25 Aralık 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
14 TEMMUZ1994 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA HABERLER ÇiHer'e spekütatöriıklası • ANKARA(UBA)- Başbakan tansu Çiller ve eşi Özer Çiller, Amerikan Britanica Ansiklopedisi'nde "spekülatör banker" olarak tanımlandı. Ansiklopedide, Tansu Çiller ve kocasının spekülasyotüarla 60 milyon dolar kazandıklan ileri sürüldü. Amerikan Britanica Ansiklopedisi'nin Başbakan Çiller'in özgeçmişi anlaülırken. kendisinin ve eşinin mağzalar zinciri olduğu, uluslararası finans kurumlanna sahip olduğu kaydedildi. Erdoğan'ın kolu yine çıktı • tSTANBUL(AA)- İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın, dün sabah evinde ayağı kayarak düşmesi sonucu sağ kolu yine omuzundan çıktı. Vakıf Gureba Hastanesi'ne giden Erdoğan'a ilk müdahaleleri yapan Opr. Dr. Ayhan Nedim Kara, Erdoğan'ın ameliyat olması gerektiğini söyledi. Daha sonra taburcu olan Erdoğan, dünkü programlannı iptal ederek istirahateçekildi. İzmirSHP'de koalisyon tartışması •tZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu)-SHP tzmir II Başkanı Hilmi Değinnenci, il örgütünün, "SHP'nin kendini gözden gecirmesini" beklediğini vurgulayarak seçim kaygılannın yaşanmadıgı bir değerlendirme kurultayı istediklerini söyledi. Sonbaharda yapılması beklenen küçük kurultayda tzmir'i temsiledecek partilinin belirlenmesi için yapılan toplanuda; SHP'nin iktidardaki konumu, parti içi sorunlar ve son yerel seçimler irdelendi. Anayasa Mahkemesi'ne eteştriyi, kmama • tSTANBL'L(AA)-Türk Hukukçu Kadmlar Derneği, ÇağdaşYaşamı Destekleme Derneği ve Kadm Şorunlan Araştırma Merkezi'nden yapılan ortak açtklamada, son günlerde Anayasa Mahkemesi'ne yöneltilen eleşüriler kmanarak, 'Türkiye bir hukuk devletidir'denildi. ElektiPik kesintisi •İSTANBUL (AA)- îstanbul Büyükşehir Belediyesi'nce yaptmlan hızh tramvay hattı inşaau nedeniyle, 17 Temmuz Pazar günü baa semtlere 3 saat süreyleelektrik verilemeyecek. Türkiye Elektrik Dağıüm Anonim Şirketi'nden (TEDAŞ) yapılan açıklamada, Pazar . günü 09.00-12.00 saatlen arasında Mehmutbeyköy yolu, Siyavuşpaşa Mahallesi, Bahçelievler Rehabiltasyon Merkezi ve Çevresinin elektrik alamıyacağı bildirildi. AZMİTOĞUZATA Nurettin Özşuca . . ( g ) > FilizOzsoy (keman) "Kafkasya'dan Ege'ye Dostlann Arasındayız" diyorlar... Salı ve cuma gûnleri saat 10.00'da,tkusatcılar Lokali'nde izleyebilirsiniz. Cumhuriyet C.27 K.6 Taksim I 2504411 Lidya - Grup Argos Özlem'le Çok özel fiyatlar Çatıkalitesiyle... OT1 Cafe - B^r 2510000 ANAHTARBAR Çerkez,Kafkas ezgileri AZMİTOĞUZATA Gitar.NURETTÎN ÖZŞUKA Keman: FILİZÖZSOY Perşembe, Cumartesi Tel: 257 67 88 / Kuruçeşme Karayalçınpartisinin MYK toplantısında düşünce suçlulanna mesaj verdi: Tüm ağırhğumzıkoyacağız•SHP Genel Başkanı Murat Karayalçın, demokratikleşme için açıklanan kararlardakı gelişmelerinhükümette kalma koşullannı oluşturduğunu söyledi. SHP lideri, ekonomik önlemler için yapılan açıklamaya benzer bir toplantının demokratikleşme paketi konusunda da düzenleneceğini bildirdi. ANKARA (Cumhuriyet Börosu) - SHP Genel Baş- kanı ve Başbakan Yar- dımcısı Murat Karayalçın. düşünce suçlannın kaldın- lmasına ilişkin yasal dü- zenlemelerin demokratikleşme paketine girmesi konusunda, "Bütün ağıriığınuzı koyacağn" dedi. Demokratikleşme için açüdanan kararlardaki gelişmelerin SHP'nin hükümette kalma koşulunu oluşturduğunu belirten Karayalçın, bu yöndeki gelişmelerin de 5 Nisan Karar- lan'nda olduğu gibi kamuoyuna açıkla- nacağını bildirdi. Karayalçın, partisinin dünkü merkez yürütme kurulu toplantısının açılışında yapüğı konuşmada, önümüzdeki gün- lerde SHP Genel Başkan Yardımcısı Mustafa Tinüsi'nın. kayıt dtşı ekonomi- nin vergilendirilmesi konusunda elde edüen sonuçlan acıkkyıp "vergi yüzsüz- terioi" kamuoyuna duyuracagını belirtü. Karayalçın, ekonomik önlemler paketi- nin iktisadi yapının güçlenmesi, yenilen- mesi ve yeniden yapılandınlmasını, de- mokratikleşme pakeünin ise siyasi ve idari yapının demokraükleştirilmesini öngördüğûnü anımsatarak ekonomik önlemler için yapılan açıklamaya benzer bir toplantının, demokratikleşme paketi konusunda da düzenleneceğini bildirdi. Karayalçın, "Bu SHPnin bu hükümette kalmasımn koşuludur. SHP, 18 mayıs ka- rartaruun u\gulanmasııu isteyip değerien- direrek hükümette kahp kaimayacağına karar verecektir" dedi. Ekonomik ön- lemlerle demokratik önlemler arasında fark olduğunu kaydeden Karayalçın, 5 Nisan Kararlan'run hükümetin faaliyet- leriyle yürütülmesine karşın, demokra- tikleşme çabalannın TBMM'nin karar- lanyla hükme bağlanması nedeniyle ge- ciktiğini belirtü. Çoğunluğu Terörle Mü- cadele Yasası uyannca düşünceleri suç sayılan bilim adamı, yazar ve gazetecile- rin mahkum edilmesine de değinen Ka- rayalçın, "SHP olarak 18 mayıs karar- larma, düşünceyi suç sayan yasa maddele- rinin kaldmlmasını eklemek için bütün ağırlığımtzla çalışacağımızı, bunu yaşam- sal ölçüde gerekli gördüğürnüzü ifade ediyorum" dedi. Yatırımlaryurtdısına çıkarıldı Çiller, servetyasasını çiğnedi ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - ABD'de yaklaşık 21Ö milyar lira değerinde gayrimenkul edindikleri ortaya çıkan Başbakan Tansu ÇiUer ile eşiOzer Lçuran Çiller'e ait Marsan Marmara Holding Anonim Şirketi hakkında saptanan usulsüzlükler, Çiller ailesi için vergi kaçakçıhğı ve gerçekdışı kayıtlar gerekçesiyle vergi veceza hukuku açısındanağırsorumluluklan gündemegetirdi. Başbakan ve eşinin, kendilerine ait olduğunu yazılı olarak açıkladığı Marsan Holding. 1987,1988ve 1989 yıllannda devlete tek kuruş kurumlar vergisiödemedi. Marsan Holding'in mali tablolan ve vergi kayıtlan üzerinde yapılan incelemelerde. şirketin ödediği kurumlar vergisinin. 1993 yılında bile, ücretlerden yapılan gelir vergisi kesintisinin gerisinde kaldığı belirlendi. Maliye BakanlığYna verilen beyannamelere göre Marsan. 1990 yılında 10 milyon 221 binlira. 1992 yıhnda 8 milyon 549 bin 16 lira, 1993 yılında da 10 milyon 839 bin 132 lira kurumlar vergisi ödedi. Marsan'ın 1993 yılı brüt kannın da Maliye Bakanlığı kayıtlannda 38 milyon 406 bin 809 lira olarak gösterildiği ortaya çıktı. 7 yıl boyunca ödediği kurumlarvergisi toplamı, 10milyon lira ayhk alan bir ücretliden "1 yüda" kesilen gelir vergisinin düzeyine bik ulaşmayan Çiller'in holdingjnin varlıklan, bu dönemde 54 kat artü. Marsan'ın 1987'de 236 milyon lira olan toplam "aktrT varlıklan, 31 Aralık 1993 tarihli son kapanış bilançosuna göre 12 milyar 684 milyon 621 bin 5O5ürayayükseldi. Saklanan kredi Eşi siyasete atıldıktan sonra kamu ve özel bankalarla işlerini bitirdiğini yaalı olarak açıklay an Ö. Uçuran Çjller'in gerçekleri gizlediği saptandı. Ö. Uçuran Çiller'in, "Eşim siyasi hayata girdikten sonra, kamu bankaları dahil, Türkiv c'deki bankalarla işlerimi tümden durdurdum" açıklamasına karşın sahibi bulunduğu Marsan Holding'ebanka kredisi kullandınldığı, şirket kayıtlan üzerinde belgelendi. Marsan'ın, Başbakan Çiller'in, devlet bakanı olduğu 1992 yılında, 2 milyar 857 mil> on lira banka kredisi kullandığı belirlendi. Marsan Holding'in, Çiller'in başbakan olduğu 1993 yılında da 1 milyar 686 milyon 304 bin 864 lira "faiz ©deri" ödediği, şirketin 31 Aralık 1993 tarihli kar/zarar cetvelinde ortaya çıktı. Çiller ailesi, 1987 yılında Sanyer Vergi Dairesi'ne verdiği dilekçede, Gelir Vergisi Yasası uyannca beyana tabi geliri bulunmadığını bildirdi. Çiller ailesinin, "ikamet esası" uyannca gelir vergisi açısından bağlı bulunduğu Sanyer Vergi Daresi'ndeki hesabı, bu dileİcçe üzerinekapandı. Başbakan Çiller'in, servetindeki artışı TBMM BaşkanhğYna bildirmeyerek Mal Bildiriminde Bulunulması, Rüşvet ve Yolsuzluklarla Mücadele Yasası'nı çiğnediği de belgelendi. Başbakan'ın holdingi Marsan'ın geçen yıl yaptığı 7 milyar 376 milyon liralık sermaye arttınmı, kurumlar vergisinden bağışıktutuldu. Sermaye arttınmı istisnasını, "yeni çıkanlacak hisse senetlerinin borsada kote edilmesi" koşuluna bağlayan Kurumlar Vergisi Yasası uyannca, Marsan Holding için çıkanlması gereken 7 milyar 376 milyon liralık yeni hisse senedinin Çiller ailesine geçen en azyüzde 56'lık bölümü için TBMM Başkanbğj'naek mal bildiriminde bülunulmadı. Ancak, 3628 sayıh yasa, hisse senetlerinin "mal bildirimine konu teşkil ettiğini" açık hükme bağlıyor. Soldabütünleşmekulisiısınıyor Aydın Güven Gürkan ile Deniz Baykal arasındayapılan görüşmede, CHP liderinin, birleşmenin önündeki en büyük engelin SHP'nin iktidar ortakhğı olduğunu dile getirdiği öğrenildi ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - SHP'de olağanüstü kurultay istemi ile birlikte, solda birlik kulisleri de ısmdı. SHP Genel Başkanı Murat Kara- yalçın, parti içi muhalefetin olağanüstü kurultay istemleri konusunda, kurultay yapmayı seven bir parti olduklanm be- lirterek yetkili organlann gerekli gör- mesi halınde seçimli olağanüstü kurul- tayın yapılabileceğjni söyledi. SHP Grup Başkanı Aydın Güven Gürkan ile CHP Genel Baskanı Deniz, Baykal görüşmesinde, CHP liderinin, solda birliğin önünde en büyük engelin SHP'nin iktidar ortakhğı olduğunu dile getirdiği öğrenildi. SHP'li kimi milletve- killeri DSP Genel Başkam Bûlent Ecevit ile görüşürken SHP Istanbul Milletve- kili Namİ Çağan'ın da aralannda bu- lunduğu bir grup milletvekili, Deniz Baykal ile temas kurdu. Anadolu Hare- keti ise solda birlik toplanülanna hız vermeyi kararlaştırdı. Istanbul'daki üç ildeki seçim sonuç- lannın alınmasmın ardından, soldaki parülerde birlik konusundaki tartışma- lar alevlendi. Parti içi muhalefetin "ola- ğanüstü kurultay" istemiyle karşı karşı- ya kalan SHP lideri Karayalçın, dün toplanan SHP MYK toplantısı öncesi yaptığı açıklamada, "Biz, kurultay ha- vasından kolay çıkan bir parti değiliz. Kurultay yapmayı seven bir partiyiz. Ge- leneğimizde \ardir. Kurultay yapılması, parti olarak bize rahatsızlık vermez" dedi. Karavalçın, şu görüşlereyer verdi: "Bir olağanüstü kurultay toplayabili- riz. Ama olağanüstü kurultayuı gündemi zaten bemen hemen bellidir. Orada, ya tüzük değişikliği ya da seçim yapılır. Olağanüstü kurultay, durumu gözden ge- çirmek için toplanmaz. Yani kurultay, bu tip bir çaltşmaya yetkin değil. Ama seçim Gürkan, Karayalçın'a bilgj verdi Baykal-^eçimsonuçlannıdeğertendHifik. SHP'de kimi milletvekilleri Ecevit ile temas olanağı anyorlar, Nami Çağan da Deniz Baykal ile temas kurdu. SHP Genel Başkanı Karayalçın, "Yetkili organlar gerekli görürse seçimli olağanüstü kurultay yapılabilir" dedi. Anadolu Hareketi, solda birlik toplantılanna hız verecek. yapümasını gerekli görürsek bu çalışroa- larunız sonunda olağanüstü kurultay toplanmasını da karara bağlarız." SHP"de parti içi muhalefet, olağanüs- tü kurultayın toplanması için çalışma- lannı sürdürürken sol partiler arasında- ki temaslar da yoğunlaştı. SHP'de kimi milletvekillerinin, geçen günlerde DSP Genel Başkanı Bülent Ecevit ile temasa geçtikİeri öğrenildi. SHP'den sızan bilgilere göre, SHP'de kabine değişikliğinde umduğunu bula- mayan've Ecevit ile dirsek temasına gi- ren kimi milletvekilleri DSP'ye daha sıcak bakıyorlar. SHP İstanbul Milletvekili Nami Ça- ğan da CHP lideri Deniz Baykal ile gö- rüştü. Deniz Baykal bu görüşmede, bir- leşmeden yana tutum içinde olduğunu, ancak SHP iktidarda olduğu sürece bir- leşme ve bütünleşme zeminin olmaya- cağını söyledi. Deniz Baykal ile son olarak SHP Grup Başkanı Aydın Güven Gürkan, önceki gece bir araya geldiler. CHP MYK üyesi Kemal Anadol'un araohğıyla gerçekleştiği öğrenilen gö- rüşmede, Baykal'ın. Çağan'a ilettiği mesajlara benzer düşünceleri aktardığı öğrenildi. Baykal ile Gürkan arasındaki temasın sürdürülmesi yönünde de görüş birliğine vanldı. Gürkan, Baykal ile gö- rüşmesi konusunda SHP Genel Baş- kanı Murat Karayalçın'a bilgi verdi. CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, görüşmede, İslanbul'daki seçim sonuç- lannı değerlendirdiklerini acıkladı. Gö- rüşmenin olağanüstü bir yönü ol- madığını, Gürkan ve diğer bazı SHP'- lilerle zaman zaman sohbet amacıyla görüştüklerini vurgulayan Baykal. "Si- zin özel Ugilendiğini/i zahneftiğim bir çalışmamız olmadı. Kendisiyle karşüıklı son gelişmeleri ve seçim sonuçlarını de- ğerlendirdik" dedi. SHP'li kaynaklar. Gürkan-Baykal görüşmesinin. DSP'ye dönük çabalara karşı, SHP-CHP yakınlaşmasına yöne- lik olduğunu ifade ettiler. Buna karşılık, Baykal'ın Gürkan ile görüşmesi, CHP'- deki DSP'ye ılımlı bakan kesimde ra- hatsızlık yarattı. CHP Genel Sekreteri Ertuğrul Günay. Baykal- Gürkan gö- rüşmesi konusunda. "Herkes, özel gö- rüşme hakkına sahiptir. Ancak bu aşa- mada, CHP ile SHP arasında resmi ni- telik taşıyan bir görüşme yoktur. Önce- likle, bu konunun yetkili kurullarda tartışılması gerekir" dedi. CHP Pani Meclisi'nin önümüzdeki günlerde bir araya gelerek son gelişmeleri değerlen- direceği öğrenildi. Solda birlik için oluşturulan Anadolu Hareketi de yurt düzeyinde yapacağı toplantılara hız vermc karan aldı. Anadolu Hareketı'nde yer alan Gü- neş Gürseler. "Sol seçmen, 6 secimde, solda birlik konusunu çözememişti. An- cak 10 temmuz seçimleri önemli bir gös- tergedir. Seçmen. üçlü >apı içinde bir partiyi öne çıkarmak istemiyor. Seçmen, dersveriyor. Bu ders, iyi değerletHİiriüne- U" dedi. POIMKA GÜNLÜĞÜ HİKMET CETtVKAYA ize Nerede?.. Başbakan Tansu Çlller, ANAP'ın Fatih seçimlerini ka- zanmasına çok sevinmiş. Çiller, Fatih'te seçmene me- saj vferdiğini de söyledikten sonra şöyle devam etmiş: "Fatih 'te bize çok büyük sevgi var, ama Refah da çok iyi çalıştı..." Tansu Hanım'a DYP'den hiç kimse şu soruyu yönelt- miyor nedense: "Refah ve ANAP çalışırken siz ne yaptınız..." Biz DYP'yi ve SHP'yi aynı çizgide görüyoruz. DYP'de de SHP'de de kimse hesap soramıyor liderlerden. Bilinen gazeteler bugünlerde 'Çiller rüzgannı' estir- meyi sürdürüyorlar. Manşetleri birbirine benziyor her zaman olduğu gibi. Hürriyet: "Mucizeye gidiyoruz..." Başbakan Tansu Çiller 'mucizeyi' şöyle açıklıyor: "5 Nisan Kararlan'ndan bu yana geçen üç ayı Hürri- yet'e değerlendiren Çiller, Göstergeler çok iyi. Dünya Bankası ile IMF de bunu mucize olarak değerlencfiriyor- lar' dedi." Sabah: "5 Nisan'ın hesabı..." Devam ediliyor. "Başbakan Çiller, 5 Nisan Kararları'nın üç ayının he- sabını verdi ve 'Nisandan bu yana gelişmeler, aynen programın öngördüğu gibi gerçekleşti. Kısaca ışler iyi gidiyor' dedi." Işin başka yönü "Çiller'e övgü" haberleri TBMM'nin olağanüstü toplantısından bir gün önce yer alıyor iki ga- zetede. Ne kadar ilginç değil mi? Çiller sevinçli, işler iyi gittiği için. Memurun, işçinin, köylünün, emeklinin, esnafın, küçük sanayicinin, dulun, yetimin karnı tok(!). Güzel, eğitimli ve yetenekli başba- kanımız 7ş/er iyi gittiği' için de bir hayli umutlu ülkenin geleceğinden. Acaba bu mutluluk ve umut neden kaynaklanıyor der- siniz? Cumhuriyet'in dünkü manşetine bakalım: "Çiller vergisiz yaşıyor..." Altında yanıt bekleyen sorular. 1- Marsan 'ın yedi yıllık vergisi 30 milyon lirayı bulmaz- ken holdinginizin aktif varlıklan nasıl olup da 54 kat arttı? 2- Devlet Bakanı ve Başbakan olduğunuz dönemde Marsan'ın kullandığı 3 milyarlık banka kredisi eşinizce neden gizlehdi? 3-12.5 milyar lira aktif varlığı bulunan ve yurtdışındaki kazancı sıfır gösterilen Marsan, ABD'de 210 milyar lira- ya yakın gayrimenkulü nasıt edindi? 4- Marsan'ın, 1993'te gittiği ve kurumlar vergisinden bağışık tutulan 7 milyar liralık sermaye arttınmı sonra- sında, nama yazılı yeni hisse senetlerini' 6 ay içinde borsada kote ettirip TBMM'ye bildirdiniz mi? Başbakan Tansu Çiller önce bu sorulara yanıt verme- lidir. Yanıt vermediği sürece biz bu soruları hep günde- me getireceğiz. Türkiye 'mucizeye' nasıl gidiyor? Bizim kimi meslektaşlarımız kendi yaşamlartnı 'muci- ze' olarak gördûkleri için belki böyledüşünüyorlar. Ama şöyle Ümraniye'den başlayıp Beykoz'a, oradan Istan- bul'undiğer varoşlannabiruğrarlarsa; Ikitellidençıkıp Incirli'ye değin uzanırlarsa 'mucizenin ne olup olmadı- ğını' çok iyi kavrarlar. Nediyor Tansu Çiller: ( . "Fatih'te bize büyük sevgi vardı..." İ* î- l - "'r î"t*** Acaba o sevgi seli Nakşilerden mi yoksa Fethullahçı- lardan mı fışkırıyordu? Nakşiler zaten 10 yıldır ANAP'ı hiç yalnız btrakmadı. Son bir yıldır DYP'ye yakın Fethullahçılar ise 10 Tem- muz'da Fatih'te DYP'ye güzel bir kazık attı. Tansu Çiller, her şeyi 'parayla' çözeceğini sanıyor. Ki- mi gazetelere ve televizyonlara THY, KOİ ile kimi devlet bankalarının reklamları pompalanıyor, krediler 5 yıl ödemesiz bir biçimde akıtılıyor. Sonra? "Mucizeye gidiyoruz..." ' Böyle manşet atan gazetelerin yöneticilerine soruyo- rum' "5 Nisandan bugüne dek kaç kisiyi işten çıkardmız?" Anadolu'da küçük sanayici kan ağlıyor, esnaf perişan, turizmci iflas ediyor. Memur, işçi, emekli, dul ve yetim sürünüyor. Tansu Hanım ise oldukça rahat konuşuyor: "Enflasyon yüzde 20'ye düşecek..." Eşi özer Bey, beraat ettiği İstanbul Bankası davasın- dan yeniden yargılanacak. Türkiye'nin kokuşmuş düzenidir bu aktardığımız gö- rüntüler... Tansu Hanım'ın malvarlığı Meclis'te görüşülecek mi bugün? ANAP Genel Başkan Yardımcısı Cem Kozlu soruyor: "Konu Meclis'e gelmişken Başbakan Çiller, servetini DYP Grubu'nda basına açıklamaktan ve herkese 'hodri meydan' demekten bahsediyor. Konu haftalardır basın- da yazılmaktadır. Başbakan şimdiye kadar gazeteleri görmemiştir de Meclis goruşmesinden bir gün önce mi aklı başına gelmiştir?" Görmeyebilir Sayın Kozlu, görmeyebilir... Cumhuriyet'ten başka gazete yazmıyor ki. Tansu Ha- nım'ın gözünden kaçmış olabilir. Liderliğini Cem Boyner'in yaptığı Yeni Demokrasi Hareketi önceki gün Kocaeli'nde görücüye çıktı AYDIN ENGtN Profesyonel tiyatrocular perşembe günle- rinden pek hoşlanmazlar. Perşembeleri san- ki özel olarak se^ilmiş bir seyirci gelir tiyat- roya. Haftarun öteki günlerinde başansı de- nenmiş en matrak komediyi de oynuyor ol- sanız, perşembe seyircisi gülmez. En dayanı- bnaz espride bile, olsa olsa sınur. Haftarun öteki günleri seyirciyi hüngür hüngür ağla- tan bir melodram oynasanız, perşembe se- yircileri boş gözlerle izlerler sahneyi. Oyun- cunun içinden, oyunu kesip, seyirciye dö- nüp, "LTan madem bu kadar ilgisizsiniz. ne hah etmeye geldiniz tiyatroya" diye sormak gelir. Meslekten olmayana "batü itikat" gibi ge- lir bu. Ama gerçektir. Perşembe seyircileri sanki önceden. "Bu perşembe gidip şu tiyat- roculann moralini bozaîun, görsün nergele- ler" diye sözleşmiş gibidirler. Nitekim sah- neye çıkar çıkmaz seyirciyi avucunun içine alıveren büyük usta Muammer Karaca bile yan şaka, yan ciddi "Çocuklar, şu haftanın günlerini sab, çarşamba, parşamba, cuma fi- lan diye mi saysak acaba'' derdi... önceki gün sabydı. Cem Boyner ve arka- daşlannın oluşturduğu Yeni Demokrasi Ha- reketi (YDH), Kocaeli'nde görücüye çıku. Biz Cem Boyner'i daha önce birkaç toplanu- da dinledik. Boyner kullandığı sözcükleri tiüzce seçen, cümleleri düzgün ve içerikli, vurgulan usta- ca, dinleyiciyi kürsüye hünerle bağlamayı beceren, kürsü ile dinleyiciler arasındaki "ekktriklennıeyi" neredeyse fıresiz üreten bir konuşmacı. Oysa önceki akşam Kocae- li'nde, başlangıçta neredeyse bir buz duvan- Boyner'inKocaeli perşembesi na konuştu. Tepkisiz. donuk gözlerle bakan (hatta kürsüye değil önüne bakan) bir dinle- yici kitlesi. "Acep Boy- ner mi formsuz" filan diye düşündük ama, değil. Yeni Demokrasi Harekeü'rün (YDH) önderi her zamanki gibi... Rahat konuşu- yor, derdini basit ama içeriği dolgun cümleler- le anlatıyor. izleyicinin ilgisinin dağılması tehli- kesine karşı araya mi- nik fıkracıklar sıkıştınyor. Gene de olmadı. öteki toplantılarda gözlediğimiz sessiz, ama canlı kaühmdan Kocaeli'nde pek iz yoktu. O yüzden " Anlaşılan Kocaeli'nde bugün gün- lerden perşembe''' dedik ve izleyicileri gözle- meyi bırakıp kendimiz için dinlemeyi yeğle- dik. Önderliğini. en azından sözcülüğünü Boy- ner'in üstlendiğj Yeni Demokrasi Hareketi (YDH) son günlerde basında pek revaçta. YDH'yi çok daha önceden izleyen bir gaze- teci olarak büyük basında bu ilgi yükselme- sini nasıl yorumlamalı? "Emperyaİist metro- poller Türkiye için yeni bir siyasal iktidar se- çeneği hazır'hyor. Nitekim basındaki emper- yaüst ajanlar da işte devreye sokuldu" gı- bisinden Soğuk Savaş artığı, fıkir fukarası M.erkez sağda ve - eğer bizim sosyal demokratlarhala merkezin solundasayıhyorsa - merk^ solda siyasetin kilitîenmişliği, tıkanmışlığı ve çürûmüşlüğü, çözüm üretemezliği ve kirienmişliği YDH'yi güncel kıhyor, önünü açıyor. bir M tahlilr> e prim vermeyeceksek (ki verme- yeceğiz) sorunun yanıtı bizce, Boyner ve ar- kadaşlannda değil. Türkiye'nin siyaset are- nasında. Merkez sağda ve - eğer bizim sosyal demokratlar hala merkezin solunda sayılı- yorsa - merkez solda siyasetin kilitîenmişliği, tıkanmışlığı ve çürûmüşlüğü, çözüm ürete- mezliği ve kirienmişliği YDH'yi güncel kıh- yor, önünü açıyor. Hatırlıyoruz Boyner ve arkadaşlan için yazdığımız ilk yaalardan birinde "Fîkirleri- ne katılmz ya da katılmayız, ama Yeni De- mokrasi Hareketi'ni ciddiye aknak zonında- yız" demiştik. Bu öngörümüz bugün bir *'ke- sin kanı"ya dönüştü. Siyasal yelpazenın merkezinde Türkiye'ye ve dünyaya yaraşır bir siyasal harekete ihtiyacımız varsa (ki var), bunun adayı YDH'dir. Daha önem- lisi, son dört ayhk (5 Ni- san Kararlan. De- mokrasi Pakeü'nin Ge- nelkurmay Başkaru'na danışılması, yüzde bin- lik "Overni^rt" faizleri. yüzde 200 getirili Hazi- ne bonolan, DEP mil- letvekillerinin polis me- murlannca el ense çeki- lerek hapishaneye yol- lanması, 27 Mart ve en son 10 temmuz yerel se- çimlerinin bütün parti- ler tarafından "kazanümış" olduğunun bu partilerin liderlerince defalarca ve utanma- dan ilan edilmesi vb.) gözlem ve deneyimleri- miz, bizi neredeyse "Başka da aday yok" de- meye zorluyor. Yoksa yanıhyor muyuz? Çiller'in DYP'si, Mesut Yıhnaz'ın ANAP'ı, Karayalçm'ın SHP'si füan mı modern Türkiye'yi yaratma- ya aday? 2000'e 6 kala Kürt sorununu PKK (yani terör) sorununa, ekonomiyi "repo- faiz-döviz-rant" batağına indirgeyen: sanayi- leşme hedefıni (Cumhuriyet kadar, hatta on- dan da eski bir hedefı) ticarete dönüştüren; demokrasiyi dört yılda bir seçimden ibaret sanan, değişime değil, değişimi köstekleme- ye yeminli bir parlamento; anayasayı "ana- yasak" olarak kavrayan zihniyet ile modern bir Türkiye yaratmak mümkün mü? Merkez sağın ve merkezdeki siyasal güçle- rin. YDH gibi köktenci (radikal), entelektü- el düzeyi yüksek, fikirleri belli bir felsefı te- mele oturmuş bir harekete ihtiyaa var. Bun- da -bizce- kuşku yok. Ama kanımızca Tür- kiye'de gerçek solun, gerçek sosyal demok- ratlann ve sosyalistlerin de merkezde YDH gibi bir harekete ihüyacı var. Sol, eğer kendi çözüm önerilerini savunmak, öteki çözümle- rin geçersizliğini tartışmak ve kanıtlamak is- tiyorsa karşısında doğru dürüst, ciddiye alırur bir siyasal güç. bir siyasal oluşum bul- malıdır. Doğrusu bir sosyalist olarak hala "Baba"laria "Ana"larla ve onlann akraba ta- allukatlanyla tartışmak artık ağınmıza gidi- yor. Bu düzeyi (yani düzeysizliği) hak etmedik. O yüzden de yigıtçe, sportmence yanşabilmek, Türkiye'yi aydınlık bir yanna götürecek çö- zümleri şöyle ağız tadıyla taruşabilmek için Yeni Demokrasi Hareketi gibi bir siyasal gücü özlüyoruz. Biliyoruz ki bundan kazançh çıka- cak olan Türkiye'dir. Cem Boyner ve arkadaşlan bir tarihsel mo- menu yakalama umudundalar. Siyaset arena- sındaki tıkanma ve aşın kirlenme, bu "momeıv- ti" yakalamakta, onlan şansh kıhyor. Boyner, Kocaeli'nde izleyicilerin sorulan- nı yanıtlarken acıkladı, YDH bu sonbahar- da "içinden" bir parti çıkaracak. Ancak Yeni Demokrasi Hareketi, sivil bir yurttaş girişimi olarak kalacak ve Boyner'in deyimi ile içlerinden çıkardıklan partiyi "gereğinde sopalamak" üzere gözcülük yapacak. Bütün bunlar demokrasiyi ciddiye almanın göster- geleridir. Demokrasiyi ciddiye alan bir hareketi cid- diye almak ise sanınz her demokratın boy- nunun borcu.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle