25 Aralık 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
2 TEMMUZ1994 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER Pakdemirfi:Asıl takımbizde • ANKARA (ANKA)- ANAP Genel Başkan Yardıması Ekrem Pakdemirü, DYP'nin ANAP'tan oyuncu çalmaya çalıştığını beürterek "PartimizdeGüneş Taner ayannda 50 adam var. Asıl takımbizde" dedi. Pakdemirü, Taner'in ANAP'tan aynlsa dahi bir gün yeniden döneceğine inandığını belirtti. Başbakan Tansu Çiller'in büyük bir çelişki içinde oldugunu ifade eden Pakdemırli, "Gûneş Taner'in DYP'ye geçmesi, parti içinde ciddi bir sıkıntı yaratır, koskoca partide bakanyapacak adam obnadığı anlaşılır" dedi. Baykal: Yeni iktidar lazım •KOCAEÜ(AA)-CHP Genel Sekreteri Deniz Baykal. Türkiye'ye yeni iktidar ve yeni anamuhalefetin gerekli olduğunu söyledi. Deniz Baykal, partısının Kandıra İlçe Merkezi'ndeyaptıgı konuşmada, Türkiye'nin, haklı gerekçeleri olmadığı halde ekonomık birdeprem geçirdiğini söyledi. Dünyada petrol krizi, kıüık ya da başka bunalımlar yaşanmadığı halde, Türkiye'deki tablonun çok degişik olduğunu ifade" dedi. Turizmdeki büyûme • İSTANBLL(AA)- İktısadi Araşürmalar Vakfi'nın düzenlediği "Devre Tatil Usulü" konulu seminerin açılışında konuşan Turizm Bakanı Abdülkadir Ateş, turizm alanında yapılacak her yatınmın ekonomik olması ve dûnya turizmyle rekabet edebilmesi gerektiğini belirterek, son 15 yılda Türkiye'nin, turizmde yıllık yüzde 18 gibi bir gelişme hıayla dünyada en çabuk gelişen turizm ülkesı olduğunu kaydetti. Antakya'dasahte çûrük raporu •ANTAKYA(AA)- Antakya'da askere gitmesi gereken birgencesahte 'çûrük' raporu düzenleyen üç kışilik bir şebeke yakalandı. Abdullah Dilim adlı kişımn askere gitmesi gerekirken, Reyhanlı İlçe Askerlik Şubesi'ne "Askerliğe elverişli değildir" raporu sunulması üzerine araştınlan olayda Abdullah Dilim'in bu belgeyi, büfe işleten Aydın Kavaş'ın tanıştırdığı tskenderun Askerlik Şubesi sivil memurlanndan Fazıl Yıldır ile Deniz Hastanesi memurlanndan Ali Zileli aracüığıyla 50 milyon liraya aldığı anlaşıidı. Ujjur Mumcu adı değiştirildi •TRABZO.N (Cumhuriyet) - Refahlı Trabzon Belediye Başkanı Asım Aykan "Uğur Mumcu ParkT'nın adıru "Adnan Kahveci" olarak değiştirdi. Aykan'ın seçim vaatleri arasında bulunan Uğur Mumcu Parkı, dün 18 RP'li, 12ANAP'lıvel DYP'li üyenin bulunduğu belediye meclisinde 4 ANAP'knın ret oyuna karşılık kabul edildi. Cindoruk Köşk'te • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)-TBMM Başkanı Hüsamettin Cindoruk, Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'i ziyaret ederek bir süre görüştü. Cindoruk, Cumhurbaşkanlığı Köşkü'ndegerçekleşen ve yaklaşık bir saat süren görüşmeden sonra bir açıklama yapmadı. Yurtdaş ve Sadak'agözalb Devlet Güvenlik Mahkemesi'ne davet edilen DEP milletvekilleri, ifadelerinin alınması için Terörle Mücadele Şubesi ekiplerince Ankara Emniyet Müdürlüğü'ne gönderildiler ANKARA (Cum- huriyet Bürosu) - TBMM üyelikleri düştükten sonra güvenlik güçlerin- ce gözaltına alına- caklan bildirilen eski DEP mil- letvekilleri Sedat Yurtdaş ve Se- tim Sadak dün DGM'ye davet edildikten sonra terörle müca- dele ekiplerince ifadeleri alı- nmak üzere Ankara Emniyet Müdürlüğü'ne gönderildi. DGM Savcılığı'nın, 15 günlük yasal gözalü süresini iki eski milletvekili için sonuna kadar kullanacağı belirtildi. Önceki geceyi evlerinde geçi- ren Selim Sadak ve Sedat Yurt- daş'ın, güvenlik güçlerince gö- zaltına almmalan beklenirken Ankara DGM, dün farklı bir yöntem uyguladı. Polisler ta- rafından evlerinden gözaltına alınmalanna gerek görülmeyen eski milletvekilleri, Ankara DGM Başsavcısı Nusret Demi- nü'ın bilgisi dahilinde dün DGM'ye davet edildiler. Sadak ve Yurtaş'a, davet bildirimi saat 13.00 sıraJannda TBMM lojmanlan Emniyet Müdürü Mehmet Kahya tarafından ile- tildi. Milletvekilleriyle evlerin- de yaklaşık yanm saat görüşen Kahya, daha sonra lojmanlann girişinde bekJeyen çok sayıdaki basın mensubunun sorulannı yanıtladı. Kahya, "Ben, kendi- lerine daveti ilettim. Davete uya- caklannı söylediler"dedi. 'Polise ifade vermeyiz' TBMM lojmanlannm ve milletvekillerinin evlerinin çev- resinde olağanüstü güvenlik önlemierinin alınmadığı dikka- ü çekti. Sadak ve Yurtdaş, saat 14.35'te avukatlan Feridun Ya- zar ve Yusuf Alataş ile birlikte kendilerine ait araçlarla DGM'ye gittiler. Yol boyunca konvoya sivil polis araçlannın eşlik ettikleri gözlendi.DGM önünde gazetecilerin sorulann yanıtlayan Avukat Fendun Yazar, şunlan söyledi: "DGM savcdanndan Talat Şalkia ilerişim kurduk. Arka- daşlarunızın polisler tarafından evlerinden gözaltına alınmalan- Anayasa Mahkemesi gerekceli kararı açıkladı BelgelerGenelkurmayveDGM'den ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Anayasa Mahkemesı'nin, DEP'le ilgili kapatma karannda, Genelkurmay Başkanhğı ve Ankara Devlet Güvenlik Mahkemesi (DGM) BaşsavcıhğVndan göndenlcn belgeler etkili oldu. Anayasa Mahkemesi, DEP'in kapatılmasına kanıt olarak Genelkurmay Başkarüığı'nca gönderilen veDEP eski Genel Başkanı Yaşar Kaya'nın Irak'ın Erbil kentinde yaptığı konuşmayı içeren video kaset ile DGM Başsavcılığı'ndan gönderilen DEP'le ilgili soruşturma dosyalannı esas aldı. Anayasa Mahkemesi'nin gerekceli karannda, kanıtJann değerlendirilmesi başlığı altında şu görüşlere yer verildi: "Davalı parti ön savunmastnda, Bonn konuşmasuıuı (Yaşar Kaya'nın Almanya'da yaptığı konuşma) parti ite ilglsi ohnavan bir sanıkta ele geçirilen video kasete dayanılarak iddianamenin hazıriandığını. bunun dtşında başkaca bir araştınnanın yapıbnadiğmı, Ankara DGM'nin dosyasmın delilkre dayanak olarak gösterildiğini vurgulamıştır. Ancak. berkeseaçık bir topiasbda gizhlikten söz edUeoıeycceğindtn, konuşmaıun kimin tarafından kasete alınmış olduğunun, kanıtm geceıiiliği açısından önemi voktur. Yaşar Ka>a, Ankara DGM Cumhuriyet Satcüığı ve Yedek HakimliğTndeki ifadesinde, Bonn kentinde vapılan toplannv a Demokrasi Parrisi'nin Genel Başkanı olarak katüdığını, konuşmaıun, bütüuüyle kendisine ait oknığunu ve bu konuşraada partisinin göriişierini yansıttığını söylemiştir. Irak Kürdistan Demokrasi Partisi'nin, 11. Olağan Kongreside açıkbirortamda yapdmış ofdağundan, görüntünün tespit ediliş biciminin araştuıfanasına gerek yoktur. Genelkurmay Başkanuğı'nca gönderilen Erbil koouşmasma ait kasetin De>iet GüventikMahkemesi'nce izlenip Türkceye cevrümesi sırastnda Yaşar Kaya da bolunmuş ve konuşmasun kendisiTürkceye cevirmiştir. Yaşar Kaya'nm çevirisâ Oe savcıiığın çevhisi arasmdaöze iHşkin hiçbir fark buiunmamaktadB-. Bu nedefde, çevirinin, komışmanınözûne uygun yapılmadtğı yolundaki savuaaaam geçerli bir yam yoktur. Davah parti, sa\r unmaiannda "Demokrasi DEP'in amacının; teröristlerin amacı ile benzerlik gösterdiği, PKK'yi destekler yönde olduğu dikkat çekicidir. Ayn bir ulus, ayn bir halk ya da bir azınlık varmış gibi bölünmeyi amaçlayan çabalar, terörle de desteklenip gündemde tutulmaktadır. Partisi'nin Banş Çağnsıdır" başhklı biktirinin dağıtıknadığuiı, bildirinin partintn hangi organının tasamıfu olduğıiRun, bu konuda Parti MedisTmn bir karannm bulunup buhınmadığnın arastırümadığınj ileri sürmüştür. Ancak, Ankara DGM Savcıbğı'ndaki ifadeierde, söz konusu btkürinin banş kampanyası dolaytsıyla Merkez Vûriirme Kuruİu'nca hazıriaıidığı ifade edilmişrir. Ankara DGMnin 1993/115saydı dosyası incelendiğinde, bildirilerin Diyarbakır, Maiarya \e İznıir illerinde dağıtıkJığı anlaşibnaktadır. Davab parti, eUe edilendelilkrin, özeilüde Bonn ve Erbil konuşmalaruun yasalara ve ahlaka aykoı yollardan ekte edildiğini ileri sürmüştür.Ancak bu yasalara ve ahUka ayktrdik kldiasının temeli aniaşılaınamışttr. Her iki toplantıda, halka açık veherhangi birgizliük olmadao gercekkştiribmşdr. Busun yanında insan haklan çiğnenerek ekk edümişbiçbir deffle de dayanıbnamıştır." Gerekceli kararda, DEPveTürk-Kûrt aynmına ilişkin olarak, özetle şu görüşlere yer verildi: •Tfirk ulusu içindeTürk-Kûrt gibi ırkçüığa dayalı ulus ayrBncıhğına girmek gerçekle bağdaşmaz. - Tarihsel bir gelişme süreci içinde gerçekkşen, ayrÂnası oianaksa bir kaynaşma, bûtünleşmeve eşfth'ğe da> alı. ırkçüığı reddeden türk ulusu gerceğine karşı, ayrıcalığa, bölücûlöğe ve sonûçta yok olmaya yol açacak davramsları düsünce ve insan haklan kapsanunda görmek oianaksızdır. - Aracian farklı olmakla birükte, DEP amacının; teröristlerin amacı ile benzeriik gösterdiği, PKK'yi destekler yönde olduğu dikkat çekicidir. Ayn bir ulus, ayn bir halk yada bir azmük varmış gibi bölünmeyi amaçlayan çabalar, terörle dedesteklenipgündemdetutulmaktadır. - Siyasi partiler, Türkiye'de federal sistem kurulmasınaprogramlanndayer veremezkr ve bu yapıyı savunamazlar. Kapalı >e açık özel ortamiarda, ev ve işyerlerinde, basın vesanat alaoında yerel dillerin kullanılması yasak değildir. Başlangıçta kabul edilebilir istekler gibi görûnen aynmcıiığa yöneük kültürei kaniiğin tanmması istemkri, zamanla bütünden kopma eğüimine girer. na gerek olmadığını belirttik. Nusret Demiral'ın da onayıyla davet gerçekleşti. Milletvekili arkadaşlarunız da daha önce yaptıkları açıklamalarda, for- malitelerin yasalar cerçevesinde yapılması halinde, savcılığa ve mahkemeye ifade vermektcn kaçmayacaklannı söylemişler- di. Bunun gereklerini yerine geti- riyoruz. l/'muYoruz ki btzim uy- duğumuz bu hııkuk kurallarına mahkeme ve savcılık tarafından aynen uyulur." Yurtdaş ve Sadak ise gözaltı- na alınmalan halinde, poliste ifade vermeyeceklenni söyledı- ler. Sadak ve Yurtdaş. görüşle- rini şöyle dile getirdıler: "Kesinlikle emniyette ifade vermeyiz. tlgili prosedür gerçek- leştiği için savcılığa ifade verme- ye geldik. MiUervekilliğimizin düsûrülmesiyle, zaten en büyük cezaya çarptmldık. Zorunlu olarak siyaset yapma hakkımız elimizden alındı. Anayasa Mah- kemesi, kararı süper bir hızla yazdı. Bu, siyasi nitelikteki ka- raruı bir sonucudur. Bizim için artık politikanuı merkezi, yol ar- kadaşlarımızın bulunduğu ce- zaeıidir." Sadak veYurtdaş.daha sonra Ankara Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şubesi'ne bağlı ekıplerce gözaltına alına- rak emnıyete götürüldüler. DGM yetkilileri, eski mıllet- vekıllen ile 15 günlük yasal gö- zaltı süresinin sonuna kadar kullanılacağını açıkladılar. Em- niyet Müdürlüğü'ne. gazeteci- lerin girmesi yasaklanırken Sa- dak ve Yurtdaş'ın tutuklu bulu- nan eski DEP milletvekilleri gibi aynalı sorgu odasında ifa- delerinin alınacağı belirtildi. TBMM soskaıtı Clllor I uyardı Ondoruk: GüneşTaner gelîrseben gîderim • TBMM Başkanı Cindoruk, ANAP'tan istifa eden Taner'in DYP'ye geçeceği haberlerini değerlendirirken 'Herhalde bir şakadır. DYP'ye girerse üyeliğimizi gözden geçiririz' açıkla- ÇİZMEDEN YUKARI / MUSA KART masını yaptı. ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - TBMM Başkanı Hösa- mettin Cindoruk, ANAP'tan aynlan Istanbul Milletvekili Güneş Taner'in, DYP'ye girme- si durumunda, kendisi de dahil bazı milletvekillerinin DYP üyeliğini gözden geçireceklerini açıkladı. Taner'in DYP'ye ge- çeceği haberlerini 'şaka' olarak niteleyen Cindoruk, "Kişiliği- nin buna müsaade etmeyeceğini sanıyorum. Kişisel kararlar kisi- Kkleri zeddememelidir" dedi. Cindoruk, dün parlamento muhabirleriyle düzenlediği soh- bet toplanusında, gazetecilerin konuyla ilgili sorusunu yanıt- larken Taner'in DYP'ye alın- masının, DYP'nin yaptıklannı inkar etmesi sonucunu doğura- cağını söyledi. TBMM Başkanı Cindoruk. Taner'in, siyasi ya- saklann kaldınlmasına karşı çıktığını anımsatan ve DYP'ye katılmasını nasıl değerlendire- ceğini soran gazetecilere, şu karşıhğı verdi: "Herhalde bir şakadır. Sayın Taner, tecrûbeli, değerli bir mil- letvekilimiz. Onun kişiliğinin de buna müsaade etmeyeceğini zannediyorum. Eğer Taner DYP'ye girerse DYP'deki bazı millervekilleri, üveliklerini göz- den geçirirler. Bu, D\ P'nin yap- tığını inkar etmesi sonucunu do- ğunır, haksız bir insan haklan mücadelesi yaptığı anlamına ge- lir. Ben kişisel birleşmelerden bahsetmiyorum. birleşecek par- tilere de kişisel birlik tavsiye et- miyorum. Önce ilke birliğiniz var mı, ona bakacaksınız. Ilke- lerde anlaşıyorlarsa birlikte or- taya bir program koyabiliyor- larsa partiler o zaman birleşiıier. O zaman o birleşmenin içinde Tanerie KöksaJ Toptan'm bu- lunması önemli değildir. Orada kadro birlikteliği olur. Kişisel kararlar kişilikleri zedeleyici ol- mamalıdır." Cindoruk, bir soru üzenne. Taner'in gelmesi durumunda DYP üyeliğini gözden geçire- cek milletvekilleri arasında kendisinin de olacağını söyledi. Cindoruk, "Çünkü bunu her iki taraf için de çok önemli bir ilke- sizok sayıyorum" dedi. Çındo- ruk, iki partinin ilkeli birliği için çalışmasma TBMM Başkanlığı görevinin engel olduğunu, bu konuda yalnızca öğüt verebile- ceğini söyledi. ANMA Sıvas şehitlerimizi unutmayacağız. 2 Temmuz 1993'te devletin ağır ihmali sonucunda şeriat isteyen güçler tarafından katledilen 37 canımızı saygıyla anıyoruz. Anılan mücadelemize ışık tutacaktır. PİR SULTAN ABDAL KÜLTÜR DERNEĞİ GENEL MERKEZf VE ŞUBELERt DÜŞMANDILAR AYDEVLIĞA, DÜŞMANDILAR BARIŞA, KARDEŞLİĞE... YOK EDERİZ SANDILAR... MADIMAKTA KATLEDİLEN CANLARIMIZI YÜRE€tMİZE GÖMDÜK, HER YÜREK ATIŞEVDA YAŞATMAK ÜZERE... UNUTMAYACAĞIZ... UNUTTURAMAYACAKLAR... HACIBEKTAŞ HALKIADINA MUSTAFAÖZCİVAN HACIBEKTAŞ BELEDİYE BAŞKANI Bir daha Sıvaslar yaşanmasın! Uluslararası ajanslarda, eserlerinizle duymak isterdik adlannızı. Yakılmanızla değil. Çağımızdan utanır olduk. NESRtNYÜKSEL, K.AMİLYÜKSEL, ALÎ KARLIDAĞ, MUSTAFA GÜNAYDIN, MUZAFFER AKTEKE, MUSA KIRBAŞ, MUSTAFA SARITOPRAK, HÜSEYİN GÜNDOĞAN, HÜSEYCV KAYA, MEHMET ŞAROĞLU, HÜSEYCV ŞENGÜN, MUTTALİP BÖLÜCÜ, AHMET SARIKA YA, NAMIK KIZILATEŞ. GÜHER KIZILATEŞ, SERAP TANRTVERDİ, MEHMET TANRIVERDİ, ŞEHRAZAT MERCAN, KÜRŞAT IŞIK MERCAN Dr. GÜLCİHAN YALÇIN ÜKİSTEN Dr. VOLKAN Ö. ÜKİSTEN Ölüm gelir, gökyüzünü boyar vegider... Yalnızlar ölünce siyaha Çocuklar ölünce sanya Aşıklar ölünce kırmızıya... (26Haziranl994) Erzincan POLITIKA GUM.UGU HİKMET ÇETİNKAYA Kanlı Zambak.. . Uzun soluklu bir gece... Lacivert bir aydınlık perde perde iniyor denize doğru. Uzaklarda bir bozkır akşamının olanca yalnızlığı vuru- yor sokaklara. Deniz ve bozkır çocukluğumuzdan kalan bir şarkıyı getiriyor usulca. Amansız bir kaçış, kimi öz- lemleri yansıtıyor farkında olmadan. Gözlerinde zaman mı saklıydı yoksa sevda mı kimse bilmedi. Gençliğınin o ilkbaharında devşirdiği kırçiçek- leriyle ölümü hiç düşünmemişti. Alışagelmişliğin dışın- da umutsuzluğa ve yılgınlığa hiç yenik düşmemişti. Saat geceyarısını vurdu... Gözleri yenik düştü sabaha... 37 yürek gümbür gümbür çarpıyordu. ûlümün hain pençesi onları Türkiye sevdasından koparamıyordu. Pusu Sıvas'ın orta yerinde kurulmuştu. Bir kıyımın provası çok önceden düzenlenmişti. Sıvas Kongre Salo- nu, tarihin derinliklerinde bir temmuz öğlesini yaşıyor gibiydi. Şeriatçılar, gericiler işbaşındaydı... Bu bir düş müydü yoksa gerçek miydi? Madımak Oteli'nin merdivenlerinde oturuyordu Meün Altıok 2 Temmuz 1993 Cuma. Saat 15.00 sıralarıydı. Asım Bezird elleri ceplerinde dolaşıyordu. Nesiml Çi- men sırtını duvara dayamıştı. BehçetAysan salonun or- tasındaydı. Soluk alıp vermeden ölüme meydan okuyor- lardı. Bir ses duyuldu, bir haykınş... Saat 16.00'yı vurdu... Dışarda uğultu giderek yükseliyordu... Belki gür bir sesle belki sessizce şöyie diyordu Metin Altıok: "Içimde kaybolmuş bir çocuk korkusu/Bakıyorum pencereden dışarı/Uzakta kuru dağlar ve meşe koru- su..." Saatler durmuş, gökyüzü kızıl bir aleve bürünmüştü... Acaba yaşarlarken vadesiz bir ölümü görmüşler miy- di? Yavaş yavaş yaklaşıyordu ölüm, güzele ve aydınlığa doğru. Bir dize çakılmış gibiydi yüreklere: "Sanki uyanık görülen düş Tüterken yangın yerleri Geceye bir masaldan düşmüş İki akasya salkımı elleri." • • • Uzun soluklu bir gece... Benim dağ başlarında sürgünde bı'r denizim var... Ya sizin? Hınzırca gülümsüyor Behçet, Metin'e... Kulağına eğiliyor usulca: "Onu vurdular, gözümle gördüm onu/Ak bir zambağa binmiş gidiyordu/Zambak dur, sana da bulaştı kan." Saat 18.00'i vurdu... 'Kaniçiciler' sarmıştı Madımak'ı... Asım Bezirci, elleri ceplerinde miyop gözleriyle sev- ginın direği gibiydi... Behçet, elini omzuna koydu Asım Bezirci'nin. Birşey- ler mırıldandı. Belki şöyle dedi: "Redif kışla sokağı güneye bakar/Küçük bir Anadolu kasabasında/Ve mor benekli, kelebekler gibi..." Sanki gök gürlüyordu dışarıda... ölüm vız geldi onlara. Alçakça, haince kuruldu pusu... Ellerinden alınan bir sevda dilekçesi miydi? Yoksa mevsimlerden sonbahar mıydı? Yitirilmiş gömüt taşları mıydı umut? llkyaz geldiğinde sürgün açar mıydı ölüleri- miz? Birbirini satar olmuştu insanlar... Çığlık çığlığa uyandım yatağımdan... Uzun bir gecede uzun bir soluk aldım... Bir ağız küfür ettim karayobaz çeteleri'ne, ölüme al- kıştutan zibidilere, alçaklara, puştlara... Yürüdüm gecenin karanlığından aydınlığa doğru... Soluk fotograflarda anılan yakaladım... Işte Asım Bezirci, Metin, Nesimi, Behçet, Hasretvedi- ğerleri... Düşleri çağıran iri siyah gözlerde yakaladım zamanı... Bir dize düştü dilimden: "Hey Behçet Aysan yıldızlan say/Yoksa bir yıldız da- ha ekle..." Karanlığa karşı avaz avaz bağırdım: "Unutturamayacaksınız Sıvas katliamını..." BSP faalivetiııe başladı • Birleşik Sosyalist Parti'nin dün yaptığı basın açıklamasında, DYP-SHPkoalisyon hükümetinin yönetiminde Türkiye'nin, yakın tarihinin en ağır krizini yaşadığı ve bu krizin yükünün işci, köylü ve tüm emekçi sınıflann sırtınayıkıldığı belirtildi. tstanbul Haber Servisi - 8 haziranda kurulan Birleşik Sosya- list Parti, dün bir basın toplanüsıyla faaliyete geçti. Genel Baş- kanbğına Prof. Sadnn Eren'in getirildiği parti adına Genel Baş- kan Yardımcılan Metin ÇulhaJoğlu, Erdal Kara, Sait Üner, Sıtkı Coşkun ve Masis Kürkçügil ın yaptığı ortak açıklamada DYP-SHP koalisyon hükümetinin yönetiminde Türkiye'nin yakın tarihinin en ağır krizini yaşadığı ve bu krizin yükünün işçi, köylü ve tüm emekçi sınıflann sırtına yıkıldığı belirtikü. Ekonomik krizin çözümünün IMF ile yapılacak anlaşmada değil, Kürt sorununu çözmekte yattığma değinen BSP Genel Başkan Yardımcılan açıklamalannda, "BSP, Kürt sorununun çözüm yoluna girmesi için bu sonında da demokrasinin sonuna kadar uygulanması hususunda dikkat gereklih'ğinin altmı bh- kere daha çiziyor. DEP'in kapatıbnası ve HADEPe yöneük uy- gulamalan protesto ediyor" denildi. ANMA HASAN ESAT IŞIK'ı Beşinci ölüm yıldönümünde derin bir özlemle anıyoruz. AtLESt
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle