Katalog

SAYFA CUMHURİYET 3 EYLÜL1994 CUMARTESİ 8 DIŞ HABERLER istifaeta•SOFYA(AA)- Bulgaristan'da uzun süredir eleştirilere hedef olan Berov hükümeti istifa etti. Bakanlar Kunılu'nun dün yapılan kapalı oturumunda Başbakan Lüben Berov, uzun süren taruşmalar sonucu istifa karan aldı. Hükümet Sözcüsü Rayço Raykov, karann alınmasından sonra yaptığı kısa açıklamada, hükümetin, haziran ayında, parlamentodan eylül ayına kadar yetki ve süre aldığıru, ancak bu süre içinde görevini tam olarak yerine getiremediğj kanısına vanldığını söyledi. Raykov, hükümetin istifası ile ilgili gerekçeli açıklamanın Başbakan Lüben Berov tarafından yapüacağını da bildirdi. Faş8stbakan • MOSKOVA(AA)- Rusya'da "faşist olduğunu ilaneden"Basından Sorumlu Devlet Bakanı Boris Mironov, görevinden alındı. Başbakan Viktor Çernomirdin'in sözcülüğü tarafından yapılan açıklamada. Mironov'un görevden alınması karannı Devlet Başkanı Boris Yeltsin'in de onayladığı belirtildi. Mironov, yakjnJarda yapüğı bir konuşmada, "Ben sıkı bir Rus milliyetçisiyim. Eğer Rus milliyetçiligı faşistlikse ben de faşistim" demişti. Medyaya devlet kontrolü getirilmesini de savunan Mironov, son günlerde gazetelerin yoğun tepkisini toplarmş ve Nazi Almanyasf nın lideri Adolf Hitler'in propaganda bakanı Joseph Goebbels'e benzetilmişti. Panama'da yeni devlet başkanı • PANAMA(AA)- Panama'nın yeni Devlet Başkaru Perez Balladares, dün yemin ederek görevine başladı. Görevini eski Devlet Başkanı GuiJlermo Balladares, yaklaşık 30 yıldan sonra ülkenin seçimle işbaşına gelmiş ilk devlet başkanı oldu. Endara, 1989 yılında ABD'in Panama'yı işgaliyle devrilen Maunel Noriegea'nın yerine getirilmişti. 240 kg. esrar ele geçti • MOSKOVA (AA) - Rusya gümriik yetkililerinin 240 İulo esrar ele geçirdikleri bildirildi. Polisin verdiği bilgiyegöregümrük, polis ve istihbarat örgütlerinin ortaklaşa yürüttüğü operasyon sonucu, önceki gün Kaüningrad Limanı'nda Hindistan bandırah bir kargo gerrusınde 240 kilo esrar ele geçirildi. Fransa-ABDmali • PARİS (AA) - Fransa ile ABD arasında, çifte vergilendirmenin önlenmesi ve Fransa'daki Amerikan yatınmlannı kolaylaştırmak amaayla bir mali anlaşma imzalandı. ABD'nin Fransa Büyükelçisi Pmela Harriman ile Fransa'da bütçeden sorumlu Devlet Bakanı Nicolas Sarkozy arasında imzalanan anlaşmanın yürürlüğe girebilmesi için, ilgili ülke parlamentolarında da onaylanması gerekiyor. Fransa'da 18 hin AIDS kurbanı • PARlS (AA) - Fransa'da AIDS hastahğından şimdiye kadar 18 bin 197 kişinin öldüğü bildirildi. Fransa Sağlık Bakanlığı'ndan yapılan açıklamada, bu yılın ilk yansında da AIDS hastalığj nedeniyle bin 227 kişinin yaşamını yitirdiği, ancak bu rakamın, geçen yıün aynı döneminde AIDS'ten ölenlerin sayısmdan daha az olduğu belirtildi. Mitterramra K. Irlanda'da bir Katolik öldürüldü. Eylemi Protestanlann yaptığı tahmin ediliyor •STRASBOURG (AA) - Fransız Cumhurbaşkanı François Mitterrand'ın gençliği sırasında, yabancı düşmanı, ırkçı bir öğrenci derneğinin üyesi olduğu bildirildi. Mitterrand'ın hayatı ile ilgili olarak gazetecı Pierre Pean tarafından yaalan kitapta Mitterrand'ın aynca 2. Dünya Şavaşı sırasında, Hitler'in isteği üzerine Musevileri sınırdışı eden aşın sağcı hükümetin lideri Petain ile yakın ilişki içindeolduğuna dikkat çekildi. Belfast'taateşk sabotaj • Kuzey İrlanda'da, IRA'nın çarşamba günü ilan ettiği ateşkes karanndan bu yana ilk kanlı olay dün gece yaşandı. Bir Katolik Belfast'ın kuzeyinde silahh bir kişi tarafından vurularak öldürüldü. BELFAST (Ajanslar) - İrlanda Cum- huriyet Ordusu'nun (İRA) çarşamba günü ateşkes ilan etmesinden bu yana ilk kez, dün gece bir Katolik, silahlı saldında öldü. Polis, adını vermediğj kişinin, Belfast'ın kuzeyinde silahlı bir kişi tarafından vurula- rak öldürüldüğünü açıkladı. Güvenlik yet- kilileri. saldınnın. ateşkesin bozulmasını is- 4 İRA militanının kendisine bilgi verilme- den Kuzey İrlanda'ya nakledilmesi İngilte- re Başbakaıu John "Vlajor'ı kızdırdı. Başba- kan Major. 3'ü ömür boyu hapse mahkum İRA militanlannın Belfast'taki cezaevleri- ne nakledilmesi karanna ilişkin hiçbir bil- gisi olmadığını söyledi. IRA'nın küçük mih'tanlan... teyen radikal Protestan örgütlerinden biri tarafından düzenlendiğini tah/nin ediyor- lar. IRA'nın ateşkeş ilanı üzerinden 24 saat geçmeden, İngilterecezaevlerinde bulunan Sinn Fein: İngiliz askerleri çekilsin IRA'nın siyasi kolu Sinn Fein'in lideri Gerry Adams, İngiltere'rün, Kuzey İrlan- da'da Katoliklerin oturduklan bölgeler- den asker ve polislerini geri çekmesini iste- di. Adams, İrlanda Cumhuriyeti'nin baş- kenti Dublin'de yaptığı basın toplantısın- da, "IRA'nın ateşkes ilan etmesinden sonra müli.vetçi (Katolik) bölgelerde İngiliz gü>eo- lik güçleri ve Kuzey İrlanda Emniyet Mü- dürlüğü (RUC) polislerinin dtvriye gezmesi kabul editemez" dedi. İngiltere'nin derhal "askerden anndır- ma" sürecini başlatmasını isteyen Adams "Evlere basktnlar, aramalar ve tutııklama- lar son bulmaJı, tüm baskıcı yasalar ortadan kaldırılmalıdır" diye konuştu. Gerry Adams, Sinn Fein'in İRA ateşke- sinin ardından Kuzey İrlanda'da durumu izleyecek bağımsız bir sistem kurulması konusunda ısraru olacağını da sözlerine ekledi. Cımtamnçekümeyemyetiyok• Haiti Dışişleri Bakanı Charles David, 'Birleşmiş Milletler ve Washington ile görüşmelere hazınz, ancak hükümet tehditle görevinden aynlmaz' dedi. Bakan, BM temsilcisi ile görüşmeyi reddettikleri şeklindeki haberlerin doğru olmadığını belirtti. Dış Haberier Servisi - Haıtı cuntası, ABD'nin işgal tehdidıne karşın iktidan terketmek niyetin- de değil. Haiti Dışişleri Bakaru Charles David, ülkesinin VVashington ve BM iİe görüşmeleri sürdürmek istediğini, ancak hükümetin dı- şandan yapılan tehditlerle görev - den aynlamayacağını söyledi. David, düzenlediği basın top- lantısında, BM Genel Sekreten Butros Gali tarafından Santo Domingo'ya gönderiien BM temsilcisi ile görüşmeyi reddettik- leri şeklindeki haberleri yalan- layarak bu konuda ne Haiti hü- kümeti ne de askeri liderlerle te- masa geçilmediğini bildirdi. Charles David, hükümetinin BM ile görüşmekten memnunluk duyacağını kaydetti. BM Genel Sekreten Gali, haf- ta başında, Haiti'deki askeri cun- ta lideri Cedras'ın görevini meşru devlet başkanına devretmesini sağlamak amacıyla görüşmeler düzenlenmesi yönündeki BM temsilcisi aracıhğında yapılan son girişimlerin başansızlıkla so- nuçlandığını bildirmişti. Öte yandan, ABD ve müttefik- lerinin Haiti operasyonunun 427 milyon dolar (15 trilyon TL) tu- tannda bir harcama gerektirdiği bildirildi. New York Tiroes gazetesinin haberine göre, ABD Savunma Bakanlığı Pentagon, ilk 3 hafta boyunca 12 bin askerin ulaştır- ma, yiyecek, içecek, lojistik ve üc- ret ödemeleri için 55 milyon do- lar, daha sonraki 7 ay süresince Haiti'de kalacak 3 bin asker için de 327 milyon dolar harcama yapılması gerektiğini tahmin edı- yor. Gazete, Haiti'de düzen sağ- landıktan sonra işgal kuvvetle- rinin 6 bin askerden oluşan bir BM askeri gücüyle değiştırile- ceğini ve 30 Eylül 1991 tarihinde askeri darbe sonucu devrilen Devlet Başkaru Jean Bertrand Aristide'nin 10 gün içinde ikti- dara yeniden getirilmesinin plan- landığını belirtiyor. Francois Mitterrand: Irak'ta çözüm mümkün • Fransa lideri Irak'ın parçalanması yolundaki her türlü girişimin karşısında olduğunu söyledi STRASBOURG (AA) - Fransa Cumhurbaşkanı Fran- çois Mitterrand, Irak'ın parça- lanmasını istemediklerini, an- cak kuzeyde yaşayan Kürtler ile birlikte güneydeki Arapla- nn, tamamen ırkçı tutkulann eline bırakılamayacağını söyle- di. Dünyanın çeşitli bölgelerinde görev yapan Fransız büyükelçi- leri ile yaptığı toplantıdan son- ra bir açıklama yapan Mitter- rand, Irak'taki sorunun çözü- münün mümkün olduğunu be- lirterek Bağdat rejiminin önce sorumluluklannı yerine getir- mesi gerektiğini söyledi. Le Monde gaztesinin haberi- ne göre Mitterrand, gizli istek- lerle Irak'ın parçalanması için çalışıldığını ileri sürenlerin bu- nu bahane olarak kullandıkla- nnı iddia etti ve Fransa'nın Irak'ın parçalanması yolunda- ki her türlü girişimin karşısında olduğunu söyledi. Bosna Mitterrand, bu arada Bosna - Hersek'te silah ambargosunun kaldınlmasına karşı olduğunu da tekrarlayarak ambargonun kaldınlmasının, Makedonya ve Kosova'daki gerginlik ile bir- likte Yunanistan ile Arnavut- luk, Sırbistan ve Hırvatistan arasındaki sorunlan arttıraca- ğını savundu. ABDKüba Anlaşmaya giden yoluzun NEW YORK (AA) - ABD ve Küba arasında Kübalı mülteciler krizine çözüm bul- mak için sürdürülen görüşme- lerde Küba heyetinin baş- kanlığını yapan Ricardo Alar- con, iki tarafın bir anlaşmaya varması için önlerinde uzun bir yol olduğunu söyledi. Eski Küba Dışişleri Bakanı Ricardo Alarcon, görüşme- lerle ilgili olarak CNN'e ver- diği demeçte "AnJaşmaja var- madan ve sorunu gerçekten çözmeden evvel, gidilecek uzun bir yol var" dedi. Alarcon, iki ülke arasındaki sorunlann gerçekten çözülebilmesi için Washington'ın Küba'ya uy- guladığı ekonomik ambargo- yu kaldırması gerektiğini vur- guladı. Alarcon, görüşmeler- de ambargo konusunu gün- deme getirdiğini, ancak ABD'nin tutumunda değişik- lik olmadığını gözlemlediğini kaydetti. ABD, görüşmelerin sadece Kübalı mülteciler so- runuyla sınırlı kalacağmı ön- ceden bildirmişti. ABD sözcüsü David John- son ise göriişmelerde. Şasal göç, son günlerdeki yasadışı göc akınının durdurulması ve ABD hapishanelerindeki Kü- balılann ülkelerine geri gönde- rilmesi' konulannın ele Kübalı mülteciler ABD'nin ordarı kabul etmemesine karşın ülkelerinden kaçmaya devam ediyor. alındığını belirtti. TEŞEKKUR Eşimin ameliyatında yakın ılgilerini esirgemeyen Sayın Op. Dr. ŞERİF ÇINARLI'ya, Op. Dr. YILMAZ ÖZTÜRKMEN'e Aneztezist ESİN CİĞERLİ'ye, SEDAT TÜZÜNAY'a, Hemşireler KEZBAN TURAN, GÜL KAZODA, BAHAR OÜNDAR, BİRGÜL YILOIZ, GÖNÜL ERGANİ, YURDAGÜL KİUÇ, TÜRKÂN DAL, ADİLE DOĞAN a ve İNCİRLİHASTANESİ nin tüm personeline teşekkür ederim SERHATÇAĞLI Htca AtaMt Vasavl ülwttnra« Tirfc-Kank Ontvspsitesi MûtevBlfl Heyet Ba?hanl/ğıırfao Duyımıhır AHMET YESEVİ ÜNİVERSİTESİ'NE ÖĞRENCİ ALINACAKTIR "AHMET YESEVİ ÜNİVERSİTESİ" kısa adıyla anılan "Hoca Ahmet Yesevi Uluslararası Türk-Kazak Üniversitesi" Türkiye Cumhuri- yeti ve Kazakistan Cumhuriyeti arasında anlaşmayla kurulmuş ortak universitedir. Merkezı. Türk Dünyası'nın ortak ruhani atası Ahmet Yesevi'nin şehri olan Kazakistan'ın Türkistan şehridir. Kuruluş anlaşması ve tüzüğü TBMM'ce onaylanmış ve kanunlaşmıştır. AHMET YESEVİ ÜNİVERSİTESİ Türk Dünyası'nın ortak üniversitesidir. Türk Dünyası'nın her yerinden öğretmenler gelmekte ve öğ- renciler kabul edilmektedir öğrenim dili Türkiye Türkçesi ve Kazak Türkçesi'dir. Bu lehçelerin her ikisini öğrenmeden mezuniyet belgesi verilmez. Bu lehçeleri bilen bir insan ise bütün Türk Dünyası ile rahat anlaşabilir. AHMET YESEVİ ÜNİVERSİTESİ mezunlan Türkiye Cumhuriyeti ve Kazakistan Cumhuriyeti üniversitelerinden mezun olanların hu- kukuna sahip olacaklardır. AHMET YESEVİ ÜNİVERSİTESİnin aşağıda yazılı bölümlerine 1994-95 öğretim yılında toplam 100 (yüz) öğrenci alınacaktır. Türkiye- den giden öğrenciler için öğretim dili Kazakistan Türkçesi'dir. öğrenciler kendi bolümlerinde öğrenime başlamadan önce bir yıl hazır- lık kursunda Kazakistan Türkçesi ve yardımcı dil olarak Rusça öğreneceklerdir AHMET YESEVİ ÜNİVERSİTESİ öğrencilerinden okul harcı ve yurt ücreti alınmayacaktır. Yurt odalan 3-4 kişiliktir. AHMET YESEVİ ÜN(VERSİTES( öğrencileri iaşe-ibate giderleri ilegidiş-dönüşyol masraflarını kendileri karşılamakzorundadır.Tür- kistan'da okuyan bir öğrencinin aylık yemek ve diğer zaruri giderleri ayda ortaiama 40 Amerikan Dolan'dır Isteklilerden aşağıdaki şartları taşıyanların 5 Eylül-12 Eylül 1994 tarihleri arasında Şehit Ersan Caddesi, Çobanyıldızı Sokak §l\ Çart- kaya/Ankara adresine bizzat, mektupla, faksla veya teleksle müracaat ederek müracaat formlarını istemeleri ve 23 Eylül 1994 günü saat 17.00'ye kadar aynı adrese aşağıdaki belgelerle birlikte teslim etmeleri gerekmektedir. Posta ile yapılan müracaatlarda, postada- ki gecikmelerden mesuliyet kabul edilmez. Mülakat 26 Eylül 1994 günü sabah saat 9.00'da başlayacaktır. Kazanan öğrenciler Kasım 1994 ayında ilk uçakla toplu olarak gideceklerdir. Müracaatta aranan şartlar: 1. T.C. vatandaşı olmak, 2.1993; 1994 ÖYS sınavlarının birinden en az aşağıda istenildiği kadar puan al- mışolmak. Müracaat formuna eklenecek belgeler: 1. Nüfus cüzdanı sureti, 2. Lise diploması veya noter tasdikli sureti, 3. ÖYS sonuç belgesi, 4. Bir adet vesikalık fotoğraf (müracaat formuna yapıştınlacak) Branş Kodu 101 103 104 516 520 521 124 206 401 407 525 602 610 219 Branştn Adı Matematik ve Bılgi Işlem Mekanik Fizikve Bılgi Işlem Grafık Dekorasyon Dızayn ve Reklam Ekolojı llahıyat Tıp ŞarkTıbt» Müzık, Eğlence, Organızasyon Işletme Uluslararası Ekonomi Kazak Dıiı ve Edebiyatı Bulunduğu Şehir Çımkent Çımkent Çımkent Çımkent Çımkent Çımkent Kentau Türkistan Kentau Kentau Türkistan Türkistan Türkistan Türkistan Kontenjsn 5(beş) 5(beş) 5(beş) 5(beş) 5(beş) 5(beş) 10 (on) 5(beş) 10 (on) 5(beş) 5(beş) 10 (on) 10 (on) 15(onbeş) ÖYS PuanTürü M M F M M M M TS F F TM TM TM TS ÖYS Taban Puanı 416 445 377 443 443 443 42S 450 475 475 396 402 396 448 Adres: Şehit Ersan Cad. Çobanyıldızı Sok. 9/3 ÇankayayAnkara Tel: (312) 467 40 71,468 68 02,468 68 03 - Faks: (312) 467 85 69 - Teleks: 46810 hayy tr. Mütevelli Heyet BaşkanlığıBasın. 34349 AVRUPA'DAN EDİPEMİLÖYMEN Tavşan ve Dağ Kıbrıs konusunda bugün varılan nokta, çok uzun yıllardır, bu sorunu Batılılara anlatamamanın sonucu. Batılı ajanslar, gazeteler, yorumcular, kamuoyunu oluşturan önde gelen kişiler, 1974 askeri harekatından "işgal"diye söz ediyorlar- sa, bunda bir iş var. Bu iş, sadece Türk düşmanlığı ile Haçlı ruhu ile açıklanamaz. Arada sırada çok cılız bir şekilde, "Ama Kıbrıslı Türkler de ezildi canım " diyebilenler çıkıyor- sa da bunlar minik bir azınlık. Neden bu böyle?Çünkü Batılılar ile iletişim noksanlığımız yüzünden onlara orada 1974 öncesınde yaşanan faciayı anlatamamıştık. 1974ün anlam ve nedenini de anlata- madık. Zaten önyargılı olmaya hazır Batılılar, durumdan kendi sonuçlarını kendileri çıkardılar, kendi yargılarına var- dılar ve bu inançlarını hep böyle sürdürdüler. Biz ise duru- mu sadece bırbirımize anlattık. Birbirımize yakınıp durduk. Onlara oradakı gerçeklerı doğru dürüst anlatamayıp, ondan sonra da "Bizi anlamıyorlar" dedik hep. Bugün varılan nokta ise, federasyon fikrinden vazgeçil- mesi. Bunu anlatmak hele hiç mümkün olmayacaktır. Batılının ne diyeceğı bellı: "Türkler, Kıbns'ın kuzeyiniişgal ettiler. Bunca yıl orada işgalci olarak kaldılar. Şimdi de orayı ilhak etmek istiyorlar. Sınırlar zorla değiştirilemez" vesaire. Ama iki halk bir arada yaşamak istemıyorsa ne olacak? Kıbrıs Anayasası'nın temelinde iki halkın eşitliği yatıyorsa ne olacak? Neden bir Allahın kulu çıkıp da adam gibi bir ya- bancı dille bunu ha babam de babam durup usanmadan Batılı medyada anlatmaz? Çünkü böyle biri yoktur. Türkler, dertlerini ancak resmi forumlarda anlatırlar. Artık kaç kişi dinlerse tabii. Ve o resmi forumlarda anlatılanlar basına hiç yansımaz. Sırf bu iş için oluşturulmuş yüksek düzeyde Türk heyetleri de yabancı başkentlerde onlarla nezaketen ilgile- nen, nezaketen dinleyen bırtakım yabancılara bir şeyler an- latıp giderler. Batılı gazetecilerle bir toplantı? önemli dü- şünce üretim merkezlerinde görüşme? Televizyondan 30 saniye olsun kapmaya çalışmak? Hayır. Hiçbirisi. Avrupa'- daki büyükelçilerımiz de herhalde "mevzuat müsaitolmadı- ğı" için medya ile temasa gecemez. Bir iki, hatta belki de sadece birçok parlak ısim dışında.. Bu kadar pısırıklık ve sıliklikten sonra Türkıye'de ve Ku- zey Kıbrıs'ta düdüklü tencere gıbı birikip duran haksızlık duygusunu çok yakından ızlemiş bir yetenek dışişleri ba- kanı oldu mu da, bu kez de taa öbür uca gıderiz. Kıbrıs'ta Güven Arttırıcı önlemler Paketı neden işlemedi? Bunu Batılılara anlatamayız, onların kendi başlarına yalan yanlış fikır yürütmelerıne seyircı kalınz. Sonra da şimdiki gibi kalkıp "Madem siz bizi anlamadınız, o halde oynamıyoruz işte" deriz. Perhız ve lahana turşusu. Ve Batı'nın çok da umurunda bu. Siyasi tanıtımımızı adam etmedikçe herkes bızimle sadece önyargısı kadar ılgılenir. Üstelık Türkiye, dık başlılık gösterecek durumda mı? O Batı ki, elınde ne güçler var Türkıye'yı dıze getirecek. Daha önce de denediler. Ve tuttu. Gururumuza dokunuyor. Doku- nur elbet. Ambargo örnekleri çok Ve bunlara yenileri ekle- nıyor. O olmazsa ne yapacağırnızı bılemedığimiz muazzam müttefiğimiz Amerıka, bize verdığı kredide kesınti yapıp ilk sinyali verdi. Bizim yanıtımız ne oldu? "Biz de o halde bu yüzde 10'u kullanmayız." Tavşan dağa küsmüş de dağın haberi olmamış. Ve arkasından ne dedık? "Madem bize vize uyguluyorlar, o halde biz de uygulanz." Bunu ne za- man dedik? 1989'daKürtvatandaşlarımızAvrupakapılarına çığ gibi yığılmaya başladıktan 5 yıl sonra! Madem mısılleme gerekiyordu, 5 yıl önce aklımız neredeydi? Devletin ciddiyeti ve ağırlığı; asık suratı, demokrasi bece- riksizlıği, ve şovenliğı ile değil. ıç tutarlılığı ile ölçülür. Hakkını arayamayana Batılı hak vermez. KADDAFİ BATFYITEHDİT ETTİ: Ortadoğuve Afrika'yı yakanmTRABLLS (AA) - Lıbya liden Muammer kaddafl. Batı ülkeleri- nın ülkesıne karşı herhangi bir saldınsının bedelini yüksek öde- yeceklerini belirtirken. Ortadoğu ve Kuzey Afrika'yı ateşe vereceğı tehdidınde bulundu. 1992 yıhndan bu yana Locker- bie faciasının saruklannı Batı ül- kelerine teslim etmeyi reddettiği için BM yaptınmlan uygulanan Lıbya'run lideri, iki Libyalıyı. mahkeme önüne çıkanlmalan için hiçbir zaman ABD ya da Ingiltere'ye teslim etmeyeceğini de tekrarladı. İktidara gelişinin 25. yıldö- nümünü önceki gün başkent Trablus'ta düzenlenen ve bin Sovyet yapısı tank ve savaş uça- ğının yer aldığı bü>TÎk bir askeri törenJe kutlayan Kaddafi, "On- lann (Batı ülİcelerinin) büyiik bir hava ve kara kuvTetimiz olduğunu bilmelerini isn'yoruz" dedi. Kutlamalar nedeniyle bir sa- atten fazla süren bir konuşma ya- pan Kaddafi. "Libya'ya karşı herhangi bir hareket, bu hareketi gerçekleşhrene bü>ük bir tehüke oluşturacak >e bedelini \üksek öde>ecektir. Cepheve gitıneye hazır 2 milyon insan var. Libya, Kuzey Afrika"»ı yakıp yıkıp At- lantik'ten Körfez'e kadar sınırları açacaktır ve isteyen herkese silah dağıtacakhr. Atlantik'ten Kör- fez'e kadar olan böigeyi cenenne- me çeviririz" diye konuştu. Sıra ClintoıTda Libya lideri Muammer Kad- dafi aynca, ABD Başkaru Bill Clintonın Amerkan Merkezi Ha- beralma Teşkilatı (CIA) tarafı- ndan. eski Başkan John Fıtzge- rald Kennedy gibi "ortadan kaldınlacağını" iddia etti. Kaddafi. ABD'nin dünyayı yönetmek ve sömürmek istedi- ğini öne sürerken de, Clinton ve Amerikan halkından imalı bir şe- kilde "dostum ve kardeşim" diye söz etti. Kaddafi. "Dostumuz za- vallı genç adam Clinton da eski ABD başkaniarı gibi hayatından endişe etmektedir ve onu da Ken- nedj've >aptıkları gibi ortadan kaldıracaklardır" dedi. Davet edildıkleri halde 25. vıl kutlama- lanna katılmayan devlet başkan- lan için de Kaddafi. "libya'ya ABD elçiliğinden yetki almadan gelemeyenler var. Sadece cesur oianiar Libya'ya geliyor" diye ko- nuştu. Kutlamalara, Cezayir, Çad. Sudan. Mali ve Comoros Adalan devlet başkanlan kauldı. ABD'Iigeneralin Bosnaskandalı • Savunma Bakanlığı'ndan General Wesley Clark, Washington'ın uyanlanna rağmen savaş suçlusu Sırp komutan Ratko Mladiç'le görüştü. \VASHINGTON (AA) - ABD Savunma Bakanlığfnın (Penta- gon) önde gelen bir yetkilisinin, Dışişleri Bakanüğı'nın uyanlan- na rağmen, sivilleri ve masum in- sanlan katletmekten suçlanan Sırp komutan Ratko Mladiç ile görüştüğü bildirildi. VVashington Post gazetesinin haberine göre, Genelkurmay Başkanlığı Plan ve Prensipler Dairesi Başkanı General VVesley Clark'ın Mladiç ile geçen hafta yaptığı görüşme Dışişleri Ba- kanlığı'nda 'rahatsızlık' yarattı. Adının açıklanmasını isteme- yen bir dışişleri yetkilisi, Clark'm Mladiç ile görüşmesi konusunda. "Nazi Göring ik birlikte ounak gibi bir şey" dedi. Aynı yetkili, "Bizim tavsiyemiz Bosna'ya git- memesi şeklinde idi. İki kez kendi- sinden gifmemesi istendi, ancak dinlemedi" diye konuştu. Clark'ın Mladiç ile görüşmesi, Clinton yönetiminin Bosnab Sırplan yalnızbğa itmek için yo- ğun çaba harcadığı ve askeri seçe- netnn düşünüldüğü bir sırada gerçekleşti. Pentagon sözcüsü Dennis Boxx da Savunma Bakanlığı ile dışişleri arasında bir iletişim ko- pukluğu olduğunu belirtirken, "Anlaşüdığı kadanyla dışişlerinin tavsivesi general Clark'a doğru- dan lilaşmanıış" demekle yeundı. Eski ABD Dışişleri Bakanı Lawrence Eagleburger, 1992de Ratko Mladiç'i. "savaş suçlusu olduğurjdan kuşkuianılananlar'5 arasında sayrnıştı. Bir savaş suç- lusu olan Nazi General Hermann Göring, savaşın ardından tutuk- lanmış, ancak hücresinde intihar etmişti.