Katalog

SAYFA CUMHURİYET 2EYLÜL1994CUMA HABERLER PKK, 3 kişiyi kurşuna dizdi •YurtHaberleriServisi- Erzurum Valiliği'nden verilen bilgiye göre Pasinler ilçesine bağlı Yastıktepe köyünde önceki akşam ormana ağaç kesmeye giden Baki Bölükbaşı(45), oğullan M.Salih(22)veM.Lütfu(l3) PKK'li teröristler tarafından kurşuna dizilerek öldüriildü. Ahmet ve Hasan Sucu isimli iki kişi de uçurumdan atlayarak kurtuldular. Diyarbakır'da laili meçiıul' • DÎYARBAKIR(Cumhuri yet) - Diyarbakır'ın Dabakoğlu Mahallesi Çiftehan Sokak'ta bir kahvehanede oturmakta olan Fuat Akgül ile Mustafa Işıklı dün saat 12.30 sıralannda kimliği belirsiz iki kişinin tabancah saldınsına uğradılar. Akgül hastaneye götürülürken yolda öldü. Işıklı ise Devlet Hastanasi'nde tedavi altına alındı. Ankara'ya CNN bürosu • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)- Dünyanın en çok izlenen televizyon kuruluşu CNN, merkezi Türkiye'de olacak ve Ortadoğu ile Orta Asya cumhuriyetlerini de yayın sahası içine alacak bir irtibat bürosunu Ankara'da kurmaya haarlaruyor. Bu ay sonu ya da ekim ayı başlannda faaliyete geçecek olan irtibat bürosunun temsilciliğini ABD'de yaşayan Türk vatandaşı Haluk Türköz üstlenecek. Düşönce komîsyonu • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)- Adalet Bakanı Mehmet Moğultay'ın. düşüncenin açıklanmasını suç sayan yasalann belirlenmesi amacıyla oluşturduğu komisyon, yann çahşmalanna başlayacaîc. Moğultay'ın, Dışişleri Bakanı Mümtaz Soysal, Türkiye Barolar Birliği, Ankara, İstanbul, İzmir barolan, Çağdaş Gazeteciler Derneği, Ankara, İstanbul ve tzmir Gazeteciler Cemiyeti. Basın Konseyi, anayasa hukukçusu Uğur Alacakaptan ve İstanbul Üniversitesi basın hukuku öğretim üyesi Çetin Özek'ten oluşturduğu komisyon, Hakimevi'nde toplanacak. Köylüoğlu'ndan yalanlama • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)- İnsan haklanndan sorumlu Devlet Bakanı Azimet Köylüoğlu, "Memurlar varlıklı, işçiler komprador, burjuvadır" dediğine ilişkin haberi yalanladı. Köylüoğlu, bir gazetede, "Sosyal demokrat bakanın lafma bak" başlığıyla yayımlanan haberle ilgili olarak yaptığı açıklamada, "Ne haberi yazan gazetenin ne de bir başka ajans veya gazetenin muhabirine böyle bir açıklama yapmadım" dedi. Prof. Vanlı'dan savunma • Haber Merkezi- Göreve iade istemi Danıştay'ca reddedilen Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi eski Rektörü Prof. Dr. Yusuf Vanlı, maksatlı çevrelerce aleyhinde kampanya başlatıldığım belirterek hakkındaki suçlamalann senaryo olduğunu ileri sürdü. Vanlı, yaptığı yanh açıklamada "Prestij ve onur hesabıyla Danıştay'a müracaat ettim. Danıştay, davayı daha incelemeden ret cevabı verdi. Benim durumumda olanlar göreve iade edildi, ancak benim başvurum reddedildi" dedi. Demipoğlu'ndan yalanlama •İstanbu} Haber Servisi- İstanbul Üniversitesi eski rektörü Prof. Dr. Cem'i Demiroğlu, hakkındaki iddialan yalanladı. Yaptığı yazılı açıklamada, 100 milyon Fransız Frangı değerindeki kredinin öne sürüldüğü gjbi sahtekârhkla alınmadığının Hazine ile yapılan yaaşmalarda belgelendiğini söyleyen Demiroğlu, servet beyanıyla ilgili olarak Cumhuriyet'te yer alan "mal bildirimi kavgası"nın da doğru olmadığını ifade etti. Demiroğlu, yayımlanması yasak olan YÖK denetçileri raporlannın da ne şekilde sızdınldıgı konusunda jşerekli makamlara müracaatta bulunacağını büdirdi. Sıvas davasında müdahil avukatlar esas hakkındaki görüşlerini açıkladılar: KatliaıııııısanığıHizlnıllalı Katlİamin plaillayiCllari Ankara DGM'nin esas hakındaki RP, İllegal ÖPgÜtlePİn ÇatlSI Esas hakkındaki görüşte, Sıvas mütalaası ilgili görüşlerini açıklayan müdahil avukatlan, sanıklanndan bir bölümünün RP üyesi olduklan belirtilerek, Sıvas katliamının, Hizbullah başta olmak üzere şeriatçı ve gerici 'RP, illegal Islami örgütlerin, tarikatlann çatı örgütü örgütler tarafından planlandığını bildirdiler. durumundadır" denildi. ERCÜN AKSOY ANKARA - Ankara Devlet Güvenlik Mahkemesi"nin 156 saruklı Sıvas davasıy- la ilgili hazırladığı mütalaaya, yazüı ola- rak yanıt veren müdahil avukatlan, olay- lann Hizbullah başta olamak üzere. şeri- atçı ve gerici güçler tarafından plan- landığını bildirdiler. Esas hakkındaki gö- rüşte, yakalanan sanıklardan büyük bölü- münün RP üyesi olduklan, RP'nin illegal Islami örgütlerin ve tarikatlann 'çatı örgü- tü' konumunda olduğu belirtildi. Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD) ile Türkiye Barolar Birliği (TBB) hukuk bü- rolannca hazırlanan ve Ankara DGM'ye yazılı olarak venlen 285 sayfahk esas hakkındaki görüşte, legal ve illegal Islamcı örgütlenn yapılanna aynntılı bir şekilde yer verildi. Islamcı oluşumlann tek tek in- celendiği görüşte, bu örgütlerin Sıvas kat- liamıyla ilgili bağlantılan da gözler önüne serildi. Esas hakkındaki görüşte, legal ve illegal fslamcı oluşumlardan bazılann yapılan. örgüt şemalan ve eylemleri şöyle sıralandı: "Hizbullah - (AUah'uı Partisi)". - Türkiye'deki Hizbullah, Milli Türk Talebe Birliği ve Milli Selamet Partisi'nin gençlik örgütü Akıncılar Derneği içinde yer alan ve 1979 tarihinden itibaren Di- yarbakır'daki Menzil KitapevTnde topla- nan ve tran tslam devriminden etkilenen gençlerin oluşturduğu bir örgütlenmedir. Hizbullah daha sonra, Menzil ve tlim ka- natlan diye ikiye aynlmışür. Hizbullah'ın işlediği cinayetler uzun süre devlet tarafı- ndan kabul edilmemiştir. Sanık ve tanık anlatımlannda Hizbullah'ın Sıvas katli- amında varlığı açıkca görülmüştür. Başta dönemin Sıvas Emniyet Müdürü Doğu- kan Ömer olmak üzere, güvenlik görevlisi tanıklar, olay sırasında eylemcilerin "Hiz- bullah Getiy'or, Yaşasın HizbuUah" diye slogan attığını, olayı yönlendiren grubun arasında, giyim ve işaretleriyle Hizbul- lahçı olduklannı bildikleri bir grubun bu- lunduğunu, bunlann eylemin tam ortası- nda yer aldığını belirtmişlerdir. Aynca sanıklardan Cafer Tayyar Soykök'ün oğ- lunun adı da Hizbullah'tır. "İslami Büyük Doğu Akıncılar Cephesi (tBDA-C)". - İBDA-C'nin tohumlan 1979 yılında yine MSP'nin yan kuruluşu olan Akın- cılar Derneği'ndeki bir takım unsurlar ta- rafındanatılmışür.ÖrgütTarar'veTah- kim" isimli iki dergi çıkanyor. Bu örgüt, Sıvas katliamını, yayın organlannda "Dû- ğün ve Bayram". "Şanlı Sıvas Kıyamı" ve "İhtilale en yakın adım" diye tanı- mlamıştır. Taraf Dergisi, bu davanın sanı- klannı "Şanlı Sıvas kıyamında eşir dûşen gönüldaşlar" olarak nitelemiştir. Sıvas katliamında yer aldığını açık biçimde ifa- de eden bu örgütle ilgili olarak, mahkeme- nin müdahil tarafın istemine karşın, Em- niyet Genel Müdürlüğü'nden bilgi sorma- ması ve bu örgüte ilişkin olarak İstanbul, Ankara ve Bursa'dan açılmış olan dosya- lann, mahkemeye getirilerek incelenme- miş oluşu açık bir eksikliktir. "tslam Cemiyet ve Cemaatter Birliği- (Kara Ses-Cemalettin Kaplan)". - Kurucusu CemaJettin KapJandır. Ha- len Almaya'da yaşayan Kaplan'ın gidiş emrini Erbakan vermiştir. Sıvas katliamı davasının hazırlık soruşturması sırasında gözaltına alınan Tayyar Çevik, Muhsûı Erbaş ilk anlatımlannda Cemalettin Kap- lancı olduklannı iüraf etmişlerdir. Bilindi- ği gibi Muhsin Erbaş, davanın önde gelen sanıklanndandır. Legal İslamcı partiler Esas hakındaki görüşte, Sıvas katlia- mını gerçekleştiren eylemcilerin büyük bölümünün legal İslamcı partilere üye ol- duklan belirtilerek, bunlann başında da RP'nin gcldıği vurgulandı. Görüşte, legal İslamcı hareketler ise şöyle anlatıldı: "Refah Partisi" - 12 Eylül 1980 öncesindeki Milli Se- lamet Partisi'nin devamı olarak kurul- muştur. RP illegal İslami örgütlerin, tari- katlann çatı örgütü konumundadır. Sanı- klardan, Zeki Ozen, Zeki Tuğurtu, Zaim Bayat, Mehmet Toraman, H. Polat, Adem Bayrak, Engin Yöce, Muhittin Yılmaz, Hayrettin Gül, M. Nurettin Yaşar, Kazım YıMınm. Hüsamettin Özdemir, Adem Ağ- bektaş, Hasan Karatepe, (Milli Gazete Sıvas Temsilcisi), AbdülkatBr Andıcı, Mehmet Yılmaz, Osman Düzardıç, Musta- fa Dürer. Ahmet Kaşkaya. Aü Kurt, Cafey Tayyar Soykök, H. tbrahim Düşbiçer ve Bünvemin Eliş, RP üyesi olduklannı sor- gulannda belirtmişlerdir. İslama örgüt ve tarikatlan bünyesinde toplayarak, laik düzen açısından tehlike teşkil edecek dü- zeyde bir şeriatçı güç RP bünyesinde oluş- muştur. "Büyük Birlik Partisi" - BBP, eski ülkücü örgütlenmenin önde gelen isimlennden Muhsin Yazıcıoğhı'nun bir grup arkadaşıyla birlikte MHP'den aynlması sonucu kurulmuştur. Yazıoğlu, Sıvas doğumludur. Hazırlık ıfadelerinde sanıklardan, Osman Ocak, Bülent Düğen- ci, Mevlût Atay, Cemal Şimşek, Mehmet Şarkışla, Mustafa Saydam ve Erot Çelik BBP üyesi olduklannı belirtmişlerdir. Olay günü bu parti mensuplannın Bonsa- Hersek bildirisi dağıtma görüntüsü adı altında eylemin hazırlık propagandasına katıldıklan bilinmektedır. "Mflhyetçi Hareket PartisHMHP)" - MHP Türkçü-İslamcı bir siyasal parti- dir. Sıvas katliamı davasının hazırlık an- latımlannda, Ason Doymuş, Osman Çıbtkçı, Ali Yılmaz, Emin Bozkurt, MHP üyesi olduklannı söylemişlerdir. Video bantlanndan da bu partinin işaretı olan 'bozkurt' simgesinin eylemciler tarafından sıkça kullanıldığı görülmektedir. «SANL1K flNURONUN TiLHAZ SAVASCISi ^ÖNDERı SEHİT DİDAB SENSOY 0 ' 01.91987 OHUKUIt rCMSfLCISf CUZEL iKSIK HUSC1IH UlBttotU HSiUCUIl OI9l.2.ll!iSt"3 tıiMMi rırını »-;£•:••>•£*> Didar Şensoy(uuhh Cezaevlerindeki kötü koşullan protesto etmek için eylül 198Tde tutuklu aileierinin TBMM önünde yaptığı oturma eylemine güvenlik güclerinin müdahalesi sonrasın da kalp krizi geçirerekölen Didar Şensoy, dün mezan başında anıldı. tnsan Haklan Demeği'nin kurucularından olan Didar Şensoy'un Feriköy Mezarlığı'ndaki aruna töreninde, Tnsan Haklan Derneği İstanbul Şubesi Cezaevi Komisyomı adına okunan bildiride Şensoy'un, Dünya Bartş tfVi*W3$&%S6F r ; '.--î"^./^,. Günü'ndeöldürüldüğü ifade $tâ&FŞ^(mÜİ$:, edildi,.Fotoğraf:T r t ••'* Yılmaz: Hükümet işçi düşmanı ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - ANAP Ge- nel Başkanı Mesut Ydmaz, hükümetin "herkese iş, herkese aş" vaadiy- le iktidara geldiğini, ancak çalı- şanlan işinden. aşından ettiğini belirterek, "Hükümet açıkça iş- çi düşmanı" dedi. Yılmaz'ın Türk-îş'i ziyaretinde konuşan Konfederasyon Başkam Bay- ram Meral de, ANAP iktidan- • Yılmaz, "Hükümet işçi düşmanı" derken, Türk-İş Genel Başkanı Bayram Meral, hükümeti "ANAP'tan daha kötü" olarak niteledi. • Türk-İş'i ziyaret eden ANAP Genel Başkanı Mesut Yılmaz, hükümeti, top- lusözleşmeden doğan yükümlülüklerini yerine getirmeyerek çalışma banşını ve hukuk düzenini bozmakla suçladı. nın gitmesi için koalisyon parti- leriyle birlikte mücadele ettikle- rini ifade ederek. "İş başındaki hükümet, ANAP iktidarından daha kötü" dedi. ANAP Genel Başkam Mesut Yılmaz, Türk-İş Genel Başkam Bayram Meral ve yönetim ku- rulu üyelerini ziyaret etti. TBMM Grup Başkanvekili Eyüp Aşık'la birlikte gittiği Türk-İş Genel Merkezi'nde 8 yıllık iktidar dönemlerini öven ANAP lideri, iktidardan aynl- madan önce imzaladıklan top- Olağanüstü hal bölgesi dışında NATO Çevik Kuvveti G.Doğu'da tatbikatta ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - NATO Avrupa Mütte- fık Kuvvetler Komutanlığı'nın "Arrow Exchange-94" tatbikaü başladı. Eylül ayı sonuna kadar devam edecek tatbikatı, NATO Çevik Kuvveti'nin (AMF) hava ve kara unsurlan icra edi- yor. Tatbikata, Türk Silahlı Kuvvetleri'nin yanı sıra, ABD, İngiltere. Hollanda, İspanya, Lüksemburg, Almanya ve Bel- çika katılıyor. Genelkurmay Başkanhğı'- ndan dün yapılan yaah açıkla- mada, NATO Çevik Kuvveti- nin Arrow Exchange-94 tatbi- katının Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nde başladığı bildirildi. Yazıh açıklamada konuyla ilgi- li olarak şu bilgilere yer verildi: "Müttefik Çevik Kuvvet, NATO kara ve ve hava unsurla- nnı ihtiva eden yüksek derecede hareket kabiliyetli, görev bolge- lerine süratle intikal ettirilebilen, çokuluslu tugay çapında kon- vansiyonel bir ani reaksiyon kuvvetidir. Tatbikatın amacı, NATO'nun da\ anışmasuu ve NATO kuvvetlerinin güvenüir- liğini göstermek, müşterek ve büieşik harekat ortamında NA- TO kuvvetlerine eğitim sağla- maktır." Olağanüstü Hal Bölgesi dışında icra edilecek tatbikat, Gaziantep, Hatay, Antakya, Kilis ve Adana'nın doğusunda gercekleştirilecek. MENZIR AÇIKLADI Orman yakaıı teröristler yakalandı İstanbul Haber Servisi- İstan- bul Valisı Hayri Kozakçnğlu, İstanbul'da ardarda meydana gelen orman yangınlanndan bir kısmının terör örgütleri tarafı- ndan çıkarüdığını, bir kısmmın da ihmal sonucu meydana geldi- ğini belirterek suçlulann yaka- lanması için çahşmalannı sür- dürdüklerini belirtti. Vali Kozakçıojlu. dün İstan- bul Valiliği'nde istanbul Emni- yet Müdürü Necdet Menzir ve Jandarma Komutanı Baki Onuriubaş ile bir basın toplantısı düzenledi. İstanbul Emniyet Müdürü Menzir, 30 ağustos 1994 tarihinde yakaladıklan ya- sadışı terör örgütü mensup- lannın, "Zekeriyaköy çamlık or- manmın yaktlması, Üsküdar BağJarbaşı Askerlik şubesi ya- nmdaki kereste deposunun ya- kıhnası, Küçüksu Anadolu Hi- sarı kereste deposunun yakıl- ması, Devlet Malzeme Ofisine molotof atılmasu Marmara in- şaat bürosuna molotof atılmasr* eylemlerini gerçekleştirdiklerini tesbit ettiklerini açıkladı. İLAN T.C. ADANA 4. İCRA MÜDÜRLÜĞÜ'NDEN GAYRİMENKULÜN SATIŞ İLAN1 DosyaNo: 1994 7095 Satılmasına karar verilen gayrimenkulün cinsi. kıymeti, adedi. evsafı: Saulmasına karar verilen gayrimenkul Adana ili Seyhan ilçesı Kurtuluş Mahallesi, 1559 ada 21 pafta, 903 parselde 5. katta 23 no'lu bağunsız bölüm olup taşınmaz halen Ziyapaşa Bulvan Refah Apt. Kat: 5, Daire: 23 no'lu yerdedir. Gayrimenkul üzerinde borçluya ait yapının durumu ve kıymeti: Borçluya ait yapı betonarme karkas tarzında inşa edilmış 145 m 2 otu- rum alanlı, 3 oda, 1 salon, banyo, mutt'ak ve tuvaletten ibaret olup zemini kare, duvarlar plastik badana, kapı ve pencereleri ahşaptır. Yapının hali hazır durumu ile mahalli raiçlere ve bugünkü alım saum fıyatlanna göre 875.OOO.OOO.- TL edebileceği zemin değeri: Gayri- menkulün bulunduğu yer, mevkii, hali hazır kullanılış durumu, ula- şımşekli, hususlangözönüneahndığındabeherm 2 'sinin 5.000.000- TL edebileceği ve borçlunun hissesine isabet eden 25.19 m 2 'nin yu- kardaki değerden 129.500.000.- TL edebileceği ve borçlunun zemin- deki hissesi ile yapı toplam değerinin 1.004.500.000.- TL edebileceği ve bu değer üzerinden saüşa çıkanbnıştır. Şatış şartlan: 1- Saüş 14.10.1994 Cuma günü saat 9.00-9.30'a ka- dar Seyhan Belediyesi Mezat Salonu'nda açık artürma sureü'yle yapı- lacakur. Bu arttırmada tahmın edilen kıymetin % 75'ini ve rüçhanlı alacaklılar varsa alacaklan mecmuunu ve saüş masraflannı geçmek şartı ile ihale olunur. Böyle bir bedelle ahcı çıkmaz ise en çok artura- nın taahhüdü baki kalmak şartı ile 24 10 1994 Pazartesi günü aynı yer ve saatte ikinci artünnaya çıkanlacakür. Bu artUrmada da tah- min edilen kıymetin % 40'ını ve satış masraflannı gecmesi şartı ile rüçhanlı alacaklılar var ise rüçhanlı alacaklılann alacağını geçmesi şartı ile en çok arttırana ihale olunur. 2- Artünnaya iştirak edeceklenn, tahmin edilen kıymetin % 20'si nispetinde pey akçesi veya bu miktar kadar milli bir bankanın temi- nat mektubunu vermeleri lazımdır. Saüş peşin para iledir, ahcı istedi- ği takdirde 20 günü gecmemek üzere mehıl verilebilir. Tellâliye resmi, ihale pulu, tapu harç ve masraflan alıcıya aittir. Birikmiş vergiler saüş bedelinden ödenir. 3- İpotek sahibı alacaklılar ile diğer ilgüikrin bu gayrimenkul üze- rindeki haklannı hususiyle faiz ve masrafa dair olan ıddıalannı daya- nağı belgeler ile on beş gün icinde dairemize bildirmeleri lazımdır. Aksi takdirde haklan tapu sicili ile sabit olmadıkça paylaşmadan ha- riç bu-akılacaklardır. 4- Sauş bedeli hemen veya verilen mühlet icinde ödenmezse İcra İf- las Kanunu'nun 133. maddesi gereğince ihale feshedilir. İki ihale ara- sındaki farktan ve % 30 faizden alıcı ve kefiUeri mesul tutulacak ve hiçbir hükme hacet kalmadan kendilerinden Uhsil edilecektir. 5- Şartname. ilan tarihinden itibaren herkesin görebilmesi için dai- rede açık olup masrafı verildiği takdirde isteyen alıcıya bir örneği gönderilebibr. 6- Saüşa işürak edenlenn şartnameyi görmüş ve münderecaünı ka- bul etmiş sayılacaklan. başkaca bilgi almak isteyenlerin 1994,7095 E. sayılı dosya numarası ile müdürlüğümüze başvurmalan ilan olunur (İc.İf.K.126) Basın: 34222 lu iş sözleşmeleriyle işçi ücretle- rinde önemli artış sağladıklan- nı söyledi. Koalisyon hüküme- tinin, "herkese iş, herkese aş" vaadiyle işbaşına gelmesine karşın, çalışan birey ve çalışılan gün sayısında büyük düşüşler olduğunu kaydeden Yılmaz, "Hükümet, işçiyi işinden, aşın- dan etti" dedi. Toplusözleşme konusuna değinen Yılmaz, hü- kümetin geçen yıl imzalanan toplu iş sözleşmesi gereği kamu işcilerine ödemesi gereken 4. di- lim zammı ödemediğine dikkat çekerek, "Toplusözleşme, çahş- ma hayatınm iradesidir ve banşı sağlayan bir unsurdur. Toplu sözleşmeye uymamak, çalışma bartşının ve hukuk düzeninin bo- zulmasına neden ounaktır. Hü- kümetin, toplu iş sözkşmesine aykın bir tutum takınması top- lumda terör ve anarşi yaratır" dedi. Hükümetin ödemeyi yap- mama konusunda öne sürdüğü gerekçelerin kabul edilemeye- ceğini ve istikrar programının Başbakan Tansu Çiller'in siya- sal istekleri nedeniyle pek çok kez delindiğini ifade eden Yıl- maz, yaşananlann Türkiye'de ilk kez görüldüğünü belirterek, hükümeti "hukuk düzenini boz- mak ve işçi düşmanlığı yapmak- la" suçladı. Hükümetin 80 bin gecici işciye karşı takındığı tavn da eleştiren Yılmaz, işçileri, Yol-İş ve Türk-İş'le birlikte ha- reket etmeye çağırdı ve her tür- lü desteğe hazır olduklannı bil- dirdi. Meral de, hükümeti, ülke so- runlannın hiçbirine çözüm bu- lunmadığını söyleyerek eleştir- di. ANAP iktidannı acımasızca eleştirdiklerini ve koalisyon partileriyle birlikte ANAP'ın gitmesi için mücadele ettiklerini söyleyen Meral, "Ama bu hükü- met ANAP'tan daha kötü" di- yerek "pişmanlığını" dile getir- di. Meral, Yılmaz'a, "Sizeettik, karşdığını bulduk. Hükümet halka nasd bakıvorsa. halk da hükümete öyle bakacaktır" diye konuştu. Hükümetin hiçbir va- adini yerine getirmediğini kay- deden Meral, "Enilasyon arttı, işsizlik ordusuna yeni işsizler katıidı. Hükümet memura vaat ettiği sendikal haklan vermedi. Bu hükümet, ülke sorunlannm üstesinden gelemiyor. Özelleş- tirme, 'Sattım, kapattım, kur- luldum' mantığıyla yaptlmak is- teniyor" dedi. BIRBAKBIA SERVER TANİLLİ "Bin Oper..." Avrupa'nın kimi ülkelerinde, toplantılara, şenlik vege- celere katıldığım olur zaman zaman. Başka yazarlara uyup ben de kitaplarımı imzalarım orada. Gurbette ya- şayan insanlarımızla, özellikle de emekçilerle teke tek tanışıp görüşmenin vesilesi doğar böylece. Telefonlar alınır verilir, ahbaplıklar kurulur. Bir tür anket uygularım, fırsatı yakalamışken... Mehmet'e sorarım: "Mehmet kardeş, nerede çalışı- yorsun?" "Mercedes'te Hocam"; "Çoluk, çocuk?" "Elin öper, 5 tene!" "Sen Ahmet?" "Bayer İlaç Fabrikası'nda"; "Çoluk, çocuk?" "EHp öper, 6 tene!" "Hüseyin sen?" "Taşımacılıktayım Hocam"; "Çoluk, çocuk?" "Elin öper, 7 tene!" Başka sorularla beraber sürer gider bu. "Elin öper'lerin sayısı, kimi zaman sekize, dokuza çı- kar; ölenler, düşükler de eklenir rakamlara. Karşılıklı gülüşürüz. Mehmet'in, Ahmet'in, Hüseyin'in yüzüne bakarım: Yalnız çalıştıkları iş çökertmemiştir; onca nüfusun soru- nu da binmiştir omuzlarına. Yanında eşi de gelmişse, diyelim otuzundaysa kadın, ellisinde gösterir. Kararlı bir yuva kurabilmek için, her türlü tıpsal olanak önlerinde- dir; ama hiçbirine iltifat etmezler... Akıllarını çelip gözlerini büyüleyen, en başta Avrupalı devletin verdiği çocuk parasıdır; çcx:ugun eğitiminden önce onu düşünürler. Ve bir de, bir eli ceplerinde bir eli de vicdanlarında olan camilerde, beyinlerine -ısrarla- sokuşturulan şu sözün ağırlığı, kendilerini etkileyip du- rur: "Peygamber Efendimiz buyurmuştur ki, ben ümme- timin çokluğu ile övünürüm!" Madem ki o da buyurmuştur, ne kalıyormuş geriye engel olarak? Sonra, 'rızk' da Allah'tan değil mi? Türkiye'nin dışında böyle, ama icinde de böyledir. Siz son yıllarda, okul sayısını aşan cami sayısı ve ba- şını alıp giden dinci gericilikle, ülkedeki nüfus patlaması arasında bir ilişki olduğunu ya da olabileceğini hiç dü- şündünüz mü? Başkalarının yanı sıra, bir neden de o olamaz mı? Çağımızın bilinen gerçeklerinden biridir bu: Bir top- lumda 'kalkınma' ile 'nüfus' arasında sıkı bir ilişki var. Nüfusa sıradan bir 'çokluk' olarak değil, nitelik açısın- dan bakacaksınız: O nüfusun sağlık derecesi, eğitim dü- zeyi, çalışma olanakları ve daha başka öğeler gelip giri- yor kalkınma söz konusu olduğunda. Nüfusla kalkınma arasında bir denge' kuramadığınızda da, her şeyi tehli- keye atmış oluyorsunuz. Nüfusun artışını engellemek değil, onunla kalkınma arasında bir dengeyi sağlamak zorundasınız. öyle olunca, kalkınma nasıl bir 'planlama' sorunuysa, nüfusun da planlanması gerekiyor. 'Rızk', o zaman çoğalır ve adilce dağılır. Elde veriler de var: Nüfusu hızla artan ülkeler, geri kal- mış olanlar; ve ülke ne denli kalkınmış ise, nüfus artış hızı o denli düşük... Göz ardı edemezsiniz bu verileri! Güzel de, nereden geldim bu konuya bugün? 5 eylülde, Kahire'de, dünyanın nüfus sorunlarını tar- tışmak üzere, Birleşmiş MilletlerÖrgütü'nüngirişimiyle, uluslararası bir kongre toplanacak. Kongrenin ana he- defi, Üçüncü Dünya'da, kalkınmanın baş engeli olarak görülen nüfus artışını yavaşlatmak. Bu doğrultuda ol- mak üzere, şu noktalar üzerine de dikkatler çekilecek: Kadınların eğitimi; ananın ve çocuğun sağlıgı ile ilgili hizmetlerin iyileştirilmesi; gebeliği önlemenin yaygın- laştırılması çareleri... Tartışmanın, nüfus planlamasına karşı olanlarla ol- mayanlar arasında geçeceği söyleniyor. Türkiye, 'kadın sağlığını tehlikeye düşürmeyecek her türlü nüfusplanlanmasmdan yana' bir ülke; kadın hakla- rını nüfus planlamasıyla beraber ele alıyor ve bu arada kürtaj yasal... Bana sorarsanız gerçekçi bir bakış! Doğum denetiminin, giderek kürtajın karşısında olan, başta kim, biliyor musunuz? Vatikan! Yani dünya gericiliğinin odak noktalarından biri. Gerekçesi de, 'günah'olduğu! Ya onunla aynı çizgide yer alanlar? Bağnaz Müslümanlar! Onların da gerekçesi o! Dinci gericilik budur: Kimi zaman Hıristiyanı Müslü- manı aynı çizgide gelip kucaklaşırlar. Nasıl da güzel bir örnek, arasanız bulamazsınız!.. TBMM'den notlar SeçimegidenMectis HAKKIERDEM ANKARA - TBMM yeni yasama yılına başlarken seçi- me giden yola da girdi. Tatil rehavetini üzerlerinden ata- mayan milletvekilleri belki de bu gerçeğin yarattığı isteksiz- likle Meclis'e güçlükle gelebil- dıler. Açılışa 10 dakika kala bile Meclis kulislerinin boşluğu dikkat çekiyordu. Erkenden geldiği kuliste, "tatil dönüşü okulunun açdışmı bekleyen öğ- renci heyecanı" ile açılışı bekle- yen DYP'li Münif İslamoğlu da bu durumdan yakımyordu. DYP icinde, SHP ile koalişyo- na karşı hareket başlatan İsla- moğlu, "Böyle Mecfis, böyle miUervekilleri mi olurT" diye dert yamyordu. İslamoğlu da seçim yılına girildiğini görü- yordu ama, hemen yapılacak bir baskın seçim için "felaket olur" düşüncesini taşıyordu. Yeni yasama yılı ile birlikte Meclis'te başlayacak yeni olu- şum ve gelişimler de gözle gö- rülmeye başlamyordu. Önceki gün SHP'den istifa eden İstan- bul Milletvekili Nami Çağan doğruca eski lideri DSP Genel Başkanı Bülent Ecevit'in oda- sına gidiyor ve genel kurul sa- lonunda da arkasında yerini alıyordu. CHP'nin yeni Genel Sekreteri Adnan Keskin ise Cumhurbaşkanı Sükyman Demirerin konuşması süresin- ce bile SHP kulisinden aynlmıyordu. SHP'nin erken saatte yapılan grup toplantısı- na milletvekilleri pek ilgi gös- termiyordu. Bu tablo, gelisme- lerin ivme kazanıp, koahsyo- nun geleceğini etkileyeceği dü- şüncesini pekiştiriyordu. Soldaki bu gelişmeler DYP içindeki karşı hareketi de etki- liyor. DYP-ANAP koaüsyo- nu için bayrak açan DYP'liler, "koalisyonun nasd olsa SHP tarafından bozulacaği" düşün- cesi ile çahşmalanru yavaşlatı- yorlar. Hatta SHP içindeki ge- lişmeleri yakından öğrenmek için harekete geciyorlar. SHP- DYP koalisyonunun mimar- lanndan bazı SHP'lilerle te- mas anyorlar. Bu temaslann sonucuna göre, SHP-DYP- koalisyonunun sonu hakkın- daki işareti de yine mimarlan- nın vermesi bekleniyor. Yeni yasama yıhna "Baş- kansız" gıren Meclis tüm bek- lentilere ve hızlanan kulislere karşın milletvekillerine yeni teknolojik olanaklarla kapısım açtı. Milletvekilleri artık daha az yorulacaklar. zlamanlanmn büyük bölümü- nü sohbet ederek geçırdikleri Meclis kulisinde çay, kahve için ses tellerini incitmeyecek- ler. Kulislerde artık "Tayyar oğlum bize çay ver" sesleri du- yulmayacak. Kulisteki sehpa- lann üzerine konulan zile basıldığında garson yanlan- nda bitiverecek. Milletvekille- ri böylece zamanlannı ve ses- lerini kulis sohbetlerine daha fazla ayırabilecekler. Meclis'in televizyon stüdyo- su da artık hizmet vermeye başlayacak. Genel kurul salo- na yerleştirilen ye uzaktan ku- manda edilen ileri teknoloji ürünü kameralarla çahşmalar cam netliğinde görüntülehebi- lecek.