23 Kasım 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 29 MART1994 SALI OLAYLAR VE GÖRÜŞLER AT müsteşarlığı ya da bakanlığı... AT ıçın gereklı olan salt bıreşgudum makamıdır. Bu makam bırdevlet bakanı>a da(unvanı neolursaolsun Müsteşar yardımcısı, başdanışman, başkan ) uzman bır kamu yönetıcısı tarafından doldurulabılır. Bu sadece bır sıyasal tercıh sorunudur. Prof. Dr. ÖMER BOZKURT TODAİEÖğretim Üyesi eşgudum sorunudur Ote yandan bu faalıyetın Başbakanbk'ta gerçekleştı- nlmesı tutarlı bır çozumdur Avrupa ulkelennın de kımı bu yolu (Başba- kanlık'ta bırörgutsel duzenleme yolu- nu) scçmış kımı de dışışlen bakan >ardımcısı, ya da AT'den sorumlu devlet sekreten (devlet bakanı) gıbı formullen tercıh etmıştır Ne var kı şu sıralarda bu duzenle- menın yetersız olduğu ılen surulmekte ve bır AT müsteşarlığı hatta bır AT bakanlığı kurulması yolunda taJepler dıle getınlmektedır (*) Bu talebın de kokerunde, AT konu- lannda ışlenn tek bır yerde toplanma- sı, tek bır yerde sonuçlandınlması. tek bır muhatap arayışı yatmaktadır Bu doğal arayış kanımca, AT soz konusu olduğunda mutlaka bır bakanlık ya da musteşarlık kurulması seçeneğını gun- deme getırmemelıdır Çunku a) Kapsanması ıstenen hızmetler çok farklı alanlara aıttır Şımdılık sadece gumruk bırlığı pers- pektıfi ıçınde kalsak bıle, haksız reka- betın onlenmesınden. ulaştırmaya, gumruk uygulamalanndan, urun standardızasyonuna, vergı ve rusum mevzuatından. dış tıcaret rejımıne. ta- nm polıtıkalanndan, fıkn ve sınaı T urkıye ıle Avrupa Top- luluğu arasında, 1963 Ankara Anlaşmasıyla ongorulmuş gumruk bırlığinın yakın bır za- manda. muhtemelen Katma Protokol'le belırlendığ] gıbı 1995 yılında gerçekleşmesı olasılığı son ıkı yıl ıçınde yukselmıştır Bu du- rum doğal olarak v onetım çe\ relennın yanı sıra ış çevrelennı de harekete ge- çırmıştır Yonetım kademelennde, gerek gumruk bırlığıne, gerekse genel olarak AT ıle ılışkılere yonelık cıddı haarlıklar zaten 1987 yılından ben surdurulmekteydı Gebşen koşullarda, 17 Evlul 1993 tanhlı Başbakanlık genelgesındekı ıfa- desıyle "AT ile ilgili tum faaliyetlerin başbakanın >akından takibıne tabı ola- cak biçimde tek elden koordıne edilmesi (eşgudulmesı) ihthacı doğmuş" ve bır ûst duze> kamu yönetıcısı, başbakan başmuşavırlığı gorevıne atanarak, AT ıle ılgılı çalışmalan "Başbakan adına yûriitmek ve... konuyla ilgili > aztşmala- n imzası altında yapmak hususunda yetkili kıluunıştır." Bu alanda eşgudum gereksınımı gerçekten buvuktur hatta AT ıle ılış- kılenn yurutulmesınde temel sorun haklaravb ulaşır b) Bu alanlar sadece AT ıle ılgılı de- ğıldır, aynı zamanda ulusal genel yo- nelımın karar ve ey lem alanlannı oluş- turur ve bu alanlarda gorevlı kuruluş- lar zaten vardır c) Bu alanlardakı duzenleme ve ış- lemler hem yurtıçınde. hem de AT nezdınde çalışmalar gerektırmektedır Başka bır deyışle beklenen hızmet ATden Turkıye"ye ve Turkıye den ATye yonelık olarak ıkı yonludur Boyle olunca ışlevsellığı engelleye- cek olçude dev boyutlara ulaşmadan ve bunun yanı sıra ve daha da onemlısı tekrarlara yol açmadan butun bu ça- lışmalan yapacak tek bır orgut kur- makfiılenpek mumkun gorulmemek- tedır Onun ıçın yapılması gereken yenı bır hızmet bakanlığı ya da orgutu kurmak değıl, bu hızmetlen zaten ulu- sal çerçevede gerçekleştıren orgutlenn çalışmalannı AT perspektıfı ıçınde planlamak, yonlendırmek. eşgutmek ve denetlemektır Hızmet bakanlıklan ya da Başba- kanlık'a bağlı musteşarlık, bağımsız genel mudurluk vb başka kademeler- de orgutler, dığerlennden açıkça ayn- labılen ve ayn yürütubılecek somut hızmet alanlan varsa ve bu hızmetlenn hacmı ayn bır orgut kurmayı gerektı- recek olçudeyse kurulmalıdır Bu doğruysa, yapılması gereken. bır musteşarlık ya da bakanlık kurmak değıldır Kısa zamanda karşı gelınmez durtulerle gıttıkçe hacım kazanacak, bılınen hıyerarşık yapıda. katı bır or- gutsel yapı kurmak gerekmez Boyle bır yapı hantal. gorev geçışıklıklenne yol açan, neredeyse kendı kendıne ış yaratan ve yarattığı ışlere bır turlu ye- tışemeyen 'Kafkavari' bır burokrasıye dönuşmeolasılığını taşıyabılır Çunku ortada yenı, ozgul \e sınırlan kolayca çızılebılecek bır hızmet yoktur, ortada salt bır eşgudum gereksınımı vardır Kaldı kı Turk kamu yonetımı konu- sunda yapılan kapsamlı çalışmalarda ve bunlann sonuncusu olan KAYA Projesı'nde (Kamu Yonetımı Araştır- ması) Başbakanhk'ın dev bır ıcracı bakanlığa benzemesıne yol açan uygu- lamalann yararsızlığı uzennde ısrarla durulmaktadır Bundan başka 1982'- de TODAİE de kurulan kamu yonetı- mı komısyonunun çalışmalannın sonucunda hazırlanan 3046sayılı yasa da hızmet bakanlıklanyla devlet ba- kanlannı ayırmaktadır Bu sonuncu- lar teşkılatlan olmavan, ama Başba- kanlık'ta eşgudum gorevı yapan uzman kışıler olarak belırlenmektedır Dolayısıyla gereksınım duy ulan es- nek, kuçuk hacımlı bır tur "ucuş kont- rol >e dispec merkezidir". Başka bır ıfadeyle AT ıçın gereklı olan sall bır eş- gudüm makamıdır Bu makam btr devlet bakanı ya da (unvanı ne olursa olsun Müsteşar yardımcısı, başdanış- man. başkan ) uzman bır kamu yo- netıcısı tarafından doldurulabılır Bu sadece bır sıyasal tercıh sorunudur Başbakan, yukanda değınılen ge- nelgede olduğu gıbı. kendı adına ey- lem yetkısını verdığı takdırde, kamu yonetıcısının de etkılılık yonunden bır bakandan çok farkı olmaz Kaldı kı zorunlu hallerde TBM M dışından bı- n, devlet bakanı olarak da atanabıl- mektedır Konunun bu yonu ıkıncıl- dır Bu makama yardıma olmak uzere kendı sececeğı uzmanlardan oluşan çok dar kadrolu bır sekretarya (va da bır bakan kabınesı) oluşturulabılır Bır sekretaryada gerektığınde sınırlı surelerle ve sının ıyıce bellı ışler ıçın başka kuruluşlann uzman personelın- den de detaşman yoluyla yararlanıl- ması mumkundur Ama bu grup, (bu sekretarya) hıçbırzaman ışı bızzat ya- pacak devamlı bır örgut gıbı duşunül- memelıdır Dolayısıyla musteşarlık ya da bakanlık demek kı bır yonetsel yapı kurmak yenne sadece, Başbakanlık ıçınde, hızmet bakanlıklanna. kımı ça- lışmalan vaptırabılecek olçude gereklı yetkılerle donatılmış bır atama yeterlı- dır 1993 yılında DPT Müsteşarlığı tara- fından AT-Turk Mevzuat Uyumu Sureklı Ozel İhtısas Komısyonu ku- rulmuştur Bunun teşkılatlanmayla ılgılı alt komısyonu çalışmalannı sur- durmektedır. kısa bır surede bu konu- dakı raporunu tamamlayacaktır Bu raporun sonuçlannın goz onune alın- ması herhalde yararlı olur (*) Bunun Başbakanlık'a bağlı bır musteşarlık ya da bır bakanlık olması, uygulamada pek fark yaratmaz Bun- lar bırbınnın seçeneğı değıldır Bunla- nn seçeneğı yenı bır orgut kurmak yenne sadece bır eşgudum ve ınısıyatıf mercıı yaratmaktır Şu andakı durum da budur, bu mercı Başbakanlık baş- danışmadır Ancak bu da, bu çozu- mun tek seçeneğı değıldır Çünku bu gorev orneğın 1987-1990 yıllannda ol- duğu gıbı bır devlet bakanı tarafından da yurutulebılır Gorev sahıbının sıya- sı ya da burokrat oluşu teonk olarak fark yaratmamalıdır Tatbıkattakı farklılık ıse, daha çok gorevlının çalış- ma tarzıyla ılgılıdır ARADABIR Dr. ALPER AKÇAM Sağlığa Biraz Saygı! Ulkemızde sağlık alanında bır keşmekeş yaşanmak- tadır Medya dunyası nın severek ustune gıttıgı hasta- ne kalabalıkları çağdaş tıp bılımı ve ınsan sağlığının kutsallığı ıle çelışen çeşıtlı goruntuler televızyon ekran- larının gazete manşetlennın sureklı muşterısı halme gelmıştır Ne yazıktır kı fatura da genelde sağlık perso- nelıne kesılmektedır Çarpıklıkların ve keşmekeşın bırıncı nedenı, hastane- lerın aşırı kalabalık oluşudur Ulkemızde dunyanın hemen hıçbır yerınde kalmamış gulunç ve anlamsız bır uygulama surup gıtmektedır Hasta olan hastaneye gı- decektır' Grıplıler kanser ağrıları ıçınde kıvrananlar, geçımsızlık kurbanı kadınlar ışten kaytarmak ıçın vızıte kağıdı almış olanlar sarıhklılar, felçlıler aynı kuyruklar- da sıranın kendılerıne gelmesını bekleyeceklerdır' öte yanda da kalabalığın getırdığı gurultu personel eksıklı- ğı, yorgunluk ıçınde bunalmış modern aygıtlardan yok- sun gorevlıler de sıradakılere ılgı guleryuz gosterecek sağlık hızmetı vermeye çalışacaktır 1 Aslında bu tablo- nun, kalabalığın kendısı bırsağhksızlıkkaynağıdır has- talık kaynağıdır hem hastaya hem hekıme Sonuçta beyaz gomleklılerle hastalar arasında surtuşme, dıdış- me eksık olmayacaktır Hasta kendısıne yeterlı zamanı, istedığı ılgıyı vermeyen sağlık personelıne, sağlık per- sonelı de sayıları nufus artışına paralel olarak artan ve "medya nın yonlendırmesıyle her geçen gun bıraz da- ha sesı yuksek çıkan ofkelı hasta yığınlarına ' duşman gozuyle bakar olmaktadır Hastanın evınde ışyerınde mahallesınde koyunde ılk muayenesını sağlayacak hastalık etmenlerıyle sava- şımı, ınsanın hastalanmasına engel olabılmeyı on goren "koruyucu hekımlık hızmetı yoksayılmakta halksağlı- ğının temel taşı olması gereken pratısyen hekımlık' kavramı kuçuk duşurulmekte aşağılanmaktadır Uzman olmayan hekım hekım değıldır' Hastaysan hastane- ye, uzman hekıme gıdeceksın 1 Onyılıaşkınbırsuredır bazıtasanlar sağlık hızmetını duzenleyecek yenı uygulamalar hazırlandığı açıklan- makta ancak bır tek somut adım atılmamaktadır Hasta- ne kalabalıklarını arttırmaktan başka ışlevı olmayan, "yeşıl kart benzerı uygulamaların çozum olamayacağı açıkça bellıdır Kırsal alanlarda gecekondu bolgelenn- de verılmekte olan sağlık hızmetı yırmı yıl oncesının bı- le gerılerıneduşmuşbulunmaktadır 1961 yılında çıkarıl- mış ve bugunku tartışmalarda gozardı edılen, "Sağlık Hızmetlerının Sosyalızasyonu Yasası nın uygulanmaya çalışıldığı donemlerde devletın verdığı sağlık hızmetı- nın bugunkunden kat kat ılerde olduğunu uzulerek soy- lemekzorundayım Bugun terorun yoğun olduğu bır bolgemızde, Bıngol'- un Genç ılçesınde 1972 yılında yaşadığım bır anıyı anlat- mak ıstıyorum Genç Sağlık Merkezı nın programlı ça- lışmalan uyannca jıpleıkısaatlıkyolculuktanveepeyce sure de yayan yurudukten sonra bır dağ koyune gıtmış- tık Muhtardahıl hıçbırıTurkçebılmeyenkoylulerdevlet gorevlısı olduğumuzu anladıklarında uzaklaşıp evlerıne kapandılar Kurtçe bılen şoforumuzun yardımıyla sağlık ıçın geldığımızı anlattık Nufusta bıle kayıtları olmayan koy halkına sağlık ızleme kartları çıkarıldı bebeklerın aşısı yapıldı gebeler ekıptekı ebe tarafından kontrolden geçırıldı hastalar muayene edıldı Yırmı gun sonrakı ıkıncı gıdışımızde koyluler koşarak geldıler yanımıza kucakladılar yoksulsofralarındaağırladılarbızlerı Top- lumun bırer bıreyı olarak anımsanmak mutlu etmıştı ınsanlan1 Bugun askıya alınmıştır sosyalıze sağlık uygulama- sı Toplumda ve toplumun bır parçası olan sağlık ala- nında koseyı donme gudusu egemendır Çalışan hekımın yeterlı ucretle odullendırılmesı değıl, muaye- nehane kredısı dusunulmektedır Genç ılçesındekı dağ koylusu hastalanırsa hekımın muayenehanesıne gıtsın 1 Bıraz saygı lutfen1 Sağlığa bıraz saygı1 Çozum hasta- lık etkenlerıyle savaştadır cozum hastaya bulunduğu yerde evınde ışyerınde koyunde mahallesınde sağlık hızmetı sunabılmektedır Hastaneye ancak 'hastanete- davısı gerektıren hasta gelmelı Kalabalıklar, kuyruk- lar yok edılmelıdır Sağlık alanında yaşanan keşmeke- şın sorumlusu hekımler ve yardımcı sağlık personelı değıldır' ESKİ ÇAĞDA EGE VE İZMİR DeğerlıarkeoloğumuzOrd Prof Dr Ekrem Akurgal'ın bu yenı yapıtı Yaşar Eğıtım ve Kultur Vakfı (Izmır) tarafından yayımlandı Buyuk boy, luks baskı, ozgun resımlerle TART1ŞMA Toplumbilim gereksinimi 2 8 Arahk 1993 tanhlı Cumhunyet gazetesının Gençlık-Eğıtım bolumunde Prof Dr FerhatOdabas'ın çeşıtlı ulkelerde yapılan bılımse araşurmaJarıçın kışı başma duşen harcama konusundakı demecını ıJgjyle okudum NedıyorduProf Dr Ferhat Odabaş 9 DPT venlenne gore Turkjye'de bılımsel araştırmalarıçın kışı başına yaklaşık 4 dolar duşmesıne karşı ABD'de 440 dolar, Fransa'da 250 dolar, dığer ulkelerde ıse ortalama 200 dolarhk bır harcama vapıldığını açıklıyordu Oncelıkle konumuzu ılgılendıren, bılım nedır, kaça a> nlır, ozellıklen nelerdır 9 Bunlan kısaca açıklarsak, bılım, konusu gorgul ve nesnel olan, bu konularda çıkanmlar yapma olanağı sağlayan sıstemlı bılgıler kumesı olup aksıyomaük ve pozıtıf bılımler olmak uzere ıkıye aynbr Aksıyomaük bılımlerde yenılık yaratma soz konusu değıldır Amaa, bılınenı yıneleyerek bılgı uretmektır Matematık ve mantığı buna ornek gosterebılınz Poaüfbıbmlerde ıse olavlar tek tek gozlenerek genel bılgılere ulaşıhr Çıkanm yapma olanaklan sınırsız olup yenı bılgıler uretılır Bu bılım dalı da doğa (astronomı, fızık, kımya, bı> olojı) ve toplumbilim (ekonomı, huİcuk, toplumbılımler kumesı) olarak ıkıye aynlır Konumuz kapsamına gıren. ınsan ve ınsan ıhşkılen uzennde duran. ancak onemı ulkemızde henuz anlaşılamayan toplumbılımlennı aynntıya gırmeden ozetlersek, bu bılım dalının temel ozelhğı tumevanm yontemıyleınsan ve ınsan ılışkılennde yenı bılgılenn uretılmesı bıçımınde açıklanabılır Demokratık surecını henuz tamamlamamış bır toplum uzennde bılımsel araştırma yapıldığını varsa> alım O toplum çıkara gruplar sayesınde dıncı ve bağnaz oluyorsa yıne o toplumun bıreylen başanya ulaşmanın ılk koşulunun sureklı para kaianmak olduğunu benımsıyorlarsa uygulanan ekonomık polıtıka gereğı, yıllık ulusal gelınn %70'hk bolümu faız ve rantlardan oluşuyorsa uretmeden elde edılen bu gelırler va yurtdışına transfer edılıjor>a da tuketım harcamalannda kullanılıvorsa kamuyaranna alınacak ıvedı ve koklu onlemler yenne gunluk vekısır polıtık goruşler sureklı gundemdetutuluyorsa gelır dağılımı bozuksa tum çalışan kesım orgutknenuyorsa odedığı v ergı> le yaşadığı hayat arasında uçurum olan vergı mukelleflen bulunuyorsa butçe açıklannın kapatılması ıçın KIT satışlan sureklı gundemegetınlıyorsa hayab 1986 Y1U VE 86^0911 SAY1U BAKANLAR KURULU KARAHINA GÖRE SGARA SAĞUĞA ZARARUDIR dışsatım yoluy la nıce gorgusuz ve kultursuz ışadamlan yaratılıyorsa toplumun anlık duygulannı ısüsmarederek 900'lu telefonlarla sozde araştırma yapan ancak bılımsellığe buyuk darbe vuran ozel TV'lero ulkegenelınde denetımsız olarak ışlev lennı surduruyorlarsa nıce yeteneksız kışıler bu ozel TV'ler sayesınde koşeyı donuyorlarsa duşunen, araştıran vearaşürdıklannı topluma sunmay a çalışan aydınlargen plana ııılıyorlarsa 'Benim memurum işini bilir' goruşu haJen geçerlı oluyorsa nıce yeteneksız kışıler burokrasıde kılıt noktalara getınlıyorsa elde edılen bu bulgularo toplumda bugun olmasa bıle ılende buyuk çokuntüler meydana getınr Bunun ıçın yuce Atamızın "Hayatta en hakiki mürşit ılimdir" goruşu baz alınarak toplumun bılınçlendınlmesı amacıyla zaman geçırmeden gereklı onlemlenn alınması zorunludur Alınacak bu onlemlen, duşunen, araştıran ve araştırdıklannı topluma sunmaya çalışan aydınlara her yonden gerekb desteğın venlmesı, kışısel çıkarlar yenne toplumsal çıkarlann on plana alınması, kamuoyu denetımının oluşması ıçın toplumun bılımsel konularda sureklı aydınlatılması, o toplumu yonetenlenn her konuda yonetılenlere ornek olması bıçımınde sıralayabıbnz ENDERKARACA Kamu Vönetimi Lzmanı PENCERE TRT önseçid midir? zellıkle ozel radyove televızyonlann devreye gırmesıyle ulkemızde de basınvevayınorganlannın rolu ve etkınlığı onemle tartışılan konulardan bın oldu Kımının "dorduncu erk" kımının "medyatik terör" dıye adlandırdığı bu etkı. y aklaşan yerel genel seçımler nedenıyle ozel bır onem kazanıv or Onumuzdekı donemde ozenle uzennde durulması gereken bu sorunun son derece karmaşık olan başka yanlannı şımdıhk bıryana bırakarak TRT'nın yaklaşan yerel seçımler oncesı tutumu uzennde durmak ıstıyoruz TRTTelevızyonu. l kanalda25Şubatl994ve3 Mart I994tanhlennde açıkoturumlar duzenledı Bunlardan bınnasıne sadece parlamentoda grubu bulunun DYPSHP,ANAPveRP'nın Istanbul Buyukşehır beledıye başkan adaylan ıkıncısınede yıne aynı sıyasal partılenn Izmır Buyukşehır beledıye başkan adaylan katıldılar Seçıme katılan obur sıyasal partılenn adaylan, bu sıyasal partılenn "parlamentoda grubu bulunmadıgı" savıy la çağınlmadılar TRT bır kamu kuruluşudur "Bütün işlemlennde kanun önünde eşitlik ılkesine u>gun hareket etmek zorundadır" (Anayasa.Md 10) Anayasanın yenıden duzenlenen 133 maddesıne gore "Devletçe kamu tüzel kişiliği olarak kurulan rad>o ve teleMzvon kunımunun.. yayınlannın tarafsızlığı esastır." Idarenın e> lem v e işlemlennde aranan yasallık, eşıtbk ve kamu yaran koşullan şuphesız TRT ıçın de gecerbdır TRT'nın tum eylem ve ışlemlennın bu ılkelere uygun olması gerekmektedır Gunluk haber bultenlennden çeşıtlı programlanna kadar subjektıf kıstaslarla avınmlar yapan TRT, bu kez de, sozunu ettığımız açıkoturumlara sadece parlamentoda grubu buiunan sıyasal partılenn temsılcılennı çağınp oburlennı çağınnamakla, suregelen yanlışlıklanna bıryenısı daha eklemıştır Buayınmcıbk, yaklaşan yerel genel seçımler oncesındeyapıldığından daha buyuk sakıncalar doğunnaktadır TRT bu aynmcı uygulamasıy la kaynağı anayasada ver almayan, yasal dayanağı bulunmayan bır"jetki"yı kullanmaktadır Adetabır "önsecki"gıbı dav ranmaktadır Anay asal duzenlemede sıy asal partıler "demokratık siv asal ha> atın vazgecıimez unsurları" olarak nıtelendınbrken (Anayasa, md 68) "Parlamentoda grubu bulunan-bulunma\ an" gıbı yapayayınmlar y apılmamakta, aldığı ya da alacağı varsavılan oy oranı dıkkate abnmamaktadır Av. Mehmet Cengiz Çağdaş Hukukçular DerneğıMYKÜyesı TEŞEKKÜR Kukğımdakı rahatsızlığı başanlı bır amelıvatlagıderen Doç. Dr. ERKAN KIYAK ılebaştaDr Bajram Vejseller, Dr Dinç Mirata; hemşıre Selma Fevzioğlu, Naciye Türkseven, Hatice Keskin olmak uzere Istanbul Tıp Fakultesı KKB Bolumü (A) Grubu personelıne teşekkur ederım ALTUĞ İSTANBULLUOĞLU Sandıktan Çıkan Ne?.. 27 Mart ta kım yenılgıye uğradı? Kamuoyu araştırma şırketlerı VesoH ötekı sıyasal partılerden kımı -DYP gıbı- durumunu korudu, kımı -ANAP gıbı- yuzde 20 nın altına duşmedı, kımı -RP gıbı- oylarını yukselttı En çok oy alan partının yuzde 25 lerde dolaştığı bır sıyasal ortamda herkes kendıne gore bır kulp takarak seçım sonuçlannı yorum- layabılır, ama kamuoyu araştırmalarının fos çıktığı çar- pıcı bır gerçek Cumhunyet, uzun yıllardan berı, bu tur araştırmaları yayımlamıyor iyı de edıyor Araştırmaların cıddıyetı konusunda kuşkular yoğun Ne var kı bızım medyamız pervasızdır, hem kamuoyu şırketlerıyle ışbırlığı yapan hem sonuçları allayıp pulla- yıp pazarlayan nıce gazete şımdı ellerını yıkayıp ışın ıçındençıkıverıyor Pekı medyanın bu konuda hıç mı so- rumluluğu yok9 27 Mart seçımlerı, solun kesın yenılgısını de vurgulu- yor, bu sonucu ortbas etmeye çalışmak gerçeklere goz yummaktır Yuvarlak sayı, SHP yuzde 12 DSP yuzde 8, CHP yuzde 51 Uçu bırden en fazla çeyrek dılım eder SHP buyukşehır beledıye başkanlıklarında başa gu- reştığını ılerı surerek tesellı bulmaya çalışsa da kâr et- mez Sol kulahını onune koyup duşunmelıdır • 1991 seçımlerınden sonra kurulan DYP-SHP koalıs- yon hukumetının tarıhsel bır anlamı vardı Cumhunyet tarıhınde ılk kez sağılesol gonul rızasıy- la demokratık bır programı ıçeren ortaklıkta buluşuyor- du Ittıhatçı ıle ////afc/çatışmasınınerıyıpbıttığı yerde 12 Eylul un 83 rejımı merkez sağın ve solun ortak ırade- sıyle aşılacak ozgurlukler yolunda onemlı bır adım atı- lacaktı İnönü ıle Demirel bu tarıhsel ışlevı yenne getır- mek ıçın anlaşmış gorunuyorlardı 1994 te ıkısı de ortada yoktur koalısyonun demokratık programı askıdadır DYP nın boyle bır programı baştan ben engelledığı de kanıtlanmıştır Bu durumda SHP nın hukumettekı ışlevının ne olduğu sorgulanmaya değer 1991 den bu yana geçen surede koalısyon hukumetı programındakı demokratıkleşme bolumunu gerçekleş- tırebılseydı SHP tarıhsel gorevını yapmış olacak bu başarı secım sandığından çıkan oylarla olçulemeyecek bır değer taşıyacaktı 1994 yerel seçımlerınden sonra, yuzde 12 oy oranıyla Çlller'ın DYP sıne stepne olmak neyın sıyasetı sayılacak? • 27 Mart ın Turkıye ıçın bır donum noktasını vurguladı- ğını belırtmekdoğruolur Refah Partısı 21'ıncıyuzyıla6 kala buyuk bır atılımı gerçekleştırdı Uzun yıllardan berı devlet elıyle şerıatçılığa yapılan yatırım meyvelerını verdı Eğer bu gıdışat surerse ve ekonomık yaşamda ço- zumsuzluk ıle sosyal adaletsızlık daha da egernenleşır- se onumuzdekı yıllar Refah ın değırmenıne su taşıya- caktır Solun gerılemesınden bugun buyuk mutluluk duyan merkez sağ kesımın ılerde saçını başını yolup dovun- mesı ışten değıldır • Her zaman olduğu gıbı seçımler Turkıye nın temel sorunlarını unutturdu Pekı seçımlerdenbusorunlarıçozebılecek bır sıyasal ıktıdarın ucu gorundu mu 7 Ne gezer? Tersıne bır şey oldu ulkenın başına en buyuk belayı açabılecek şerıat sorunu sandıktan çıktı BEKO TICARET A Ş NIN SERMAYE TEZYIDINE IŞTIRAK DUYURUSU Ştfketımızın 28 Man 1994 gunu yapılan Olağan G«r>el Kurul toplantısında 269 500 000 000 TL olan şırkel sermayesının 30 500 000 000 TL nakten artmlarak 300 000 000 000 TLya çıkarılmasına karar verılmıştır Turk Tıcaret Kanunu ve esas mukavelemız oereğtnce hıssedarianrnızın nakton artınlan 30 500 000 000 TLsrnaan eflenndekı hısselerın %11ı nıspetınde yenı hısse almak rıususunda ruçhan hakları vardır Ruçftan haklannı kultanmak ısteyen htssedarfanmızın 15 Mayıs 1994 tarıhıne kadar Şırkeiırnız merkeztne muracaatla yentdön satın ajacakları hısse^er ıçm ıkı nusha ve her bın ayn ayn ımzalanmış ışttrak taahhutnamesı vermeldn ve taah hul edılen hıssetenn 1/4 unu ŞırVetımıze oeşm odemelerı gerektjğır» Turk Tıcarel Kanunu nun 394 unctı maddesı geregınce duyururuz BEKO TICAPET A Ş ISTİKLAL CA0 NO 349 BEYOĞLU / ISTANBUL Nâzım Hıkmet Kultur ve Sanat Vakfı'nın kurucusu ve başkanı SAMİYE YALTIRIM'ı kaybetmenın uzuntüsu ıçınde>ız Aılesıne ve Nâzım dostlarına başsağlığı dılı> oruz EDEBİYATÇILAR DERNEĞİ N'ÂZIM HIKMET KULTUR \ r E SANAT VAKFI Vakfımızın kurucusu ve başkanı SAMİYE YALTIRIM'ı sonsuzluga ugurladık Kuruluşaşamasından bu >ana gosterdığı sabır ozven ve sav dşım gucu eorevımızde bızlere ornek olmuştur Bundan boviedebaşta NÂZIM HIKMET ın V L RTT4ŞLIK H4KKI ve NÂZIM HIKMET MUZESI nın kuruluşuolmak uzere tumçalışmalarda gosterdığı karariıiık vedırencı surdureceğız Anısı bızımle olacak YÖNETİM KURULU ATATÜRK'TENDÜŞÜNCELER Em er Ziya Karal (\ a> ına hazırlay an) 6 basıSOOOO(KDVıçmde) Yaunbn TurkooıçıCad 39-41 Cagaloglu-hlmbul Ödetnefa gondenlmez
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle