29 Nisan 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
25 HAZİRAN1994 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA EKONOMI KrçPrtrolOflsi'ne • ANKARA (ANKA)- Koç Holding'in, özelleştirme aşamasmdaki Petrol Ofisi'ne tab'p olmadığı bildirüdi. Holding tarafmdan yapılan açıklamada Petrol Ofisi için herhangi birgirişimde bulunulmadığı, bu amaçla hiçbir Amerikan şirketiyle ortaklığının söz konusu olmadığı belirtildi. Özelleşurme Idaresi de Petrol Ofısi'nin özelleşürilmesiyle ilgili olarak bazı yaünmcılarla görüşmeler yapıldığı yolundaki haberleri yalanladı. TTK'deküçûlme politikası Ekonomi ServisJ- Tiirkiye Taş Kömürleri, Genel Müdürlüğü'nü küçültme politikasıru bugün yürürlüğe koydu. Bucerçevede, TTK Genel Müdürlüğü Kozlu Müessesesi'nin Kozlu Bucağı'ndaki 300 metrekarelik bir arsasını 67 milyona, 650 metrekarelik diğer bir arsasını ise 75 milyona ihale ile sattı. Kib'rnli Bucağı'ndaki deniz sahilindeki 252 metrekarelik arsasını da 7 milyar 610 milyona sattı. Bu satışlardan TTK Genel Müdürlüğû 8 milyar 176 milyon gelır sağlamış oldu. Expodental 94 fuarı • Ekonomi Servisi - Signal'in sponsorluğunda düzenlenen 2. Uluslararası Dişhekimliği Kongresi ve Expodental '94 fun tamamlandı. 20-26 haziran tarihleri arasında Harbiye Kültür Merkezi'nde gerçekleştirilen ve dünyanın çeşitli ülkelerinden 200 dişhekiminin katıldığı kongrede dişhekimliği ile ilgili çeşitli bilimsel faaliyet ve konferanslar yer aldı. Basının durumu tartışılacak • Ekonomi Servisi- Ekonomi Muhabirleri Derneği tstanbul Şubesi, mesleki ilke ve etik değerleri üyelerine hatırlattı. EMD'den yapılan açıklamada basının içinde bulunduğu kaos ve açmazın genişlediğı süreçte gazetecilik meslek saygınlığının darbe yediği, kitle iletişim araçlannın güç klfltanma aracı niteliğine dÖnüştüğü. basını ve . . ' ' ' . . " gazetecileri kullanma çabalannın olağan yöntemler haline geldiği belirtildi. SİGORTA ŞİRKETLERİ •ANADOLU HAYAT SİGORTA, Kanal 6 ve InteTpress'in de yer aldıgı Arü Yayıncıbk'ın 350 personelinin grup sağlık sigortasını yeniledi. • GÜNEŞ SİGORTA Emekli SandığVna ait elektronik cihazlara ve Tanm İşletmeleri Genel Müdürlüğû'ne bağlı Gökhöyük Tanm İşletmesi'nin 200 dekar mısır, 2230 dekar ayçiçek ve 4865 dekar buğday ürünlerine teminat,verdi. ^ E BRAY t^ ^ SİGORTA ^ r Bisan Bisiklet < ^ ^ Sanayii ve • 1â ^ ^ ^ - Ticaret A.Ş.'nin •* ^ ^ İzmir'de kurulu fabrika binalan ile ûretimde kullanılan tüm makine, tesisat, demirbaşlar ve emtiayı güvence altına aldı. • GÜNEŞ HAYAT, Türkiye'deki sigorta fkaliyetleri ile ilgili rapora göre, 1993 yılında hayat şirketleri arasında TL bazında en verimli kuruluş. • COMMER OALLTNION Türkiye'de sigorta faaliyetleri konusunda ilk sırada yer aldı. •BATI SİGORTA daha hızlı ve kaliteli servis için acentelerine, acente paket programlarmı yeniden düzenleyerek ücretsiz dağıttı. • AGF GARANTÎ SİGORTA. Mecidiyeköy'- ^ . deki yeni genel müdurlük binasına taşındı. • EGE SİGORTA müşterisi. radyo teyp, cam kınlması ve yüzde 100 riicu imkanı olan kaskd hasarlannda hasarsızhk indirimlerini kaybetmiyor. •NORDSTERN SİGORTA Uluslararası Seyahat Sağlık Sigortası uveulamasına başladı. K BEMEK SİGORTA Profılo'nun Türkiye sathına yaygın bin bayiisinin AJEG ve Telefunken mamullerini yangın, terör ve hırsızlık gibi risklere karşı sıgortaladı. Koç veKomili, 1996'yı da kapsayıp seçimekonomisini önleyecek uzunvadeli hedefler belirlenmesiniistediler TİJSIADyenibirpaketisriyorEkooomi Servisi- Türk SanayiciJeri ve lşadamlan Demeği(TÜSİAD), hükümet- ten daha uzun vadeli ve kapsamlı yeni bir istikrar programı açıklanarak, şeffaflık ve kararbiık içinde uygulamasını istedi. TÜStAD Yüksek tstişare Konseyi Baş- kanı Rahmi Koç, önümüzdeki genel ve ye- rel seçimlerin aynı tarihte yapılmasına ola- nak tanıyacak yasal değişikliğin yapd- masını ve aşın harcamalara yol acan seçim ekonomisinden kaçınılmasını tavsiye etti.. TÜSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Habs Komili de, hükümetin 1996 seçimlerini içi- ne alan bir dönem için orta vadeli hedefler ve uygulama takvimi beb'rlemesi ve iki yıl sürecek durgunluk döneminde kredibi- letisini artürması gerektiğini savundu. TÜSİAD Yüksek fstışare Konseyi'nın dün Sabancı Center'da düzenlenen 1994 yıü ilk toplantısında açıbş konuşmasını Konsey Başkaru Rahmi Koç yaptı. Rah- mi Koç dünya ekonomisinin durgunluga girdiği ve ışsizlığin arttığı son 2 senede Türkiye'de dünyanın imrendiği bir büyü- me yaşandığını anlatarak, 1994 başında dünya ekonomisinin istikrarb bir şekilde gelişmeye ve büyümeye yöneldiği dönem- de,tam tersi Türk ekonomisinin çökuş ya- şadığmı hatta durma noktasına geldiğıni vurguladı. Koç, bu gidişatın nerede, nasıl ve ne zaman duracağının bilinmediğiru söyledi. Koç işsizliğin arttığı bir ortamda özel- leştirme programını yürütmenin de zorla- şacağını, döviz kredisi bulmarun ise şim- HOfcömetesorular: COztimöıteriteri: • Hükümetin, özelieştirmede bilinçli ve kararlı olduğunu gösterecek çarpıcı bir adım ne zaman atılacak? • Türkiye'nin dö vız gelirierini artürma zorunluluğunun önünde duran engeller nasıl aşılacak? • Dışdünyadaki itıbanmızın yeniden oluşturulmasında, orta vadeli bir istikrar programının önemi kavranmış mıdır? • Vergi reformu ek vergilerden mi ibaretti? •Tanm politikası, oy kaygılanndan uzak bir yaklaşımla ne zaman ele abnacak? •Sosyal güvenbk sisteminin çok ciddi revizyona ihtiyacı olduğu bu dönemde sosyal sarsıntılar hafife mi alınıyor? Halis Komili. Rahmi Koç • Dış borçlar konsolıde edilmeli ve uzun vadeye yayılmah • İç borçlann ödenmesine uygun çareler bujunmalı. • İç talebi canlandıracak tedbirler alınmab. • Finans sektörü ile sanayi sektörü arasında öriilen duvar yıkılmalı. • Vergi tabana yayılmah. Vergi vermeyen hapis cezasına çarptınlmalı. • fhracatta yeni bir seferberlik başlatılmalı. • Uzun vadede, ne yalnız iç piyasa ile ne yalnız ihracat ileayakta kalınabilir. Buna makul birdenge bulunmaiı. • İstihdamı teşvik etmek için reeskont kredileri sağlamalı. • Hükümet ile özel sektör tartışmak yerine diyaloğa girmeli. • AT ile görüşmeler. bu sıkıntılardan dolayı geri bırakılmamalı. diden imkansız hale geldiğini savunarak, işsizlik sigortası olmayan bir ülkede işten çıkanlanlann duruma daha ne kadar da- yanacaklanru tahmin etmenin güç ol- madığıru sözlerine ekledi. Yönetim Kurulu Başkanı Halis Komili, kriz öncesı ve sonrası durumu karşılaştıra- rak, bugün gelinen yeri, hükümetin art>- lan ve eksilerini ortaya koydu. 5 Nisan kararlanru ve sonrasında uygu- lamaya konan stabilizasyon programını. ihmal sonucu çıkmış bir yangını şöndür- me operasyonuna benzeten TÜSİAD Başkanı, 1979-80 krizini, 40 yıllık bir uy- gulamadan sonra tıkanmış bir ekonomik modelin yarattığını. 1994 krizinin ana kaynağının ise yeni ve çağdaş bir ekono- mik yapı oluşturma cabşmalannın politik mülahazalarla yanm bırakılması oldu- ğunu söyledi. İyimserlik yanlış Komili "kriz öncesi ve sonrası"'nın tab- losunu çizerek, uygulanan seçim ekono- misinin ve ekonomi yönetiminde yapılan üstüste haıalann bedelini her kesimın öde- diğini belirtti. Hükümetin, bugün kamuoyuna yansıttığı olumlu havayı da eleştiren Ko- mi1 ', şunlan söyledi: " Pivasalardaki durgunluğun tabii bir so- nucu olarak enflasyonda meydana gelebıle- cek bazı gerilemeler, devletin neredeyse tüm faaliyetlerini askıva alması sonucu bütce açıklarında kaydedilen olumlu gelişmelef, sanavinin durmasına bağlı ittıalat azalması yüzüiıden cari dengede mevdana gelen iyi- leşmeler. bugünlerde bir zafer edasıyla önü- müze getirilebilir. Ancak, volun henüz başı- ndavken, erken bir iyimserlik havası > aratı- rsanız uzerinizdeki baskılan arttırmaktan başka bir şey yapmamış olursunuz. Bu bas- kıiara dayanamadığınız takdirde, Brezilva misali krizier ve paketler birbirini izler." ÖİB'in önceki gün yaptığı açıklamaya tepki gösteren genel müdür Amanvermez: Suç işliyorlar Erdeıııiı'iıı fîyatı içintarhşmakızışıyorEkonomi Servia - Erdemir'in fiyatı konusundaki tartışmalar büyüyor. özelleştirme ldaresi Başkanhğı'nın. Ereğb Demir ve Çelik Fabrikalan'nın değerinin 2 milyar dolann altında olduğu yö- nündeki açıklamasından sonra bir basın toplanüsı düzenleyen Fabrika Genel Müdürü Yalçın Amanvennez', Erdemir'in bu- günkü değerinin' en az 5 milyar dolar olduğunu belirterek, Özel- leştirme İdaresi'ni Erdemir'le ilgi- li olarak yanbş bilgi vermekle ve yasalan çiğnemekle suçladı. Partil^den özelleştirmeye karşı güç birliği &TANBUL(ANKA)-Erdemir'in,Kaınu Ortakbğj idaresı elinde bulunan yüzde 40'hk hissesinin Hintli bir firmaya bk>k olarak satılacağt yolundaki söylentiler, Ereğü'de rahatsızlık yarattı. Ereğb Betediye Başkanı HaH Podnyık Ue ikrtıdar ve muhaiefet parülennın ilçe başkanlan, Erdemir'in kontrolünün yabancılann eline geçmesine kesinlikte karşı oJduklannı bildirdi. Halil Posbıyık ve DYP, SHP. ANAP, RP. CHP, DSP, MP. BBP, DYP, YDP ilçe başkanlan tarafmdan, konuyla ilgili olarak yapılan ortak açıldamada, Erdemir'in özel bir yasayla kurulmuş en büyük ağır sanayi kuruluşu olduğu, kuruluş özeiligi nedeniyle klasik KİT yapısmdan farklı özel bir yörtetirn anlayışına sahip bulunduğu, hissesenetlerinin borsada serbestçe işlem gördüğü anlauldı. Erdemirüriinlerinin savunma sanayiindeD ambalaj sanayüne kadar geniş bir kullanım alanı bulunduğuna işaret edılerek. tüuslararası rekabet ortamında üriinlerinin aranılır halegeldiği belirtildi. ÖÎB'den cevap Amanvermez'in basın toplanüsı ve bazı basın yayın kurumla, nnda Erdemir'in fiyatı ile ilgib çıkan haberler üzerine dün OIB bir açıklama daha yaptı. Yapılan açıklamada, şirketin piyasa değe- ri ile herhangi bir fiyatın belirlen- mediği ve çeşith çevrelerce ileri sürülen değerin de gerçeklikten uzak olduğu belirtildi. OİB'in açıklamasında, Erdemir'in satış sürecinin başlatıldığının duyurul- ması amaayla yapılan duyuruda şirket değeri ile ilgili konulann, IMKB'de işlem gören şirketin hisselerine yönebk spekülasyon yapılmasının engellenmesi ve özellikle küçük yatınmalann za- rar görmesinin önlenmesi için yer verildiği iddia edildi ÖlB 23 hazi- randa yaptığıamada, Erdemir'in çeşitli çevrelerce 2 milyar dolar olarak gösterilen değerinin 1 mil- yar dolar olan borçlan kapsa- madığı. ancak şu an piyasa kapi- tilizasyon değeri olan 500 milyon dolann da piyasa şartlannda ger- çeği yansıtmadığını bebrtmişti. Bunun üzerine Erdemir Genel Müdür Yalçın Amanvennez bir basın toplantısı düzenleyerek, ÖİB'in yaptığı açıklamanın, Ser- maye Pıyasası Kanununa göre suç olduğunu öne sürerek, ya- sanın. Borsa'da kote olan şirket- lerin değerleriyle ilgili açıklama yapılmasını yasakladığnı hatı- rlattı. Amanvermez, ÖİB'in Er- demir'le ilgili olarak yaptığı açı- klamanın şirketle ilgili gerçekleri yansıtmadığını söyledi. Erdemir'in 31 Mayıs 1994 iti- banyla 352 milyon dolan uzun, 150 mılyon dolan da orta vadeli olrnak üzere yaklaşık 500 do- J larlık dış borcu bulunduğunu be- lirten Amanvennez. teknolojinin eskidiğınc ilişkin iddialann da yanlış olduğunu vurguladı. Amanvennez şöyle konuştu: "Erdemir, kurulduğundan bu yana sürekli modern teknolojiyi takip etriği ve gerekli finansmanın büyük bölümünü kendi öz kay- naklanndan sağlayarak kamu yatınmlanyla, kapasitesini 2 mil- von tondan 3 milyon tona çı- kardığı için, teknolojisinin eski oi- duğu görüşüne kanlmak mümkün değiklir." Amanvermez. fabri- kanın bugünkü değerinin en az 5 milyar dolar olduğunu savundu. Amanvermez şunlan söyledi: "BunJar ortaday ken Erdemir'in 2 milyar dolar etmeyeceğini söyle- mek, zihinleri bulandırmaktır. ÖzeUeştirme İdaresi Başkanlığı, maksadım aşan bir açıklamada bulunmuştur. Bu açıklama suçtur. İMKB'nin gereğini yapması gere- kir. İzah edilen raka/nlar gerçeği yansıtmıyor." Otoıııotivde vergi iııdi, işsizlik "söz'ekaldı Ek Taşıt Alım Vergisi yüzde 6'ya, eski-yeni otomobil takasında uygulanan kampanyalarda otomotivcilerin yüzde 23 oranında ödediği vergi de 3 ay için yüzde 1 'e indirildi. Sektör çabşanlannın atılmaması için 'sözlü güvence' alındı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Ba- Devlet Bakaru Erman Şahin. Ba\ındır- kanlar Kurulu, Ek Taşıt Alım Vergisi bk ve İskan Bakanı Onur Kumbaracıba- oranıru yüzde 12'den yiiizde 6'ya, eski- şı ile Turizm Bakanı Abdülkadir Ateş. yeni arabalann takası biçimind^uygu- ladığı kapmanyalarda otomotivcilerin yüzde 23 oranında ödemek zorunda ol- duklan vergiyi de 3 ay için yüzde l'e in- dirdi. Hükümet, sektör çabşanlannın iş- ten atılmamalan konusunda, sanayi- ciden "söriü güvence" aldı. Ancak daha önce atılan işçilerin durumu belirsiz kal- dı. Bakanlar Kurulu'nun dünkü toplan- tısında imzalanan kararname, SHP'li bakanlann eleşü'rilerine hedef oldu. kararnamenin 5 Nisan Kararlan doğ- rultusunda benimsenen, "yükün adil paylaşımı" ilkesine ters düştüğünü vur- guladılar. Kararnameyi, ancak sektör çahşanlanrun iş güvencelerinin sağlan- ması koşuluyla onaylayabileceklerini bebrten SHP'U bakanlar, Maliye Baka- nı İsmet Attila'nın, "O konuda sözlü gü- vence aklık" açıklaması üzerine karar- name>i imzaladılar. Bakanlar Kurulu'nun yaklaşık 1,5 sa- at süren dünkü toplantısında, ekonomi- deki son gelişmelerle. Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği'nde sanayi sekıörü tem- silcileriyle gerçekleştirilen toplanülar değerlendirildi. Ek Taşıt Alım Vergisi"- nin yüzde 12'den yüzde 6'ya indirilmesı- ni öngören kararname. toplantıda. SHP'b bakanlann tepkilerine neden ol- du. Otomobil firmalannın, eski-yeni oto takası şeklindeki kampanyalannda ödemek zorunda olduklan yüzde 23'lük vergi oranını 3 ay süreyle yüzde 1 'e indi- ren kararname konusunda, Bayındırbk ve İskan Bakanı Kumbaracıbaşı, "5 Ni- san Kararlan'ndan zarar görenler sadece otomotivciler mi? İnşaat ve turizm sektö- rü de can çekişiyor. Bu sektörler için hiç birşey yapümazken. otomotivcilerin is- temleri için her şey seferber ediliyor" dedi. Toplantıda yapılan değerlendir- meler sonucunda. sadece turizm sektö- ründeki düzenlemeleri kapsayacak yeni bir yetki yasasının hazırlanması görüşü benimsendi. Devlet Bakanı Kahraman'ın, insan haklan bakanbğının kuruluşuna ilişkin hassasiyeü üzerine. Başbakan Tansu ÇUler, DYP'li bakanlara "Bu yasa bu- gün (dün) TBMM'den çıkmalı. Hepinizi Meclis'te görmek istiyorum" talimatıru verdı. H U L Y A G E N Ç Gıda'da etiketler yenileniyor YENİÜRÜN Pınar'dan pasta kreması P ınarSüt, pastacılar için 5 kilogramlık pasta kreması üretti. Sade ve kakaolu olarak üretilen pasta kreması sayesinde pasta ustaları, pişirmeye gerek kalmadan ve sütten başka hiçbir şey ilave etmeden kremalannı kolayca hazırlayabilecekler. Raf ömrü 1 yıl olan Pınar Pasta Kreması, hem dolgu, hem de yüzey kaplama malzemesi olarak kullanılıyor. • Milupa'dan yeni mama Premati M ilupa, vaktinden önce dünyaya gelen prematüre bebekler için Milupanlı Prematil adını verdiği özel formüllü bir mama hazırladı. Prematüre bebekler için özel olarak üretilen mamanın içeriğinde anne sütünde bulunan, beyin ve görme duyusunun gelişiminde önemli rol oynayan Omega-3 ve Omega-6 isimli LCP (uzun zincirli çoklu doymamış yağ asidi) bulunuyor. Milupanlı Prematil, geçen ay Avrupaülkelerinde ve Türkiye'de aynı anda piyasaya sürüldü. • Stefanel'den triko haftası S tefanel, trikolarını özel fiyatlarla satışa sunuyor. Triko haftası boyunca indirime devam edecek olan Stefanel koleksiyonunda Italyan model ve renklerine ağırlık verildi. Türkiye'de mağaza sayısını 24'e ulaştıran Stefanel'in ilkbahar yaz koleksiyonunda trikoların yanı sıra keten, jean grupları, elbiseler, viskon etekler, penyeler ve şortlarda yer alıyor. • G ıda borsası olarak bilinenRamı Toptancılar Çarşısı nda etiketler gerçek değerını bulmaya başladı. Açıklanan istikrar paketi sonrasında Ramı Toptancılar Çarşısında 55bınlirayatırmanan kurufasulye40bın firaya, 40 bın liraya satılan baldo pirınç 35 bın liraya düştü. Ramı Toptancılar Çarşısı Başkanı MehmetReis, tüketıcıleringıda maddelerındede tasarruf yapmaya başladığını belirterek, ''Ekonomik kriz bir ölçüde müshfliği ö'nledi "dedi. 'Yapılan istatistikler, orta direğin kuru gıda tüketimini yüzde 10 oranında azalttığını gösteriyor" diyen MehmetReis, bu oranın dar ve sabit gelirlı ailelerde yüzde 30'lara ulaştığını söyledi. Rami Toptancılar Çarşısında kriz sonrasında toptan fiyatı 18 bin liraya tırmanankırmızımercimeğinkilosu 15bin liraya, 35 bin liraya satılan ıthal pırincin kılosu 28 bın liraya, 25 bın liradan satılan nohutun kilosu 23 bin liraya düştü. Ekonomik kriz sonrasında uzun Kuru Fasulye BakJo Ithal pirinç Nohut K.Meramek Y.Meramek Bulgur Barbunya 55.000 40.000 35.000 25.000 18.000 20 000 11.000 27.000 bir süre kilosu 20 bin liradan satılan kuru soğan, önceki hafta 15 bin liraya düşmüştü. Kuru soğanın bu hafta Rami Toptancı lar Çarşısı 'nda 7 bın 500 ile8 bın liradan satıldığını söyleyen Ramı esnafı, "Soğanın gerçek değeri 3 bın 500,4 bin lıra. Yaklaşık 1.5aydırRusya ve Türki Cumhuriyetlere yapılan 100-150 tonluk ıhracatlarfiyatlann düşmesini engelliyor. Esnafpeşin parayı verene, soğanı satıyor" dıye j<onuştular. İklımşartlarının dengesizlıği nedeniyle bu yıl domateste "piyasa öoş/uğu"yaşanıyor. Tarlada olgunlaşamayan domatesin yerıni, düşük kalitedekıturfanda domatesdoldurmayaçalışıyor Tarla domatesının piyasaya surülememesı fıyatların artrnasına neden oluyor. Dün, Antalya Merkez Halı'nde kaliteli domatesin kilosu 15-16 bın lıraydı. Nakliye, işçılık ve vergılerle bu rakamlar Istanbul Sebze ve Meyve Halı'nde 19-20 bın liraya çıktı. Perakende satış fiyatı ise 25 bın lıra ile 29 bin lıra arasında değıştı. • 40.000 35.000 28.000 23.000 15.000 18 000 9.800 24.000 Migros yenîsüpermarketiyle Ankara'da S üpermarketlerzincin Migros, 28 Haziranda Ankara'da ilk şubesini açıyor. Genış ürün yelpazesi ile tüketiciye hitap eden Migros mağazalarında, meyve ve sebze için kasadaotomatiktartı, kredi kartı kullanma kolaybğı ve ücretsiz otopark bulunuyor. Ankara'da ikınci bir mağaza daha açmayı planlayan Migros, 1994 sonuna kadar Mersın'de de bir şube açmayı hedefliyor. • IŞÇİNİNEVRENINDEN ŞUKRAN SONER Korkunun Ecele Faydası YokUluslararası bir araştırmaya göre işsizlikten en çok Türk- ler korkuyormuş. Her yüz Türk'ten 73'ü bu yıl içinde işsiz kal- ma korkusunu yaşıyormuş. Bazı öylesine açık, bilinen ger- çekler vardır ki insan "bunu öğrenmek için araştırmaya, onca masrafa ne gerek var?" diye de düşünebiliyor. Türkiye'de sigortalı bir işte çalışabilen insan sayısı ancak 3.8 milyon, özel sektörde sendikalı bir iş bulabilmiş olanlar ise sadece 300 bindi. "di" ekini kullandık çünkü, Çalışma Bakanlığı'nın resmi istatistiğine göre 1 ocaktan bu yana işini kaybetmiş olanların sayısı 577 bin 180, son 2X3 günün işten çıkarılan sayısı 100 bine dayanmış. Resmi istatistiğe girenlerin, işten çıkarılmaları yasa ge- reği bildirilmiş olanların, ancak sigortalı ve sendikalı çalı- şanlar olduklarını unutmamalıyız. Yani yeni sigortalı ve sen- dikalı işçi çalıştıracak iş alanları yaratılamazsa (ki ekonomi- ye ilişkin bütün göstergeler, alınan kararlar bunu ortaya koyuyor), toplam sigortalı calışanm 3.2 müyon ve özel sek- törde sendikalı çalışanın 200 binin altına düştüğünü kabul et- memiz gerekiyor. Kayıtlı ekonomide, sanayide çalışanların iş kaybetmesinin yan sanayie yansıması, kayıt dışı ekono- mide çıkarılmış olanların daha fazla olmasını gerekli kılıyor. Bu da yılın başından bu yana 1 milyona ulaşan bir işçi kitlesi- nin işini kaybetmiş olması anlamına geliyor. Bu noktada bir de DİSK'e bağlı Tekstil sendikasının, tekstil sektöründe çalışanlar arasında yaptığı bir ozel anketten ek yapalım: Halen çalışmakta olanların yüzde 50'sinin 5 yıldan daha az kıdemli yeni işçi olduğunu anımsatalım. Ücret or- talamasının da 3 milyonun altında kaldığını vurgulayalım. Yani özel sektörümüzün, sanayiimizin krizden önce de sü- rekli işçi çıkarma ve düşük ücretli yeni işçi alarak ücret orta- lamasını aşağı çekme eğiliminin kronik bir alışkanlık ve has- talığı olduğunu belirtelim. Tabii bütün bu ürkütücü rakamlar sadece özel sektör ve krizin ilksonuçlarına ilişkindi. Birdeinatla, nepahasınaolur- sa olsun ve ideolojik olarak, 70 yıllık birikimi yok etme pa- hasına gerçekleştirilen ve hızlandırılmak istenen özelleştir- me, daha doğrusu ağırlıklı KİT'lerin kapatılması olgusu var. 900 bin kamuda çalışan sigortalı işçıden ne kadarının işini kaybedeceğini, buna ne kadar memurun ekleneceğini he- nüz bilmiyoruz. İstenen özelleştirilme gerçekleşirse çok daha trajik bir tablo ve işçi hakkı kaybı yaşanacak.' Zaten nüfus artışına paralel iş kapasitesi yaratamamış bir ülke olarak, bilinen kronik işsizi milyonlarla, gizli işsizi ile birlikte 5 milyonla sayılan bir ülkede, birdenbire büyük sayı- larla yeni işsiz doğması ne anlama gelir? Bu arada bu yeni işini kaybeden ve kaybedeceklerın, aslında mevcut işsiz- lerin geçimini yıllardır sağlayanlar olduğunu da anımsa- malıyız. Çünkü bütün araştırmalar Türkiye'de her çalışan iş- çinin, ortalama 3-5 insanın geçimini sağladığını ortaya koyu- yor. Böylece açlığa mahkum edilenler katlanarak artıyor. Yani şimdi Türkiye'de işçilerin işsizlikten korktukları sonu- cunu çıkaran bir araştırma, bir bilinmeyeni mi ortaya çıkarı- yor? Haber mı oluyor? Olsa olsa, köpeğin insanı ısırması gibi, bir işçinin de Türkiye'de işten atılmaktan korkmaması ancak haber olabilir. Boylesı varsa, aklından şüphe edılebı- lir. iyi de.. korkunun ecele bir faydası olmuyor. Başka birşey- ler yapılması gerekiyor. Gözler ister ıstemez örgutlü ışçıye, sendikalara, en fazla örgütlü işçiyi bünyesinde topladığı için de Türk-İş'e çevrili- yor. Son çıkarmalardan önce 1.2 milyon olan sendikalı işçi sayısı şimdi gerçekte 1 milyona kadar inmiş olabilir. Yine de örgütlü ve lokomotif bir güç. Onlar harekete geçerse, arkası- ndan kısmen örgütlusü memurlar, örgütsuzü kara sanayide çalışanlar, emekliler. üretıciler gelebilir. Bu çarpık, akıl al- maz gidişe set çekmek üzere bir şeyler yapılabilır. Türk-İş'in acil gündeminde özelleştirme, özel sektörden işçi çıkarmalarından başka yürürlükteki kamu sözleşmelerı- nin 2. yıl 2. dönem zamlarının hükümet tarafmdan gasp edil- mek istenmesı var. 600 bine yaklaşan işçinin tamamen yasa, hukuk düzenine aykırı, yürürlükteki toplusözleşme gereği ödenmesi gereken ücret zamlarının gaspı, belki de bardağı taşıran son damla. Işçiler Türk-İş yönetimine, sendıka baş- kanlarına güvenlerini yitirmiş konumda. Ayın 28'inde top- lanacak Türk-lş Başkanlar Kurulundan yine oyalanma, al- datma kararların çıkmasını engellemek üzere çeşitli uyarı eylemleri yaptılar. En son Samsun Gübre fabrikası işçileri, bir hafta kendilerini fabrikaya kapatarak, Türk-lş yönetirnini ülke çapında etkili bir uyarı eylemınden dönüş yapmamaya zorlamayaçalıştılar. Türk-İş'in başkanlannın korkusu işçininki gibi işten atılma da değil. Onlar koltuklarının, saltanatlarının, çıkarlarının bo- zulacağı korkusunda. Çok daha örgütlü, guçlü olduklan dö- nemlerde kaçtıkları mücadeleye, daha yozlaşmış, açıkları büyümüş ve başarılı olma şansları azalmış, risklerin kat- landığı bir dönemde girmeye karar vermek hiç de kolay de- ğil. Korkularını algılayabilmek için yürek atışlarını dinleme- ye gerek yok. Ancak korkunun da ecele faydası olmuyor. Onlar korkularını yenmeye çalışır, şu ya da bu gerekçe ile sürekli mücadeleden kaçarken, bu gidişle ortada hak müca- delesi yapılacak ne sendikacılık hareketi, ne de örgütlü işçi kalacak.. Kurum, prim tahsilatında özel bankalan devreye sokma karan aldı SSK'denkamu bankalarınarest GÜNEŞ GÜRSON ANKARA - Her ay emekli maaşlannı ödemekte güçlük çe- ken Sosyal Sigortalar Kurumu (SSK). sigorta prim tahsilatı- nda özel bankalan devreye so- kacak. Kamu bankalannın geç ajktanm yaparak SSK gelirieri- ni kullanmasından dolayı. bu yıbn ilk beş ayında 400 milyar bra tutannda gebr kaybına uğ- rayan kurum. özel bankalar için protokol taslaklan hazı- rladı. Kuruma. "prim tahsilarını anında izleme" oianağı sağlaya- cak olan uygulama. SSK Yöne- tim Kurulu'nca karara bağ- landı. 4 kamu bankası tarafmdan, gebrleri banka sistemi içinde faiz elde etmek amacıyla kul- lanıldığı için zarara uğrayan SSK. özel bankalan devreye so- karak, kamu bankalannı 'i reka- bete zoriama" hazırbklannı ta- mamladı. Mevcut durumun de- vam etmesi durumunda bu za- rann 1 trilyon lirayı aşacağı he- saplandı. SSK Muhasebe ve Mab Işler Daire Başkanbğı, ilk olarak Toprakbank A.Ş ve Interbank AŞ ile yapılmak üzere protokol taslaklan hazırladı. Protokol taslaklannda. bu bankalann, bağlı olduklan holding firma- lannda calışanlann sigorta primlerinin tahsilatını yapma- lan öngörülüyor. Necati Çelik: Çözüm demokratikleşme Istanbul Haber Servlsi- Hak-İş Konfederasyonu Ge- nel Başkanı Necati Çelik Tür- kiye'de yaşanan sorunlann bir sistem sorunu haline geldi- ğini belirterek. "Çözüm de- rnokratikleşme" dedi. Öz İplik-İş Sendikası'nın düzen- ledığı "Ekonomik Kriz, Teks- til Sektörü ve Krizin Çaltşanla- ra etkileri" konulu sempoz- yumda konuşan Necati Çelik, Türkiye'de okonomik, bölü- cü ve sokak terörii yaşan- dığını. enflasyon ile iç ve dış borçlann giderek arttığını be- lirterek, sorunun birinci de- receden sistem sorunu haline geldiğini söyledi. Çelik, hükü- metin iflas etmiş tüçcar manüğıyla davranarak KİT'- leri satmaya çabşüğını kayde- derek, 1980'de bözulan emek- sermaye dengesinin giderek daha fazla bozulduğunu ve toplumun sosyal patlamalara doğru süreklendiğini vurgula- dı.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle