Katalog

SAYFA CUMHURİYET 10 MART1994 PERŞEMBE 8 DIŞ HABERLER Yettsin, Nixon'a tazdı •MOSKOVA (AA) - Rusya Devlet Başkanı Boris Yeltsin, Moskova'da önceki gün muhalefet liderleriyle görüşen ABDeski Başkanı Richard Nixon'a tepki olarak Nixon ile görüşmeyeceğini söyledi. Yeltsin, gazetecilere yaptığı açıklamada. ABD eski Başkam'na açıkça öfkelendiğini vurgulayarak, "Nixon, buraya bcnımle görüşmeye gelmişken. Rutskoy (eski De\ let Başkan Yardımcısı) ve Gennady Zyganov (eskı komünist lider) ile görüşmesi çok ilgjnç- Onlarbilsin ki Rusya büyük bir ülkedir ve siz onunla oynayamazsınız" dedi. Heathrovv'a bombalı saldırı • LONDRA(AA)- lngiltere'nin başkenti Londra'daki Heathrow Havaalanı'na dün düzenlenen saldınnm, 20 yıldır yürürjükte olan 'Terörizmi Önleme Yasası'nın dcğiştirilmesıne ilişkin Avam Kamarasfnda yapılan oylamadan sadece birkaç saat önce meydana geldiğibildirildi. Içişleri Bakanı Michael Howard, oylama öncesi Avam Kamarası'nda yaptığı konuşmada. Hcathrovv Havaalanı'na bir aracın arkasından fırlatılan 5 havan mermisinin ciddi birzarara ve yaralanmaya yol açmadığını. ancak böy le bir yasa müzakeresi öncesi meydana gelen saldınnın "teröristlerin bir tür mesajı olabileceğini" söyledi. ABD,ticaret savaşı istemiyor •CANBERRA (AA) - ABD Dışişleri Bakanı Warren Christopher. ülkesınin Japonya ile bir ticaret savaşına girmek istemediğinı. ancak Japonya'nın da ABD'nin ambargo uygulamaması için "Gerekli baa adımlan atması gerektiğini' söyledi. Christopher, Avustralya ziyaretini tamamladıktan sonra, Japonya'ya hareket etmeden önce düzenlediği basın toplantısında. ABD ve Japonya'nın şu aşamada tansıyonu daha fazla Urmandırmamalan gerektiğini kaydetti. Kırgızistan'da heyelan: 51 ölü • MOSKOVA (AA)- Kırgızistan'da dün meydana gelen toprak kaymasında 51 kişiöldü.Itar-TASS ajansmın haberine göre sabah erken saatlerde başkent Bişkek'in 300 kilometre güneybatısındaki Tosoi köyünde toprak kayması yüzünden lOev büyük ölçüde tahrip oldu. AlainJuppe geliyor • ANKARA (AA) - Fransa Dışişleri Bakanı Alain Juppe. Dışişleri Bakanı Hikmet Çetin'in davetlisi olarak 16 martta Ankara'ya gelecek. Fransa Dışişleri Bakanı Juppe, Ankara ziyaretine 17 martta Dışişlen Bakanı Hikmet Çetin'le > apacağı 'görüşme ile başlayacak ve ardından heyetler arası görüşmelere geçilecek. Kiev, Rusya'ya bopcunuödöyor • MOSKOVA (AA) - Rusya doğalgaz şirketi Gazprom, Ukrayna'nın Rusya'dan aldığı doğalgaz ve petrolden kaynaklanan borcuna karşılık 7 milyon dolar ödeme yaptığını açıkladı. Itar-TASS ajansı, iki ülke arasında gerçekleştirilecek resmi görüşmeler öncesi bu ödemenin yapılmasının Rusya tarafından iyi niyet göstergesi olarak değerlendirildiğini duyurdu. Doğalgaz şirketi Gazprom'a göre resmi görüşmelerde, Ukrayna'nın kalan borçlannı nasıl ödeyeceği belirlenecek. ButrosGali'nin Kıbns raporu •ANKARA (AA) - Dışişleri Bakanlığı'nın. BM Geneî Sekreteri Butros Gali'nin Kıbns konusunda Güvenlik Konseyi'ne sunduğu son raporunu değerlendirmeye başladığıaçıklandı. Dışişleri BakanhğıSözcüVekili Ferhat Ataman, dün basın toplantısında bir soruya karşılık raporun, Kıbns'ta sürmekte olan güven arttıncı önlemlerleilgili müzakerelerin seyrini yansıtan bir nitelik taşıdığını söyledi. First Lady, Whitewater arsa skandalı yüzünden tüm şimşekleri üzerine çekti Hillaryöiııtoııateşalüııda FL'AT KOZLLKLL VVASHINGTON - Eşi Bill Clintonın 'yarama/lıklarmı' her defasında affedip onu suç- lamalara karşı savunan Hillary Clinton. bir kez daha ABD'nin 'en çok konuşulan kadmı' olu- verdi. Başkan Clinton'ın yönetim- deki ilk yılını eski başkanlar Ronald Reagan ve George Bush'a göre daha az hasarla ka- pamasında büyük rol oynayan Hillary Clinton. son günlerde Amerikan muhafazakarları ta- rafından 'karanlık işlerüT arka- sında yer almakla suçlanıyor. Cumhuriyetçiler'in iddiasına göre 'Whitewater arsa skan- dalı'nda başrolde Hillary Rod- ham Clinton bulunuyor. İddialar ABD'de biranda büyüyen \e Clintonlara zor günler yaşatan Whitewater skandalında orta- ya atılan iddialann en önemlile- ri şöyle: Bayan Clinton. 1984 yılında Arkansas eyaletinde arkadaşla- n James McDougell ile birlikte bir emlak şirketi kurdu. Söz ko- nusu şirket, Whitewater deni- len arazide konut inşa etmeyi planlıyordu. Bankadan kredi alındı. ancak şirket battı. Kredi alınan banka güç duruma düşe- rek iflas ettı. Aynı zamanda şir- ketin hukukı işlerini de takip eden ortaklardan Bayan Clin- ton. VVhitevvaıer'e ait belgeleri imha ettirdi. Bayan Clinton'a bu NÖndc suçlamalarda bulu- nanlar da eski ortağı olduğı Rose avukatlık fırmasının gö- revlileri. İddialar devam ediyor... İflas eden bankanın yönetici- si ve emlak şirketinin de ortağı James Mc Dougell, Clinton'ın valilık kampanyasına yasadışı yollardan para aktardı. Clinton da batan emlak şirketi hakkın- da yapılan soruşturma sırasın- da banka bonolannı valilik ma- kamını kullanarak sildırdi. Bu noktada da eşi Hillary de devre- deydi. Bir dığer ıddia ise Bayan Clinlon'ın, \ine kendisi gibi hu- kukçu olan çocukluk arkadaşı HİLLARY - Başı dertte. Vincent Foster'm, tüm olan bi- tenı bildiği yönünde Foster, Clinton'ın başkan seçilmesiyle birlikte arkadaşının peşinden Washington'a geldi. Başkan, onu Beyaz Saray Hukuk Danışman Yardımcısı yaptı. Foster, Whitewater ko- nusunu aynntılannı biliyordu. Ancak bir süre önce Washing- ton yakınlannda cesedi bulun- du. Polise göre Foster intihar etmişti. Bayan Clinton, en çok da ar- ka planda kalarak politik he- deflerini gerçekleşürmekle suç- lanıyor. ABD'nin 'First Lady'- si, suçlamalar karşısında kuş- kusuz eşinin tam desteğine' sa- hip. Bill Clinton, kürsülere yumruğu vura vura "Eşimi her- halde herkesten iyi tanınm. Doğnı ve yanlışın ne olduğunu onun kadar iyi bilen kimseyi ta- nımadım" diyor. 1980'li yıllarda ABD'nin 'en iyi 100 avukatf arasına gıren Hillary Rodham Clinton, Amerikalılann sağlık sorunla- nyla ilgili çahşmalar yapıyor. Bayan Clinton, yeni sağlık ya- sası taslağını hazırlayan kuru- lun koordinasyonunu gerçek- leştirirken hem ilaç hem de si- gorta şirketlerinin boy hedefi haline geldi. Siyasi gözlemciler, Clinton yönetiminin ülkenin köklü so- runlanndan ekonomi, sağlık, eğitim ve sosyal refah düzeyine ilişkin çahşmalannın olumlu sonuçlar vermeye başladığını belirterek bu nedenle muhalif- lerinin saldırdığını dile getiri- yorlar. Aynı çevreler, Cumhu- riyetçilerin ve basının büyük bir bölümünün başkan ve eşine yö- nelik şiddetli saldınlannda 'acı- masız davrandıklarını' ve olay- lann 'abartıldığını1 kaydediyor- lar. Demokratlar, Hillary Cün- ton'ın sigorta şirketleri ile ilaç firmalanna 'savaş açması' ne- deniyle suçlamalara hedef ol- duğu görüşündeler. Kadın ör- gütleri. Beyaz Saray önünde Hillary Rodham Clinton'a des- tek gösterilen düzenliyorlar. Etkili Kendisinden önceki First Ladyler gibi 'yedek başkan' ro- lünü oynamayan Hillary, dergi- lerin moda ve yemek sayfala- nnda görünmesine karşın ger- çekte etkili politik çalışmalar yapıyor. Ancak her türlü poli- tik demeç ve mülakattan kaçı- yor. Buna rağmen Hillary'nin kocasının aldığı tüm kararlarda etkili olduğu iyi biliniyor. Hil- lary Clinton, kocasına siyasal yaşantısında 'destek' mi yoksa 'engel' mi olacak? Amerika'da son günlerde herkesin merak ettiği soru bu. AVRUPABİRLİĞİ Norveç'ıntam e tıkanıklık CEMSEY BRÜKSEL - Avrupa Birliği ile Norveç arasın- da sürdürülen tam üyelik görüşmelerindc çıkma- za girildi. Önceki akşam yapılan görüşmeler, gelecek haftaya ertelendi. Bu ertelemeyle. daha önce anlaşmava \anlan üç ülkenin üyeîiğinin de gecikmesi tehİikesi doğdu. AB ülkeleri dışişleri bakanlannın Brüksel'de sürdürdükleri görüşme maratonunda, balık av- lama sahalan üzerinde İspanya ve Norveç'in yaklaşımlan arasında uzlaşma sağlanamaması. Norveç'le yürütülen üyelik görüşmelerinin bir kez daha ertelenmesine yol açtı. Önceki günkü görüşmelerin başında hızlı ilerlemeler sağlandı ye iyimser bir hava doğdu. Ancak daha sonra İs- panya'nın dırenışinin kınlamayacağı anlaşıldı. Norveç, AB'ye tam üye olduktan sonra, kendi kara sahasının kuzey bölgelennde başka ülkeler- den balıkçılann avlanmasına hem ekonomik hem de doğal denge açısından ızın vermek istemi- yor. İspanya ise bu alanın derhal kendi balıkçıla- nna da açılmasında direnıyor. Norveç'ın görüşmeleri tamamlayamaması so- nucunda, AB'nin genişlemesi \e birliğin karar alma mekanizmalannda yapılması gereken deği- şiklikler üzerinde de sonuca vanlamadı. İngil- tere'yle birlikte davranan Akdeniz ülkeleri. AB'nin en önemli karar organı olan Dışişleri Ba- kanlan Konseyi'ndeki siyasi dengelerin değişme- sine engel olmor. Diğer üyelikler de gecikiyor Bu gecikme. anlaşmayı kabul etmiş olmalanna rağmen Norveç ile birlikte AB'ye girmeyi amaç- layan İsveç. Finlandiya v e A\ usturya'nın üyeliği- ni de geciktirecek. Bu ülkelerin 1 Ocak 1995'ten itibaren tam üye olmalan planlanıyordu. Vanlan anlaşmalann, önce Avrupa Parlamentosu'nda onaylanması gerekiyor. Bunun için ise anlaşma- lann ve yeni düzenlemelerin önce yazılı metin haline getirilmesi, ardından komisyonlarda ele alınarak üzerinde tartışılması ve son olarak da oylanması gerekli. Tüm bu aşamalar. anlaşmalarla önceden belir- lenmiş sürelen gerektiriyor. Önceki gün anlaş- manın sağlanamamış olması, anlaşmalann Avrupa Parlamentosu'nun mayıs ayındaki son oturumunda oylanabilmesi için zaman kalma- masına neden oldu. Eğer şimdi Almanya'nın sa- vunduğu gibi. Avrupa Parlamentosu anlaşmayı bazı eksikleriyle onaylamayı kabul etmezse. Av- rupa Birliği'nin lZyıldızının 16yıldızaçıkanlma- sı da en az 6 av ertelenmek zorunda kalacak. G. Afrika'da kaıılı seçim kampanyası S öney M frika( î a f kez 5 l J tum ırklann katılacağı genel seçimlere az bir süre kaldı. Nisan a\ındaki seçimler için yürütülen parti kampany alannda zaman za- man kan dökülüyor. Devlet Başkanı Frederick de KlerkMn lideri olduğu Liusal Parti'nin Messina kentinde düzenlediği mitingte yaptığı konuşmadan kısa süre sonra polis. Afrika Ulusal Kongresi (ANC) \ anlılarına ateş açtı. Ulusal Partililer, ANC yanlılannın kendilerine saldırmak istediklerini öne sürerken ANC yanlıları, mitinge barışçı amaçlarla geldiklerini ve yalmzca de Klerk'e birkaç soru sormak istediklerini söylediler. ALMANYA Mahkemede bombalı terör• Euskirchen kentinde dün mahkemeye çıkanlan sanık önce yargıca tabancayla ateş etti, ardından bomba attı. Saldında 7 ölü, 8 yaralı var. ELSKIRCHEN (AJANS- LAR) - Almanya'nın batısın- daki Euskirchen kentinde bir mahkeme salonuna dün bom- ba atılması üzenne 7 kişi öldü. 2'si ağır 8 kişi de y aralandı Ku- zey Ren Westfalya Eyaletı Adalet Bakanlığı'ndan yapılan açıklamaya göre mahkemede eski kız arkadaşını dövmek su- çundan 7200 mark para cezası- na çarptınlan Alman vatanda- şı sanık öfkelenip tabancasını çekerek yargıcı vurduktan sonra çantasından çıkardığı bombayı salona attı. Patlama- da 31 yaşındaki yargıçla 39 yaşındaki saldırganm da öldü- ğübildirildi. Savunma avukatı, katilin konuşurken ansızın tabancası- nı çekerek yargıca ateş ettiğini söyledi. Ancak avukat, Adalet Bakaniığı'nın açıklamasının aksine, sanığın tabancayla ateş ettikten sonra koridora çıka- rak bir kişiye daha ateş ettiğini. sonra tekrar mahkeme salonu- na dönerek bombayı attığını öne sürdü. Oysa Adalet Ba- kanlığı, saldırganın ateş ettik- ten hemen sonra, çantasından çıkardığı bombayı firlattığını bildirmişti. Patlamanın. mahkeme salo- nunda büyük hasara yol açtığı, tüm camlann kınldığı, duvar- larda delikler açıldığı. ölenlerin cesetlerinin paramparça oldu- ğu bildirildi. Benzer olaylar Almanya'da dün gerçekleş- tirilen bombalı ve silahlı saldın bir mahkeme salonunda mey- dana gelen büyük bir olay. Ama daha önce de silah çeken sanıklar olmuştu. 1986 tem- muz ayında Hamburg'un St. Pauli ilçesini dehşete boğan katıl VVemer Pizner, emniyet- teki sorgusu sırasında kansını ve kendini öldürmüştü. Bir savcı ağır yaralanmış ve ertesi gün ölmüştü. 1981 mart ayında Lübeck'te lokantacı Marianne Bachmei- er, 7 yaşındaki kızının katil sanığını vurmuştu. 1992 ağus- tos ayında ise Bavyezi'nın Landshut kasabasında 52 ya- şındaki bir adam, boşandığı kansının avukatını vurup öl- dürdü. Akıl hastası adam be- raat edip bir akıl hastanesine yatınldı. BOŞNAK-HIRVAT İTTİFAKI Federasyoniçin geri sayım başlıyor Dış Haberler Senisi - Bos- na-Hersek'te bir Boşnak- Hırvat federasyonu kurulması konusunda yapılan görüşme- lerde büyük ilerleme sağlandı- ğı bildiriliyor. Boşnak-Hırvat federasyonu fıkrine sıcak bak- mayan Sırbistan. tutumunu yumuşatarak tederasyona kar- şı çıkmayacağı me;,ajını \erdı. ABD Başkanı Bill Clinton'ın özel temsilcısi Charles Red- man. Sırbistan De\leı Başkanı Slobodan Miloseviç ve Hırva- tistan Devlet Başkanı Franjo Tudjman ile görüşmelerde bu- lunduktan sonra yaptığı açık- lamada. görüşmelerde 'olağa- nüstâ' ilerlemc sağlandığını sövledi. Viyana görüşmelerinin 15 mart tarihine kadar tamam- lanması bekleniyor. Tuzla bombalandı Bırleşmiş Mılletler kontro- lündekı Tuzla kentı ıki haftalık aradan sonra dün tekrar bom- balandı. Kent merkezine isa- bet eden üç bomba 2 Bosnalı- nın ölümüne. 4'ünün de yara- lanmasına yol açtı. BM Koruma Gücü'nden yapılan açıklamada. kentteki havaalanının kontrolünün iki gün önce BM'ye geçtiği hatır- latıldı \e top mermilennin, kentin doğusundakı Si Selo mahallesıne düştüeü kaydedil- dı. Rusya, Ortadoğu konferansı istivorDış Haberler Senisi - Rusya. El Halil katlıamı sonrası banş sürecine hız vermek amacıy la. ikinci kez uluslararası bir kon- ferans düzenlenmesi çağnsın- da bulundu. Rusye Dışişleri Bakan Yar- dımcısı İgor İvanov. Ortadoğu gezısının ardından yaptığı açıklamada. böyle bir konfe- rans düzenlenmesi gerektiğını belirterek. El Hulıl katliamı- nın. 1991 kasım aunda Mad- rid Konferansı > la başlayan hrail-Arap barış sürecini ta- mamen sekteye uğrattığınıa dikkati çekti. Arafat gözlemci istivor Öte yandan Filistin Kurıuluş Örgütü (FKÖ). işgal altındaki Filistinlilenn eüven- J liği için bölgeye bin silahlı as- keri gözlemci gönderilınesini istiyor. ABD ise bu bölgelere BM Banş Gücü göndenlmesi- ne karşı çıkıyor. FKÖ liden Yaser Arafat. önceki gün Mısır'da >a\ımla- nan el Cumhurne gazetesinde çıkan demecınde "Biz ağır si- lahlarla kuşanmış asker ya da tanklar istemiyoruz. Sadece kendini koruma amaçlı silahlar tasıvan bin askerden oluşan iki müfreze talep ediyoruz " dedı. 28 şubat tanhinde Batı Şe- ria'nın el Hali! kentindeki Hz İbrahim camisinde Amerikan \atandaşı bir Yahudi yerleşim- cınin ibadet edenlerin üzerine açtığı ateş sonucu FKÖ kay- naklanna göre 63 kişi ölmüş ve 270 kişi de yaralanmışı. TlME dergisi, Saraybosna tepelerinden kent sokaklanna ölüm yağdıran Sırp keskin nişancısı Pipo ile görüştü: 325 Boşııak öldürdüm, hiçbirduygumyok aıtık Saray bosna'da ateşkes öncesi. İnsanlar, Pipo'ya yakalanmamaya çalışıyor Dış Haberler Senisi - Saraybosna çevresinde NATO'nun zoruyia sağlanan ateşkes, her gün korka korka sokağa çıkan insanlara rahat bir soluk aldınrken Sırp keskin nişancılannı tarifsiz bir kedere boğdu. Sokaklann acımasız cellatlan, şimdi namlulannın ucunda rahatça gezen insanlan gördükçe kahroluyorlar. Bugüne kadar 325 kişi vurduğunu söyleyen Pipo lakaplı Sırp keskin nişanası, içini döktüğü Time dergisi muhabirine "Benim dtşımda herkes barışı seviyor. Ben sa> aştan hoşlanıyorum" diyor. Banş korkusu Savaşın başından beri her gün iki kez ikişer saatlik nöbetlerle insan avlayan Pipo, sokaklarda kendisine aldırmadan dolaşan Saraybosnalılan öfkeyle izlerken kendi geleceği için endişelenmeye başladığını gizlemiyor. "Biz keskin nişancıiar, barışı atlatamav acağu" diyor, "çok adam öldiirdük. Burası da küçiik bir ülke. Sadece ölenlerin aileleri değjl. bizim kendi ordumuz da barış zamanında bizi istemeyecek. Çok şey biliyoruz. Çok şey yaptık. Hapse atılırsak şanslı olacağız. Bazı arkadaşlarun Güney Afrika'ya gitti; orada bizim gibilere iş >eriyorlarmış. Artık ben de bir yerlere gidip sa\ aş hakkında ağzımı açmasam iyi olacak'". Normal ne demek? Saraybosna'da Sırpların elindeki bir mahallede. kovulmuş bir Müslüman ailenin ev inde yaşayan Pipo. yaptıklanndan ne gurur duy uyor ne de utanıyor. Yalnıca "anormal" ve "nıhsuz" bin haline geldığıni biliyor. "Tek bildiğim öldürmek. Artık normal miyim. emin değilim. Normal ne demek, onu bile bilmiy orum. İnsanlarla konuşabUiyorum, ama biri beni iterse öldürüriJm. hiç de aldırmam. Normal değil bu" diyor. Pipo. nasıl nıhsuz. duy gusuz bir insan haline geldiğini de şöy le anlatıyor: "Hiçbir duygum yok artık. Sevgilim, yedi yıldan sonra beni terk etti. Hiçbir şey hissetmedim. Şimdi bir kız arkadaşun var, hiçbir şey hissetmiyorum. Annemi görmeye Belgrad'a gittim. Beni kucakladı, hiçbir şey hissetmedim. Rüya bile görmüyorum." Oysa keskin nişancı oluşunun nedeni annesi. Bir Müslümanla birlikte lokanta işleten Pipo. Bosnalı Sırplann ordusuna yanlıyor. ancak annesi gözaltına alınmcaya kadar Müslümanlardan nefret etmiyor. Söy lediğine göre annesi. kaburgalan kırılıncaya kadar dövülünce keskin nişancı olmak istiyor. Gözlerindeki öfke. keskin nişancı birimine girmesini sağlıyor. Ve Pipo. hepsinden nefret ettiğini söy lediği Müslümanlan öldürmeye başlıyor. "Cehennemi seçtik" Banşı atlatamav acağına inanan Pıpo'nun öbür düny a için de ümidi yok. "Benim dinimde öldürmeye afyokhır. Sa> aşta da olsanız, papaza günah çıkartıp günahınızı afTettiremezsiniz. Cehenneme gitmeyi biz seçtik" diyor. Ancak ümidini lam da kaybetmemiş ki her şeyi açık açık anlattıktan sonra. gözlerini kaçırarak hiç sivil öldürmediğini iddia ediyor. Bu itirafm kendisini bir anda bir "savaş suçlusu" haline getireceğini biliyor. Sırp insan avcısı. görüşme bittikten sonra bir not yazarak Time muhabirinden bunu Saraybosna'daki eski Müslüman ortağına iletmesini rica ediyor. Notta "Sa>aşa rağmen dost olacağız" yazılı. Söylediğine göre Müslüman ortağı da bir keskin nişancı. "Bir gün namlunun ucunda onu görürsen, vurur musun" sorusuna "Neden olmasın" diye karşılık veriyor.