Katalog

9TEMMUZ1994 SALI CUMHURİYET SAYFA HABERLER Prof. Dr.Tümer yarıntoprağa verilecek • Haber Merkezi-Geçen cuma günüyaşamını yiüren Marmara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesieski DekanıProf.Dr.Meüh Tümer'incenazesi yann Karacaahmet Mezarhk Camii'nde öğle namazının ardından kıhnacak cenaze namazından sonra Kadıköy Karacaahmet MezarhğYndaki aile kabristarunda toprağa verilecek. Banş Derneği Yönetim Kurulu üyesi olan ekonorrüstveyazar Tûmer, insanhaklan konusunda yaptığı çalışmalarla adından .sözettirmişti. Yücedivanda • ANKARA (ANKA)- Dövizle yapılan otoyol ihalelerindegörevlerini kötüye kullanarak devleü 10.5 trilyon lira zarara uğraimakla sudanan Bayındırhk ve lskaneski bakanlan Safa Giray ve Cengiz Alünkayaile Karayollan eski Genel Müdürü Atalay Coşkunoğlu hakkında yüoedivanda açılan davada 15 duruşmageride bırakıldı. Eski bakanlarlaeski Genel Müdür Aıalay Coşkunoğlu'nun yargılanmasına bugün yüce divanda devam edilecek. ANAP,Çankaya ilçesinde sıkıntılı • ANKARA (ANKA)- ANAPÇankayaİlçe Başkanlığı'naÇankayaeski Belediye Başkanı Erdoğan Yavuzlar'ın atanması partilileri ayaklandırdı. ANAP Çankaya üyesi partililer, Genel Başkan MesutYılmaz'a yüzkroe faks çekerek Yavuzlar'ın Çankaya'daki seçimlerin kaybedilmesinde en onemli etken olduğunu dile geürerek görevden alınmasını istediler. ANAP Çankaya'ya üye partililer. Erdoğan Yavuzlar'ın yönetime geürilmesiüzerine tepkilerini dile getirmek içinbir dizi toplantıyaparak eylem bıçimi belirlediler. BoluEMD'de usulsüzlük savı • ANKARA (Cumhuriyet Bûrosu>-Türkıye Elektrik Kunımu Genel Müdürlüğü'nün(TEK), gazetemizde deyer alan Bolu Elektrik Dağıtırn Müessesesi'nde (EMD) 15 milyarlık usulsüzlük yapüdığına ilişkin savlar üzerine yapürdığı araştırmada, usulsüzlüğe rastianılmadığı bildirildi. Geçen günlerde Bolu'ya giderekincelemelerde bulunanikiTEK müfetüşinin. incelemelerin ardından savlara neden olan işlemlerde usulsüzlük olmadığjnı belirledikleri bildirildı. Piknikçilere flözaltı Partinin4 sağakaydırıldığı' görüşündeolansol muhalefet, ortakarayışayöneldi •MANİSA(Cumhuriyet)- Manisa'run Spil dağında piknik yaparken Dev-Sol adına gösteri yaptıklan öne sürülerek pazar günü gözaltına alınan 101 kişi tutuksuzyargılanmak üzere serbestbırakıldı. Ancak hırsızhk suçundan arandığı beürtilenŞahin Sakman ve adamyaralamaktan aranan Tahsin Aysan, polis tarafından tekrar gözalüna alındı. BasınKonseyi Sabah'ıakladt • Istanbul HaberServisi- Basın Konseyi, Sabah Gazetesi'nin 30Haziran-14 Temmuz 1994tarihleri arasında Hürriyetve Milliyet gazetelerinin isimlerinden de sözederekyapüğı yayınlann 31 Ocak 1994tarihli 'Basında Uzlaşma Bildirisi'ne aykın olduğu iddiasıyla Hürriyet Gazetesi adına yapılan başvuruyuinceledi. Basın Konseyi Yüksek Kurulu, söz konusu yayınlann, bildiriyi imzalayan basın organlanrun 'birbiri hakkında bilgi verme' görevinin gerekleri içinde kaldığı ve 'basın içi gerginliğe son verme' amacıyla çatışan bir nitelik taşımadığı sonucuna vardı. çeküecekANKARA (CumhuriyetBûrosu)- BaşbakanTansu Çiller'in servetine ilişkin araşürma önergesinin reddedilmesi, SHP içindeki saflaşmarun belirginleşmesineyol açtı. Adı yeni bakan adaylan arasında arulan SHP Grup Başkanvekili ErcanKarakaş, hükümette görev alma eğiliminde olmadığıru belirterek "Parti içindesol değeriere önemvereninsanlar bir araya geliyor. Yönetimin yenilenmesi konusundatabandavekamuoyunda büyük istekvar" dedi. SHP Genel Başkan Yardımcısı CevdetSelvide olağanüstü kurultayda "partiden nemalanmak isteyenlerie ülkeyehizntet etmek isteyerderin aynşacağınf söylerken, İstanbul MilletvekiliNami Çağan, olağanüstü kurultayla sorunlann çözümlenemeyeceğini, soldaki üçparüde ulusala sol unsurlann bir araya gelmesi gerektiğini bildirdi. BaşbakanTansu Çiller'in serveti ileilgili savlar SHP yöneümi ve tabanındadalgalanmalara yol açtı. "Yenilikçisol", "ulusalcı sol" ve herhangi bir adlandırmayerine,özetle kendilerini "sol" olarak tanımlayanlar saflaşıyor. SHP Meclis Grup Başkanı AydınGûvenGürkan. olağanüstü kurultay arayışlan içinde "çok öne çıkmayıp tabanıntavrını beklemeyi" yeğlerken, danışma kurultaylannda partinin "sağaçekildigi" görüşünde olansolkanattemsilcileri deseslerini yükselterekortak arayışa yöneldi. Adı kabineye girecekbakanlar arasında geçenGrup Başkanvekili Ercan Karakaş, Cumhuriyet'in sorulannı yanıüarken, "bu hükümetten umutlu ounadtğınıvehükümettegörev alma eğiliminde olmadığını" söyledı. Karakaş, SHP'nin bunalımda olduğunu vurgulayarak. öncelikle küçük kurultayın toplanması ve çıkış yolu aranması gerektiğini bildirdi. Sadeceyönetim değişikliğinin gündeme geleceğibir olağanüstü kurultayı doğru bulmadığını beürten Karakaş, şöyle konuştu: "Kurultay olacaksa çokiyi hazırlanmalı. Kurultay, yönetimin yenilenmesi talebiile sınırlı ohnamalı. Yenilenme yollan, çıkış yollarıgösteren bir kurultay olmalı. Bence, bu tartışmalar sonunda, parti içi sol birlik ortayaçıkar. Bendebunudoğru bulurum veiçinde olunun. Bunalımdançıktşiçin insaıdannözgürce eleştiri yapması gerekir. 'Çekgit.disiplin kuruluna veririm, asanm, keserim' tavrı yanlıştır. Hiç kimsesorgulama dışı bırakılmadan bu konular tarttştlmah vebu tartışma ortamı özendirilmelidir. ü> sa İstanbul'daki gelişmeler bunun tam tersi." Karakaş, parti içinde sol değerlere önem veren insanlannbir araya gelme sürecinin başladığını ve bunuçok sağlıklı bulduğuna dikkat çekerken, yönetimdeğişikliği arayışlan ile ilgili soruya "Tabanda ve kamuoyunda SHP yönetimininde yenilenmesi konusunda biiyükbiristek var" yanıtını verdi. SHP'de olağanüstü kurultayla, yöneümi değiştirme hazırlıklan yürütülürken, Karayalçın'ın karşısında güçlü bir lider adayı bulunmaması sıkınü yaratıyor. Genel Başkan Yardımcısı Cevdet Selvi sorunlann aşılması için "partiningerçek sahibi olan delegekre başvurmak" gerektiğini, delegelerin SHP'yiyenıden dayandığı kitlelerle banştıracak çözümler bulacağını söyledi. Selvi. "Partiyi toparlamakşarttır. Bu partinin aklanması, ayrışmasılazun. Nemalanmak için partideolanlarla, hizmet etmek îsteyenler aynşır. Takdir örgütündür" dedi. Koalisyondan çekilmeçağnlan yapan ve "isyancüar" olarak anılan milletvekilleride önümüzdeki günlerde bir araya gelerek gelişmeleri değerlendirecekler. Muhatiflerden ÇHer'e 'ydancCsııçkınuısı ANKARA (Cumhuriyet Büro- su)- Olağanüstü toplantıya çağır- dığı DYP Temsilciler Mecüsi'nde kendini aklamaya cahşan Başba- kan Tansu ÇiHeir, pani içi muha- lefet tarafından "yalancıukla" suçlandı. DYP Antatya Milletve- kih Gökberk Ergenekon, eleşuri bombardımanına tuttuğu Çil- ler'e, "Burada doğrulansöytediği- niıe inanmıyoruz" diye konuştu. Toplantıda söz alan baa il baş- kanlanrun Çiller'e, "özalran'den vazgecin. Çevrenizdeki yağcılan temizk\in. BûrokrasJyi kilitleme- yin" uyanlannı dile getirdıklen, Çiller yanlısı birkaç il başkanının da Cumhurbaşkanı Sükyman Demirel ve TBMM Başkanı Hü- samettin Cindoruk u, muhalefeüe vşbirliği yapmakla suçladıklan öğrenildi. ÇUler'denmuhalefete 'servet tehdidi' Malvarbğına ilişkin iddialann gündeme geüntaıesını, "thtiras kazanlarında kaynatılımş karan- hk senaryolar" olarak rutelendi- ren Çiller, "Demek ki terörü, de- mokratikleşmevi halkttik, bun- larla uğraşı>onu. Artık kimsenin yakasuıı bırakmam. Hakkımda yoteuzlukdosyası ortaya çıkarabi- lenlerinde alnını kartşlarım" dıye- rek muhalefeıe "servet tehdidi"- nde bulundu. ".\BD'dekimalvar- bğım Tûrkiye'nin mab, çok önem- liyse bugün getiririm" diyerek Amerika'dakı gayrimenkuİlerini satabileceği imasında bulunan Çiller, ANAP Genel Başkanı Mesut Yümaz'ı, "büyiik çıkar çevrelerinin Ankara temsilcisi ha- Une gelroekle" suçladı. DYP Temsilciler Meclisi"nin. Büyük Ankara Oteli'nde gerçek- leştirilen olağanüstütoplanüsına. muhaliflerden Gökberk Ergene- kon, İsmet Sezgin, Ersin Faralya- b, tsmail Amasvah, Yaşar Topçu ile DYP eski Başkanlık Divanı üyeleri Mehmet Dülger, özden OzbUun kaüldılar. Başbakan Çil- ler, konuşmasına, "politik bir komployla"karşı karşıya olduğu- nu vurgulayarak başladı. DYP'- nin izlediği çözüm üreuneye da- yalı politikaya, muhalefeün ve çıkar çevrelerinin "çamur atma" politikasıyla karşılık verdiklerini söyleyen Çiller, serveti dışında kendisine yöneltilen hiçbir somut suçlama bulunmadığıru kaydetti. Çiller, şöyle devam etti: "Hakkımda yolsuzhık belgesi Başbakan Çüler, "ABD'deki maharüğım Tûrkiye'nin mah" dedi. (Fotoğraf. RIZA EZER) mi var? Hayır. Zaten çıkarabilen- lerin alnını karcşlanm. Benim al- nun açık. Her mesele birti, terör bitti. demokran'kkşme birti, geç- misi aklayacağu. Hadi hep bera- ber aklayahm. Hodri meydan. ABD'deki malvaruğun başbakan ohnadan önce de vardı. O kadar önemlivse, ben bugün getiririm omı. Ö, Tûrkiye'nin mah zaten. Bu çok öncedenhazırlanmışbir se- naryo. Trilyoıdarca liralık, halkın kanuıı emenlerin oyunu bozuldu. Keşke bunlarla uğrasmasaydık. Ama madem ki oldu. ben artık kimsenin vakasuıı bırakmam." Çiller, "babasından kalan 476 bin lirarun servetinın kaynağı ol- duğu şeklindeki açıklamasının, basında yanlış değerlendirildiğini savunurken de, "Laı hikayesine dondûn tanımlamasını kullandı. Çiller. "Ounayan bir çırval altını paylaşırken. mahkemeye dûşen Lazlann anlatıklığı fıkra gibi ben bu para bende var, bunu şuradan şuraya yatırdım, şuradan şuraya çıkardım demedim ki. Ama olsay- dı, bu rakama ulaşırdı dedim. Şim- di bunu da malzeme yaptılar. Ben bunlarla nasd uğraşayım" diye sordu. DYP'U milletvekillenn- den, bir an önce Meclis araştırma komisyonunun oluşturulmasını sağlamalannı isteyenÇiller, "ön- ce de bem alın. Ben kacmıyorum. Hiç kimse gocunmasuı. RP'nûı Genel Başkanı, ANAP lideri niye gocunuyor? Amaç aklanmak değil mi? Hadi hep beraber bu işe gire- lim" diye konuştu. Çiller, önerge- nin Cumhurbaşkanı Süleyman DemireTi hedef aldığı yolundaki eleşürileri yanıtlarken ise anaya- sa gereği bu önergenin Demirel'i kapsamasırun söz konusu olma- dığını söyledi. Çiller, "Hiç kimse bu işe Sayın Demirel'i kar^tırma- suı" dedi. Çiller. muhalefete servet tehdi- dinde bulunurken DYP Genel Başkan Yardımcısı Esat Kıratlı- oğlu da parti içi muhakfeti hedef aldı. Türkıye'de poütik bir terör havası estirildiğini savlâyan Kı- rathoğlu. "Her kim ki, halk için mücadele verdiğini, başanlı oldu- ğunu görüyor, Sayın Başbakan'ı çimdikkmeye ba^lıyor" dedi. Baş- bakan Çılfer. DYP Temsilciler Meclisı toplantısının yaklaşık 2.5 saat süren başına kapalı bölü- münde, muhalif milletvekillen ve il başkanlannın ağır eleştirilerine hedef oldu. DYP içi muhalefetin önde gelen isimlerinden Gökberk Ergenekon, hakkında "Burada doğrulan söylediğinize inanmı>o- ruz" diye konuştuğu Çiller'e, şu eleşürileri getirdi: "Neden Ozaüzmin savunucusu oldunuz? Bu partinin bir ilkesi ol- ması lazım. Bugfinekadarkien bü- yük ilkemiz ise anti-Özalizmdi. Ben bu partide doğdum, bu partide ölürüm. 1983'ten beri DVT1 - dey im. KimsebanaDYP dersi ver- meye kalkışmasın. Bir rüzgar esti- rerek geldiniz. oylanmı? yüzde 6 oranında düştü. iddialı olduğumuz yerlerde seçimleri kaybetrik. Bu partide tam teslimivetçilik ohnaz. DYP, sadece genel başkan değil- dir. Sayın Demirel'i birtakım me- selelerin içine çekmeve çalışırken dikkatli olun. Bir zamaıüar Sayuı Demirel'in yasaklannın kalkrna- sına 'NoNo' divenleri nasıl parti- ye çağınrsınız? Gönül isterdi ki, malvaruğuuz hakkında önce ken- diniz çıkıp, Sayuı Demirel gibi önergeye evet deseydiniz. Bizi de açıklama yapmak zortuğundan kurtarmış olurdunuz." İlbaşkaıüanndansomut destek yok Çiller, servetıyle ilgili eleştiriler karşısında "destek" beklenüsiyle olağanüstü toplantıya çağırdığı DYPTemsilcilerMeclisi'nde"um- duğunu bulamadı". Toplanuda dile geürilen bazı görüşler ile Çil- ler'in yanıtlan şöyle; tsparta tl Başkanı Esat Bolat- SHP sırtımızda kambur oldu. Ko- alisyon bu sekilde devam etme- yecek diyorsaruz. bu işi bitirelim. Nevşehır tl Başkanı Taner Er- doğan- (Demirel ve Cindoruk'a muhalefete destek verdikleri suç- lamasında bulunarak) Bir tahte- ravalliye binmişler. Önde Yıl- maz, arkada Cindoruk. ortada da E)emirel var. Zonguldak İ! Başkanı Mehmet Gûi- Etrafınızdaki yağcılan te- mizleyin. Bunlar size doğruyu yanlış, yanltşı doğru olarak akta- nyoriar. Sıvas İl Başkanı Kemal Ünü- var- (Parü içi muhalefeti eleşüre- rek) Kadıncağızı rahat bırakm da çahşsın. Konya tl Başkanı Zafer Eken- tl başkanlığı, gel deyince gelen, git deyince giden makamlar oldu. Bi- zim etkinliğimiz arttınlmah BaşbakanÇiller- Bugünekadar pek çok ANAP milletvekili DYP'ye kauldı. Biz Taner'ı DYP'ye alsak ne olur? Bu tür transferieri yapmazsak, nasıl bir- leşürçceğiz sağı? 89 yerelseçimleri ve 91 genel seçimleri kolaydı. Biz ise zorlu bir dönemde seçim sı- navmdan geçük. Son yerel seçim- lerde tüm medya karşımızdaydj. TEK olayındayollar ayrıldı SHP'niııiptaldavasında DYP savunmayapacak • Anayasa Mahkemesi, partinin başvurusu üzerine DYP'den ikİtemsilciyledavalı idare adma Enerji BakanıVeyselAtasoy'un yasayla ilgili sözlü açıklamalannı dinleme karan aldı. ÇİZMEDEN YUKARI / MUSA KART POLİTİKAGtJNLÜĞÜ HİKMET ÇETÎNKAYA Sanattan Ödfin... Bu ülkede mangal gibi yüreği olan aydınlarımız ve sa- natçılarımız da var. Onlar 'Siyaset Meydanı'm çıkıp ne idüğü belirsiz zibidilerle 'sanat tartışması' yaparken "Biz /s/am sanatç(S/y/2"demiyorlar; onlar 'Reteh'lıTay- ylp Erdoğan'la solculuk adına 'uzlaşma arayışına girip' Şehir Tiyatroları'nı sonucu önceden belli "bir çıkmaz sokağa" doğru süruklemiyorlar. Beral Madra ile Doç. Or. Mehmet Semlh Gemalmaz'- ın 'Heykele Saldın, Düşünceye Saldırı' başlıklı yazılarını okuyunca "Oh be.." dedim kendi kendime, "bu ülkede sahtekarlara yanıt veren sanatçılar ve aydınlar da var- mış." Utanmaz aşağıtıklara, düzenbaz karayobazlara böyle şamar atacaksınız ki toplumun üzerindeki yılgınlık bitsin, insanlar Türkiye'de ne olup olmadığını öğrensin. Madra ve Gemalmaz şöyle yazıyorlar: "Böyle bir ortamda, usdışı bir körlükle demokratiklik adına, faşizan anlayışla uzlaşma denenmeye çalışıh- yor..." Işte üzerinde durulması gereken budur. Ülkeyi 'şeri- atçı-militarist' baskıyla yönetmek diişüyle yerel yöne- timlerde işbaşına gelip 'sanatın içine tükürenlere de' verilecek yanıt böyle olmalıdır. Yazının bir bölümünde ise şöyle deniliyor: "Tarihimizin unutulmayacak yüz karası SıvaS katlia- mının hesabını; ülkenin sanat, kültür ve bilim çevreleri ciddi biçimde hala soramamıştır; üniversiteler, kitap yazdığı için terörist sayılan bilim adamlanyla en hafif- ten, bir dayanışma içine girememiştir..." Yalan mı tüm bunlar? Bu ülkede Flkret Başkaya hapiste, Haluk Gerger ha- piste, sendikacı Münlr Ceylan hapiste, Hava-lş Genel Başkanı Atllla Ayçin hapse girmek üzere. Kimsenin sesi çıkmıyor, herkes konuşmaktan korkuyor. İstanbul Şehir Tiyatroları sanatçılarına ne demeli? 'ftefah'lı Tayyip Erdoğan'la 'pazarlık masasına' otu- rup anlaşmayapıyorlar. Sanıyorlar ki o kişi gider, yerine bir başkası gelirse 'çağdaş tiyatro' yapacaklar. Solculu- ğu, ayak oyunuyla karıştıranlara sadece acınır, başka bir şey söylenmez. Belki şu sorulabilir. ' Reperiuvarın belirlenmesinde bakalım ne yapacak- sınız?" Ne diyor Madra ve Gemalmaz: "Türkıye, özellikle 27 Mart 1994 yerel seçimleri sonra- sında, Refah Partili yerei yöneticiler eliyle yoğun, sis- temli ve sürekli biçimde çoğulcu yaşam tarzı ve biiim- sel-sanatsal yaratıcılığa karşı yürütülen baskıcı, antide- mokratik siyasaya tanık olmaktadır. Şu anlaşılmıştır ki RP'Iİ siyasal aktörlerin izlediği söy- lem ve tasarruflar, 'Islamcı seçmene prim verme' ya da 'zemin yoklama' türünden basite indirgenebilecek nito- likte değildir. Apaçık; faşist, dinci-militarist, totaliter bir ideolojinin iktidara yerleşme, kaiıcı alabilme çabası gözlenmektedir. Ankara 'da yaşanan heykel kaldırma rezaleti, İstanbul Büyûkşehir Belediye Başkanı'nın dayanışma gösterisi, Erzurum Belediyesi Kültür Işleri Müdürlüğü'ne mezba- hadan bir memurun atanması, işçi kıyımı, Şehir Tiyatro- ları'na yönelik baskılar, repertuvarm belirlenmesinde faşizan tahakküm için ayak oyunlan, kültür ve sanat alanlannda belediye desteğinin çekilmesi, tiyatro prova salonlarmın ibadethaneye dönüştürülmesi; kitapçılara, yayınevlerine, sinema salonlarına yönelik yıldırma siya- seti, yapılanlardan hemen usa gelen birkaç örnek. Tür- kiye'de sanat alanında 'heykel' deniidiğinde, genellikle 'anıt' anlaşılır olmuştur, Resim sanatı ise bir piyasası ol- duğu ve koleksiyoncunun zevkine uygun resimler bulu- nup bu piyasaya sunulduğu için bir tür kendine özgü do- kunulmazhk kazanmıştır. Buna karşın, tarihimizde bir- kaç 'resim kaldırma', siyasete el koyup 'resim konusun- da ferva verme' denemeleri olduysa da bu tür 'ahmaklık' örnekleri heykel alanında gözlenenlere göre daha azdır." örnekleri çoğaltabiliriz... Ama asıl onemli olan kimi aydınlarımızın vesanatçtla- rımızın demokrasi adına 'şeriatçılarla' bir masaya otu- rup uzlaşma aramaları... Kimin adına bu uzlaşma söyler misiniz? Çıkarlan koruma, kollama, koltuksevdası, "Aman ba- na dokunmasmlar" korkusu... Şimdi korku zamanı mıdır? Adamlar saldırıya geçmişler, adamlar en aşağılık bir biçimde üzerinizeyürüyorlar ve siz kalkıp şöyle diyorsu- nuz: "Haydi gel, uzlaşalım!" Vah, vah, vah!.. ANKARA (ANKA)- özelleşürme Yetki Yasası'nın iptaledilmesiyle özelleştirme programı altüstolan hükümeünbüyükortağı DYP, Türkiye Elektrik Kururnu'nun (TEK) özelleşürilmesine olanak tanıyanyasanın ıptali amacıyla açılan davada paniğe kapıldı.DYPgrubuSHP'li MümtazSoysalile90 milletvekilinin imzasıyla açılan iptaldavasında savunma yapabilmek için Anayasa Mahkemesi'nebaşvurdu. Anayasa Mahkemeside 26 temmuz tarihinde DYP'den iki temsilciyledavalı idare adına Enerji BakanıVeysel Atasoy'un yasaylailgili sözlü açıklamalannı dinlemekaran aldı. TEK'in özelleşürilmesini öngören974sayılı yasanın iptaüamacıyla açılan davanın görüşülmesine Anayasa Mahkemesi'nde devam edildi. Anayasa Mahkemesi, dünkü oturumunda yasaylailgili açıklamalarda bulunmak isteyen DYP'lilerin başvurusunu görüştü. Anayasa Mahkemesi, DYP'nin belirleyeceğitemsilcilerle Enerji Bakaru'nın belirlenecek tarihte mahkemedesözlü açıklamalarda bulunmasını kararlaştırarak görüşmeyi erteledi. 22 Şubat 1993tarihinde kabul edilenve daha önceki aşamada yürürlükten kaldınlan 3974 sayıhyasa, Merkez Bankası Kanunu, Bankalar Kanunu, TasarruflannTeşviki ve Kamu Yatınmlannın Hızlandınlması Hakkmdaki Kanun, Toplu KonutKanunu'yla Sermaye Piyasası Kanunu'nda değişiklikler yapılmasını, TütünTekeli Kanunu'nun bazı maddelerirün yürürlükten kaldınlmasını ve KİT'lerin özelleş,tirilmesiyle ilgilikanuna ek madde eklenmesini düzenliyor. Yasanın ek birinci maddesi, TEK'in yeniden yapılanması sonucu oluşacak teşebbüslerin özelleşürilmesine Enerji Bakanlığı'mn önerisi üzerine Yüksek Planlama Kurulu (YPK) tarafından karar verileceğjni hüküm altına alıyordu. CHP'üGüneş: Başbakan Çilleraklaiunanvştır • CHP GenelBaşkanYardımcısıHasanFehmi Güneş, hükümetin,YetkiYasaa iptal edilrneâne karşın,bunadayanarakKHK çıkardığınadikkat çekerek, "Hükümet mükerrer suç işlemiştir" dedi. ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - CHP Genel Başkan Yardımcısı Hasan Fehmi Gü- neş, Başbakan Tansu Çiller'in, serveti ile ilgili araşürma öner- gesini reddettirmesine karşın, kendisini aklayamadığını söy- ledi. Hükümeün, uygulama- lanyla toplumun moraldeğer- lerine karşı duyarsızlığını or- taya koyduğunu anlatan Gü- neş, "Bunun son örneği, Baş- bakan hakkmdaki araştırma önergesinin reddedilmesidir. Ancak Başbakan aklan- mamıştur. Aksine, toplumun vicdanında büyük bir yara açmtştır" dedi. Hasan Fehmi Güneş, dün düzenlediği basın toplanusm- da, hükümet uygulamalanru eleşürdi. Hükümetin, "hukuk devfeti" ilkesine de duyarsız olduğunu savunan Güneş, "Anayasa Mahkemesi, Yetki Yasası'nı iptaletmesine karşın, bu yasaya dayanarak çıkarüan Kanun Hükmünde Kararna- melerle bazı uygulamalara git- mesi de bunun bir göstergeai- dir" diye konuştu. Hüküme- ün, özelleşürme tdaresi Baş- kanhğı'na olağanüstü yetkiler verdiğinedikkat çekenGüneş, "Orası bir imparatorluk haline getirilmiştir, başkana da impa- rator yetkisi verilmiştir" görü- şünü dile getirdi. Hükümeün, "hukuktaflesi"ile özelleştirile- cek kuruluşlarda çalışanlan '*re'sen" emekli eüneye baş- îadığmı vurgulayan Güneş, "Bu zorla emekliliktir. Bu ka- rarname de, iptal edilen Yetki Yasası'na dayanılarak çıkanhntştır. Belkihukuki ola- rak şartlannı uydurmuşlardnr ama bu KHK'deiptal edüecek- tir. Bunu bile bile uygulamayı başlatmak da ahlaka aykı- ndır" dedi. Bu tür bir emekli- lik uygulamasmın, en "faşi- zan" iküdarlarda bile görül- mediğini savunan Güneş, hü- kümetin tavnyla iki kez ana- yasa suçu işlediğini söyledi. NADÎRNADrYİUĞURLARKEN Derteme 50.000(KDV içinde) Çağdaş Yayaılan Türkocağı Cad. 39-41 Cağatoğlu-İstanbul