Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 7AĞUST0S1994 PAZAR
PAZAR KONUKLARI
Avukathk Yasası değişikfiğisadeceinakyaj'
Sunuş: Bütün Türkiye'de, barolarakayıth
avukatlar, bugünlerde heyecan içinde.
Heyecanlarının nedeni TBMM'de bekleyen
Avukathk Yasası Değişiklik Tasarısı. Değişiklik
avukatlara son derece tersgeliyor. Tasarıyı, meslek
için adeta bir 'makyaj'olarakniteleyenpek çok
avukat özlü değişiklikleryapılmadığı, avukatın
yasada adaletingerçekleştirilmesinde bağımsız bir
tasarısındayer alan kimi maddeler, mesleğiyürüten organ halinegetirilmediğisürece,pek azşeyin
değişeceğigörüşündeler. Bu bekleyiş ve
tartışmalardanyola çıkarak Avukathk Yasası
Değişiklik Tasarısı nı İstanbul Barosu Disiplin
Kurulu Başkanı A vukat Galip Yağcı ve avukat
Haluk İnanıcı 'yla konustuk.
Söyleşi Leyla Tavşanoğlu Konuklar Galip Yağcı Baro Disiplin Kurulu Başkanı Haluk inanıcı Avukat
GALİP YAĞCI
1977 yûında İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi'nde yükseköğrenimini tamamladı ve avukatlık mesleğine başladı. 1990-
1992yıllarında İstanbul Barosu Disiplin Kurulu üyeliğiyaptı. 1992'den buyana da aynı kurulun başkanlığı göreviniyürütüyor.
arguun hzlandmbnası veya hukukta reform gibi birçok ko-
nuda TBMM'de bekleyenyasa tasarüan var. Bu aradayine
Mecüs gündeminde bekleyen Avukathk Yasası Değişiklik
Tasarısı avukathk mesleğine ne getiriyor?
YAĞCI - Bireyler. hepten denetimsiz piyasada canhıraş
bir ekonomik uğraşa düşmüş. Avukat bekleneni veremi-
yor ve kamusal yargı erlcine mafya dadanmış.
Kolaycıyız. "Yasa yapalım. Avukatlann yetki paylannı arttınp du-
rumu dûzeltetim" diyoruz. Der demez, madâlyonun tersıni anımsıyor
ve ekliyoruz: "Sorumlutuk paylanru unutmayabm."
Işte, böyle iyi nıyetle, öncebkJe göruşülecek olan "demokratikleş-
me paketT'ndeki yasalar içinde Avukatlık Yasası Değişiklik Tasansı
TBMM gündemine girmiş bulunuyor.
Temeli doğru atılmarruş her yapı, yanhş içermez mi.. Demek doğ-
ruyu yapmak için önce sistemi, temeli doğru olarak koymak zorun-
dayız. Avukatlık sistemimizi 1136 Sayılı Yasa'nın 1. ve 2. maddeleri
verir. 1. madde "Avukatlık, kaımı hizmeti ve serbest bir mesiektir.
Avukat, görevini yerine getirtnede bağnnsızdır" der. 2. madde ise.
"Avukadıktan amacın, yargı organlan, hakemler, resmi ve özel kunıl
ve kunımlara yardım" olduğunu belirtir. Avukatlık dÜ2enimiz 1.
maddedekı "kamu hizmetT anlayışı üzerine kuruludur. Maddedeki
"ve serbest bir mesiektir" kurahysa, vergj yönünden bağlı olunacak
rejimi belırtmekten başka hiçbir özlü düzenlemeye kaynakhk etmez.
Baro, iküdara; avukatın ücret ve iş ûstlenme haklan, görevini yapma
biçimi, genei ilkeler dışında özel
sınırlara bağlı değil mi? Serbest-
lik bunun neresinde?
Avukaü -her avukatın du-
yumsadığı- ikinci derecede bir
yargı üyeliği statüsüne sıkışüran
ana düşünce şu: Yargılama,
devletin bir ana işlevi. Kamu
görevi. Yargılama sonunda ve-
rilen bağlayıcı kararsa -yani
yargı- devletin işe özel adam-
lannca -mahsus makamlar ya
da yargıçlar- verilir. Avukat,
yargıyı vermez. Devletin adamı
da değildir. Ama hizmeti, kamu
düzeniyle ilgili ve kamuya ya-
rarlı, yani kamu hizmeti. Öyley-
se avukat, olsa olsa ikinci dere-
cede bir kamu görevlisi. Dahası,
kamu gücü kullanmadığından
kamu hizmetlisidir. Yargıcın
yardımcısıdır. Avukata taranan
hak ve ödevler bundandır.
Bu sistem, gerçeğe uymadığı-
ndan. mesleğin gelişmesini
kabız etmiş, düzeni avukaüığın
mahpus damı olmuştur. Avu-
kat haklan işlemiyor. Ödevleri,
görevin gereğince yapılabilme-
sini engelliyor. Ve yasal-gele-
neksel nedenlerle zaten sırurlı
olan hak arama temel hak ve
özgürlüğü, avukathk hukuku
dolayısıyla yeniden daralıyor. İş
o durumdadır ki baro. kendisi-
ne teslim edilen hakka kendi ya-
ran için zarar veren avukaü
meslekten çıkarmakta binbir
zorluk çekmektedir; ama düşü-
nüp yazan avukaü meslekten
derhal çıkarmak zorundadır.
- Peki, o yaman avukathfut
gerçeğinedar?Demokrasi amaa,
meslekte neyigerektirir?
YAĞCI - Öncelikle, kamu
adına karar vermeye yetkiü ma-
kamlardan hak arayan bireyin
hakkını ister. Hak arayanın
manüğı, kamu görevlisinin, bu
arada yargıcın manüğına
benzemez. Donmuş bir önceye,
yani yasaya ve uygulamaya
bağlı düşüncenin karşıüdır. Oy-
leyse avukat, hak arayanın düşüncesini anlayabilmeli ve kamu ma-
kamlannı yasanın önünden giden, halk vicdanında üremiş bu yeniye
tasıyabilmeli, zorlayabilmelidir.
ikinci olarak, avukat, yalnızca yargıç önünde savunma yapmaz.
Hukuksal inanç ya da görüş bildirir. Böylece, ilişkilerin yargı dışında
belirli bir dengesine yol açar. Demek avukat, görüş bildirirken de sa-
vunurken de bir öneri sunrnaz. Kanıtian, gerekçesi ve sonucuyla
olay üzerine, sonımluluğıuRı taşıdığı kendi yargısını verir ve benirn-
senmesini ister. Karşı avukat veya savcı da öyle... Ve yargıç, iki zıt
önermeden bir yargıya değil, iki karşıt tezden bir senteze vanr. Bu
süreçte her üç süjenin kanıtlara bir şey eklememesi, eşdeyişle
bağımsızlığın korunması, doğruya varmak için gereklidir.
- Doğruyargıya sadece bunkvrla m vaniabihr?
YAGCI - Sözünü etüğirn, süjelerden birinin bağımsızlığını yitir-
mesi durumunda diğerlerinin, bağırnhdan kaynaklanan olumsuz et-
kinin yargıya veya yaşama yansımasını engelleyebilmesidir. Yargıla-
maya kaulanlann eşit olanaklara sahip olmalan düşûncesinin kay-
nağı budur, Her üç makamın yargısal sacayağı oluşturmalannın an-
larru buradadır. Doğru yargı için birliktelik; yargıç, sava ve avukaün
özdeş kişiler olmaayla değil, her birinin bağımsız ve birbirine karşıt
biçimlenmelere kavuşturulmasıyla sağlanabilir. Bu bağlamda avu-
kat, elbette adalete yardım eder. Ama bunu, yardımcılık görevinden
değil, doğruyu göstermek için yapar.
Avukaün bu işlevinden, doğal olarak kamu yararlanır. Ancak
toplumda açlığın giderilmesiyle ilgili kamusal fayda, nasıl fınnanın
hizmetiyle ekmek yiyen kişide gerçekleşirse avukaün ürettiği kamu-
sal fayda da hizmetten doğrudan yararianan kişide gerçekleşir. Biri-
ne "Adalet vanruş" dedirtirsiniz. Onun toplumsal uyumunu sağ-
larsınız. Özetlersek, geçimini işiyle sağlayan avukat, bireysel istemle
eyleme geçer. Avukathk mesleği, varhğiru devlete borçlu değildir.
Devletin ihdası değildir. Devletin ve yargıeının varhğına karşın
hakkın ezüebilmesinden doğmuştur. Hak arama hakkına bağh ola-
rak gelişmiştir. Bu niteliğiyle avukathk, özgür bir meslekür. Ancak
bilgjyle Ugüi olduğundan, ticari ve dolayısıyla rekabete elverişh değil-
dir. Kurumlaşarak sayguüığını kazanmışür. Kurumlaşarak derken
baro, avukat tanımında lazımdrr, yani, şart öğediı. Bilimsel oldu-
Adaletsisteminin
bağımsız organı
•Avukatlık Yasası'nın amacı, kamu
düzeni kaygısıyla avukatı sınırlamak
değil, kamunun mutluluğu için
avukatın sonuç alabilmesini ya da
işlevselliğini sağlamaktır.#
ğundan, bağımsızhğı devlete bağh olmadığjndan özgürlüğe gereksi-
nir.
Bu nedenlerle, avukatlığı kamu hizmeti saymak. gerçeğe de amacı
da aykındır. Oysa değişiklik tasansı, mesleğin kamu hizmeti olduğu-
na ihşkin 1. maddenin ilk fıkrasıru koruyor. Sadece ikinci fıkrayı şöy-
le değişüriyor "Avukat, yargmm bağunsız bir unsuru ohıp görevim
serbestçe yerine getirir."
"Avukat, yargmın bağansız bir unsurudur" ne demek? Tasanya
konuluş nedeni ne?
Avukat olmazsa yargı olmaz mı; yoksa, "Avukat, yargıç ve savcı
gjbktir" demek mi?
Tasanyı hazırlayanlar, bu ikinci anlarru kastediyor olmahlar. Öte-
den beri yinelenen sözlere benziyor "Sav, savunma, yargı; sacayağı
oluşturur. Savunmasız yargı ofanaz" denirdi. Elbct savunma olmadan
yargı olmaz. Ama bu, "Avukat olmazsa yargı ohnaz" demek olmaz.
Çünkü herkesin kendi davasını açıp kovuşturabilmesini savunan ve
gerçekleştiren, Türkiye Barolar Birhği"dır.
Öyleyse amaçlanan. avukati, yargıç ve savcıyla aynı hizaya geçir-
mekrir. Gerçekten tasan, eskisi gibi görevde bağımsızhktan değil,
organ olarak bağımsızhktan söz ediyor. "Avukat, yargının içinde;
ama yargıya bağnnlı değil" demeye getiriyor.
Bir kez, avukaün bağımsızhğı yalruz diğer yargı makamlanna
karşı bağımsızhktan ibaret değil; bu onun. hem kendi dogmalanna
hem başta devlet ohnak üzere her türlü kişi ve kurumlara bağunh ol-
mamasıru deyimler. Buyruk al-
mamak, bihmsel düşünebihnek
gibi... Öte yandan, unsur, ayn
kimhği olan bir elemanı anlaür.
Unsur elemana bağımsız demek
de yersizdir. Dolayısıyla yargının
bağımsız unsuru. eski düzende
değişikhk yaratmıyor. Tersine,
avukatı yargının içinde ve ikinci
derecedeki eski yerine perçinli-
yor.
Tasannın, Türkiye Barolar
Birliği Başkanı'nı protokolda
Cumhuriyet Başsavası'ndan
sonraya koyması, geleneksel dü-
şüncenin tasanya sindiğinin açık
kanıüdır. Devlet kaünda yer
alan avukat, halk katından nasıl
görünür acaba?
Tasandaki, avukaün görevini
serbetce yerine getireceği kura-
hna gehnce.. Serbestlik kavramı
değişiktir. Sorumsuza da serbest
deriz. Bağımsızhğı içerir de, daha
geniştir serbesthk. Ve esas oldu-
ğundan, bunu söylemeye de ge-
rek yok. Önemli olan, avukaün
görevini yaparken bihmsel
tavnnı koruması. ona buyruk
verilememesi, buyruklara göre
çahşmamasıdır. Avukaün işini
yerine getirmesinde düzenlenme-
si gereken. hem avukata hem de
her türlü kişi ve kurumlara ödev
yükleyen bağımsızhkür. Yerine
serbesthği koymak, mesleği
çıkar hizmetkarhğına yöneltir.
Bu kural, debelenen mesleğin
ölüm yasasıdır.
- Sizce avukat deyincc ne an-
lasıbnahdır?
YAĞCI - Devlet gücünden
yoksun kahna ve avukatlara
tanınan sözde ayncahklan yiür-
me kaygısıyla mesleğin kamu
hizmeti olmadığını söylemeye dil
zorlarur. Gerçekten avukatı,
devletin yardımcı adamlanndan
ya da kamu hizmetlisi sayanlar,
meslek geçimi sağlamaz olunca,
daha açık bir deyişle onur yitime
yüz tutunca, avukatlann yapabi-
lecekleri işlerin artünhnasını,
vergilerinin indirilmesinı isterler. Daha az vergi verseler, avukatlar
da noterler gibi tebligat yapsa, uyan yollasa, vekalet düzenlese onu-
run kurtulacağmı samrlar. Böyle ucuz, sıradan işlerle uğraşan avu-
kaün, hakkı genişleüne görevini yapamaz duruma düşeceğini göre-
mezler.
- Peki, avukatlar bu durumda neyapmahlar?
YAĞCI - Para tek başına onur sağlamaz. Avukat, yaptığı iş bir işe
yaradıkca. bir derde yama oldukca aranır. Arandıkça ne işi eksik
olur ne de parası. Avukathk Yasası'run amaa, kamu düzeni
kaygısıyla avukaü sınırlamak değil, kamunun mutluluğu için avu-
katın sonuç alabilmesini ya da işlevselliğini sağlamakür.
Avukaün hak ve ödevleri, tüm temel haklann temeli olan hak ara-
ma hakkının gerçekleşmesi içindir. Hukukun üstünlüğünü, demok-
rasiyi gerçekleştirebihrıek ve bu yoldan banşı, birliği korumak için;
yoksa statükoyu korumak için değil.
Siyasal iktidann, başhca bağı olan hukuku, yargıcı, avukaü iste-
memesi doğaldır. Yargıç; yansız, istemle bağh bir hukukçudur.
Halkın yanında, hak uzmanı olarak siyasal iküdan hukuka zorla-
ması gereken hukukçu, özgür avukattır.
Böyle yüce bir görevi olan avukat, adaleü'n üvey çocuğu değil, de-
vinip gehşerek nesneyi ve adaleti üreten halkın koruyamdır. Ona bi-
çilen düzen, onu kamu görevlilerine benzeünemehdir. Hür yargıç
zaten var. Avukat da yargıç olursa hangi karşıthktan umutlana-
cağız? Bu, yargıcı da avukatı da öldürmek ohnaz mı? Karşıthk, hem
her iki mesleği hem de bunlann birbirlerini geüşürmelerini sağlaya-
cakür.
Elbette Baro İdaresi'nin içinde olamaz. Ama yargının içinde de
olmamahdır. Savunma güç vekurumu olan baro, bağımsız anayasal
yerini bulacakür. Yeter ki yeni engeller olmasın.
Bu nedenle, avukatlığın kamu hizmeü olduğuna ihşkin kural, ya-
sadan çıkarümah; avukaü yargının bir unsuru yaptıktan sonra onu
görevde serbestliğe salan değişikliğe gidihnemeüdir. Avukathk Ya-
sası'nın birinci maddesi için değişikhk önerisi şu ohnah ya da hiçbir
değişikhk önerisi olmamalıdır:
"AvukaÜık; bflimsel, özgür bir mesiektir. Avukat, adaletin gerçek-
leştirihnesiiMİe bağunsu bir organdır."
HALUK İNANICI ^
1983 'te Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi 'ni bitirdi. A vukatlık stajını İstanbul 'da yaptı. lOyüdan bu yana İstanbul Barosu'
nda kayıtlı avukat olarak çalışıyor.
] argınm hzUuuhnlması veya hukukta reform gibi birçok
Y
konuda TBMM'de bekleyen yasa tasarüan var. Bu arada
yine Mechs gündeminde bekleyen Avukathk Yasası Deği-
şikük Tasansı avukathk mesleğine ne getiriyor?
İNANICI - Bu tasanyı anlayabilmemizin yolu, öncelik-
le bu tasanya gelinceye kadar hangi evrelerden geçildiğini
anlayabilmek ve bunu kısaca irdeleyebilmekür. Bugün Mechs
gündeminde niçin böyle geniş kapsamh bir yasa değişikhk çahşması
olduğu bunu anlamanın ön koşulu gibi gehyor. Ülkemizde avu-
kaüık konusuyla ilgili yasal düzenleme 1876 Dava Vekilleri Beyan-
namesi'yle gündeme gehr. Bunu 1924 yıhnda Muhamrnat Kanunu
izler. 1938 yıhnda çıkanlan 3498 sayıh yasa ile yeni bir düzenleme
eklenir. Ve nıhayet 1969 yıhnda bugünkü, nispeten ükanmış büyük
değişimlere gebe yasamız gündeme gehr.Dava Vekilleri Nizamna-
mesi'nde gerçek bir avukat kimliğınden. tanımından söz eünek biraz
zor. Çünkü Dava Vekilleri Nizamnamesi'nde Adhye Nezareti'ne
bağh olarak çahşan devlet memurlan anlamında dava vekılliği dü-
zenlenmişür. Bu, uzun süre de uygulanamamışür. Abdüttıamit döne-
minden sonra ancak Meşrutiyet döneminde kısmen uygulanabihniş-
tir. O nizamnamedeki dava vekilliği Adhye Nezareti'ne bağh bir ve-
kildir. Cumhuriyet döneminde 1924 tarihinde ilk kez baro ve avukat
kavramlan. meslek açısından çok önemli olan Muhammat Kanu-
nu'yla gündeme gehr. Bu yasada aynca, disiphn işleri düzenlenir.
Ancak Muhammat Kanunu'nda da avukat, Adalet BakanhğYnın
nezareti alünda çahşan kişi konu-
mundadır. Bir anlamda Dava Ve-
killeri Nizamnamesi'ndeki an-
layış bu yasayla da kendisini sür-
dürür. Muhammet Kanunu'yla
birhkte Avukathk Yasası'nda çok
karmaşık bir düzenleme de söz
konusu olmuştur. 1938 yıhnda çı-
kanlan 3499 sayıh Avukathk Ya-
sası nispeten belli bir sistem getir-
miştir. Kurallan bir bütün haline
getirmiştir. 1938 yıhnda çıkan bu
yasamıza göre Adhye Vekili; bü-
tün avukatlar, idare meclisi ve
baro reisliğj üzerinde nezaret
hakkına sahiptir. Bu yasayla avu-
kat. görevini halen. nezaret alü-
nda bir kişi olarak yapmaktadır.
Ancak disiphn konusunda ilk cid-
di düzenlemenin bu yasayla geldi-
ğini söyleyebihriz. Bu yasaya gö-
re, belli davalan ahnayı itiyat hah-
ne getiren avukatlann görevden
ahnması, kanun maddesi olarak
düzenlenmişür. Bu. dehşetengiz
bir düzenlemedir. Bugün avukat-
lar üzerinde gizli olarak sürdürül-
meye çahşılan baskılar. o tarihte
bizzat yasa hükmü olarak düzen-
lenmişbiçimidir.
- 1969 yıhnda çıkan yasa ne ge-
tirdi?
İNANICI - Bu 1136 sayıh yasa,
bu inanışı ciddi ölçüde değiştir-
mektedir. Modem dünya ya da
Kara Avrupası hukuk sisteminde
yer alan bazı müesseseler. baa ku-
rumlar yasa biçimine gelerek dü-
zenlenmişür. ilk kez avukat.
baro, disiphn konulan gerçekten
çok aynnüh, titiz bir şekilde yasa-
laşünhnışür. Türkiye Barolar Bir-
liği de ilk kez bu yasayla kurul-
muştur. Bu da, Adalet Bakanhğı
ya da devletin egemenhk alanı-
ndan bir anlamda kurtulma, avu-
katlann kendi meslek örgütlerini
ve üst meslek örgütlerini yarata-
rak nispi bir bağimsızhk elde et-
meleri anlamına gelmektedir.
Ama bu \asa da tam bir
bağimsızhk vermemektedir. Ama
ashnda bizim bir kadirşinashk ör-
neği göstermemiz gerekiyor. Bu yasanın mayasmda bir İstanbul Ba-
rosu avukaü vardır. Bunu da bizim açımızdan ayn bir önemi var. Bu
kişi, Volf Çemis adında bir avukattır. Bugünkü 1136 sayıh yasanın
özünde Volf Çernis'in tasansı vardır. Ancak bu, Volf Çemis'in yasa
tasansının ürpanlanmış halidir. 1%9 yıhnda Voh°Çemis'in önerdiği
bazı kurumsal düzenlemeler çıkanhnış. ama ana sistem olarak Çer-
nis'in tasansı benimsenmiştir. 1961 yıhnda. Türktoplumu demokra-
ükleşme yolunda birtakım değişikhlder geçirirken, demokratik top-
luma yakışan bir savunma mesleği arayışı içine girildi. Çernis'in ta-
sansı bir anlamda buna ışık tuttu. Bu yeni insan anlayışı. Osmanh"-
dan gelen 'devtetin kuhı otaıa' noktasmdan. belki Demokrat Parti ile
başlayan 'halkın kendi kendisini >önetmesi ve demokratikkşmeye
doğru yol alma' harekeünden kaynaklandı. Bu anlamda toplumda
birey, devletten bağımsızhğını, özerkhğini elde ederken avukat da bu
yasayla Adhye Nezareti'nden uzaklaşarak bağımsızhğını elde etme
doğrultusunda çok ciddi olanaklar ve yeni bir anlayış kazandı. Bu
yasalara bir göz attıktan sonra, mevcut yasamızın ükanıkhğina gel-
mek isüyorum. Yarulmıyorsam 1136 sayıh yasa, bugüne kadar 11
kez değiştirildi.
- Arkasmdan geçirtSği değişikBkler negetirtST
İNANICI - Bunlar olumlu yönde değildi. Hep avukaü ve avukat-
lann mesleki kuramlannı cendere, baskı altma ahnayı amaçlayan
uygulamalar oldu. Bunlar nedeniyle de arük avukathk mesleğinin
bağımsızhğından söz eüne imkanı kısmen ortadan kalkü. Bugün ise
yasadan bazı maddeler kaldınp baa maddeler ekleme yöntemıyle
Avukathk Yasası'nın düzenlenemeyeceği, düzenlense bile sürekh ge-
hşen mesleğimizin sorunlanna cevap veremeyeceği kanısındayım.
- Peki o zaman avukatlann gerçeği neıBr? Demokrasi amaa, mes-
lekte neyigerektiriyor?
İNANICI - Yeni perspektif, yeni ınsan arayışı dedim. Bunun alünı
biraz çizmem gerekıyor. İçinde bulunduğumuz 10 yülarda insanhk
tarihinin ikinci sanayi devrimi gerçekleşiyor. Bilgisayarlarla gelen bu
yeni dönem, sanıyorum Batı'da ikinci sanayi devrimi olarak niteleni-
yor. İnsanın kendi üretici potansiyehni keşfeünesi de gündeme gel-
miştir. Bugüne kadar insanın üretici yeteneğinin dışında sürdürmek
zorunda olduğu baa işlevlerin bilgisayarlar tarafından üstlenihriesi
Yasacendereden
kurtanlmalı
w Avukatlığın bağımsızlığından söz
etme imkanı ortadan kalktı. Bugün
yasadan bazı maddeler kaldınp bazı
maddeler eklemekle yasanın
düzenlenemeyeceği, kanısındayım.
suretiyle, yeni insan tipine olanak taranmaktadır. Bu \eni insan üpi-
nin genel hatlaria tanımlamasını yaparken
k
sonsuzdüşünme ve düşün-
ce üretme yeteneğini keşfeden, yakalay an, onu gelistiren' dememiz ge-
rekiyor.
- Bu pobtik insan tipinin Türkiye'ye eikisi ne olabiEr?
tNAN1CI - Bu msan yapısıyla birhkte Türk toplumsal yapılanrun,
toplumsal kurumlannın yeniden eleşürel bakış açısıyla irdelenmesi
ve bu kurumlarda yeni anlayışlar yaratılması gerekiyor diye düşünü-
yorum. Hukuk. gerçekhği kendi içinde yorumlayan bir düşünce bü-
tünlüğüdür. Adalet, ashnda. sadece hukuka sığmayan bir kav-
ramdır. Hukukçular hep hukuk içinde adaletin sağlanabileceği
yanılgısı içindedirler. Önce bu yanılsamadan kurtuhnamız gerektıği-
ni belirtmek istiyorum. Sözünü etüğim politik insan üpi de bir yan-
dan bunu kavramanın bir aracı olacakür. Hukuk. eşit ohnayan in-
sanlan eşit varsayar. Ama insanlar gerçekte eşit değildir. Eşit ohna-
yan insanlan eşit sayarak eşitliği sağlayamazsınız. Tam tersine ada-
let, eşitsizhği varsayan bir kavramdır. Dolayısıyla adaletsizliğin ve
eşitsizhğin diğer toplumsal kaynaklannı gömıeksian salt avukat ola-
rak verdiğiniz mücadelelerle bunu değıştirebileceğinizi sanmak,
buna uygun bir yasa yapılmasını beklemek ashnda çok ciddi bir
yanılgıdır.
- Yenipolitik insanripiylebirhkteyeni avukat tipi degerekiyor mu?
İNANICI - Tabii. "Sejfi Oktay Tasansı" diye adlandıracağım bu
son tasan, ashnda Oktay tasanlannın sonuncusu. Benim ehmde dört
tanesi var. Muhtemelen yeni
tasanlar da çıkabilir. Bu, gele-
cek perspeküfi ohnayan, sade-
ce somut sorunlan ve sıkıntılan
aşmaya yönehk bir tasan.
Aynca, anayasayla ilgili mev-
zuaü da yok varsayıyor. Mesle-
ğimizin sıkınülan sadece mes-
lek yasasından kaynaklanmı-
yor. Anayasamızın meslek ör-
gütleriyle ilgih maddesi; mesle-
ğimize siyaset yasağını. devletin
maü ve idari denetimini. yargı
denetımını. idarenın baro or-
ganlannı meslekten uzaklaş-
ürabihnesini, yani dört önemli
konuda çok büyük sınırlama-
lar getiriyor. Bu sınırlamalar
Damoktes'in kıha gibi yukan-
da varhğıru sürdürürken siz
80-100 maddeyi değişürseniz
ne olacak... Öncehkle. meslek-
teki tüm değişikhk tasanlan,
anayasada baa değişikhk he-
defleri ıçermeden bir sonuca
varamaz diye düşünüyorum.
Demin dediğim gibi, bunu tek-
nik hukukçu uğraşılan olarak
görüyorum. Böyle maddeler
varken sadece mesleğimizdeki
baa değişmelerle avukaün
bağımsızhğının. kurumun
bağımsızhğuun sağlanacağını
sanmak. bence büyük
yanılgıdır.
- Peki sizce, avukat deyince
neanlaşılmaluhr?
İNAMCI - Genel kanıya
göre. avukaün. yargı meka-
nizmasında savcı, yargıç
dışında üçüncü bir süje olarak
kabulüyle sorun çözülecekmiş
gibidir. Bu bana göre bir
yanılgıdır. Avukatın yargı pro-
sedüründe üçüncü bir süje ola-
rak kabulüyle de sorun bitmi-
>or. Bunu behrlemek için, avu-
kaün ya da barolann ikili işlevi-
ni irdelememiz gerekiyor. Avu-
kat, ashnda iktidara karşı. ço-
ğunluğa karşı bireyi. gruplan
savunma hakkını, adalet
arayışını bir anlamda temsil
eden kişidir. Yani ashnda devlete karşı bır konumu vardır. Ama aynı
zamanda avukat, devletin bir baskı avgıtıdır. Avukatın ash görevi.
misyonuna göre tanımlanmahdır. Bu nedenle bugüne kadarki avu-
kathk tanımlan. açıkçası beni pek cezbetmiyor. Tasanlardaki ve
çahşmalardaki avukat tanımı, daha çok, tekni'k ve hukukçu kimhği-
ne yönehk taramlamalardır. Ancak avukaün çok ciddi toplumsal
görevleri var. Bu toplumsal görevlere yönelik tanımlamalar yap-
mak. bana göre asıl önemh olan yan. Avukathk mesleğimizle ilgih
olarak deontoloji kurallannı da yeniden oluşturmamız gerekiyor.
- Örnek verir nûsiniz?
İNANICI - Tasanda. sanıyorum kıyafetle ilgih bir madde var.
İnsanlann kıyafetlerinin yasa maddesi ohnası herhalde Türk huku-
kuna özgü bir şey. Bırakın yasa olarak düzenlenmesini. bunun bir
yaah kural hahne gehnesine bile karşıyim. İstanbul Barosu'nda bu-
gün sakah yüzünden belge alamayan avukat vardır. Bunlar bana
çok garip gelen şeyler. Deontoloji kurallannı. gerek disiplin ilkeleri
gerekse yasalarla girmiş baa maddeler açısından yeniden irdelemek,
benim açımdan çok önem kazanıyor. Hukuk sorumluluk sigortasını
da deontoloji çerçevesinde düşünmemiz gerekiyor. Yasa tasansında
böyle bir konu bile yoktur. Oysa Batı ülkelerinde bugün en önemh
konular, "hukuk sorumluhık sJgortalan"dır.Bir de şu açıdan karşı
çıkıbnah: Sözünü etüğim ekonomik insan tipi, çıkar çerçevesinden
hayata baküği gibi aynı zamanda iş bölümü çerçevesinden de hayata
bakar. Herkesin bulunduğu meslekte. bulunduğu alanda başanh ol-
masını önerir. O bakış açısının varabıleceği uç nokta; insanlann uz-
manlaşarak ilerleyeceği. gitükçe hücreler hahne dönen baa odalar
içine hapsedilerek bütünlükten uzak, sadece yapüğı işin belki de bir
bölümünü düşünerek hayaü sürdüren insanhk fonksiyonundan
yoksun insanlar hahne dönüşmesine kadar götürecekür. Meslekteki
ihtisaslaşmayı bu yeni insan tipiyle düşünmemiz gerekmektedir. Bir
de meslekte tekelleşme eğilimine de karşı çıkmak gerekiyor. Şu anki
tasanda bu yok. Bu tekelleşme eğilimi büyük hukuk fırmalanna dö-
nüşmeyi içinde banndınyor. Avukathk Yasası. özel baa yerlerde sa-
dece eht insanlann haarladığı bir yasa olmaktan çıkanhnah; bu çah-
şma. tüm avukatlann katıhmı sağlanarak ve avukatlara öncehkle
kendi meslekkriyle ilgiU bilgileri vererek yapılmahdır.