25 Aralık 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
5 AĞUSTOS 1994 CUMA CUMHURİYET SAYFA HABERLER TÜBA düşünce suçlarına karşı • Haber Merkezi -Türkiye Bilimler Akademisi (TÜBA), araştırmalanıun sonuçlannı yayımlayan baa bilim adamlannın tutuklanmalanna ve eylemlerini suç sayarak hapis cezasma mahkum edilmelerine yol açan, bilimsel özgürlükleri kısıtlayıa yasal düzenlemelere karşı olduğunu açıkladı. Akademi Konseyi"nde konuyla ilgili olarak yapılan görüşmelerde, TÜBA'nın asli görevlerinden birinin, biiim adamlannın düşüncelenni ve yaplıklan araşUrmaJann sonuçlannı serbestçe açıklamalannı engeUeyen yasalara karşı cıkmak olduğu belirtildi. Eğitim-İş'ten suç duyurusu •ANKARA (Cumhuriyet Bürosu> Eğıtım-İş Sendikası Sincan Şubesi, kiracı olarak kaldığı bınadaki eşyalannı 60 kişilik ekiple götüren RP'li belediye hakkında "hırsızhk" savıyla cumhuriyet savcılığına suçduyurusunda bulundu. Başvuruda, olay sırasında binada 3 kişinin bulunması ve telefon kablolannın kesilmesi nedeniyle "hırsızlığjn" engellenemedıği belirtildi ve yerdekihalıfleksile camlardaki perde dışındaki her şeyin çalindığı belirtildi. Rıdvan Budak yargılanacak • İstanbul Haber Servisi- DİSK genel başkan adayı ve Tekstil-tş Sendikası Genel Başkanı Rıdvan Budak ve Türkkent (Türkiye Kent Kooperatifleri Merkez Birliği) Başkanı Oğuz Soydan'ın da aralannda bulunduğu 18 kişi hakkında "görevi kötüye kullanmak" ve "Kooperatifler Kanunu'na muhalefet" suçlanndan Bakırköy Cumhuriyet SavcılığYnca, Sanayi ve Ticaret Bakanlığı Teftiş Kurulu'nun haarladığı raporlar doğrultusunda dava açıldı. Ekim ayında başlayacağı bildirilen davada, sarukTar bİr yıldan üç yıla kadar hapıs cezasıyla yargılanacaklar. Esenboğa Havaalamnda düzenleme •ANKARA (AA)- Esenboğa Havaalanı'run yeniden düzenlenen dış hatlar terminal binası, törenle Ulaştırma Bakanı Mehmet Köstepen tarafından hizmete açıldı. Törende konuşan Bakan Köstepen, dış hatlar terminalinin 3 milyon yolcuya hizmet verdiğini, yeni yapılacak ek terminal binasıyla yılda 8 milyon yolcuya hizmet verecek duruma gelineceğini belirtti. Yolculann daha rahat giriş ve çıkış yapabilmelerine olanak verecek dış hatlar terminali, 3.5 aylık bir çalışma sonunda tamamlandı. 5 milyar liraya mal olan terminale özürlülerin kullanabileceği asansörler konulurken, havalandırma sistemı de yenilendi. Hatoer-Sen'm Kars şubesi •ANKARA (AA) - Yargıtay, Türk Haber-Sen Kars Şubesi 'nin açılması karannı onadı. Türk Haber-Sen'den yapılan yazılı açıkJamada, Yargıtay 4. Hukuk Dairesı'nin karannın sendikal mücadele açısından önemli bir aşama olduğu bildirildi. Açıklamada, 29 Kasım 1992 günü açılan şubenin, valilik emriyle tabelasının indirildiği ve Iş Mahkemesi'nden kapatma karan alındığı hatırlatıldı. Sendikanın başvurusu üzerine Yargıtay'ın, bu karan ancak Asliye Hulcuk Mahkemesi'nin alabileceği gerekçesiyle iptal ettiği kaydedilen açıklamada, açılan ikinci davada da şubenin tekrar açılması karan alındığı belirtildi. Sahte dolar yakalandı •KASTAMONU (Cumhuriyet) -Kastamonu tl Jandarma Alay Komutanlığı, thsangazi ilçesinde yaptığı döviz operasyonunda değeri 11 milyar Türk Lirası olan sahte ABD Dolan ele geçirdi. Istanbul'da basıldığı tespit edilen dolann henüz piyasaya sürülemediği öğrenildi. Hastane bahçeierinin degişnıeyen manzarast Sabahın erken saatlerinde girilen muayene kuyruklan, 'Bugün muayene olabikcek miyim' çaresiziigiyle zaman za- man bütün bir günü bulan bekleyiş, muayene şans elde edüince de zaman darhğından doğru dürüst anlatılamayan derde, bahçede derman arama çabalaru. Hastalık sonucu ölümlerde dünyada ilk EKG 50'ler arasına giren Sünnet Türkiye'de son 10 yılda *«•• FıtA Mliıfalıolesi 11 Sağhk Bakanı değişti. Apondektorai Hâlâ bir ulusal sağlık um DOSYASIYoulonGÜNDÜZİMSİR Hülya Topçu DefneSuman.BaranUncu « , , . . w»>«~ ••-™. MdtemFıtath j oluşturulmaması bır u ^ y^oma Fotoğroflon HATİCETUNCER yana seçimden seçime Kan soynm !i| '' gündeme getirilen sağlık idrar Kültürü 'reformlan'birsüre KanŞekeri sonra sağlık AkcRjer Fîlmi 'balonlan'na dönüşüp KşÇefomi uçuyor A m o l 9 a n D o l 9u AJt-üst profez Türkiye sağlık alanında son 10 yılın en kötü dönemini yaşı- yor. "tç kararbcı" tablolann or- taya çıktığı sağlıkta devlet ve SSK hastaneleri dökülürken özel sektör kânnı katlıyor. En basit bir ameliyat için aylar son- rasına gün alınabilinen hastane- lerde bir mide fılmi 1.5 milyon liraya çekiliyor. Tüm bunlann sonucunda Türkiye hastalıktan ölümlerde düjıyada ilk 50'ler arasına giriyor ve seçimden se- çime gündeme getirilen sağlık "reformlan", sağlık "balonla- n*na dönüşüp uçuyor. Sürekli zam yapılan sağlık hizmetlerinden yararlanmak in- sanımız için bir lükse dönüştü. Hastane-hekim-hasta üçgeninde çok ciddi sorunlann yaşandığı sektörde, ilaç fıyadan son biryıl içinde yüzde 100'ün üzerinde artarken hastanelerde sağlık hiz- meti durma noktasına geldi. Üç ay sonrasına verilen ameliyat randevulanna, son günlerde ak- mayan sulann eklenmesiyle bir- likte bulaşıcı hastalıklann sayı- sında da artışlar görülmeye baş- landı. 1994Temmuz-Aralıkta- rihleri için saptanan asgari ücret tarifesinde belirlenen 25 binlik katsayı sonucu "en basit diş çe- kimi 300 bin lirava, muavene üc- 1983 1.260 4.200 14.700 16.800 3.150 10.500 126.000 840 630 1.680 630 1.680 125.000 270.000 1994 200.000 2.500.000 6.250.000 6.875.000 1.000.000 6.250.000 30.000.000 375.000 275.000 200.000 100.000 350.000 300.000 400.000 7.000.000 YIL 1980 1985 1990 1993 1994 GSMH 4.435.153 27.796.757 286.305.756 1.227.682.000 2.135.712.000 SB BÜTÇESİ 31.823 137.462 2.633.217 18.184.911 30.463.327 kişiye bır hekim, 1219 kişiye bir hemşire, 1694 kişiye bir ebe düşüyor. 1980'denbu yana devlet bütçesinden Sağlık Bakanhğı'na aynlan paylar incelendiğinde ise çoğu zaman Afrika ülkelerinin bile gerisine düştüğümüz görülüyor. DPT verilerine göre ülkemiz- de 1992 yilında ölen 413 bin 560 kişinin en az yüzde 5O'sini beş, yaş altındaki çocuklar, yüzde 21.79 'unu ise bebekler oluştu- ruyor. Bu rakamlara göre ülke- mizde her gün beş yaşın altında en az 113 çocuk ve bir yaş altın- da en az 250 bebek çeşitli ne- denlerle yaşamını yıtiriyor. Işin en üzücü yanı ise çocuk ölümle- ri açısından dünya üzerindekı 145 ülke arasında 50'inci sırada yer almamız. Ülkemizde bunca yüksek ölüm hızına neden olan hastalıklann başmda ise doğum- la ilgili sonınlar, solunum yolu enfeksiyonlan ve ishalli hasta- lıklar geliyor. Bu hastalıklann zemininde de ülkemizdeki ço- cuklann yetersiz beslenmesi ve zamanında yeterlı sağlık hızme- ti alamaması yatıyor. Bir başka göstergeye göre ül- kemizde her 100 bin kadından 210'u gebelik aşamasında veya doğum anında yaşamını yitiri- yor. Sağlık hızmetleri bircende- reye dönüşmüş günümüz Türki- yesi'nde. 1980'denbu yana dev- let bütçesinden Sağlık Bakanlı- ğı'na aynlan paylar incelendi- ğinde ise çoğu zaman Afrika ül- kelerinin bıle gerisine düştüğü görülüyor. 1979 yilında bütçe- den sağlığa aynlan pay yüzde vSlZ 4.29'aulaşırkenbuoran 1988'de 2 73.1989'da2.74'e, 1990'daıse 4.12'ye yükseliyor. Bu oran 1992 yilında 4.71 olarak sapta- nırken geçen yıl ise 4.56 olarak gerçekleşti. Uzmanlar, Türki- ye'deki sağlık hizmetlerinin dü- zenli bir şekilde yürütülmesi için bu payın en az yüzde 5'e çıka- nlmasının şart olduğunu belırti- yor. Çünkü nüfusun sürekli artı- şına karşın bu payın hep aynı oranlarda seyretmesi ise hizme- ti karşılamaya yetmiyor. Sağlık Bakanhğı 'nın 1994 bütçesi ince- lendiğinde ise personel giderle- rinin bütçenin yüzde 78.94'ünü yatınm harcamalannın ise sade- ce yüzde 8.39'unu kapsadığı gö- rülüyor. Sağhk reformu 1993 Mayıs ayı başmda yasa- laşması beklenen Sağlık Refor- mu Yasası'nın üzerinden 14 ay geçmesine karşın çalrşmalar kaplumbağa hızıyla seyredıyor. Uzmanlar, 36 milyar lira harca- nan üçüncü bin yılın sağlık po- litikasını bile belirleyen bu yasa- nın daha uzun süre askıda kala- cağını ıleri sürüyor. Türkiye'de sağlık insan gücü- nün bölgelerarası dağılımının dengesizliği ise sağlık alanında yaşanan bir başka trajedi. Ülke genelinde nüfus sağlık persone- li oranlan incelendiğinde 1991 sağlık verilerine göre 1059 kişi- ye bir hekim, 1219 kişiye bir hemşire, 1694 kişiye bir ebe düş- tüğü görülüyor. Aynı rakamlar bölgesel düzeyde ele alındığın- da ise bu ortalamalardan büyük sapmalar görülüyor. Örneğin İs- tanbul îda 1563 kişiye bir pratis- yen hekim düşerken Hakkari'de 3254 kişiye bir pratisyen hekim düşüyor. Aynca eczacı, diş heki- mı, fızyoterapist, diyetisyen, psikolog gibı sağlık personeli- nin dağılımı da dengesiz. HAFTAYA BAKIŞ AHMET TANEB KIŞLALI 'Altıok' Geldi! Leninizm-Stalinizm tarihe gömülmüş olabilir. Ama di- yalektiğin yasalan hala geçerli.. Tıpkı Galile'nin "Dûnya yine de dönüyor" dediği gibi. Tepki karşı-tepkiyi doğuruyor. Tepkinin şiddeti, karşı- tepkinin şiddetıni beliriryor. Zaman geçtikçe bizim kuşak bile kanıksarolmuştu. Bir ortaçağ toplumunda 'aydınlanma devrimi' yapmanın an- lamını biz bile unutmaya başlamıştık. 'DincHer, 'Kürtçüierve 'numaracı cumhuriyetçner koi kola bizl uyandırdılar. Daha da önemlisi gençliği uyandır- dılar.. Atatürk'ü ve Kemalizmi yeniden ve daha bilinçli ola- rak keşfetme olanağını verdiler. Atatürk'ü ve Kemalizmi savunan dergiler çığ gibi çoğa- lıyor. Atatürkçü Düşünce Derneği ile Çağdaş Yaşamı Des- tekleme Derneği'nin şubelerinin yurtıçindeki ve dışında- ki sayılannı yakalamak olanaksız hale geldi. Yazılanmda, aklımda kalan son sayıyı veriyorum. Tele- fonlar başlıyor "Sizin verdiğiniz sayının üzerine 22 daha eklendi" diye.. Üstelik bunlar göstermelik de değil. Bana ulaşan yerel basından izleyebildiğim kadarıyla içlerinde kütüphane, öğrenci yurdu açma ve burs verme çabasında olanlar bi- le var. önce Demokrat Parti'nin sonra da 12 Eylül'ün hışmına uğramış 1OO'ün üzerinde 'Halkevi' kapılannı yeniden aç- tı. • • • Karşı-tepkinin yeni ürünü, aylık 'Altıok' dergisi. Atatürk'e sahip çıkan diger dergilerden farklı olarak, kendisini açıkça 'Kemalist' olarak nitelendıriyor. Hiçbir partinin organı değil.. Zaten, bayrağında 'altı ok' taşıyan partilerden birisinin içinde açık Kemalizm düş- manlan cirit atıyor. Ötekisi ise o bayrağı taşıyacak ve hal- ka "Atatürk'ün kurduğuparti" olduğu inancını verecek gü- cün çok uzağında.. 'Altıok'un danışmanlığını -amatör bir anlayışla- Prof. Türkan Saylan ile ben yapıyorum. Çok değerli isimlerin katkılarını yansıtan dopdolu ilk sayıyı görünce, Kemalizm ve Türk siyasal yaşamı adına sevindığımı söylemeliyim. Derginin yaratıcısı Sayın Aşkın Elçi şöyle diyor: "Ate Islamın, ne ülkede yaşayan diğer etnik kökenli va- tandaşların demokratik istemlerinin, ne de Türkiye'de demokrasiye ve çağdaşlaşmaya yeni açılımlargetirecek fikirlerin demokratik çerçevede birieşerek sivil, siyasal oluşumlariçinde seslerini duyurmalannın karşısındayız." Ve ekliyor: "Altıok, Türkiye Cumhuriyeti'nin uygarlaşma yolunda üzerinde yapılandığı temel kurumlar, var olabilmeyi sür- dürebilmek için ciddiyetle sahip çıkmamız gereken mi- rasımız ve aydınlıklardan yana tüm Türk vatandaşlannın ortakdeğeri, ortakpaydasıdır. Buanlamdada Kemalizm, Türkiye'nin kendi koşullarına uyarlanmış kültürel ve ide- olojik bir sentezdir. Vardır, var olmaya da Türkiye Cum- huhyeti var oldukça bu bütünün biheştirici unsuru olarak devam edecektir." İlk sayrsından da anlaşılacağı üzere, 'Altıok'un iki işle- vi var: Kemalizmin tüm boyutlanyla ve doğru olarak an- laşılmasına katkı yapmak; Türkiye'nin ve dünyanın 2000'li yıllara hazırianırken karşı karşıya bulunduğu sorunlara 'Kemalist bakış açısı' ile yaklaşmak.. (P.K. 1083 Kara- köy/lstanbul). • • • Masamın üzerinde, saygı ve sevgi duyduğum üç dergi daha duruyor. Ankara'dan yola çıkıp yayın yaşamını Istanbul'da sür- düren 'Devinim'ı bu köşenin okurları zaten tanıyoriar. (P.K. 650 80075 Beyoğlu/lstanbul). 'Atatürkçü Düşünce', ye- ni ve hızlı bir atılım dönemini yaşayan Atatürkçü Düşün- ce Derneği'nin yayın organı. (P.K. 545 Kızılay/Ankara). 'Aydınlanma 1923' ise kendini 'Düşündüğünü düşünen laik demokrat gençliğin sesi' olarak tanımlıyor. (P.K. 100 Mecidiyeköy/lstanbul). Beni en umutlandıran nedir biliyor musunuz? 'Atatürkçü Düşünce' dışındakilerin, tamamen gençler tarafından yönetiliyor olması! Yani Atatürk'ten sonraki 'ikinci kuşak' tarafından.. • • • Nadir Nadi 'Ben Atatürkçü Değilim!' derken ne kadar haklı ve anlamlıydı. Bayar'dan Menderes'e, Demirel'den Evren'e, hatta neredeyse Erbakan'a kadar 'herkes Atatürkçü' (!).. Ama her ne hıkmetse, hepsi de Kemalizme karşı.. Ve 'Altıok' kendisini 'Bağımsız Kemalist kültür ve politika dergisi' olarak tanımlıyor. Sola ve laik-demokratik cumhuriyete sahip çıkmak amacıyla Anadolu'nun hemen her köşesinde kendiliğin- den gelişen 'taban' hareketlerinde, giderek bir düşünce netleşiyor: "Ideolojimiz Kemalizmdirf" 'Ortanın Solu' Kemalizmin 1960'lara, 'Demokratik So/'da 1970'lere yanrtıydı.. Kemalizm şimdi 2000'lere yanıtını oluşturuyor.. Yakın tarihin Lenin'e değil Mustafa Kemal'e hak vermiş olduğunun bilinci ve gücü ile. Ve içi boşaltılmış Atatürkçülüğü, Marmaris'teki general emeklisı ile Çankaya'daki başbakan emeklisine bırakarak... Cumhuriyet tanhinin en büyük zammı olarak nitelenen bu İcat- sayı sonucu mide fîlmi 1,5 mil- yon liraya, normal doğum ise 7 milyon 187 bin lıraya ulaştı. Sağlıksız kentleşme, altyapı eksiklikleri, çevre kirlenmesi, halkın ekonomik gücunün zayıf- lığı, eğitim düzeyi, kültürel fak- törler, yetersiz ya da dengesiz beslenme, kitle sporuna önem verilmeyişi ülke sağlığım olum- suz yönde etkileyen faktörler olarak sıralanıyor. En büyük so- run ise son 10 yılda 11 Sağlık Bakanı değiştiren ülkemizde hâ- lâ ulusal sağlık politikasının oluşturulamayışı. Yüz kızartan taMo Dünya Sağlık Teşkilatı istatis- tikleri incelendiğinde ise ülke- miz açısından yüz kızartıcı so- nuçlarla karşı karşıya kahnıyor. Örneğin bugün ülkemizde kişi başına düşen yıllık sağlık harca- ması 50-60 dolar arasında deği- şiyor. Bu rakam birçok ülkeye göre çok düşük olmasına karşın ülkemizde harcanan bu 50 dola- nn yansı da aile bütçelerinden karşılanıyor. Bir başka deyişle devlet, sağlık hizmetlerine kişi başına yılda sadece 25-30 dolar ayırabiliyor. îstanbul Tabib Odası Başkanı Doç. Dr. Zeki Karagülle, sağlık alanında yaşananlan anlattı: Sorun örgütsüzlükten kaynaldanıyorİstanbul Haber Servisi - tstanbul Tabip Odası, ül- kemizde sağlık alanında yaşanan sorunlann her an- lamda "örgütsüzlükten'' kaynaklandığı görüşûnü sa- vunuyor. tstanbul Tabip Odası BaşkanıDoç.Dr. M. Zeki Ka- ragülle cumhuriyetın kuruluşundan bu yana gerek sağlık hizmetleri örgütlenme yöntemleri, gerek sağ- lıkta insan gücünün yetiştirilmesi ve sağlık ekono- misi bakımından ciddi girişimlerde bulunulduğunu söylüyor. Sıtma savaş ve verem savaş kampanyala- nnı sağlık alanında yapılan ciddi çalışmalara örnek gösteren Karagülle. özetle şu görüşleri açıkladı: "60'lardan ba yana'körtopal' gelenve birincü ba- samak saghk hizmetkrinin hâlâ aşüamanuş bir mo- deli olan sosyafizasyon uygulaman, >ıne60"lanlan bu ı yana bir türlü çahşanlann sağhk sorunlanna "mer- J hem' o)(a)ınayan, kalitesiz ve' ucube'sağhk hizmetle- i ri fireten Sosyal Sigortalar Kurumu, uzun bir gete- J nege sahip bp fakükelerinde eğitimin geüştirflip yet- kinleştirömesi verine, yeni Op faküheteri acarak bu aburaagecekondulaşma ve kontenjan sişkinliğini ya- ratan YOK, mezuniyet sonrası dönemde ve uzman- h k i l i f Ulusal bir sağlık politikasının temelini 'herkese eşit, ulaşılabilir, nitelikli sağlık hizmeti ilkesi oluşturmalıdır' diyen Doç. Dr. Karagülle, 'Eşitsizliklerin giderilerek halk sağlığı düzeyinin yükseltilmesi anahedef olmalıdır' diyor. g g ^ ş y duncılan) ile ilgili süreclerde ga>Tİ bilimsel ve siyasi yöntemlerin geçerli ofanası. bir hirlü sağlık ekonomi- sini ayn bir alan olarak ele aHa)mayan. sagnğa yapı- lanyannmlan'ölü", 'gereksız', 'ftizuligörenania- yış, ilk akla gelenler, ama başbcalan oiarak sıralana- biHr." Ulusal bır sağlık politikasının, temelını "herkese eşit ulaşılabilir, niteükli sağlık bizmeti ilkesi oluşrur- malıdır*' dıyen Doç. Dr Karagülle, sağlıkta eşitsiz- liklerin giderilerek halk sağlığı düzeyinin yükseltıl- mesİHİn ana amaç olması gerektiğini savunuyor. Doç. Dr. Karagülle, yapılacaklan şöyle sırahyor: "Sağlıktayaptlacaktiancamaveyaûnmlariçinge- rekli kaynaklann oluşturulmasuıda merkezi bütçeve genei vergiler esas aJuımaİHİır." "Sağlık hızmetlennın yönetimmde sağlık hizme- tini alanlarla bu hizmeti sunaniann merkezı ve ye- rel düzeylerde demokratik katılımı geçerli kılınma- lıdır." "Kurumlar ve kişiler arasında işbırliği, dayanış- ma ve yardımlaşmayı esas alan ilişkiler kurulmalı- dır." "Kaynaklann kullanımında yerel, rasyonel, har- cama-etkinlik ve yararlılık faktörlenni esas alan an- layışlar egemen olmalıdır." "Yukanda ana hatlannı çizdığimiz sağlık politi- kası çerçevesinde ulusal çapta bir sağlık hizmetleri ağı örgütlenmelidir. Ülkemizde hekimlerin içinde bulunduğu durum. aslında sağlık sisteminin içinde bulunduğu durumun aynasıdır. Kısaca en önemlile- rine bir göz atarsak: Temel tıp eğitimiyle ilgili ola- rak: * Yatınm, alt>apu organizasyon ve istibdam koşul- lannda gerekü değişiklik yapılmadan bp fakültesi kontenjanlan artönlmamabdır." "Uzun ve pahalı bir eğitımden geçerek mezun edilen hekimlenn hepsi istihdam edilmeli ve sağlık hızmetlennın gelıştırilmesinde hekim insan gücün- den yararlanılmalıdır." "Yeni tıp fakülteleri, gerekü altyapı, öğretim ele- manı ve araç gereçler sağlanmadan öğrenci eğitimi- ne geçilmemelidir." "Tıp fakülteleri, ülkenin ihtiyaçlanna uygun bir eğitim için sağlık kurumlanyla organize çalışabilme- lidir." "Mezuniyet sonrası tıp eğitimi acilen organize edilerek tıbbi denetim sağlanmalıdır." Hekim tayin, atama ve görevlendirmeleri ile ilgi- li olarak: "1981 yüından bu yana hekimlere uygulannuücta otan 'zorunlu hizmet', halka verilen sağhk hizmeti- ni iyfleştinne ve üikemizde dengeli hekim riagıhmmı gerçekleştirme hedeflerine ulaşamamıştır. "Hekiın ıstıhdamı, zorlayıcı öniemler yerine di- ğer insan gücü politikalan sağlık hızmetini gelişti- recek ve hekimlik uygulamasını kolaylaştıracak po- litikalarla birlikte ele alınmalıdır." "Hekim istihdamı ve dığer sağlık insan gücü politikalan, siyasi otoriterlerden bağımsız, meslek örgütlerinin de içinde bulunduğu düzenlemelerle belirlenmelidir." "Hekim istihdamı, yaşam kalitesi dahil olmak üzere hekimlerin sosyal, kültürel ve ekonomik bek- lentiien dikkate ahnarak belirlenmelidir." "Hekimlerin atama ve görevlendirilmelerinde, hekımin bilgi, beceri ve birikimi ile ülkenin sağlık gereksinımı dikkate alınmalıdır. "
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle