Katalog

SAYFA CUMHURİYET 7 MAYIS1994 CUMARTES OLAYLAR VE GORÜŞLER Son gelişmeler-davranış bozukluklan Bir koyup yirmi almak, kısa zamanda köşeyi dönmek, her ne pahasına olursa olsun para kazanmak, lüks içinde yaşamak, aldatmak, fakat aldanmamak, kendini sıkıntıya sokmadan. emek vermeden uygarlığın ve teknolojinin tüm nimetlerinden yararlanmak; son 10-15 yıl içinde ülkeyi yönetenlerin insanımıza kazandırdığı davranış bozukluklannın en belirgin göstergeleridir. Prof. Dr. R. KAZIM TÜRKER A. Ü. TıpFakültesi FarmakolojiAnabüim Dalı Başkanı yaşlı bir kişinin omuzlannda elini ko- İunu sallayarak belki de hiç anlamadı- ğı bir olayı protesto etmesi ve bunlara ek olarak ellerinde Arapça yazılar içe- ren yeşil ve sıyah pankartlan taşıyan kimselerin bulunması. gösterinin ama- cını çok açık bir şekilde ortaya koy- muştur. Bir hekim olarak diyebilirim ki yeşil yaprak ve otlan hırs ve kinle koparan iki kızımızın davranışlan. en başanlı aktörlerin bile sergilemeyeceği bir korku ve gerilim fılmini anımsatı- yordu. İşte Atatürk devrimlerinin karşıtı olan. şeriat düzeninin yerleşmesini ıs- A nkara'da yabancı elçi- liklerin sıralandığı Atatürk Bulvan ve İs- tanbul'da Taksim mey- darunda, aralannda beyaz sanklı, cüppeli, çember sakallıJar, Arapça yazılarla dolu yeşil pankartlar ve İcimi siyasal partilerin bayraklannı taşıyanlardan oluşan ve Gorajdc'de Sırplann kimya- sal silah kullanarak kitlesel Müsiüman Boşnak katliamına neden olduklan gerçek dışı haberler üzerine insanJan- nuan protesto gösterileri... Izlediğimiz kadanyla bu göşteri amacından saptı- nlmış ve bır süre önce yapılan yerel seçimde başan kazanmış bir siyasal partinin zafer sarhoşluğunun gösterisi haline gelmiştir. Dinsel inanışı ya da ideolojik saplantısı gereği olduğunu zannettiğim özel kapalı giysileri içinde bir iki kızımızın bir yabancı ülkenin el- çilik bahçesindeki yeşil yapraklan ve otlan acımasızca ve hırsla yolup ko- parmalan, aynı yaşlarda genç bir insa- nın elinde taşıdığı bir siyasal partinin bayrağjnın sapı ile bir elçiliğin camla- nnı kırması, küçük bir çocuğun orta ile bu olaydan biri iki gün sonra paralı eğitimi izinsiz olarak protesto eden bir grup öğrenci ve birkaç ay öncesi geçim sıkıntıiannı duyurmak üzere izinsiz yürüyüş yapan kamu görevlisı me- murlara karşı vapılan sille, tekme, to- kat ve coplu dav ranışlannı karşılaştır- mak >erinde olur görüşündeyim. işte nın sarsılması nedeniyle inanılmaz boyutlarda bunalım içindedirler. Bu günlere gelmemize neden olan ve her fırsatta seçeneklerinin olmadığını tek- rarlayan ekonomi üstatlannın "Ben fakirleri sevmem" demeleri, geçim sı- ki Atatürk ve devrimlennın düşman- tan evladını; Uğur Ylumcu, Muammer venli olmadan karnını doyurabilecek lanartıkpervasızcasaldırabilecekpsi- Aksoy,BahriyeÜçokgibifailimeçhuI- ekmek bulup bulamayacağının endi- kopatolojik davranış bozulduğu'na ler listesine sokulmuş ülkemizin en şesi içinde inanılmaz davranış bozuk- tutulmuşlardır. Bu çok önemli nokta- seçkin ve aydın insanlannı katleden luklan gösteriyor. Adına "acı reçete" yıözelliklebıziyönetensivasilerin tek- kişi ve örgütleri düşünüyor ve arala- denilen ekonomik istikrar paketleri rar tekrar gösterilerdekı davranışlan nnda ilişki kurmaya çalışıyorum. Ve açıklandıktan sonra özellikle sabit ve sonra ta gençlik yıllanma kadar gerile- dargelirli vatandaşlanmız daha çok re gidiyor ve 1950 yılmda bir siyasal yoksullaşma ve geleceğine olan güve- partinin ezici bir çoğunlukla iktidar sahibi olduktan sonra din sömürûsü'- nü nasıl başlattığını düşünüyorum. İlk iş olarak minarelerden ezanı Arapça okutmak ve bir süre sonra tarikatçılar ve şevhlere iade-i itibar etmek, bu ikti- iki farklı gösteri karşısıncia bizim in- dar sahibi siyasal partinin önceliklı kıntısı içinde olan bir kamu görevlisi sanlanmızdan oluşan güvenlik kuvet- görevi olmuştur. İşte her şey o tarihler- ya da bir işçinin maaşına zam istemesi lerimizin farklı davranışlan. Tüm bu de başladı ve günümüzde inanılması halinde "Bu paraya çaiışacak çok in- görüntüler 21. yüzyıla adım atmak güçbovutlaraerişti. Bugün ülkemizde san var" diyerek vatandaşına şantaj üzere olduğumuz günümüz koşullan- siyasal iktidara sahip olanlann dinsel yapması; eş, dost ve arkabalannı kısa nın insanlanmızda oluşturduğu ılginç inanç sömürüsünü nasıl ve hangi bo- zamanda zengin etmedeki başanlan, davranış bozukluklandır. yutlarda yürüttükleri gözler önünde- bir koyup yirmi almak, kısa zamanda dir. Bir yandan laiklik, Atatürk ve köşeyi dönmek, her ne pahasına olur- devrimleri; öte yandan inşallah. ma- sa olsun para kazanmak, lüks içinde şallah, dualar. örtünmeler... ve ödün yaşamak. aldatmak, fakat aldanma- üzerine ödün vermeler. Olmuyor ha- nıak kendini sıkıntıya sokmadan den, araştırmadan sözetmelen ve hele nımlar, olmuyor beyler!.. Gün geçtik- emek vermeden uygarlığın ve teknolo- hele u çağatlıyoruz,21.yûzydındünva- çe sizlere olan güvenimiz sarsılıyor. jinin tüm nimetlerinden yararlanmak; da lider devleti olacağız" palavlan ar- Seçimde din sömürüsünü uvgulaya- son 10-15 yıl içinde ülkeyi yönetenle- tık hiç tnandıncı olmuyor. Çünkü rak başan kazanmış bir siyasal parti- rin insanımıza kazandırdığı davranış onlann böylesi konuşmalanna. hatta nin. ülkemizin en büyük kentindeki bozukluklannın en belirgin gösterge- Bu görüntülen ızledıkten sonra ikti- dar sahibi siyasilerin Atatürk devrim- lerinin yüceliğinden, laıklikten. bilim- rarla savunan, hırslı, kinli bir grup . . . _ _ fanatigin gösterisi ve bu gösteriyi figü- seçim zamanlan takındıklan dindar yeni seçilen çiçeği burnunda belediye leridır. Günümüzde böylesi insanlann ranlık eden aldatılmış bizim insanlan- görünümlerinin samimıyetine artık başkanı -şayet doğru ise- yağmuru zeki, becerikli ülke için gerekli ve ara- inanamıyoruz. Ot. çiçek ve ağaç dalla- dua ile yağdıracağını basına açıkla- nan kimseler olduğunu topluma inatla nnı hırsla ve acımasızca koparan doğa mıştır. Bu da zafer sarhoşluğundan veısrarla kabulettirilmeyeyönelikça- düşmanı kızımız her halde kendi gibi kaynaklanan bir davranış bozukluğu- lışmalar da başka türlü bir davranış düşünmeyenlere karşı da acımasız sal- dur. Öyle gözüküyor ki yakın bir gele- bozukluğudur. dırgan davranışını sürdürmekten gen cekte ülke yönetiminde kadrolu astro- Rahmetli Uğur'un dilinden düşür- kalmaz. Bu genç insanlann böylesi pa- loglar söz sahibi olmaya başlayacak- mediği ünlüdizeleri biraz değiştirerek tolojik davranış sahibi olmalannda lardır. tekrarlamanın tam zamanıdır: Türki- bazı siyasilerin önemli katkısı olduğu- Ülkemiz ekonomik yönden tarihı- yenin taşına bak / Gözierimin yaştna nu bilmekte \arar vardır. Bir an önce nın en karanlık dönemlerinden birini bak / Uyanuyan Gazi Kemal / Şu fele- Şjvaş'üdijLdın uıkıljn 37seckin va- yaşıyor. İnsanlanmız yannmdan gü- ğüıiştnebak. mız... Bu sokak gösterisi izinsiz yapıl- mıştır. Ekrandan ızledığimiz kadan ile güvenlik kuvvetleri önJem almışlar. Ne var ki gözleri önünde bir elçilik bi- nası ve baa resmi kuruluşlara yapılan taşlı sopalı saldınlan önlemeİc şöyle dursun sadece seyirci kalmışlardır. Bi- zi en çok üzen göriintü, Taksim'deki Atatürk aruünı tahripten korumaya yönelik polis önlemleri oldu. Demek PENCERE Sofra!. BİRİKİMLERİNİZİ GÜVENİLİR BİR "EKONOMISTLE" DEĞERLENOİRİN m RENAULT 9 AZ HARCIYOR, ÇOK KAZANDIRIYOR.Renault 9'lar... Türicrye'nin en çok tercih editen otomobilleri... Renault 9Tar geniş iç mekanlannda mükernmel bir konfor sunuyoriar.. Ortlara rahatça ulaşabiür, mûkemmel konförlannı kolayca yaşayabıfirsiniz. Ûste*Renaurt9Tartasarrufb«ncinesohipotomo6»erdr. Düşûk yakıt tûketimleriyle yaşam keyfini en efconomiic biçimde yaşatıriar. garantlı, b d yedek parçaterryla, zamanla daha da artan değerteriyte, lyriücretsiz RENAULT YARDIM hizmeüerryte başka hiçbir markanın Renault ötçusunde sunamadıgı avantajlara da sahipter... RENAULT-MAİS Yetkiü SatKdan'na geHn, Spring, Broadway ya da Fairway, dilediğiniz Renault 7u ahn. Hem risk tafimayan yabnmı, değer arbşı kesin olan yatmnn yapm, hem de Renault keyfini yaşayia Her yıl 7 mayıs günü Cumhuriyet'in avlusunda uzun bir sofra kurulur. Güngörmüş ahşap konak sessizdir, avludaki iki koca- rnan ağaç hazırlıkları izler, masalar yan yana dizilir, tabaklar, çatallar, kaşıklar bir tek masaya yerleştirilir, ögleye doğru her şey tamamdır... Avlu kapısının kanatlan açılır... Neoluyor?.. Unuttunuz mu, bugün 7 mayıstır, gazetemizin kuruluş yıldönümüdeğilmi?.. Mutluluk, mayıs böceği gibi eski avluda dolaşır, birine konup havalanır, ötekine konar, dostlar söyleşirler, gü- lüşürler, görenektir, kimseye çağrı çıkarılmaz, töreyi bi- lenler kendiliklerinden gelirler. Sofra açıktır.. Eskiden öğle yemeği yalnız bira, döner, pilav, marul- du; son yıllarda listeye börek, zeytinyağlı dolma gibi ek- lemeleryapıldı. Kimisi karşı çıktı: "Göreneği bozmayın!" Kimisi: "Canım " dedi, "mutlu bir gün, sofraya birkaç çeşit da- ha konsa fena mı olur?" Peki, bu arada gazete nasıl çıkar? Çalışanlar için kar- maşık bir gündür, iki arada bir derede ertesi günü ya- yımlanacak gazeteyi rıazırlamaya çabalarlar. Sabahtan herkesi inceden inceye birkaygı sarar, her- kes birbirine sorar: "Yağmur yağacak mı?" Aman yağmasın!.. Cumhuriyet, uzun yıllardan beri kuruluş yıldönümünü böyle kutlar; gösteriş, caf caf, şatafat, görkemden uzak- tır; 70'inci yılımızda göreneği bozmadık. Bizim çivisi çıkmıştoplumumuzdaadına gazetecı de- nen kişinin ölçüsü, endazesi bozuldu, görgüsüzlüğün gösterisi ağır basıyor; gazeteci, beş yıldızlı otelin yıldız larını göğsüne takarsa, kendisini bir şey oldum sanıyor; başbakan, ba- kanlar ve cumhurbaşka- nıyla yakınlık kurarsa, gazetecilikte başan gös- terdim havasını basıyor; kodaman işadamının güvenini kazanırsa, mesleğindeki yerini si- gortalamış olduğuna inanıyor... Ayıptır böyle şeyler... Melih Cevdet'in dün- kü yazısını okurken şu tümcelerin altını çizdim: "Beni yadırgatan şu- dur: (...) Her şeyde ne- den çıkanmızı arıyo- ruz?.. Yaşamanın çıkar- cılıktan başka bir şey olmadığını neden ço- cuklarımıza aşılıyoruz? Ancak çıkarsız düşünce ve eylemin kişiyi insan edeceğine neden inana- mıyoruz?" Sahi, insanın insan- laşması için gerekli ilke- lere, güzelliklere ve çıkarsız yaklaşımlara ni- çın sırtımızı çeviriyoruz? Gönül yüceliği en büyük zenginlik değil midir?.. Cumhuriyet'in avlusun- da kendiliğinden sofra- ya katılan dostlarla, gazetenin odacısından müdürüne, yazarından muhabirine, makineci- sinden sürücüsüne hep birlikte yıldönümünü kutlamanın tadını du- yumsamak mutluluktur; bir devlet büyüğü, politi- kacı ya da işadamı da bunu paylaşmak isterse başımızın üstüne... • Cumhuriyet 70 yılda çok gün gördü, kara günleri de gördü, ak günleri de... Daha çok gün görecek Cumhuriyet... Aydınlanma devrimi'- nin aydınlığında cumhu- riyetleşen bir Türkiye için yaşayıp çalışaca- ğız... RENAULT YAŞANACAK OTOMOBILLER R E N A U L T G Û V E N L E K A Z A N D I R I Y O R . KLASİK TÜRK SANAT MÜZI'Ğİ VE DANS OTTI Resraurant Cafe - Bar 251 00 00 LİSAN ÇÖZÜM Bizimlelngilizce sorununuzu çok kısa zamanda çözebilirsiniz. Lütfenbiziarayın. Tei:3495938 BahariyeCad.62/3