Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
10ARALIK1994 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA
DIŞ HABERLER 11
İslam Konferansı __•
Örgütü (İKÖ)
liderleri bugün
Kazablanka da
bir araya geliyor
İslam, 'imaj'ınıtartışacakOZGEN ACAR
Türkiye'nin Bosna-Hersek için 'ay
kaldırmak" istediği 51 Müslüman
ülkenin devlet veiıükümet başkanlan ile
dışişleri bakanlan bugünden itibaren
Fas'ın Kazablanka kentinde 'Islamın
diğer ülketerdeki imajı'nı tartışmaya
başlayacak. 2'nci İslam Dışişlen
Bakanlan Konferansı (tDBK) bugün
gündemindeki iki temel konuyu
tartışacak, aynca 55 maddeye göz
atacak. Bu toplantıda Türkiye'yi Devlet
Bakanı ve Dışişleri Bakan Vekili
Yüdınm Aktuna temsil edecek. İki gün
sürelı bu toplantıdan sonra salı günü
devlet ve hükümet başkanlannın
katılacağı 7'nci İslam Doruğu
toplantısında Türkiye adına
Cumhurbaşkani Süle> man Demirel bir
konuşma yapacak. Dışişleri
Bakanlığf ndan bir heyetin eşlik
edeceği Cumhurbaşkanı Demirel.
Kazablanka'da çeşitli devlet \e
hükümet başkanlan ile de ikili
görüşmeler yapacak. Toplantılar
öncesinde Türkiye. İKÖ oturum
başkanlığına bir önerge \ererek. gerek
IBDK ve gerek doruk toplantısında
alınacak kararlann Türkiye Cumhuriyeti
anayasasının laiklik ilkesi ile sınırlı
olduğuna ilişkin bir ön çekince'
koyacak.
İKÖ sekreteryası. örgüt bütçesine
aralannda Türkiye'nin de bulunduğu altı
ülkenin ödeneklerini düzenli
ödediklerini. diğerlerinin ise kronik
biçimde ödemediklerini vurgulayacak.
Bu sorunun öteki ülkelerin lKÖ'den
umudu kestikleri ve artık bir
beklentilerinin olmadığı biçiminde
yorumlanıyor.
Müslüman bakan ve devlet başkanlan
toplantı konulannı fazla dağıtmamalan
için konferansta şu iki temel gündem
maddesi saptandı:
1. İslam dünyası dışındaki ülkelerde
İslam imajı,
2. Dünya ekonomisinin gelişmesinde ve
ekonomik birlikte İslam ülkelerinin
durumu.
Özellikle 'İslam imajı'konusunun ilginç
tartışmalara neden olacağı bildirilıyor.
Gündemdeki öteki 55 madde arasında şu
konular yer alıyor:
1. Ortadoâuöi ijşgal altındaki Müslüman
topraklar,*2. Posna-Hersek olayı.
Cumhurbaşkr.nı Demirel. Türkiye'nin bu
konuda İslam dünyasını ayağa
kaldıraca&nı JÇl k l a d l
- 3
- Cammu-
Keşmır anlaşmazlığı. 4. Somali. 5.
Göçmenler, 6 Bulganstan Türklen. 7.
Kıbns. 8. lslam'.v e t t e i n s a n
hak'an
tanımı. 9. Ter<>nzm. 10. Avrupa Birliği
ile ilişkiler. 11. Üyelerin dış borçları, 12.
Afganistan ve Arnavutluk'a dış yardım.
Rabıta'da yeııibağLanü•İslam Kalkınma Bankası
başkanı, 'Rabıta' adıyla
tanınan şeriatçı örgütün
başına getirildi.
KorkutÖzal'ın Yönetim Kurulu'nda
Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti'ni
temsil ettigi İslam Kalkınma Bankası
(İKB) Başkanı Suudi Arabistanlı Ah-
med Muhammcd Ali. kısaca "Rabı-
ta'olarak bilınen 'Rabıtat-al-Alam al-
İslami" adlı şeriat örgütünün başına ge-
tirildi. İKB, Islam Konferansı Örgü-
tü'nce (İK.Ö) 1976'da Cidde'de kurul-
muştu.
İKÖ üyesi ülkelerinin uzun vadeli
proje, kısa vadeli ithalat ve ihracatını
destekleme amacıyla kurulan İKB'nin
sermayesi 6 milyar İslam Dinan (yak-
laşık 8.4 milyar dolardır).
1985'lere kadar Türkiye bankanın
sermayesine 40 milyon dolarla ortaktı
ve yönetim kurulunda Pakistan ve Ka-
tar ile dönüşümlü temsil hakkınasahıp-
ti.
tslam ülkelerinin bugüne dek gerçekleştirdikJeri zirvelerin çoğu, kavga ve anlaşmazlıkla sona erdi.
Korkut Ozal temsilci
Yönetim kurulunda sermayeleriyle
güç oluşturan Suudi Arabıstan. Kuveyt,
Libya ve Birleşik Arap Emırlikleri'nin
her biri tek sandalyeye sahipken az ser-
mayeli Afhkalı Islam ülkelerinin 10'u
ancak tek üyeligi dönüşümlü kullana-
biliyorlardı. Bankaya en ufak ortaklık
payı 2,5 milyon dolar. Türkıye daha
sonra sermayesini 160 milyon dolara
yükseltip tek başına yönetim kurulun-
da temsil edılme hakkını elde etti ve bu
üyeligi DPT Müsteşarı Yusuf Bozkurt
Ozal üstlendi. Özal'ın milletvekili ve
ardından bakan oluşuy la boşalan bu gö-
reve. bankanın araştırma kurulunda
(İRTE) direktör olarak bulunan agabe-
v ı Korkut Özal'ı kendi yerine atadı.
Korkut Ozal, 45 günde bir yapılan bu
toplantıda Türkiye Cumhuriyeti Hükü-
meti'ni temsil için her Cıdde'ye gidi-
şinde. bankadan 5-6 bin dolar (Yakla-
şık 185-220 milyon TL) arasında deği-
şen 'Hakkı huzur" alıyor.
Banka, üye ülkelere yılda uzun vade-
li proje kredisı olarak 300-350 milyon
dolar. kısa vadeli ithalat finansmanı
olarak da 800-900 milyon dolar veriyor
ve aynca üye ülkelerin ihracatını teşvik
amacıyla da Almanlann 'Hermes' kre-
dilerıne benzer destek kredileri açıyor.
Bankanın başkanı. Suudi Arabis-
tan'lı Ahmed Muhammed Ali. kısaca
Rabıta olarak bilinenveTürkçesi 'Dün-
ya İslam Birliği' olan Rabıtat-al-Alam
al-İslami' adlı şeriat örgütünün başına
getirildi. Yerine ise bir başka Suud'lu
olan Osama Cafer Fakih İKB başkan-
lığına atandı.
Bugün Yönetim Kurulu üyesi Korkut
Özal'ın dışında bankada yüksek düzey-
de herhangi bir Türk bulunmuyor. Dı-
şişleri Bakanlığı yetkilileri bu konuda.
şu değerlendirmey ı yapıyorlar:
"İKB, Suudi Arabistan'ın ekonomik
\e siyasal şemsiyesi altındadır. Kurulu-
şunda genelde, Âfrikalı Müslüman per-
sonel ve vahancı dil avantajı nedeniyle
Pakistan \e Bangladeş'li elemanlar gö-
rev yaptı. Bu oluşumda banka. Pakistan,
Sivatı Afrika \e Araplar olmak Ü/CIT
üç ayn çıkar örgütlenmesine sahne ol-
du. Bu üç grup. banka>ı parsellevip ki-
litledi. Bankada >önetici düzeyinde her-
hangi bir Türk kalmadı."
Türk dıplomatlan bu konuda şu öne-
rileri yapıyorlar:
"1- Türkiye, sermaye katılım payını
160 nıilyon dolardan en az düzeje, 2,5
milyon dolara indirmelkiir. Buradan çe-
keceği sermayeyle bölgesel kalkınma
bankası kurup, çevre ülkelerinde daha
etkin bir kalkınma bankacılığı yapma-
l»dır.
2- Eger Türkiye bunu yapmak istemı-
yorsa, banka yönetiminde etkinlık sag-
lanmalıdır. Yönetim Kurulu'ndaüyelik
degil.başkanyardımcılığı ve aynca ör-
güt içinde en az 2-3 direktörlük ve bun-
lann altında bölüm şefliklen elde et-
melidir."
Osmanlı Imparatorluğu'nun dağılmasından sonra İslam ülkeleri, halifelik peşine düştüler
Halifelikten Dünya îslam Birliği'netslam birliği düşüncesı. geçen
yüzyıl sonlannda II. Abdülha-
mid zamanında fıhzlenmeye
başladı. II. Abdülhamid, dağıl-
makta olan Osmanlı topraklannı
koruyabılmek için ulusçuluğa
karşı 'panislamist* bir siyasa güt-
mek istediyse de, eşyanın doga-
sı gereğı başarılı olamadı. Os-
manlı topraklan dışında yaşayan
tutsak Müslümanlar halıfenın
emir ve isteklerinı yerine getirme
yetenek ve gücünden yoksun ol-
dukları gibi, Osmanh'ya bağlı
uluslar da Istanbul'a başkaldır-
mışlardı. Birinci Dünya Sava-
şı'nda halifenin 'cihad' ilan et-
mesine karşıttk Müslüman Arap
uyruklular. Ingilız kuvvetlen ile
bırleşıp Osmanlı birliklenni ar-
kadan v ururken Hınt Müslüman-
lan Ingilız, Kuzey Âfrikalı v e Se-
negalli Müslümanlar da Fransız
bayrağı altında para ile halife or-
dularının karşısına çıktılar.
lstanbul'u işgal eden müttefik
ordularındaki fesli Müslüman
mangalann Eyüp'te caka sattık-
lannı anımsayan artık hemen hıç
kalmamıştır.
Panıslamizmin yalnızca laftan
ıbaret olduğu ve dinın ulusal ege-
menlikle çeliştığı gerekçesıyle
cumhurıyetle birlikte Türkiye.
kamu ve kışı hukukunda büyük
bir temizlik yâparak laik yaşam
düzenıne geçtı.
• • •
Islam Konferansı Orgütii nasüçalışır?
İlk İslam konferanslan
Birinci Dünya Savaşı sonunda
panıslamizm, İslam konferans-
lan isteklerine yansıdı. İslam
konferanslan ancak Ikınci Dün-
ya Savaşı"ndan sonra sık rastla-
nan bir olguya dönüşmüştür ve
1960'lann sonunda kurumsalla-
şabildi.
1926 İlk iki konferans. Tür-
kıye'de halıfeliğın kaldınlmasına
tepki olarak 1926 yılında Kahı-
re'de ve Mekke'de toplandı. Mı-
sır'daki konferansı İngiliz ışga-
lindeki Mısır hükümetinin el al-
tından desteği ile bugün de geri-
cilik vuvası olan El Ezher Üni-
versitesi 'Hilafet Kongresi' adı
altında düzenledı Kongre. Ab-
dülmecit Efendı'nın görevıne
son verilmesıyle boşalan hilafet
makamının "bir an önce' doldu-
rulması geregı üzerinde konuş-
malara sahne oldu.
Mekke Konferansf nı Ingilte-
re'nin sultası altındaki Suudi
Arabıstan Kralı Abdül Aziz Ibn
Suud topladı. O sırada henüz 6
aylık kral olan Ibn Suud'un bu
özel konferansı. bir yandan sal-
tanatına yasallık kazandırmak,
öte yandan Türk halifeden boşa-
lan, adı var kendı yok makama
"kutsal" topraklann sahibi kral sı-
fatıyla kendısıni Islamın önderı
olarak kabul ettırmek için topla-
İslam Konferansı Örgütü'ne halen
51 ülke iiyedir: .\zerbaycan. Afganis-
tan. Arnavutluk. Birleşik Arap Emirhk-
leri. Bahrevn. Bruneı. Burkına Faso,
Bangladeş. Benın. Çad. Cezayır. Cibuti,
Endonezya. Fas. Filıstın. Gabon, Gambi-
ya, Gıne. Gıne-Bissau, Irak. Iran. Kırgı-
zistan. Katar, Kamerun, Kuveyt, Komor.
Lübnan. Libya. Maldivler. Mali, Malez-
ya, Mısır, M'oritanya. Nijer, Nijerya.
Oman. Pakistan. Suudi Arabıstan, Sene-
gal. Sudan. Suriye, Sierra Leone. Soma-
li. Türkiye. Türkmenistan, Tunus. Tacı-
kistan. Zanzibar, Uganda, Ürdün ve Ye-
men.
Gözletnci €yeler:Kuzey Kıbns Türk
Cumhunvetı. Mozambık ve Mora Milli
Kurtuluş Cephesı
Çağrılı Ülkeler: Bosna-Hersek. Özbe-
kıstan^ Kazakıstan ve Makedonya.
İKÖ'nün 3 ana organı vardır: İslam
Doruğu. İslam ülkelen Dışişlen Bakan-
lan KonferansHİDBK). Genel Sekretar-
ya.
tslam Zirvesi: Yasası uyannca
İKÖ'nün en yetkili organı devlet ve hü-
kümet başkanlannın katıldığı İslam Do-
ruöu'dur.
İslam Ülkeleri Dışişleri Bakanlan Kon-
feransı (İDBK):Yılda bir kez toplanır.
Aynca, olağanüstü toplatılar yapar. Ge-
nel Sekreterlik:Merkezi Suudi Arabis-
tan'ın Cidde kentinde olan Genel Sekre-
tarya. sürekli personeli olan bir kuruluş-
nır. (İDBK) Sekretarva'nın başında bu-
lunan Genel Sekreteri. 4 yıl için bölgele-
n dıkkate alarak Asya. Afrika ve Arap ül-
kelerınden seçmektedır.
4 adet İslam üniversitesi bulunmakta-
dır. Bunlar Nijer, Uganda. Malezya ve
Bangladeş'tedir. İKO çerçevesinde, ba-
kanlar düzeyınde özel konularla iştigal
etmek üzere çeşitli ad-hoc komiteler de
kurulmuştur. Bunlar Kudüs. Fılistin. Af-
ganistan ile Günev, Afrika ve Namibya
Komıteleridir.
3. İslam Zirvesi'nde üye ülkeler arasın-
dakı çeşitli alanlardaki işbirliğini pekiş-
tirmek ve eşgüdümü yapmak amacıyla
her birine bir devlet başkanının başkan-
lık ettiği üç Daimi Komite kurulmuştur.
- Enfermasyon ve Kültürel Işler Daimi
Komıtesi (COMIAC-Senegal)
- Ekonomik ve Ticari İşbirliği Daimi
Komıtesi (COMCEC-Türkive)
- Bilımsel ve Teknolojik İşbirliği Da-
imi Komitesi (COMSTECH-Pakistan)
Bunlann dışında yılda bir kez toplanan
Ekonomik. Kültürel ve Sosyal lşler tslam
Komısyonu bulunmaktadır.
Bütçesi: İKÖ'nün bütçesi, üye ülkele-
nn ödedikleri katkı paylanndan oluşmak-
tadır. Katkı paylan. ülkelerin milli gelir-
lerine göre saptanmıştır. En yüksek kat-
kı payı yüzde 10 (Suudi Arabistan), en
düşük katkı payı ise yüzde 0.5'tir. Türki-
ve'nin katkı payı ise yüzde 4'tür.
dığındakuşku bulunmuyor. Kon-
feransa bugün de Suudi Arabis-
tan'da benzerleri görüldüğü gibı.
laik cumhuriyet düşmanı kaçak
Türklerin katıldığı biliniyor.
Konferansta Kral Suud'un In-
gıltere'nin kuklası ve İngiliz çı-
karlannın temsilcisi olduğuna
bakılmaksızın 'Müslüman halk-
lann çıkarlan için Islam düma-
sında dayanışma sağlaması' ka-
rarlaştınldı. Konferansın aldığı
önemli bir başka karar da *İslam
Dünyası Konferansı'' adını almak
v e 'amaca ulaşıncaya kadar
1
her
yıl düzenli toplanmaktı.
Türkiye Türkleri dışındaki
Müslümanlar o sırada şu ya da bu
biçimde emperyalızmin tutsağı
olarak yaşadıklanndan İslam
Konferansı düşüncesi, kısa bir
süre sonra-tkinci Dünya Savaşı
sonrasında- yenıden su yüzüne
çıkmak üzere rafa kalktı.
Bu konteranslarda Türkiye'de-
ki yenı düzene. din okullannın
kapatılmasına. din derslerinin
kaldırılmasına ya da Tevhıd-i
Tedrisat Kanunu'na(Eğıtım Bir-
liği Yasası'na)herhaldeteşekkür
edılmıyordu. Gencılenn ve gen-
cı düzenin. Atatürk ve laik cum-
huriyet düşmanlığı yeni birolgu
değıldir.
1931 tbn Suud "İslam Dün-
yası Kongresi"ni bir daha topla-
yamadı. Ancak bu fırsatı Kudüs
Büyük Müftüsü. Filistin Müslü-
man Konseyi Başkanı Muham-
med Emın El Hüseyni ile Hınt
Hilafet Komıtesi liderı Sevket
Ali kullandılar. Bunlar 1931 "de
düşük halife Abdülmecit Efen-
di'nin yeniden halife ilan edile-
ceğı dedikodulan arasında tüm
Islam Dünyası'nı Kudüs"te dü-
zenledikleri tslam DünyaM
Kongresi'ne davet ettıler.
Davetıyeler, devletlere ve bu
arada Türk hükümetine de gön-
derildi. Türkiye'nin yanıtı "Dı-
nin siyasete kanştınldığı toplan-
tılara ılke olarak katılamayaca-
ğı" doğrultusunda oldu. Yobaz-
lar ile II. Cumhuriyetçilerin. Ata-
türk'te buldukları kusurlardan
bıri bu olsa gerektir.
Kongrenin kararlanndan ikisı
dıkkate değer: Kudüs'te bir ts-
lam Üniversitesi kurulması ve
her iki yılda bir Dünya tslam
Kongresi adı altında toplanılma-
sı.El Ezher Üniversitesi. Ku-
düs'te kurulması kararlaştınlan
ünıversıteye kendi önemini azal-
tacağı için karşı çıktı. Dünya ts-
lam Kongresi örgütleri için bir
de komite kuruldu. Böylece ts-
lam Konferanslan'run kurumsal-
laştınlması yolunda ilk adım atıl-
mış oldu. Dünya tslam Kongre-
si'nin yönetıcıleri için seçimler
yapıldı. Büyük Müftü El Hüsey-
ni başkanlığa. Hint Müslümanla-
n Heyetı Başkanı Dr. Muham-
med Ikbal ise başkan yardımcı-
lığına getirildi.
Ne var ki IDS sonrasına değin
ne bu kongTe ne de başka bir kon-
ferans toplandı ve İslam Birliği'
düşüncesi yine rafa kaldınldı.
2. Dünya Savaşı sonrası
Müslüman ülkelerin çoğu,
Ikinci Dünya Savaşf ndan sonra
Kurtuluş Savaşı aşaması geçir-
meden bağımsızlıklanna kavuş-
muşlardı. Bunlann birçoğu ya
bağımsızlıklannın başında ken-
dılerini yalnız v e korumasız his-
settiklennden ya da hasım gayri-
müslim komşulanna karşı siya- SÜrGCGK
sal güç kazanma gereksınimi
duyduklanndan Dünya tslam
Kongresi toplantılannı canlan-
dırma yoluna başvurdular.
1949i-51 Bunlardan binncı-
si 1949'da. ikincisi 195 l"de yine
Karaçi'de toplandı. Her iki kong-
reye de hükümetler değil. özel
kişiler davet edildi. Pakistan Baş-
bakanı Liyakat Ali Han'ın açtı-
ğı. Kudüs Müftüsü'nün yönettı-
ği 1951 Kongresi nde'Motamar
el-Alemel-tslami'. tslam Dünya-
sı birliğe dav et edildi, Müslüman
ülkelenn gereğinde birbirlerine
yardım edebilecekleri bir örgüt-
İenmeye gitmeleri istendi.
Kuruluş nedeni din olan Pa-
kistan" ın arka arkaya iki kongre
düzenlemesindeki 'hikmeti' an-
lamak güç değildir.
tSLAM TARİHİ ÇEKİgMELERLE DOLU
İslam birliği,
birlikten uzakArapların ısteğını ve Arap
sorunlannı (Israıl, Kudüs, El
Aksa Camıı) göriişmek
amacıyla Fas ve Suudi
dıplomasının çabalan
sonucunda. 25 ülkenin katılımı
ıleRabafta22Eylül 1969'da
bırıncı İslam Doruk Konferansı
yapıldı "Islam Dayanışmasr
sürecının ilk uyuşmazlık ve
kav galan da bu konferansta
görüldü Irak ve Sunye'nın
yanı sıra. IsraıTle diplomatık
ılışkılen bulunan 8 Afnka
ülkesı konferansa katılmadılar.
FKÖ'nün üyeligi üzennde
ciddı uyuşmazlık çıktı. Mısır
ve Cezayir FKÖ'nün tam üye
olarak kabulünü önerirken,
lsraıl'le ılışkısı olan Türkiye.
lran ve ötekılen buna karşı
çıktılar. Sonunda FKÖ bir ara
formülle "gözfemci" olarak
kabul edildi.
Ikıncı uyuşmazlık Hındıstan'ın
temsılı konusunda çıktı.
Pakıstan'ın ısran üzerine ve
gülünç bazı olaylardan sonra
Hındıstan'ın konferansa
katılamayacağı kararlaştınldı.
Üçüncü uyuşmazlık, gündem
saptamasında ortaya çıktı.
Türkiye gündemın El Aksa
Camıı ile sınırlı tutulmasından
yana tutum izledı. Ancak
Mısır'ın etkisıyle Arap-tsraıl
çatışması ve Islam ülkelen
arası işbirliği gündeme
sokuldu. Konferansta bir
"statii komitesi" kurulmak
istendiyse de Mısır. Türkiye ve
Endonezya'nın karşı çıkması
üzerine bu konu ve sekreterya
oluşturulması önensı sonrakı
konferanslara bırakıldı.
Türkiye bu konuda da
yenılgıye uğradı ve İKÖ
statüsü ve sekreteryası ile
Islam Dışişlen Bakanlan
Konferansı (tDBK) dogdu.
Birinci İDBK Rabat Doruğu
kararı uyannca I. Islam
Dışişleri Bakanlan Konferansı
Martl970'te 22 tslam
ülkesinın katılımı ile Cidde'de
toplandı. Konferans, daimi
sekreterya kurma kararı alarak
tKÖ'nün temelinı attı. Dışışlen
Bakanlan Konferanslan'nın
her yıl y ınelenmesi de bu
konferansta kararlaştınldı.
Müslüman ülkeler. öteki
alanlar bağlamında
"maneviyafalanında da
"İslamın ölümsüz
ögretilerinden esinlenerek"
işbirliği yapmaya çağrıldılar.
Işgalci Israıl şıddetle kınandı.
Filistin halkının topraklannı
kurtarmak için mücadele hakkı
tanındı. Radikal Arap
ülkelerinin Müslüman
devletlen tsraıl ile diplomatık
ve ekonomik ılışkılerinı
kesmeye çağıran karar tasansı
Arap olmayan ülkelerce
reddedıldı.
Ikinci İDBK tkinci İDBK 26-
28 Ara!ıkl970"te Karaçi'de 23
ülkenin katılımı ile yapıldı.
Konferans, Malezya Başbakanı
Tunku Abdül Rahman'ı genel
sekreterliğe seçti. Arap-lsraıl
uyuşmazlığı konusunda
kalıplaşmış kararlar aldı.
Ponek\z'ın Gıne'ye saldmsını
kınadı. Uluslararası Islamı
Haber Ajansı kurulmasını
kabul ettı.
Üçüncü İDBK Karaçi'de
alınan karar uyannca 3'üncü
konferansın Kabil'de yapılması
gerekiyordu. Afgan
hükümetinin halkı o yıl açlığa
mahkum eden "kuraîdığı"
gerekçe göstererek özür
dilemesi üzerine konferans
şubat 1972"de Cidde'de
toplandı. Kasır ölmüş. kanlı bir
ıç savaştan sonra Bangladeş
Pakistan'dan aynlmıştı.
Konferansa karşı Mısır'ın
tutumu yumuşaktı. Caresizlik
ıçındekı Bangladeş, Pakıstan'a
karşı verdığı bağımsızlık savaşı
nedeniyle kınandı. Konferans.
Pakıstan'ın toprak
bütünlüğünü(!) destekledi. Ne
yazık kı Türkiye. 1958'de Irak
devnmıne karşı aldığı tutuma
benzer şekılde bu karara katıldı
ve 1974 sonuna değin bu
ülkeyi tanımadı. Konferansın
en önemli karan, İslam
Konferansı Örgütü (İKÖ)
statüsünü kabulü oldu.
Statü görüşmelerinde cıddi
uyuşmazlıklar çıktı. tlk sorun.
statünün amaçlar maddesının
(Madde II) 5'inci paragrafı ile
ılgıliydi. Araplar "Filistin
halkının mücadelesiııi"
vurgulamak istemişler, ancak
Sıera Leone ve Gıne. Ftlıstın
kurulduktan sonra bu kuralın
anlamı kalmayacağını ılen
sürerek karşı çıkmışlardı.
Son gelışmelerın de gösterdiği
gıbı Araplar ve Türkiye değil,
Sıeara Leone ve Gıne'nin
mantığı haklı çıktı. Paragraf
Arap önerisınde olduğu gıbı
kabul edildi.
Amaçlar maddesınin 6.
paragrafında "Tüm Müslüman
halklann onur. bağımsıziık ve
ulusal haklan için mücadelesini
güçlendirmek" tanımını
Atatürk cumhunyetının iaık
yönetımlerı nasıl
değerlendırıyorlar dersınız?
Ikıncı uyuşmazlık, XII.
maddede "Bu statü, BM yasası
ile çelişecek herhangi bir kural
içermez*' anlamında bir
paragraf eklenmesı çabalan
sırasında çıktı. Bu paragrafın
eklenmesını özellikle lran
istedı. Ancak Arapların karşı
çıkması üzenne maddeye
eklenmedi.
Çok önemli bir başka
anlaşmazlık. statü ile kuruluşu
tamamlanan tslam Ülkeleri
Konferansı Örgütü'ne üyelığın
serbest bırakılıp
bırakUmaması. statüye uymayı
kabul eden ülkelerin şımdıden
statüye ek bir tabloda gösterilıp
gösterılmeyeceğı noktası
üzerinde çıktı.
Bu tartışmada Türkiye'nin
susması ganptır.
Sonunda Suudi Arabıstan ve
ortaklannm dediği yerine "*
geldı. üyeler lıstesı (Ek-1) adı
altında statüye eklendı. O
zaman uyanan Türkiye.
Endonezya, Lübnan, Cad ve
konferansa yenı katılan Suriye
statüye bağlanmaya karşı
çıktılar Endonezya, (adeta
Türkıye'nin sözcülügünü
yaparcabina) "Statü yerine
üyelerin imzalanıak zorunda
kalmavacaklan bir bildiri
kabulünü" onerdı. Sonunda
Endonezya'nın ısteğı
reddedıldı, statü kabul edildi.
Endonezya, Türkiye ve Lübnan
statüyü onaylamadılar.
Konferans; aynca
"Uluslararası İslam Haber
Ajansı"nın kurulmasını ve
"Islam ideolojisi ve kültürünün
vavgınlaştınlmasını ve
korunmasınr kabul etti.
Dördüncü İDBK Mart 1973 te
Bıngazide toplanan
konferansta bilınen Arap-lsrail
konuları dışında. Fılıpin
Müslümanlan, Hındıstan'daki
Pakıstanlı tutsaklar. Filistin
ıçın "cihad fonu" gıbı konular
tartışıldı.
Ikinci Islam Doruğu Ekım
1973 Arap-lsraıl savaşından
sonra Araplar arası ilışkılerde
önemli gelişmeler oldu. Savaş.
Mısır ve Suudı Arabıstan'ı
Kral Fa> sal
bırbınne daha çok yaklaştırdı.
Şunye Ürdün'le diplomatik
iüşki kurmayı, Irak da tran'la
sınır uyuşmazhğını (Şattül
Arap) çözümlemeyi
kararlaştırdı. Ürdün ve Tunus
banştılar. 10 Afrika ülkesı
savaş sırasında Israil'le
ılişkılerinı kesmişlerdi.
tkinci İDK o zamana göre
rekor (38 ülke) sayılacak
sayıda ülkenin katılımıyla
şubat 1974'tePakistan'ın
Lahore kentinde Kral Faysal'ın
desteğıyle toplandı.
Konferansın en büyük başansı
Pakistan ile Bangladeş'ı
banstırmak oldu. Yoksul
Müslüman ülkelere yardım
edılmesi konusu ilk kez bu
konferansta görüşüldü. 1973
sa\aşı sonrası 4 kat artan petrol
f<>atından "en fazla etkilenen
Möslüman ülkelere yardım"
edebiyatı yapıldı. Ancak
bunlara değil çözüm, herhangi
birvaatte dahi bulunulmadı.
Sürecek