Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
2 TEMMUZ 1994 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA
İJÜNÜN h İLMLERl
TELEVKYON 17
. . . 09.00
'ShowTV
ÇOCUK
10.00
atv
MACERA
10.10
KanalD
MACERA
o 10.20
Interstar
10.30
Kanal 6
DUY6USAL
70.30
Show TV
DUYGUSAL
70.30
TRT1
MACERA
72.30
'ShowTV
MACERA
72.30
' Jnterstar
GULDURU
12.40
Kanal 6
LİMKURGU
73.70
TRT1
MACERA
74.00
Kanal D
MACERA
74.20
Kanal 6
MACERA
15.00
ZZJ Show TV
TARİHSEL
75.75
, .TRT2
MUZİKAL
75.40
atv
MACERA
O.77.30
KanalD
MACERA
17.50
.. ..aty
GULDURU
18.10
MACERA
19.30
Kanal 6
MACERA
19.45
KanalD
MACERA
O20.70
HBB
20.30
TRTINT
MELODRAM
20.35
ShowTV
MACERA
20.40
atv
DUYGUSAL
21.40
Interstar
MELODRAM
Pamuk Prenses ve Yedi Cücder
(Snow White and Seven Dwarfs>- Michael Berz'in
uyarlayıp yönettiği masalda başlıca rolleri Oiana
Rigg, Nicola Stapleton üstleniyor (1986).
KüçükEv
Bir aılenin yaşamından kesitler veren filmde Sezer
Inanoğlu, Necîa Nazır, Beyk Imarnverdi rol aJıyor.
Yönetmen ve senanst Safa Onal (1977).
Tannlann Haanesi
(Jewel of the Gods)- Iki serüvenci, efsanevi bir ha-
zinenin peşindedir. Robert van Coolwijk yönetimin-
de Marius Weyers, Sandra Prinsloo oynuyor (1987).
Bir Kızılderfli Efsanesi
(?>• tnterstar'ın özgün adını belirtmediği filrni Mel
Damski yönetmiş, Raquel Welch, Bradfod Dillman,
Nick Mancuso rol almış. Ne çıkarsa bahtınıza...
BülbülYuv^sı
Genç kadın. zengin genç aradan çekilince gerçekten
aşık olduğu adamla evlenir. Yönetmen Nejat Say-
dam. Oyuncular Belgin Doruk ve Göksel Arsoy.
Cennetin Çocuklan
Birbirlerine duşman olan iki ailenin çocuklannın
dramatik aşk öyküsü. Yönetmen Kartal Tibet. Oyun-
cular Itır Esen ve Ekrem Bora (1977).
Hamam Böcekleri
Köyden kente gelen fakat şehir yaşantısına ayak uy-
duramayan Kezban ve Şaban'ın öyküsü. Yönetmen
Oğuz Gözen. Oyn: Mimi, Nejat ve Funda Gökhan.
Rus Ninjası
(The Russıan Ninja)- Mats Helge, bu kez CIA -
KGB çekişmesinı anlatıyor. Helana Michaelsen, Fre-
deric Ofrreın ve Harley Melin başlıca rollerde.tki MiKarhk Bilet
Keyifli bir Milli Piyango bileti komedisi. Yönetmen
Semih Evin. Erol Günaydın ve Adile Naşit başrolde
oynuyor.
Uzaydan Gelenler
(Martians)- Uzayhlann, bir radyo oyununu ciddiye
alması, dünyada kanşıklığa yol açar. P.Read John-
son'ın filminde Douglas Barr, Ariana Richard var.
KanBedeti
(Blood Money)- Silah tüccan, Güney Amerika ülke-
smi içsavaşın eşiğine sürükler. Steven A. Hull'un fil-
minde Robert Lives, Jane Higginson var (1986).
Badem Şekeri
Kasabalı ikı arkadaş para kazanmak için Istanbul'a
gelir. Yönetmen Semih Evin. Oyuncular Münir Öz-
kul ve Erol Günaydın.
Son Şampiyon
(Kickboxer - The C
ŞehirdeEğlen
(On the Town>- 3
(Kickbbxer ~- The Champion)- Kavga sahnelenn-
den başka özelliği olmayan filmi A.Cheung yönet-
miş, Wayne Archer, Richard Ahlman var (1990).
AbbaseSultan
Imparatorluk döneminde Abbase Sultan'a çok sayıda
erkek aşıktır. Yönetmen Turgut Demirağ. Yönetmen
Türkan Şoray ve Murat Soydan. 1968.
nce
ABD'li denizci, 24 saatlik ianJe-
rini New York'ta geçirir. Gene Kelly ve Stanley Do-
nen'in filminde G.Kelly, Frank Sinatra var (1949).
Melek Gücü
(Angel Force)- Bir kadın polis, uyuşturucu satıcıla-
nnın peşine düşer. Bruce Lambert yönetiminde Irene
Ball, Roman Teddy, John White. Susan Leigh var.--
Dragon'un Ğörevi
(Missıon for the Dragon)- Kanal D'nin bültenine
göre JefTer Wu'nun yönettiği bir film. Ancak, büyük
bir olasıhkla Bruce Lee degil, bir benzeri oynuyor.
Lodos Zühtü
Izledığı fılmlerin etkisinde kalıp gangsterler arasında
kalan Zühtü'nün maceralan. Yön: Ümit Efekan.
Oyn: Aydemir Akbaş, Neşe Aksoy (1984).
Ringlerde
(Rings)- Show TV'nin bültenine göre Chuck Wal-
ker'ın yönettiği, Trey Harris, Orvis Melvin'in rol al-
dığı filmde, boks dünyasında geçen öykü anlatıyor.
Baskm
Bir kabadayı ile polis arasındaki çatışmalar. Atıf Yıl-
maz'ın yönettiği filmde Cüneyt Arkın ve Necla Na-
zır başrolde.
UstaOyun
(Drunken Master)- Karate ve kung fu meraklısının
ilgisini çekebilecek Hong Kong yapımı. Yuen Woo
Ping imzalı serüvende Jackie Chan rol alıyor.
Aşk ve Dinamit
(L d D i t )
(Love and Dynamite)- Bültene göre S. Miller'in yö-
nettiği, D.Higgerty, Tom Taylor'ın oynadığı filmde
iyi bomba yapımcısı adamın öyküsü anlatıhyor.
Duygular ve Hayafler
Eşi ve çocuğunu bir trafik kazasında kaybeden genç
mimann yeni yaşamına uyum sağlaması uzun sürer.
Yön: Samim Utku. Oyn: Hakan Ural, Zerrin Yaman.
Deüsin
Ölen bir adamın bıraktığı para bulunamayınca yakın-
lan arasında sorun çıkar. Ergin Orbey'in filminde
Tank Akan, Necla Nazır, Adile Naşit var (1975).
Paramparça
Iki eski dost aynı kıza aşık olurlar. Yönetmen Halit
Refiğ. Oyuncular Tank Akan, Gülşen Bubikoğlu,
Cüneyt Arkın ve Sevtap Parman. 1985.
BatakükBüJbüJü
Istanbul'a iş aramaya gelen taşralı genç ile bir şarkı-
cı arasındaki hüzünlü aşk. Yönetmen Safa Onal.
Kartal Tibet ve Hale Soygazı başrolde.
22.50/TRT2/tkiFUmBirdeB Ayrmüh bilgiyanda
Kandyland
(Kandyfand)- Striptizci kadın, gitgide batağa sürük-
lenmektedir. Robert Schnitzer yönetmiş, Playboy
güzeli Kim Evenson da oynamıştı (1987).
23.19 / Show TV / S«hte Catnete Veda Ayrmüh bilgi yanda
Gözde
(Intimate Power)- Fransız köle rüccannın kızı Os-
manlılann eline düşmüştür. Jack Smight'm çalışma-
sında F. Murray Abrahams, Maud Adams var.
23.15 / Kanal 6 / Mfithiş Yemek Aynntıh bügiyanda
Sıcak Vücutlar
(Body Heat)- Genç avukat, kadının cinsel çekiciliği-
ne kapılarak, korkunç işler yapar. Lawrance Kas-
dan'ınfilmindejCathleen Tumer, William Hurt var.
Dogarken Öldüm
Yeraltı dünyasına giren bir gencin maceralan. Yö-
netmen Yılmaz Atadeniz. Oyuncular Behçet Nacar
ve Zerrin Doğan.
Evrenin Bekçüeri
(Abraıas - Guardıan of The Universe)- Insanımsı ro-
bot cinayetler ıçın dünyaya gönderılır. Yön: Damian
Lee. Oyn: J. Ventura, M. Bransfield var (1989).
KatüKöpekler
(The Pack)-Köpekler, adada terör estirir. Robert Clo-
use'un yönettiği sonuncu sınıf filmde Joe Don Baker,
Hope Alexander, Richard B Shull var.
23.25
htersiar
POÜSİYE
00.40
MACERA
00.50
V Z ^ atv
BİLİMKURGU
00.55
SjStvmTV
GERİLMİ
Yerlifilmler
Izleyin Orta Halli
Yabancı filmler
Değmez
TRT 2 22.5o\ 'tki Film Birden'de bu hafta, kendi alanlannda savaşım veren kadmlann öyküsü yansıtılacak
Kadın yönetmenlerdenportreler
La Amiga / Yönetmen:
Jeanine Meerapfel / Senaryo: J.
Meeapfel, Alcides Chiesa,
Agniezka Holland, Oswaldo
Bayer / Görüntü: Axel Block /
Oyuncular: Liv Ullmann, Cipe
Lincovsky, Fedorico Luppi,
Victor Laplace 1987 - 1988
Federal Almanya, 110 dakika.
TV Servisl- Vecdi Sayarın " 2
Film Birden"kuşağında bu gece,
siyasal ve toplumsal çalkantılar
karşısında, kendilerince savaşım
veren kadmlann öyküsünü anlatan
yapıtlar sunuyor. Filmlerin ikisi de
yankılar yaratmış, çok konuşulmuş,
önemli çalışmalar.
Uk olarak izleyeceğimiz "Arloı-
daş"ın yönetmeni Jeanine Mee-
rapfel, 1980'lerde adını duyurmaya
başlayan Alman kadın yönetmen-
lerden. Ikinci filmin yönetmeni
Maria Luisa Bemberg ise, Arjan-
tin'in, uluslararası alanda kendin-
den en çok söz ettiren kadın yönet-
meni. Onceki gece de TRT 2'de
Marion Haensel'in "Cennetteki
Gibi Yeryüzünde de" filmi sunul-
muştu. Böylece, kadın yönetmenle-
rin damgasını vurduğu bir sinema
haftası yaşamış oluyoruz. Vecdi Sa-
yar'm bu geceki konuklan, Türk si-
nemasının son dönemlerdeki simge
oyuncularından Nur Sürer ile,
'İki Film Birden'in ilk filmi F.AImanyalı kadın yönetmen Jeanine
Meerapfel'in 'Arkadaş'ı. Filmde Liv Ullmann başrolde oynuyor.
Arkadaş" ve "Sürü" filmleriyle oyuncu olan Raquel, "etkili ve yet-
" tanıdıklannı araya koyarak,sinema tarihine geçen Melike De-
mirağ.
Maria Luisa Bemberg'in "Arka-
daş" filmi, iki kadının zor dönem-
lerdeki dostluğunu anlatıyor. Raqu-
el (Cipe Lincovsky) ile Maria (Liv
Ullmann) çocukluğu ve gençliği
birlikte geçmiş iki yakın arkadaştır.
1978'de, askeri diktatörlüğün işba-
şında olduğu dönemde, gizli ko-
mando örgütü Maria'nın büyük oğ-
lunu kaçırır. Bu arada, ünlü bir
kili'
delikanlıyı kurtarmaya çalışır. An-
cak, bir sonuç almak bir yana, teh-
ditlerle yüzyüze gelir. Olkede du-
rum iyice kötüleşince Raquel yurt-
dışına gider. Maria ise Brezilya'da,
Buenos Aires'te, çocuklan "kay-
bedilen" annelerle birlikte, ünlü
Plaza de Mayo gösterilerini örgüt-
ler. Diktatörlük yıkılıp da, iki kadın
Arjantin'e döndüğünde, dostluklan
yeni bir sınavdan geçecektir...
Dirençli ve de inançlı
Mary / Yönetmen.Maria Luisa Bemberg / Senaryo: M. L.
Bemberg, Jorge Goldenberg / Görüntü: Miguel Rodriguez /
Müzık: Luis - Maria Serra / Oyuncular: Julie Christie, Sofia
Viruboff, Donald Mclntire, Barbara Bunge, Nacha Guevara /
1986 Arjantin yapımı, 100 dakika.
TV Servisi- 1930'lann Arjan-
tin'i. 40 yaşlanndaki bir lngiliz
kadın, Arjantin'de, büyük toprak
sahibi bir ailenin yanında özel öğ-
retmenlik yaparken, elinde olma-
dan bazı dramatik gelişmelere ka-
nşır.
Maria Luisa Bemberg (1922),
ilkelerine bağlı karakterin, herşe-
ye rağmen direnmesi ve inançlan
doğrultusunda davranmasını, çar-
pıcı bir şiirsellikle veriyor. Baş-
roldeki Julie Christie'nin hay-
ranlık uyandıncı yorumu, filme
büyük bir derinljk kazandınyor.
Bemberg, ülkesi için yaşamsal
önemdeki siyasal, toplumsal dö-
nemeçlere değinirken, aynntıh
inceleme ve çözümlemelere gir-
meye gerek görmemiş ve bir
"öykü" anlatmayı yeğlemiş. Si-
nemanın, herşeyden önce, bir öy-
kü anlatma sanatı olduğu düşünü-
Iürse, doğnı seçim sayılır.
Maria Luisa Bemberg "Miss
Mary" filmi hakkında, bir kita-
bmda şunlan yazmıştı: " 'Miss
Mary' benim için ilginç bir fi-
kirdi. Çünkü, çok farklı boyut-
ları vardı. Öncelikle, henüz 12
yaşındayken, başkalarının evle-
rinde başkalarının çocuklarına
bakmakla geçen yaşamlarının
ne kadar çılgınca olduğunu far-
kettiğim yaşlı kadınlara adan-
mıştı. Bu kadınlar tutucuydu,
cinselliklerini bastırmışlardı,
ama yine de espriliydiler. Ben
de bu lngiliz, daha doğrusu tr-
landalı kadmlann elinde büyü-
düm. Annem, Katolikliklerin-
den kuşku duymadığı için fr-
landalılan tercih ederdi.
Filme önce "Miss Maggie"
adını vermeyi düşünüyordum,
ama Julie Christie, Margaret
Thatcher'ı çağrıştıracağı için
karşı çıktı. Amacım, bu müreb-
biye aracılığıyla, Ingilizlerin
ekonomik ve kültürel açıdan
Arjantin 'in üst sınıflarına yap-
tığı etkileri göstermekti."
ShowTV 23.7Q| Çalışmalannı Almanya'da sürdüren yönetmen Tevfık Başer imzalı
Zuhal Olcay'ı ödüllendiren film
Abschied vom falschen Paradies /
Yönetmen- Senaryo: Tevfik Başer (Saliha
Scheinhardt'ın romanından) / Görüntü:
tzzet Akay / Müzik: Claus Bantzer /
Oyuncular: Zuhal Olcay, Brigitte
Janner, Ruth Olafsdottir, Barbara
Morawiezc, Ayşe Altan /1988 Federal
Almanya yapımı, 96 dakika.
TV Servisi- Almanya'da, kocasım öldürme
suçuyla cezaevinde yatan bir Türk kadını, "iyi
haP'den tahliyesine kısa bir süre kala, intihar
girişiminde bulunur. Kocasının aılesinin üıti-
kam alma tehditlerinden ve Türkıye'ye sınırdı-
şı edilmekten korkmuştur. Sınırdışı edilırse,
cezasını Almanya'da çektiği halde Tûrkiye'de
de yargılanacak ve yeniden mahkum olacaktır.
Tevfik Başer, olaylann bu noktaya nasıl
geldiğıni, geri dönüşlerle anlatıyor. Evlenerek
Fedaral Almanya'ya gelen kadın, kocasının
despotça davranışlanna dayanamamış ve ada-
mı öldürmüştür. Cezaevinde Almanca ögrenir,
bilinçlenir. Çelişkili biçimde, özgürlüğünün kı-
sıtlandığı bir ortamda, cezaevinde kendini bul-
muştur...
Tevfik Başer, "Sahte Cennete Veda" ile
gerçekçi bir cezaevi belgeseli ortaya koymak
yerine, bilinçlenen Türk kadını Elifin etkileyi-
ci bir portresini sunuyor. Başer, öyküsünü,
Zuhal Olcay gibi güçlü bir oyuncunun deste-
Zuhal OlcayfiimdekiElif roiüyle, bilinçlenen Türk kadınının portresini de çiziyor.
ğiyle, sayısız inceliklerden oluşan, sağlam bir
sinema diliyle anlatıyor.
Olcay, Elif roiüyle Federal Almanya'da
hayranlık uyandırmış ve 1989'da en iyi kadın
oyuncu seçilerek Altın Film Şerit'i ile ödüllen-
dırilmişti.
Başer, ilk filmi "40 Metrekare Almanya"
(40 qm Deutschland, 1985) ile, yine "dar bir
mekana hapsedilmiş bir Türk kadının öyküsü-
nü anlatmıştı. 1990'da çektiği "Elveda Ya-
bancı" (Lebevvohl Fremde) filmindeyse, Fede-
ral Almanya'dan sınırdışı edilmek isteyen bir
Türk ozanın dramını konu edinmişti. Bu üç fil-
min başlıca teması, Almanya'daki Türklenn
sorunlan ve sıkıntılanydı. Türk toplumu ve bi-
reyleri konusunda oldukça bılgılendirici olduk-
lan için, özellikle Federal Almanya'da ilgiyle
karşılanmışlardı
RTUK
yine uyardıANKARA (Cumhuriyet Börosu)- Radyo
Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) lotaryaya firsat
veren 900'lü hatlan yayınlayan bazı özel tele-
vizyonlan uyardı.
RTÜK'den yapılan açıklamada, özel televiz-
yon kuruluşlannın, telefonlar aracılığıyla yanş-
ma ve benzeri yöntemlerle lotaryaya fırsat ver-
dikleri ve yayın ilkelerine aykın hareket ettikle-
ri belirtildi. öte yandan, Radyo ve Televizyon
Yayıncılar Dernegi Genel Kurulu 26 haziranda
gerçekleştirildi. Demek, genel kurul çalışmala*
nnda tüzük değişikliğine gıderek TRT dışında-
kı yayıncılara da kapılannı açtı. Mülkiyetine
bakılrnaksızın kamu ve özel yayın kuruluşlann-
da ya da serbest olarak çalışan bütün yayıncılar,
derneğe üye olabılecekler.
Genel Kurul'da yeniden başkanlığa seçilen
Çetin Öner, bütün yayıncılan bir dernek çatısı
altında bürünleşmeye çağırarak, "Basrn ve ileti-
şim Özgüriüğünü güvence altına almak, radyo
ve televizyonlan siyasi. ekonomik ve diger güçİe-
rin baskı ve güdümünden kurtarnuk, yayınb-
nn niteliğini yayıncılann onurunu yükseİnnek,
sektörde çalışan yayıncılara, yapükUn iflerin
niteögiyle bağdaşır profesyonel bir meskki starü
kazandırmak, işin asıl sahibi olan yayıncılan
sektörde söz sahibi kılacak kamu tüzei kişiligine
sahip bir mtslek örgütünün oluştunılmasını sağ-
iamak >e daha bircok amaç için vola çıktık, bir
dizi çabşma başlattık. Yayın, yayıncuun işidir ve
yayıncı, ancak örgiitienerek işine sahip çıkab»-
Br" açıklamasını yaptı.
Kanal6 23.A5İYazar Burroughs hajranı yönetmen David Cronenberg'in filmi, sinirleri sağlam izleyicilere...
Uyuşturucu sannlanTV Servisi- New York, 1953. Bill Lee
(Peter Weller), bir böcek ilacını, kansıyla
birlikte damarlanna şınnga ederek, "Kafka-
esk" düşler, karabasanlar yaşarlar. Uyuşturu-
cunun eticisiyle, kendilerini böcek gibi görür-
ler. Bu düşlerden birinde, dev bir hamambö-
ceği belirir ve bir gizli örgütün bağlantı kur-
ma elemanı olduğunu söyler. Çok geçmeden
Bill, düşman bir ajan olan kansını öldürme
görevini alır. Bu cinayet, dehşet verici geliş-
melerin sadece başlangıcını oluşturacaktır...
William S. Burroughs'un "The Naked
Lunch" adlı romam 1959'da piyasaya çıktı-
ğında hemen yasaklanmış ve "yeraltı edebi-
yatı"nın en çok okunan kitaplanndan biri ol-
muştu. Burroughs, uyuşturucunun etkisiyle
1951 'de kansını öldürmüş, ardından Mara-
keş'e kaçarak, çeşitli uyuşturucularla yaptığı
"uçma" denemelerini sürdürmüş ve eşcin-
selliğiyle de hesaplaşmaya çalışmıştı. Mara-
keş'te "Çölde Çay"ın yazan Paul Bowles
ve kansıyla tanışmış, Jack Kerouack, Alan
Ginsberg gibi "beatnik" kuşağının önemli
temsilcilerini evinde misafir etmişti.
David Cronenberg, hayranı olduğu Burro-
ughs'un özyaşamsal çizgiler taşıyan bu roma-
Naked Lunch / Yönetmen- Senaryo: David
Cronenberg (Willıam S. Burroughs'un
yapıtından) / Görüntü: Peter Sushiitzky /
Müzik: Hovvard Shore / Oyuncular: Peter
VVeller, Ian Holm, Judy Davis, Julian
Sands, Roy Scheider, Monique Mercure /
1991 Ingiltere - Kanada. 115 dakika.
nını, tam anlamıyla uyarlamaktan çok, atmos-
ferini yaratmaya ağırlık vermiş. Nitekim, ro-
mandan sadece bir iki paragraf aldığı görülü-
yor. Ancak, romanın temelinde yatan "hiçbir
şey gerçek değil, her şey serbest" ilkesine
bağlılıkta Burroughs'u aştığı bile söylenebi-
lir. Neyin uyuşturucu sannsı, neyin gerçek ol-
duğunu ayırt etmek zor ve zaten gereği de
yok. Cronenberg, dehşet verici görüntülerle
dolu öyküsünde kimlik, cinsel kimlik, yaratı-
cılık ve insanlığın durumu üzerine bazı soru-
lar soruyor ve olumsuz yanıtlıyor. Sadece si-
nirleri ve midesi sağlam yetişkin izleyiciler
için.
1
1
Filmin önemli kahramanlanndan biri, düşlerde ortaya çıkan dev bir hamamböceği.
Anıtlar Genel Müdürii Prof.Dr. Engin Özgen'den şaşırtıcı açıklama:
'Elmalı Definesi için pazarlık yapılacak'
ANKARA (Cumhuriyet Bfirosu) - Boston'daki
Federal Mahkeme, "Ebnab Definesi" davasında,
Türkiye lehinde karar vermesine karşın; Anıtlar
ve Müzeler Genel Müdürii Prof. Dr. Engin Öz-
gen'ın, defineyi elinde bulunduran Amerıkalı
trilyoner W3liam Koch ile "pazarhk sürecine gi-
receğiz'' demesı, Türk arkeoîojı dünyasında şaş-
kınlık yarattı.
TRT 1 'ın önceki gece düzenlediği "Esld Eser
Kaçakçıhğı'' konulu açıkoturumda konuşan Prof.
Özgen, 8 haziranda Federal Yargıç Walter G.
Skinner'in Türkiye lehinde verdiği ara karan de-
ğerlendirdı.
Kararın "öoemli" olduğunu söyleyen Prof.
Özgen, "Karun Hazjnesi"'ne Türkiye yolunu
açan New York Federal Yaıgıcı'nm olumlu kara-
nnın aynısı olduğuna dikkati çekti ve "Yüzyıkn
Delinesi"denılen Elmalı Definesi ile Boston'lu
yargicın karan hakkında şöyle konustu:
"Bu ara karann önemi şu: Kanımca ve belki
doğnı olan da. odur. Karşı tarann izieyeceği yol,
mahkeme dışında. bunu kapatmak isteyebuir ki,
onun diyaloğuna da vakında başlayacağız. Büyük
bir olasılıkla, tekrar Merropolitan'la (Karun Ha-
zinesi) olduğu gibi, bir pazarhk sürecine gireceği-
miz şeklinde bir görfişümüz var". 1984'dekı de-
ğeri 10 mılyon dolar (yaklaşık 300 milyar lira)
olan defineyi elinde bulunduran trilyoner Koch,
Türk hükümetine 3 - 4 yıl önce "pazarbk* için
aracı göndermış, ancak zamanın Dışişleri Bakanı
Mesut Yılmaz ile Kültür Bakanı Namık Kemal
Zeyhek, bu öneriyireddetmişlerve Boston'da da-
vayı açtırmışlardı. Koch, davadan sonra yine
"pazarhk" önerisinde bulunmuş, Türk hükümeti
"hukuk yohı"nda ısrar etmişti.
Yetkililenn azimli davranışına karşıhk, Boston
Federal Yargıcı'nın 8 haziranda verdiği olumlu
kararla güçlenen Özgen'ın "pazarhk" yoluna git-
meyi ıstemesi, hayret uyandırdı. Açıkoturumda
"bu olayı mahkeme dışında bitirmek niyetinde-
yiz" diye daha vutgulayan Prof. Özgen, buna ge-
rekçe olarak, davalann uzun sürdüğünü ve her iki
olay için bugüne değin_3.5 milyon dolar harcan-
dığını öne sürdü. Prof. Özgen"ın açıklamalannda.
şu gerçekler yer almadı:
-Karun Hazinesı'nde dava kazanılırken, Prof.
Özgen'in devreye girerek, bizzat yaptığı "pazar-
uk
M
sonucu, Metropolitan Müzesı'ne 10 kadar
değerü eser bırakılmışü.
- Mahkemeler için 3.5 milyon dolar değil, 3
milyon dolardan daha az harcandı. Kaldı ki, bu
toplanı rakama sadece bu iki olay için değil;
Amerika, Almanya ve Isvıçre'dekı öteki davalar
da dahıldi.
- Karun Hazinesi'nin değerinin 100 milyon
dolar ve Elmalı Definesf nın 20 milyon dolar ol-
duğu, bunlann geri getirilmesınin manevi değeri-
nı hiçbir şeyin ölcemeyeceği gözönüne alınacak
olursa, bu davalar için harcanan toplam 2 milyon
dolann önemsizlıği de anlaşılıyordu.
- Bu davalarla kaçakçılık dünyasında, yabancı
mt'ize ve özel koleksıyoncular arasında yaratılan
caydınalık etkısı, Türkiye'nin kültürel mirasına
sahıp çıktığı olgusu da, genel müdürün bu deme-
ciyle ortadan kalkmaktaydı Genel Müdür, ko-
nuşmasında, "10-15 ydda bttecek davalarda bir
firyda yoktur" sözleriyle de, bugüne değin izle-
nen başanh polıtikayı tersine çevirmekteydi.
- Koch hakkında, "trUyoner otan bw kişinin 4
avukathk bürosu ile çahştiğmı" öne sürerek, bu
kışının maddı gücüyle Boston'lu yargıç Skin-
ner'in adalet anlayışını kıyaslamakta ve Karun
Hazinesi'nde, Elmalı Defınesi'nde olduğu gibi,
Amenka'daki yargıçlann önem ve gücünü kü-
çümsemekteydı. Oysa Yılmaz ve Zeybek de-
meçlerinde "Amerikah yargıçlara güvenimiz
tamdır" demışlerdir. Açıkoturuma telefonla
New York'tan katılan Türk kökenli Amerikan ga-
zeteci Melih Taylan, "Bizim açunızdan, yani
Amerika actsudan'
1
dıye başladığı konuşmasm-
da, Koch ve Prof. Ozgen'e destek vererek, şu
önenyi yaptı:
-Koch, eksantrik bir kişidir. Defineyi, koUy ko-
lav vermez. Ancak, yumuşamaya baştatn. Güçiâ
mali kaynaklarla Tüıidye'ye katkıda bulunabffir.
KendisiyJe pazarhk yapılabilir ve 'Sizde şunlar
kalabilir, bunun karşdiğmda, örneğin Istanbnl
Üniversitesi'ne ve Antarya Mfizesi'ne şunlan yap'
denilebilîr. Bu kadar masraf karşnnda, Türkle-
rin oynak olması gerekir
m
. Türkiye'nin tarihsel
ve kültürel mirasını oluşturan eserlerin "bütÛBJü-
ğünü" bozmayı öngören Taylan'm bu sözlerine
ek olarak, Prof. Özgen, "Bu konuyu biMm adam-
lannuziiL müzecilerimizte tarüşmamız gereldr"
dedı ve Israıl'de benzeri bir olayda "Herkesin
ayağa kalldıgını da" sövlemek 'orunda kaldı.