Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
25 HAZİRAN1994 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA
EKONOMI
KrçPrtrolOflsi'ne
• ANKARA (ANKA)- Koç
Holding'in, özelleştirme
aşamasmdaki Petrol Ofisi'ne
tab'p olmadığı bildirüdi.
Holding tarafmdan yapılan
açıklamada Petrol Ofisi için
herhangi birgirişimde
bulunulmadığı, bu amaçla
hiçbir Amerikan şirketiyle
ortaklığının söz konusu
olmadığı belirtildi.
Özelleşurme Idaresi de Petrol
Ofısi'nin özelleşürilmesiyle
ilgili olarak bazı yaünmcılarla
görüşmeler yapıldığı
yolundaki haberleri yalanladı.
TTK'deküçûlme
politikası
Ekonomi ServisJ- Tiirkiye Taş
Kömürleri, Genel
Müdürlüğü'nü küçültme
politikasıru bugün yürürlüğe
koydu. Bucerçevede, TTK
Genel Müdürlüğü Kozlu
Müessesesi'nin Kozlu
Bucağı'ndaki 300 metrekarelik
bir arsasını 67 milyona, 650
metrekarelik diğer bir arsasını
ise 75 milyona ihale ile sattı.
Kib'rnli Bucağı'ndaki deniz
sahilindeki 252 metrekarelik
arsasını da 7 milyar 610
milyona sattı. Bu satışlardan
TTK Genel Müdürlüğû 8
milyar 176 milyon gelır
sağlamış oldu.
Expodental 94
fuarı
• Ekonomi Servisi - Signal'in
sponsorluğunda düzenlenen
2. Uluslararası Dişhekimliği
Kongresi ve Expodental '94
fun tamamlandı. 20-26
haziran tarihleri arasında
Harbiye Kültür Merkezi'nde
gerçekleştirilen ve dünyanın
çeşitli ülkelerinden 200
dişhekiminin katıldığı
kongrede dişhekimliği ile
ilgili çeşitli bilimsel faaliyet
ve konferanslar yer aldı.
Basının durumu
tartışılacak
• Ekonomi Servisi- Ekonomi
Muhabirleri Derneği tstanbul
Şubesi, mesleki ilke ve etik
değerleri üyelerine hatırlattı.
EMD'den yapılan açıklamada
basının içinde bulunduğu kaos
ve açmazın genişlediğı süreçte
gazetecilik meslek
saygınlığının darbe yediği, kitle
iletişim araçlannın güç
klfltanma aracı niteliğine
dÖnüştüğü. basını ve . . ' ' ' . . "
gazetecileri kullanma
çabalannın olağan yöntemler
haline geldiği belirtildi.
SİGORTA
ŞİRKETLERİ
•ANADOLU
HAYAT
SİGORTA,
Kanal 6 ve
InteTpress'in de yer aldıgı
Arü Yayıncıbk'ın 350
personelinin grup sağlık
sigortasını yeniledi.
• GÜNEŞ SİGORTA
Emekli SandığVna ait
elektronik cihazlara ve
Tanm İşletmeleri Genel
Müdürlüğû'ne bağlı
Gökhöyük Tanm
İşletmesi'nin 200 dekar mısır,
2230 dekar ayçiçek ve 4865
dekar buğday ürünlerine
teminat,verdi.
^ E BRAY
t^ ^ SİGORTA
^ r Bisan Bisiklet
< ^ ^ Sanayii ve
• 1â ^ ^ ^ - Ticaret A.Ş.'nin
•* ^ ^ İzmir'de kurulu
fabrika binalan ile ûretimde
kullanılan tüm makine,
tesisat, demirbaşlar ve
emtiayı güvence altına aldı.
• GÜNEŞ HAYAT,
Türkiye'deki sigorta
fkaliyetleri ile ilgili rapora
göre, 1993 yılında hayat
şirketleri arasında TL
bazında en verimli kuruluş.
• COMMER
OALLTNION
Türkiye'de
sigorta
faaliyetleri
konusunda ilk sırada yer
aldı.
•BATI SİGORTA daha
hızlı ve kaliteli servis için
acentelerine, acente paket
programlarmı yeniden
düzenleyerek ücretsiz dağıttı.
• AGF
GARANTÎ
SİGORTA.
Mecidiyeköy'-
^ . deki yeni genel
müdurlük binasına taşındı.
• EGE SİGORTA
müşterisi. radyo teyp, cam
kınlması ve yüzde 100 riicu
imkanı olan kaskd
hasarlannda hasarsızhk
indirimlerini kaybetmiyor.
•NORDSTERN
SİGORTA Uluslararası
Seyahat Sağlık Sigortası
uveulamasına başladı.
K
BEMEK
SİGORTA
Profılo'nun
Türkiye sathına
yaygın bin
bayiisinin AJEG ve
Telefunken mamullerini
yangın, terör ve hırsızlık gibi
risklere karşı sıgortaladı.
Koç veKomili, 1996'yı da kapsayıp seçimekonomisini önleyecek uzunvadeli hedefler belirlenmesiniistediler
TİJSIADyenibirpaketisriyorEkooomi Servisi- Türk SanayiciJeri ve
lşadamlan Demeği(TÜSİAD), hükümet-
ten daha uzun vadeli ve kapsamlı yeni bir
istikrar programı açıklanarak, şeffaflık ve
kararbiık içinde uygulamasını istedi.
TÜStAD Yüksek tstişare Konseyi Baş-
kanı Rahmi Koç, önümüzdeki genel ve ye-
rel seçimlerin aynı tarihte yapılmasına ola-
nak tanıyacak yasal değişikliğin yapd-
masını ve aşın harcamalara yol acan seçim
ekonomisinden kaçınılmasını tavsiye etti..
TÜSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Habs
Komili de, hükümetin 1996 seçimlerini içi-
ne alan bir dönem için orta vadeli hedefler
ve uygulama takvimi beb'rlemesi ve iki yıl
sürecek durgunluk döneminde kredibi-
letisini artürması gerektiğini savundu.
TÜSİAD Yüksek fstışare Konseyi'nın
dün Sabancı Center'da düzenlenen 1994
yıü ilk toplantısında açıbş konuşmasını
Konsey Başkaru Rahmi Koç yaptı. Rah-
mi Koç dünya ekonomisinin durgunluga
girdiği ve ışsizlığin arttığı son 2 senede
Türkiye'de dünyanın imrendiği bir büyü-
me yaşandığını anlatarak, 1994 başında
dünya ekonomisinin istikrarb bir şekilde
gelişmeye ve büyümeye yöneldiği dönem-
de,tam tersi Türk ekonomisinin çökuş ya-
şadığmı hatta durma noktasına geldiğıni
vurguladı. Koç, bu gidişatın nerede, nasıl
ve ne zaman duracağının bilinmediğiru
söyledi.
Koç işsizliğin arttığı bir ortamda özel-
leştirme programını yürütmenin de zorla-
şacağını, döviz kredisi bulmarun ise şim-
HOfcömetesorular: COztimöıteriteri:
• Hükümetin, özelieştirmede bilinçli
ve kararlı olduğunu gösterecek çarpıcı
bir adım ne zaman atılacak?
• Türkiye'nin dö vız gelirierini artürma
zorunluluğunun önünde duran engeller
nasıl aşılacak?
• Dışdünyadaki itıbanmızın yeniden
oluşturulmasında, orta vadeli bir
istikrar programının önemi kavranmış
mıdır?
• Vergi reformu ek vergilerden mi
ibaretti?
•Tanm politikası, oy kaygılanndan
uzak bir yaklaşımla ne zaman ele abnacak?
•Sosyal güvenbk sisteminin çok ciddi revizyona ihtiyacı
olduğu bu dönemde sosyal sarsıntılar hafife mi alınıyor?
Halis Komili. Rahmi Koç
• Dış borçlar konsolıde edilmeli ve uzun
vadeye yayılmah
• İç borçlann ödenmesine uygun çareler
bujunmalı.
• İç talebi canlandıracak tedbirler alınmab.
• Finans sektörü ile sanayi sektörü arasında
öriilen duvar yıkılmalı.
• Vergi tabana yayılmah. Vergi vermeyen
hapis cezasına çarptınlmalı.
• fhracatta yeni bir seferberlik başlatılmalı.
• Uzun vadede, ne yalnız iç piyasa ile ne
yalnız ihracat ileayakta kalınabilir. Buna
makul birdenge bulunmaiı.
• İstihdamı teşvik etmek için reeskont kredileri sağlamalı.
• Hükümet ile özel sektör tartışmak yerine diyaloğa girmeli.
• AT ile görüşmeler. bu sıkıntılardan dolayı geri bırakılmamalı.
diden imkansız hale geldiğini savunarak,
işsizlik sigortası olmayan bir ülkede işten
çıkanlanlann duruma daha ne kadar da-
yanacaklanru tahmin etmenin güç ol-
madığıru sözlerine ekledi.
Yönetim Kurulu Başkanı Halis Komili,
kriz öncesı ve sonrası durumu karşılaştıra-
rak, bugün gelinen yeri, hükümetin art>-
lan ve eksilerini ortaya koydu.
5 Nisan kararlanru ve sonrasında uygu-
lamaya konan stabilizasyon programını.
ihmal sonucu çıkmış bir yangını şöndür-
me operasyonuna benzeten TÜSİAD
Başkanı, 1979-80 krizini, 40 yıllık bir uy-
gulamadan sonra tıkanmış bir ekonomik
modelin yarattığını. 1994 krizinin ana
kaynağının ise yeni ve çağdaş bir ekono-
mik yapı oluşturma cabşmalannın politik
mülahazalarla yanm bırakılması oldu-
ğunu söyledi.
İyimserlik yanlış
Komili "kriz öncesi ve sonrası"'nın tab-
losunu çizerek, uygulanan seçim ekono-
misinin ve ekonomi yönetiminde yapılan
üstüste haıalann bedelini her kesimın öde-
diğini belirtti.
Hükümetin, bugün kamuoyuna
yansıttığı olumlu havayı da eleştiren Ko-
mi1
', şunlan söyledi:
" Pivasalardaki durgunluğun tabii bir so-
nucu olarak enflasyonda meydana gelebıle-
cek bazı gerilemeler, devletin neredeyse tüm
faaliyetlerini askıva alması sonucu bütce
açıklarında kaydedilen olumlu gelişmelef,
sanavinin durmasına bağlı ittıalat azalması
yüzüiıden cari dengede mevdana gelen iyi-
leşmeler. bugünlerde bir zafer edasıyla önü-
müze getirilebilir. Ancak, volun henüz başı-
ndavken, erken bir iyimserlik havası > aratı-
rsanız uzerinizdeki baskılan arttırmaktan
başka bir şey yapmamış olursunuz. Bu bas-
kıiara dayanamadığınız takdirde, Brezilva
misali krizier ve paketler birbirini izler."
ÖİB'in önceki gün yaptığı açıklamaya tepki gösteren genel müdür Amanvermez: Suç işliyorlar
Erdeıııiı'iıı fîyatı içintarhşmakızışıyorEkonomi Servia - Erdemir'in
fiyatı konusundaki tartışmalar
büyüyor. özelleştirme ldaresi
Başkanhğı'nın. Ereğb Demir ve
Çelik Fabrikalan'nın değerinin 2
milyar dolann altında olduğu yö-
nündeki açıklamasından sonra
bir basın toplanüsı düzenleyen
Fabrika Genel Müdürü Yalçın
Amanvennez', Erdemir'in bu-
günkü değerinin' en az 5 milyar
dolar olduğunu belirterek, Özel-
leştirme İdaresi'ni Erdemir'le ilgi-
li olarak yanbş bilgi vermekle ve
yasalan çiğnemekle suçladı.
Partil^den özelleştirmeye karşı güç birliği
&TANBUL(ANKA)-Erdemir'in,Kaınu
Ortakbğj idaresı elinde bulunan yüzde 40'hk
hissesinin Hintli bir firmaya bk>k olarak
satılacağt yolundaki söylentiler, Ereğü'de
rahatsızlık yarattı. Ereğb Betediye Başkanı HaH
Podnyık Ue ikrtıdar ve muhaiefet parülennın ilçe
başkanlan, Erdemir'in kontrolünün
yabancılann eline geçmesine kesinlikte karşı
oJduklannı bildirdi. Halil Posbıyık ve DYP,
SHP. ANAP, RP. CHP, DSP, MP. BBP, DYP,
YDP ilçe başkanlan tarafmdan, konuyla ilgili
olarak yapılan ortak açıldamada, Erdemir'in
özel bir yasayla kurulmuş en büyük ağır sanayi
kuruluşu olduğu, kuruluş özeiligi nedeniyle
klasik KİT yapısmdan farklı özel bir yörtetirn
anlayışına sahip bulunduğu, hissesenetlerinin
borsada serbestçe işlem gördüğü anlauldı.
Erdemirüriinlerinin savunma sanayiindeD
ambalaj sanayüne kadar geniş bir kullanım alanı
bulunduğuna işaret edılerek. tüuslararası rekabet
ortamında üriinlerinin aranılır halegeldiği
belirtildi.
ÖÎB'den cevap
Amanvermez'in basın toplanüsı
ve bazı basın yayın kurumla,
nnda Erdemir'in fiyatı ile ilgib
çıkan haberler üzerine dün OIB
bir açıklama daha yaptı. Yapılan
açıklamada, şirketin piyasa değe-
ri ile herhangi bir fiyatın belirlen-
mediği ve çeşith çevrelerce ileri
sürülen değerin de gerçeklikten
uzak olduğu belirtildi. OİB'in
açıklamasında, Erdemir'in satış
sürecinin başlatıldığının duyurul-
ması amaayla yapılan duyuruda
şirket değeri ile ilgili konulann,
IMKB'de işlem gören şirketin
hisselerine yönebk spekülasyon
yapılmasının engellenmesi ve
özellikle küçük yatınmalann za-
rar görmesinin önlenmesi için yer
verildiği iddia edildi ÖlB 23 hazi-
randa yaptığıamada, Erdemir'in
çeşitli çevrelerce 2 milyar dolar
olarak gösterilen değerinin 1 mil-
yar dolar olan borçlan kapsa-
madığı. ancak şu an piyasa kapi-
tilizasyon değeri olan 500 milyon
dolann da piyasa şartlannda ger-
çeği yansıtmadığını bebrtmişti.
Bunun üzerine Erdemir Genel
Müdür Yalçın Amanvennez bir
basın toplantısı düzenleyerek,
ÖİB'in yaptığı açıklamanın, Ser-
maye Pıyasası Kanununa göre
suç olduğunu öne sürerek, ya-
sanın. Borsa'da kote olan şirket-
lerin değerleriyle ilgili açıklama
yapılmasını yasakladığnı hatı-
rlattı. Amanvermez, ÖİB'in Er-
demir'le ilgili olarak yaptığı açı-
klamanın şirketle ilgili gerçekleri
yansıtmadığını söyledi.
Erdemir'in 31 Mayıs 1994 iti-
banyla 352 milyon dolan uzun,
150 mılyon dolan da orta vadeli
olrnak üzere yaklaşık 500 do-
J
larlık dış borcu bulunduğunu be-
lirten Amanvennez. teknolojinin
eskidiğınc ilişkin iddialann da
yanlış olduğunu vurguladı.
Amanvennez şöyle konuştu:
"Erdemir, kurulduğundan bu
yana sürekli modern teknolojiyi
takip etriği ve gerekli finansmanın
büyük bölümünü kendi öz kay-
naklanndan sağlayarak kamu
yatınmlanyla, kapasitesini 2 mil-
von tondan 3 milyon tona çı-
kardığı için, teknolojisinin eski oi-
duğu görüşüne kanlmak mümkün
değiklir." Amanvermez. fabri-
kanın bugünkü değerinin en az 5
milyar dolar olduğunu savundu.
Amanvermez şunlan söyledi:
"BunJar ortaday ken Erdemir'in 2
milyar dolar etmeyeceğini söyle-
mek, zihinleri bulandırmaktır.
ÖzeUeştirme İdaresi Başkanlığı,
maksadım aşan bir açıklamada
bulunmuştur. Bu açıklama suçtur.
İMKB'nin gereğini yapması gere-
kir. İzah edilen raka/nlar gerçeği
yansıtmıyor."
Otoıııotivde vergi iııdi, işsizlik "söz'ekaldı
Ek Taşıt Alım Vergisi yüzde 6'ya, eski-yeni otomobil takasında uygulanan kampanyalarda otomotivcilerin yüzde
23 oranında ödediği vergi de 3 ay için yüzde 1 'e indirildi. Sektör çabşanlannın atılmaması için 'sözlü güvence' alındı
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Ba- Devlet Bakaru Erman Şahin. Ba\ındır-
kanlar Kurulu, Ek Taşıt Alım Vergisi bk ve İskan Bakanı Onur Kumbaracıba-
oranıru yüzde 12'den yiiizde 6'ya, eski- şı ile Turizm Bakanı Abdülkadir Ateş.
yeni arabalann takası biçimind^uygu-
ladığı kapmanyalarda otomotivcilerin
yüzde 23 oranında ödemek zorunda ol-
duklan vergiyi de 3 ay için yüzde l'e in-
dirdi. Hükümet, sektör çabşanlannın iş-
ten atılmamalan konusunda, sanayi-
ciden "söriü güvence" aldı. Ancak daha
önce atılan işçilerin durumu belirsiz kal-
dı.
Bakanlar Kurulu'nun dünkü toplan-
tısında imzalanan kararname, SHP'li
bakanlann eleşü'rilerine hedef oldu.
kararnamenin 5 Nisan Kararlan doğ-
rultusunda benimsenen, "yükün adil
paylaşımı" ilkesine ters düştüğünü vur-
guladılar. Kararnameyi, ancak sektör
çahşanlanrun iş güvencelerinin sağlan-
ması koşuluyla onaylayabileceklerini
bebrten SHP'U bakanlar, Maliye Baka-
nı İsmet Attila'nın, "O konuda sözlü gü-
vence aklık" açıklaması üzerine karar-
name>i imzaladılar.
Bakanlar Kurulu'nun yaklaşık 1,5 sa-
at süren dünkü toplantısında, ekonomi-
deki son gelişmelerle. Türkiye Odalar ve
Borsalar Birliği'nde sanayi sekıörü tem-
silcileriyle gerçekleştirilen toplanülar
değerlendirildi. Ek Taşıt Alım Vergisi"-
nin yüzde 12'den yüzde 6'ya indirilmesı-
ni öngören kararname. toplantıda.
SHP'b bakanlann tepkilerine neden ol-
du. Otomobil firmalannın, eski-yeni
oto takası şeklindeki kampanyalannda
ödemek zorunda olduklan yüzde 23'lük
vergi oranını 3 ay süreyle yüzde 1 'e indi-
ren kararname konusunda, Bayındırbk
ve İskan Bakanı Kumbaracıbaşı, "5 Ni-
san Kararlan'ndan zarar görenler sadece
otomotivciler mi? İnşaat ve turizm sektö-
rü de can çekişiyor. Bu sektörler için hiç
birşey yapümazken. otomotivcilerin is-
temleri için her şey seferber ediliyor"
dedi. Toplantıda yapılan değerlendir-
meler sonucunda. sadece turizm sektö-
ründeki düzenlemeleri kapsayacak yeni
bir yetki yasasının hazırlanması görüşü
benimsendi.
Devlet Bakanı Kahraman'ın, insan
haklan bakanbğının kuruluşuna ilişkin
hassasiyeü üzerine. Başbakan Tansu
ÇUler, DYP'li bakanlara "Bu yasa bu-
gün (dün) TBMM'den çıkmalı. Hepinizi
Meclis'te görmek istiyorum" talimatıru
verdı.
H U L Y A G E N Ç
Gıda'da etiketler yenileniyor
YENİÜRÜN
Pınar'dan pasta kreması
P
ınarSüt, pastacılar için 5
kilogramlık pasta kreması
üretti. Sade ve kakaolu
olarak üretilen pasta kreması
sayesinde pasta ustaları,
pişirmeye gerek kalmadan ve
sütten başka hiçbir şey ilave
etmeden kremalannı kolayca
hazırlayabilecekler. Raf ömrü 1
yıl olan Pınar Pasta Kreması, hem dolgu, hem de yüzey
kaplama malzemesi olarak kullanılıyor. •
Milupa'dan yeni mama
Premati M
ilupa, vaktinden önce dünyaya gelen
prematüre bebekler için Milupanlı
Prematil adını verdiği özel formüllü bir
mama hazırladı. Prematüre bebekler için
özel olarak üretilen mamanın içeriğinde
anne sütünde bulunan, beyin ve görme
duyusunun gelişiminde önemli rol oynayan
Omega-3 ve Omega-6 isimli LCP (uzun
zincirli çoklu doymamış yağ asidi) bulunuyor.
Milupanlı Prematil, geçen ay Avrupaülkelerinde ve Türkiye'de
aynı anda piyasaya sürüldü. •
Stefanel'den triko haftası
S
tefanel, trikolarını özel fiyatlarla satışa sunuyor. Triko
haftası boyunca indirime devam edecek olan Stefanel
koleksiyonunda Italyan model ve renklerine ağırlık verildi.
Türkiye'de mağaza sayısını 24'e ulaştıran Stefanel'in ilkbahar
yaz koleksiyonunda trikoların yanı sıra keten, jean grupları,
elbiseler, viskon etekler, penyeler ve şortlarda yer alıyor. •
G
ıda borsası olarak
bilinenRamı
Toptancılar
Çarşısı nda etiketler
gerçek değerını bulmaya
başladı. Açıklanan
istikrar paketi
sonrasında Ramı
Toptancılar Çarşısında
55bınlirayatırmanan
kurufasulye40bın firaya,
40 bın liraya satılan baldo
pirınç 35 bın liraya düştü.
Ramı Toptancılar Çarşısı
Başkanı MehmetReis,
tüketıcıleringıda
maddelerındede
tasarruf yapmaya
başladığını belirterek,
''Ekonomik kriz bir
ölçüde müshfliği
ö'nledi "dedi. 'Yapılan
istatistikler, orta direğin
kuru gıda tüketimini
yüzde 10 oranında
azalttığını gösteriyor" diyen MehmetReis, bu
oranın dar ve sabit gelirlı ailelerde yüzde 30'lara
ulaştığını söyledi. Rami Toptancılar Çarşısında
kriz sonrasında toptan fiyatı 18 bin liraya
tırmanankırmızımercimeğinkilosu 15bin liraya,
35 bin liraya satılan ıthal pırincin kılosu 28 bın
liraya, 25 bın liradan satılan nohutun kilosu 23
bin liraya düştü. Ekonomik kriz sonrasında uzun
Kuru Fasulye
BakJo
Ithal pirinç
Nohut
K.Meramek
Y.Meramek
Bulgur
Barbunya
55.000
40.000
35.000
25.000
18.000
20 000
11.000
27.000
bir süre kilosu 20 bin
liradan satılan kuru
soğan, önceki hafta 15 bin
liraya düşmüştü. Kuru
soğanın bu hafta Rami
Toptancı lar Çarşısı 'nda 7
bın 500 ile8 bın liradan
satıldığını söyleyen Ramı
esnafı, "Soğanın gerçek
değeri 3 bın 500,4 bin lıra.
Yaklaşık 1.5aydırRusya
ve Türki Cumhuriyetlere
yapılan 100-150 tonluk
ıhracatlarfiyatlann
düşmesini engelliyor.
Esnafpeşin parayı
verene, soğanı satıyor"
dıye j<onuştular.
İklımşartlarının
dengesizlıği nedeniyle bu
yıl domateste "piyasa
öoş/uğu"yaşanıyor.
Tarlada olgunlaşamayan
domatesin yerıni, düşük
kalitedekıturfanda
domatesdoldurmayaçalışıyor Tarla
domatesının piyasaya surülememesı fıyatların
artrnasına neden oluyor. Dün, Antalya Merkez
Halı'nde kaliteli domatesin kilosu 15-16 bın
lıraydı. Nakliye, işçılık ve vergılerle bu rakamlar
Istanbul Sebze ve Meyve Halı'nde 19-20 bın
liraya çıktı. Perakende satış fiyatı ise 25 bın lıra
ile 29 bin lıra arasında değıştı. •
40.000
35.000
28.000
23.000
15.000
18 000
9.800
24.000
Migros yenîsüpermarketiyle Ankara'da
S
üpermarketlerzincin
Migros, 28 Haziranda
Ankara'da ilk şubesini
açıyor. Genış ürün yelpazesi ile
tüketiciye hitap eden Migros
mağazalarında, meyve ve sebze
için kasadaotomatiktartı, kredi
kartı kullanma kolaybğı ve
ücretsiz otopark bulunuyor.
Ankara'da ikınci bir mağaza daha
açmayı planlayan Migros, 1994
sonuna kadar Mersın'de de bir
şube açmayı hedefliyor. •
IŞÇİNİNEVRENINDEN
ŞUKRAN SONER
Korkunun Ecele Faydası YokUluslararası bir araştırmaya göre işsizlikten en çok Türk-
ler korkuyormuş. Her yüz Türk'ten 73'ü bu yıl içinde işsiz kal-
ma korkusunu yaşıyormuş. Bazı öylesine açık, bilinen ger-
çekler vardır ki insan "bunu öğrenmek için araştırmaya,
onca masrafa ne gerek var?" diye de düşünebiliyor.
Türkiye'de sigortalı bir işte çalışabilen insan sayısı ancak
3.8 milyon, özel sektörde sendikalı bir iş bulabilmiş olanlar
ise sadece 300 bindi. "di" ekini kullandık çünkü, Çalışma
Bakanlığı'nın resmi istatistiğine göre 1 ocaktan bu yana işini
kaybetmiş olanların sayısı 577 bin 180, son 2X3 günün işten
çıkarılan sayısı 100 bine dayanmış.
Resmi istatistiğe girenlerin, işten çıkarılmaları yasa ge-
reği bildirilmiş olanların, ancak sigortalı ve sendikalı çalı-
şanlar olduklarını unutmamalıyız. Yani yeni sigortalı ve sen-
dikalı işçi çalıştıracak iş alanları yaratılamazsa (ki ekonomi-
ye ilişkin bütün göstergeler, alınan kararlar bunu ortaya
koyuyor), toplam sigortalı calışanm 3.2 müyon ve özel sek-
törde sendikalı çalışanın 200 binin altına düştüğünü kabul et-
memiz gerekiyor. Kayıtlı ekonomide, sanayide çalışanların
iş kaybetmesinin yan sanayie yansıması, kayıt dışı ekono-
mide çıkarılmış olanların daha fazla olmasını gerekli kılıyor.
Bu da yılın başından bu yana 1 milyona ulaşan bir işçi kitlesi-
nin işini kaybetmiş olması anlamına geliyor.
Bu noktada bir de DİSK'e bağlı Tekstil sendikasının, tekstil
sektöründe çalışanlar arasında yaptığı bir ozel anketten ek
yapalım: Halen çalışmakta olanların yüzde 50'sinin 5 yıldan
daha az kıdemli yeni işçi olduğunu anımsatalım. Ücret or-
talamasının da 3 milyonun altında kaldığını vurgulayalım.
Yani özel sektörümüzün, sanayiimizin krizden önce de sü-
rekli işçi çıkarma ve düşük ücretli yeni işçi alarak ücret orta-
lamasını aşağı çekme eğiliminin kronik bir alışkanlık ve has-
talığı olduğunu belirtelim.
Tabii bütün bu ürkütücü rakamlar sadece özel sektör ve
krizin ilksonuçlarına ilişkindi. Birdeinatla, nepahasınaolur-
sa olsun ve ideolojik olarak, 70 yıllık birikimi yok etme pa-
hasına gerçekleştirilen ve hızlandırılmak istenen özelleştir-
me, daha doğrusu ağırlıklı KİT'lerin kapatılması olgusu var.
900 bin kamuda çalışan sigortalı işçıden ne kadarının işini
kaybedeceğini, buna ne kadar memurun ekleneceğini he-
nüz bilmiyoruz. İstenen özelleştirilme gerçekleşirse çok
daha trajik bir tablo ve işçi hakkı kaybı yaşanacak.'
Zaten nüfus artışına paralel iş kapasitesi yaratamamış bir
ülke olarak, bilinen kronik işsizi milyonlarla, gizli işsizi ile
birlikte 5 milyonla sayılan bir ülkede, birdenbire büyük sayı-
larla yeni işsiz doğması ne anlama gelir? Bu arada bu yeni
işini kaybeden ve kaybedeceklerın, aslında mevcut işsiz-
lerin geçimini yıllardır sağlayanlar olduğunu da anımsa-
malıyız. Çünkü bütün araştırmalar Türkiye'de her çalışan iş-
çinin, ortalama 3-5 insanın geçimini sağladığını ortaya koyu-
yor. Böylece açlığa mahkum edilenler katlanarak artıyor.
Yani şimdi Türkiye'de işçilerin işsizlikten korktukları sonu-
cunu çıkaran bir araştırma, bir bilinmeyeni mi ortaya çıkarı-
yor? Haber mı oluyor? Olsa olsa, köpeğin insanı ısırması
gibi, bir işçinin de Türkiye'de işten atılmaktan korkmaması
ancak haber olabilir. Boylesı varsa, aklından şüphe edılebı-
lir. iyi de.. korkunun ecele bir faydası olmuyor. Başka birşey-
ler yapılması gerekiyor.
Gözler ister ıstemez örgutlü ışçıye, sendikalara, en fazla
örgütlü işçiyi bünyesinde topladığı için de Türk-İş'e çevrili-
yor. Son çıkarmalardan önce 1.2 milyon olan sendikalı işçi
sayısı şimdi gerçekte 1 milyona kadar inmiş olabilir. Yine de
örgütlü ve lokomotif bir güç. Onlar harekete geçerse, arkası-
ndan kısmen örgütlusü memurlar, örgütsuzü kara sanayide
çalışanlar, emekliler. üretıciler gelebilir. Bu çarpık, akıl al-
maz gidişe set çekmek üzere bir şeyler yapılabilır.
Türk-İş'in acil gündeminde özelleştirme, özel sektörden
işçi çıkarmalarından başka yürürlükteki kamu sözleşmelerı-
nin 2. yıl 2. dönem zamlarının hükümet tarafmdan gasp edil-
mek istenmesı var. 600 bine yaklaşan işçinin tamamen yasa,
hukuk düzenine aykırı, yürürlükteki toplusözleşme gereği
ödenmesi gereken ücret zamlarının gaspı, belki de bardağı
taşıran son damla. Işçiler Türk-İş yönetimine, sendıka baş-
kanlarına güvenlerini yitirmiş konumda. Ayın 28'inde top-
lanacak Türk-lş Başkanlar Kurulundan yine oyalanma, al-
datma kararların çıkmasını engellemek üzere çeşitli uyarı
eylemleri yaptılar. En son Samsun Gübre fabrikası işçileri,
bir hafta kendilerini fabrikaya kapatarak, Türk-lş yönetirnini
ülke çapında etkili bir uyarı eylemınden dönüş yapmamaya
zorlamayaçalıştılar.
Türk-İş'in başkanlannın korkusu işçininki gibi işten atılma
da değil. Onlar koltuklarının, saltanatlarının, çıkarlarının bo-
zulacağı korkusunda. Çok daha örgütlü, guçlü olduklan dö-
nemlerde kaçtıkları mücadeleye, daha yozlaşmış, açıkları
büyümüş ve başarılı olma şansları azalmış, risklerin kat-
landığı bir dönemde girmeye karar vermek hiç de kolay de-
ğil. Korkularını algılayabilmek için yürek atışlarını dinleme-
ye gerek yok. Ancak korkunun da ecele faydası olmuyor.
Onlar korkularını yenmeye çalışır, şu ya da bu gerekçe ile
sürekli mücadeleden kaçarken, bu gidişle ortada hak müca-
delesi yapılacak ne sendikacılık hareketi, ne de örgütlü işçi
kalacak..
Kurum, prim tahsilatında özel
bankalan devreye sokma karan aldı
SSK'denkamu
bankalarınarest
GÜNEŞ GÜRSON
ANKARA - Her ay emekli
maaşlannı ödemekte güçlük çe-
ken Sosyal Sigortalar Kurumu
(SSK). sigorta prim tahsilatı-
nda özel bankalan devreye so-
kacak. Kamu bankalannın geç
ajktanm yaparak SSK gelirieri-
ni kullanmasından dolayı. bu
yıbn ilk beş ayında 400 milyar
bra tutannda gebr kaybına uğ-
rayan kurum. özel bankalar
için protokol taslaklan hazı-
rladı. Kuruma. "prim tahsilarını
anında izleme" oianağı sağlaya-
cak olan uygulama. SSK Yöne-
tim Kurulu'nca karara bağ-
landı.
4 kamu bankası tarafmdan,
gebrleri banka sistemi içinde
faiz elde etmek amacıyla kul-
lanıldığı için zarara uğrayan
SSK. özel bankalan devreye so-
karak, kamu bankalannı 'i
reka-
bete zoriama" hazırbklannı ta-
mamladı. Mevcut durumun de-
vam etmesi durumunda bu za-
rann 1 trilyon lirayı aşacağı he-
saplandı.
SSK Muhasebe ve Mab Işler
Daire Başkanbğı, ilk olarak
Toprakbank A.Ş ve Interbank
AŞ ile yapılmak üzere protokol
taslaklan hazırladı. Protokol
taslaklannda. bu bankalann,
bağlı olduklan holding firma-
lannda calışanlann sigorta
primlerinin tahsilatını yapma-
lan öngörülüyor.
Necati Çelik:
Çözüm demokratikleşme
Istanbul Haber Servlsi-
Hak-İş Konfederasyonu Ge-
nel Başkanı Necati Çelik Tür-
kiye'de yaşanan sorunlann
bir sistem sorunu haline geldi-
ğini belirterek. "Çözüm de-
rnokratikleşme" dedi. Öz
İplik-İş Sendikası'nın düzen-
ledığı "Ekonomik Kriz, Teks-
til Sektörü ve Krizin Çaltşanla-
ra etkileri" konulu sempoz-
yumda konuşan Necati Çelik,
Türkiye'de okonomik, bölü-
cü ve sokak terörii yaşan-
dığını. enflasyon ile iç ve dış
borçlann giderek arttığını be-
lirterek, sorunun birinci de-
receden sistem sorunu haline
geldiğini söyledi. Çelik, hükü-
metin iflas etmiş tüçcar
manüğıyla davranarak KİT'-
leri satmaya çabşüğını kayde-
derek, 1980'de bözulan emek-
sermaye dengesinin giderek
daha fazla bozulduğunu ve
toplumun sosyal patlamalara
doğru süreklendiğini vurgula-
dı.