Katalog

SAYFA CUMHURİYET 3 KASIM 1994 PERŞEMBE 4 HABERLER zanlılan •ÇORUM (Cumhuriyet)- Eski Adalet Bakanı Mehrnet Topaç'ın katil zanlılan dün Çorum-Osmancık karayolunda bir yolcu ininibüsünde yakalandı. Topaç'ın katil zanlılannın Çorum'da olduğu yolundaki bilgiyi değerlendıren Çorum Emniyet Müdürlüğü ve İl Jandarma Komutanlığı ekipleri, kentin bütün ğirişlerini kontrol altına aldılar. Çorum-Osmancık karayolunun Bayat Gediği mevkiinde bir yolcu minibüsünü durduran ekipler, yaptıklan aramayla daha önce kendilerine adlan bildirilen Ali Nazik, Hasan Şahingöz ve soyadı belirlenemeyen Ayşe adlı zanlılan vakaladı. Evren'den Yılmaz'a eleştin •TRABZON (AA) -Doğu Karadeniz gezisinin son gûnünü Trabzon'da geçiren 7. Cumhurbaşkanı Kenan Evren, Rize Belediye Başkanı Şevki Yılmaz'ıeleştirdi. Trabzon'da Kalepark Askeri Gazinosunda gazetecilerle sohbet eden Kenan Evren. Yılmaz'la ilgili bir soru üzerine şunlan söyledi: "Rize Belediye Başkanı. Atatürk'ü anlamamış. Anlamışolsaydı böyleyapmazdı. Mekke'de Atatürk'e küfretti. Atatürk'e karşı çıkanlann kendisi zararlı çıkar. Hatalı bir yoldur. Bu milleti yok plmaktan kutarmış, tTumhuriyeti kurmuştur. Bunları söylemek bir lidere yakışmaz." Adalet Bakam'mn yetkisini *• ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - DYP, Hakimîer ve Savcılar Yüksek Kurulu'nun yapısını değiştirmek için hazırladığı anayasa değişikliği önerisini imzaya açtı. Öneri, kamuoyunda ve yargı çevrelerinde yakınma konusu olan. Adalet Bakam'mn kurul başkanı. müsteşannın da kurul üyesi olması uygulamasına son verilmesini öngörüyor. Seçimde kadm aday yok • ANKARA (AA) - Yeni Parti (YP)Genel Başkan Yardtmcısı Yurdusev Anğ, toplumun >ansını oluşturan kadınlann ülke geleceğinde söz sahibi olmalan gerektiğini belirterek. ara seçimlere giren partilerin kadın aday göstermemelerini kınadığını bildirdi. Anğ, YP Genel Merkezi'nde bugün düzenlediği basın toplantısında. Başbakan Tansu Çiller'in "'Bız. kadınlarolarak laiklik ve cumhuriyete, özgürlüğe \e demokrasiye sahip çıkmak zorundayız. Çünkü bız onlann ürünüyüz" .İözünü hatırlattı. Anğ, kadın •fcaşbakana sahip olmanın sevindirici oldugunu, ancak ara seçimlerde kadın aday gösterilmemesini iizüntü ile karşıladıklannı kaydetti. Almak'ın yakmma saldırı • ANKARA (AA)-Tutuklu Milletvekili Mahmut Almak'ın yakını Murat Alınak. kalmakta olduğu Balgat Tahsin Bangıoğlu Öğrenci Yurdu'nda bıçaklı saldınya uğradı. Mahmut Alınak cezaevinden yaptığı açıklamada yakınının 20 ekim gecesı 30 kişilik bir ülkücü grubun saldınsına uğradığını, olayla ilgili soru önergesi de vereceğini belirterek şunlan söyledi: "Murat benim soyadımı taşıdığı için bu tür bir saldınya maruz kalmıştır. Kastı belli olan suç, demokrasi suçudur. Ancak ben, demokrasiye yönelen okun sivri ucunu bu saldınyı düzenleyen gençlere değil, bu gençliği böylesi bir düşmanlığa iten güçlere çevirmek gerektiğine inanıyorum." Öztl jmltrinzde Sıel fartmıızla Urifcl* Mjn'p gizelliŞiıi y«*«ym- * $itk*ttot, greplara; kbıs«ıiı siıWi rakttsu etHİyectği bir ortorado gtte p M h {yemkl, ynraksiz) g«ziler. Bılgi ve Rezervasyon için 0(212) 251 88 97 Operasyonlar sürerken milletvekillerinin inceleme yapması 'sakıncalı' bulundu DYP incelemeyi engelliyorANKARA (Cumhtıriyet Bürosu) - TBMM'nin. Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi'ndeki köylerin boşaltıldığı. yakıldığı ve yurttaşlann göçe zorlandığı iddialannı öncelikle araştırması DYP'lilerce engellenirken, Insan Haklanm İnceleme Komisyonu'nun Tunceli'de yakılan köylerde inceleme yapılmasına ilişkin karan da uygulamaya konulamıyor. Partiler isim bildirmediği için inceleme yapacak heyet oluşturulamazken, Içişleri Bakanı Nahit Menteşenın ve Silahlı Kuvvetler'in, operasyonlar sürerken inceleme yapılmasına karşı çıktığı öğrenildi. TBMM Başkanı Hüsamettin Cindoruk'un istemi üzerine Tunceli'dekı köy yakma iddialannı yerinde araştırmaya ve bu amaçla bir alt komisyon kurulmasına karar veren TBMM Insan Haklannı İnceleme Komisyonu, karannı 15 gün geçmesine • TBMM'nin, köy boşaltma ve yakma iddialannı araştırması DYP'lilerce engellenirken, însan Haklan Komisyonu'nun Tunceli'de inceleme yapması ise geciktiriliyor. Silahlı Kuvvetler, operasyonlar sürerken yakıldığı savlanan köylerde milletvekillerinin inceleme yapmasına karşı çıktı. karşın yaşama geçiremedi. Edinilen bilgiye göre grubu bulunan DYP. ANAP ve RP'den. alt komisyonda görev yapacak milletvekilleri istenmesine karşm, isimler komisyona iletilmedi. Genelkurmay Başkanlığı, Tunceli'de inceleme yapılmasına karşı çıkmazken, komisyonun toplantılanna katılan Jandarma Genel Komutanlığı temsilcilerinin, "Operasyonlar sürüyor" diyerek incelemenin ertelenmesi isteklerini, üstü kapalı biçimde ifade ettikleri öğrenildi. tçişleri Bakanı Menteşe'nin de, incelemenin operasyonlann tamamlanmasından sonra yapılması görüşünü taşıdığı ve bunu parti yöneticilerine aktardığı bildirüdı. Menteşe'nin, "Bölgede operasyonlar süriiyor. Birlikler şu anda oynak durumda, hareket halinde. Böyle bir ortamda heyetin yapacağı inceleme, güvenlik kuvvetlerinin operasvonlannı sekteye uğratır. Openmonlar ve teröristlerle sıcak temas sürerken, milleftekillerinin bölgeye girmesi zaten güçtür ve risklidir. Birlikler sabit noktalara geçince>e kadar incelemenin ertelennıesinde yarar vardır" dediği öğrenildi. Menteşe'nin bu girişimi nedeniyle, SHP dışındaki partilerin, alt komisyonda göre\r yapacak temsilcilerinin isimlerinin bildırimini "ağırdan aldıklarT ve bekledikieri belirtildi. Alt komisyonun oluşumunun engellenmesi nedeniyle Tunceli'ye gidilemezken, ANAP ile SHP'nin Doğu ve Güneydoğu'da köy yakmalar, boşaltmalar ve göçe zorlamalara ilişkin iddialannın öncelikle araştınlması girişimi de sonuçsuz kaldı. Bu konuda verilen araştırma önergelerinin TBMM'de öncelikle görüşülmesi istemi, TBMM Genel Kurulu'nda önceki gün DYP'lilerin oylanyla reddedildi. Bu oylamada, koalisyon ortaklan bölünürken, SHP'den Sanayi ve Ticaret Bakanı Mehmet Dönen de DYP'lilerle birlikte önerinin reddedilmesi yolunda oy kullandı. öylece, araştırma önergesinin görüşmeleri yapılamadı ve önergeler gündemin son sıralanndaki yerlerinde kaldı. Köy yakma Tazminat taslağı hazır ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)-»Terörden zarar gören yurttaşların zararlannın karşı- lanması amacıyla dört ayn tas- lak hazırlandı. Çeşitli seçenek- leri içeren taslaklar Başbakan Tansu Çiller ile SHP Genel Başkanı ve Başbakan Yardım- cısı Murat Karayalçın'a su- nuldu. Devlet Bakanı Azimet Kövlüoğlu, terörden zarar gö- ren yurttaşlara yardım için Kı- zılay'a çağrı yaptı. Bakanlar Kurulu'nda Terör- den zarar gören yurttaşlara yar- dım yapılmasını isteyen ve bu düzenlemenın terörle mücade- le yasa tasansında yer alması- nı savunan Devlet Bakanı Azi- met Köylüoğlu'nun ısran üze- rine oluşturulan alt komisyon çalışmalannı tamamladı. Edi- nilen bilgiye göre komisyon te- för tazminatlannın nasıl verile- ceği konusunda dört seçenek oluşturdu. Buna göre: 1. Tazminatlar ayn bir yasay- la düzenlenebilecek, 2. Terörle Mücadele Yasası'nın 22. mad- desine ekleme yapılabilecek, 3. Doğal Afet Yasası'na bir mad- de ^eklinde girebılecek, 4. Er- zincan depremınden zarar gö- renlere yardım yapılmasına ilişkin yasaya eklenebilecek. Bu dört öneriyi Başbakan Çiller ile Başbakan Yardımcısı Karayalçın değerlendirdikten sonra konu Bakanlar kuruluna getirilecek. Buradadüzenleme- ye son şekli verilecek. 1995 bütçe tasansında terörden za- rar gören yurttaşlara 2 trilyon kaynak aynldı.Konut yapımla- n, giyecek ve yiyecek yardımı gibi harcamalar bu ödeneğin ıçınde bulunmuyor. Kızılay'a çağn tnsan Haklanndan Sorumlu Devlet Bakanı Azimet Köylü- oglu. Kızılay'ı Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nde terör ne- denıv le evsiz kalan yurttaşlara "acil yardım"a çağırdı. Köy- lüoğlu bu amaçla Kızılay Genel Müdürlüğü'ne gönderdiği ya- zıda terör olaylan nedeniyle bölgede evini ve köyünü terk ederek bannma olanaklarından yoksun kalan aile sayısının 11 bine ulaştığını bildirdi. Olağanüstü Hal Bölge Vali- liği'nin 2 bin 500 aileye bann- ma olanağı sağlayacak bir ha- zırlık içinde oldugunu belirten Köylüoglu. 8 bın 500 ailenin ise kış soğuklannın bastırmak üzere olduğu bu günlerde halen "açıkta" oldugunu ifade etti. Köylüoglu hükümet olarak uzun vadede söz konusu yurt- taşlann yaralannı saracaklannı bildirirken Kızılay'dan da aci- len çadır. battaniye gıda ve gi- yecek yardımı yapmasını olaya duyarlık göstermesini istedi. FüSUN £••- I8J3 9.3.1943 ••" İlhan Kesici, seçim çalışmalanna Adnan Kahveci'nin mezannı ziyaret ederek başladı. (Fotoğraf: IBRAHİM GÜNEL) Kesici, seçim çalışmalanna başladı tstanbul Haber Servisi - 4 Aralık'ta ya- pılacak ara seçimler içm ANAP'ın Istanbul 3. Bölge'den adayı olan İlhan Kesici, seçim çalışmalannı, 1993 yılında geçirdiği birtra- fik kazası sonucu yaşamını yitiren eski Ma- liye bakanlanndan Adnan Kahveci'nin me- zannı ziyaret ederek başlattı. Kahveci aile- sinin mezan başında dua ettikten sonra Kar- tal Belediyesi Düğün Salonu'ndapartililere konuşan Kesici. Adnan Kahveci ile 1981 yı- lında DPT'de tanıştıklannı ve yerinin doldu- rulmasının zor bir devlet adamı ol- dugunu belirterek, Kartal, Maltepe Bölge- si'nde çok sevilen Kahveci'ye layık olmaya çahşacağını söyledi. ANAP'lılar. İlhan Ke- sici'yi konuşma yaptığı düğün salonunun önünde kurban keserek karşıladılar. Belediye düğün salonunda partılilere ko- nuşan ANAP Grup Başkanv ekili Oltan Sun- guriu,parlamento ve ülkenın İlhan Kesici gi- bi insanlara ıhtiyacı oldugunu belirterek, se- çimlerde RP'yi kendilerine rakıp olarak gör- düklerini söyledi. İlhan Kesici. "AUah'ın izni ile 4 Aralık- ta'ki seçimlerden zafer kazanmış olarak çı- kacaklannı" savunarak. yerel seçimlerde sa- dece tstanbul'un sorunlannı konuştuklan- nı. bugün ise Türkiye'nin sorununu deger- lendıreceklerini söyledi. İlhan Kesici, RP ve ANAP dı>ında seçi- me katılacak dığer partilerin şansının olama- yacağını öne sürerek "Kartal, Maltepe, Pen- dik, Tuzla ve Suhanbeyli'den oluşan bu böl- gede uzlaşma anyonız. Bu seçimde hiç ol- mazsaTürkiye'yi huzursuzluktan, umutsuz- luktan vc dış politika girdaplanndan kurtar- mak istivoruz. Bu kurtuluşu da ANAP sağ- layacaktır. Bu bölgede 621 bin seçmen var. Tümüne hitap ediyonız. Bu bü\ük uzlaşma- yı gösterirsek uzlaşmavanlara ömek olacak- tır. Bunun ilk kı\ ılcınunı sizler çakmış olacak- sınız" dedı. PERŞEMBE ORHAN BURSALI Ünlversiteye Alkış!.. Öğretim üyelerı maaşlarına zam ıstemek için ayaklandı. Kimi öğretim üyesi "Öğrencilere kötü örnek oluruz" düşün- cesiyle bu tür protestoyu onaylamıyor. Öğretim üyesi, toplumun kalburüstü insanıdır, ama so- nunda insandır. Protesto ve boykot, özellikle sağır ve vur- dumduymaz iktidarlara karşı hak istemenin en demokra- tik ve bazen en etkin yoludur. Seçkın insanların bu tutumu, sadece öğrenci için değil, bütün toplum için olumlu bir örnektir. • • • Üniversiteler toplumun temel direkleridiı^ Ülkenin ekonomide, sanatta, edebıyatta, bilimde, tekno- lojide gelişmesini sağlayacak olan insanlar buralarda ye- tişirler. En yüksek bılgi buralarda verilir ve üretilir. Yönetim, örgüttenme ve bilgi üretme sanatı ve yöntemi buralarda oğ- renilir. Üniversiteler, insanoğlunun insanı ve doğayı bilme, oğ- renme, anlama tutkusunun odaklaştığı yerlerdir. Nihayet üniversiteler, araştırma kurum ve merkezleriyle birlikte, insan yetiştirme ve geliştirme kaynakları olmanın yanı sıra, bir ülkenin ihtiyacı olan her tüıiü bilginin, tekno- lojinin vb. üretildiği merkezlerdir aynı zamanda. Üniversiteniz iyiyse, kaliteli iş ve insan üretiyorsa, ülke- nizin kötü olmasına olanak olmadığı gibi, gelecek için kork- manıza da gerek yoktur. Orada yetişenler, aldıklarını topluma geri vereceklerdir. Toplumların en karanlık ve zor dönemlerinde umut ve ışık kaynağı hep üniversiteler olagelmiştır. Universitelerin ülkelerin temel direkJeri olmalan da bu ne- denledir. • • • Bu saptamalar tabii ki dünya kriterierine göre bir bakış ve değerlendirmenin sonuçlarıdır. Bu kriterleri ülkemiz gerçeklerıne vurduğunuzda ise bü- yük bir hayal kınklığı yaşarsınız. Çünkü, ülkenin sivil yöneticıleri, üniversitelerimizin bilgi ve ışık kaynağı olmalan için gerekeni yapmadılar. Askeri yö- neticileri ise üniversiteleri her türlü melanetin kaynağı ola- rak gördüler ve ılk fırsatta bu kurumların canına okudular. Bu hayal kırıklığının üçüncü kaynağı da, üniversiteleri- mizin kendileridir. Yani, yönetim ve öğretim elemanlarıdır. Şimdi bir yandan boykot ve protesto eylemlerini destek- lerken, öte yandan kendilerine bir de çuvaldız batırmanın zamanıdır! • • • "Üniversite öğretim üyelerinm ortak çıkarlan, ortak bağ- lan nedir" diye sorarsak, başlıca üç noktayı sayabiliriz: İyi ve yeterli bir maaş verilmesi, iyi öğrenci yetiştirilmesi, iyi bilim ve araştırma yapılması. Üniversitelerimizde bunların hiçbin memnun edici düzey- de değil. Ne maaşlar maaş, ne iyi öğrenci yetiştiriliyor ne de iyi bılım ve araştırma yapılıyor. Birincisi rezalet durum- da; ikinci ve üçüncusünden de üniversitelerimizde sade- ce tadımlık düzeyde bulunuyor. Şimdi maaşlann düzeltilmesı için ileriye doğru toplu bir adım atılmasını saygı ve anlayışla karşılıyoruz. Öğretim üyelen arasında düne kadar görülmeyen böyle bir daya- nışmanın yaratılması bile başlı başına sevindiricidir. Ancak, maaşiar konusundaki bu haklı isteklerin yanı sı- ra, iyi öğrenci yetiştirilmesi ve bilim yapılması ve bu amaç- lar için koşullann ve kaynaklann yaratılması isteklerinin de yine bu yoğunlukta çoktan gündeme gelmesi gerekmiyc* muydu? -^ ı ! Hatta iyi eğitim ve bilim üretımi gibi, universitelerin ana kirhliğini ve özünü belirleyen taleplerin önceliği alması ge- rekmiyor muydu? Maaşlar artınca, eğitimin kalitesi, bilim ve araştırma da artacak mı? Tabii ki hayır. Sayın öğretim üyeleri acaba bu amaçla ne zaman pan- kartları açacaklar ve sokaklara çıkacaklar? Bunu istemek, toplumsal bir haktır. Bu hakka dayanarak, öğretim üyelerinden "üniversite- de daha iyi öğretim, daha çok bilim ve araştırma ve bu- nun ıçın de daha çok para" talebini bekliyorum. Alkış hakkımı da o günlere saklıyorum!... Bülent Şemiler ve Engin Civan, Selim Edes'in tatil köyüne kredi yağdırdı 'Civangate'in bir ucu da KKTC'deki yatınmda ZAFER AKNAR/AYŞE YILD1R1M Kuzey Kıbns Türk Cumhuriyeti'nde yayımlanan gazetelerde cıkan "Bafra Tatil Köyü'nün Kiralanması İçin Teklif Kabulü" başlıklı ilan, 30 milyon marklık bir vurguna son noktayı koyuyordu. Selim Edes-Kemal Avyıldız'la başlayan; Bülent Şemiler. Engin C'rvan, Asil Nadir'le devam eden ve Mecidiyeköy'de Civan'a sıkılan dört kurşunla son bulan ilişkilerzinciri; Bafra Tatil Köyü'nün satışına kadar gelen noktanın ardında ise kavgalann en büyüğü ve kanlısı var. Gözünü Kıbns'a dikti Dönemin Başbakanı TurgutOzal'ın gözde işadamlanndan Selim Edes, yatınm yapmak için gözünü KKTC'ye dikiyordu. Gerekli girişimleri yaptıktan sonra Edes'in ESKA'sı. 15 Ağustos 1987 tarihinde Gazi Magosa'nın birincı derecede yatınm öncelikli Karpaz bölgesinde. 49 yıllığina 90 dönümlük bir arazi kiraladı. Tapuda 8 milyon TL değer biçilen arazinin yıllık kirası ise sadece 275.40 ABD Dolan'ydı. Yıllık artış oranı ise yüzde 6. KKTC'nin tüm olanaklan Edes'in para kazanması için seferber ediliyordu. Sözleşmenin ımzalanmasının ardından iki buçuk ay gibi bir süre geçmişti ki, ilginç bir gelişme yaşandı. 30 Ekim 1987 tarihinde. KKTC'de işlerin daha kolay idare edilmesi ıçın ESKA Cyprus Tourism Development Limited şirketi kuruldu. Şirketin ortaklan ESKA fnşaat ve Ticaret A.Ş, Sabit Selim Edes ve Kemal Ayyıldız'dı. Bu şirketin kurulmasıyla birlikte Edes'e krediler akmaya başladı. Ilk parti 5 milyon Alman Markı'ydı. Edes'in kredi itiban yüksekti. Türkiye Emlak Bankası başkanlığında kurulan birbankalar konsorsiyomu kredi vermek için sırada bekliyordu. Konsorsiyumda. Türkiye Vakıflar Bankası T.A.O. Türkiye Garanti Bankası A.Ş. Türkiye İş Bankası A.Ş. Arap-Türk Bankası A.Ş. Impexbank ve Kıbns Kredi Bankası bulunuyordu. O tarihte Emlak Bankası'nın başında Bülent Şemiler vardı ve lmpexbank'ın sahibi Asil Nadır'di. Ilk parti kredinin ardından, Eska Cyprus Tourism Development Ltd.'nin adı, 22 Haziran 1988 tarihinde KKTC Bakanlar Kurulu karanyla Clup Karpaz Limited olarak değiştirildi. Ardından bir gelişme daha yaşandı. Clup Karpaz. aynı bölgede vıllık kirası 2 bın dolar olan 695 dönümlük bir arazi daha kiraladı Amaç daha fazla kredi almak için, ıpotek edecek arsa bulmaktı. Daha sonra bir beş milyon marklık bir kredi daha geldi. Bu arada KKTC hükümetinin de. alt yapı çalışmalan için 200 milyara yakın bir para harcağı öne sürülüyordu. Tek çare Clup Karpâz'ı devretmek Aradan bir yıl geçiyor ve Edes ekonomik olarak zor duruma düşüyordu. 6 Kasım 1987 yılında temeli atılan inşaatın yansı tamamianmadan, yatınm duruyordu. Tek çare Clup Karpaz'ı devrehnekteydi. 20 Ekim 1989 tarihinde yine KKTC Bakanlar Kurulu karanyla. Clup Karpaz Limited'in adı Karpaz Invenstments Ltd. olarak değişiyordu. Bu şirkete Edes ortak olmuyordu. Ancak yeni şirketin ortaklan ise hayli ılginçti: "Strela More Davos A.G (Isviçre): Yüzde 54.75(3.509.018.094 hissel. Kıbns Kredi Bankası: Yüzde 5.30(340.000.000 hisse). Voyager Kıbns Ltd: Yüzde 39.94 (2.560.000.000 hisse)" O dönemde Kıbns gazetelerinde ilginç haberler yayımlanıyordu. Strela More Davos A.G, Bülent Şemiler'in kansına yakın birakrabasınındı. Şirketin Müdürü Samuel Mflkr KKTC'ye gelerek Edes'in hisselerini alıyordu. Kardeş Sinan Şemüer'in de şirketin başında olduğu öne sürülüyordu. Voyager Kıbns Ltd. ise Asil Nadir'in Polly Peck şirketının tunzmle ılgilenen bir yan kuruluşu>du. İki Kıbrıslı işadamı ve Selim Edes ilişkisi bu şirket aracılığıyla başlıyordu, Emlak Bankası'nın başında ise Engin Civan vardı. Ckan'la gerekli kredi bağlantılan da yapılmıştı. Yeni şirkete 20 milvon marklık kredi açıldı. Ancak bu kredi de sorunlan çözmeye yetmedi. Civan'dan ikinci kredi istendi ancak bu istem geri çevrildi. Sonra bilinen kavgalar başladı. Şemiler. Asil Nadir'le anlaşmazlıga düştü. Ci\an-Şemıler ka\gası başladı. Edes-Civan'la sürtüşmeye gırdı. Ve beklenen son oldu: Civan dört kurşunla vuruldu'.. Refah Partisi aşireüerin peşinde KEMAL YURTERİ • RP Genel Başkan Yardımcısı Rıza Ulucak, Doğu ve «Jiercgıdavegiyecekyaıdımm- „ . . , . . , , , ... ı • j .. . j - i , • da bulunduğuna ılışkın haber- ANKARA-Araseçimleriçin Güneydoğu Anadolu bolgelennde gosterdıklen ,e n n a n ı m s a B t ,imas. üzerine,sa- Doğu \e Güneydoğu Anadolu adaylar arasında aşiret kökenli Oİanlann bulunduğunu dece seçim yapılan yerlere de- Bölgesi'nde aşiret kökenli mil- belirterek, bu kİŞİlerin aşiretleri nedeniyle değil, ğ'l de 'tüm bölgeye'yardım ya- letvekili adaylannı'tercih' eden h a l k t a n i t i b a r g ö r d ü k l e r i için seçildiklerini SÖyledİ. VMl $™ ^ f u ^ yaTdl ™xn partiler arasına Refah Partısıde . . . . , partısıyle dırekt bir ılgısı olma- cıh ettı. RP Genel Başkan Yardımcısı Ulu- cak. aşiret kökenli adaylann, katıldı. RP Genel Başkan Yardımcısı Rıza Ulucak, partisınin milletvekilleri adaylan arasında aşiret kökenli isimlerin bulundu- ğunu belirterek "Adaylanmızdan bir kısmı aşirete bağlıdır, ama onlar aşiretleri nedeniy- ledeğil, halk nazanndaki itibarlan göz önün- de bulundurularak ada> gösterilmiştir" de- dı. 'SeçbnvapılacakverlereRPtaranndan gi- yecek ve viyecek gönderildiğine" ilişkin ha- berlen doğrulayan Ulucak, "Bu yardımlar, parti tarafından değil, partililerce yapılmak- tadır" görüşünü savundu. Siyasi partilerin, Doğu ve Güneydoğu'da ara seçim yapılacak bölgelerden gösterecek- leri adaylan belirleme çalışmalan, 'aşiretle- rin paylaşunı kavgasına' dönüştü. DYP \e ANAP'ın ardından. RP de bölgeden aşiret kökenli isimleri milletvekili adayı olarak ter- *Üyesi olduk- lan aşiretleri nedeni\le değil, halk nazann- daki itibarlan nedeniyle tercih edildiklerini" söyledi. Ulucak, Cumhuriyete yaptığı açık- lamada şunlan söyledi: "As.iretter teklif etti, biz kabul ettik şeklin- de bir şey söz konusu değil. Ama bölgedeki insanlann çoğu, bir şekilde aşjretlere bağlı. Baa ada\lanmız böyle. Örneğin, Siirt ada- yunızın aşiretle ilgLsi var. Ama biz adaylanyÖ- reye hizmetleri bakımından seçiyoruz. Seçim olunca bölgeve ilgi artryor, btzim ilgimiz ise devamh. Hükümet olsun, anamuhalefet ol- sun, onlann akıllannda bile >t>kken partimiz bir hewt kurnıuş ve oraya de\amlı gidip gel- miştir. De\amlı bölgevle ilgikıımckte\İ7," Ulucak, partisınin seçim yapılacak olan dığını savunan Ulucak, parti üyelennin yar- dım yapmalannın söz konusu oldugunu ifa- de etti. Ulucak, "Orasıda vatanın bir parça- sı değil mi? İstanbul'da böyle yardım toplan- mış ve bir iki kannon T1R gönderilmiş" di- ye konuştu. "Koordinasyon Merkezi' Refah Partisi Genel Başkanı Necmettin Erbakan. 4 Aralık 1994 tanhinde 13 ilde 15 seçim bölgesinde yapılacak ara seçimler için. bölgeler arasında seçim çalışmalannın uyumlu yürütülmesini sağlayacak bir 'koor- dinasyon merkezi' kurdu. Koordinasyon merkezinin başına RP Genel Başkan Yar- dımcısı Ulucak getirilırken RP Istanbul Mil- letvekili Mustafa Baş, merkezin başkan yar- dımcılığı görevini üstlendi. KİTAP REHBERİYLE TÜYAP13. ISTANBUL KİTAP FUARINDA SİMAVİ YAYINLARI STANDINDA HOrrfvet DergfGnıbu