Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
23EKİM1994PAZAR CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
Oğretmenlerin eylem haftası
• Üniversite öğretim üyelerinin özerk üniversite yasasının
çıkanlması ve özlük haklannın iyileştirilmesi için
gerçekleştirecekleri eylemler hafta boyunca sürecek.
• İzmir'de öğretim elemanlan, 24 ekim günü de Bornova'da
Atatürk heykeline çelenk bırakacaklar. Istanbul'daki tüm
üniversitelerde de öğretim elemanlan 'Uyan Günü' düzenleyecek.
FtGENATALAY
ASUMAN ABACIOĞLU
İZMİR/lSTANBUL(Cunı-
huriyet)- Üniversitelerde eylem-
ler sürüyor. İzmir'de öğretim
elemanlan, dün, çağdaş, özerk
ve demokratik bır üniversite
yasasının çıkanlması. özlük
haklannın iyileştirilmesi ıçin
Bakanlar Kurulu'na mektup
gönderme eylemi yaptılar.
YÖK Yasası'na da karşı çıkan
öğretim elemanlan, 6 Kasım ta-
rihinde istemleri doğrultusunda
bir miting gerçekleştirecekler.
Öğretim elemanlan, 24 Ekim
Pazartesi günü de Bornova'da
Atatürk hevkeline çelenk bı-
rakacaklar. Istanbul'da ise öğ-
retim üyeleri, eylemlerle dolu
bir haftaya ginyor.
Marmara Üniversitesi İktisa-
di ve İdari Bilimler Fakültesi,
İktisat Bölümü öğretim ele-
manlan. uyan amacıyla yapa-
caklan üç günlük boykota ya-
nn başlayacak. Bu hafta içinde
aynca, İstanbul'daki tüm üni-
versitelerde görevli öğretim ele-
manlannın katılacaklan "Lya-
rı Günü" düzenlenecek.
Öğretim elemanlan. Bakan-
lar Kurulu'na bireysel olarak
gönderdikleri tek tip mektup-
larda üniversitelerin, temelde
a)dınlık. özgürlük ve bilim ku-
rumlan olduklannı belirterek,
"Bu kurumların görevi, sonucu
ne olursa olsun doğruyu ara-
maktır. Ancak doğruyu aravan-
ların özgür olmadığı koşullarda.
bu doğruya da erişileme>eceği
açıktır" dediler. Çağdaş ülke-
lerde üniversitelerin, toplumla-
nn en önde gelen kurumlan ol-
duklannı vurgulayan öğretim
elemanlan. "bu ülkeler, üniver-
siteler olmaksızın bartşta ve sa-
vaşta etkili olmavacaklannın.
uyumlu ve uygar bir toplum oluş-
turamayacaklarının bilincinde-
dirler "dediler.
Mektuplannda. özlük hakla-
nnın hileştirilmesı gerektigine
de değinen öğretim elemanlan.
"Sayın bakanlar, üniversiteieri-
mizde öğretim elemanlarının sa-
tın alma güçieri. çağdaş ülkeler-
deki meslektaşlarının çok geri-
istanbul ve Ankara barolarının genel kurulları başladı
Islanıcı avukatlar saloıııı terk etti
İSTANBUL/ANKARA
(Cumhuriyet) - İstanbul ve
Ankara barolannın genel ku-
nıl toplantılan dün başladı.
İstanbul Barosu Genel Kuru-
lu'nda "Atatürk ve ulusal kur-
tuluş savaşına katılanlar" ıçın
yapılan "saygı duruşu"nda
Islamcı avukatlar salonu terk
etti. İstanbul Baro Başkanlığı
için üç aday yanşırken 53.
Genel Kurulu dün başlayan
Ankara Barosu, üç sağ ve üç
sol grup ile bugün seçimlere
gidecek. Yönetim kurulu,
Türkiye Barolar Birliği dele-
gasyonu, disiplin kurulu ve
denetleme kurulu üyeliklerini
belirleyecek olan Ankara Ba-
rosu'nda, seçim için altı aday
gösteriliyor.
İstanbul Barosu'nun iki
gün süreçek olan genel kuru-
lu, dün İstanbul Üniversitesi
Hukuk Fakültesi'nin l numa-
ralı amfısinde başladı. Çağ-
daş Avukatlar grubundan ikı,
Refah Partisi çızgısindekı . .. ..
avukatlann yoğun olduğu Divan başkanlığına Turgut Kazan'ın adayı Ahmet Güryüz Ketenci secilince, Kazansevınciııigizleyemedi. (Fotoğraf: LGL'R GL'NYUZ)
Çağn Grubu'ndan bır olmak üzere üç Sayman "Çünkü bilivorlar ki Çağdaş dün başlayan genel kurulunun acılış Avukatlar, Demokratik Şol, De-
Avukatlar Grubu İstanbul Barosu'nda ve
diğer illerin barolannda hak arama öz-
gürlüğünün, mücadelesinin teminatıdır"
dedı. Çağn Grubu'nun adayı Mustafa
Aydın ise avukatlık mesleğinin onore
edilmesi gerektiğini vurguladı. Daha
sonra genel kurulda konuşan DEP da-
vası avukatlanndan Hasip Kaplan. ba-
ronun şimdiki yönetımini eleştirerek
adayın yanştığı genel kurulun ilk gü-
nünde dıvan seçimi yapıldı. Baro Baş-
kam Turgut Kazan, Ahmet Güryûz Ke-
tenciyı. adaylardan Yücel Sayman, Er-
gin Türsoy'u, Çağn Grubu ise Nevzat
Er'i Divan Başkanlığı'na aday göster-
di. Divan başkanlığına 325 oyla Keten-
ci seçildi. Genel kurulun açış konuş-
masını yapan Baro Başkanı Turgut
Kazan, genel kurulun demokrasi. insan
haklan. ulusal egemenlik ve Iaik Türki-
ye için yapıldığını belirterek başanlı
geçmesini diledi. Avukatlık mesleğinin
sorunlanndan bahseden Kazan "Ege-
menliğin ulusa dayanmadığı ülkede adil
dûzen olamaz" sözleriyle alkış topladı.
Baro BaşkanlığYnın diğer adavı olan
Yücel Sayman da avukatlann hak ara-
ma özgürlüğünün temsilcilen olduğu-
na değinerek devletin, vergilenn
ağırhğı, avukatlara yeni iş sahası açma-
ması gibı uygulamalarla avukatlık mes-
leğini kimliksizleştirmeye çahştığını ile-
ri sürdü. Turgut Kazan'ın da Çağdaş
Avukatlar Grubu adını kullanarak
baro genel kuruluna girmesıni eleştiren
konuşmasını vapan Baro Başkanı Er-
dal Merdol. yargının bağımızhğına sa-
hip çıkmanın temel görev olduğunu
söyledi. Merdol. "Cumhuriverinıiz ber
gecen gün dozu artan saldırılarla karşı-
laşmaktadır" dedi. Kurulda söz alan
Avukat Halit Çelenk, yasama or-
ganmın düşünce özgürlüğüne ilışkin
düzenlemelerde tutarsız davrandığına
• İstanbuFda 'Atatürk ve ulusal kurtuluş savaşına
katılanlar' için yapılan 'saygı duruşu'nda İslamcı avukatlar
salonu terk etti. istanbul Barosu Başkanlığı için üç aday
yanşırken 53. Genel Kurulu dün başlayan Ankara Barosu. üç
sağ ve üç sol grup ile bugün seçimlere gidecek.
şunlan söyledi: "Jnsan haklan ve de-
mokrasi için bir şeyler yapması gereken
İstanbul Barosu'nun, kendi sorunlanna
duyarsız kaldığını düşünüyorum. Bir
Nusret Dcmıral konuşuyor, Yekta Gün-
gör Özden konuşuyor. Ancak barolar
anti-demokratik uygulamalara sessiz
kalıyor."
Ankara Barosu- Ankara Barosu'nun
dikkat çekerek. yolsuzluk oiaylan ne-
deniyle gündeme gelen cumhuriyet
mahkemeleri önerisinın kabul edıleme-
yeceğinı söyledi. Olağanüstü >argı >er-
İerine karşı olduklannı sövleyen Çe-
lenk. "Biz DGM'ye de karşiyu. Düşün-
cenin sınırı yoktur. Düşünce özgürlüğü-
nün tek sının, yine düşünce özgürlüğü-
dür" dedı. Ankara Barosu. Çağdaş
mokratik Birlik, Hukukun Üstünlü-
ğü. Çağn. Adalet olmak üzere 6 gru-
bun gösterdiği adaylarla seçime gidi-
yor. 5 bin 300 üyeden çoğunluğun
katılımının beklendiği seçimlerin,
şimdiye dek gerçekleşenlerden farklı
bir yapısı, temcl uzlaşma noktası
olarak dikkat çekiyor. 25 yıldır se-
çimlerde baskın bir üstünlük sağla-
yan Demokratik Sol Avukatlar
Grubu. bu kez diğer sol eğilımli grup
olan Çağdaş A\ ukatlar'la çekışme>e
gırecek. Geçen seçımlerde Demok-
ratik Sol Avukatlar Grubu ile ittifak
yapıp ortak bir yönetim kurulu liste-
si belirleyen Çağdaş Avukatlar Gru-
bu. bu seçimlerde başkan adavı ola-
rak Zeki Tavşancıl'ı gösten> or. Tav-
şancıl'ın karşısında sol kanadın di-
ğer adayı olarak Tuncay Alemdaroğ-
lu var. Ankara Barosu'nda soldaki
aynşmaya karşılık. sağda bir patla-
ma olduğu belirtılnor. Geçen yıllar-
da Hukukun Üstünlüğü Grubu adı
altında seçimlere katılan sağ kesim.
bu \ıl üç adav çıkanvor.
sindedir. Aldıkları ücret, bilim ve
araştırma giderlerini karşıla-
rnaktan uzak kalmıştır. Daha
ötesi bu ücret, öğretim elemanla-
rının onuruna da, bilimsel emeği-
ne de uygun değüdir" dıyerek söz
verildiği gibi çağdaş, özerk ve
demokratik bir üniversite
yasasının çıkanlmasını istediler.
Öte yandan Ege ve Dokuz
Eylül üniversitelerinde yaklaşık
400 üyeye ulaşan Eğıt-Scn'in
İzmir 3 Nolu Şubesi Yönetim
Kurulu adına açıklama yapan
Prof.Dr. Tahsin Yılmaz. öğre-
tim elemanlannın "demokratik
ve özerk üniversite" için müca-
delelerini destekledıklerini be-
lirtti.
İşçi Partisi İzmir İl Başkanı
Ali Karşılayan da, yaptığı yazılı
açıklamada, öğretim üyelerinin
özerk-demokratik üniversite ve
12. Eylül rejiminin kahntısı
YÖK'ün kaldınlması istemleri-
nin haklı. meşru ve demokratik
bir hareket olduğunu dile getir-
di.
İstanbul hareketli
Marmara Üniversitesi, İkti-
şadi ve İdari Bilimler Fakültesi,
İktisat Bölümü öğretim ele-
manlan. "Hükümetin üniversi-
telerin nitelik kaybı ve öğretim
elemanlannın özlük haklan ko-
nusundaki duyarsulığı karşısın-
da uyan amacıyla" 24. 25, 26
ekim tarihlerinde derslere gir-
meyeceklerini açıkladılar.
Üniversite Öğretim Üyeleri
Derneği. Öğretim Elemanlan
Sendikası ve Araştırma Görev-
lileri Derneği'nce önümüzdeki
günlerde "Uyan Günü" düzen-
lenecek.
Geniş bir katılımın beklendi-
ği "Gün"e. üniversite çalışan-
lannın dışında, demokratik ve
özerk üniversitenın gerekliliği-
ne inanan sivil toplum örgütleri
deçağnlı.
Üniversite Öğretim Üyeleri
Derneği Başkanı Prof. Dr. Bur-
han Şenatalar, üniversitelerin
sorunlannı şöyle sıraljyor:
"Birinci sorun, 1991 seçimle-
rinden önce vaat edilen üniver-
site reformunun bir türiü ger-
çekleştirilmemesi.
tkincisi üniversitelere aynlan
kaynaklann yetersizlıği. Üni-
versitelere alınan öğrencilerin
sayısı artınldı ama kaynaklar
reel olarak azaldı.
Üçüncü sorun. öğretim üye-
lerinin maaşlannın yetersiz ol-
ması. Bu. bir fabrika işçisinin
maaşının yetersiz olmasıyla ay-
nıdeğil.
Bir işçinin yapacağı işi yapa-
cak yüzlerce insan bulabilırsı-
niz ama bir sokakta bir öğretim
üyesi bulamazsınız. Bizler so-
runlanmız çözümlenene kadar
taleplerimizi, tepkilerimizı dile
getireceğiz. Hükümetin bu so-
runu daha ciddiye almasını isti-
>oruz."
İŞTE BU HAFTANIN y ö n ' U !
AÇIKLIYORUZ:
İŞTE ADNAN KAHVECİ'NİN
"MUCİZE FORMÜLÜ!"
YÖN, Kahveci'nin ölümüyle birlikte sır olduğu iddia edilen "mucize
formül"ü buldu. Merhum yaşasaydı enflasyonu nasıl önleyecek,
Mesut Yılmaz'ı nasıl devirecekti?
Sisteme alternatif bir model: Sosyal Kapitalizm.
GÜNEYDOĞU'DA İMAM SAVAŞI
PKK, imamları ikiye böldü. Medreseliler, İmam Hatipliler'e karşı.
Kürt Din Adamları Demeği'nin Almanya'daki toplantısının
bilinmeyenleri...
ORADA BİR OVACIK VARDI UZAKTA
Tuncelililer Kültür ve Dayanışma Derneği yöneticileri
feryat figan: "Gelin, oiaylan yerinde görün."
"45 MİLYON BİZE SÖVÜP RAHATUYOR"
RP'nin "filinta delikanlısı"
Mukadder Başeğmez'den samimi itiraflar.
MHP - BOYNER SAVAŞI
Ülkücüler, Cem Boyner'i ARGK'ya hizmet etmekle
suçiuyor.
Madenci \e Demir-celik işçi lerinin mitingine aileleri yoğun ilgi gösterdi. (Fotoğraf: HATİCETUNCER
Maden işçileri uyardı:
Ocakları kapatbrmayacağız
ı ı ? I N T E R M E D Y A Y A Y I N I D
GÜNNLR İLHAN
KDZ. EREĞLİ- Madencıler ve demır-çelık iş-
çileri dün Ereğli'de gerçekleştirdiklen mıtıngle.
bir kez daha hükümeti uyardılar. Mitinge katı-
lan yaklaşık 15 bin kişi, ocaklannı kapattırma-
yacaklannı. fabrikalannı sattırmayacaklannı
haykırarak başbakanı ve hükümeti eleştirdiler.
Zonguldak Temsilciler Kurulu tarafından
Bartın'dan sonra Ereğli'de düzenlenen "İşine,
aşjna. geleceğine sahip çık" mitingine madenci-
lerdamgasını vurdu. Yoğungüvenlık önlemleri-
nın alındığı mitinge katılanlar tek tek arandı.
Mıtıngin clüzenlendiği Hükümet Mevdanı'na
ılk Armutçuk maden işçileri girdı. Çok sayıda
kadın ve çocuğun da yer aldığı Armutçuk korte-
Iinde beledıve ışçılen de dikkat eektı İşçılerelle-
nnde "Demiri eriten kömürün ateşi iktidarı da
eritecek", "Sadece madenleri değil, mezar da ka-
zarız", "Söz, jetki, karar Zonguldak Meclisi'ne"
"Bizimle ovnama. şansını zorlama, söyledik sana.
hadi görelim kapalsana" dövizîeri taşıdılar
Ereğlı Dcmır-Çelık ışçılcrinın vanı sıra Ar-
nuıiçuk, Amasra. Kozlu. Karjdon maden ışçı-
lerinin. kamu çalışanlannın. kö> muhtarlannın
ve bölge halkının da katıldığı mitingde sık sık
"İşçiyiz haklıyız kazanacağız", "Ocaklar bizim-
dir bizün kalacak" . "L reten biziz yöneten de biz
olacağız", "Amerikan itleri sattırmayız KİT'-
leri", "Tansu Amerika'ya", "İşçi memur el ele
genel greve" sloganlan attıdı. Madenci çocuk-
lannın sembolik olarak "hükümet tabutu"
taşıdığı miting sırasında işçıler. üzerinde bazı ga-
zete ve televiz\on kuruluşlannın isimlerinin bu-
lunduğu medya maketini yaktılar.
İstiklal Marşı'nın söylenmesiv le başlayan mı-
ting sırasında bir gurup işçi "Geliyoruz zincirleri
kıra kıra hey, iktidann halkasma vura vura he\"
dıye marş söylemelen üzerine "Sorunu kartşttrı-
\orsunuz"diye uyanldılar.
Mitingde konuşan Ereğli Beledıye Başkanı
Halil Posbıyık, Kamu Çalışanlan Sendikalan
Platformu Sözcüsü Şükrü Durmuş. Genel Ma-
den-İş Sendikası Amıutçuk Şube Başkanı Rah-
mi Yaman. Zonguldak Beledi>e Başkanı Zeki
Çakan. Bartın Beledıye Başkanı Oğuz Pir. Ge-
nel Madcn-İş Sendikası Başkanvekılı Selahattin
Ataman hükümet kararlarını eleştirdiler.
HAFTAYA BAKIŞ
AHMET TANER KIŞLALI
Biz Söylemiyonız,
'Onlap' Söylüyor!
önce şu satırları birlikte okuyalım:
"İslamcı güçierin varlığını sürdürmesi ve yenlden
canlanması konusunda, biraz alaycı olarak, Atatürk la-
ikliğinin koruyuculan olarak tanımlanan askerleri kutla-
mak gerekir... Asker yöneticiler, Islamiyeti komünizme
karşı bir engel olarak gördüler; eğitim programlannda
din derslerini zorunlu kıldılar ve imam-hatip liselerinin
yayılmasına olanak tanıdılar."
Bu satırların yer aldığı raporun başlığı şöyle: "Türki-
ye: Siyasal ve Ekonomik Değişiklikler ve Bunun ABD 'ye
Etkileri..."
Yazarı Carol MigdalovHz. Amerikan Kongresi Araş-
tırma Servisi, Ortadoğu Dış llişkiler ve Ulusal Savunma
Uzmanı...
Yazıda parrnakla gösterilen "Türkordusu"değil, "as-
ker yöneticiler"... Ve özellikle de 12 Eylül yönetimi!..
•••
12 Eylül'ü izleyen günlerdeydi.
Türkiye'yi iyi tanıyan Amerikalı bir gazeteci ile kortu-
şuyorduk... Darbeyi duyar duymaz soluğu Amerikan Dı-
şişleri'nde almıştı. Görüşlerimi sormadan önce bazı bil-
giler iletti.
Ecevit ve Demlrel'in en az "10 yıl" siyaset yapamaya-
caklanndan başlayan, bazıları beni şaşırtan, ama he-
men tümü zaman içinde birer birer doğrulanan bilgilerdi
bunlar...
12 Eylül yıllarındaydı.
Rahmetli Hasan Esat Işık'la karşılaşmıştık. Ağır bir
hastalık geçirmekteydi. Az bir ömrü kalmıştı, ama ülke-
sinin geleceğini düşünüyordu... Endişelerini anlattı.
Amerika "kızıltehlike'yekarşı "yeş/7/a/şa/("oluştur-
ma kuramını 12 Eylül'ü yönlendirenlere de benimsetmi-
şe benziyordu. "Türk-İslam Sentezi", resmı ideoloji ol-
muştu. Türkeş, "ideolojimiz yönetimde, yandaşlarımız
hapiste" diyordu. "Rabıta" ile iç içe girilmişti. Din ders-
lerınin "zorun/ı/"olması hükmü, anayasaya konmuştu.
Kuran kursları, şeriatçı öğrenci yurtları hızla yayılıyor-
du. Atama ile göreve getirilen rektörlerin çoğu, bu
"yeni" ideolojik çizgiye yakın kişiler arasından seçilmiş-
ti...
12 Eylül'ü yönlendirenler, Atatürk - İnönü çizgisinin
çok uzağındaydılar!
Birkaç yıl sonra yıkılacak olan komünizmi, hâlâ "en
büyük tehlike" olarak görüyorlardı. "Denize düşen yıla-
na sanlır!" şaşkınlığı içindeydiler. Atatürk'ün kurumları
birer birer kapatılır ya da yozlaştırılırken "yakın tehlike'-
'den korunalım derken "uzak fefr/*e"yakınlaştı...
•••
12 Eylül yönetimi, -özal dönemi dışında- Amerika ile
en kucak kucağa yönetimdir. Ne var ki, "ortak çizgi"n\n
o zamanın Ankara'sınca her aşamada "çok akıllıca" \z-
lenmemiş olması olasılığı da gözardı edilmemelidir...
Kaş yapayım derken göz çıkarma olasılığınm bulun-
madığı da pek söylenemez!
Ama sonuç ortada... Ve "akıl hocalan" da, o sonucun
sorumlusuolarak "birileri'ni gbstermekzorunluluğunu
duyuyorlar...
Önların yeni umudu ise artık bir başkasıdır:
"Amerikalılar BoynerV beğenebilirler. O, Türkiye'nin
ğeleceğinin Amerika 'da yattığına inanıyor ve şöyle di-
yor: Türkiye'de bir şey iyi ise Allah'tandır; bir şey kötû
ise suçlanan, yabancı güçler ve özellikle de ABD olur...'
Boyner, bu sendromu yıkmak istiyor." (Aynı yazıdan.)
12 Eylül'ün üniversiteden attığı Prof. Kurthan Fişek,
Hürriyet'teki köşesinde bir süre önce General Evren'i
eleştirmişti... Birkaç gün sonra, Marmaris emeklisinden
gelen yanıtı yayımladı.
"Sizin gibi adamların görevden alınmasının ne kadar
doğru olduğu. zaten yazınızdan da belli!.. "anlamına ge-
len.. yazanın ne kadar "demokrat "olduğunu.. düzeyini..
kafasının çapını sergileyen.. son derece "öğretici" bir
mektuptu bu!..
Bugünün sorumlularını biz gösterince.. bazıları bunu,
bizim zaten var olan "kötü niyetimize" bağlıyorlar.
Amerikalı uzmanın yazısının aslında -bizler için- bilin-
meyen hiçbir yanı yok. Ama bu kez neyin söylenmiş ol-
duğu değil. kimin söylemiş olduğu önemli...
Biz söylemiyoruz, "dosf'ları söylüyor!
Eğitimemekçileri
birlikşöleninde
NECATt AYGIN
İZMİR - Eğitım-İş ve Eğit-
Sen tabanmda. yönetime bir-
lik baskısı güçlenijor. Öğret-
menler. birlik çalışmalannı
düzenledikleri şenlikîe İzmir'-
de sürdürdüler. Eğitim emek-
çileri, çalışanlann haklannı
almak için birliğin şart oldu-
ğunu savundular. Eğitimciler,
"Birlik ya olacak ya olacak"
sloganıyla. egemen güçieri n
karşısında ancak birlik oluş-
turarak direnebileceklcrini
vurguladılar.
Eğitim-İş ile Eğit-Sen üyele-
rince düzenlenen birlik şöle-
ninde eğitim çalışanlan. bir
çatı altında toplanmanın ılk
adımını atmalannı. "Söz ke-
sildi, şimdi sıra nikahta" espri-
siyle dile getirdiler.
Birliğin ne denii önemli ol-
duğunu anlatan Eğıtim-İş
İzmir İl Başkanı Kemal Bal,
şölende şöyle konuştu:
"İşyerlerinde, okullanmı-
zda, öğretmen, memur. hiz-
metli, teknik eleman, denet-
men ya da yönetici olsun,
karşdıklı kurulacak ilişidler,
birleşmeyi birliğe tas.ı\acaktır.
Üzerine düşeni > aparak sendi-
kal mücadelenin bugünlere
varmasında emek katan tüm
arkadaşlara teşekkür ediyo-
rum."
Demokratikleşmede bugü-
ne dek tutarlı adım atıla-
madığını savlayan Bal. şöyle
devam etti:
"Eğitim çalışanlan yeni öğ-
retim yılına moralli, keyifli
başlayamadı. Çünkü Güney-
doğu'da kadınlar, gençler, ço-
cuklar ölüyor. Göcler oluyor.
Bugün düşüncesinden doİayı
hapishanelerde bulunan yazar-
lar, aydınlar var. Gelecekte
kamu çalışanlan güçlü örgüt-
ler olarak işverenin karşısına
çık acaktır."
Eğit-Sen 1 Nolu Şube Baş-
kanı Mesut Çelebi de birleş-
menın. "özelleştirmenin, eği-
timdeki anti- demokratik, anti*
Iaik, ırkçı, şöven, bilim dışı"
uvgulamalann karşısında di-
rençli bir gücü oluşturabilme
amacı taşıdığını belirterek
şöyle konuştu:
"limuyor »e inanıyonım ki
birliğimiz, demokrasi mücade-
lesi verenlerin en gmenilir des-
tekçisi ve katılımcısı olacaktır.
Böyle bir birlik va olacak ya
olacak' deyimiyle egemen güç-
lerin saldırısının karşısında, di-
renci ifade edebilecektir. Ben
de sizler adına ilgjlilere bir gön-
derme yaparak divorum ki de-
mokrasi, "va olacak ya ola-
cak.' Sendikal hak ve çözümle-
rimiz, eksiksiz, "ya olacak ya
olacak'. Toplusözleşme, "ya
olacak ya olacak.' Bunlar ol-
mazsa grev, "ya olacak ya ola-
cak' ve kamu emekçileri mut-
laka kazanacaklardır."
RÖNESANS İNGİLTERESİ'IVDE
TÜRKLER
Nazan Aksoy
30.000 (KDV içinde)
Çuğdıış Yııunlan Tıirkm.uğı Cad. 19-41 Cağaloğlu-fslanbul
Ödemeli gönderilmez