Katalog

11MART1994CUMA CUMHURİYET SAYFA EKONOM 13 ŞİRKETLERDEN • VAKIFLEASİNG, 1993'tenetkânnı 1992'ye göre yüzde 119 artışla 111 milyar dolara ulaştırdı. • PSI, Cebit 94'te öncelikle Client-Server teknoloisi ve kullanım imkanlannı sunacak. IHALK Şigorta, Abdi İbrahim Jlaç Fabrikası'na ait tesislerin bir kısmıru yangın ve ek risklere karşı sigonaladı. • XEROXThe Document Company" 1989'dan beri ülkemizde faaliyet gösteriyor. • AMWAY,60ülkeden sonra temmuz ayında Türkiye'de faaüyete geçıyor. Şirket, Türk pazanna ilk aşamada ev bakımı ve temizlik maddeleri ile kişisel bakım grubuna dahil olan " ürûnlerini sunacak. • DEMİR Sigorta üretimini yûzde 250, kânnı yüzde 1 lOarttırdı. C)emir Sigorta 7marttan itibaren yeni adresinde faaliyetlerini sürdürüyor. • MARSHALLBoya ve Vernik San. AŞ., önemli oranda tonaj artışı sağlayan toptancı bayilerini ödüllendirdi. • PAKMAYA.buyıl 12'ncisidüzenlenen "Uluslararası Ekmekçilik ve Pastacıbk FuarT'nda Türkiye'yi temsil ediyor. • HEKTAŞ.tanmilacı sektöründeki pazar payını 1993 yıhnda 18.85 eçıkardı. TÜPRAŞ-Petrol Ofîsi anlaşmazlığı ihracat yasağı getirdi Petrolilıracıııa anlamsızengel AHMETŞEFİK TRABZON - Petrol Ofısi Genel Müdürlüğü."TÜPRAŞ'- ın bir süreden beri kendisine transit bazda yakıt vermemesi" nedeniyle ihracatçı şirketlere petrol sevkıyatı yapamaya- cağını açıkladı. Bu karar, BDT piyasasında başta Amerikalı ol- mak üzere uluslararası firmala- ra karşı rekabet etmeye çalışan Türk fırmalannı zor durumda bırakırken ihracatçı firmalan da yabancı şirketlerle çalışma- ya zorluyor. BDT piyasasında büyük çaplı ticaretten bugüne kadar beklediğini bulamayan Ameri- kalı ve Avrupalı şirketler karşısında gerileyen durumun- da kalan Türk girişimcisi; ihracatta, kıyı ve sınır ticaretinde alınan bazı kararlar- la zorlukla tutunduğu bazı alanlardan çıkmak zorunda bırakılıyor. Bunun en son örneği petrol ihracatında ortaya çıktı. Başta Gürcistan. Ukrayna olmak üzere BDT ülkelerine işlenmiş petrol ih- raç eden firmalar Petrol Ofısi'nin bir faks notuyla şok oldular. Ofis Genel Müdürü Mustafa Korel Aytaç ımzasını taşıyan faks notunda şöyle denıldi: u Bi- lindiği üzere, TL'PRAŞ'ın bir süreden beri ofısûnize transit bazda yakıt verme- mesi nedeniyle yurtdışına gönderiltnek üzere İzmit'ten ürün tahsisatı yapılama- maktadır. Konu ile ilgili olarak TÜP- RAŞ nezdinde yapnuş olduğumuz giri- şimlere cevaben söz konusu şirketten alı- • TÜPRAŞ'm Petrol Ofisi'ne transit bazda petrol vermemesi üzerine Petrol Ofısi ihracatçı şirketlere mal sevkıyatında bulunamayacağını açıkladı. Bu karar, Türkiye'nin ihracatında büyük bir yeri olmasa da sürekli gelişme gösteren petrol dışsatımını durma noktasına getirdi. • Başta Amerikan fırmalan olmak üzere uluslararası petrol şirketleri ile rekabet etmeye çalışan Türk fırmalan ellerindeki BDTpazannı kaybetmek üzere. Petrol Ofîsi Genef Müdürû Aykaç. nan yazıda, ömimüzdeki aylarda yurtiçi benzin tüketiminin artacağının tahmin edilmesi ve yoğun rüketimin kış aylarma kadar devam edeceği varsayımı ile ofısi- mize transit bazda ürün tahsis etmeleri- nin söz konusu döneme kadar mümkün olamayacağı bitdirilmiştir..." Ürün tahsisatı yok Petrol Ofısi faks notunda TÜPRAŞ- ın tutumundan dolayı kış aylanna ka- dar şirketlere ürün tahsisatı yapılama- yacağı vurgulandı. İki genel müdürlük bünyesindeki bazı yetkililerden alınan bilgilere göre, kurumlar arasında özellikle ihracattan dolayı gecmişe dayanan bir anlaşmazlık var. TÜPRAŞ'ın Petrol Ofısi'nin ihra- cattan aldığı karşılıktan herhangi bir yarar sağlamamasından dolayı bu yola gitmış olabileceği öne sürülüyor. Türkiye'nin ihracatında büyük bir yeri olmasa da sürekli gelişme gösteren petrol ihracatının şimdilik durması, iki genel müdürlük arasındaki kavganın ötesinde bazı anlamlar taşıyor. Bilindiğı gibi Sovyetler Birliği'nin yıkılmasından sonra başta Amerika olmak üzere bir- çok ülkenin petrol fırmalan, piyasayı ele geçirmek için yoğun caba harcadılar. Bunda büyük ölçüde de başanya ulaştı- lar. Bazı BDT ülkelerinin petrol itha- latında küçümsenemeyecek yer tutma- ya çalışan Türk firmalan, yabancı fır- malann cazip teklifleri ile karşılaştılar. Ancak Türk firmalan "piyasa- ya girdikten sonra bu büyük fir- maJann doğrudan temas kurabi- leceklerini" düşünerek bu tek- lifleri geri çevirdiler. Ancak son durdurma karanndan sonra bir kısım firma, büyük şirketlerin bu teklifjerini düşünmeye baş- ladı. Şirketlerin zor durumda kal- masına neden olan ikinci unsur da yapılan bağlantılar. Yüzbin- lerce ton petrol ihracaü yapan firmalar bu karardan sonra ne yapacaklannı şaşırmış durum- dalar. Karar firmalan zora soktu Petrol ihracatındaki son ge- lişmeler üzerine Cumhuriyet'e açıklamalarda bulunan Pekşen Petrol yetkilisi Haluk Pekşen, karan sert bir dille eleştirdi ve bunun ülkeyi ve firma- lan önemli bir kazançtan mahrum bıraktığını savundu. Başta Gürcistan ve Ukrayna olmak üzere bir kısım ülkeye petrol ihracatının başlamasıyla diğer birçok malın satımında da önemli me- safeler alındığını söyleyen Haluk Pek- şen, "Ukrayna üe 30 bin ton, Rusya ile 100 bin ton petrol anlaşması vaptık. Di- ğer fırmalan da hesaba katarsanız büyük bir miktar edivor. Şimdi bu anlaşmalar ne oiacak beiü değil. Petrol ihracatındaki bu olumsuzluk diğer alanlardaki duru- mumuzu da olumsuz etkileyecek. Bu ka- rarın hemen uygulamadan kaldırılmasını istiyonız" diye konuştu. Vatan hainliği ve T ürkiye Odaiar ve Borsalar Bırlıği Başkanı Yalım Erez, salı günu gazete manşetlerıni süsleyen demecinde "Bankalardaki döviz tevdiat hesaplarına elkonulacağı yolundaki söylentileri birbankacı kasıtlı olarak yaydı, Bunu yapan vatan haınidır"dedi Erez'in bu görüşüne yer veren gazetelerden birinde ertesi gün aynı konuda bir haberdaha yayımlandı. Yalım Erez, gazetenin "Kimbu vatan hainıbankacı"şeklindeki sorusunu. "Kim olduğunu ben de bilmıyorum. Dovız hesaplarına elkonulacağı yolundaki haberiyazan gazetecı arkadaşa sordum. Kendisine bunu bırbankacının söyledığını belirtti ancak isim , vermedı "diye yanıtladı. "Vatan haini" suçlamaları böylece bitmedi. Başbakan Tansu Çiller'in şu sözleri önceki akşam televizyonlarda, dün de gazetelerde yer aldı: "...Bazıları seçim için ulkeyipaniğe sokmaya razılar. Seçımden iyi bir sonuç almak için vatandaşıpanığe sokarak son derece dalgalanrnalar yaratıp ülkeyi batırmaya razılar Açıkça ifade edeyım. Asıl vatan hainliğibudur.'' ••• Ciddiyete bakın. Türk özel sektörünü temsil etme iddiasındaki koskoca Odaiar ve Borsalar Birliği Başkanı, kulaktan dolma bir lafla Türkiye'nin gündemını değiştirmeye kalkışıyor, Gazeteciden duyduğunu gazeteye sat, manşet ol Oh ne ala! Allah'tan Başbakan da, baklayı ağzındançıkardı da, "apolitik " bir makamı ışgal eden Yalım Erez'in kimin adına konuştuğu bir kez daha ortaya çıktı. Ülke ekonomisi günden güne kötüye gidiyor Onlar bu kötü gidişe sorumlu arıyorlar. Belki kim olduğunu açıklayamadıkları (belki de Göıevim Hizmet Politikarn Düriisüük PartimDVP Yalım EREZ bilmedikleri) bu vatan hainlerinesavaşaçıp kahraman olacaklar. Vatan haıni ne yapmış?.. "Devlet bankalardaki döviz tevdiat hesaplarına el koyacak" yalanıyla vatandaşlararasında panıkyaratmış Şimdı ya halkımız, dövizlerinı çekmek için bankalara hücum ederse? Vatandaşın yüz milyonlarca, milyarlarcadolar döviz birikimiolmadığınıaslında onlar dabiliyor Işçi memur, belki maaş alınca döviz bürosuna koşuyor ama ayın ortası gelmeden parası bitiyor ve geçiminı sağlamak ıçın aldığı doları-markı bozduruyor öyleyse dolarla oynayan, sokaktaki sade vatandaş değıl. •#^: Büyük parasaifonlar.çeşitlisermaye gruplarınınelinde Bunlaryaörımve üfetim yerine Özal donemınden bu yana vergisiz yüksek faize alıştırılmış. Türkiye'nin dış kredi notunun düşürüleceğini 4-5 ay önceden haber alan Hazine, buna rağmen iç borçlanmada yüksek faizden vazgeçti Böylece başıboşbırakılan fonların nereye gıdeceği belliydi. Döviz krizi başlayınca, özelleştirme Türkiye'nin önüne tek çare olarak konuldu Büyük fonlara sahip sermaye çevreleri de zaten yıllardır bunu istıyordu Belki özelleştirmenin, gerekli ve zorunlu olduğu alanlar da var. Fakat Türkiye zor günler yaşıyor. Zor günlerden yararlanmaya kalkartlar herzaman vardır. Nasıl 750 milyon dolartık tahvil sabşı için, ABD'de de Türkiye den pjyasa koşullannın üzerinde faiz isteniyorsa, KİPIere talip olanlar da bunlan "ötü fiyabna" sabn almaya kalkışacafclardır. Zaten bunun işaretteri şimdiden var. "Vatan hainliği" tarhşmalanrH siz asıl o günlerde görun!.. ..MİACABA7 ASKONDOûANt Şubakan)ığıntadmıçıkarayım,yakışıklıbirpozvereyimbari TANSVÇtLLERt Kasım kasım kasıl bakalım Ayikon. Maliye Bakanı yapacağım diye çok bekledin ama havanı aldın. Ah bu kriz de olmayacakt, seni ekonominin başına geçirir miydim acaba?.. Devalüasyon oldu KARAÇARŞAMBA Borsatepetaklak oldu KARA SALI Peki BEYAZ SAYFALAR takvımin hangi gününde?.. Bir milyarlık yüzsüzler M aliye Bakanı üç gün önce 2 milyar liranın üzerinde vergi borcu bulunan "yiiz- süzleri"teşhiredeceğini açıkladı. Önceki günbulimiti 1 milyar liraya indirdi. Acaba o arada, Maliye'yei milyar liraseviyesinde borcu olan, ancak teşhirinde sakınca bulunan yüz- süzler vergi borçlarını mı ödediler?.. Tayvan usulü mü, Türk usulü mü T ayvan Hükümeti'nce kurulan Far East (Taivvan) Trade Service, Inc. (Uzakdoğu) Ticaret Hizmetleri)'nin IstanbulOfisi, iki ülke arasında ticari ilişkileri canlandırmak için 22 martta Sheraton Oteli'nde bir toplantı düzenledi. Bu toplantı için gazetelere gönde- rilen Ingilizcedavetfaksının ilksayfasında. bu kuruiuş ve toplantının amacı hakkında bilgi yer alıyor. ikinci sayfada ise "Saygın gazetecı arkadaşlarımızı Sheratonun Ottoman Restaurant'ındacanlı Osmanlı müziği eşli- ğinde Osmanlı mutfağını tatmaya davet ediyoruz" denılerek, düğûnçorbasından kuzu beğendi kebapa kadar yemek mönüsü Türkçetercümelı olarak sıralanıyor. Anlaşılan birıleri Tayvanlılar'a, "iyi bir yemeğin Türkiye'de en iyi reklam olduğunu" söylemiş. YAPI KREDİ FİNANSAL KİRALAMA ANONİM ORTAKLIĞI YÖNETlM KURULU BAŞKANLIĞI'NDAN OLAĞAN GENEL KURUL TOPLANTISI'NA DAVET Ortaklığımızın Olagan Oenel Kurul Toplantsı 1993 yılı faaliyetlerini ıncelemek ve aşağıdakı gundern maddelerinı göruşup karara baöjamak üzere 23 Mart 1994 Pazartesi gunu saat 14.00'de Yapı Kredı Plaza Büyükdere Caddesı Levent - Istanbul adresindeki Yapı ve'Kredi Bankası A.Ş. Genel Müdürlük binası konferans salonunda yapılacaktır. - Toplantiya asaleten veya vekâleten katılacak sayın hissedarlanmızın. sahip olduklan Ortaklığımız hısse senetlenni veya bu hısselere sahip olduklarını gösterir banka mektuplannı en geç 21 Mart 1994 tarıhine kadar Ortaklık merkezımize tevdı ederek gırtş kartı almalan gerekmektedir. - Verilecek vekâletname ılanımızdaki örneğe uygun olmalı ve vekâlet verenın hıssedar olduğunu gösterir belge vekâletın ekinde bulunmaiıd/r. - Istanbul dışında bulunan hissedarlanmız. *-oplantya iştirak etmek ıstedıklerını, en geç 21 Mart 1994 Pazartesi tarihinde Ortaklık merkezımızde oiacak şekılde, iadelı taahhutiü mektupla bıldırdiklen takdırde, toplantıya gınş kartlarını toplantı gunu saat 12:CX)'ye kadar ılanda ıstenen belgelen ibraz ederek merkezimizden temin edebilırler. - Ortakiığımızın 1993 yılı Bılanço, K3r ve Zarar Hesabı ile Yönetım Kurulu. Denetçıler ve Bağımsız Dış Denetleme Kuruluşu Raporlan 11 Mart 1994 tarıhinden itibaren merkezımızde pay sahıplermin incelemesıne sunulacaktır. CÜNDEM 1. Açılış; Başkanlık Divanı'mn seçilmesı ve Genel Kurul Tutanağı'nın Başkanlık Divanı'nca ımza edilmesıne yetki verilmesı. 2. 1993 faaliyet dönemine aıt Yönetim Kurulu Faaliyet Raporu. Denetçıler ve Bağımsız Dış Denetleme Kuruluşu Raporları ile Bılanço, Kâr ve Zarar Hesaplarının okunması, ınceienmesı ve onaylanması hakkında karar verilmesi. 3. 1993 yılında boşalan Yönetim Kurulu Üyelikleri'ne atanan üyelerin ve aynlan Denetim Kurulu Üyesi yerine seçilen yenı Denetçı'nın Genel Kurul onayına sunulması, 4. Yönetım Kurulu Ûyeleri ve Denetçıler'in ıbra edilmesi, 5. Yönetım Kurulu'nun 1993 yılı safı kânnın tahsis ve tevzii hakkındaki teklifinin karara baglanması, 6. Yönetım Kurulu ûye sayısının, görev sürelerinın ve ücretlerinin tesbiti; Yönetim Kurulu Üyelerinin seçimı, 7. Denetçılerin seçimi. görev surelen ve ücretlerinin tesbiti, 8. Ortaklık Ana Sözleşmesi'nın 5. maddesıne ıstinaden Sermaye Piyasası Kurulu'nun izniyle, Sermaye Piyasası Kanunu ve buna ek mevzuatın izın verdiği tutara kadar tahvıi, finansman bonosu ve benzerı menkul kıymet ihraç edilmesi ve ıhraç edilecek tahvil, finansman bonosu ve menkul kıymetlenn miktar ve küpürlerıyle. faız yüzdesı ödeme zamanı ve diğer şartlann tesbiti hususlannda Yönetim Kurulu'na yetki verilmesi, 9. Sermaye Piyasası Kanunu ve ilgili mevzuata uygunluk sağlamak üzere Sermaye Piyasası Kuruiu önerilen doğrultusunda Ortaklık Ana Sözleşmesi'nin; a) 5, 8 , 1 1 , 13 ve 14'üncû maddeleri metinlerinın değiştirilmesine. b) 16 ve 54'ûncû maddelenn sözleşmeden çıkanlmasına, C) 17, 18. 19, 20. 21. 22. 23. 24. 25. 26. 27. 28, 29. 30. 31. 32. 33. 34. 35. 36. 37. 38. 39. 40. 42. 43,44.45,46. 47. 48. 49. 50. 51. 52. 53. 55. 56.57. 58, 59.60. 61 ınci maddeleri metin ve numaralannın değiştirilmesine, karar verilmesi, 10. Yönetim Kurulu Oyeteri'ne Ticaret Kanunu'nun 334. ve 335. maddelerinin gerektırdiğı ıznin verilmesi. 11. Dilekier ve Kapanış. NOT: Ortaklık Ana Sözleşmesi'nin gündemde belirtlen maddelerinde yapılan değışiklikler Sermaye Piyasası Kanunu ve ilgili mevzuata uygunluk sağlamak üzere Sermaye Piyasası Kurulu önerıleri doğrultusunda gerçekleştirilmiş ve sözleşmeden çıkartılan kimi maddeler nedeniyle Ana Sözleşme madde sjra numaralan değişmiştir. T.C. Sanayı ve Ticaret Bakanlığı'ndan ön izin alınan tadıl tasansınm yeni şekli. eski şekli ile bırlikte T. Ticaret Sicili Gazetesi'nde ilan edilmiş olup arzu eden hissedarlanmız, Ortaklığımız merkezinden temın edebilirler. VEKÂLETNAME ÖRNEĞİ Yapı Kredi Finansal Kıralama Anonim Ortaklığı Yönetım Kurulu Başkanlıgı'na 28 Mart 1994 Pazartesi günû saat 14:00'de "Yapı Kredi Plaza Büyükdere Caddesi Levent - ISTANBUL" adresindeki Yapı ve Kredi Bankası A.Ş. Genel Müdürlük binası konferans salonunda yapılacak Olağan Genel Kurul toplantısında, Ana Sözleşme gereğmce sahip bulunduğum tüm haklar konusunda beni temsile, dilediği gıbı rey kullanmaya ve ibraya, Sayın vekil ve temsıta tayin ettığimı beyan ederim. Vekâlet Veren : Tarihvelmza Adres . : HisseTutan : YAPI^CKREDi LEASING^»» Yapı Kredi Finansal Kıralama A.O. Şehit Muhtar Caddesi 5 Taksim 80080 Istanbul MİKRO DtVÇ TAYANÇ Timsaiıın Gözyaşları Karabasanımm en kara noktasında, düşle gerçek birbirine karışıyor. Terlere bulanıyorum. Uyanmak is- teğiyle sağa sola dönüp durduğumun ayrımındayım ama, "yaşıyorummuşçasına" kurtulamıyorum... Çevrem, timsahlaria dolu. Ben, bin parçalı bir canlıyım. Timsahlar; çocukluğumu, dünümü, bugiinü- mü ve yarınımı birer birer dişlerinin arasına sıkıştırıp, berideki bulanık çamur akmtısına çekiyorlar. Her bir parçam canlı. Kurtulmaya çırpınıyor; kurtulamıyorlar. Çamur daha bir bulanıyor ama, ben olup bitenleri çok net görüyorum. Timsahlar, parçalanmı dibe çekip, üzerine yatıyorlar. Birer birer boğuluyorum parçaları- mda. Parçalarımının umarsız çürümelerini izliyorum. Timsah/ar, çürümüş parçalanmı "afiyetle"yiyor veye- niden karaya yöneliyorlar. Tümü karaya çıkıp da yerlere yayıldıklarında gözleri- me inanamıyorum. Çünkü timsahlar ağlıyor! Gözlerin- den ip gibi yaşlar iniyor. Sanki, yedikleri parçalarım için karalar bağlıyorlar! "Timsahm gözyaşlan" diye geçiriyorum içimden... (Timsahlar, kurbanlarını yedikten sonra ya sinirsel bir oluşum sonucu ya da sindirime geçmelerinden ötürü gözyaşı dökerlermiş...) Uyanıp düşünmeye oturuyorum. Timsahlar, amaç- larına ulaştıktan sonra gözyaşı döküyor. Ya insanlar? Bebekler en çok acıktıklarını anlatmak için gözyaşı dökerlermiş. "Ağlamayan çocuğa meme vermezler" deyişi de burdan geliyor olsa gerek... (Hoş, bazı insan- lar büyüdükten sonra da bebekliklerini unutmayıp, kendilerini meme kadar doyuracakşeyleri istemek için gözyaşı döküyorlar ya...) Çocuklar, bir şeyin almmasını istediklerinde ve çoğu kezde "arsızlıklarmdan"gözyaşı döküp, tepinirlermiş. İstediği alındığında ne gözyaşı kalırmış, ne tepinme. (Hoş bazı insanlar büyüdükten sonra da çocukluk- larının arsızlığını unutmayıp gözyaşı döküyorlar ya...) "En büyük hazinesi"ri\ sevdiği erkeğe veren genç kızların ağlamasının ardında ise ya "terk edilme" kor- kusu ya da "mutlu ve varsıl" bir gelecek beklentisi ol- duğu söyleniyor... (Hoş, bazı insanlar genç kızlık döne- mini çoktan geride bıraktıkları halde, her verdiklerini en büyük nazıneleri sanıp gözyaşı döküyorlar ya...) Genç kızlığını çoktan geride bırakıp, feleğin çem- berlerini geçmeyi öğrenen kadınlar da çoğu kez sevgi- lilerinden ya da eşlerinden değerli armağanlar istedik- lerinde gözyaşı dökerlermiş. (Hoş, bazı insanlar kadınlık doğasını yitirdikten sonra da "belki kanan olur" diye gözyaşı döküyorlar ya...) Durup soluklanıyorum. Tüm gözyaşlarının ardında bir "çıkar", bir "ısteme", bir "bektenti"yadabir "kandı- rmaca" var. İnsanoğlu, yaşamının hangi çağındaolur- sa olsun, ıstediğini elde edebilmenin yoiunu gözyaşı döküp "kendini acındırmada" buluyor. (Hoş, bazı in- sanlar, kendini acındırmanın da ötesinde "kendine acıdığı" için gözyaşı döküyorlar ya...)İnsan, insanların "çıkarları uğruna" gözyaşı dökmesine, yıten çıkar- larını bir gün geri kazanabileceğı inancıyla, hoşgörüy- le bakabilir. Ama timsahlar "daha kumaz!" Çünkü onlar, hangi nedenle olursa olsun, isteklerini elde ettikten, yani bir canlıyı yok edip kendi canlarına can kattıktan sonra gözyaşı döküyorlar! Insan, timsahların döktüğü göz- yaşına asla hoşgörüyle bakamaz. Çünkü, timsahın yi- yip yok ettiği "çıkarlar" değil, öz varlıktır! Peki, ya hem isteklerini elde etmek için, hem de elde ettikten sonra gözyaşı dökenlere "insansı timsah" ya da "timsahsı insan" mı demek gerek? Ana fikır: Insanın en "çıkarcısı" bile insandır. Ama timsah, timsahtır. Ana fikrin ana fikri: insanoğlu; insanlara sırf insan ol- duklan için hoşgörü gösterebilir. Ama aynı insanoğlu, yavruyken "ne kadar da şirin" diye alıp evinde timsah beslemeye kalktığında, timsahın sonu, biraz büyüyüp dişlendiğinde en yakın su kanalından kent lağımını boylamaktan öteye değildir. MÜSİAD BAŞKANI EROL YARAR: Ülkeyiyönetmek başka, profesörlük başka Yarar: Çiller sınıfta kaldı. Ekonomi Servisi - Müstakil Sanayı ve İşadamlan Derneği (MÜSİAD) Başkanı Erol Ya- rar. Tansu Çiller'in hükümet etmede sınıfta kalan bir profe- sör olduğunu söyledi. Yönetici- likle öğretmenliğin farklı şeyler olduğunu belirten Yarar, bu- günkü hükümete de Özal döne- mine de eleştiriler yöneltti. MÜSİAD Başkanı Yarar, Boğaziçi Üniversitesi'nde yap- tığı konuşmasında Türkiye'nin hedefsiz bir ülke olduğunu be- lirterek, bugünkü ve önceki hü- kümetleri eleştirdi. Yarar. şun- lan söyledi: "Tansu Çiller profesör ama hükümet etmede sınıfta kalmıştır. Özal dönemi belki bu hükümetten başarılıvdı, ama ge- nelde Türkiye'nin o dönemde, ktsa vadeü politikalarla dışa bağımiılığı arttınlmıştır. Bugün iç borç iyice büyüdü. 24 Ocak'ta başlayan 'kâğıt ekonomısi" bu- gün daha şiddetli ve yönünü do- lara çevirmiş şekilde devam edi- vor" dedı. Türk sanayisinin önündeki • MÜSİAD Başkanı Yarar, Boğaziçi Üniversitesi'nde yaptığı konuşmasında Türkiye'nin hedefsiz bir ülke olduğunu belirterek, bugünkü ve önceki hükümetleri eleştirdi. engellerin yönlendirme. hedef- sızlik ve bürokrasi olduğunu vurgulayan Yarar. şöyle devam etti: "Devlet ihracata yönelik yatınmlardan çok, yol ve enerji yatırunları yapıyor. Özel sektör yatırımının da ancak yüzde 20*si imalat sanayi vatırımları. Eko- nominin bugünkü koşullarında sanayicınin vatırım ve ihracat yapması çok zor. Acilen katma değeri yüksek yatırmiların >a- pılması gerekli." AB'ye üyelik yanlış Yarar, konuşmasında AB'ye üyeliğin Türk sanayisine zarar getireceğini kaydetti. Yarar, buna gerekce olarak AB'de iş hacminin 5.5 trilyon dolar, ABD'de 4.1 trilyon dolar, Tür- kiye'de ise 155 milyar dolar ol- masını gösterdi. "Rahmi Koç'- un cirosu 120 milyon dolar iken Batı'daki rakipleri bunun 2-3 katı ciroya sahip. AB\e girmek, Türkiye ekonomisinin anah- tannı Brüksel'e teslim etmek de- mektir" dedı.