralması gerektiğinin be- lirtildiği sözleşmede, güvenlik sağianamaması durumunda te- sislerin kapatıtması öngörülüyor. Sözleşmeye göre yapılması gereken yasal düzenlemeler şöy- le sıralanıyor: "Nükleer tesislerle ilgili bir li- sansiama sistemi ve lisansı olma- yan nükleer tesisin işletilmesinin yasaklanması; uvgulanabiliryö- netmeliklerle ve lisans şartlanna uygunluğunu tahkik etmek için nükleer tesislerin mevzuat dene- timivedeğerlendirme sistemi; as- kıya alma. değiştirme ve iptal et- me de dahil olmak üzere uygula- nabilir yönetmeligin ve lisans şartlannın uygulanması." İmza koyan ülkelerin nükleer tesislerin güvenliğini sağlaya- caklan hükümlerini taşıyan söz- leşmenin 9. maddesine göre, nükleer tesisin güvenliği ıçinasıl sorumluluk "lisans" sahibinde olacak. Hükümetin belırlediği "yetkili kurumdan" bir nükleer tesisin yerseçimi, tasanmı, inşa- atı. işletmeye alınması, ışletilme- sı veya sökülmesi içın "lisans" alan kişi ya da kuruluşlar. tesisin güvenliği açısından "asıl sorum- lu" sayılacaklar. Hükümetlerin güvenlik bakımından sorumlu- luğu, lisans sahiplerinin bu so- rumluluğu yenne getirmesi için "önlemler" almak olacak Rad>as>on korunması Sözleşmenin "Mali ve İnsani Kaynaklar" başlıklı II. madde- sı uyannca Türkiye. her nükleer tesisin güvenliğini. tesisin ömrü boyunca desteklemek tçin yeter- li mali kaynağı temin etmek üze- re uygun önlemler alacak. bu yolda vasıflı personel yetiştırıl- mesini sağlayacak. Sözleşme uyannca taraf ülke- ler, tesislerde çalışanlann ve hal- kın maruz kalacağı radyasyonu olabilecek en düşük düzeyde tut- mak ve hiçbir bıreyin daha önce belırlenmış ulusal doz lımitleri üzennde radyasyon almamasını sağlamak için uygun önlemler alacak. Pahalüıkmitinginde halk dondu İstanbul Haber Servisi - ANAP İstanbul İl Teşkilatf nın düzen,ledığı "Halkın Feryadı", "Yandını Allah" pahalılık mıtıngı tam anlamıyla "Dondum Allah" mitingine dönüştü. Mitıngde hükümetin ıstifası istendi. Çağlayan Abide-ı Hürriyet Meydanı'da dün düzenlenen miting. çok soğuk bir havada gerçekleşti. Yaklaşık ikı bın kişinin katıldığı mitıngde, her pahalılık mitinginde olduğu gıbı ellerinde içı boş tencerelı kadınlar göze çarpıyordu. Mitinge, ANAP'ın Adalar Belediye Başkanı Can Esen. Bahçelievler Belediye Başkanı Saffet Bulut. Eminönü Belediye Başkanı Ahmet Çetinsaya ve Şişli Belediye Başkanı Gülay Atığın yanı sıra ANAP'ın bazı İstanbul milletvekılleri de katıldı. "Üve> anaTansu","Amerika < da hanlar hamamlar. Türkiye'de milletin anası ağlar" ve "Bir kuru ekmeğimiz vardı, onu da Tansu aldı" pankartlany la: "Tansu Amerika'ya". "V'ur vur inlesin. Tansu Çiller dinlesin" ve "Hükümet istifa" sloganlan mitıngde dikkat çekıyordu. ANAP İstanbul İl Başkanı Mükerrem Taşçıoğiu yaptığı konuşmada. bugüne kadar her zaman politikacılann mitinglerde konuştuğuna dikkat çekerken "Acılar içinde kıvranan halk derdini anlatsın diye bu mitingi düzenledik"dedi. Ülkede bu kadar ağlanacak olay varken Başbakan Tansu ÇiBer'ın yüzünde her zaman gülen insan maskesi taşıdığına dikkat çeken Taşçıoğlu. hiç kımsenin bu gerçeklen gözardı etmemesi gerektiğinı belirtti. Daha sonra mitinge katılan halktan bazı kişiler. yaptığı konuşmalarda hükümeti istifaya davet ettiler. (Fotoğraf: KEREM ILGAZ) KOLESTEROL Yumurta aklanıyor Çeviri Servisi - Geçen on- yıllarda yumurta. tüm şimşek- leri üzerine çekmişti 4O'lı yıl- lann ortalanndan bu yana, ko- lesterol \e kalp hastalıklan üzerindekı olumsuz etkisi yü- zünden yumurta tüketiminde büyük bir düşüş gözlendi. Ancak, bu konuda verilen yanm yüzyıllık yoğun çabadan sonra, 1995 yılı, yumurtanın yeniden canlanma yılı olabilir. New York Tımes'da'yer alan bir habere göre beslenme uzman- lan. artık bedenin günlük ko- lesterol gereksimi konusunda daha esnek davranıyor ve ko- lesterol düzeyinin yüksek ol- duğu yumurta ve kandes gibi besinlerin yenmesıne göz yu- muyorlar. Herkesin cebine uygun, be- sin değeri son derece yüksek, kolayca yenip sindirilebilen ve kısa sürede hazırlanabilen bir besin olan yumurta, ne yazık ki kolesterol açısından da çok zengin. Y'üksek kolesterol ise yıllardır koroner kalp hastalık- lannın temel nedenlerinden bi- ri olarak görülüyor. Ancak yapılan son araştır- malar, kandaki kolesterol ora- nının iki temel nedenden kay- naklandığını ortaya koyuyor: Doymuş yağ miktan ve kalı- tım. Beslenmeye bağlı kolestero- lün ise koroner riskini arttırma yolundaki etkisinin çok az ol- dugu görülüyor. Uzmanlara göre ailesinde kalp hastalıklan ya da yüksek kolesterol bulunan kişiler. bes- lenme konusunda en çok özeni göstermek zorunda. Risk faktörü yüksek kişiler ve kalp hastalarına, yüzde 30'un altında doymamış yağ, yüzde 7 den az doymuş yağ ve günde 200 miligramın altında kolesterolü içeren bir beslen- me programı önerilıyor. Betontaş Lisesi Din ve Ahlak Bilgisi öğretmeni Ramazan Yıldız'ı aklama çabası Atatürk'e hakaret örtbas edîliyorİZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) - Betontaş Lisesi Dın ve Ahlak Bilgisi Öğ- retmeni Ramazan Yıldız hakkında. ders- lerde, "Atatürk'ü ve Kubilay'ı alçaltıcı yaklaşımlarla yerdiği, buna karşın Padi- şah Vahdettin'i övdüğü"sa\ lanyla açılan soruşturmanın ortbas edılmeye çalışıldı- p belirtıldi. Bu arada Zaman gazetesi de iddialann asılsız olduğunu öne sürerek yalan haberlerle Yıldız'ı savunma çaba- sına girdi. Kubilay'ı anma törenlerine katılmaya hazırlanan 1 'A sınıfındakı dersinde Kur- tuluş Savaşı'na ve Atatürk'e değinirken yaptığı konuşmalarından ötürü hakkında soruşturma açılan Yıldız için. öğrencile- rin ifadçsi alındı. Edinilen bilgiye göre, l'Asınıfı öğrencilerinin çoğunluğu, Yıl- dız'ın derste şaşkınlıkla karşıladıklan de- ğerlendirmeler yaptığını söylediler. Sav- lara göre Yıldız. Atatürk'ün annesı Zü- beydeHanım'ın ıkı kezevlendiğinı, Vah- dettin'in "vatanhaini"değil. Mustafa Ke- mal'ı Anadolu'yagöndercn padışah oldu- ğunu söyledi. Oğrencilere, doğru değer- lendirmeler yapmalan için yalnızca Ata- türk yanlısı değıl, biraz da "aleyhte'"kıtap- lar okumalannı öncren YıIdız, o döncmın •Betontaş Lisesi öğretmeni Ramazan Yıldız hakkında, "Atatürk'ü ve Kubilay'ı alçaltıcı yaklaşımlarla yerdiği, buna karşın Padişah Vahdettin'i övdüğü" savlanyla açılan soruşturma örtbas edilmeye çalışılırken, Zaman gazetesi de iddiaların asılsız olduğunu öne sürerek Yıldız'ı savunma çabasına girdi. koşullanna göre Atatürkolmadan da Kur- dıklarını söylediler tuluş Sa\aşi'nın kazanılacağını dıle getir- di. Örnck olarak da Güneydoğu'da asker- ler çarpışırken başarıdan. komutanlann "nasipiendigini" belirtti. Y'ine savlara gö- re Yıldız. Kubilay'ın "kiminpiyonuotdu- ğunun belirlenemediği veErmeniler tara- fından öldürüldüğünü" söyledi. Sınıftakıbazıöğrencilennbudeğerlen- dinnclcre tcpkı göstermeleri üzenneolay. okulun dışına, velilere kadar uzandı. Ba- zı öğrenci velileri okula giderek durumu Müdür Çetin Zengin'e ilettiler. Bu sözle- rin ve değerlendırmelerın cumhuriyet düşmanlığı anlamını taşıdığını belirten velıler. Yıldız'ın cezalandınlmasını iste- dıler. Bunun üzcnne soruşturmabaşlatan Zcngın, I/A sınıfı öğrencilerinin ifadelc- nni aldı. ifadelerin büyükbölümündeöğ- rcncilcr. Yıldız'ın bu sözleri kullandığı- nı bchrttılcr. !3ır grup öğrenci de bu de- ğcrlcndırmclerc ve sözlere tanık olma- Soruşturmanın açılması üzerine Yıl- dız'ın geçen hafta İ A sınıfına gelerek yanlışanlaşıldığını belirttiği ve Atatürk'e yönelik sözlerinden ötürü öğrencilerden özür dilediği öğrenildi. Müdürün açıklamalan Bunun üzerine geçen çarşamba günü velilerin isteği üzerine konuyla ilgili bir toplantı düzenleyen müdür Zengin, bilgi verdi Bu toplantıda öğrencilerden alınan ifadelerökundu. Veliler ısrarla Yıldız'ın bu sözleri söyleyıp söylemediğini sordu- lar. Toplantıya katılan velilerden edinilen bilgılere göre Müdür Zengin. Din ve Ah- lak Bilgisi Öğretmeni Yıldız'ın bu ve benzerı sözleri kullandığını, bir hata yap- tığını açıkladı. Bunun üzerine bazı veli- ler. okul yönetıminin laık ve Atatürkçü ol- duğunu bildiklerini, ancak bu gibi davra- nışlara ızin vermemeMnı ve hoşgörnıe- mesını istedıler. Bu arada bazı veliler de olayın örtbas edılmeye çalışıldığını be- lırttiler. Zaman'ın çabast Bu arada Zaman gazetesınde dün "MustafaGüner" ımzasıyla yayımlanan bir haberde "din dersi öğretmenine iftira atıW«ğı"sav unuldu v e şu uörüşlere yer ve- rildi: "_. Aynca okul müdürü Zengin,öğren- ci velileriyle de bir toplantı yaptı. Söz ko- nusu gazctelcrin muhabirieri, veli olarak bu toplantıya katılmak istediler. Ancak muhabir oldukları anlaşılınca toplantıyı erken terk etmek zorunda kaldılar... Yıl- dt/.'ın, Atatürk'e hakaret içeren bir şey söylemediği halde söz konusu gazetelere hedef olmasu başanlı bir din dersi öğret- meni olmasından kaynaklanıyor." Zaman gazetcsinin iddia ettiği gibi, ga- zetemiz İzmir Bürosu'ndan herhangi bir muhabir o toplantıya gitmedi. Böylece Zaman gazete.si bir kez daha okurlarına yalan haber verdı Bu arada Milliyet muhabirınin toplantıda konu>ulanların bant kayıtlannı ele geçırdiüi dc öürcnil- di. ENFLA5Y0N