23 Kasım 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
11MART1994CUMA CUMHURİYET 2 SAYFA TELEVIZYON UNUN ILMLERI 10.00 interstar GÜLDÜRÜ •._•) 10.25 TRTINT DYUGUSAL Üçümüze Bir Dünya Balıkçı Ali Reis. fırtınalı havada çıktığı seferden dön- mez. Yönetmen Yavuz Yalınkılıç. Oyuncular Muham- met Taflan, Süreyya Mertoğlu, Irmak Seçkin. Süper Damat Sevdiği kızla evlenerek içgüveysi olan genç bir adamın güldürülü öyküsü. Aram Gühüz'ün 1988'de yönettiği video filminde Bülent Kayabaş. Tulu Çizgen oynuyor. Öksüzün Çilesi Cüneyt. gerçeklsabasını bulmaya geldiği İstanbul'da mafva tarafından hırsızbğa itilir. Yönetmen Sırrı Gül- tekin. Oyuncular Küçük Cüneyt. Yusuf Sezgin (1987) Ayrılık Ateşi Yurtdışına gitmek ıste\en bir genç. birsabah bahçesine gelen Bahar'la karşılaşınca planlan altüst olur. Feri- dun Kete'nin filminde Bulut Aras ve Bahar Öztan var. İkiZarfBirHayat Kocası Metın'in (Murat Soydan) kendısini aldattığına inanan Seren (Melike Zobu), ruhsal bunalım sonucu onu tabancavla vurur. Yönetmen EserZorlu(1988). Aşkımın Mahkumuyum Hasta çocuğu\la geçım sıkmusı çeken İpek'le, yardım elini uzatan İzzet arasında bır aşk başlar. Yönetmen Kemal Kan. Ovuncular İzzet Altınmeşe. İpek Pınar. Şeytanın Kurbanları Kaçakçılık yapan gazino patronunun adamının başı- ndan geçenler anlatılıyor. Meral Zeren. Kartal Tibet'in oynadığı filmi Nejat Ökçugil vönetmiş (1973). Kanlı Öç Kansı ve çocuklan düşmanian tarafından öldürülen eski bir kabadayı, öc almava yönelir. Bilge Olgaç'ın yönettiği filmde Irfan Atasov. Sev yal Taner var. Başarma Zamanı (Boran Tüne to Aim)-Gangster filmlerinin oyuncusu, kardeşinin ölümünü araştırmaya girişir. Daniel Zuta'- nın filminde Bemard Rud ve Jean-Pierre Leaud var. 11.15 GAPTV DUYGUSAL 12.40 ZJ interstar MACERA Hayal Kutusu (Up the Sandbox) - Kendi halinde bir ev kadını, fantezi- ler kurmaya başlayınca. ha>atı değışır. Irvin Kersh- ner'in filminde Barbra Streisand. Da\ id Selby var. 13.30 ŞhovyTV GÜLDÜRÜ Ormandaki Göz (The VVatcher in the Woods) - Bir aile. kayıp kızlannı ormanın dennliklerinde bulur. John Hough'un filmin- de Bette Daus. Caroll Baker. David McCallum var. Yüzbaşı Scarlett (Captain Scarlet)- 18. vüzyıhn Güne> Fransası'nda bir adam, zalim düke karşı mücadele başlatır... Thomas Carr'ın filminde Richard Greene. Leonara Amar \ ar. 14.30 KanalD MACERA Beş Hasta Var Kıskanç kansı vüzünden hastaneve düşen kocayla beş hasta hükümlünün gerilimli öyküsü. Atıf Yılmaz'ın fil- minde Nedret Güvenç. Muzaffer Tema oynuyor. Kaderi Zorlama Çirkin bir adam. ruh \e duygu güzelliğiyle çirkinliğinı yenmeyi başanr. Ülkü Erakalın'ın I985"te yönettiği filmde Selami Şahin. Deniz Akbulut. Diler Saraç var. 15.05 ShowTV DUYGUSAL Yeter Yoksul bir gence söz kesilen köy kızıyla ağa oğlunun öyküsü. Yavuz Figerüi'nin filminde Mahmut Tuncer. Arzu Aydın. Cengiz Sezici, Volkan Başkurt oynuyor. Ezan Şesleri îşadamı İhsan. ezan sesinden rahatsız olan Tülay \e hizmetçisi Gülsümün övküsü. Yönetmen-Mehmet Chnler. Ovuncular Bülent Bilgiç. Nura> Kaplakaslan. 16.50 Kanal 6 WESTERN Navojo Joe (Navojo Joe) - Yerliler tarafından büyütülen bir beyaz, haydutlarla kavgaya tutuşur. S.Corbucci'nin filmi Burt Revnolds ve spagetü western hayranlanna. Çayda Çıra Zengın ağa kızıyla >oksul çerçinin oğlu birbirlerine sev- dalanırlar. Yönetmen Yücel Üçanoğlu. Oyuncular Ta- lat Bulut, Serpil Çakmaklı. Erol Taş. Pembe Mutlu. 19.35 Kanal D DUYGUSAL Muhteşem AjanJar (Boris and N'atasha)-Charles Martin Smith'in casusluk fılmleriyle dalga geçen çahşmasında Sally Kellerman, Dave Thomas. Paxton VVhitehead rol alıyor. Köşeyi Dönen Adam Bir şırkette odacı olan Adem. aynı mahalleden Şük- ran'ı umutsuz bir aşkla sever. Kemal Sunal. Meral Or- honsav 'in oynadığı filmi Atıf Yılmaz vönetmiş (1978). 20.00 interstar GÜLDÜRÜ Aptal Şampiyon Asya karate şampıyonu, sevgılısıne hoş görünmek için karateciliğe özenen oto tamircisiyle seriiven yaşar. Yö- netmen Hulki Saner. Başrolde Müjdat Gezen ovnuyor. Sınırda (On the Edge) - Bir sporcu. yıllar önce kendisine yapı- lan bir haksızlığı düzeltmeye çalışır... Rob Nilsson'ın filminde Brece Oem. Pam Grier. Bill Bailev ovnuvor. Frankenstein'ın Dönüşü (Frankenstein Lnbound) - Çılgm bilimadamı. >aptığı deneylerin sonunda. kendini I8l7"de Frankenstein'ın evinde bulur. John Hurt. Raul Julia başrolde ovnuyor. Benim Olsaydın Melih Gülgen'ın y*onettiği filmde. metresinden çocuğu olan evli bir şarkıcının dramı anlatılıvor. Ovuncular Faruk Tınaz. Neslihan Acar. Eşref Kolçak. Tehlikeli Sokaklar (Crossing the Mob)- Bir delıkanh, mafya ile ailesi arası- nda kararsız kalır. Jason Bateman.. Maura Tiernev'in oynadığı filmin yönetmeni S. Hillard Stem. Bacaklar (Legs)- Üç genç v e yetenekli kadm. ünlii bir dans toplu- luğu olmak için ça'lışmaya başlar. Jerold Freedman'ın filminde John Heard. Srieere Noth \ar. 23.00 HBB MÜZİKAL Beyin Dalgaları (Braın DamagepBir adamm beynine giren virüs. dav- ranışlannı etkiler... Frank Hennelotter'ın filminde Rick Herbst, Gordon McDonald. Jenniffer Lowry var. Vampir Adam (Heart stopper)- Bir polis. çevreye korku salan bir vampirin peşine düşer. John Russo'nun yönettiği film- de Kevin Kindlin. Moon Zappa gibi isimler başrolde. İntikam (Avenging)- Lyman Dayton imzasmı taşıyan film, kar- deşler arasındaki kıskançlık temasını işliyor. Michael Horse. EfremZimbalist Jr ve Sheerey Hursey oynuvor. Barbarlar Imparatorluğu (The Barbarians)- Barbar Mana kaoılesinin kralı Tren. imparatorluk kurmaya girişir. Joseph J. Barmettler'in fılrnınde Louis Roth ve Michael Ferrare başrolde. Silahşor © 01.00 TRT1 FANTASTİK (The Gunfighter)- Bir silahşor, kanlı geçmişinden kur- tulmak ister. Henry King'in filminde Gregory Peck. Helen Westcott. Mi'llard Mitchell ve Karl Malden var. 0 Yerlifilmlerigöstermektedir Q Yabancıfilmlerigöstermektedir İzleyin Orta Halli TRT ı 23Jöş\ Birdöneminmüzikgündeminibelirleyentopluluk Moğollar MFÖ'nün konuğu TV Servisi- "MFÖ ile Müzikli Hatı- ralar"programının bu haftaki konukla- n 1968-1976 yıllan arasındaki çalışma- lanyla Türk pop ve rock tarihinin kilo- metre taşı olan bir grup: "Moğollar." Taner Öngür. Cahit Berkay v e Engin Yörükoğlu''ndan oluşan Moğollar. 197O'lı yıllardan günümüze Anadolu folk müziğinin zengin özellikleri ile çağ- daş pop müziğinin karşılıklı adaptasvo- nunun en yetkin örneklerini verdiler. Grup uzun yıllardan sonra geçen vıl ye- niden bir araya gelerek bir dizi konser verdi. Moğollar, zamanın Batı taklitçiliğine alternatif olarak gelişen Anadolu po- puyla halk müziğinin çoksesli bir ruha sahip olmasına çalıştılar. Moğollar. 1971 yılında Anadolu pop tarzının bütün özelliklerini kullanarak oluşturdukları "Moğol- Danses et Rytmes de la Turquie. D'hier a Aujourd1 Hui"isimli LP'leriile Academie Charles 1968-76 dönemininünlütopluluğuekranda.(Fotoğraf: İBRAHİM GÜNEL) Cross Büyük Ödülü"nü kazandılar. Engin Yörükoğlu. uzun yıllar Paris'te Grup elemanlanndan Cahit Berkay . - - . . — halen Cem Karaca vc L'ğur Dikmenle birlikte müzik çalışmalan yapıp aynca fılm ve diziler için müzikler hazırhyor. yaşadıktan sonra 1991 "de Türkiye'ye döndü. Yörükoğlu. halen bir caz ve rock kulübü işletiyor. Taner Öngür ise 10 yıl Almanya'da yaşadı. Show TV 00.45 \ Birinci Dünya Savaşf ndan bir kesit George Peppard, James Mason'ın canlandırdığı Alman subayı tarafından propaganda amacıyla kullanılma> a çalışılan pilotu canlandırnor. Savaşfonunda aşk TRT 2 21.00 TV Servisi-1. Dünva Savaşı sırasında. bir Alman subayı. propaganda simgesi olabile- cek bir piloıla ilgilenir. Bu arada pilotla kansı arasında birgönül ilişkisi gelişecektir. Hepsi birkaç kez TV'lerde gösterilmiş olan "Yangın Kulesi" (1974). "King Kong" (1976), "Nil'de Ölüm" (1978) gibi gösterişli fılmlerle tanınan John Guillermin, "Max" adlı çahşmasında. 1. Dünya Savaşı'nı. bır a^k ve serüven öyküsüne fon alıyor. Önemli bıf film değil. ama izlenebiTı?lıiteliktc. Filmde. iktidarsız Alman subayını can- landıran James Mason (1909-1984) sinema oyunculuğuna 1930'larda başlamış ve ilk kez "I Meet a Murderer" (1939) ile dikkat çekmişti. 1940'larda "The Man in Gre>", "Fanny by GasUght" ve "The Seventh Veil" gibi fılmlerle uluslararası bir ün kazandı. Başlangıçta hep haşin tavırlı aşıklan can- landınyordu. Daha sonra karmaşık ve de- rinlikli karakterlere yöneldi. Carol Reed'in "Odd Man Out" (1947) fılmindeki yaralı ve kaçak 1RA miliianını büyük bir başanyla oynadı ve sinemadaki yerini sağlamlaştırdı. © Max The Blue Max Yönetmen: John (iuillermin Senaryo: David Pursall, Jack Seddon, Gerald Hanley Görüntü: DouglasSlocombe Müzik: Jern Goldsmith Oyuncular: Georjıe Peppard, James Mason. L rsula Andrcss. Jcremv C amp, Karl Michael Vogler, Anton Diffring 1966 A BD \apımı. 154dakıka. Bunun ardından İngiliz sinema endüstrisini kamuoyu önünde sert biçimde eleştirip. te- kelcilikle suçladı ve Hollyvvooda gitti. Bu- rada Joseph L. Mankievicz, Max Ophüls ve Vincente Minelli gibi ustalann filmlerinde oynadı. ancak. büyük bir olasılıkla. sinema endüstrisini eleştiren sözlennden dolayı. hiçbir zaman büyük bir yıldız konumuna yükselemedi. Buna karşılık Mason'ın yete- neği ve oyun gücü tartışma ötesiydi. 'Simurg: Gerçeğin Peşinde30Yolcu' Ekrem Akurgal ve arkeoloji TV Servisi - Kültür Ba- kanlığı. Yapı Kredi ve İFA'nın (İstanbul Film Ajansı) işbirli- ğiyle hazırlanan "Simurg - Ger- çeğin Peşinde 30 Yolcu" belge- selinin konuğu Ekrem Akur- gal. Akurgal ile söyleşi Izmir"de eski öğrencisi Prof.Dr. Ümit Serdaroğlu tarafından yapıldı. Söylcşide Akurgal'ın bir ören yerinde doğumu ile başla- yan yaşamı, ailesi. okul anılan, Atatürk'ün tarih ıczinden etkı- lenmesi ve bunun üzerine arke- oloji bursu alarak yurtdışına gitmesi. Fransa yıllan, sevdiği vazarlar. besteciler. Eski Yu- nan'a olan ilgisi. Türkiye'dear- keolojinin yeri ve Anadolu"nun önemi gibi konulardaki düşün- celeri yer alıyor. Ekrem Akurgal ile İzmir"de yapılan arkeoloji muzesi gezisi. İldın, Bayraklı gibi ören verle- rindeki çalışmalan. kazı yerle- rindeki köylülerle olan konuş- malan ve yazdığı kitaplar da görüntüye gelecek. Eski escrler ve anıllar \ üksek kurulu ve birçok uluslararası kuruluşun üyesi olan Akurgal. ABD. Almanya. İtalya. Avus- turya'da konuk profesör ola- rak bulundu. Akurgal'a Federal Almanya büyük liyakat nişanı (1972) ve Goethe madalvası (1979). TC Kültür Bakanlığı büyük ödülü (1981). TÜTAV büyük ödü- lü( 1985). İtalya I Cavalli d'oro di San Marco büyük ödülü ve- rildi. Değmez Radyo ve televizyon yasası gecikiyor, kanallara yenileri ekleniyor 'Reklam kanalı' YıldızTV yayında 'Yasasız kanallar"a bir yenisi daha eklendi. Yıldız TV adını taşıyan kanal tüketiciye yönelik yayın yapacak ve ağırlıklı olarak reklam yayımlayacak. T\ Senisi - Rad>o ve TV yasası çıkmadan Yıldız TV adını taşıvan >cni bir kanal daha vayına başladı. TBMM'den bir türlü geçmcven ve özel rad\o \e televizyonların >a- sallaşmasını sağlavacak olan kanun çıkmadan. "yasaya a\kırı radyo \e tele\iz\onlar"a yeni kanallarekleni- j'or. Bunlardan biri de bir süredir test vavını vapmakta olan Yıldız T\'. Kanal geçtiğimiz pazartesi tam anlamıvla vayına başladı. İşadamı Ösman Yıldız'ın sahibi olduğu "Yıldız Danışmanhk, Tele- vizyon, Reklam, Prodüksiyon Sana- yii ve Ticaret AŞ" tarafından kuru- İan Yıldız TVnin hedef kitlesinin tüketiciler olacağı açıklandı. Konu hakkında görüştüğümüz kuruluşun ortaklanndan Atilla \'an. sivasal anlamda bağımsız bir kanal olacak- MERCEKLE BAKEVCA MAHMUT T. ÖNGÖREN Karısma! Televizyon ekranlarında belli bir konuda görüşü alı- nan insanlara rastlıyoruz sık sık. Örneğin geçen pazar- tesi günüdeTVI'deki "AteşHattı"ad\\ izlencede, millet- vekili dokunulmazJıklarının kaldırılması hakkındaki gö- rüşlerini açıklayan kişiler vardı. Çoğu, milletvekili do- kunulmazlığının kaldırılmasını yerinde buluyordu. Kimi- si de "Batı ne der" sorusuna, "Batı içişlerimize karış- masın" diye yanıt verdi. Daha önce de "sokaktakiadam'm "Batı önce kendine baksın, sonra bizi eleştirsin" görüşüne sahip olduğunu TV ekranlarından öğrenmiştik. Bu görüşleri "sokaktaki adam"salt kendi yargısıyla mı oluşturuyor, yoksa onun böyle düşünmesi için resmi ideolojinin gösterdiği özel birçaba mı var? 1983 yılından başlayarak tüm hükümetlerin Batı'dan gelen tepkilerden rahatsız olduğu kesindir. Batı, bası- nıylaçeşitli örgütleriyle hükümetleriyle sık sık Türkiye- de rastlanan olumsuzlukları kınamış, tepki göstermiş ve sorunların düzeltilmesi için Türkiye Cumhurıyetı Cum- hurbaşkanı'na, Başbakanına ve diğer yetkililere baş- vurmuştur. Batı, aynı konularda çok mu temiz bir sicile sahıptir? Böyle tertemiz bir sicile sahip olduğu için mi bizdeki olumsuzluklar karşısında kendinde uyarıda bulunma hakkını görüyor? Hayır. Böyle bir savı ıleri süremezsinız. Ne var ki Tür- kiye, artık Avrupa'nın bir parçası olduğunu resmen açık- lamış, gerekli başvurularını yapmış, en önemlisi de Av- rupa ve hatta kimi dünya ülkelerinin imzaladığı uluslara- rası anlaşmalara da kendi imzasmı atmakta bir sakınca görmemiştir. Bu anlaşmaların içınde yer almakia Türkiye iyi mı yap- tı, kötü mü? Bırakın, bunu Refahçılar kendi dar açıların- dan tartışadursunlar. Bu arada Türkıyenin kapıları Batı'ya açılmıştır. Batı gelip sizin içişlerinize karışsın di- ye değil... Ama bu anlaşmalarla yapmayacağınızı söyle- diğiniz olumsuzlukları yaparsanız, gelip sizin içınizde araştırma yapsın, belli yaptırımları uygulasın ve uygar bir anlayış içinde hep birlikte ortak bir yaşam sürdürül- sün diye... Elbette böyle bir ortaklık içine girince, tüm ülkelerin hükümetleri, resmi çevreleri, basını, kültürü ve sanat adamları ve "sokaktaki adam"ı sizinle ilgileniyor. Özel- likle 1983 yılından sonra Türkiyenin resmi ilişkileri bakı- mından dışa nasıl açıldığını sezemeyen bizim sokakta- ki adam "ımız da teievizyonlarda konuştuğunda "Batı bize kanşmasın" diyor. Oysa imzaladığımız uluslararası anlaşmalara göre, Batı salt bize "kanşmıyor". Anlaşmalarda imzası olan her ülke, aynı işlemden geçirilebiliyor. Bunun örneklerı de ortada. Bizim sokaktaki adamımızın da diğer ülkeler- le ilgilenmesi ve orada yaşayan sokaktaki adamm duru- munu kendi basını, kendi radyosu ve televizyonu saye- sinde değerlendirmesi ve eğer Türkiye gerçekten bir haksızlıkla karşılaşmışsa o zaman da yine kendi kitle iletişim araçları ile protestosunu duyurması gerekir. Ama ne yazık ki bizim basınımız, radyolarımız ve tele- vizyonlarımız, bu gibi işlevlerle yükümlü değillerdir. So- kaktaki adam, hep tek yanlı ve şoven bir anlayışla dol- durulur. örneğin kimi haberler verilmez ve olay\ar da gösterilmez. TRT Haber Merkezi, DEP milletvekillerinin dokunulmazlıklan kaldırıldıktan sonra enselerinden tu- tularak arabatarabindirilip götürülüşlerini göstermedi Oysa bu olay, özel teievizyonlarda defalarca yer aldı Sanki usta bir yönetmenin çektiği siyasal türdeki bir ya- pıtın diktatörlükle yönetilen imgesel bir ulkedeki sahne- lerini i lemiş gibi olduk Bırakın dokunulmazlıkların kaldırılışını. salt insanları enselerinden tutup götürme biçimi bile "içişlerimize ka- rışma"fırsatını yaratmaya yetecek özelliklertaşımakta- dır. "Sokaktakiadam"\, biraz da bu nokta üzerinde düşün- dürmek gerekir. Agah özgüç, "Türk Sinemasında Cinselliğın Tarihi". AntraktYayınları, istanbul 1994. EKRAN SEPETÎ '20 Yıl Önce 'kaset kurbanı... larını sövledi. VHF 9. banttan 200 vvattlık bir verici ile yayınlannı sür- dürdüklenni belirten Van. \a>ın sa- atleri hakkında ise şu bilgileri verdi: "YayınJarımız saat 13.00'ten gece 22.00'ye kadar süriivor. Bu arada sa- at 14.00 ile 16.00 arasında BRTnin yayın yaptığı banttan "Bil Bul Ka- zan" adlı yarışma programımız var'. Programlannın içeriği konusun- da ise reklamlann ağırlıkta ola- cağını sövleven Van. fiyatının diğer kanallardan ucuz olacağını açıkladı. Türkiye'deki TRT tekelini hatır- latarak kanunı zeminlerinin ne ol- duğu sorumuza ise Van. "İstanbuF- dan yayın vapmakta olan başka tele- vizyon kanalları da \ar. L stelik onlar siyasal ağırlıklı yayın vapmaktalar" şeklinde vanıt verdi. TVServisi-GazetelerinTV savfalannı hazırlavanlarınen nefret ettikleri sözcük "değişikhVtir. Hazırlanan savfanın baskıva girmesineçok az kala gelen bir "program değişikliği" haberi. büıün çalışmalan altüst eder. Bövle bir durumda.büıün saşfanın venidendüzenlenmesi gerekir. Değişiklik haberi. bazen ! savfa basıldıktan sonra ulaşır. Artık. öfkeli okur telefonlannı beklemek vearavanlardan "kanallaradına"özürdilemekien başka vapacak birşev voktur. Ancak. son günlerde bu "değişiklik" azizliğine TV kanallannın kendilerideuğruvor. Örneğin 8 man sıh giinü. saai l3.30sulannda,Show TV'de. üsıünde "Bir Kadın. Bir Erkek. 20 Yıl Sonra" _\ azan bir kaset > av ına sokuluvor. Herkes. başrolünü Jean-Louis Trintgnant i le Anouk Aimee'nin ov nadığı bu Fransız \apımını bekierken. kasettcn "Julius'un Çılgm Dünvası" (Crazv VV'orldofJuliusVVroo'der. 1974) " adlı bır Amerikan filmi çıkıy or. Vc filmin vavını sürdürülüvor. Aslında. bu Fransız filminin o gün v a\ ınlanmaması çok doğal olmalıvdıçünkü bir gün önce. vani 7 man pazartesi günü gösterilmişıi. Tabı göstcrileceği açıklanan 1966 tanhli "Bir kadın. Bir Erkek" filminin \erine... Olarıhte Lelouch'un ilk çev riminin gösıerilmesi gerekıv ordu ama. ne hikmetse. bir "değişiklik" olnıuş v e 20yıl sonraçekılen de\aın bolümü >a\ına girmışti... Herkesi çıleden çıkaran değişiklıkliğin sebebi bövlecebasitbiretıketkanşıklığı oluvor... Filmin vavın saaunde üzerinde "Bir Kadın Bir Erkek. 20 Yıl Sonra" yazılı kaset takılıvorve nasıl oluvorsa kasetten "Julius'un Çılgın Dün\asj"çikıvor. Aneak. burada şo> le bır ^orıı akLt gelivor. "Sho» T\'de. Show T\ "vi izleyen kimse >ok mu?". Salı günü gösterileceğı duv ııruîan bir filmin. pazartesi günü va\ ınlandığı nasıl oluv or da farkcdilmivor? Shovv T\ den birşetkılı.C'laııde Lelouch'un "değişiklik"a/izlığme uğra>anbufilmlerını\akınbır tarihte "düzgiin" bıçimde >a\ınla>acaklannı belırttı Bi/dcn duvurması... TV 173Ö] Ümit Elçi'nin ilk yönetmenlik denemesi ..«setV- 1 ^- " Bir sınır kasabasının gerçekleri «*4Ö TLRHAN GÜRKAN 1978'de Güneydoğu'nun sınır bölgesinde kaçakçılık yapan üç arkadaştan Tahir (Selahattin Bilal), mayına basıp parçalanır, Pusuya düşürülüp. bacağmdan vuru- lan Cevahir (Hakan Balamir). kangren olan bacağı ke- sildiğinden topal kalır. Üzer (Ahmet Mekin) ise kacakçı ağası Kasım'ın konuklanna peşkeş çektiği Gazel (Me- ral Orhonsay) adlı kadınla yaşamaktadır. Üzer ve Ga- zel, sakat kaldığı için kaçakçılik vapamayan Cevahir'e önce bir dükkan açarlar. Sonra gizliden gizliye sevdiği Tahir'in dulkansı Hedi\e(Zuhal Olcay)ile evlendinrler. Tarık Dursun K.'nın 1984 Orhan Kemal Roman Ödü- lü'nü kazanmış yapıtından Ümit Elçi'nin 1985'te si- nemaya uyarladığı "Kurşun Ata Ata Biter" filminde Güneydoğu sınır bölgesindeki bir kasabada geçen ge- rilimli. duygusal bir kaçakçılık öyküsü anlatılıyor. Ka- çakçılık olayını gerçekçi ve çağdaş bir yorumla işleven yapımda, sınır bölgesi insanımızın yıllar boyu gecim kaynağıru oluşturan kaçakçıbk temi içinde. ekonomik Kurşun Ata Ata Biter Yönetmen: Ümit Elçi / Senaryo: Tarık Dursun K., Şener Gezgen, Ümit Elçi Yapıt: Tarık Dursun K. / Görüntü: Orhan Oğuz Müzik: Mehmet Teoman, Vedat Sakman Oy uncular: Hakan Balamir, Ahmet Mekin, Meral Orhonsay, Zuhai OIca>. Selahattin Bilal, Lürfi Seyfulİah / 1985. Aras Film yapımı. ı ! ve toplumsal sorunlara değiniliyor. Yasadışı örgütlere ve uluslararası kaçakçılık şebekelerine de yer verilen filmde, geri kalmış yörelerimizdeki kadın-erkek ilişkile- ri ve cinseliğj duygusal, sevecen bir yorumla ortaya ko- nuluyor. Ümit Elçi'nin "ilk yapıt"ı olmasının getirdiği kimi eksikliklerine karşın "Kurşun Ata Ata Biter". ka- çakçıhğı, nedenltri ve sorurilanyla sınemalaştıran çarpıa bir edebiyat uyarlaması. Tank Dursun K.'nın Orhan Kemal Ödülü yapıtından uyarlanmıştı.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle