27 Nisan 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 13 NİSAN1994 ÇARŞAMBA HABERLER DEP'ten Meclis'e ikinci başvuru • ANKARA (ANKA) -DEP'inavukatı Hasip Kaplan, dokunulmazhklan kaldınldıktan sonra tutuklanan millet\ekillerinin yargılanmalannın sınırlan konusunda kararalmak üzere Meclis Başkanlık Divanf nın toplanması için ikinci kczTBMM Başkanlığı'na baş\ urdu. Kaplan. TBMM\cyaptığı başvuruda dokunulmazlıklan kaldınlan Hatip Diclc. Orhan Doğan. Ahmcl Türk. Sırn Sakık. LcylaZana vc Mahnıul Alınak hakkında hangi eylem vcsınırlariçindcNoruşlurma vcvargılamayapılacağınm bclırlcnmcsı içın başkanlık dıvanının inplanmasını ısicdı. Altunya'ya 6 ay hapis • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)- Eğiıim-İ'jScndıkası Genel Başkanı Nıya/ı Allunya.cski Mılli Eğilim Bakanı Köksal Toplan'a hakarci etliğı geıekçesiy lc açılandavada.6ay hapis. I60bın lıra para cc/aMiıa mahkûmcdıldı Allunya. karan tcmyı/cdcccklcnnı bildirdi. Yapgıtay'ın yorumuna tepki • ANKARA (( umhuriyet Bürosu)- Yargıtay'ın mcmur sendikalannailişkin karannın vanlış yorumlandığı belırtildi. Prof. Dr. MesutGülmc?. Yargılay 9. Hukuk Dairesi"nin. mcmur scndikalannın "2821 SayıtıScndikalarYasası" kapsammda tanınmayacağı şcklindcki karannın. "Mcmur scndikalanyla ilgili uyuşmazlıklann hangiyargı ycrindc görülmcsı gcrcktiğini bclirlcdiğini" söylcdi. Gülmcz. dün Cumhuriycfe yaptığı açıklamada. basında ycralan Yargılay karannın. "Yargıtay.memur scndikalannı tanımadı" biçiminde yorıımlanmasınır yanlışolduğunusöyledi. • • • SHP Ankara II Başkanı Yılmaz Ateş, 'Ozeleştiriyle halkın güvenini almalıyız' dedi 4 SoL> halktan özür dilemeir HAFTAYABAKIS AHMET TANER KIŞLALI ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - SHP Ankara II Başkanı Yılmaz Ateş. sol partiler olarak halkın karşısına çıkıp halktan özür dilenmesini istedi \e "Oze- leştirimizi yaparak yeniden halkın güve- nini almalıyız. Bu güveni almada "solda birlik', en temel koşul olarak göriilüyor. Sol, sosyal demokrat liderler, sol kadro- lar, özeleştirinin yanı sıra bunun için ken- dilerine düşen özveride de bulunınak du- rumundadırlar" dedi. Solda birliği. birilerinin belediye mec- lisi. il genel meclisi üyesi. belediye baş- kanı ya da milletvekili olmalan için iste- mediklerini anlatan Ateş, şunlan söyle- di: "1950'den bu yana, Sayın Ecevit'in iki koalisyonu ile son DYP-SHP koalisyo- nunun toplam 4,5 yıllık dönemlerini çı- kardığımız zaman, 40 yıldır, bu ülke sağ hükümetler tarafından yönetiliyor ve bu 40 yıllık sürede ülke iyi yönetilmemiş; eko- nomik alanda dz, demokratikleşme ala- nında da bu ülke geri bırakılmıştır. Yok- sulluk, işsizlik, işkence, gözyaşı. acı, in- san ihlalleri gündemden hiç düşmemiştir. Sağ yönetimler demokratikleşmede kitlelere karşı samimi olmamış, kitleler de bunun hesabını sormamıştır. Şu anda, DYP ile kurulan koalisyon protokolün- de, hükümet programında çok açık bir şekilde yer almasına rağmeo, acı reçeteyi halka sunmakta "aslan" kesilen DYP, de- mokratikleşme gündeme gelince, 'kedi' olup. koltuk altlarına kaçmaktadır." Ateş. bugünkü parlamentoyapısıiçin- de sağ partilerin "evet" demedıği bir ko- nuda yasal düzenleme yapmanın da olanağı bulunmadığına dikkat çekerek "Bu sağ partiler, eğer samimi olsalar. başta demokratikleşmenin önünde ne ka- dar engel varsa başta anayasayı değiştir- mek olmak üzere, her türlü yasal düzen- lemeyi yapacak güçleri >ardır ve soldan da gerekli desteği göreceklerdir" diye konuştu. Demokrasınin kurumsallaş- masının. sadece solun göre\ i olarak gö- rüldüğünü. solun bunu başarması için de eerekli kiıle desteğinin venlmediei va da alınamadığını kaydeden \teş. şöyle devam etti: "Dünyadaki ve Türkiye'deki geiişmeler gözardı edilip, bir fantezi olarak göriiiürse bugün- kü yöntemle de solda birlik sağ- lanamaz. Televizyon kamera- ları önünde görüşmeler yapı- Imaz; gazetecilerin sorulan üze- rine sol liderler bir araya gele- rek bu konuyu yüzeysel göriiş- mez. 27 Ylart seçim sonuçiarı bir kandırmaca olarak değer- lendirilemez. Ne yüzde 13.6, ne vüzde 8, ne de yüzde 4.6 başan diye gösterilmemelidir. Ama, Türkiye'de solun bittiği anlamı- na da gelmemelidir. Yılgınlığa düşmeden, ama halkın verdiği dersi de iyi anlayarak değerlendirmek durumundayız. Sol partiler olarak halkın karşısına çıkıp halktan özür dikmeliyiz. Hak etmediği bir yaşam ve yönetim şekli ile karşı karşıya bıraktığımız için özürdi- lemeliy iz." Ateş, solda birliğe böyle yaklaşılma- dığı takdirde. 3 parti bir araya gelse de halkın güveninı alamayacaklannı sözle- rinc ekledı. İzmlr'de Blrllğe Cağn toplantıları sürüyor MahirGürbüz: Sosvaldemokrat tahandan uvan • Temel V** 6 * KemaM a n k v ı Ş kJUdVUİ UetrU/tli Ul lUUUİUUUl UJTU t ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) ortak paydayı öne alan; kariz-İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) - SHP. CHP ve DSP'ye üye bir grup sosyal demokrat. düzenledikleri "Birliğe Cağrı" adlı bölge toplantısında, parti liderlerinin birleşmeve dair somut adım atmadıklan durumda. topluca istifa edeceklerini açıkladılar. Toplantıda, birliğin sağlanması için gerekirse Ankara'ya dek yürünebileceği bildirildı. Gültepe"de, 10 nisanda gerçckleştirilen "Birliğe Çağn" adlı bölge toplantısında. sosyal demokratlann bölünmüşlüğünden yararlanan anti-laik güçlerin. halk üzerinde etkin hale gelmeye başladığı vurgulandı. Yerel \e genel yönetimlcrde sosyal demokratlann iktidara gelebilmesi için birliğin koşul olduğu belirtilen toplantıda. "Buna inanan her sosyal demokrat birey, birliğin sağlanması için üretilen politikaları desteklemeli, geliştirmeli. güçlendirmeli ve gerçekleşmesi için katkı koymalıdır" görüşlcn dilc gctınldı. Toplantıyla ilgıli yapılan açıklamada. şu görüşlere yer venldi: "Kendilerine sosyal demokratım diyen iiç siyasi parti lideri. tabanın sesine kulak vererek kısa bir zamanda birliğin sağlanması için ciddi atılımlarvapmazlarsa;çalışnıalanyla birliğe katkı ve tabanlarını ikna edici, inandırtcı somut olgular ortay a ko> mazlarsa, Gültepe bölgesindeki bu üç siy asi partinin üyeleri olarak topluca partilemizden istifa edeceğimizi; bu durumıı ortak imza kampany asıy la birlikte parti organlanlarımıza bildireceğimizi ve y önetim organlarımızı da bu kampany aya katıİmav a çağıracağımızı; gerekirse topv ekün Ankara'ya kadar yürüyeceğimizi. parti yetkililerine ve kamu- ovunaduvururuz." ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Ziraat Mühendıslcn Odası Başkanı Vlahir Gürbüz, Kema- lisl anlayışı. temel ortak payda yaparak. çok geniş bir anlayış birliğinc gereksinım bulunduğu- nu açıkladı. Gürbüz. Türkiyc'nin önün- deki sorunlann sanıldığından daha ağır olduğunu. gerici akı- mlar açısından. somutlaşmış oranlan çok fazla aşan bir kalkı- şma harekelinden böz ederek şu görüşlcn dilcgctirdi. "Bu gelişmeler karşısında. Kc- malist anlayışı. temel ortak pay- da yaparak, çok geniş bir anlav ış birliğinc ihtiyaç var. Aslında, "cumhun\ct bilc tehlikede' de- mek mümkün. Demokrasi, laik anlayış zaten hangi noktalara gö- (üriilmüş belli. O bakımdan, bu ortak paydayı öne alan; kariz- mayı, kişiselliği, grupsallığı aşan bir yurtsever anlay tşa ihtiyaç var. Bunu savıınacak partiler, bunu yerine getirmelidir. ^ öneticiler sonınsa, olayı örgütler sahiplen- melidir. Aslında sosy al demokrat ya da sol kesimin sorunu olmak- tan öte, Türkive'nin geleceğinin sorunu diye görüyonız biz oiay- ları. Bağımsızlık, ciddi tehditler karşısındadır. Konjonktür oraı gösteriyor. Ülkenin bölünme teh- likesi ciddi noktalara gidiyor kı- sacası. Cumhuriyet tehlikede, ama tabü "Cumhunyet tehlıke- dcdır diyerek kalkıp, demokra- si dışı yöntemleri gündeme geti- renler var. Kesinlikle bunlara meydan vermemek için. demin sözünü ettiğim anlayış birliğine ihtiyaç var." LiderKimdir? 12 Eylül'den bir ay kadar önceydi. Rahmetli Mustafa Üstündağ ile baş başa bir öğle ye- meğindeydik. Söz donüp dolaşıp Sayın Ecevit'e geldi. CHP Genel Sekreteri olarak Üstündağ'ın genel başka- nına büyük saygısı vardı. Tıpkı rahmetli Orhan Eyü- boğiu gibi; sadıktı, ama yeri geldiğinde düşüncelerini -Ecevit'e ters de gelse- açıkça söylerdi. Amerika'da "liderlik" konusunda bir uzmanlık dersi aldığını anlattı. Ders notlarındaki "liderin nitelikleri" ile ilgili bölümü alıp Ecevit'e götürmüş: "- Sayın Genel Başkanım, bakın burada sıralanan ni- teliklerin biri dışında hepsi sizde var. Lider, aynı zaman- da bir ekibi, birkadroyu bir arada tutan adamdır. Siz ise bu konuya gereken özeni göstermiyorsunuz!.." Bir gerçeğin çok yumuşatılmış bir aktarımıydı bu. • • • Lider kimdir? Her isteğini "önderlik"ett\ğ\ kitlelere kabul ettirebilen kişi midir? Yoksa kitlelerin gereksinmelerine, eğilimleri- ne, hatta bilinçaltlarına en iyi "tanı"y\ koyan ve onu dile getiren kişi midir? Her isteğini kabul ettirebilen önder tarihte var olmadı. Sadece kitlelerin sorunlarını iyi çözümleyenler ise li- der değil "danışman" olurlar. Lider danışmanları kullanır, katkıları bir araya getirip bir "bütüne" yerleştirir ve kitleleri "olabildiğince" yön- lendihr. Ne kitlelerin peşinden sürüklenerek ne de kitlelerin gereksinmelerine ters düşülerek lider olunabilir! ismet Paşa, kitielerdeki değişimi iyi yakalayamadığı için yerini Ecevit'e terk etmek zorunda kalmıştı. Ecevit, kitielerdeki "temel" beklentinin "birlik ve güç" olduğu- nu kabule yanaşmadığı için giderek tabanını daralttı... • • • Sayın Ecevit, Turan Güneş ten Deniz Baykala, Haluk Ülman'dan Besim Üstünel'e uzanan bir kadroyu etrafı- na toplayarak büyümeye başladı. AN Topuz'dan Necdet Uğur'a, Erol Tuncer'den Uğur Alacakaptan a AKan öy- men'e uzanan geniş birikimleri değerlendirerek kitlele- re "güı/en"verdi. "Ortak akıl"\n en görkemli sözcüsü olarak Atatûrk ün kurduğu partiyi yüzde 42'lere kadar taşıdı. Savaşı, ordu kazanır. Ama kurmay heyeti, komutanla- rı olmayan ordu olur mu? Bir başkomutan ve erler.. Eğer arayı iyi doldurama- mışsanız, orada bir ordu oluşmaz... Başında "reis" bu- lunan bir çete oluşur!.. DSP'nin bugünkü görünümü işte bu CHP'de ise kurmay ve komutan çok, neredeyse "er" yok. SHP'de ortak düşmana karşı "kerhen" bir araya gel- miş çeteler birliği gibi... Demokratik toplumcular Türkiye'de "ordu"suz\ UArkası 13. Sayfada U N I V E R S I T E Y E H A Z I R L I K V V >' •»' v V \' V SOSYAL BİLİMLER : 17 1) Aşağıdakilarden hangisi, Duraklama Davri'nde Os- manlı padişah ve devlet adamlarının yeteneksizli- ğinden kaynaklanan otorite boşluğunun yarattığı bir so- nuç deûildir? A) Isyanlann artması B) Maliyenin bozulması C) Trcaret yollannın değtşmesi D) Askeri örgütlerin bozulması E) Bağlı beytik veya devletlerden alınan vefgilerin azalması 2) Merkeziyetçi bir yönetim sürdüren Osmanlı Devle- ti'nin uyguladığı aşağıdaki sistemlerden hangisinin yozlaşması toprak ağala- rının türemesinde daha etki- li olmuştur? A)Tımar B)Kafes C) Devşirme D) Ittizam E) Müsadere 3) Osmanlı Devleti'nin Durakla- ma Devri'nde, devlet otori- tesinin bozulmasında aşağı- dakilerden hangisi etkili ol- mamıştır? A) Maliyenin bozulması B) Medreselerin bozulması C) Yeniçeri Ocağının bozulması D) Ekber ve Erşet Kanunu E) Lonca örgütünün bozulması 4) Aşağıdakilerden hangisi, Duraklama Devri'nde Os- manlı ekonomisinin bozul- masına yol açan etkenler- den deûildir? A) Akçenin değerinin düşmesi B) Savaşlann uzun sûrmesi C) Isyanlann yoğunlaşması D) Tımariı asker sayısının artması E) Ticaret yollannın değişmesi 5) Osmanlı Devleti'nin, Durak- lama Devri'nde Lehis- tan'dan aldığı toprak aşağı- dakilerden hangisidir? AJErdel B)Uyvar C) Podolya D) Zerinvar E) Temeşvar 6) Osmanlı Devleti'nin Durakla- ma Devri'nde Avusturya ile imzaladığı antlaşmalar aşa- ğıdakilerden hangisinde bir- likte verilmiştir? . A) Hotin, Vasvar, Bucaş B) Zitvatorok, Vasvar, Karlofça C) Vasvar, Bucaş, karlofça D) Zitvatorok, Serav, Karlofça E) Vasvar, Ahmet Paşa, Istanbul 7) Osmanlı Devleti, Duraklama Devri'nde aşağıdaki devlet- lerden hangisiyle s a v a ş - mamıştır? A) Iran B) Ingfltere C)Venedik • D) Avusturya E) Lehistan 8) Osmanlı Devleti'nin Durakla- ma Devri'nde imzaladığı aşağıdaki antlaşmalardan hangisi bugünkü sımrla- rımızın çizilmesinde de etki- li olmuştur? A) Bucaş B) Vasvar C) Karlofça D) Kasr-ı Şirin E) Ferhat Paşa 9) Aşağıdakilerden hangisi Du- raklama Devri'nde görülen isyanların nedeni olarak gösterilemez? A) Cülus bahşişi B) Rejimi değiştirmek C) Vergi artışlanna tepki D) Savaşlann uzun sürmesi E) Tımar dağılımındaki adaletsizlik 10) Aşağıdakilerden hangisi Osmanlı Devleti'nin Durak- lama Devri'nde yaptığı ıslahatın genel amacı olarak gösterilebilir? A) Ekonomik kalkınmayı sağlamak B) Batı'nın bilim ve tekniğini almak C) Devleti, Yükselme Devri'ndeki konumuna getirmek D) Halkın devlet yönetimine katılmasını sağlamak E) Tüm uyruklara doğal haklar güvencesi vermek 11) Ekonomik ve sosyal somnlara yol açan hızlı nüfus artışı ülkemizde de gün geçtikçe önem kazanmak- tadır. Aşağıdakilerden hangisi hızlı nüfus artışının sonuç- iarı arasında gösterilemez? A) Göç olan kentlerin kalkınma hızında yavaşlama olacaktır. B) Konut sorunu ortaya çıkacaktır. C) Kültür çatışması sosyal sorun- lar doğuracaktır. D) Kaba işgücüne ihtiyaç arta- caktır. E) Beslenme sorunları ortaya çıkacaktır. - 12) Dünya Bankası geri kalmış ülkelerde sorunlann çözümlenmesi için, I. Sağlık hizmetlerinin gelişmesi II. Gelir dağılımındaki dengesiz- liğin gkjerilmesi III. Çocuk ölümlerinin azalması IV. Nüfus planlaması gibi önerilerde bulunmaktadır. Aşağıdaki ûlkelerin hangi- sinde yukarıdaki önlemlerin alınması zorunluluk ka- zanmıştır? A) Japonya B) Güney Kore C) Avustralya D) Norveç E) Hindistan 13) Aşağıdakilerden hangisi gelişmiş ûlkelerin nüfus özelliklerinden değildir? A) Tanmsal nüfus yoğunluğu azdır. B) Kadın nüfus toplum içinde yani statü ve görevler kazanmıştır. C) Yaş ortalaması yüksektir. D) Tarımda makinalaşma geliş- miştir. E) Kırsal nüfusun toplam nüfusa oranı fazladır. 14) Ekvatoral Bölgede insan- ların yüksek yerlerde, Orta Kuşakta alçak yerlerde yoğun nüfus oluşturmaları hangi nedene dayanır? A) Doğal bitki örtüsüne B) Toprak özelliklerine C) Yer şekillerine D) Iklim özelliklerine E) Yeraltı zenginliklerine 15) Dünya ekonomisini tehdit eden en önemli sorunlardan birisi de hızlı nüfus artışıdır. Aşağıdakiler- den hangisi hızlı nüfus ar- tışını önlemede en etkilidir? A) Köyden kente göçü önleme B) Ulusal geliri yükseltme C) Yasal önlemler alma D) Kırsal kesimde iş olanaklannı artırma E) Kültürel düzeyi yükseltme 16) Bir ülkede milli gelir art- madığı halde, toplumun belli bir kesiminin milli gelirden aldığı pay artmışsa, o ülke için aşağıdakilerden hangisi söylenir? B) Sanayileşme hızını kaybet- miştir. C) Nüfusun çoğunluğu yoksul- laşmıştır. D) Tanmsal nüfus artmıştır. E) Göçler artmıştır. 17) Sanayi bölgelerinde nüfus artışının kırsal kesimden fazla olması hangi nedene bağhdır? A) Kırsal kesimde sağlık hizmetle- rinin yeterii olmaması B) Sanayi bölgelerinin doğal artış dışındaki nüfus tarafından bes- lenmesi C) Kentlerde ulusal gelir yüksek ol- duğundan evlenme oranının yüksek oluşu D) Sanayi bölgelerinde doğum ora- nının fazla olması E) Kentlerdeki nüfus planlamasının sonuç vermemesi 18) Aşağıdakilerden hangisi nüfusun yoğun olması üze- rinde etkilidir? A) Engebenin fazla olması B) Yağış azhğı C) Iklim koşullarının elverişsiz ol- ması D) Yol bağlantılarının yetersiz ol- ması E) Iklimin çeşitlilik göstermesi 19) Doğu Karadeniz Bölümünde kıyı gerisinde yerleşmenin dağınık olması bölümün hangi özelliğinden kaynak- ianır? A) Yağışların yetersiz olması B) Ormanlann gür olması C) Engebenin fazla olması D) Deniz kıyısından uzak olması E) Yol bağlantısının zayrf olması 20) I. Hızlı nüfus artışı II. Tarımda makinalaşma III. Toprakların miras yoluyla par- çalanması Yukarıdaki etkenler aşa- ğıdaki gelişmelerden hangi- sini hızlandırır? A) Doğal nüfus artışının yüksel- mesini B) Eğitim düzeyinin yükselmesi C) Sulu tanma geçişi D) Köyden keıite göçü E) Faal nüfusun artmasını eğitiminden geçirilmemiş "konuş- ma öncesi' denebilecek sağır ve dilsiz çocuklar üzerindeki araş- tırmalar dil - dışı bir düşünmenin olabileceğini göstermektedir. Aşağıdakilerden hangisi bu tür bir düşünmeye örnektir? A) Aynı renk ve biçimde nesnelere birieştirip bir grup yapmak B) Bir kentin yerieşim projesini ta- sarlamak C) Bir matematik probteminin çözü- münü düşünmek D) Eskiden cğrenilmiş bir şiiri zi- hinden geçirmek E) Bir konuşma metnini nazırlamak 22) Elma, ateş, çiçek algılarından sonra 'kırmız" rengi bütün bu nes- nelerden ayrı düşünmeye başlar, kavramlara ulaşırız. Yukarıda açıklanan düşün- me süreci hangisidir? A) Imgeteme B) SoyutJama C) Genelleme D) Akıl yürütme E) Yargı verme 23) Gereksinmeleri karşılayacak mal- lann elde edilmesi sürecine üretim denir. Aşağıdakilerden hangisi üretimin önce ve hızlı deği- şen elemanıdır? A)Doğa B) Emek C) Üretim araçlan D) Girişim E) Üretim tecrübesi 24) Az gelişmiş ûlkelerin bir özelliği de "ucuz emek ortamı" olmasıdır. Aşağıdakilerden hangisi bu durumun bir sonucu olarak görülebilir? A) Üretim teknolojisinin gelişme- mesi B) Hızlı ekonomik kalkınmanın sağlanması C) Üretim hacminin artması D) Tasarrufun artınlması E) Tüketimin azalması 25) Bir ülke ekonomisinin önemli göstergelerinden biri de 'gelir dağılımı'dır. "Gelir dağılımı", aşağıdaki eko- nomik olgulardan hangisiyle eş anlamlı bir kavramdır? A) Üretim B) Tüketim C) Bölüşüm D) Değişim E) Girişim A) Çocuk ölümleri artmıştır. VNtVERSİTEYEHAZIRLlKSORULAR], Fatma Şahin'in eşgüdümûnde Isa Deniz. Selda Tcmju Güler Özlan. Hüseyin Aravıcı'dan olufanyaym kurulu 21) Vvatson'a göre "düşünme sessiz 26) Bir yılda üretilen mal ve hizmetle- konuşmadır." Oysa henüz dil ri" toplam parasal değerinin üreti- sorumluluguıula lamcm oğreiınenler kadrosu tcırafınUun lıuzırkuımakladır. me katılanlar arasında paylaşılma- sma "bölüşüm" ya da " dağıtım" de- nir. Aşağıdakilerden hangisi bölüşümü gerçekleştiren bir yol deûildir? A) Rarrt (kira) B) Ücret C) Faiz D) Tasarruf E)Kar 27) "Insanlar üretken olduklarında mutlu olurlar." "x (Fx Ş Gx) önermesinden aşağıdaki öncüllerden hangisinin yar- dımıyla "Ali üretken değildir." ~ Fa sonucu çıkarılabilir? A) Ali mutludur. Ga B) Ali mutlu değildir. ~ Ga C) Ali üretkendir. Fa D) Ali mutludur veya değildir. GaĞ~Ga E) Ali üretken değildir veya mutlu değildir. ~ Fa G ~ Ga 28) "x Fx gibi bir tümel öner- menin bir doğruluk değerine sahip olmasının koşulu, aşağıdakilerden hangisidir? A) Bir niceleyiciye sahip olması B) Bir evrenin verilmiş olması C) Bir eklemin bulunması D) Geçerii bir önerme olması E) Bir çıkanmın sonucu olması 29) p, q \ r çıkarımı geçerii ise aşağıdaki yargılardan han- gisi doğrudur? A) p, q, r önermeleri eşdeğerdir. B) r önermesi geçeriidir. C) p, q, ~ r önermeleri birlikte tu- tarlıdır. D) p, q, r önermeleri birlikte tu- tariıdır. E) p, q önermeleri tutarsızdır. 30) Bir ressam "biz romantik olduktan sonradır ki dağlar güzelleşti." demiştir. Yani romantik ressamlar doğayı resmedinceye kadar, doğanın güzelliği farkedilmemiştir. Buna göre, aşağıdaki yar- gılardan hangisine varıla- bilir? A) Sanat, ruhsal hallerin yansıtıl- masıdır. B) Sanat, doğal olanı taklrt eder. C) Sanat, güzelin bilgisini sağlar. D) Sanat, insanı özgür kılan bir oyundur. E) Sanat, insanın mükemmel olma çabasıdır. • YanıtlanH. Sayfada
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle