Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURIYET 2 11 MART1994CUMA
KULTUR
İstanbul Devlet Tiyatrosu Müdürü Sema Çeyrekbaşıoğlu:
Sanat gizlilik ortamında yapılmaz
FÜSUN ERBULAK
İstanbul De\let Tiyatrosu müdün-
yeti. devlet daırelennın müdür oda-
İanndan hayli farklı. Sema Çeyrekbaş-
ıoğlu kadım dostlan antikacılardan,
konsinye olarak toplamış odasının eş-
valannı. Bir oyun dekoru sanki!
(Mayıs 1993 ayından beri bugörevde.)
Giizel bir kadın. Oy uncu Sema ile mü-
dire Sema arasında hiçbır fark yok?
Giysilen. san saçlan değişime uğramış
değil.
- Sen bir oyuncusun. Gecen yü
"Küçük Burjuvalaf'da oynuyordun.
Severek oynadığın, anılannda diri
kaimış rollerinden söz eder rtıisin?
Çok severek oynadığım oyunlann
yazarlan yerli. Sabahattin Kudret Ak-
sal'ın "Kahvede Şenlik Var"ı ile Sevim
Burak'ın "Sahibinin Sesi." İlki hem
metin, hem reji açısından, ovunculu-
ğumdaki ilk büyük hamlemdır. "Sahi-
binin Sesi" ise. bir oyun metninin ür-
kütücü gizemıni her gece yaşattığı için.
belleğimden silinmemiştir. Gorki'nin
"Küçük Burjuvalar"ı da bir dönem fo-
toğrafının kanlı canlı hazırlanışı idi.
Bana çok keyif verdi
Repertuarı kısa sürede yaptım
- Özel yaşantından söz eder misin?
Bir kızın, bir de kedin olduğunu biliyo-
nırn. Kedileri seviyor musun?
Özel yaşantım her kesıtınde ağır
duygusalhk taşır. Sevgılımden kızıma.
kedimden zerzavatçıya kadar. ılışkile-
rimde sevgi ve sorıımluluk taşınm. Ne
kedi severdim. ne de kedi sevenleri.
"Mırnav' hayatıma girdi gireli. ya-
şamımda bir sevgi kompartımanının
daha açılmış olduğunu görüyorum.
v / ynadığım son
oyun 'Küçük Burjuvalar'ı
özledim. Görevim olarak
repertuan düşünmek,
gönlümün çektiği
oyunlarla örtüştüğü için
sanatçı kimliğimden
uzaklaşmadığımı
düşünüyorum.'
-Bu makama yerleşeli neler yaptın?
Repertuar ve yönetime kadın parmağı
değil mi gerçekten yok.sa eski hamam
eski tas mı kalındı?
Bürokrasiyı öğrenene kadar geçirdı-
ğim sürede. bürolann halısı. perdesi,
çiçeği, mobilyası ile kadınca uğ-
raştığım söylenebilir. Repertuarı çok
kısa sürede ve yalnız yapmanın
sıkıntısını çektim. Böylesihe
kozmopolit bir seyırcı kitlesine sahıp.
seyirci yelpazesı geniş bir kentte. dört
sahnede beğenı kazanmak haylı güç-
tü. Kızımın Sartre okumadan büyü-
müş olmasının verdiğı üzüntü, bu yıl
"Giili Otunım"u ızleyen öğrendler sa-
yesinde hafıfledi. "Kassandra". eğıtı-
mınin bir parçası." İlyada Destanı"na
olan tutkum. gönül koyduğum kadın
kahraman Kassandra"yı, repertuara
almama neden oldu. Cumhunyetın
70. yıl kutlaması adına seçmem gere-
ken oyunu danışacağım arkadaşlanm
arasında Turhan Selçuk'u hatı-
rladığımda, yatakhda Eskışehir yakı-
nlannda "Abdülcanbaz"ı bulmuştum.
Turhan'ın bu ünlü kahramanının
Türk halkı tarafından ne denli sevildi-
ğinı. başladığı günden ben kapalı gişe
oynayan "Abdülcanbaz" kanıtladı.
NordmanrTın önerisi Don Juan
- Jean-Gabriel Nordmann'ın yönetti-
ği "Don Juan"dan söz eder misin?
Moliere'ın "Don Juan"ı. Fransız yö-
netmen Nordmann tarafından öneril-
di. Bu karakter çağdaş bir kimlık taşı-
ması, günümüzün dinsel çelişkilenni
içermesi bakımından da bana ilginç
geldi.
- Neden J. Gabriel Nordmann?
1992 yıhnda sara>dan saraya koşa-
rak birlikte gerçekleştırdiğımız atölye
çalışmasında, bir oyuncu olarak çok
yararlandıâm, insan olarak dost
olduğum Nordmann'ı. Devlet Ti-
yatrosu sanatçılanyla buluşturmak is-
tedim. Profesyonel oyuncular. oyun-
culuğu düşündürücü metodlanyla reji
öncesi yaptığı çalışmalar. tüm ekibi
memnun etti. Bu tür çalışmalann, her
yıl bir iki kez tekrarlanması sanınm,
zaman zaman özellikle sahneden uzak
kalan sanatçılanmız açısından .son
derece yararlı olacaktır.
Şaşırtıcı bir müdür
- Beni "Don Juan"da simültane çe-
virmen olarak görevlendirdin. Çok sev-
diğim bu yönetmenle bir buçuk ay sü-
reyle mutluluğun donığunda yaşadım.
Sana teşekkür borçluyum. Beni işe alı-
rken yadsınacağundan korkmadın mı?
Beraber çalıştığımız vvork-shop'tan
sonra bu görevi başkasına vermek
beni korkuttu. Çevirilerindeki dil zen-
ginlıği, Nordmann'ın felsefesine
tanıklığın bu çahşmada çok yararh
olacağını bana düşündürttü.
- Kapıların ardına kadar açık. Oyun-
cular, teknik şervis çalışanlan, gişecı-
ler, suflözler, İstanbul Devlet Tiyatro-
su'nun tüm kadrolu. kadrosuz eleman-
ları sana. ulaşabiliyorlar. Neden? Bu
tavnnın handikaplaruıı yaşadığın olu-
yor mu?
Kapalı kapı, idareciliğin zo-
runluluklanndan olmasına rağmen,
sanat kurumu idareciliğiyle çeliştiğini
düşürüyorum. Sanatın gizlilik ortamı-
nda yapılmayacağı inancı ağır bastı-
ğından. müdünyet makamı adeta bir
kulis havasında. Bir süre yadı-
rgandım. Alışılagelınmemış bir tutum-
du benimkısi. Sanatçı olduğum için
oyuncu olarak her gün adeta turneye
çıkılıyormuşçasına bugörevde koştur-
mak, bana keyif veriyor. Bu arada
şaşırtıcı bir müdür olduğum düşünüle-
bilir.
-Bugün gök ne renk Sema?
Bugün ferah bir sema olduğunu düşü-
nüyorum. Kızının babasına gönderme
yapmamı istıyorsun galıba. 7 yıl bo-
mı? Bu sözüm ona usulsüzlüğü neden
yaptığını açıklarmısın? Sanıyorum ga-
zete v e dergilere > olladığın duy uru y ay ı-
nlanmadı.
Yıllardır sanatçı olarak. kurumda-
ki birçok aksaklığın nedenlerini kesti-
remiyordum. Oysa kı bu göreve gelın-
ce. ıdare \e hızmet görev lerının ner-
deyse durma noktasında olduğunu.
perde açmamak nskıyle karşı karşıya
kalmanın nedenlennın, kadro yeter-
sizliği. yenı kadrolann açılması ıçın
bürokratik ışlemlenn uzaması. kadro
tahsısinın gecıkmesı. elimizdekı ehlı-
yetli ve uzman personelın de. emeklı-
ği yaparak, kurumu ve şahsımı karala-
malanna üzüldüğümü söyleyebilirim.
- Küfrermek, Cemal Süreya'nın dedi-
ği gibi bir saldırmama eylemi midir?
Küfürle donatılmış eserlerden, o> unlar-
dan tat alır mısın? Ferhan Şensoy'un
kalemi seni tedirgin eder mi? Küfiirbaz
bir insan mısın?
Küfürbaz sayılmam ama dılım duy -
gularımla müthış bir ışbırlığı halinde-
dir. Gerçeklen daha çabuk anlatabil-
meme yardımcı olduğundan. zaman
zaman son derece anlamlı küfürler.
hatta icat ettığım küfürlen kullanınm.
Bu konuda Ferhan Şensoy'u bir üsıat
Mutlulukla ilişkilerimde laubali ol-
duğumu düşünüvorum. Olmak istedi-
ğim zaman beni >aya bırakıvor; mut-
suzluğuma karar verdiğımde canımı
kurtanvor. Belki de bu bir laubalilik
değil, vaşamın bir dılemmasıdır. Mut-
lulukla olan ilişkilerimde. mutluyum
di>ebilirım
- Sevgi açlığın var mı? Sevebilme ka-
pasiteni doludizgin devrede tutabiliyor
musun?
Sevgisız kalmadığım için açlığını
çekmedim. Dizgınler bana venldiğın-
de hemen doludizginlik karannı uy-
gulavabilivorum.
- Zembereğin boşaldığında beynine
üşüşen düşüncelerin nelerdir?
Yaşamın. süreç olarak en katı kuralı
doğmak ve ölmek, beni her an birçok
şevi düşünme telaşına itmıştır. Son
günlerde tasnifsiz düşünce anlanmda,
rüştünü ispat ettiği için kızım Ayşe'nin
soluk benzine anaç > öntemlerle müda-
hale edemeyişimi, ülkemizde yaşanan
çok boyutlu gerçeklerin yüreklice ifa-
de edılmemesının, ülkemize ne yaran
olduğunu. Abdülcanbaz'da Sumnı
Yavrucuk'un oynadığı Zaruhi'nin şık
iskarpinlerini yapan emekçı ustanın,
bir ızbede çalışmasına. bır ıdarea ola-
rak çare bulamayıp. >oğurt yedirerek
teselli edi>or olmanın anlamsızlığını,
kaşıma ve gözüme yeterince özen gös-
teremeyişimi. günümüzde dünvanın
pek çok coğraf>asında insanhk adına
bü>ük tehditler vaşandığı bır dönem-
de, boşalan zembereğimin ne denli
cılız sorularla kuşatıldığını düşünüyo-
rum
- İntiharla aran nasıl?
Hıyerarşıye karşı en hakıkı anarşi
ıntıhardırdi\edüşünüyorum. Bukap-
samda anarşıstlıklerini bencilce onav
lamadığım >akınlanm olmuştur.
Haklılıklann uhdelerinde olması. ya-
şamla ilgili erişeme\eceğim bir sırdır
diye düşünüvorum. Sırlar beni hep
cezbetmiştir ama ıntihann peşinden
koştuğumu ya da intihann beni kova-
ladığını söyleyemem.
>unca Hollanda'da geçırdığımız gün-
lerden sonra, birbinmize en sık sordu-
ğumuz "bugün gök ne renk?" sorusu-
nu. 7 yıl sonra her günkü gibı değil de.
"bugün gök gri" diyerek yanıtladığımı
hüzünle anımsıyorum.
- lyi bir TV izleri değilim. Ama zo-
runlu olarak 'ObjektiF programını izle-
dim. Komik bir programdı. Hele sunu-
cunun finali hayli gülünçtü. Sana, "ya
şoförler dans edeceğiz. gişeciler de rol
ovnay acağız diye tuttururlarsa. müdire
hanım." diye sonı yöneltti. Kadroları
henüz gelmemiş kimi çalışanlara ödeme
yapabilmek adına, oriları figüran,
dansçı olarak göstermiştin puantaj lis-
tesinde. Bu karalama çabası içini açtı
lık-hastalık \e tayın gıbı nedcnlerle
aynlmasından kaynaklandığını gör-
düm.
Perdelerimizi açık tuıabılmek
amacıyla. bütün de\let kurumlannda
sıkıntıh anlarda u>gulanan bir taktiği.
genel müdürlüğün olumlu görüşüyle
uyguladım. bugünün koşullannda ko-
mik sayılabilecek ödemelerle ve arka-
daşlanmızın özvenleny !e. personel
açığımızı kapatmaya çaİıştım. Maale-
sef kurumumuzda yıllarca görev
y apmış bir sahne amirinin, iç yazışma-
lanmızı dışan sızdırarak, gerçeklen
çarpıtarak. sanalla hiçbir şekilde ilgi-
lenmeven. vayın ahlakı olmayan "Ob-
jektif' programı yapımcılanyla işbırh-
olarak kabul edışorm
-Bu koltuk y aratıcıiığını, oyunculu-
ğunu ne ölçüde etkiiedi? Görevde kalı-
rsan projelerin nelerdir?
Ovnadığım son o\un olan "Küçük
Burjuvalar"ı özledim. Görevim olarak
repertu\an düşünmek. gönlümün
çektiği oyunlarla örtüştüğü için. sa-
naıçı kimliğimden uzaklaşmadığımı
düşünüyorum. Bu makam bana sihırli
bir değnek versevdi. ardı arkası kesil-
meyen projelerin bazılannın. mesela
görkemli bir müzikal. bir Calderon,
Abdülcanbaz ağırlıkh bir Abdülcan-
baz (Il)'nın. alkışlandığını du\mak ıs-
terdim.
- Mutlu musun?
apalıkapı,
idareciliğin
zorunluluklanndan
olmasına rağmen, sanat
kurumu idareciliğiyle
çeliştiğini düşünüyorum.
Sanatın gizlilik
• ' • ortamında
yapılamayacağı inancı
ağır bastığından,
müdüriyet makamı adeta
bir kulis havasında.'
- Yazarların, roman kahramanlar?
Yazınsal kahramanlanmla \aşam-
sal kahramanlanm. düşündüğümde
ıçıçe geçmektedır. Cocteau'nun "İnsan
Sesi"ndekı Kadın ile Marilşn Mon-
roe'nun insanı sesınin a\nı olduğunu
düşünüşorum. Dostoyevski'nın "Be-
yaz Geceler"ındekı kahramanına, \a-
şamımda çok y akın olduğunu duyum-
suyorum. Ama ben vazınsal \a da ya-
şamsal bir kahraman değilim. Tols-
toy"u sorularıma vanıt verenen büyük
edebıyat babası olarak benımsemışim-
dir. Çehov ile T.VV'illiamsı yaşamdaki
es"leri, çok ıyi dıle getırdikleri için.
İbsen"ın de insanlığa sısli puslu kuzey
coğrafyasından bakışını sevmışımdır.
Sema Çeyrekbaşıoğlu su gıbı bır
kadın. Yanıtlannı da duru bır su misa-
li verdi. Bulanmadan donmadan!..
İçtenlik kanımca kadın neslinın en et-
kili silahı. Dilerim Sema görev inde
kalıcı olur. Hüznü isyan olsa da. hem
kurban, hem cellat olsa da... Sema
oyurtculuğunu da müdireliğini de aşk-
la sürdürüyor. Çünkü Nazun Usta'nın
dediği gibı." insanın en büyük keşfınin
aşk" olduğunu biliyor.
Filmler, sergiler, söyleşilerKülhır Servisi - Tank Zafer Tunaya
Kültür Merkezi ve Atatürk Kıtaplığı,
bu ay da sanatseverlere yoğun bir prog-
ram sunuyor. Tank Zafer Tunaya Kül-
tür Merkezinde ayın 15"ine kadar Fi-
gen Aydıntaşbaş'ın "Bir İstanbul Resmi
L'zerine Çeşitlemeler" sergisi göriilebi-
hr. Bu sergıden sonra 16-31 mart tarih-
leri arasında Zerrin Tuluğ ve Pervin Öz-
demir'ın "Zamanın Karşı Konulmaz Tü-
kenişi" sergisi Tank Zafer Tuhnava
Kültür Merkezi Sergi Salonu'nda gezı-
lebilir. Tank Zafer Tunaya Kültür
Merkezinde bu ay da toplantı. dinleti
ve söyleşiler sürüyor. 19 mart saat 14.
OO'de Konservatuarda Ustadan Çırağa
Yöntemi" konuiu toplantı-dmleti iki
bölümde yapılacak. Birınd bölümde
Tülın Korman ve öğrenaleri "Türk
Halk Musikisi Üslup ve Repertuan" ko-
nusunda söyleşecekler. İkınci bölümde
ise Neriman Altındağ Tüfekçi ve öğ-
rencileri "Türk Halk Musikisi ve Üslup
ve Repertuan" konusunda tartışacak-
lar. 23 mart günü saat 18.30'da Yük.
Mimar Ömer Düzenli "Geleneksel Türk
Mimarisinde Safranbolu" hakkında bıl-
gı verecek. 25 mart günü 18.30'da ise
Prof.Dr.Afıfe Batur'un konuşmacı ola-
rak katılacağı "Balyan mimarlan,
İstanbul ve Dolmabahçe Sarayı" konu-
lu sövieşi gerçekleşecek. 25 mart günü
saat İ8.3O da ise Bünyad Dinç "Yayla-
lar-Dağlar" üzenne dialı bir söyleşı ger-
çekleştirecek.
Tank Zafer Tunaya Kültür Merke-
zı'nde bu ay \\oody Allenfılmlengöste-
nlecek Ayın 14"üne kadar Allen'ın
"Radyo Günleri" filmı izlenebilır. 1987
yılında çekılen filmın başrollerinde
Seth Green. Julie Kavner ve Michael
Tucker oynuyor. 15-21 mart tarihlen
arasında göstenle-
cek" Bir Başka
Kadın" fılmınde ise
Gena Rovvlands ve
\lia Farrovv baş-
rollerde. 22-31
mart tanhleri
arasında Woody
Allen'in 1989
yılında çektiği
"Suclar ve Kaba-
hatler" adlı fılm iz-
lenebilır. Fılmınde.
CarolineAaaronve
VVoody Allen baş-
rolleri pay laşıyor.
Filmler saat 15.30
vel9.00"daTürkce
altyazıb gösterile-
cek.
Atatürk kitplığı'nda bugün Çerkez
Karadağın konuk olarak katıldıgı
Kadın Portreleri adlı dia gösterisi ve
söyleşı saat 18.00'de görülebilir. 16
mart çarvsamba günü Atatürk Kı-
Uıphğı'nda "Amerika ile Japonya
Arasında Sıkışıp Kalan Türkiye" konu-
sunu Erol Mütercimler ve Murat Çulcu
tartışacak. 17 mart günü ise Nevzat
Erkmen "James Joyce ve Ulysses" üze-
rine konuşacak. 21 mart pazartesi günü
Fulya Erdemci. "Duchamp ve Dadaizm,
DaÛ ve Sürrealizm" konusunda bilgi
verecek. 23 mart günü Tanh Konuş-
malan kapsamında Turgut Akpınar.
"Türk Tarihinde İslamiyet" üzenne ko-
nuşacak. 24 mart günü
saat 16.00"da Anılar/
Tanıkhklar söyieşisi-
nın konuğu Kemal
Özer. Enver Ercan'ın
düzenlediği bu top-
lantı saat 16.00"dadin-
lenebilir. 25 mart günü
saat 16.00"da Sevin
Okyay. "Basında bir
örnekleşme" üzerine
konuşacak. Bu ay Bar-
baros Devecioğlu'nun
düzenlediği "Gençlik
Toplantılan"nın ko-
nusu "DJ'ler, Zayıf
Kadınlar ve Telefon
Sapıklan". 28 mart
VVoody Allen günü DUek Doltaş.
"Türkiyeli Yazarlar
Postmodern Okumalar" söyleşisinde
Süreyya Evren'm konuğu olacak. 29
mart günü Fulya Erdemci. "Pollack ve
Soyut Ekspresyonizm, VVarhol ve Pop
Art" hakkında bilgi verecek. Bu ay.
"Bir Kütüphane Tanıyalım " bölümün-
de Adnan Peşkircioğlu "Eski Çayırova
İstasyon Kütüphanesi nm öyküsünü an-
latacak. 31 mart günü saat 16.00'da
Enver Ercan'ın düzenlediği Edebiyat
Sohbeti'nın konusu "Feyza Hepçilin-
girler ve yeni romanı "Kırnıızı Karanfil
NeRenkSolar'".
Atatürk Kitaplığı'nda bu ay da saat
19.00'da ücretsiz fılm gösterimleri sürü-
yor.
22 mart günü Ülkü Uzun'un "Sonba-
har" adlı kısa metrajlı fılminin ardı-
ndanGodfreyReggio'nun"Koyaanisqıı-
atsi" adlı filmi izlenebilir. 23 mart günü
ise Murat Küçük'ün "'Huzur İçinde
Uyuyalım" adlı kısa metrajlı fılminin
ardmdan David Lynch'in "Dune" adlı
filmi gösterilecek.
24 mart günü Özer Kızıltan'ın kısa
metrajlı filmi Gözlerin Yeşilçam'ın Son
Yangını" 'nın ardmdan A. Koncha-
lovsky'nm "Maria'nın Aşıklan" adlı fil-
mi izlenebilir. Filmin başrollerinde.
Nastassia Kinski ve Robert Mitchum
oynuyor.
25 mart günü Serdar pL-iılivanoğlu'-
nun "Duyarsızlık" adlı kısa metrajlı fıl-
minin ardından İngilizce olarak "Song,
From The Life Of Leonard Coheu" izle-
nebilir.
Atatürk Kitaplığı'nda 19 marta ka-
dar Mustafa Pancar'm "Sonradan Bo-
yanmışlar" adlı resim sergisi, Sergi Sa-
lonu'nda görülebilir. Laurence Salz-
mann'ın Tekrar Mutlu Yeni Yıllara"
sergisi ise 17 marta kadar Gıriş'te gezi-
lebilır. 21 mart günü Sergi Salonu'nda
açılacakAhmetMüderrisoglu'nun"Kro-
majik" sergisi 9 nısana kadar Atatürk
Kitaplığı Sergi Salonu'nda.
TOBA V'dan Bosnalı
sanatçılara destek
ANKARA (ANK A) - Tiy atro. Opera v e Bale Çalışanlan
Vakfı'nca düzenlenen kampanya çerçevesinde toplanan 50
mılyon liralık y ardım TOBAV Başkanı Tamer Levent
tarafından Bosna'dakı sanatçılara ıletılmek üzere Bosna
Cumhunyetı AnkaraBüyükelçısi HayrudinSomun'a
verildı. TÖBAV Başkanı Tamer Lev ent yardım
aparalannınverilışı sırasındayaptığı konuşmada,
Uluslararası Sanatçılar Bırliği (FI A) başkanının çağnsı
üzerine. TOBAV olarak tüm sanat kurumlanna yönelik
olarak y ardım kampany ası düzenlendiğıni söy ledi. Levent,
"Yardım kampanyası çerçevesinde toplanan ilk bölümü
sembolik olarak Bosna'da meslektaşlanmıza
göndeny oruz. Aşama. aşama sürecek olan kampanyada
toplanacak dığer paralannda önümüzdeki günlerde
göndereceğız" dedı. Bosna Cumhunyetı Ankara
Büy ükelçisı Hay ndın Somun'da, Bosna'da sa\ aşın devam
etmesıne karşın. tiyatro gösterilerinin sürdüğünü behrterek
"Saraybosna'da hiçbır şey yok ama tiyatro var. Çünkü
tiyatro orda ycmek gıbi bır şey " dedı.
Bir imparatorluğun görüntüleri
ANKARA (ANKA) - Pierre de Gıgord'un
koleksiy onunda y er alan Osmanlı dönemine ait 150
fotoğraf. Ankara'dakı Milli Kütüphane'desergilenecek.
Osmanlı Bankasf nın desteğıy le Fransız Kültür
Merkezi'nde düzenlenecek sergıde yer alacak fotoğraflar,
19. yüzyılına aıt fotoğratlar. konu ve tarih açısından çok
geniş biralanı kapsıyor. Sergi, 8 nisana kadar açık kalacak.
Cevdet Kudret ödülü buyıl
roman dalında verilecek
Kültür Sen isi - Cev det
Kudret'ınanısını
yaşatmak veTürk
edebiyatındaürün
verdıği dallardaki
çalışmalan değerlen-
dinnek amacıyia.
ailesınin gırişimı üzenne
1993'tekurulanveilki
geçenlerde şiir dalında
venlen "Cevdet Kudret
Edebiyat Ödülü"
önümüzdeki dönemde
"roman" dalında ve-
nlecek. Yapılan
Açıklamada. Aralık
1993-Kasım 1994
arasında y ay ımlanan
romanlann y azarlan. y ay ınev len v e edebiy atla ilgili
kuruluşlar tarafından ödüle aday göstenlebıleceği
bildirildi. Aday kıtapların altı kopya olarak 1 Aralık 1994
tarihine kadar "Cev det Kudret Odülleri, Amıral Fahri
Ergin Sok. 8 5, Rumelıhısarı-İstanbul" adresine
göndeilmesı gerekiy or. Daha geniş bilgi ay nı adresten iste-
nebilecek. Seçiciler kurulu N'üs'at O. Bener. Tank Dursun
K., Nezihe Menç. TanerTımur ve Mina Urgan'danoluşu-
yor.
'Sorgu' Ümraniye Belediyesi
Tiyatro Salonu 'nda sahneleniyor
Kültür Servisi-Amatörııy atro grubu"Merdiven".
"Sorgu" adlı oy unu her pazar saat 17.OO'de Ümraniye
Belediyesi Tiyatro Salonu'nda sahneliyor. "Yalınayak
Sokrates" ve "Oppenheımer Olay ı" adlı oy unlardan
hareketle Alpay Ekler'in yeniden kalemealdığı. dekorve
ışık tasanmını üstlcndığı oyunun yönetmeni Selçuk
Delipınar. 12 kışılık oy uncu kadrosu tamamen amatör
oy unculardan oluşuy or 1988 y ılında kurulan topluluk. her
yıl Ümraniyelilere yeni bır oyun sunuyor. Topluluk
"Sorgu"dan önce de "Yırüsun Adı \'ok ". Brecht'ın
"Aslan Asker Sv\ayk "ından esınlenerek "BayırTurpunun
Türküsü". Oğuz Atay ın "Oy unlarla Yaşayanlar" adlı
oy unundan esinlenerek "Oy unlar v e Yaşay anlar". Nuh
ÖmerÇetinayınşıırkıtabı "Kanrevanmaraş" ve
"\alınayakSokrates"."GahleoGalilei"."Oppenhaimer
Olay ı" adlı oyunlardan esinlenerek "Karar" adlı oyunlan
sahnelemışti.
11. Uluslararası Ankara Mü'zik
Festivali
ANKARA (AA)- Başkentın en önemlı kültür şenliğı olan
Uluslararası Ankara Müzık Festivali. 4 nisan-6mayıs
tarihlen arasında gerçekleştınlecek. Festiv alin açılışı. ünlü
Çek piy anist İv an Morev ec'ın solist olarak katılacağı.
Gürer Ay kal y önetımindekı CSO'nun konseri ile
yapılacak. Ünlü konuklann ağırlanacağı festıval süresınce
sanatseverler. klasık gıtarın büy ük ustası Julıan Bream ile
" Amadeus" filminin pıy ano müziğıni çalan ve uluslararası
alanda en önemli plak ödüllerinı kazanan İv an Moravec'i
ızlemeşansı bulacaklar. Ca/sevenlerde Eddie Daniels ve
Gary Burton başta olmak üzere çok değerli solist ve
gruplan dınleme key tl y aşanırken. dans ve bale meraklılan
için programda bırb'ınnden seçkın gruplar gösten
y apacak Beş hafta sürecek 11. L luslararası Ankara Müzik
Festiv alı. 6 may ıs akşamı bir balo ile sona erecek.
Arnes
y
in' İstanbul Litnam'' adlı
tablosu Sotheby 's mü'zayedesinde
Kültür Servisi - Danimarkalı ressam Vilhelm Arnesen'in
(1865)-1958) "İstanbul Lımam" adlı yağlıboya tablosu 16
martta Londra'da Sotheby s müzay adev ınde açık arttırma
ile satışa çıkarılacak. 19. y üzy ıl ressamlannın tablo. çizim
ve suluboyalannın satılacağı bu müzayedede ressam Arne-
sen'in (46.5\72.5 cmlboyutlannda tuval üzerine yapılmış
bır y ağlıboy a resmı de dıkkatı çekiy or. Tablonun 2-3 bin
sterlin (yaklaşık 60-90 milyon lira) arasında müşteri bul-
masıbeklenıvor.
'Bielefeld Çocuk Korosu*
IstanbuVageliyor
Kültür Servisi - Avrupa'nın en ünlü çocuk korolanndan
biri olan Bielefeld Çocuk Korosu. İstanbul Alman Küllür
Merkezi ve İstanbul Fılarmoni Derneği tarafından
İstanbul'adavetedildi. Koro. 17 mart perşembe günü saat
19.00'da Atatürk Kültür Merkezi'nde bir konser vermek
üzere İstanbul'a gelecek. 1932 yılında kurulan Bielefeld
Çocuk Korofu. o zamanlar Friedrich Oberschelp
tarafından yönetiliyordu: bugünse koroyu. oğlu Dr.
Jürgen Oberschelp y önetiy or. Koronun en önemli
amaçlanndan biri çağdaş koro müziği çerçevesinde eski
halk şarkısı geleneğini korumak. Koroyu oluşturan çocuk
vegençkr, "Dıe Brücke " (Köprü) Demeği'nin katkılanyla
Türk aii' erinin yanında kalacaklar ve düzenlenen geziler
ve aileler aracılığıyla Türk kültürünü tanıyacaklar.