27 Kasım 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
25 HAZİRAN1994 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER 'ÇNIer iş taMIMe başanlî' IANKARA (ANK A)- RP Genel Başkan Yaraımcısı Musa Demirci, ülke sorunlan giderek büyürken Başbakan Tansu Çiller'in özel işlerinin takibinde çok başanlı olduğunu ileri sürürek Çiller'in ABD'deki yatınmlannın kaynağmı açıklaması gereküğini söyledi. Demirci, "Başbakan, kendisi için Mechsaraştırması istemelidir'dedi. Musa Demirci, parlamentoda düzenlediği basın toplanüsında, Çiller'in mal beyanında gösterilmeyen Amerika'ya yaptığı 10 milyon dolarlık yaünmında iflas eden ya da ettirilen bankalann katkısı olup olmadığırun açıklanmasını isteyerek "Sayın Başbakanın özel işlerini takiptekı maharetine rağmen devlet işleri fiyaskoyla sürmektedir" dedi. CHP'dengeç •ANKARA (ANKA) - CHP Antalya Milletvekili Faik Altun, emeklilik yaşını yükselten yasa tasansını eleştirerek bunu, işcilerden emekli olma hakkını alma anlamına geleceğini söyledi. Faik Altun, parlamentoda düzenlediği basın toplantısınuda, SSK emeklileriain sefalet ücretinin de aJtında sadakaya mahkum edildiklerini belirterek "Yasa tasansı çözüm değildir" dedi. ESHOT yönetimi yargılanacak • İZMİR(AA)-İzmir!l Jdare Kurulu'nun, haklannda suç duyurusunda bulunulan Büyükşehir Belediyesi ESHOT Genel Müdürlüğüeski yöneticılerinin yargılanmalannı İcararlaşUrdığı bildirildi. Büyükşehır Belediyesi Basın Danışmanlığı'ndan yapılan açıklamaya göre tl İdâre Kurulu bu karan, 27 Mart seçimlerinden sonra işbaşına gelen ESHOT yönetiminin, eski yöneticiler haklunda, usursüz sınavdan dolayı suç duyurusunda bulunması üzerinealdı. ÖYSiçinek vapupseferi • lstanbul Haber Servisi- Türkiye Denizcilik Işletmeleri Genel Müdürlüğü, yann yapılacak Öğrenci Yerleştirme Sınavı'na (ÖYS) kaülacak öğrencilerin sınava zamanında yetişebilmeleri için "Şehirhatlan lşletmesi'nin" vapur seferlerini artürdı. Pazar sabahı ek olarak saat 05.50'de Büyükada-Sirkeci, saatO7.l5'te Büyükada-Bostancı, Eminönü-Kadıköy, Kabataş-Kadıköy ve saat 07.30'da Anadolukavağı- Sanyer seferleri yapılacak. Karadeniz •ANKARA (ANKA)- Türkiye ile Arnavutluk, Ermenistan, Azerbaycan Belarus, Gürdstan, Romanya, Rusya Federasyonu ve Ukrayna arasında kültür, eğitim. bilim, enformasyon aladlannda işbirliğine ilişkin Karadeniz Sözleşmesi, Bakanlar Kurulu'nca onaylandı. Kura ile öğrencl • lstanbul Haber Senisi- Galatasaray Lisesi'nin ilkokul bölümüne alınacak 50 öğrenci, dün noter huzurunda çekilen kura ile belirlendi. Galatasaray Lisesi bahçesinde velilerin önûnde yapılan kura çekimine 3 bin 857adaykaüldı.llkkez gecen yıl öğretime açılan Galatasaray Ilkokulu'na bu yıl giren öğrencilerin 8 temmuz tarihine kadar kayıtlannı yaptırmalan gerekiyor. 7kazada7ölö • tstanbul Haber Servisi- îstanbul'da dûn meydana gelen 7 ayn trafık kazasında 7 kişi yaşamını yitirdi. Otomobili ile İkitelli köprûsü ûzerinde seyir halindeyken direksiyon hakimiyetini kaybederek kaza yapan Sadettin Aygün yaşamını yitirdi. Diğer kazalarda ise Hüseyin Çavdar, Mehmet Gözüpek, Ali öner, Sultan Tûrk, Haydar Uray ve Fikret Teke yaşamiannı yitirdiler. Çillervergi kaçırdı mı? ANAP Genel Başkanı Mesut Yılmaz, Başbakan'm yurtdışına transfer edilen paralannın vergilendirilip vergilendirilmediğinin araştınlacağını söyledi ANKARA (Cumhuriyet Bû- rosu) - ANAP Genel Başkanı Mesut Yılmaz. Başbakan Tan- su Çiller ve eşi özer Lçuran Çil- ler'in ABD'deki malvarhklany- la ilgili olarak yurtdışına trans- fer edilen pararun vergisinin ödenip ödenmediğini, transfe- rin yasalara uygun olarak yapı- lıp yapılmadığının açıklığa ka- vuşturulması gereküğini söy- ledi. Yılmaz, konunun yasal yönünün araştınlacağını belir- tirken konunun kamuoyu açı- sından Başbakan Çiller için si- yasi ahlak sorunu olduğuna dıkkat çekti. Mesut Yılmaz, dün düzenle- diği basın toplanüsında, Başba- kan Tansu Çiller'in, ABD'de ortaya çıkan 215 milyar liralık rnalvarlığıyla ilgili tartışmalan değerlendirdi. Türkiye'nin bir' yandan hükûmetin yaptığı yan- lışlar sonucu ortaya çıktığını sa- vunduğu ekonomik krizi yaşar- ken diğer yandan da Başba- kan'ın ABD'deki yatınmlanyla uğraştığını ifade eden Yılmaz, "Sayın Başbakan'm ve eşinin bu konuda yaptıkları açıkJamalar kamuoyumı tatmin etmek bir yana konuyu daha da çapraşık ANAP Kderi, Çflfcr'in vergi borcunun kamuoyu açısından siyasi ahlâk sorunu olduğunu söyledi. hak getinniştir" dedi. Yılmaz. "Bu senetin beyan edilip edil- mediği, vergisinin ödenip öden- mediği konulan bir yana, kamu vicdanında asıl cevap aranması gereken sonı, bir başbakanın memleketin dövizini dışarıya ni- ye taşıdtğı sorusudur" diye ko- nuştu. 'Ekonomik kurtuluş sa- vaşı' için kendisinden fedakar- lık istenen yurttaşlann haklı olarak Başbakan Çiller'den bu soruya yanıt beklediğinj ifade eden Yılmaz, işadamlannı Gü- neydoğu'da yaünm yapmaya cağıran bir başbakanın kendi yaünmlannı yurtdışmda yap- ması durumunda samimiyeti- nin sorgulanacağını söyledi. Yılmaz, şu görüşleri dile getirdi: "Yurtdışındaki gurbetçiler- den biner mark göndennelerini isteyen bir başbakan önce kendi- si onlara örnek olmalıdır. Anla- şılan oruz aydan beri 'Dövize yaunm yapanın eli yanar' der- ken kendisini bunun dtşında say- mıştır. Ama muhakkak olan, bu ülkenin bu duruma müstenak ol- madığıdır." Gazetecilerin sorulannı ya- nıtlayan ANAP lideri, araştır- ma önergeleri olduğunu ve ge- lecek hafta TBMM gündemine geleceğini belirterek "Ama Meclis'i tafile sokma karan, ka- muoyunun duyaridık gösterdiği bu konunun en az eylül ayına ka- dar askıya aluımasını sağladı. Belki de Meclis'i tatile sokma karan bunun için alınmıştır" de- di. Yılmaz, Çiller hakkında suç duyurusunda bulunup bulun- mayacaklanna ilişkin bir soru- ya şu yanıtı verdi: "Olayın bir yasal yönü var. Yurtdışına transfer edilen bu meblağ Türkive'de vergilendiril- miş midir? Maliye'ye beyan edil- miş midir? Paraların yurtdışına transferi kambiyo mevzuatına uygun yapümtş nudır? Bu yasal yönü elbette araştırdacaktır. Ama asıl dikkat çekmek istedi- ğim siyasi vönüdür. Bunu bir si- yasi ahlak sorunu olarak ka- muovunun önüne getiriyorum." DYP'liler SHP'li Kumbaraabaşı, Oktay ve Sağlar'ın değiştirilmesini istiyor Koalisyoııda rötuş lıazırlığı HAKKIERDEM İSMET DEMtRDÖĞEN ANKARA - TBMM tatile girerken gözler uzun süredir beklenen kabine değişikliğine cevrildı. Başbakan Tansu Çiller ile Başbakan Yardımcısı Murat Karayalçın'ın kabine değj- şikliğini birlikte yapacaklan ve değişikliğin bu kez geniş kapsamlı olacağı bildiriliyor. Çok sayıda bakan kabine dışı kalırken bazı bakanlann da yer değiştirrnesi bekleniyor. DYP kulislerinde, radikal muhafazakar- lann hedefı haline gelen Milü Eğitim Bakaru Nevzat Ayaz'ın görevden abnacağı. Çiller'in buna karşılık Içişlen Bakaru Nahit Menteşe- nin yerine Esat Kıratuoglu'nu getireceği ko- nuşuluyor. SHP'de ise Karayalçın'ın partili bakanlann tümünü ya da bir bölümünü de- ğiştirme konusunda kesin karannı vermediğı. HOunet Çetin'i grup başkanı olması konu- sunda ıkna etmesi durumunda, değişikliğin geniş kapsamh olacağı belittiliyor. Edinilen bilgiye göre Çiller'e yakın haa devlet bakanlan, parti içi muhaliflerle görü- şerek kabine değişikliğine ilişkin görüş ve öneriierini aidılar. Nabız yoklama turlannda. muhalifler. kendi içlennden Muhtar Mah- ramlı ile Hamdi Üçpmaıiar'a kabinede yer ve- rilmesini önerdiler. Çiller'in de öneriler doğ- rultusunda, kabinede geniş çaplı değişiküğe gıdeceğ], Sağlık Bakaru Kazım Dinç. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakaru Veysel Atasoy. dev- let bakanlan Nurhan Tekine), Şükrü Erdem, Yddınm Aktuna, Maüye Bakaru tsmet Atila • yı kabine dışında bırakacağı ifade ediliyor. Bakaniıkta üç üst düzey yöneticiyi görevden alması nedeniyle Ismail Amasyab nın başını çektiği radikal muhafazakarlann hedef seç- tikleri ve grup gensorusu yoluyla düşürûlmesi girişiminde bulunduklan Milli Eğitim Ba- karu Nevzat Ayaz'ın değiştirileceği, Çiller'in buna karşıhk tçişleri Bakaru Nahit Menteşe'- yi görevden alarak yerine Genel Başkan Yardımcısı Esat Kıratîıoğlu'nu getirmeyi dü- şündüğü belirtildi. Çiller'in, SHP'li muhaüf- lerin Salman Kaya'nın dövülmcsi olayında iz- lediği tutum dolayısıyla hakkında gensoru hazırladığı Menteşe'nin yerine Kıratîıoğlu'nu bu göreve getirme düşüncesini Karayalçın'a ilettiği ve zirvede bu konuda anlaşma sağ- landığı bildirildi. ÇiUer'in kabine değişikliğınde Maliye Ba- kanı tsmet Artila'nın yerine Devlet Bakanı Aykon Doğan'ı kaydırmayı. ekonomik koor- dinasyondan sorumlu bakanlığa ise Sümer Oral'ı getirmeyi lasarladığı: ancak Oral'ı. Maliye Bakanlığı'na da getirebileceği ifade edibyor. Bakanlık görevinde bir varlık göste- BMMtatiJegirdiktefl sonra SHP'li bakanlar arasında değişiklik yapacağmı açıkla>-an Karayalçın'ın, topluca değişikîik ilekısmi de^şikük konusunda henüz karar veremediği bildirildi. Başbakan Çiller'in, radikal muhafazakarlann hedefı haline gelen Milli Eğitim Bakaru Ayaz'ı değistirecegi, buna karşılıkda fçişleri Bakanlığı'na Esat Kıratlıoğlu'np getireceği büdirîliyor. remediği gerekçesiyle bakanlann ve DYP'li milletvekillerinin eleştirilerine hedef olan Sağlık Bakanı Kazun Dinç'in yerine yeniden Rıfat Serdaroğlu'nun getirilebileceği konuşu- luyor. Yenı bakan adaylan arasında Kıratl- loğlu, Oral ve Serdaroğlu'nun yanı sıra tbra- him Yaşar Dedetek, Turan Tayan ve Hah't Dağlı'nın adı gecivor. SHP kanadında ise Karayalçın, kabine de- ğişikhği ile birlikte eylül ayında secim yapıla- cak grup başkanlığı ve başkanvekilükleri sorununu da çözmeyi hedefliyor. Aydm Gü- ven Gürkan'ın istifa ettiği ve yeniden aday ol- mayacağını açıkladığı grup başkanhğı için Karayalçın'ın isim bulmakta zorlandığı belir- tiliyor. Karayalçın'ın. hafta sonunda Briik- sel'e yapacağı gezi sonrasında kesin karannı vereceği bildiriliyor. SHP liderinin Grup Başkanlığı önerisini Dişişleri Bakanı Hikmet Çetin'e resmen ilete- ceği ve âlacağı yanıta göre değışıklıklenn kapsamının netleşeceği belirtiliyor. Ka- rayalçın'ın karannda, DYP'lilerin Bayındırhk ve tskan Bakanı Omır Kumba- raabaşı için ilettiği, "Bir kez daha hakkında gensoru önergesi veritirse kendisini kurtara- mayız" mesajının ve uygulamalanndan do- layı hedef seçtikleri Kültür Bakaru Fikri Sag- lar ve Adalet Bakanı Seyfi Oktay'ın değişti- rilmesi taleplerinin de etkiii olacağı savunulu- yor. Karayalçın'ın, Çetin'i grup başkanlığı için düşündüğü ve yerine Kumbaraabaşı'nı kaydırmayı tasarladığı ifade ediliyor. SHP kulislerine göre Adalet Bakanı Seyfı Oktay, Turizm Bakanı Aodülkadir Ateş ve Devlet Bakanı Erman Şahin grup yönetimine kaydınlacak, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Mehmet Moğultay Adalet Bakanlığı'- na. Kültür Bakanı Fikri Sağlar ile Sanayi ve Ticaret Bakaru Tahir Köse devlet bakanlı- klanna getirilecek, diğer bakanlar ise kabine dışı bırakılacak. SHP kulislerinde Ercan Karakaş'ın Turizm Bakanlığı'na, Izmir Milletvekili Halil Çulha- oğlu'nun kadın ve aileden sorumlu devlet ba- kanlığı'na, Tunceli Milletvekili Sinan Yerli- kaya'nın insan haklanndan sorumlu devlet bakanlığına getirileceği, Hatay Milletvekili Nihat Matkap'ın Kültür, Sıvas Milletvekili Azinıet Köylüoğhı'nun da Sanayi ve Ticaret Bakanı olacağı konuşuluyor. Bakan adaylan arasında Adana Milletvekili Tünuçin Savaş. Kars Milletvekili Mehmet Alp, Mardın Mil- letvekih Mehmet Gükegün. Kırşehir Millet- vekili Sabri Yavıız"un adian geçiyor. Çiller ile Karayalçın"ın kabine değişikliğini gelecek hafta sonunda gercekleştirebileceği bildiriliyor. SeyflOktay: Sosyalhukuk devleti engellenemez ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - Adalet Bakanı Seyfi Oktay, yargıya baskı yaptı- klan ve mezhebe dayab kad- rolaşma içinde bulunduklan yolunda öne sürülen itham- lann iftira niteliği taşıdığını belirtti. Oktay. "Bu iftiralara hedef ounanuz, demokratik, laik sosyal hukuk devleti ilke- leri doğrultusunda verdiğimiz uğraşları asla engelieyemeye- cektir" dedi. Oktay, yaptığı yaalı acıkla- mada, hüİcümet programında yer alan ilkeler ve hedefler doğrultusunda, demokratik- leşme ve yargı reformunu ön- gören yasa tasansının Meclis Genel Kurulu'nun günde- minde bulunduğunu anımsa- tarak, bu yasanın çıkmasıyla yargının çağdaş bir yapıya İca- vuşacağmı söyledi. Oktay, sözlerine şöyle devam etti: "Savunnia hakkınuı gûven- cesi dunımundaki barolar üze- rindeki idari vesayetin kaldm- Imasmdan rahatsız olanların, yargı bağımsızlığını ağızjarına almaya hakları >okrur. İdare- nin denetiminden kurtarılmtş ve özerk bir yapıya kavuşturu- lacak barolann, yargı bağımsızlığının da, savunma hakkının da gü>encesi olduğu tüm dünyada tartışmasız bi- çûnde kabul edilen bir gerçek iken, önyargılı yaklaşunla buna karşı çıkıbnasuıı anla- mak mümkün değildir." POLTTIKA GUISLUGU HtKMET ÇETtNKAYA Sorulap... örgüt militanları yakalanıyor, bazıları şu anda tutuklu ve DGM'de yargılanıyor. Son yakalananların üzerinden sahte 'MİT' kimlikleri çıkıyor. Tüm bunlar olurken yine birileri ortaya çıkıp haykırıyor: "Sözde 'Islami Hareket' militanları..." Bir şeyler gizlenmek isteniyor. Bu, inatla yapılıyor. Oysa ortada bir gerçek var. Olayın önemli bir boyutu açı- kça ortada. Hiç umursanmıyor, görmemezlikten geliniyor. Bir ci- nayetşebekesi, birileri tarafından korunup kollanıyor. Acaba neden? Olayın üzerine gidilse, her şey açık se- çik ortaya çıksa, işin ucu birilerinin üzerine doğru mu kayacak? Kimi maskeler düşüp gerçek 'kimlikleri' mi or- taya çıkacak? 'Islami Hareket' örgütü, Uğur Mumcu'nun öldürülme- sinden bir iki gün sonra ortaya çıkarıldı. Bu örgütün ar- kasında 'Hizbullah'm olduğu da bir süre sonra yetkililer tarafından açıklandı. Yaklaşık 20 gün önce Izmir'de fidyeci bir örgüt yaka- lanmıştı. Bu örgütün ortaya çıkmasından sonra olaylar bir anda gelişti. lstanbul Yenibosna'da Rıdvan Çağırıcı adlı birisi yakalandı. örgüt miiitanı Rıdvan, ağabeyinin Çetin Emeç'i öldüren dört kişilik ekipten 'Mustafa' kod adlı frfan Çağırıcı olduğunu açıkladı. Bu, çok önemli bir ipucuydu. Ancak birileri bu olayı bir başka yöne çekmek için yine aynı yöntemi yeğliyor: "Sözde 'Islami Hareket' örgütü..." Aynı yöntemi izmir'deki fidyeci 'IslamiHareket'örgütü için de denemişlerdi... Irfan Çağırıcı kimdi? Arkadaşımız Halil Nebiler kim olduğunu şöyle anlatı- yor: "İrfan Çağırıcı, Hizbullah'ın Turkiye kanadınm kurucu- su olarak polis kayıtlannda yer alıyor..." Sadece bu kadar mı? Hayır! Devam edelim öyleyse: ''Türkiye 'de 1983 yılında kurulan Hizbullah 'ın Hüteyin Galipkod adıyla 'genel emiri' seçilen irfanÇağırıcı, 1983 sonbaharmdan itibaren lstanbul'da çeşitli eylemleri yö- netti ve bunlara bizzatkatıldı..." 'İslami Hareket' örgütüne yönelik operasyon 23 Ocak 1993'te başlatıldı. Bir gün sonra 24 Ocak 1993'te Uğur Mumcu otomobiline konulan bombanın patlamasıyla al- çakça öldürüldü İrfan Çağırıcı 1984 yılından bugüne dek aranıyor, ama nedense bir türlü yakalanamıyor. Elbet bu durum insa- nın kafasını karıştırıyor. Kimi sorulara yanıt verilmemesi kuşku uyandırıyor. Niye yazıyorum tüm bunları? Olaylar birbirine bağlı halkalar örneğinde gelişiyor. Halil Nebiler'in haberinden bir bölüm bunu kanıtlıyor: "irfan Çağıncı ve iki Hizbullah örgütü üyesi 1 Kasım 1984 günü Fatih'te bir kuyumcuyu soymak isterken po- Hsle çatıştılar. Çatışma sonucu iki kişi yakalandı. irfan Çağıncı kaçtı. Operasyon sonunda Hizbullah örgütünün tüzüğü, dokümanlan, sahte kimlikler, silahlar ele geçi- rildi. İrfan Çağırıcı 1984 kasım ayından bu yana aranı- yordu. Hizbullah'tan 16kişinin yakalanması veyedikişi- nin deşifre edilmesi yüzünden, irfan Çağıncı bir süre or- talıkta görünmedi. Daha sonra ilk olarak 1987 yılında Mustafa Kayacan ad ve Mesut kod adıyla Batman'da ortaya çıktı. Batman'da Ekrem Baytap'/a birlikte örgütü- nü yeniden canlandırdı. İrfan Çağıncı 'nın yeni dönemde kûllandığı Mesut kod adı, ilk kez yazanmız Uğur Mumcu'nun öldurülmesin- den bir gün önce başlatılan operasyonlarsırasında orta- ya çıktı. lstanbul Bostancı Tekier Sitesi'nde yakalanan Mehmet Ali Şeker ve diğeçsanıklar, Mesutkod adlı kişi- nin örgütün kuruculanndan olduğunu, örgütün 'yasama' ve'icra' şûralarına seçildiğini, Çetin Emeç7 öldüren dört kişilik ekipte 'tetikçi' olarak bulunduğunu söylediler." Bu arada kimi soruiarın yanıtlanması gerekiyor: 1- 'islami Hareket' örgütü Hizbullah'm Batman'da 1987 yılında kurup Istanbul'a taşıdığı kolu mudur? 2- Rıdvan Çağırıcı'nın evinde bulunan MlT'çilere ait sahte kimliklerde adı geçenlerin gerçekten MİT görevli- leri olduğu ortaya çıkmıştır. Hizbullahçı örgüt MlT'teki bu kişilerin adlarını nereden saptadı? 3- Bu örgütün komşu bir ülkeyle olan bağlantısı nedir? İrfan Çağırıcı o komşu ülkeye Mustafa Kayacan kimliğiy- le nasıl girip çıkmıştır? 4- Bir gazete ikide bir "Sözde 'Islami Hareket' örgütü" gibi haberler yapıp olayı başka yöne neden kaydırmak istiyor? Soruları çoğaltabiliriz. Olayın, daha önce olduğu gibi bir iki gün sonra unutulmamasını dileriz... CHP lideri Deniz Baykal Fatih'te: Ekonoımiflas etti, demokratikleşnıercıfia CHP tstanbul Haber [ Senisi - CHP Ge- nel Başkanı Deniz Baykal, partisinin Fatih ilçe örgütün- de düzenlediği basın toplanü- sında, Türkiye'de bugün geli- nen noktanın. "ekonomide iflas, demokradkleşmenin rafa kaldı- nlfnası ve dtş politikada kuşatıl- mışlık" olduğunu savundu. Baykal, 1991 seçimlerindemev- cut iktidann yeni bir anayasa ve demokratikleşme vaadinde bu- lunduğunu, ancak bunu yerine getirmediğini söyledi. Karanlık tablo Deniz Baykal, bugün ortaya çıkan tablonun kesinlikle gü- ven verici olmadığı belirterek "Anayasayı değiştinne iddia- htn, artık bir başka bahara erte- lenmiş. görünüyor. Bundan bu- yük ıstırap duyuyorum. Anaya- sa değişikliği çanşmalamun ba- şanya ulaşmaması, demokratik- leşnıe umuttannı söndürûyor. Demokratikkşme programı fii- len yürürlükten kalkmıştır. Bu pariamento, demokratikleşme konusundaki tarihi sorumluiu- ğunu bir kenara itmiştir. Anaya- sa değişikliği ve yasalan değiş- tirmek, vanlan aşamada söz ko- nusu değildir" dedi. CHP Genel Başkanı Baykal, ekonomide iflas noktasına ula- şıldığını, ekonomik dengesiz- liklerin üretim tıkaruklığına yol açtığmı, halkın gelir düzeyinin düştüğünü, işsizliğin artuğını ve sosyal çalkanülann günde- me geldiğini ileri sürerek "Ça- uşma Bakanlıgı'run 1 ocak - 22 haziran tarihleri arasındaki res- mi kayıtlanna göre bu dönemde işten çıkartılanların sayjsı 600 bin Idşiyi bulmuştur. Türkiye, tarihinde hiç bu kadar çıkmazda olmadı. Bunda ANAP, DYP ve SHP'nin sorumluluğu vardır" dedi. Baykal. şöyle konuştu: "Türkiye,' Batı Ue ilişkilerinde vidaların sıkıştınldığı bir döne- me girmiştir. 10 temmuzda yeni- lenecek yerel seçimler, iktidara yönelik tepkilerin sergileneceği bir platfonn niteliğinde ola- caktır. Lmanm. bir yaniışljktan kaçayun derken halkunız başka bir yanuşa düşmez." HeMnkl Yurttmlor P«m«tl Kamuoyu,Avrupa Birliğiiçınısrara • Helsinki Yurttaşlar Derneği ulusal komiteleri/ Daha iyi bir Avrupa için Türk Kamuoyu nedüşünüyor' adlı anket düzenledi. Oylamaya katılanlann yüzde 35'i Avrupa Birliği'ne tam üyelik konusunda ısrareı olunmasını istedi. Baykal Fatih'te esnafla sohbet ederek çarşı pazann 'nabzı'nı da tuttu. (Fotoğraf: AA) Cindoruk: Yargı ile bilekgüreşi yapmıyorum LAHEY (AA)- Avrupa Konseyi üyesi ülkelerin pariamento başkanlan toplantısına katımak üzere Hoüanda'nın Lahey kentinde bulunan TBMM Başkanı Hüsamettin Cindoruk Türkiye'deki son gelişmeleri ve DEP'in kapatılması konusunu değerlendirdi. Cindoruk, "TBMM Başkanı bir milletvekilinin milletvekilliğinin düşmesi için bazı usuUere uymak zorundadır. Ağaçtan diişer gibi milletvekiUiğinden düşülmez. Bunun, anayasada yazılmış hukuki yolları var. Yargı ile bir bilek güreşi yapmıyorum" dedi. Avrupa'da bulunan altı eski DEP milletvekili konusunda "Ben kimsenin yerine kendimi koyup bir karar veremem" diyen Cindoruk, her T.C vatandaşının kendi öz düşüncesiyle karar vermesi gereküğini ifade ederek şunlan söyledi: "Türkiye'de hukuk yollan vardır. Yargı yollaruardır. Bunlara giivenmeliyiz. Geçmişte benim de başıma çeşitli sıkıntdar geidi. Cezaevierine girdim, siyasi yasaklara uğradım. Ülkemde hukuk savaşı yaptun ve kazandım. Hukuk savaşının yetmediği yerde siyasi savaş imkanı vardır. Gelsinler, Türkiye'de haklarını arasınlar. Zaman zaman vurttaşlanmız haksızuğa da uğrav abilirler. Onlan gidermenin yolu yurtdışına çıkmak olama2. Eğer haklı Lseler kendilerine yüklenen suçtan kurtulma imkanlan varsa, neden itham altında yurtdışında yaşasınlar." Konuşmasında eski DEP mılletvekillerine Türkiye'ye dönmeleri çağnsında bulunan Cindoruk, "DEPIilerin yerinde olsam Türk yargısına güvenirim. Gelsinler. Bütün kanun yollan açıktır. Bu ihtilal mahkemesi değil ki hükmü kesin olsun. Türkiye'de basın, kamuoyu, hukukcular, pariamento var. Haksızlık v apılmasına mösaade etmeyecek çok etkiii güçler var" dedi. Avrupa Konseyi ParlamenterlerMeclisi Başkanı Martinez'in DEP konusunda kendisiyle görüşme istemiyle ilgili olarak "Omın fikirlerine saygı duyuyorum, ama Türkiye'nin özel şartlan var. O şartlara nepimizin dikkat etmesi gerekiyor" diyen Cindoruk, Avrupa'daki altı eski DEP milletvekilinin kendisiyle görüşmek istemeleri halinde bunu kabul edeceğini de ifade ederek sözlerini "Ben hacet kaptsıyım" diyerek tamamladı. Haber Merkezi-Türkiye'nin Avrupa Topluluğu'na tam üyelik başvurusunu sürdürme- si ve her alandaki hazırlıklann tamamlanması istendi. 'Heisinki Yurttaşlar Derne- ği' ulusal komitelerince 'Daha iyi bir Avrupa için Tûrk Kamu- oyu ne düşünüyor' adb anket sonuçlanna göre Türkiye- Avrupa Bırliği arasındaki mevcut ilişkiyi yeterli bulan ve tam üyelik için ısrann gereksiz olduğunu düşünen yüzde 2.8'- lik azınlığa karşın oylamaya katılanlann yüzde 35'i tam üyelik konusunda ısrareı olun- ması gerektiğini bildirdi. Helsinki Yurttaşlar Derne- ği'nce düzenlenen ve PİAR Gallup'un teknik desieğiyle yürütülen araştırmaya İstan- bul'da yaşayan lise ve yükse- kokul mezunu 400 kişi katıldı. Avrupa Birliği'ne üye olma- yan, Avrupa'nın doğusunda kalan ülkelerde kamuoyu yok- laması yaparak Avrupa Parla- mentosu'nun bu ülkelerdeki si- vil yurttaşlar açısından nasıl değerlendirildiğini gözler önü- ne sermek amaayla yapılan kamuoyu yoklaması Türkiye ile birlikte Yugoslavya, Make- donya, Ukrayna, Moldova, Bulgaristan ve Polonya'da da gerçekleştirildi. Ülkemizde elde edilen sonuçlara göre Av- rupa'daki çatışmaja.ra ulusla- rarası müdahale isteyenlerin oranı yüzde 85.3 iken müdaha- lede bulunması istenen kuru- luşlann başında yüzde 38.2 ile BM, yüzde 27.7 ile NATO geli- yor. Ankete katılanlann yüzde 6.6'lık bir grup ise bu konuda yeni bir oluşuma ihtiyaç dııyu- yor. Helsinki Yurttaşlar Der- neği sözcüsü Taciser Beige, derneğin bu konudaki yak- laşımını şöyle ifade ediyor: "Helsinki Yurttaşlar Derne- ği, 12'ler Avrupası ya da 'kale Avrupa' gibi adlaîia amlaıı, yainızca ekonomik kuraflar çerçevesiyle sınırlı bir Avrupa yerine, barış, güvenlik, silahsı- zlanma, çevre, kadın ve insan hakları, mülteci sorunlan gibi alanlarda si>il tabanda işbirüği yoluyla bütünleşnüş geniş ve de- mokratik bir Avnıpa'dan ya- nadır. Bu nedenle, Helsinki Yurt- taşlar Derneği, Avrupa Birliği, Avrupa Konseji, AGİK, BM, NATO ve benzeri uluslararası kuruluşlarm özeUkle srvil ta- bandan gelen önerilere, elestiri- lere açık olarak katüımcı bir su- reç içinde yeniden yapdanması ve dernokratikleştirihnesi için çaba göstermektedir."
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle