06 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 19 HAZİRAN1994 PAZAR 10 PAZAR YAZILARI Gammazhğın dayanılmazkeyfiYunanistan başkenti Atina'- nın hava kirliliği ûnlüdûr. Av- rupa başkentleri arasında en yoğun hava kirliliğine sahirj olan Atina'yı 'kurtanna ope- rasyonu' geçen hafta başında yûrürlüğe girdi... Çevre Bakanı Kosta Laliot- tis'in trafık makamlanyla iş- birliği yaparak geliştirdiği bu operasyona göre Atinablar bundan sonra yurttaşhk gö- revleri çerçevesinde 'gam- maziık' yapmalan için davet edildiler. Atinalılar şimdı eg- zoz dumanı fazla olan otomo- bil, otobüs, kamyon gibi taşı- tlann plaka numaralannı alip ilgili telefonlan arayarak "Bu otomobü fazla duman çıkan- yor" diye ihbar ediyorlar. Çevre Bakanlığı, bir haf- tanın sonunda yaptığı ihbar bi- lançosunu açıklamakta biraz tereddüt etmekte hakhydı. Te- reddütün nedeni, ihbar edilen taşıtlann çoğunun iomu hiz- metlerine' ait olmasıydı. 1970'lerde satın ahnan bele- diye otobüsleri, külüstür kam- yonlar, ambülanslar ve askeri araçlar, ihbar edilen taşıtlann başında geliyor. "Atmosferi kirietiyorlar" diye kurşunsuz oto almak için para biriktiren ve hedeflerine ulaşan Atinalılar, özel otomo- billerdeki bu büyük değişikliğe karşın hava kirliliğınin niçin bir türlü gerilemediğini şimdi anbyorlar. Şimdi son model kurşunsuz otolannın içinde bir ellerinde kalem-kağıt diğer ellerinde di- reksiyon tutarak hanl hanl fazla egzoz dumanı çıkartan taşıtlan not eden sürücüler, gün sonunda eve döndüklerin- de telefona sanhp 'gammazla- manm' zevkıni tadıyorlar. Çevre Bakanlığı ise özel oto sürücülerinin haklı şikayetle- rinden kurtulmak için ihbar edilen taşıtlann piyasadan çe- kileceklerinı vaat ediyor. Bu arada aynı Türkiye'deki gibi metro kaalan yapılan Ati- na'da, trafık karmakanşık olurken çabşmalann bir türlü sona ermemesi de sinirleri ol- dukça gerginleştiriyor. Ancak metro çahşmalannın bir türlü tamamlanamaması, ekonomik ya da teknik neden- lerden değil. Aksamalara, met- ro için nerede bir kazı yapılsa toprağın altından yığmla tarihı eser ve bir bütün halindeki an- tik kentlerin bulunması neden oluyor. SoğukEndülüs veterörİki domates, yeşil biber, sa- latalık, soğan, biraz sirke, tuz, bolca zeytinyağb sarmısak, ıslanmış ekmek içi. Bu malze- meleri güzelce bir kanştınn, sonra buzdolabına koyun, se- rinlesin biraz. - Sayın BeOocfa (Beyok okunuyor), terör konusundaki görüşlerinizi açıklarken "Terö- rü önlemenin tek yolu polisiye yöntemkrdir" dedinız. Ve ekle- diniz: "Asıl sorun ETA değii- dir; ETA'nın siyasi organı, aynlıkçı Bask partisi Herri Ba- tasuna ve ona oy verenlerdir." Herri Batasuna'nın yüzbinler- oe seçmeni olduğuna göre siz bu terörün işini hiç bir zaman bitiremeyeceksiniz... Juan Alerto Belloch, içişleri ve adalet bakanı. Geçenlerde lspanya'nın en meşhur yolsu- zu Guardia Civil'ın (Sivil Sa- vunma) eski başkanı Roldan kuş olup yurtdışına kaçınca içişlen bakanı, Asuncion 'Rol- dan'm kaçışmı önleyememe' so- rumluluğunu üstlenerek istifa ctti. Bunun üzerine icişleri ve adalet bakanlıklan birleştiri- lcrek 'süper bakanluV yaritaldı, başına da Belloch getirildi. Yazının başında kanşünp buzdolabına koyduğunuz *şeyi' getirebilirsiniz artık, se- ALİ KIŞLAK nnlemişür. İçine bır iki parça buz atıp üstüne de isterseniz bi- raz ince doğranmış domates, soğan, yeşil biber salatalık ko- yun. Enfes olmuş! Bu, gaz- paço. Soğuk Endülüs çorbası. Ispanyollar. yaz günlerinde gazpaçosuz yapamazlar. Gazpaçodan sonra kuzu pirzolalan geliyor. Birkaç ga- zeteci arkadaş ve Belloch, bir iş yemeğindeyız. Belloch sorumu yanıtbyor. Terör, yarutlanabi- lir mi? Bask özerk bölgesinde çok sorulan bir soru varrruş. Yanıtını da yine kendileri ve- rirlermiş. - Bask ülkesinde neden bu kadar çok ölen olur? - Çünkü, çok cinayet vardır. Belloch en küçük bir taviz vermek niyetinde değıl. ETA'- nın en küçük bir diyalog umu- du olmamab. Bu, ETA çevresi- ne yasalhk inancı yaratabilir. ETA'nın kökünü kaamaktan başka çözüm yoktur. RııskızıSveta'nınAııtalya riiyasıGazetede bir ilan: "Antalya'da iki haftalık bir tatil ge- çirmek üzere genç ve güzel kızlar aram- yor. Telefon..." Sveta, Antalya'yı televizyon rek- lamlanndan ve tatilini orada geçiren bır arkadaşının anlattıklanndan bili- yordu. Bir an gözlerini kapadı; kendi- ni yağmurlu ve rüzgarlı Moskova'dan sıyınp Akdeniz'in kıyısına taşıdı. İlanı anımsadı. Acaba pahah rnıydı; ya da dans etmesi falan mı gerekiyordu; yoksa...? Telefon etti. Tok bir erkek sesi ko- nuyu fazla uzatmadan ertesi güne ran- devu verdi. Geceyi merak ve heyecanla geçirdi. Ne giymesi, nasıl boyanması gerektiği- ni düşündü. Ertesi gün verilen adrese gıttiğinde orada bekleyen daha pek çok kız oldu- ğunu gördii. Kendini onlarla kıyasla- dı. Bazılannı daha güzel buldu. Tam kendisine söylenen saatte içeri davet edildi. 35-40 yaşlarında, bacak bacak üstüne atmış bir adam onu te- peden tırnağa süzdü. Pahab bir sigara ikram ederken teklifsiz söze girdi: - Ojenizle dudak boyanız birbirini tutmuyor. Hem zaten neden boyuyor- sunuz ki dudağmızı? Sveta kızardı: - Aslında hıç boyamazdım; ama bu- gün... Adam birkaç soru daha sorduktan sonra sekreterine sonraki randevulan MOSKOVA HAKAN AKSAY iptal etmesinı bildırdı. Sveta'ya döne- rek kısa bir açıklama yapü: - Evliyim ve kanmı, çocuklanmı çok seviyonım. Yaşamımdan hoşnutum. Yalnızca iki hafta için ortam değiştir- meye gereksinim duyuyorum. Daha sonra kesinlikle görüşmeyeceğiz! İki saat zamanının olduğunu bildi- rerek ahşverişe çıkmayı önerdi. Şoför- lü, son model bir arabayla Moskova'- nın en lüks alışveriş merkezlerine gitti- ler. Sveta, düşünde bile göremediği el- bıselerden, mayolardan, parfümler- den sarhoş oldu. Eve dönünce her şeyi annesine an- lattı. Annesı, sandığından daha sakin karşıladı konuyu. Ama bir umudunu dile getirmeden edemedi. - Belki eşinden aynlır; seninle evle- nir... - Anlaşmamız böyle değil, anne!.. Yolculuk günü geldi. Adam spor giysili ve neşelıydi. Antalya'da da ne- şesı sürdü. Aynca çok kibardı. Sveta'- ya her fırsatta yeni yeni armağanlar ahyordu. Onun güneşte fazla kalma- masına özen gösteriyor, denizden çık- tığında sırüru kurulamayı ihmal etmi- yordu. Sveta, yaşamı boyunca unuta- mayacağı yerleri gezdi; lezzetli yemek- ler yedi. içİciler içti. Her şey filmlerdeki gibiydi. Bu günlerin ömürboyu sürmesini düşlemeye başlamıştı. Ama iki hafta akıp geçti. Moskova'da, son arma- ğanlarla birlikte vedalaştılar. Sveta birkaç gün telefonun çalması- nı boşuna bekledi. Sonunda dayana- mayıp kendisi aradı. Ahızeden gelen ses tanınamayacak kadar soğuk ve ka- tıydı. - Anlaşmamıza sadık kalahm! Her şey bittı! Gerçekten de her şey bitmiştı. Geri- de yalnızca pahalı armağanlar ve iki haftalık Antalya anılan kalmıştı. .MİNG MİNG EVE YALMZ DÖNÜYOR - Berlin'li vakışıklı erkek panda Bao Bao ile Çinli güzel dişi panda Ming Ming'in aşkı mevvesiz sona erdi. Londra Hayvanat Babçesi'nin 2 yıl önce Bao Bao ile çiftleştinnek üzere Çin'den ödünç aldığı Ming Ming'in son anda "başı ağrıyıverdi." Hay- vanat bahçesi bakıcüanndan John PuUen, 6 yridır çiftleşmeyen Bao Bao'nun yakınlaşma çabalannı Ming Ming'in karşılıksız bıraktığmı, pandaların elleri olmadtğı içinde erkeğin, dişiyi çiftleşmeye zorlamasının söz konusu olmadığını söyledi. Çin'in geri istediği Ming Ming, evine bebeksiz donecek. Eıkek, yitirdiği kiıııliğiııi şiddette aııyor Erkeklik nedir? Ya da daha doğru- su erkeklıği tanımlayan toplumsal değerler nedir? Türkıye'de bu soruya verilecek ce- vaplar kuşkusuz olumlu kavramlar- dan oluşacaktır. Erkeklik cesaretle betimlenirse kadınsıhk korkakhk olacaktır, erkek kararüysa kadın ka- rarsızdır. Erkek güvenilir, kadın kay- paktır. Kuşkusuz bunlar erkeği er- kek. kadını kadın yapan mutlak özellıkler değil; kültürel düşünce dü- zeyinde erkeği kadından ayırmakta kullanılan değişkenler. Boşuna mı olumlu özellikler taşıyan kadına "er- kek gibi kadın" denmesi. "Kadın gibi erkek" benzetmesinin de aynı şekilde olumlu anlamda kullarulabileceği düşünülebib'r mi? KOPENHAC FERRUH YILMAZ Danimarka'da işler son 15-20 yıl- dır tersine döndü. Erkeklik tu kaka, kadınsı değerler yüce oldu. Dani- marka'da erkekler kültürel tanımla- malara göre duygusuz, iktidar düş- künü, soyut ve hiyerarşik düşünen, sosyal anlamda sorumsuz. bencil ve potansıyel saldırgan yaratıklar ola- rak algılanıyorlar. Danimarka'da şimdı çocuklar, er- kek olsun kız olsun kadınsı değerler- le yetiştiriliyorlar. Bu yüzden erkek çocuklan, Freudyen anlamda kendi- lenni özdeşleştirecekleri "baba" ya da erkek fıgürünü bulmakta zorlanı- yorlar. Kısacası, Danimarka toplu- munun gelecekteki erkekleri kimlik bunabmı tehbkesiyle karşı karşıya. Bu gelişimin iki ana nedeni var: Bi- rincisi, son 15-20 yıldır evlilik kuru- munun büyük bir çöküş içinde olma- sı ve bu gelişmeye paralel olarak yalnız yaşayan çocuklu kadın sayısı- nın artması. tkinci neden ise kreş ve yuva personelinin hemen hemen tümden kadınlardan oluşması ve pe- dagoji alanının, kadınlara yönelik bir iş sahası olarak görülmesi. Her iki durumda da erkek çocuk, örnek alacağı, kendisını özdeşleş- tireceği, "baba" fıgürünü bulmakta güçlük çekiyor. Özdeşleşecek erkek fıgürünü bulamayan erkek çocuk, kadınsı değerlerden en uzak buldu- ğu ve en kolay ulaşabileceğı kay- naklara başvuruyor: Tarzan, Stallo- ne gibi fılm kahramanlan. şiddet ve silah içeren bilgisayar oyunlan, deri ceketler. motorsiklet ve ölüm te- masını işleyen metal rock. Bu genç- lik. şiddet kullanmaktan, adam öl- dürmekten vicdan azabı duymayı bilmiyor. Hiçbir toplumsal olgu tek bir ne- denle açıklanamaz. Buna karşılık erkek kimbğiyle ilgili bu gözlemler, Batı'da şiddetin artan cazibesinin anlaşılmasına yardımcı olabilir. Alıkhk sezonuyine geldi çatü LONDRA EDtP EMtL ÖYMEN Alıklık sezonu, her yıl mayıs sonunda baş- lar, ağustos sonunda biter. Bu, normal uluslann *yaz mevsimT adını verdikleri dö- nemdir. İngibzler için ise yaz mevsimi bir anormallik sayıldığından onlar bu döneme yaz demezler, 'alıklık sezonu' derler. Bunun nedeni. ısının 20 dereceyi aşması. hatta ba- zan 25 dereceden de şaşmasıdır. Hele ısı böy- le 25 dereceyi aşarsa, Ingılız toplum sistemi dondurma gibi eriyip oraya buraya sıvışma- ya başlar. Ve sağduyusu kuvvetli, duygulan- na gem vurmasını bilen. sakın ve soğukkanb bu topluma genel bır alıklık egemen olur. Çünkü burada sistem, tıpkı bır buzdolabının çabşmasına benzer: Ne fazla soğuk ne fazla sıcak. Dersimiz coğrafya, konumuz İngılız iklimı: Yazlarıbk, kışlarılıman. baharlariki- sınin arası. Isı 20 dereceye vardı mı artık yaz gelmiştir. O kadar ki meteoroloji haberleri sırasında, ülkenin neresinde güneşte ne kadar kalınabı- leceği bile işaretlenir. Ola ki bırinin başına güneş müneş gecer, aman ha... Hele ısı 25 dereceye varsın, ışte o zaman ülkede denge- lerin bozulması yakındır. Herkes üstünü başını açmakta serbest kabr. Kadınlar sere- serpe, erkekler ayn cıbıl. Ayaklarda tokyo- lar. Alıklık sezonunun etkisi de sınıflara göre farkb. Üst sıruflar için bu aylar birbirini izle- yen at yanşlan. polo karşılaşmalan, kürek yanşlan. ağustos ayındaki dev yat yanşlan ve tabii ki Wimbledon Tenis Turnuvası (20 Haziran- 3 Temmuz). Üst sınıf için vazgeçil- mez bir sanat etkinliği de yine bu dönemde: Kraliyet Güzel Sanatlar Akademisi'nin yaz dönerru resim sergisi. Kafasına göre takılan gençlık ise abklık sezonunu farklı yaşar. Onlann ardı ardına açık hava müzik festıvallen var. Ama festi- val dedıysek öyleacık hava tıyatrosuvari. ye- rinde otur el çırp fesüvali değıl. Açık kırlarda gece çadırda kalarak gündüz de hippiler gibi sersefil biçimde günlerce süren müzık etkin- likleri. Ve alıklık sezonu. Londra'da siyah- lann iki gün sürecek sokak festıvab ile sona erer. Alıklık. yerinı yine sağdu>aı\a bırakır. IM T o f a ş , l i d e r o l m a n ı n s o r u m I u I u ğ u y l a h e r ş e y d e n ö n c e s i z i d ü ş ü n ü y o r v e y e p y e n i b i r a v a n t a j d a h a s u n u y o r ! 3 0 H a z i r a n 1 9 9 4 a k ş a m ı n a k a d a r T o f a ş b a y i l e r i n d e n v e y e t k i l i # s a t ı c ı l a r ı n d a n " 0 " k m b i r T o f a ş v e y a F i a t o t o m o b i l i a l a n h e r k e s i n T a ş ı t A l ı m V e r g i s i ' n i ö d ü y o r . B ö y l e c e b u i n d i r i m i y l e , s i z e e n a z T a ş ı t A l ı m V e r g i s i k a d a r b i r k a z a n ç
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle