Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
TEMMUZ 1994 SAL1 CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
IHDBasın
ödûlleri
• tstanbulHaberServisi -
İnsan Haklan Demeği'nin
(ÎHD) 9. kuruluş yıldönümü
nedeniyle düzenîenen 'İnsan
Haklan Basın ödülkri'
önceki gûn Kuruçeşme'deki
Anahtar Bar'da
gerçekkştirilen törende
sahiplerine dağıüldı.
Gazetemizden Berat
Günçıkan da ödük değer
görüldü. Buyvlki İHD Onur
Odülkri, halencezaevinde
bulunan HalukGerger,
Fikret Başkayaile Münir
Ceylan'a; basın ödülleri ise
arkadaşımız Berat
Günçıkan'ınyaru sıraNedim
Saban, Can Dündar, Neşe
Dûzel, Ahmet Altan, Sım
öztürkile TurkişhDaily
News ve özgür Ülke
gazetekrine
verildi.
Metris
Cezaevi'ntfeki olay
• İSTANBUL(AA) - Metris
Kapah Ceza veTutukevi'nde
çıkanolaylardan sonra,
Nejat Daş ile Aydın
Çetinkaya'nın da aralannda
bulunduğu 15 tutukluve
hükümlünün başka
cezaevlerine nakledildikleri
bildirildi. Bakırköy
CumhuriyetSavcılığı
yetkilileri, "Kısmeüm-1"
gemisindeki uyuşturucuyla
ilgili olarak 5yıl İ0ay hapis
oezasına çarptınlan ve
Akdeniz'in uluslararası
sulanndaiçindeki 14ton
uyuşturucuyla ele geçirilen
"Lucky-S" davasında halen
yargılanmakta olan Nejat
Daş'ın, SinopCezaevi'ne
gönderildiğini kaydettiler.
TGC'yeziyaret
•İSTANBUL (AA>
Almanya'nın Branderburg
EyaletParlamentosu
Başkanı Herbert Knobüch
ve beraberindeki heyet,
TürkiyeGazetecıler
Cetniyeü'ni ziyaret ettikr.
Knoblich, Türkiye
Gazeteciler Cemiyeti
Başkanı Nail Güreliüe
görüşmesi sırasmda,
Almanya'daki Türkkrk
olandostaneilişkiler
doğrultusunda,turistik
amaçla Türkiye'de
bulunduklannı söyledi.
Etiler'de
silahlıgasp
•İSTANBUL(AA> Bayer
Türk Kımya Sanayü Limıted
ŞirketiSelfMedikasy on
Bölümü'nün Alman uyruklu
müdür Paulh Johannsen'in
eşini, çöp dökmek ıçin Etiler
Oba Sitesi'ndekı evinden
dışan çıktığı sırada bıçak
tehdidıüe etkisiz hak getirip
evine giren, kimüği
belirknemeyen bir kişi,
âyneteşyalanile 8milyon
lira nakitparayı alarak kaçü.
GazeteciTural
kansereyenildi
• İstanbulHaberServisi-
Uzun süredır kanser tedavisi
gönnekte olan gazetea
MetinTural,.dün vefat etti.
1961 yıhndaİstanbul"da
1
doğanTural, İstanbul
Üniversitesi Basm-Yayuv
Yüksekokulu'nu biürdikten
sonraGûneş gazetesinde
muhabir olarakbaşladığı
gazeteciligi Para ve Trend
dergilerinde sürdûrdü.
Tural'm cenazesi, bugün
Zinciriikuyu MezarUgı aile
kabrisianında toprağa
verilecek.
AhmetÖzal'a
suçduyurusu
•İSTANBUL (AA>
İnterpres Basım ve
Yaymcıhk A.Ş.'nin sahibi
işadamı Ahmet özal
hakkında. 1 milyarliralık
karşılıksızçekverdiği
iddiasıyla savcılığasuç
duyurusundabuhınuldu.
Baydar'ayeni
görev
•Haber Merkeri-
Intermedya Basın ve
Yayıncüık A.Ş. Yayınlar
Koordinatöriuğüile Maü ve
İdari İşlerden SorumluGenel
MüdûrY ardımcüığY na
atanan BanşÇağan
Baydar'ın, aynı zamanda
'Intermedya Ekonomi'
GenelYayın
YönetmenligTni yürüteceği
bildirildi.
KÎTleıtleemeklilikoylunıPetrol Ofısi, ORÜSve Sümerbank gibi kurumlarda, emekliliği gelen çok sayıda kişinin
maaşı büdirimyapılmaksızın kesüdi. Ödemeninyapümamasmayetkililer bir açıklık getirmedi.
MEHMET DEMİRKAY A
Hûkümetin özeueştirme yetki
yasası çerçevesinde yürürlüğe
koyduğu 546 sayıh Kanun Hük-
mûnde Kararnarae geregince
özelkştirme kapsanuna alınan
KİT'krde çahşan personelden
emekliliğj geknler, büdirim yapı-
lmaksızın zorunlu olarak emekli-
ye sevk edildi. Petrol Ofısi ve Or-
man Üriinleri Sanayi kurumlan-
ndan emekliedikrek maaşlan ke-
silen yüzkrce kişiye maaş gûnûne
kadar hiçbir büdirim yapümadı
Anayasa Mahkemesi'nin özel-
lestirme yetki yasasını iptal ka-
ranndan hemen önce "aîelacele"
hazırlanarak Resmi Gazete'nin 7
Temmuz 1994 tarihli mükerrer
sayısında yayımlanan 546 sayılı
karamame geregince, özelkştin-
lecek KİTkrde çalışan 25 fuh
hizmet yıhnı dolduran erkek, 20
yılını dolduran kadınlar ile bu
hizmet yıllannı tamamlamamak-
la birlikte 55 yaşım dolduran per-
sonel, zorunlu olarak emekliedil-
di. Ancak maaş gûnüne kadar bu kapsa-
ma giren çahşanlaraherhangibir bildirim-
de bulunulmadı. Zorunlu olarak emekliye
aynlanlar bunu maaş almaya gittikleri
gün öğrendi. Emekli olabilmek için kendi-
lerine yaab bir tebligatın yapılmış olması
gerekuğini, bu tebügaun yapılacajp güne
kadar füli olarak çakşıyor gözüktükkrini
beürten çalışanlar, "Bize tebligat yapdma-
dan, 'Biz 25 yüımızı doldurduk, artık işe
gitmiyoruz' diyemeyeceğinıiz gibi tebligat
yaptlmadan maaşımızuı kesilmesi yasal de-
Memuro mini zam
Çiller:Merauraaayorum
( y )
.Memurtaratemmuzzannnımnbekknenm
çokaltmda gerçekîeşeceğiöğrenikii. SHP
Genel Başkanı veBaşbakan Yardimosi
MuratKarayaJçm'mroemurazaTnroınyûzde
54oratusdayapüaca§ınıdefakrca
açıklamasma karjm, budönetndeyûzde 17
zampîankndığı beSirlendî. Karayalçm>
tt
SwB
sonra CumhiîriyeCiasoEusun^yaıutlarken
b d ö d û t e n
*açiklayarak " S M t e m ı
bakıurtarkarufeıada köinkşfeeek" &
diyekonuşto. Dcvkt PlanİamaTeşköau'nın
yılSOTHIenllasyon bedefini yüzde l İö oiarak
açîklamaaaa karşın 1 milyon TOObin
mçHRira Î994içiötoplatnyüzde 54oranittda
zamyapmavı pîanlayan Başbakan Tansa
ÇSler,**ÎSdteiTOfUBh^ke i$m myot* ât&.
SHP GeneîBaşkara ve Başbakan Yardımcra
MuratKaraya^m, dön akşam Rusya
FeöerasyotıuBaşbakan BirineTYardancıs
(Heg Sosâtofvets onunma verdi^ yemekten
konaştu. Buara<feMaBy«Bakank|a
yetkffii&ri memurmaaşiarma tçmmuzayı
içindeyapılacak "semboKk" zaıımun
karannmKarayaJçın'aait olacağım
beUrttikr, Başbakan TansuÇilkr.DYP'mn
Temstkiler Mechsitopknüsjnda yaptı^
guruplanm rahatazetü^ni söykdî. Meımıra
ekverg getirmediklerini anımsatanÇükr,
" E k ^ i W k a ö M ?
ğjidir" dedıler.
Zorla emekli edildikkrini maaş günü
öğrenen KİT çalışanlan, haksızhğın dü-
zelülmesi için dava açacaklannı belirterek
"Maaş alnıaya giden birisine 'Emekli edil-
dınız, size maaş >ok" demek adaktsizliktir.
Herkese babasından büyük bir miras kal-
mıyor" dediler.
30 yıldır PetrolOfısi'nde çalışan başmü-
fettiş Nuri Seriik de emekli edıldiğini maaş
günü öğrenenlerden. Serük, konuyla ilgili
olarak şunlan söyledi
"Kendi dıırumum için sö\lemi>orum.
Zaten bir sûre sonra vaş haddinden emekli
olacağun. Ama vapılan işlem yanlış, Her-
hangi bir tebligat yapdmadan bir çaltşana
maaş günü, 'Emekli edildınız, size maaş
vok' dtnilir mi? Ben pazartesi işe gitınek
durumundayım. çünkü bana emekli edildi-
ğime iltşkîn bir tebligat yapılmadı. Ama
emekli edildiğim için maaşun ödenmiyor."
Tahakkuklann haarlandığı halde ayın
15'inde genel müdürlükten gelen faks em-
riyle maaşlannın ödenmemesinin istendi-
lşçi-meniw ortak geneleylentde
Türkiye, uzunyülar sonrailkkez çalışanlann ortak eylemine tanık olacak
ANKARA (Cumhuriyet Bûrosu)- On-
binkrce çalışamn hükümetı uyarmaya
yönelik olarak yann gerçekkşüreceğj ilk
ortak genel eykm tüm ülkede hayatı dur-
duracak. Türk-İş ve Kamu Çahşanlan
Sendikalan tarafından alman eylem ka-
ranmn, DİSK, Hak-İş, odalar ve demok-
raük kitle örgüüerince de desteklemesi
üzerine Türkiye vtzun yıllar sonra ilk kez
çalışanlann ortak eylemine tanık olacak.
Eyleme tam kaülınun sağlanması halinde
belediye otobüskri çalışmayacak, sağhk
hkmeüeri de aksayacak.
Türk-İş, DİSK ve Hak-İş konfederas-
yonlarıüe kamuçahşanlannın da aralan-
nda bulunduğu "Demokrasi Platformu"
bugün Türk-İş Genel Merkezı'nde topla-
nacak. Çalışan kitkkrin temsilcikri, bu-
gün yapacaİdan toplanüda, eyleme katı-
lma biçimlerini ve 20'sinden sonrasına
yönelik eykm takvimini belirleyecekkr.
Ankara'daki sendikalar ve demokratik
kitk örgütleri, işyerinde iş bırakma ey-
lemkrinin ardından, öğkn saatkrinde
Sakarya Caddesi'nde toplanarak, basın
açıklaması yapacaklar.
Öte yandan, belediye çahşanlannın ey-
leme katılmasını engelkme yönünde ye-
rel yöneticilerin çahşanlara baskı yaptığı
ikri sürüldü. Ankara Anakent Belediye
Başkam Metih Gökçek'in, eyleme karşı
olduğu, bu nedenle çalışanlann izinkrinı
kaldırdığı ve vizite kağjdı veribnesinin
durdurulduğu öğrenildi.
MerakHerşeyigöze aldık
Türk-iş Genel Başkanı Bayram Meral
eylem hazırhklannın tamamlandığını be-
hrtti. Meral, hükümet ve işverenkrden
gelen uyanlann çalışan kesimi yolundan
döndüremeyeceğini kaydederek "Biz bu
yola her şeyi göze alarak girdik'" dedı.
SHP Genel Başkan Yardıması Cevdet
Sehi ve bazı milletveküleri ile Anadolu
Hareketi yöneticikri, bugün Türk-İş'i zi-
yaret ederek, genel eylem için destek vere-
cekler.
Cevdet SeWi Cumhuriyet'e yapüğı açı-
klamada, eylemi "düşûndfirûcû" buldu-
ğunu belirterek "Sendikalar ve Törk-İş
eylemi yapmaktahaklı. Sorunüuluk hükü-
mete ait olacaktır" dedi.İşçi ve memurlar
Yann yapılacak eyleme tam katüımın sağlanması halinde belediye otobûsleri çalışma-
yacak, sağhk hizmetieri de aksayacak.
"bûyûk eylem
w
e dün işyerlerinde okunan
bildirikrk hanrlandı.
Türk-İş Başkanlar Kurulu "genel ey-
lem" karanru "işyerlerİDe gidip tezgah baş-
lajrmda bekleyerek" uygulama karan aldı.
Ancak İstanbul. Ankara, İzmir İşci ve
Kamu Çalışanlan Sendikalan Platform-
lan ortak bir açıklama yaparak, işçi ve me-
murlan "düzenlenecek yûrüyüşlere kaö-
bnaya" çağırdı. Belediye-İş Genel Merke-
zi'nde bir araya gelen sendikalar, İstanbul
yakasında Aksaray Metro alanı, Anadolu
yakasında ise öğle saatkrinde Kartal'da
toplanma karan aldılar.
ğini belirten başmüfettiş Serük,
kendi durumunda olan yaklaşık
250 kişinin bulunduğunu söyledi.
Yılhk izin haklan bulunduğu-
nu, emekliliğm bu iznin kullanı-
lmasmdan sonra yüriirlüğe ko-
nulabıleceğini, bu süre sonuna
kadar maaş almaya hakkı bulun-
duğunu belirten Serük. sözkrini
şöyle sürdürdü-
"Karamamenin yanhşltğı bir
yana, mutlaka bu tarihte emekli
edilmemiz gerekiyorsa etsinler.
ama maaşımızı ödesinler, sonra
ikramiyemizden kessiıder. İşin
y asadışıliğı bir yana, ahtaksal ola-
rak böyle olması gerekir. Bir me-
mur emekli olduktan sonra işletn-
lerini yapnnp maaşınuı bağlan-
masıen az üçaydan önce ohnuyor.
İşçi için bu bir yılı buluyor. Bun-
ların hiçbiri hesaba kanlmıyor.
Herkesin. Tansu Çiller'in ba-
bası gibi babası yok ki. Bize ba-
bamı/dan hanlar hamamlar. kat-
lar y attar kalmıyor ki. Günügünü-
ne geçinen adamlanz. Benitn kea-
ca soylemek istediğim, emeklilik
işlemi gerçekkşmeden maaşm ve-
rilmemesi kamına aykındır."
Karamame gereğmce özelleşünlecek
KİT'ler arasında yer alan ORÜS'te de 14
Temmuz 1994 gününden geçerli olmak
üzere toplam 81 kişi emekliye sevk edildi.
Genel müdürlükten 28, taşra teşkilatın-
dan da 53 olmak üere ORÜS kurumun-
dan emekliye sevk edikn toplam 81 kişiye
15 Temmuz 1994 tarihinde maaş ve ikra-
mıye ödemesi yapılmadı.
Kendilerine hiçbir bildırimde bulunul-
madan re'sen emekliye sevk edikn KİT
çahşanlan, haklannı mahkemede
arama yolunu secerken ANAP
da bu girişime destek verdi.
ANAP Grup Başkanvekilı H«-
san Korkmazcan, kadınlarda 20,
erkekkr için 25 hizmet yıhnı dol-
duranlann emeküliğe sevk edil-
mesini öngören karamame ile
hûkümetin "memur kıyımı" baş-
lattığını belirterek bunu engelk-
mek için sonuna kadar mücadek
edecekknnı bıldirdi.
Kararnamenin
içeriği
Resmi Gazete'nin 7 Temmuz
1994 tarihli mükerrer sayısında
yayımlanan 546 sayılı Kanun
Hükmünde Karamame (KHK)
ile 5434sayılı EmekliSandığı Ka-
nunu'nun 39. maddesine "Kamu
kunım \e kuruluşlarından özeUeş-
tirtne kapsamına alınan kuruluş-
lardaki iştirakçilerin, fıili hizmet
süresini tamanüadıklannda is-
teklerine bakılmaksızut, re'sen"
emekli edılmelen hükmü ekkndi.
KHK'nin 2. maddesinde yapılan
düzenkmeyk Emekli Sandığı
Kanunu'nun 40. maddesine ekle-
nen fıkrayla. "Kamu kurum ve
kuruluşlanndan özeüeştinne kap-
samına alınan kuruluşlardaki me-
mur ve sözleşmeli personel 55
yaşını doldurduklan tarih iribarıy-
İa haklannda emleklilik hükûmle-
rinin uygulanması" şekhnde dü-
zenkme yapıldı.
KHK'nin yayımlanmasmın
ardından, 12 Temmuz 1994 tari-
hinde, Devkt Personel Dairesi
Başkanı Nedim Kurtoğlu, Özel-
leştime İdaresi Başkanhğı'na bir
genelge gönderdi. Genelgede.
kamu kurum ve kuruluşlanndaki
kadın iştirakçikrin 20, erkek işti-
rakçikrin 25 füli hizmet süresini
tamamladıklan veya bu sürekri
tamamlamamış olmakla birlikte
55 yaşını doldurduklan tarihten
itibaren haklannda emeklilik hü-
kûmkrinin uygulanması gerekti-
ğj bildirildi.
Genelgede, 7Temmuz 1994 ta-
rihi itibanyla, bu nitelikleri taşı-
yan iştirakçikrin görevleriyk iliş-
kikrinin kesilmesi gerektiği kay-
dedikrek bu karann özelkşürme
kapsamındaki kuruluşlara duyu-
rulması istendi.
Tanju
Yargıtay'a
başvurdu
ANKARA (Cumhuriyet Bû-
rosu) - Kaçak Mercedes dava-
sında4yü 8 ay ağırhapiscezasma
çarpünlan ve cezası Yargıtay'da
onanan miüi futbolcu Tanju Ço-
lak. karar düzeltme başvurusu
yapü.
Çolak'm, "suçsuz" olduğuna
üişkin savunmalannın ve belge-
lerin dikkate ahnmadığı yönün-
deki başvurusunun inceknecegi
ve karann bu hafta içinde verile-
ceği öğrenildi. Yargıtay Cumhu-
riyet Başsavcılığı, Çolak'm, tas-
hüı-i karar başyurusunu yerinde
görürse, dava dosyası cezanın
onandığı Yargjtay 7. Ceza Daire-
si'nce yeniden incelenecek. Baş-
savcıhk, başvurunun reddi yö-
nünde karar verirse, ceza kesink-
şecek ve Tanju Çolak cezaevine
gireoek. 4 yü 8 ay ağır hapis ce-
zasının karşıhğı olarak 22 ay ce-
zaevinde yatacak.
Yargıtay 7. Ceza Dairesi, Ço-
lak'm 4 yü 8 ay ağır hapis ceza-
sının oybirliğiyle onanmasınaka-
rar vermişü. 7. Ceza Dairesi, aynı
davada yargılanan diğer üç sanı-
ğa verilen 9 yıl 4'er ay ağır hapis
cezalannı da onamıştı.
'Dünyanın öğretmenini anyoruz'İstanbul Haber Servisi- Cum- mesafeler aunmıştu-. Benim ülketn
ICET Konferansında Cumhurbaşkanı Demirel konuştu.
hurbaşkanı Sûleyman Demirel,
ıçınde bulunduğumuz ileüşim
çağının, insanhğa yenı ufuklar
açüğmı \e böylelikk insanlann
birbirlerine daha da yaklaştığını
scnledi. Demirel. "BLt dûnyamn
öğretmenini anyoruz. Çünkü dün-
yanın öğretmeni, dünva çocuklan-
na insanhğın ortak değerlerini öğ-
retecek kişidir. Bilim devrinin öğ-
retmeninin yanı sıra banşın da öğ-
retmenini anyoruz" dedi. Milli
Eğıtim Ba-
kanhğa, Yüksek
Öğretim Kuru-
mu (YÖK), Dı-
şişleri Bakanhğı
Türk İşbirüğı ve
Kalkınma
Ajansı (TİKA)
ye Marmara
Üniversitesi'nin
işbirliğiyk,
İstanbul Swis-
soteVde düzenîenen. 41. ICET (In-
temational Council On Education
For Teaching) Asambksi, Cum-
hurbaşkanı Sükyman Demirefin
de katıhmıyla dün başladı. Demi-
rel yaptığı açış konuşmasmda,
"Eğitim bir ûlketün şekUlendiril-
mesinde çok önemlidir. Bu nedenle
Türkiye Cumhuriyeti'nin kurul-
masuıdan bu yana, eğitimde büyük
• Cumhurbaşkanı
Demirel 'Bizdünyanm
öğretmenini anyoruz.
Dünyanm öğretmeni
çocuklara insanhğın
ortak değerlerini
öğretecekkişidir' dedi.
15 milyon çocuğu okutan, 450 bin
öğretmeni bulunan bir ülkedir. Be-
nim ülkemde öğretmen her zaman
baştacıdır. Çünkü büyük öoder
Atatürk, Türkiye Cumhuriyeti''cıin
şekillendirümesiıü öğretmene
bırakmıştır" dedi.Demirel, sözleri-
nı şöyle sürdürdü: "Dünya ûlkele-
rinin, dayanışma içerisinde kendi
sorunlaruu halledip ortak sorun-
lara beraber sahip çıkmalan gere-
kir. Biz dünyanm öğretmenini an-
yoruz. Dünya
öğretmeni, dün-
yanm çoeuklan-
na insanhğın or-
tak değerlerini
öğretecek kişi-
dir." Mitü Eğitim
Bakanı Nevzat
Ayaz özgürlüğe,
dostluğa ve kar-
deşliğe tutkun,
bunlann erdemi-
ne inanan nesiller yeüşürecekkrini
söyledi. Nijerya eski Eğitim ve
Gençliği Gelişürme Bakanı, ICET
Başkam AUu Babatunde Fafunva
da konuşmasında, uluslararası
eğitim konusunda ülkelerarası de-
neyimkrinin paylaşılması amaa-
nda olduklanm belirtti. Dünyada
okur-yazar olmayan 8520 milyo-
nun varhğma dikkat çekti.
ARAYIS
TOKTAMIŞATES
KavramKarmasasıToplumsal yaşamımızda bir kavram karmasası sürüp
gidiyor. Yazılanlara bakıyorum, konuşulanları dinliyo-
rum. Tam bir kaos. Kim, neyi "murad ederek" ne diyor,
belli değil. Sanki eskıden bu karmaşa yokmuşçasına, bir
de yeni türeyen kavramlar var. Bunlar arasında en çok
takıidıklarım; "mega", "globatleşme" ve "yeni dünya
düzeni". Bir de "Jacobenlik" kavramı var ki, olur-olmaz
her yerde ve çoğu kez son derece yanlış bir btçimde dile
getiriliyor.
"Mega" sözcüğü, "büyük" anlamında kullanılıyor.
Ama çok büyük anlamında, en büyük anlamında. Bir
aralar (gene beni hasta eden) "süper" sözcüğü kullanı-
lıyordu. Şimdi süper yerine (mi acaba?) genellikle mega
sözcüğü kullanılıyor.
Bir projeden söz ediliyor. Büyük bir proje denilse an-
layacağım. Çok büyük bir proje denilse de anlayacağım.
En büyük proje denilse de bir anlamı olacak. Ama adam,
"mega proje" diyor. Gelin işin içinden çıkın. Nedir me-
ganın öiçüsü. Çok büyükten farkı nedir? Ama kullanılıyor
işte...
Büyük oyuncu, deniliyor. Anlıyorum. Çok büyük oyun-
cu deniliyor. Gene anlıyorum. Ama "bu kadın mega
oyuncu" denildiği zaman, ne anlama geldiğini çıkarta-
mıyorum. Bir zamanlar "süperstar" denilirdi ve ne anla-
ma geldiğini anlamakta zorlanırdım. işin ilginci, Kendile-
rine süperstar denilenler de, bu unvandan pek hoşnut
kalırlardı.
"G/oba//eşme" de "muz niyetine yenebilecek" bir
kavram. Nereye çekerseniz gidiyor. Türkçesini de "kü-
reselleşme" ya da "bütünselleşme" olarak uydurmuş-
lar. Toplumsal ya da ekonomik konularda söze başlar-
ken, "globalleşen dünyamızda" diye başlamazsanız,
sizi adam yerine koymuyorlar. Ama bu globalleşmenin
ne demek olduğunu pek bilen de yok...
Ne olmuş da dünya "globalleşmiş"? Sınırlar mı orta-
dan kalkmış? Devletler dağılmış da, tek bir devlet içinde
mi örgütlenmiş insanlar? Yoksa devlet mi ortadan kalk-
mış?..
Ulus kavramı mı değişmiş acaba? Ulusçuluk anlayışı
mı yeniden yorumlanmış? Bundan beş altı yıl önce dün-
yamızdaki devlet sayısı (Birleşmiş Milletler rakamlarına
göre) 170 kadardı. Şimdi neredeyse 200 oldu. Devlet sa-
yısı hababam artarken, globalleşmeden söz ediliyor.
Avrupa Birliği mi "globalleşmenin" öiçüsü oluyor?
Yeni dünya düzeni kavramı, bence hepsinden ilginci
Aslında bu anlayış, SSCB'nin çözülmesinden sonra,
ABD'nin kendinı dunyanın "tek patronu" ve "tekjandar-
ması" olarak ilan etmesiyle ortaya çıktı. Gerçekten bu
aniamıyla ele alındığı zaman, yeni bir düzeni betimliyor-
du. Ve bu biçimiyle, uluslararası ilişkiler açısından bir
değeri vardı (ama doğru, ama yanlış).
Fakat bu kavram, günümüzde herkesin ağzında, farklı
bir anlama çekilir oldu. Adam ilçe belediye meclis üyeli-
ğı için aday olmuş, nutuk atıyor. "Yeni dunya düzeni
içinde, partimiz şunlan ve bunlan yapacak" diyor. Bir
alkış, bir alkış...
Dtnleyenler, "Ammabilgilibir aday" diyorlar. "Ne ka-
dar güzel konuşuyor. Hele araya bir de globalleşmeyi
ve mega projelen sıkıştınrsa.artık bileğini bükecek kim-
se çıkamıyor. Anlasanız da olur, anlamasanız da...
"Jacobenizm" ise tüm bunlardan daha talihsiz bir
kavram oldu. Devrim Fransası'nın gözüpek, inançlı ve
yiğit "bilgeleri"nin sıfatı olan Jacobenlik, kimilerinin di-
linde bir yergi, kimilerinin dilinde "ne idüğü belirsiz" bir
yakıştırma.
Geçenlerde, dış pohtikayla ilgili bir panelde, konuş-
macılardan biri, Turgut Özal için, "Jacoben ruhlu bir
adam" sıfatını kullandı. Bir an düşündüm, "acaba" de-
dim, "Özal'ı yermek için mı söyledi bunu, övmek için
mi?", kendisine sordum. övmek için kullanmış. "Peki"
dedim, "Jacoöen demekle ne kastediyordun?" Kem-
küm etti. Pek bir şey söyleyemedi. "Kimsenin cesaret
edemediği şeyleri düşunür ve yaşama geçirirdi" gibi-
sinden bir açıklamayaptı. "Bana birkaç unlü Jacoben'in
ismini sayabilir misiniz?" diye sordum. "Hoca, beni sı-
nava mı alıyorsunuz..." gibisinden bir şakayla işi geçiş-
tirdi.
Herkes ileri geri konuşuyor. Bir kısım insan ne dediği-
nin farkında değil, onları dinleyenlerin bir kısmı ise, tü-
münden "bihaber." Ama gerek siyasal yaşamımızda,
gerek toplumsal yaşamımızda bir "kördöğüşü",b\r "sa-
ğırlar diyaloğu" sürüp gidiyor.
Toplu Ibadet yapılıyor
GökovaMa bir
şeriatkampıclalıa...
• Gökova Akyaka ile Akbük arasında Kıran
Köyü sahilinde ormanlık alan içindekurulan
kamptayaşlan 13-15 arasında değişen 37 öğrenci
toplu ibadet ve spor yapıyor.
ÖZCAN ÖZGÜR
MUĞLA - Geçen ay ilgili
bakanlığm genelgesi doğrultu-
sunda İzmir Valihği'nden son-
ra Muğla Valiliğj'nin de almış
olduğu "piknik yerteri dışmda
orman alanlanna girişi ya-
saklayan" karara rağmen.
Gökova-Akyaka ile Akbük
arasında Kıran Köyü sahilin-
de ormanlık alan içine 8 çadırh
kamp kuruldu.
Duşu. tuvakti olmayan
kampta yaşlan 13-15 arasında
değişen 37 öğrenci ile 8 öğret-
men bulunuyor. Aptes alacak
suyu denizden ibrikle alan
kamp sakinkri, içme sulannı
hemen yanlanndaki "Çardak
Restoran"dan karşılıyorlar.
Adeta askeri bir disiplinin ya-
şandığı kampta, toplu ibadet
ve toplu spor yapüıyor. Gece
gündüz kamp çevresinde nö-
bet tutuluyor veyörede kimse-
nin çadır kurmasına, piknik
yapmasma ve denize girmesi-
ne izin verilmiyor.
Taülcikrin şikayetkri üzeri-
ne gittiğimiz Akbük-Kıran
Köyü sahihnde çadırlı kampı
buhnak oldukça zor oldu. Ça-
dırlar sık çam ağaçlannm içi-
ne, hemen denizkenanna ade-
ta gizknmişti. Olan bitenden
habersiz gibi kampa girmeye
kalkışınca, yöredeki insan-
lann "şeriat mayosu" diye ad-
landırdıklan şalvarlardan giy-
miş iki çocuk bizi karşıladı.
Bızı "Burası özel bir kamp, gi-
refnezsüüz" diye engelleyen
\öneticı. "Siz kimden izin
aldınız" şeklindeki sorumuza
önce, "Size ne?" diye çıkıştı ve
ardındansıkışınca da "Valilik-
ten iznimiz var" dedi.
Daha sonra kampın hemen
yanındaki "Çardak Resto-
ran"a geçtik. Restoran sahibi
Halil Aydın, sorulanmıza şu
yanıtlan verdi: "Bunlar 15
gündür buradalar. Hep birlikte
namaz kılıyorlar, koşu yapı-
yorlar. İlahilerie spor yapıyor-
lar. Ne sulan var, ne helalan.
Benim parayla getirdiğim içme
suyımdan yararlanıyorlar.
Daha gelip beş kuruş para ver-
mediler. Böyle Müslümanhk
mı olur. Bunlan buraya eski
Muğla Müftüsü İlhan Artnut-
çuoğlu getirdi. Zaman zaman
Ankara-Muğla plakah Merce-
deslerie sakallılar geliyor."
Muğla'da "Nurcu" olarak
bilinen ve halen Fethiye'de
oturan eski müftü İlhan Ar-
mutçuğlu tarafından kuruldu-
ğu ileri sürülen çadırlı kamp
ile ilgili yaptığımız araşürma
şırasında, Gökova Orman
İşktme Müdürlüğü'nün ve
Gökova-Akyaka Jandarma
Karakolu'nun kamptan ha-
berkrinin olmadığını öğren-
dik. Bir jandarma görevlisi,
"Zaten biz oraya kanşamaytz.
Yerkesik huduüan içinde"
dedi.
Muğla Valisı Dr. Lale
Aytaman da "Biz hiç kimseye
kamp izni vermedik. Konuyu
incekttireceğim'' demekle ye-
tindi.