27 Kasım 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
S EYLÜL1994 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA EKONOMI İş güvencesi tartişması • Ekonomi Servisi - Türkiye Metal Sanayicileri Sendikası (VIESS) ıle Birleşik Metal-İş Sendikalan arasındaki Grup Toplu İş Sözleşmesi g3rüşmeleri dûn Birleşik Metal-İş Sendikası Genel Merkezi'nde başladı. Açüış toplantısında konuşan MESS Başkanı Hulusi Çetinoğlu, Çahşma Bakanlığı'nın keyfi iyen çıkarmalan önlemek için hızırladığı" İş Güvencesi Kanun Taslağı"run temelden yanlış olduğunu ve Türkiye'de mevzuat ve tatbikaün Avrupa ûlkelerine nazaran çalışanın lehine olduğunu söyledi. 53 işyeri ve 15 bin işçinin haklannı kapsayacak toplu sözleşme ile ilgili olarak konuşan Devnmci İşcı Sendikalan Konfederasyonu (DİSK)Genel Başkanı Rıdvan Budak ise MESS Başkanını sert birdille eteştirdi. Denizctlik İşletnieleri'nden arsasaüşı •ANKARA(ANKA)- Gayrimenkullerini elden çıkarmaya haarlanan KİT'Ier arasına Türkiye Denizrilik İşletmeleri de katıldı. İşletme, çeşitli illerde bulunan toplam 58 bina ve arsasını saüşa çıkardı. Türkiye Denizcilik Işletmeleri'nden yapılan duyuruda, sauşa çıkanlan gayrimenkuller arasında kurumun İstanbul Ataköy, Izmir Karşıyaka ve Çanakkale'deki lojmanlannın da yer aldığı bildirildi. Aynca Karaköy'deki hizmet binası, Eminönü'ndeki işhanı, eski Büyûkdere iskele binası ile Moda iskelesi de saülacak olan gayrimenkuller arasında bulunuyor. Fındıkiçin reklam kampanyası •GİRESUN (Cumhuriyet) - Fiskobirlik Genel Müdürü ökkaş Kıroğlu, birliğin geçrniş dönemdeki ihracatı ile birlıkte yeni alım kampanyası, ödemeler ve fındığın iç piyasada tüketimi için reklam kampanyasına gireceklerini bildirdi. Genel Müdür ÖkkeşKıroğlu. Fiskobirlik'in 1994 ürünü fındık alım kampanyasını hükümetin ilan ettiği 45 bin liradan başlattıklannı, 300 bin tonluk depolannın haar olduğunu, 67 kooperatife bağlı alım merkezîerinde ekiplerinin görev yapacaklannı bildirdi. ÇukobiPHk'te avans protokolü • ADANA(AA)- Çukobirlik'te iki sendikanın yetki tarüşması nedeniyle toplu iş sözleşmesi sürecinin uzaması üzerine, işçilerin mağdurduruma düşmemeleri amacıyla DİSK'ebağlıTekstil Sendikası ileişveren arasında "avans" protokolü imzalandı. DİSK Genel Başkanı Rıdvan Budak ile Çukobirlik Genel Müdür Vekili VahapÇirkin'in imzaladığı protokol ile tekstil işkolunda çalışan 3 bin 500 işçiye yüzde 30 zam yapıldı. Budak, imza töreninden sonra yapüğı konuşmada, Türk-Iş'e bağlı Teksif Sendikası'nın bir önceki dönemde yaptığı toplu sözleşmesinin 31 Temmuz 1994 tarihinde sona erdiğini hatırlatarak, "Ancak yetki kargasası nedeniyle yeni toplu iş sözleşmesi yapılamadı" dedi. Yatirım indriminde mevzuat bipliği •ANKARA (ANKA) - Yatınmlann ve döviz kazandıncı hizmetlerin teşviki ve yönlendirilmesine ait kararnamede yüzde 30 olarak öngörülen yatınm indirimi oranı, yüzde 20 şeklinde değiştirildi. Bakanlar Kurulu'nun söz konusu kararnamede yapüğı degişiklik, Resmi Gazete'de yayırnlanarak yürürlüğe girdi. Bu düzenlemeyle yatınm indirimi oranı konusunda mevzuat birliği sağlanmış oldu. Gelir Vergisi Kanunu'nda yapılan degişiklik uyannca söz konusu oran yılbaşından bu yana yüzde 20 olarak uygulanıyordu. Bakanlar Kurulu'nun teşvik kararnamesinde yapüğı bu yöndeki değişikliğin de 1 ocaktan gecerli olacağı hükme bağlandı. İSO'nun ödül töreninde konuşan Başbakan sanayidden daha fazla üretim istedi Çilleryineyatmmaçağırdı IŞÇEMN EVRENINDEN ŞUKRAN SONER Ekonomi Servisi - Başbakan Tansu Çil- ler, sanayicileri hesap verdi. Önümüzdeki aylarda hızh bir yatınm ivmesi başlata- caklannı belirten Çiller, işadamlanndan "daha çok üretmelerini" istedi. Ana mu- halefet parülerinin kendilerini engellediği- ni belirten Çiller, "EngeUendik, yoksa bu yaz Türkiye'yi uçumıuştuk" dedi. Çiller, 1993 yıbndaki başanlı sanayici ve ihracatçılarla yüksek düzeyde vergi ödeyen İSO üyesi firmalann ödüllendiril- diği. İstanbul Sanayi Odası'nın (İSO) 42. kuruluş yıldönümü töreninde konuştu. İşadâmlanna seslenerek yatınm ve üre- tim yapmalannı isteyen Çiller, önümüzde- ki 5 nafta içinde 8-10 projeyi başlatacak- lannı kaydederek "Korkmayın, açıkları büyüterek değil, yap-işlet-devret modeü veya finansmanını bularak yapacağız" dedi. Yıl sonuna kadar havaalanlan ve enerji olmak üzere yoğun bir yaünm ivmesini başlatacaklannı bildiren Çiller, aynı yatınmlan işadamlanndan da beklediğıni vurguladı. Çiller, şunlan söyledi: "İstikrar olacaktır. Sizden istediğün ûretmenizdir. Teşvikler konusuna her yöre- Önümüzdeki aylarda hızlı bir yatınm ivmesi başlatacaklannı belirten Çiller, ana muhalefet partilerinin kendilerini engellediğini belirterek "EngeUendik, yoksa bu yaz Türkiye'yi uçurmuştuk" dedi. nin öncelikli ounasuıı devam ettiremeviz. Herkese teşvik verirseniz kimseye vermi- yorsunuz demektir, Bundan büyük aksaklı- klar doğar. 1995 sonu itibamla Gümrük Birliğj'ne gitme gereği var. Sizlerle bir dizi topiantı yapacağız. Size dünya fıvatlan- ndan girdi \ermek zonındayız. Reel faizleri de öyle. Sizden üretiminizi arttırmanızı isti- yorum. Bizden nakit transferleriıu bek- lemeyin. Yani teşvik sisteminde nakit ode- me ortamından uzaklaşma gereği \ar. Dün- yadaki gibi olsun, Avrupa Biriiği'ndeki gibi ölsun." Başbakan ÇilJer, 5 Nisan Kararlan'na da değinerek "Biz gecikerek bazı kararlan aldık. AMığunız >ol tatminkardır. Ben koş- mayı seviyorum. Katettiğimiz gelişmeleri kücümsevemezsiniz" ^ekhnde konuştu. Çiller. 5 Nisan Kararlan'yla 1yi bir baş- langjç yaptıklannı ve tatminkar rakamla- ra ulaştıklannı kaydederek bunda, işa- damının ve sağduyunun cabası ile dış pa- zarlara yönelme kabiliyetinin önemli bir rol oynadığını ifade etü. Tansu Çiller, önümüzdeki günler iü- banyla hedeflenen gelişmeleri de şöyle sı- raladı: "Enflasyonun yılın ikind yansmdan son- ra yüzde 20'lerde obnasını beklcyin. Yıl sonu itibanyla ABD Doları'nın Türk Lirası karşılığı 38 bin lira olacak. Dış ticaret açığı 7 milyar dolann altında. ihracat 17.4 mil- yar dolar, ithalat 23 mihar dolar olacak. Faizler kamu açığının düşmesi >e özelleştir- me ile düşüşe gececek". Konuşmasında destekleme alımlanna da değinen.Çiller, şunlan söyledi: "Herkes destekleme fiyatlanndajı ra- hatsız olabilir. TMO. ilk kez 1 kuruş süb- vansiyon vermeden desteklemeyi sürdürdü. Dış dünya fhatlarından şaşmadık. Fındıkta dünya fîıatını biz belirli\oruz." Başbakan Tansu Çiller. en çoİc özelleş- tirme konusunda engellendiklerini kay- detti. Çiller, özelleştirme için umutlu oldu- ğunu beürterek. her yerde işbirliği bulun- duğunu, bu işbirliğini özelleştirmede de umduğunu ifade etti. İş Yasası'nın 24. maddesine ters düşmek istemediği için her ay sadece 9 kişiyi işten çıkanyor Aktaş'muğurlurakamı '9' AHMET ÇELtK "9" artık Aktaş Elektrik'in uğurlu sayısı. Yüksek ücretler nedeniyle TEK'ten devraldığı personelle çalışmak istemeyen şirket. İş Yasası'nın 24. maddesi bir defada 10 ve daha fazla kişiyi işten atmayı toplu işten çıkarma gerekçesiyle yasakJadığından dolayı her ay sadece 9'ar kişiyi işten atabiliyor. Önceki gün çıkış tebligatı yapılan 9 kişiyle birlıkte Aktaş tarafından işten atılan eski TEK'lilerin sayısı 49'a ulaştı. Aktaş Elektrik Genel Müdür Yardıması Fanık Acuuer olay- lan, "600 kişinin çabştığı bir yer- de 5-10 kişinin işten çıkartüması hiçbir anlam ifade etmez" şeklin- de açıklarken. Adalar Fen Mıntıka Mühendisi Ali Akyıldız'ın çıkartılması ise ol- dukça ilginç. Tes-İş Sendikası'- nın Aktaş temsilcisi olduğu için işten çıkanlamayan Ali Akyıldız, sendika temsilciüği ip- tal edildikten sonra 8 arkadaşı ile birlikte kapının önüne kon- Aktaş'dan dün çıkardan 9 kişı ile ilgili olarak görüşlerine baş- vurduğumuz Tes-İş 1 No'lu Şube Başkanı Hasan Saygılı. şir- ketin hep bahane aradığını söy- ledi. Saygılı, asıl amacın yüksek ücretle calışan personelin işten çıkanlarak, yerine daha düşük ücretle işci çalıştırmak olduğunu belirtti. Iştan çıkarmalar konu- sunda Aktaş'a yaptıklan başvu- rulann yanıtsız kaldığını belir- ten Saygılı, "Bu tür olaylar daha önce de yaşandı. Ancak biz ba- kanlara kadar çıkarak bunu dur- durduk. Şirket, iki-üç aydır her ay 9 kişi olmak üzere eleman çı- kartıyor. Şu ana kadar çtkanlan- lann sayısı 49kişiye ulaştı" dedi. İşten çıkanlanlann tazminat- lannın ödendiğini belirten Say- gılı şöyle konuştu: "TEK'ten Aktaş'a devrolanlar tüm özlük haklanyla geçmelerine rağmen, ödenen ta/minat sadece Aktaş'ta cauşüan süreyi kapsı- yor. Bu da işletme hakkı denr sözleşmesine aykın. Atılan işçile- rin TEK'te caliştıkları sürenin de tazminatuun \erilmesi lazım. An- cak Aktaş, işten atılanlaruı devir sırasında Tes-İş'in üyesi ol- madığuu iddia ediyor. Olay şu anda mahkemede, sonucunu bek- liyoruz." Aktaş'ta yapılanın düpedüz işçi kıyımı olduğunu belirten iş- ten atılan eski Adalar Fen Mıntıka Mühendisi Ali Akyıldız da. gelişmeleri şöyle anlattı: "1992'de 350 kişi Tes-İş'e üye oldu. İş\eren ise bunu bir tiirlü kabullenemedL Aynı yıl dava açtık. 3 Temmuz ~1992 ; de haklı oiduğumuz kanıtlandı. 1993 ydında 1 marttan gecerli olmak üzere iki yıllık sözleşme yaptik. Bundan sonra işten atilmalar baş- ladı. Sözleşme farklanmızdan kavTiaklanan 30 milyarlık top- lam alacağımu konusundaki dava hala Yargıtay'da. Alacak konusunda işverenle sendika gö- riişme > apıyor. Ancak sendika bu konuda işverenin üzerine gidki bir tavır takınmıyor." Akyıldız, sendika tarafından işçi temsilciliğinden alınması ile ilgili olarak ise. "İşverenin sen- dikaya benim ve sendika avukarı İsmail Tepecık hakkında yazdığı yazılar sonucunda beni savun- ması gereken sendika, işvereni savunarak temsilcilik görevinden aJıp işverene nedef göstererek iş- ten atılmamı sağlamıştır" dedi. Ali Akyüdız'ın işten atılması ile ilgili olarak. " O arbk işçi temsil- cisi değil. O yüzden de işten çı- karılabilir" diyen Aktaş Genel Müdür Yardımcısı Faruk Acu- ner, 600 kişinin calıştığı bir işye- rinde 5-10 kişinin işten atı- lmasının çok normal olduğunu söyledi. Albayrak kardeşler, RP ile olan yakın ilişkilerinin yarannı ihalelerde görüyorlar ISKI de tamam "maşallalı' BEHtÇ GÜRCİHAN Refah Partisi'ne yakmlığı ile bilinen ve yerel secimjeri Refah'- ın alması ile birlikte İstanbul'da belediye ile ilgili bir çok ihalede adı geçmeye başlayan Albayrak Şirkeü'nin, İSKİ'nin en son yaptığı personel taşıması ihalesi- ni de usulsüz biçimde kazandığı iddia ediüyor. Albayrak'm, 27 Mart yerel se- çimlerinden yaklaşık 3 ay sonra aldığı 37 milyarlık İSK.1 perso- nel taşımacılığı ihalesinin öykü- sü birbirinden ilginç olaylarla dolu. İSKİ personel tajımacıhğı ihalesinde ise, Devlet Ihale Ka- nunu'na aykın bir çok nokta bu- lunuyor. 2886 sayüı kanuna göre, ihaleden en az 15 gün önce gazeteye ilan verilmesi gere- kiyor. İSKİ'nin 5 Temmuz 1994 Salı günü gerçekleşen personel taşımacılığı ihalesi için ilanı 30 Haziran 1994 Perşembe günkü, yanı ihaleden sadece 5 gün önce- ki Zaman gazetesinde yer aldı. 30 haziranda Zaman gazete- sinde çıkan Uanda, ihaleye baş- vuracak firmalann 1 temmuzda yeterlilik belgesi almak için ge- rekli olan evrakjannı saat 17. OO'ye kadar İSKİ'ye ulaştırma- lan isteniyor. Yeterlilik belgesi almak için gerekli olan belgele- rin içinde, 140 taşıt için noter tasdikli taahhütname de bu- lunuyor. Taşıma sektöründen yetkililere göre, bir fırmanın 30 haziran perşembe günü ihale ilanını gazetede görüp, 1 Tem- muz 1994 Cuma günü saat 17. OO'ye kadar İSKİ'ye belgelerini yetiştirmesi 'özel yollar' dışında imkansız. İddialara göre. bunun zamanında yetiştirilmesi için bazı firmalann *el altından önce- den haberdar edümesi gerekiyor' İSKİ'nin personel taşıması ile ilgili açtığı ihalede gerçekleştiri- len en ciddi usulsüzlük. ihale şartnamesinde el yaası ile yapı- lan değişiklikten kaynaklanıyor. Yasalara göre, teknik bir şartna- mede el yazısı ile degişiklik ya da ekleme yapmak suç teşkil edi- yor. Buna rağmen. İSKİ'nin 5 Temmuz 1994'te kapalı teklif usulü ile yapılan ihale için hazı- rladığı Personel Taşıma Şartna- mesi'nin birinci bölümünün 10. sayfasmda el yazısı ile parag- rafın başına eklenen cümle dik- kaü çekiyor. Şartnamenin 9. sayfasında ise 12. maddenin 11. bendinin üzeri siyah tükenmez kalemle karalanmış. Aynca yine el yazısı ile birinci bölümün so- nuna, ek bir 25. madde el yaası ile eklenmiş. Bütün bu eklemele- rin, Büyükşehir Belediye Baş- kanı Recep Tayyip Erdoğan a danışmanlık yapan Necmi Kad- loğhı'nun el yazısı olduğu iddia ediüyor. Necmi Kadıoğlu aynı zamanda Refah Partisi II Yöne- tim Kurulu üyesi. İhalede yeterlilik belgesi ala- mayan firmalardan birine4 tem- muzda yollanan, 'yeterlilik bel- gesi alamadımz' içerikli yazının üzerinde 1 temmuz tarihü dam- ga bulunuyor. Soru: 1 temmuz saat 16:30"da yeterlilik belgesi için gerekli olan evraklan sunan bir fırmanın dosyasına yine aynı gün yeterli olmadığına dair nasıl damga vu- ruldu? "Bugün git yarın gel fel- sefesi ile çalışan bir devlet kurulu- şu en az üç gün sürmesi gereken bir incelemeyi nasıl bir güne, hem de bir kaç dakikaya sığdınyor" şeklinde dıle getirilen endışeyi. piyasadaki taşıma firmalann- dan bir tanesinin sahibi şu iddia ile cevaplandınyor: "İSKİ iha- lesinin kime gideceği önceden ka- rarlaştınlmıştı." Yangından mal kaçınrcasına gerçekleştirilen ihaleye kaülmaya beş fırmadan iki fırma hak kazanıyor. Bunlar Altur Turizm Servis Tic. Ltd. Şti. ile Albayrak Tu- rizm Seyahat Tic. A.Ş. Refah Partisi'nin içinden kaynaklar. bu aşamada Albayrak fırması- nın, Altur firmasına. ihalede yüksek fiyat vermesi için maddi çıkar sağladtğını da iddia edı- vorlar. Kuru bakliyata kuru sıkı destek yapılıyor H U L Y A 6 E N Ç D evletteşviki ve tarım politikası eksikliğikuru bakliyatı kalbinden vurdu. Orta ve dar gelirli ailelerinsofralarını süsleyen kuru bakliyat fiyatları, plansız üretim nedeniyle yükselmeye devam etti. Geçenyıl kasım ayında kuru fasulyefiyatlarının 10-12 bin liradan 48 bin liraya fırlaması, çiftçinin bu yıl kuru fasulye üretimine yönelmesine neden oldu. Önümüzdeki günlerde kurufasulyefiyatlarının 10 bin lira aşağıçekilmesi bekleniyor. Kurufasulyede gözlenen iyimsertablo, diğer bakliyat ürünlerinde görülmedi. Geçen yıl 80 bin ton üretilen yeşil mercimeğin bu yıl 10 bin tona düşmesinin, mercimekfiyatlarını olumsuz yönde etkileyeceği ] belirtiliyor. Bugün toptan . fiyatı 16 bin lira olan yeşil mercimeğin kilosunun 30 bin liraya kadar yükseldiği i vurgulanıyor. Aynı durumun nohut için de gecerli olduğunu açıklayan Rami Toptancılar Çarşısı esnafı, 25 bin lira olan nohut fiyatlarının kısa bir süre sonra artacağına dikkat çekiyorlar. Bu yıl kırmızı mercimek üretiminin yeterli olduğunu belirten Rami toptancıları, ihracata yönelinmesi halinde fiyat artışının kaçınılmaz olduğunu söylüyorlar. Pirinç üretimimizle, 700 bin tonluk tüketimin yalnızca 200bintonunu karşılayabiliyoruz. Tüketimin 500 bin tonluk bölümü yurtdışından ithal ediüyor. Geçen yıl Amerika'nın Japonya'ya 1.5milyonton . BAKLİYAT VE HUBUBAT ÜRÜNLERİNDE SON DURUM pirinç satması, ithal pirinç fiyatlarının yükselmesine neden olmuştu. Bu yıl ithal pirinç fiyatlarının 25-30 binin altına düşmeyeceği belirtiliyor. • 'KendimEttim Kendint Buldum' Türk-iş Genel Başkanı Bayram Meral, kamu işçiferi- nin hak edilmiş alacaklarında Türk-Iş'e destek ver- mekten öte, açılacak davalar için avukat vereceklerini ilan eden ANAP Genel Başkanı Mesut Yılmaz'a "Ken- dim ettim kendim buldum" şarkısını söylemek duru- munda olduklarını vurgulamış. Açıkçası Sayın Meral, bir zamanlar Türk-İş'in ANAP'a karşı verdiği mücadele ile yanhş yaptığını söylemeye çalışıyor. Anlaşılan bazı sendika başkanlarının, DYP'den kon- tenjandan milletvekilliği umutları günden güne zayıflı- yor. ANAP'ta yer aranıyor. Ya da tam tersi, DYP'deki pazarlık şanslarını güçlendirmek üzere manevra yapı- yorlar. Kamu işçilerinin toplusözleşmelerinin dördüncü dilim ücret zamları, hükümetle Türk-iş'i karşı karşıya getirince, kurulmuş bazı iyi ilişkileri de bozdu. Hukuken sözleşme hükümlerinden dönme gerçekleşemeyince sendika başkanları arada kaldı. Çiller cephesi, sıkıştırılmaktan, kapalı kapılar arkasında verilen söz- lerin tutulmamasından kızgın. Sendika başkanları cephesi, kendilerini işçi kamuoyu önünde kurtaracak adımların atılması becerikliliğinin gösterilememesin- den. Geçmiş yıllarda 9 ay kadar çalıştırılan geçici işçile- rin, SSK için gerekli asgari 120 işgünü gerçekleştiril- meden 3 ay sonunda çıkarılmak istenmeleri, sonra 4 ayın teslimi, ancak bunun da bir son dakika gösterisi- ne şans tanıyacak biçimde yapılması, iyi bir manevra sayılıyor. Bayram Meral^n önde, geçici işçiler, önceki gün Ankara'da, Bakanlar Kurulu toplantısına seslerini duyuracak biçimde yürüdüler. Meral'in bir gün önceki "Gerekirsebütün Türkiye'den Ankara'ya yürürüz,polis yolumuzu kesmeye kalkmasın" tehdidinin uygulan- masına gerek kalmadı. Hükümet, işçinin ve Türk-İş'in dayatması karşısında, geçici işçilerin bir ay daha çalıştırılmasını kabul etmek, eski kararından dönmek zorunda kaldı. Arada atlanmış bir-iki ufak ayrıntı var tabii. Bayram Meral'le birlikte işçilerin yürüdükleri günün tarihi 1 ey- lüldü. Hükümet daha önceden geçici işçileri bir ay daha çalıştırmayı kabul etmemiş olsa, işyerleri ile ilişkilerinin önceden kesilmiş olması gerekiyordu. Bize ulaşan bilgi ve haberlere göre pek çok iş yerinde işçilere, bir ay daha çalışacakları kararı, söz konusu eylemden önce bildirilmişti. Hükümetin bu doğrultudaki kararının ha- berleri de daha önce basında açıklanmıştı. Kaldı ki geç- mişte 9 aya kadar çalıştırılan geçici işçilerin, SSK ya- sası gereği asgari süre olan 120 gün, 4 ay çalıştırılma- ları bir lütuf ya da kazanılmış hak olmasa gerek. Olsa olsa kaybedilen eşeğin yeniden buldurulması sevinci olabilir. Aynca Türk-lş ve Bayram Meral, eylemle hak almak için daha önceleri nerelerdeydiler? Mahallenin namusunu kurtaracak bir formül Geçici işçilerden sonra sıra 600 bin kamu işçisinin sözleşmesinde. Mahallenin namusunu, afedersiniz dil sürçmesi oldu, sendikacının namusunu kurtaracak bir formül, şov olabilecek bir yöntem bulmaya geldi. Hü- kümet cephesinde de sendika başkanları cephesinde de bütün kafalar şimdi buna çalışıyor. Zaten en son haberlere göre Çiller, bakanlarına Türk-iş'i zor du- rumda bırakmayacak bir formül bulmaları için talimat vermiş. Yılmaz'ın Türk-iş'i ziyaret taktiği bayağı işe yaramış. Herkes rolünü, oyununu iyi oynuyor. İşçi hakkı falan.. kimin umurunda? ANAP Genel Başkanı Mesut Yılmaz, Türk-iş'i ziyare- tindeki bir saptamasında gerçekten çok haklı. Hükü- metin Türk-İş'in gösterdiği büyük anlayışın değerini bilmediğinden söz ediyor. Son zamanlarda, işveren sözcüleri ya da yazar ve yorumcularının da işçi ke- siminin özverisi, anlayışına teşekkür etmeleri alı- şkanlık oldu. Gerçekten de işçi hakları, çalışan hak- lannın böylesine ağır gasp edilmesine, boylesine se- siz kalan sendikal örgütlenmeleri bulmak pek kolay ol- masa gerek. Sağ siyasi partiler ve işveren cephesinin bugünkü Türk-iş ve yönetiminden çok memnun kalma- ları kadar doğal bir şey olamaz. Bilirsiniz, bizim ülke- mizde "Ağzı var diliyok" gelinler pek makbuldür. AN AP'tan özür dilemek Baksanıza koskoca Türk-iş başkanı, Türk-İş'in geçmişinde ANAP'a karşı muhalefet yapıldığı için piş- manlık duyuyor. Kendilerine "Kendim ettim kendim buldum" şarkısını layık görüyor. 12 Eylül'ün toplumu teslim aldığı birdüzende, 1984'ten başlayarak 1991 so- nuna kadar süren bütün iktidar uygulamaları ile işçile- re, çalışanlara, emeği ile geçinen halk yığınlarına sü- rekli yeni yeni haklar kaybettiren bir iktidara karşı, ucundan ucundan asgari sendikal görevini yerine getir- miş olmaktan ötürü özür dileyen bir sendikal örgütlen- me, bir Türk-lş başkanı olur mu? O günün Türk-iş'inin içinde bulunduğu olumsuz konumdan da daha geriye gitmiş bir Türk-lş yönetimi olursa, oluyordemekki. Her- halde Sayın Meral şimdi yaptıklan sendikacılığa bakıp Şevket Yılmaz dönemini aşırı eylemci buluyor olmalı. Yoksa ANAP iktidarı dönemini, bugünkü koalisyon ikti- darından daha işçiden yana görmeye olanak yok. Bayram Meral'in "Kendim ettim kendim buldum" te- kerlemesinde de bir ufak doğruluk payı var elbette. Sen- dikacı lider prototipi kadrolarının "kendi ettikleh" sayı- lamayacak kadar çok suçları var. Ancak "kendileh bul~ muyor", hep sonunda işçiye "bulduruyorlar" nedense. Bugün hemen VahfBank'agelin... Çok çeşitli kredilerin, ııygun koşullanyla hayallerinizi gerçekleştirin! ftkrfBank21. Yüzyıl Bankacılığıftft.'
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle