Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 29 MART1994 SALI
OLAYLAR VE GÖRÜŞLER
AT müsteşarlığı ya da bakanlığı...
AT ıçın gereklı olan salt bıreşgudum makamıdır. Bu makam
bırdevlet bakanı>a da(unvanı neolursaolsun Müsteşar
yardımcısı, başdanışman, başkan ) uzman bır kamu
yönetıcısı tarafından doldurulabılır. Bu sadece bır sıyasal
tercıh sorunudur.
Prof. Dr. ÖMER BOZKURT TODAİEÖğretim
Üyesi
eşgudum sorunudur Ote yandan bu
faalıyetın Başbakanbk'ta gerçekleştı-
nlmesı tutarlı bır çozumdur Avrupa
ulkelennın de kımı bu yolu (Başba-
kanlık'ta bırörgutsel duzenleme yolu-
nu) scçmış kımı de dışışlen bakan
>ardımcısı, ya da AT'den sorumlu
devlet sekreten (devlet bakanı) gıbı
formullen tercıh etmıştır
Ne var kı şu sıralarda bu duzenle-
menın yetersız olduğu ılen surulmekte
ve bır AT müsteşarlığı hatta bır AT
bakanlığı kurulması yolunda taJepler
dıle getınlmektedır (*)
Bu talebın de kokerunde, AT konu-
lannda ışlenn tek bır yerde toplanma-
sı, tek bır yerde sonuçlandınlması. tek
bır muhatap arayışı yatmaktadır Bu
doğal arayış kanımca, AT soz konusu
olduğunda mutlaka bır bakanlık ya da
musteşarlık kurulması seçeneğını gun-
deme getırmemelıdır Çunku
a) Kapsanması ıstenen hızmetler
çok farklı alanlara aıttır
Şımdılık sadece gumruk bırlığı pers-
pektıfi ıçınde kalsak bıle, haksız reka-
betın onlenmesınden. ulaştırmaya,
gumruk uygulamalanndan, urun
standardızasyonuna, vergı ve rusum
mevzuatından. dış tıcaret rejımıne. ta-
nm polıtıkalanndan, fıkn ve sınaı
T
urkıye ıle Avrupa Top-
luluğu arasında, 1963
Ankara Anlaşmasıyla
ongorulmuş gumruk
bırlığinın yakın bır za-
manda. muhtemelen
Katma Protokol'le belırlendığ] gıbı
1995 yılında gerçekleşmesı olasılığı
son ıkı yıl ıçınde yukselmıştır Bu du-
rum doğal olarak v onetım çe\ relennın
yanı sıra ış çevrelennı de harekete ge-
çırmıştır Yonetım kademelennde,
gerek gumruk bırlığıne, gerekse genel
olarak AT ıle ılışkılere yonelık cıddı
haarlıklar zaten 1987 yılından ben
surdurulmekteydı
Gebşen koşullarda, 17 Evlul 1993
tanhlı Başbakanlık genelgesındekı ıfa-
desıyle "AT ile ilgili tum faaliyetlerin
başbakanın >akından takibıne tabı ola-
cak biçimde tek elden koordıne edilmesi
(eşgudulmesı) ihthacı doğmuş" ve bır
ûst duze> kamu yönetıcısı, başbakan
başmuşavırlığı gorevıne atanarak, AT
ıle ılgılı çalışmalan "Başbakan adına
yûriitmek ve... konuyla ilgili > aztşmala-
n imzası altında yapmak hususunda
yetkili kıluunıştır."
Bu alanda eşgudum gereksınımı
gerçekten buvuktur hatta AT ıle ılış-
kılenn yurutulmesınde temel sorun
haklaravb ulaşır
b) Bu alanlar sadece AT ıle ılgılı de-
ğıldır, aynı zamanda ulusal genel yo-
nelımın karar ve ey lem alanlannı oluş-
turur ve bu alanlarda gorevlı kuruluş-
lar zaten vardır
c) Bu alanlardakı duzenleme ve ış-
lemler hem yurtıçınde. hem de AT
nezdınde çalışmalar gerektırmektedır
Başka bır deyışle beklenen hızmet
ATden Turkıye"ye ve Turkıye den
ATye yonelık olarak ıkı yonludur
Boyle olunca ışlevsellığı engelleye-
cek olçude dev boyutlara ulaşmadan
ve bunun yanı sıra ve daha da onemlısı
tekrarlara yol açmadan butun bu ça-
lışmalan yapacak tek bır orgut kur-
makfiılenpek mumkun gorulmemek-
tedır Onun ıçın yapılması gereken
yenı bır hızmet bakanlığı ya da orgutu
kurmak değıl, bu hızmetlen zaten ulu-
sal çerçevede gerçekleştıren orgutlenn
çalışmalannı AT perspektıfı ıçınde
planlamak, yonlendırmek. eşgutmek
ve denetlemektır
Hızmet bakanlıklan ya da Başba-
kanlık'a bağlı musteşarlık, bağımsız
genel mudurluk vb başka kademeler-
de orgutler, dığerlennden açıkça ayn-
labılen ve ayn yürütubılecek somut
hızmet alanlan varsa ve bu hızmetlenn
hacmı ayn bır orgut kurmayı gerektı-
recek olçudeyse kurulmalıdır
Bu doğruysa, yapılması gereken. bır
musteşarlık ya da bakanlık kurmak
değıldır Kısa zamanda karşı gelınmez
durtulerle gıttıkçe hacım kazanacak,
bılınen hıyerarşık yapıda. katı bır or-
gutsel yapı kurmak gerekmez Boyle
bır yapı hantal. gorev geçışıklıklenne
yol açan, neredeyse kendı kendıne ış
yaratan ve yarattığı ışlere bır turlu ye-
tışemeyen 'Kafkavari' bır burokrasıye
dönuşmeolasılığını taşıyabılır Çunku
ortada yenı, ozgul \e sınırlan kolayca
çızılebılecek bır hızmet yoktur, ortada
salt bır eşgudum gereksınımı vardır
Kaldı kı Turk kamu yonetımı konu-
sunda yapılan kapsamlı çalışmalarda
ve bunlann sonuncusu olan KAYA
Projesı'nde (Kamu Yonetımı Araştır-
ması) Başbakanhk'ın dev bır ıcracı
bakanlığa benzemesıne yol açan uygu-
lamalann yararsızlığı uzennde ısrarla
durulmaktadır Bundan başka 1982'-
de TODAİE de kurulan kamu yonetı-
mı komısyonunun çalışmalannın
sonucunda hazırlanan 3046sayılı yasa
da hızmet bakanlıklanyla devlet ba-
kanlannı ayırmaktadır Bu sonuncu-
lar teşkılatlan olmavan, ama Başba-
kanlık'ta eşgudum gorevı yapan
uzman kışıler olarak belırlenmektedır
Dolayısıyla gereksınım duy ulan es-
nek, kuçuk hacımlı bır tur "ucuş kont-
rol >e dispec merkezidir". Başka bır
ıfadeyle AT ıçın gereklı olan sall bır eş-
gudüm makamıdır Bu makam btr
devlet bakanı ya da (unvanı ne olursa
olsun Müsteşar yardımcısı, başdanış-
man. başkan ) uzman bır kamu yo-
netıcısı tarafından doldurulabılır Bu
sadece bır sıyasal tercıh sorunudur
Başbakan, yukanda değınılen ge-
nelgede olduğu gıbı. kendı adına ey-
lem yetkısını verdığı takdırde, kamu
yonetıcısının de etkılılık yonunden bır
bakandan çok farkı olmaz Kaldı kı
zorunlu hallerde TBM M dışından bı-
n, devlet bakanı olarak da atanabıl-
mektedır Konunun bu yonu ıkıncıl-
dır
Bu makama yardıma olmak uzere
kendı sececeğı uzmanlardan oluşan
çok dar kadrolu bır sekretarya (va da
bır bakan kabınesı) oluşturulabılır
Bır sekretaryada gerektığınde sınırlı
surelerle ve sının ıyıce bellı ışler ıçın
başka kuruluşlann uzman personelın-
den de detaşman yoluyla yararlanıl-
ması mumkundur Ama bu grup, (bu
sekretarya) hıçbırzaman ışı bızzat ya-
pacak devamlı bır örgut gıbı duşunül-
memelıdır Dolayısıyla musteşarlık ya
da bakanlık demek kı bır yonetsel yapı
kurmak yenne sadece, Başbakanlık
ıçınde, hızmet bakanlıklanna. kımı ça-
lışmalan vaptırabılecek olçude gereklı
yetkılerle donatılmış bır atama yeterlı-
dır
1993 yılında DPT Müsteşarlığı tara-
fından AT-Turk Mevzuat Uyumu
Sureklı Ozel İhtısas Komısyonu ku-
rulmuştur Bunun teşkılatlanmayla
ılgılı alt komısyonu çalışmalannı sur-
durmektedır. kısa bır surede bu konu-
dakı raporunu tamamlayacaktır Bu
raporun sonuçlannın goz onune alın-
ması herhalde yararlı olur
(*) Bunun Başbakanlık'a bağlı bır
musteşarlık ya da bır bakanlık olması,
uygulamada pek fark yaratmaz Bun-
lar bırbınnın seçeneğı değıldır Bunla-
nn seçeneğı yenı bır orgut kurmak
yenne sadece bır eşgudum ve ınısıyatıf
mercıı yaratmaktır Şu andakı durum
da budur, bu mercı Başbakanlık baş-
danışmadır Ancak bu da, bu çozu-
mun tek seçeneğı değıldır Çünku bu
gorev orneğın 1987-1990 yıllannda ol-
duğu gıbı bır devlet bakanı tarafından
da yurutulebılır Gorev sahıbının sıya-
sı ya da burokrat oluşu teonk olarak
fark yaratmamalıdır Tatbıkattakı
farklılık ıse, daha çok gorevlının çalış-
ma tarzıyla ılgılıdır
ARADABIR
Dr. ALPER AKÇAM
Sağlığa Biraz Saygı!
Ulkemızde sağlık alanında bır keşmekeş yaşanmak-
tadır Medya dunyası nın severek ustune gıttıgı hasta-
ne kalabalıkları çağdaş tıp bılımı ve ınsan sağlığının
kutsallığı ıle çelışen çeşıtlı goruntuler televızyon ekran-
larının gazete manşetlennın sureklı muşterısı halme
gelmıştır Ne yazıktır kı fatura da genelde sağlık perso-
nelıne kesılmektedır
Çarpıklıkların ve keşmekeşın bırıncı nedenı, hastane-
lerın aşırı kalabalık oluşudur Ulkemızde dunyanın
hemen hıçbır yerınde kalmamış gulunç ve anlamsız bır
uygulama surup gıtmektedır Hasta olan hastaneye gı-
decektır' Grıplıler kanser ağrıları ıçınde kıvrananlar,
geçımsızlık kurbanı kadınlar ışten kaytarmak ıçın vızıte
kağıdı almış olanlar sarıhklılar, felçlıler aynı kuyruklar-
da sıranın kendılerıne gelmesını bekleyeceklerdır' öte
yanda da kalabalığın getırdığı gurultu personel eksıklı-
ğı, yorgunluk ıçınde bunalmış modern aygıtlardan yok-
sun gorevlıler de sıradakılere ılgı guleryuz gosterecek
sağlık hızmetı vermeye çalışacaktır
1
Aslında bu tablo-
nun, kalabalığın kendısı bırsağhksızlıkkaynağıdır has-
talık kaynağıdır hem hastaya hem hekıme Sonuçta
beyaz gomleklılerle hastalar arasında surtuşme, dıdış-
me eksık olmayacaktır Hasta kendısıne yeterlı zamanı,
istedığı ılgıyı vermeyen sağlık personelıne, sağlık per-
sonelı de sayıları nufus artışına paralel olarak artan ve
"medya nın yonlendırmesıyle her geçen gun bıraz da-
ha sesı yuksek çıkan ofkelı hasta yığınlarına ' duşman
gozuyle bakar olmaktadır
Hastanın evınde ışyerınde mahallesınde koyunde
ılk muayenesını sağlayacak hastalık etmenlerıyle sava-
şımı, ınsanın hastalanmasına engel olabılmeyı on goren
"koruyucu hekımlık hızmetı yoksayılmakta halksağlı-
ğının temel taşı olması gereken pratısyen hekımlık'
kavramı kuçuk duşurulmekte aşağılanmaktadır Uzman
olmayan hekım hekım değıldır' Hastaysan hastane-
ye, uzman hekıme gıdeceksın
1
Onyılıaşkınbırsuredır bazıtasanlar sağlık hızmetını
duzenleyecek yenı uygulamalar hazırlandığı açıklan-
makta ancak bır tek somut adım atılmamaktadır Hasta-
ne kalabalıklarını arttırmaktan başka ışlevı olmayan,
"yeşıl kart benzerı uygulamaların çozum olamayacağı
açıkça bellıdır Kırsal alanlarda gecekondu bolgelenn-
de verılmekte olan sağlık hızmetı yırmı yıl oncesının bı-
le gerılerıneduşmuşbulunmaktadır 1961 yılında çıkarıl-
mış ve bugunku tartışmalarda gozardı edılen, "Sağlık
Hızmetlerının Sosyalızasyonu Yasası nın uygulanmaya
çalışıldığı donemlerde devletın verdığı sağlık hızmetı-
nın bugunkunden kat kat ılerde olduğunu uzulerek soy-
lemekzorundayım
Bugun terorun yoğun olduğu bır bolgemızde, Bıngol'-
un Genç ılçesınde 1972 yılında yaşadığım bır anıyı anlat-
mak ıstıyorum Genç Sağlık Merkezı nın programlı ça-
lışmalan uyannca jıpleıkısaatlıkyolculuktanveepeyce
sure de yayan yurudukten sonra bır dağ koyune gıtmış-
tık Muhtardahıl hıçbırıTurkçebılmeyenkoylulerdevlet
gorevlısı olduğumuzu anladıklarında uzaklaşıp evlerıne
kapandılar Kurtçe bılen şoforumuzun yardımıyla sağlık
ıçın geldığımızı anlattık Nufusta bıle kayıtları olmayan
koy halkına sağlık ızleme kartları çıkarıldı bebeklerın
aşısı yapıldı gebeler ekıptekı ebe tarafından kontrolden
geçırıldı hastalar muayene edıldı Yırmı gun sonrakı
ıkıncı gıdışımızde koyluler koşarak geldıler yanımıza
kucakladılar yoksulsofralarındaağırladılarbızlerı Top-
lumun bırer bıreyı olarak anımsanmak mutlu etmıştı
ınsanlan1
Bugun askıya alınmıştır sosyalıze sağlık uygulama-
sı Toplumda ve toplumun bır parçası olan sağlık ala-
nında koseyı donme gudusu egemendır Çalışan
hekımın yeterlı ucretle odullendırılmesı değıl, muaye-
nehane kredısı dusunulmektedır Genç ılçesındekı dağ
koylusu hastalanırsa hekımın muayenehanesıne gıtsın
1
Bıraz saygı lutfen1
Sağlığa bıraz saygı1
Çozum hasta-
lık etkenlerıyle savaştadır cozum hastaya bulunduğu
yerde evınde ışyerınde koyunde mahallesınde sağlık
hızmetı sunabılmektedır Hastaneye ancak 'hastanete-
davısı gerektıren hasta gelmelı Kalabalıklar, kuyruk-
lar yok edılmelıdır Sağlık alanında yaşanan keşmeke-
şın sorumlusu hekımler ve yardımcı sağlık personelı
değıldır'
ESKİ ÇAĞDA EGE VE İZMİR
DeğerlıarkeoloğumuzOrd Prof Dr Ekrem
Akurgal'ın bu yenı yapıtı Yaşar Eğıtım ve
Kultur Vakfı (Izmır) tarafından yayımlandı
Buyuk boy, luks baskı, ozgun resımlerle
TART1ŞMA
Toplumbilim gereksinimi
2
8 Arahk 1993 tanhlı
Cumhunyet
gazetesının
Gençlık-Eğıtım
bolumunde Prof Dr
FerhatOdabas'ın
çeşıtlı ulkelerde yapılan bılımse
araşurmaJarıçın kışı başma
duşen harcama konusundakı
demecını ıJgjyle okudum
NedıyorduProf Dr Ferhat
Odabaş
9
DPT venlenne gore
Turkjye'de bılımsel
araştırmalarıçın kışı başına
yaklaşık 4 dolar duşmesıne
karşı ABD'de 440 dolar,
Fransa'da 250 dolar, dığer
ulkelerde ıse ortalama 200
dolarhk bır harcama
vapıldığını açıklıyordu
Oncelıkle konumuzu
ılgılendıren, bılım nedır, kaça
a> nlır, ozellıklen nelerdır
9
Bunlan kısaca açıklarsak,
bılım, konusu gorgul ve nesnel
olan, bu konularda çıkanmlar
yapma olanağı sağlayan
sıstemlı bılgıler kumesı olup
aksıyomaük ve pozıtıf bılımler
olmak uzere ıkıye aynbr
Aksıyomaük bılımlerde yenılık
yaratma soz konusu değıldır
Amaa, bılınenı yıneleyerek
bılgı uretmektır Matematık ve
mantığı buna ornek
gosterebılınz Poaüfbıbmlerde
ıse olavlar tek tek gozlenerek
genel bılgılere ulaşıhr Çıkanm
yapma olanaklan sınırsız olup
yenı bılgıler uretılır Bu bılım
dalı da doğa (astronomı, fızık,
kımya, bı> olojı) ve toplumbilim
(ekonomı, huİcuk,
toplumbılımler kumesı) olarak
ıkıye aynlır
Konumuz kapsamına gıren.
ınsan ve ınsan ıhşkılen uzennde
duran. ancak onemı ulkemızde
henuz anlaşılamayan
toplumbılımlennı aynntıya
gırmeden ozetlersek, bu bılım
dalının temel ozelhğı
tumevanm yontemıyleınsan ve
ınsan ılışkılennde yenı bılgılenn
uretılmesı bıçımınde
açıklanabılır
Demokratık surecını henuz
tamamlamamış bır toplum
uzennde bılımsel araştırma
yapıldığını varsa> alım O
toplum çıkara gruplar
sayesınde dıncı ve bağnaz
oluyorsa yıne o toplumun
bıreylen başanya ulaşmanın ılk
koşulunun sureklı para
kaianmak olduğunu
benımsıyorlarsa uygulanan
ekonomık polıtıka gereğı, yıllık
ulusal gelınn %70'hk bolümu
faız ve rantlardan oluşuyorsa
uretmeden elde edılen bu
gelırler va yurtdışına transfer
edılıjor>a da tuketım
harcamalannda
kullanılıvorsa kamuyaranna
alınacak ıvedı ve koklu
onlemler yenne gunluk vekısır
polıtık goruşler sureklı
gundemdetutuluyorsa gelır
dağılımı bozuksa tum çalışan
kesım orgutknenuyorsa
odedığı v ergı> le yaşadığı hayat
arasında uçurum olan vergı
mukelleflen bulunuyorsa
butçe açıklannın kapatılması
ıçın KIT satışlan sureklı
gundemegetınlıyorsa hayab
1986 Y1U VE 86^0911 SAY1U BAKANLAR KURULU KARAHINA GÖRE SGARA SAĞUĞA ZARARUDIR
dışsatım yoluy la nıce gorgusuz
ve kultursuz ışadamlan
yaratılıyorsa toplumun anlık
duygulannı ısüsmarederek
900'lu telefonlarla sozde
araştırma yapan ancak
bılımsellığe buyuk darbe vuran
ozel TV'lero ulkegenelınde
denetımsız olarak ışlev lennı
surduruyorlarsa nıce
yeteneksız kışıler bu ozel TV'ler
sayesınde koşeyı
donuyorlarsa duşunen,
araştıran vearaşürdıklannı
topluma sunmay a çalışan
aydınlargen plana
ııılıyorlarsa 'Benim memurum
işini bilir' goruşu haJen geçerlı
oluyorsa nıce yeteneksız
kışıler burokrasıde kılıt
noktalara getınlıyorsa elde
edılen bu bulgularo toplumda
bugun olmasa bıle ılende
buyuk çokuntüler meydana
getınr
Bunun ıçın yuce Atamızın
"Hayatta en hakiki mürşit
ılimdir" goruşu baz alınarak
toplumun bılınçlendınlmesı
amacıyla zaman geçırmeden
gereklı onlemlenn alınması
zorunludur
Alınacak bu onlemlen,
duşunen, araştıran ve
araştırdıklannı topluma
sunmaya çalışan aydınlara her
yonden gerekb desteğın
venlmesı, kışısel çıkarlar yenne
toplumsal çıkarlann on plana
alınması, kamuoyu
denetımının oluşması ıçın
toplumun
bılımsel konularda
sureklı aydınlatılması, o
toplumu yonetenlenn her
konuda yonetılenlere ornek
olması bıçımınde
sıralayabıbnz
ENDERKARACA
Kamu Vönetimi Lzmanı
PENCERE
TRT önseçid midir?
zellıkle ozel
radyove
televızyonlann
devreye
gırmesıyle
ulkemızde de
basınvevayınorganlannın
rolu ve etkınlığı onemle
tartışılan konulardan bın oldu
Kımının "dorduncu erk"
kımının "medyatik terör" dıye
adlandırdığı bu etkı. y aklaşan
yerel genel seçımler nedenıyle
ozel bır onem kazanıv or
Onumuzdekı donemde ozenle
uzennde durulması gereken bu
sorunun son derece karmaşık
olan başka yanlannı şımdıhk
bıryana bırakarak TRT'nın
yaklaşan yerel seçımler oncesı
tutumu uzennde durmak
ıstıyoruz TRTTelevızyonu. l
kanalda25Şubatl994ve3
Mart I994tanhlennde
açıkoturumlar duzenledı
Bunlardan bınnasıne sadece
parlamentoda grubu bulunun
DYPSHP,ANAPveRP'nın
Istanbul Buyukşehır beledıye
başkan adaylan ıkıncısınede
yıne aynı sıyasal partılenn
Izmır Buyukşehır beledıye
başkan adaylan katıldılar
Seçıme katılan obur sıyasal
partılenn adaylan, bu sıyasal
partılenn "parlamentoda grubu
bulunmadıgı" savıy la
çağınlmadılar
TRT bır kamu kuruluşudur
"Bütün işlemlennde kanun
önünde eşitlik ılkesine u>gun
hareket etmek zorundadır"
(Anayasa.Md 10)
Anayasanın yenıden
duzenlenen 133 maddesıne
gore "Devletçe kamu tüzel
kişiliği olarak kurulan rad>o ve
teleMzvon kunımunun..
yayınlannın tarafsızlığı esastır."
Idarenın e> lem v e işlemlennde
aranan yasallık, eşıtbk ve kamu
yaran koşullan şuphesız TRT
ıçın de gecerbdır TRT'nın tum
eylem ve ışlemlennın bu ılkelere
uygun olması gerekmektedır
Gunluk haber bultenlennden
çeşıtlı programlanna kadar
subjektıf kıstaslarla avınmlar
yapan TRT, bu kez de, sozunu
ettığımız açıkoturumlara
sadece parlamentoda grubu
buiunan sıyasal partılenn
temsılcılennı çağınp oburlennı
çağınnamakla, suregelen
yanlışlıklanna bıryenısı daha
eklemıştır Buayınmcıbk,
yaklaşan yerel genel seçımler
oncesındeyapıldığından daha
buyuk sakıncalar
doğunnaktadır
TRT bu aynmcı uygulamasıy la
kaynağı anayasada ver
almayan, yasal dayanağı
bulunmayan bır"jetki"yı
kullanmaktadır Adetabır
"önsecki"gıbı
dav ranmaktadır
Anay asal duzenlemede sıy asal
partıler "demokratık siv asal
ha> atın vazgecıimez unsurları"
olarak nıtelendınbrken
(Anayasa, md 68)
"Parlamentoda grubu
bulunan-bulunma\ an" gıbı
yapayayınmlar
y apılmamakta, aldığı ya da
alacağı varsavılan oy oranı
dıkkate abnmamaktadır
Av. Mehmet Cengiz
Çağdaş Hukukçular
DerneğıMYKÜyesı
TEŞEKKÜR
Kukğımdakı rahatsızlığı başanlı bır
amelıvatlagıderen
Doç. Dr. ERKAN
KIYAK
ılebaştaDr Bajram Vejseller, Dr Dinç
Mirata; hemşıre Selma Fevzioğlu, Naciye
Türkseven, Hatice Keskin olmak uzere
Istanbul Tıp Fakultesı KKB Bolumü (A)
Grubu personelıne teşekkur ederım
ALTUĞ İSTANBULLUOĞLU
Sandıktan Çıkan Ne?..
27 Mart ta kım yenılgıye uğradı?
Kamuoyu araştırma şırketlerı
VesoH
ötekı sıyasal partılerden kımı -DYP gıbı- durumunu
korudu, kımı -ANAP gıbı- yuzde 20 nın altına duşmedı,
kımı -RP gıbı- oylarını yukselttı En çok oy alan partının
yuzde 25 lerde dolaştığı bır sıyasal ortamda herkes
kendıne gore bır kulp takarak seçım sonuçlannı yorum-
layabılır, ama kamuoyu araştırmalarının fos çıktığı çar-
pıcı bır gerçek
Cumhunyet, uzun yıllardan berı, bu tur araştırmaları
yayımlamıyor
iyı de edıyor
Araştırmaların cıddıyetı konusunda kuşkular yoğun
Ne var kı bızım medyamız pervasızdır, hem kamuoyu
şırketlerıyle ışbırlığı yapan hem sonuçları allayıp pulla-
yıp pazarlayan nıce gazete şımdı ellerını yıkayıp ışın
ıçındençıkıverıyor Pekı medyanın bu konuda hıç mı so-
rumluluğu yok9
27 Mart seçımlerı, solun kesın yenılgısını de vurgulu-
yor, bu sonucu ortbas etmeye çalışmak gerçeklere goz
yummaktır Yuvarlak sayı, SHP yuzde 12 DSP yuzde 8,
CHP yuzde 51
Uçu bırden en fazla çeyrek dılım eder
SHP buyukşehır beledıye başkanlıklarında başa gu-
reştığını ılerı surerek tesellı bulmaya çalışsa da kâr et-
mez
Sol kulahını onune koyup duşunmelıdır
•
1991 seçımlerınden sonra kurulan DYP-SHP koalıs-
yon hukumetının tarıhsel bır anlamı vardı
Cumhunyet tarıhınde ılk kez sağılesol gonul rızasıy-
la demokratık bır programı ıçeren ortaklıkta buluşuyor-
du Ittıhatçı ıle ////afc/çatışmasınınerıyıpbıttığı yerde 12
Eylul un 83 rejımı merkez sağın ve solun ortak ırade-
sıyle aşılacak ozgurlukler yolunda onemlı bır adım atı-
lacaktı İnönü ıle Demirel bu tarıhsel ışlevı yenne getır-
mek ıçın anlaşmış gorunuyorlardı
1994 te ıkısı de ortada yoktur koalısyonun demokratık
programı askıdadır DYP nın boyle bır programı baştan
ben engelledığı de kanıtlanmıştır Bu durumda SHP nın
hukumettekı ışlevının ne olduğu sorgulanmaya değer
1991 den bu yana geçen surede koalısyon hukumetı
programındakı demokratıkleşme bolumunu gerçekleş-
tırebılseydı SHP tarıhsel gorevını yapmış olacak bu
başarı secım sandığından çıkan oylarla olçulemeyecek
bır değer taşıyacaktı 1994 yerel seçımlerınden sonra,
yuzde 12 oy oranıyla Çlller'ın DYP sıne stepne olmak
neyın sıyasetı sayılacak?
•
27 Mart ın Turkıye ıçın bır donum noktasını vurguladı-
ğını belırtmekdoğruolur Refah Partısı 21'ıncıyuzyıla6
kala buyuk bır atılımı gerçekleştırdı
Uzun yıllardan berı devlet elıyle şerıatçılığa yapılan
yatırım meyvelerını verdı
Eğer bu gıdışat surerse ve ekonomık yaşamda ço-
zumsuzluk ıle sosyal adaletsızlık daha da egernenleşır-
se onumuzdekı yıllar Refah ın değırmenıne su taşıya-
caktır
Solun gerılemesınden bugun buyuk mutluluk duyan
merkez sağ kesımın ılerde saçını başını yolup dovun-
mesı ışten değıldır
•
Her zaman olduğu gıbı seçımler Turkıye nın temel
sorunlarını unutturdu
Pekı seçımlerdenbusorunlarıçozebılecek bır sıyasal
ıktıdarın ucu gorundu mu
7
Ne gezer?
Tersıne bır şey oldu ulkenın başına en buyuk belayı
açabılecek şerıat sorunu sandıktan çıktı
BEKO TICARET A Ş NIN
SERMAYE TEZYIDINE
IŞTIRAK DUYURUSU
Ştfketımızın 28 Man 1994 gunu yapılan Olağan G«r>el Kurul toplantısında
269 500 000 000 TL olan şırkel sermayesının 30 500 000 000 TL nakten
artmlarak 300 000 000 000 TLya çıkarılmasına karar verılmıştır
Turk Tıcaret Kanunu ve esas mukavelemız oereğtnce hıssedarianrnızın nakton
artınlan 30 500 000 000 TLsrnaan eflenndekı hısselerın %11ı nıspetınde yenı
hısse almak rıususunda ruçhan hakları vardır
Ruçftan haklannı kultanmak ısteyen htssedarfanmızın 15 Mayıs 1994 tarıhıne
kadar Şırkeiırnız merkeztne muracaatla yentdön satın ajacakları hısse^er ıçm ıkı
nusha ve her bın ayn ayn ımzalanmış ışttrak taahhutnamesı vermeldn ve taah
hul edılen hıssetenn 1/4 unu ŞırVetımıze oeşm odemelerı gerektjğır» Turk Tıcarel
Kanunu nun 394 unctı maddesı geregınce duyururuz
BEKO TICAPET A Ş
ISTİKLAL CA0 NO 349
BEYOĞLU / ISTANBUL
Nâzım Hıkmet Kultur ve Sanat Vakfı'nın
kurucusu ve başkanı
SAMİYE YALTIRIM'ı
kaybetmenın uzuntüsu ıçınde>ız Aılesıne ve
Nâzım dostlarına başsağlığı dılı> oruz
EDEBİYATÇILAR DERNEĞİ
N'ÂZIM HIKMET
KULTUR \
r
E SANAT VAKFI
Vakfımızın kurucusu ve başkanı
SAMİYE YALTIRIM'ı
sonsuzluga ugurladık
Kuruluşaşamasından bu >ana gosterdığı sabır ozven ve
sav dşım gucu eorevımızde bızlere ornek olmuştur
Bundan boviedebaşta NÂZIM HIKMET ın
V L RTT4ŞLIK H4KKI ve NÂZIM HIKMET
MUZESI nın kuruluşuolmak uzere tumçalışmalarda
gosterdığı karariıiık vedırencı surdureceğız
Anısı bızımle olacak
YÖNETİM KURULU
ATATÜRK'TENDÜŞÜNCELER
Em er Ziya Karal (\ a> ına hazırlay an)
6 basıSOOOO(KDVıçmde)
Yaunbn TurkooıçıCad 39-41 Cagaloglu-hlmbul
Ödetnefa gondenlmez