25 Aralık 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
22 EKİM 1994 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER KİT'lerinması istenebilecek • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)- Koaüsyonun SHP kanadıru dışlayan DYP'nin ANAP ile hazırladığı özelleştirme yasa tasansı, Kamu İktisaidi Teşebbüsieri'in (KİT) yeni yatırun yoluyla rehabiÛte edilebilmesine olanak tanımıyor. Tasanyla ' kurulması öngörülen "Özelleştirme Idaresi Başkanîığfna, KİTlerin iflasını isteyebilme yetkisi de tanındı. DYP ile ANAP'ın, Plan ve Bütçe Komisyonu'nda, SHP'yi dışlayarak haarladıklan yeni özelleştirme yasa tasansı ile kurulacak olan "özelleştirme Yüksek Kurulu" ve "Özelleştirme İdaresi BaşkanlığT'nın yetkileriarttınldı. Demirel, Töpkmenistan'a gidiyor • ANKARA (AA)- Cumhurbaşkanı Süleyman Dernirel, 25-27 ekim tarihlerinde Türkmenistan'a resmibirziyarette bulunacak. Cumhurbaşkanlığı Basın Merkezi'nden yapılan açıklamaya göre gezi .sırasında resmi görüşmelerin 'yanı sıra yapımı sürep bazı tesislerde incelemelerde bulunacak olan Cumhurbaşkanı Demirel, ban tesislerin açıhşını da yapacak ve 'Türkmenistan-İran-Türkiye doğalgaz boru hattırun sembolik borusunun ' döşenmesi törenine katıiacak. CHFden seçim uyansı • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)-CHPGenel . Sekreteri Adnan Keskin, köyleri boşaltılan ; yûzbinlerce insanın kendi ; evlerini terk ederek, > kentlerde bannabilme yollan '• aradıklannı belirterek, "Bir ', milyona yakın yurttaş ; seçimlerde oy kullanamama ; tehlıkesiyle karşı karşıyadır" 1 dedi, Keskin, dün t., fX • düzenlediğibasın ' ,\ toplantısında. terör olaylan ,' vegiivenlikgüçlerinin baskılan nedeniyle kendi • coğrafyasını terk eden insanlann. oy kullanma haklannın fıilen ellerinden alındığını söyledi. Soysal'a san basın kartı • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)- Basın Kartlan , Komisyonu, Dışişleri Bakanı 1 ve Hürriyet gazetesi yazan Prof. Dr. Mümtaz Soysal'a , san basın karü verilmesini kararlaştırdı. Basın Kartlan Komisyonu, önceki gün ve dün yaptığı toplantılarda, ' 349dosyayıinceleyerek 183 gazeteciye ilk kez ve 58 gazeteciye de sürekli basın ' kartı verdi.Komisyon,daha i önce başvuran Soysal'a, ; üniversiteyle bağını , koparmayıpikincibiriş yapüğı gerekçesiyle basın karü vermemişti. Basın hizmet ödülü • İSTANBUL(AA)-1994 Burhan Felek Basın Hizmet Ödülü'ne Cemal Işın, Fasih İnal ve Oktay Akbal layık görüldüler. Türkiye Gazeteriler Cemiyeti'nden (TGC) yapılan açıklamaya göre cemiyetin 26 yıl süreyle başkanbğını yapan Burhan Felek'in anısını yaşatmak ve Türk basınına 50 yıb aşkın süre ile seçkin hizmetler vermiş 70 yaşın üzerindeki gazetecileri ödüllendirmek için verilen ödülleri kazananlar belirlendi. TGC Başkanı Nail Güreli başkanlığında toplanan Orhan Taşan, Kenan Akın, Necmi Tanyolaç, Hasan Yılmaer, Soner Girgin. Selami Turgut Genç, Kemal Deniz ve Muammer Tuncer'den oluşan özel jüri, bu yıl ödüle Cemal Işın, Fasih İnal ve Oktay Akbal'ı layık gördü. Ödüller4 Kasım Cuma günü TGC Burhan Felek Salonu'nda düzenlenecek bir törenle sahıplerine verilecek. Erzurıifntoprağa verildi • İSTANBUL(AA)- Makamında geçirdiği kalp kriri sonucu geçen çarşamba günü ölen Kadıköy JCaymakamı İsmail Erzurum loprağa venldi. Erzurum için K.adıköv Kaymakamlığı '- önündebirtörendüzenlendi. SHP sağ ittifaktaıı rahatsız Bakanlar Kurulu'nda uzlaşmaya vanlan tasannın Plan ve Bütçe Komisyonu'ndan DYP-ANAP uzlaşmasıyla geçirilme biçimi SHP'nin tepkisine neden oldu •SHP lideri Karayalçın, "Kabul edilen önergeleri inceledik, önemli bir değişiklik yok" derken, Dışişleri Bakanı Soysarın, Devlet Bakanı Doğan ile gÖrüştüğünü ve uzlaşılan ilkelere aykınliK saptanırsa ounun Genel Kurul'da giderileceğini söyledi. ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - Dışişleri Bakanı Mümtaz Soysal'in. 'Demokratikieşme ile biıiikte elc alınsın' biçimindeki tutumu nedeniyle koalisyon or- takları arasında sorun yaratan özelleştirme yasa tasansının TBMM Plan ve Bütçe Komisyo- nu'nda ANAP'ın istekleri doğ- rultusunda değiştirilmesi ve DYP-ANAP ittifakıyla benim- senmesi. SHP'de rahatsızlık ya- rattı. SHP Genel Başkanı ve Baş- bakan Yardımcısı Murat Kara- yalçın, kabul edilen önergeleri incelemeye alırken, "Ilkelerde bir değişiklik olmuşsa inceleriz. SHP lideri Karayalçın-Öner- geleri inceliyor. gerekirse Anayasa Mahkeme- si'negideriz" diyen Dışişleri Ba- kanı Soysal, ekonomiden sorum- lu Devlet Bakanı Aykon Doğan ile görüşerek, ANAP'ın önerge- lerini değerlendirdiler. Soysal'ın, tasandaki değişiklikler konusun- daki görüşlerini Karayalçın'a ile- teceği bildirildi. SHP lideri Karayalçın, partisi- nın Plan ve Bütçe Komisyo- nu'ndakı görüşmeler sırasında ve DYP'nin ANAP'la ittifak ara- yışlannda dışlanması üzerine ha- rekete geçerken. tepkisini Baş- bakan Tansu ÇiDer'e de iletti. 'Gerekli önteıtı alınır' İlk belirlemelere göre, deği- şikliklenn tasannın uzlaşılan özünü zedelemediği sonucuna vanlırken, DYP'nın kendilenni dışlayarak ANAP'la ittifak yap- ması SHP'desıkıntı yarattı. SHP milletvekıllerı tepkilerini parti yönetimine aktarırken. Başba- kan Çiller ile telefonla görüşen Karayalçın, daha sonra Devlet Bakanı Aykon Doğan'ı çağıra- rak, kabul edilen önergeler hak- kında bilgi aldı. Karayalçın. ön- ceki gece, Doğan'la görüşmesi- nin ardından Cumhuriyet'in so- rulannı yanıtlarken, önergelerde tasannın özünü değiştiren birdü- zenleme öngörülmediğini söyle- di. Doğan ile birlikte kabul edi- len önergelerden 30'unu incele- diklerini bildiren Karayalçın, "Buna göre önemli bir değişiklik yok.Mutabakatheraşamadaye- niden tesis edilebilir. Önergeler iki parti arasında değerlendirilir ve uvgun olmayanlar için gerekli önlemler alınır" dedı. Karayalçın, uzlaşmaya aykırı birdurum saptanması durumun- da, Genel Kurul'daki görüşme- ler sırasında verilecek önergeler- Ie giderileceğini, bu konudaki değerlendirmenin sürdüğünü be- lirrti. Karayalçın'ın, görüşme sıra- sında, DYP'nin SHP'yi dışlaya- rak ANAP ile ittifak arayışından duyduğu rahatsızlığı da Doğan'a hissettirdiği belırtilirken, özel- leştirme konusundaki duyarlılı- gıyla tanınan Dışişleri Bakanı Soysal, değişiklik önergelerini incelemeye aldı. Bu çerçevede dün Devlet Ba- kanı Aykon Doğan ile görüşen Soysal, önergeler ve uzlaşma bi- çimi konusunda bilgi aldıktan sonra değerlendırmesini sürdür- dü. Soysal'ın, incelemenin sonu- cunu Karayalçın'a aktaracağı ve hükümette vanlan uzlaşmaya bir aykınlık saptaması durumunda bunun giderilmesini isteyeceği bildirildi. Soysal. bir aykınlık saptaması durumunda, Anayasa Mahkemesi'ne gitmekten kaçın- mayacağını belirtti. Komisyon seçimlerinde SHP'yi dışlayan tutumundan vazgeçme eğilimini tartışıyor DYP(tttığıgolü iptaleğiliminde İSMET DEMİRDÖĞEN ANKARA - TBMM ıhtisas komisyonlannın yönetimınde. koalisyonun oluşumu aşamasında vanlan centilmenlik anlaşmasına karşın SHP'ye düşen yönetım görevleri için ANAP ile ittifak yaparak SHP'lileri dışlayan ve bu görevlere kendi partilerinden millet\ekillerini seçen DYP. tepkiler üzerine geri adım atmaya hazırlanıyor. SHP Genel Başkanı ve Başbakan Yardımcısı Murat Karayalçın. tepkisini Başbakan Tansu Çiller'e iletirken DYP Grup Başkanvekili İhsan Saraçlar. partısinin koalisyon protokolünün gereklerini her zaman yerine getirdığini bildirdi ve gerekli girışimlen yapacaklannı söyledi. Centilmenlik çiğnendi Koalisyon kurulurken bakanlıklann - dağılımına göre ilgili komisyonlann başkanlığının o partiye \enlmesi. başkanvekilligınin ise diğer partiye bırakılması konusunda vanlan centilmenlik anlaşmasının tersine. DYP'lıler. SHP'de olması gereken Sanayi ve Ticaret ile Adalet Komisyonu başkanlıklanna. Plan \e Bütçe Komisyonu Başkanvekılliğı'ne ve TBMM Hesaplannı Inccleme Komisyonu Denetçılığı'ne kendi partilerinden milletvekilı seçmişlerdi. DYP'lilerin, ANAP ve RP'lilerle ittifak yaparak ortaklannı dışlamalan üzerine Başbakan Çiller ile görüşen Karayalçın. soruna çözüm bulunmasını ıstedı Karayalçın. Cumhuriyet'ın konuya ilişkin sorularını yanıtlarken bu uyumsuzluğun gıderilmemesinin. yürütmede de uyumsuzluk yaratacağını söyledi. Karayalçın, DYP'lilerin tutumunu. iki parti arasında yaşanan sıkıntılara bagladı ve "Bu durum, bir süredir yaşanan uvumsuzluğun. sıkıntılann bir sonucu olarak görülebilir. Bir centilmenlik anla>ışı uyannca, bunun kabul edilmesi mümkün degildir. Ortaklık valnızca vürütme dü/evinde olmaz. Yasama dûzeyinde de sürmesi gerekir. Bu sağlanama/sa, vasanıa çalışmalarındaki uvumsu/juk, vürütme çalışmalarında da uvumsu/luk doğurur. Başbakan'ı aradım ve bunun telafi edilmesini istedim" dcdı. Karayalçın'ın bu gırışımı üzerine. DYP grup yönetimınin. SHP'lı üyelerın yerlenne seçılen DYP'lilen arayarak ıstifa etmelennı ısteyeceklen bildınldı. DYP Grup Başkanvekıli ihsan Saraçlar, konu>a ılışkın soruyu yanıtlarken "Biz, bu işi çözeriz. DV P koalisyon protokolünün gereklerini her zaman yerine getirir. Sorunun aşılması için gerekli girişimleri vapacağız. Arkadaşlanmı/Ja görüşecegiz" dedi. Mesut Yılmaz: Aşın uçlara karşı altematifiz ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - ANAP Genel Başkanı Mesut Yılmaz. Türkiye'nın dün- yadakı değışım sürecinin geri- sinde kalmamak için 2000yılına kadar geçireceği sürenin çok önemli olduğunu ve 2000 yılın- dan sonraki dünyada yerini bula- cağını söyledi. Koalisyon hükümetinin Tür- kiye'ye üç yılını kaybettirdiğini ve tarihinin en karanlık noktası- na getirdiğını savunan Yılmaz. gelişmekte olan aşın uçlara kar- şı alternatif olma sorumluluğu taşıdıklannı bildirdi. ANAP"ta beş gün sürecek olan parti içi eğitim semineri, dün Mesut Yılmaz'ın açış konuşma- sıyla başladı. Yılmaz, ANAP'ın Türkiye'de değişim sürecini başlattıgını ve bundan sonra devam ettırecek tecrübeli kadrolara sahip olduk- lannı söyledi. Dünyada hızlı bir değişim sü- reci yaşandığını ve buna ayak uydurabilen ülkelerin yaşanan yarışta öne çıktıklannı söyleyen Yılmaz, bugün değişim sloga- nıyla gündeme gelmeye çalışan siyasi hareketler bulunduğunu belirtti. Koalisyon hükümetinin ANAP'ın başlattığı değişim sü- recini durdurduğunu \e geriye götürdüğünü söyleyen Yılmaz, "Bugün Türkiye'nın üç yılına mal olan bir duraklama dönemi yaşanmaktadır" dedi. De\letin ekonomiden tümüyle çekilmesi gerektiği görüşünü dile getiren Yılmaz, özelleştirmenin kısa sü- rede gerçekleştirilmesı gereken hedefleri olduğunu belirterek, Türkiye'nin bu konuda Doğu Avrupa ve Türk cumhuriyetleri- nin gerisinde kaldığinı ıleri sür- dü. ÇİZMEDEN YUKARI/ MUSA KART Meclis, görevli bayan memurlann yırtmaçlannı tartıştı!.. Verso: MHP'nin oylan DYP'ye geçmez ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Verso Siyasal Araştırmalar Merkezı'nce, ara seçimlerde olası bir DYP-MHP ittifakının tam olarak hiçbir partiye yararlı olmayacağı belirtildi. Verso'nun değerlendirmesinde. MHP oylannm DYP, ANAP ve RP arasında paylaşılacağı belirtildi. Verso tarafından dün yapılan açıklamada, MHP'nin ara seçim yapılacak bölgelerde toplam yüzde 6.31 oranında oyu bulunduğu ve Adana'da yüzde 12.58, Ankara'da da yüzde 17.5 oranında oy aldığı anımsatıldı. Açıklamada, 1994 yerel seçimlerini temel alarak yapılacak değerlendirmenin tek bakış açısını yansıtacağı vurgulanarak MHP'nin desteklemesı durumunda bile 5 nisandan sonra yan yanya fakırleşen seçmenlerin, tamamen DYP'ye yönelmeyeceği savunuldu. TBMM RP'nin aklı, memurlann yırtmacında ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) -Çorum'da beledıyenın ih- mali üzerine 22 kişinin kolera- dan ölmesi ve Ankara'da Büyük- şehır Belediye Başkanı Melih Gökçek ile BOTAŞ arasındakı anlaşmazlık nedeniyle Baş- kent'in doğalgazının kesılmesı tehlıkesine kayıtsız kalan RP'lı yönetıciler. TBMM'nin bavan çalışanlannın "yırtmaçlannr yakın takıbe aldılar. RP'lı TBMM Başkanvekih Yasin Ha- tipoglu'nun, Meclis Başkanlık Dı\anı toplantısında. "ba>an personelin ve özellikle stenograf- İann>ırtmaçderinliği"ne ılışkin eleştirilerinin ardından. dün Meclis Genel Sekreterliği. mini. yırtmaçlı veya çok uzun etek gi- yilmesini yasakladı. Meclis personelinin giyım bı- çimine ilişkin tartışma hafta ba- şında \apılan Başkanlık Divanı toplantısında gündeme geldi. RP'li Hatıpoğlu'nun. bayan ste- nograflara \erilen tek tip giysile- rin yırtmacının çok denn oldu- ğunu açıklaması. diğer divan üyeleri arasında şaşkınlığa yol açtı. TBMM Başkanvekili Ka- merGenç, bu şaşkınlığını "Ben hiç görmüvorum, siz bavan ste- nograflann yırtmacına mı bakı- yorsunuz?" diye ifade ederken. Hatıpoğlu. "aşındikkatli" oldu- ğunu anımsatmaklayetindi. Baş- kanlık Divam'ndakı bu toplantı- dan sonra. RP'lıleri "rahatsız** eden "yırtmaç" konusunun TBMM Genel Sekreterliği'nce hemen dıkkate alındı. TBMM Genel Sekreteri Muammer Telli tarafından dün yayımlanan ge- nelgede. bayan personelin mini. yırtmaçiı ve çok uzun etek ile pantolon gıymesi. erkek perso- nelin de "kulak ortasını geçen" favon bırakması vasaklandı CHP ve SHP'de bütünleşme isyanı SHP'li bir grup milletvekili, birlik için Karayalçın'a baskı amacıyla deklarasyon hazırladı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Sol- da birlik sürecinin tıkanması SHP ve CHP'de parti içi muhalefeti harekete ge- çirdi. SHP'li bir grup milletvekili, hazır- ladıklan "birliğin savsakianmamasına" ilişkin deklarasyonun 25 ekım salı günü yapılacak grup toplantısında okunması karan alırken, SHP Genel Başkanı Mu- rat Karayalçın, "Merkez Yürütme Kuru- lu'nda (MYK) da söylemişrim, ülrimatom kabul etmem* dedi. CHP'de ıse. SHP ile birlığe karşı olan parti içi muhalefetin önde gelen isimle- rinden Parti Meclisi (PM) üyesi Hayret- tin Liysal. Genel Başkan Deniz Baykal'ın istifasını istedi. SHPGrup Bas.kanı SeyfiOktay ile grup başkanvekilleri Ercan Karakaş, Adnan Ekmenve bir grup mılletvekıli. birlik ko- nusunda Karayalçın'a baskı yapmak için bir deklarasyon hazırladılar. "Birieşme süreci devam etmeli, kesintiye uğramama- lı. Birleşme savsaklanmamalı" görüşünü içeren ve 15 milletvekilince ımzalanan deklarasyonda. bütünleşme için ara se- çimlerden önce ön kurultaya gidilmesi ve MYK'nin karannın venıden gözden ge- çirilmesi istendi. Deklaras>onda. Bütün- leşme Ortak Komisyonu üyelerinin "yet- kili olarak" aldıklan karara saygı göste- rilmemesi eleştirilirken. ön kumltayın ara seçime zarar değil yarar getireceği savu- nuldu. Deklarasyon mctnınin sonunda. "Bunlar vapılmadığı takdirde, sosval de- mokrat haraketin birleşmesi için sosval demokrat millervekilleriyle birlikte dav- ranma konusunda kendimizi serbest his- sederiz" görüşüne yer verildi. SHP Genel Başkanı ve Başbakan Yar- dımcısı Murat Karavalçın ise henüz kcn- disine herhangi bir metnin verılmedigıni söyledi. Karayalçın. daha önce MYK top- lantısında Grup Başkanı Seyfi Oktay'ın bir metın okuduğunu ve kendısinin de "Bu bir ülrimatom, bunu kabul etmenT dedığıni anımsattı. Karayalçın. "Ültima- tom kabul etmem. Artik yetkili kurullar bu konuda çalışma vürütüyor" dedi. BaykaFa istifa çağnsı Öte yandan CHP Genel Sekreteri Ad- nan Keskin ile SHP Genel Sekreteri Fik- ri Sağlar. bütünleşme görüşmelerindeki tıkanıklığın giderilmesi amacıyla bir te- lefon görüşmesi yaptılar Karşılıklı eleş- tıriye dönüşen görüşmede, ıkı tarafın da kendi önenlerini yeniden dile getırdikle- n ve ıleriye dönük bir adım atılamadığı öğrenildi. CHP'de ıse parti içi muhalefet. ilk PM toplantısında. Genel Başkan Baykai'dan "•hesapsormaya" hazırlanıyor. Baykal'ın, "Ara seçime tek başına girecegiz" açıkla- masını da eleştiren muhalifler. bu konu- da da parti yetkili organlannın dışlandı- ğını ileri sürüyorlar. SHP ile birleşmeye karşı çıkarak MYK üyeliğinden ıstifa eden PM Uyesi Hayret- tin Üysal. u CHP,DenizBa>kalyönetimin- de tıkanmıştır" diyerek Genel Başkan'ın ıstıfa.sını istedi. Baykal'ı.CHP'yi SHP'ye "teslim etmek"le suçlayan Uysal. şunla- n söyledi: "Savın Bavkal, salt kendi kararıyla CHP'nin ara seçimlere tek başına girece- ğini sövlediğinı- göru. seçim propaganda- lannda SHP iktidarı için tekrar ne dive- cektir, halkı nasıl inandıracaktır, adavla- nmız ne konuşacaktir? Deniz Bav kal, bir- leşme sorununu tek vanlı algılamış ve sa- bırta hareket edememişrir. CHP, Bavkal vönetiminde tıkanmıştır. halk Bavkal'ı sevmemiş, güvcn duvmamıştır. Savın Genel Başkan, v ine eski Bavkal'dır."* POLITIKA GUNLUGU HİKMET ÇETİINKAYA Cumhuriyet Üniversitesi Sıvas Cumhuriyet Üniversitesi, bir dönemin en demok- ratık ve çağdaş kurumuydu... Acaba şımdilerde bu demokratık ve çağdaş kurum na- sıl çökertildi? Bir öğretim üyesinin anlattıklannı aktarmak, sanınzTür- kiye'de "belirli biroyunun" nasıl sergilendiğini de somut bir biçimde ortaya koyacak... Birlikte okuyalım: "Üniversitemizde Temmuz 1992 yılında rektör seçimi yapıldı. Prof. Dr. Muvaffak Akman'/n yer/ne, rektör olun- caya kadar kişiliği pek fark edılmeyen Prof. Dr. Asım Gül- tekin 170 oydan 28'ini alarak, en çok oyla rektör oldu. Sayın Rektör'ün ilk icraatı ise üniversitenin sosyal de- mokrat öğretim üyelerine savaş açmak oldu. (Refah'lı Be- lediye Başkanı Temel Karamollaoğlu en samimı arka- daşıdır. Bu zat 2 Temmuz Sıvas olaylannın baş organiza- törü olarak, bir yolunu bulup aklanmışsa da halkın vicda- nında kendisini aklayamamıştır.) Süresi dolan dekanlann yerine sağcı olan kendi adamlannı atayarak ışe başladı. Süresi dolmayanlan da komplolar hazırlayarak istifaya zorladı. (Fen-Edebıyat Fakültesı ve Tıp Fakültesı dekan- ları da bu yolla değiştirildi.) Bunlar yapılırken anlaşıldı ki Sayın Rektör, seçim öncesi kendısine oy verecek olan üyelere birer ıdari görev (arpalık) vereceğine söz vermiş. Bu vaatlerin nasılyerine getirildigi, bugünlerde yenilenen yönetici atamalarında ortaya çıktı. Bu atamalarda ne eği- timin özelliği, ne akademik ahlak, ne de eğitim kalitesi dik- kate alındı. Yalnızca kendisine tarafolan, muhtemelen de oy verenlere idari görevler verilerek eğitim kurumlanna büyük bir darbe indirildi. Kımı yerde bir profesör bir ön- lisans programına (2 yıllık) müdür yapılırken, kimi yerde mezuniyet sonrası eğitim kurumuna (enstitüye) bir yar- dımcı doçent (profesör varken) atanmasında hiçbir sakm- ca görülmedi." • • • Cumhuriyet Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Asım Gülte- kin, öğretim üyelerinin dernek kurmasını da engelledi. Güitekin, "dernek kurulmasına" neden karşıydı? Nedeninı 22 öğretim üyesıne gönderdiğı yazıyı okuya- raköğrenelim: "Kurucu üyesi bulunduğunuz 'Cumhunyet Üniversite- si öğretim Üyeleri Derneği', Cumhuriyet Üniversitesi ıs- mı altında yasal girişimlerine başlamış bulunmasına rağ- men, tüzüğünün 4. maddesinin (a) fıkrasında; herhangi bir yükseköğretim kurumunda öğretim üyesi olmayı der- nek üyeliğı için yeterii şart saymaktadır. Bu çelişkili du- rum giderılmedikçe demek faaliyetlerine izin venlmeme- si gerekir. Zira bu derneğe eğer üniversitemiz dışından da üye alınacaksa 'Cumhuriyet Üniversitesi' isminin kul- lanılmaması ya da bu demek bu isim altında faaliyetiniyü- rütecekse, sadece ünıversiteye rpensup öğretim üyele- rinin derneğe üyeliklennin kabulü gerekir. Yapılan incelemede, dernek tüzüğünün söz konusu maddesinin (d) fıkrasında ise dernek üyeliği için iki asıl üyenin tanıtıcı ve önerici sunuş yazısını alma şartı getiril- miştir. Bu şart, derneğin ilerde belirli bir çevrenin tekeli- ne geçebileceği düşüncesini uyandırmaktadır. Yine ya- pılan incelemede, benzer derneklerin tüzüklerinde üniver- site öğretim üyelerinin, derneğin doğal üyeleri olabılecek- lerine ilişkin hükümlerin bulunduğu gözlenmiştir. Bu tür derneklerin esas gayesinin birieştıricilik olması gerekirken, birtakım önyargılarla kurulacak bir demek bu amaca ters düşeceğınden, ünıversıte mensuplan arasında aynm ve huzursuzluk yaratabılecektır. Herkesın bırbirini tanıdığı ve' mahdut sayıda öğretim üyesinin bulunduğu üniversite- mızde, demek üyeliğı için kimlik kartı dışında başkaca şartlar aranması düşündürücü ve bazı öğretim üyelerinin demeğe girmesını peşınen engelleyıcı bir tutum olarak görulmektedir. Son olarak Yükseköğretim Kurulu Başkanlığı'nın konu- ya ilişkin 1.9.1994 tarihlı yazısı da ektedir. Bu nedenlerie bu yoldaki izin ısteğinizin kabulü müm- kün değildir. 254 7 sayılı yasanın 59. maddesı gereğince gerekli ızni vermediğımi bılgilerınize nca ederım." • • • Bugün Anadolu üniversıteleri tarikatçılann kuşatması altındadır. Biz bunu bin kez yazdık. YÖK koltuğunda otu- ran YÖK Başkanı Prof. Dr. Mehmet Sağlam'a sorularyö- nelttik. Ne yazık ki hiçbırısıne yanıt alamadık. Cumhunyet Üniversitesi demokratik ve çağdaş bir ku- rumdu düne dek. Bugün ise "karayobaz çetelerinin "yu- valandığı bir medresedır. Cumhuriyet Üniversitesi Rektörü "demek kurma iz- ni" vermiyor.Çünkü 2547 sayılı yasanın 59. maddesine gö- re "yazılı izin alınması" gerekiyor. Laik, demokratik Türkiye Cumhuriyeti'nde demokrat, yurtsever, çağdaş öğretim üyeleri, tarikatçı "medrese ho- calannın" baskısı altındadır bugün. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'in görevden aldı- ğı tarikatçı rektörier yeniden aday otup, en fazla oyu ala- biliyor üniversitelerde. Türkiye nereye götürülmek isteniyor? Adres açık, bilen biliyor... DSP'nin gundemi erken seçim Selvi: Güneydoğu'da DSP'ye katılım yoğun AV ŞE SAY1.N ANKARA-DSP Genel Baş- kan Yardımcısı CevdetSelvi. ara seçimlere katılmama karan alan partisinin gündeminde "erken seçim" olduğunu söyledi. DSP'nın hedefinı. ilk erken se- çimde "iktidar" olarak özetle- yen Selvı. bu sürece giden yol- daki çalışmaları. Güneydoğu scçmenıni "yeniden kazanma- ya" yönelteceklenni bildirdi. Kuruluşundanbuyana görev al- dığı SHP'den avrı'larak DSP've katılan Selvi. birlikte çalıştığı liderlerdcn Karayalçın'ı **ace- nıi şovmen". Erdal İnönü'yü "mükemmel". Büient Ecevit'i de "karariu ilkeli. diirüst" diye tanımladı. SHP'den aynlma ve DSP'ye geçiş ve bu partideki hedeflerı- ni Cumhuriyet'e anlatan Selvi. "SH P'v i. sol parti olma özelliği- ni yitirdiği için" terk ettiğini be- lirtirken. ıpleri kopma noktası- na getiren olayın ise SHP Genel Başkanı Karayalçın'ın, parti or- ganlannı devrc dışı bırakarak 5 Nisan Ekonomık Kararlan'na ~e»et" demesı olduiunu söyle- dı. Murat Karayalçın'a. SHP'deyken yönelttiğı eleştıri- lerı. parti olarak "muhalefete" 1 gcçtığinde de sürdüren Selvi. şunları sövledı. **Günümü/de genç, dinamik yakışıklı dive birtakım insanlar ön plana çıkanlıvor. Sırça kftşk- te oturanlar, halkı tanımayan- lar. 60 milyon insanı vönetıiıeve çalışıvor, ama bunun kolav ol- madıgı dagörülüvor. Savın Ka- ravalçın da bu açıdan denevim- sizdir, sol geçmişi olmavan bir kişinin, sol bir partinin başına geçmesi, kendisini de partivi de sıkıntıva sokacaktır ve sokmuş- turda." Selvi. DSP'ye -milletvekili olma hesabıyla geçtiği" vönün- dekı ıddialan. "Ben hiçbir za- man, SHP'de de bir makam ta- lebinde bulunmadım. Ben ora- da. vıllarca genel sekreterlik vaptım, genel başkan yardımcı- sıydım ve çok ivi bir iribarım vardı. Mülervekiİliği için oradan kendime yer buLabilirdim" di- yerek reddettı. SHP'de. eleştirel tavn ile ta- nınan Selv i. bu tulumu artık sür- dürmeyeceği mesajını da "Ben SHP'de yetkili organlarda gö- rüşlerimizdinlenmediği için ka- muovuna açıklama yapnıa ge- reksinimi duvuvordum" sözle- rıyle verdı. Ecevit'e yöneltılen "tek adam" eleştirilerinin de kendi- sini rahatsız ctmediğini vurgu- layan Selvı. "Diğerpartileneba- kıyorum, hiyerarşi bozuk, disip- lin bozuk, herkes şika>etçi. As- lında oradaki arkadaşlanmızın da bir disiplin ö/k-mi içinde ol- duğunu görüvorum " görüşünü dilegetırdi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle