27 Kasım 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
26 OCAK1994 CARSAMBA CUMHURİYET .ŞAYFA, EKONOM 13 35trilyonluk israf •SAMSUN(AA)- Türkiye'de her yıl üretilen sebze ve meyvenin, üçte birinin tüketiciye ulaşıncaya kadar ziyan olduğu ve ekonomiye 35 trilyon liraük kayıpgetirdiği bildirildi. 19Mayıs Üniversitesi Ziraat FaküJtesi'nceyapılan bir araşürmada, ürünçeşitlerinde, tarladan tüketiciye ulaşıncaya kadar, yüzde 5-30 oranmda değişen kayıplann meydana geldiği belirlendi. Pastırmaya zam •KAYSERİ(AA)-Ünlü Kayseri pastırmasının kilosu 175 bin liraya, dilimi ise 3 bin 500 liraya yükseldi. Kayseri'nin Karpuzatan semünde pasurma ve sucuk üretimi yapan Hacı Ahmet Tö- remiş. et fıyatlantun artması sonucu pasünna ve sucuk fiyatlannın da arttığını belirterek şunlan söyledi: "Pastırmate sucuk üretiminde kullanüan etin kilosu toptan 45 bin liradan 55 bin Iira\a çıktı. Sarmısak. biber, kim\ on gibi baharatlaruı fiyarları da sürekli artmaktadır. Bu nedenle geçen >ıl 150 bin liradan satılan birinci kalite pastırmanın kilosu 175 bin lira oldu." ŞİRKETLERDEN •EÇZACIBAŞIHoldinge bağb İpek Kağıt, ev ve işyeri kullarumına yönelik ürünlerinden sonra bu kez de hekimler için "muayene masası örtülerinin" üretimine başladı. • BAŞAK SlGORTAAnkara Sheraton otelini 1.6 trilyon TL teminat bedeli ile sişortaladı. IMERKEZ SİGORTA ö.yıhna yeni 1 atılımlarla giriyor.Genel müdürlük görevine Sedat Haşhaş getirildi. • NECTAR BEAUTY SHOPS •"Dünyamızı Temiz Tutalım" kampanyasında gösterdiği başandan dolayı Çevre Bakanİığı beratını aldı.Kampanya UNEP Birleşmiş Milletler Çevre Programı desteğinde başlatılmıştı. •TAMSIGORTAEge Üniversitesi Su Üriinleri Fakültesi'ne ait Piri Reis araştırma gemisini 21.5 rnilyar lira temiuat bedeliyle sigortaladı. Mal karşılığı ticaret olanağı sağlayan sistem, stokla çalışan tekstilcilerden rağbet görüyor BarteringTürkiye'deyaygııılaşıyor CÜNEYT TOROS Dünyada oldukça ilgi gören ve âtıl ka- pasitelerin uygun kullanımını sağlayan bartering sistemi Türkiye'de de yaygı- nlaşıyor. Mal karşıhğı ticareti ıfade eden bartering sistemi klasik takas tanımından ayn. çok şirketli bağlantılar sağlanabilen bir uygulama. Türkiye'de henüz iki yıllık bir geçmişe sahip olan siste, özellikle teks- tilcilerden büyük ilgi görüyor. Avusturya'nın bartering kuruluşu EBB'nin (Euro Barter Business) Türkıye temsilcisi Arma Danışmanlık AŞ'nin şu anda barter sözleşmesi ile çabştığı 250 şir- ket bulunuyor. Nakit sıkıntısı içinde bulu- nan, nakit akışıru bozmak istemeyen veya elinde fazla stok bulunan şirketlerin tercih ettiği sistemin Türkiye'nin iş yapmaya başladığı Türki cumhuriyetlerle olan bağ- lantılannda da yararlı olabileceği belirtili- yor. Şirketin genel müdürü ve yönetim ku- rulu üyesi Özer Armağan Barter'in klasik takas tanımından farklı olarak ikiden faz- la şirketle calıştığını belirtirken Arma'nın ayda sadece Türkiye içinde 2.5 milyar li- rabk iş yaptığını söyledi. Arma. üyesi bu- lunduğu şirketlerin ihtiyac fazlası mal- lannı, üyesi bulunan bir başka şirketle yine mal karşılığı değerlendirebiliyor. Sistemin işleyişi Genel Müdür Özer Armağan şirketin işleyişinı şöyle anlattı: "Üyemiz bulunan, örneğin bir tekstil şirketjnin acil bilgisavara • Türkiye'de iki yıldan beri uygulanan, ancak dünyada oldukça yaygm olan bartering sistemi, şirketlere ellerindeki stoklan verimli kullanma olanağı sağlıyor. Şirketler tüm ihtiyaçlannın tamamıru veya belli bir bölümünü nakit akışıru boz- madan diğer bir üye şirketten alabilmekte ve bu miktan, kendi mal veya hizmetini herhangi diğer bir şirkete satarak finanse edebilmektedir. Slstem no5il Isltyor? Barter ile ticaret yapan şirketler enflasyondan etkilenmiyor. Bankalarda işlemler için açılan cari hesaplar Avrupa para birimi ECU üzerinden hesaplanıyor.Birşirket hiçbirzaman ihtiyacından fazlasını satamıyor. Eğer cari hesapta çok fazla bir birikme olursa hemen şirkete bildiriliyor ve şirketin ihtiyaçlan barter ile karşılanana kadar talepler dondurulup başka bir firmaya yöneltiliyor. Başlangıçta her sektörden bir şirketin alındıgı sistemde daha sonra eğer talep karşılanamaz bir noktaya geiirse yeni şirketler alınabiliyor. ihn'vacı var. Bize başvurur, biz de yine üye- miz olan bilgisa\ar şirketi ile kendileriran bağlantıya gecmelerini sağlarız. Tekstil şir- keti, elinde bulunan EBB kartı ile bilgisayar şirkerinden ihti\ acını temin eder. Bu maluı ECU üzerinden değeri alıcı şirketin cari he- sabına borç vazılır. Bilgisa\ ar şirketinin ise cari hesabına jine ECU ü/erinden alacak kavdedilir. Bunun karşılığında tekstil şirke- ti kendi atıl kapasitesini verebiür teya daha sonra aynı şekilde tekstil ihti>acı olan bir üvemize stoklannda duran mallardan tere- rek borcunu kapatır." Şirketlerin aralanndaki anlaşmaya göre barter oranının da değiştiğini vurgulayan Armağan, kendılerinin üyelik aidatı ile yapılan işten komisyon aldıklannı belirti- yor. Sektörel dağılım Mal ve hizmet akışının sağlanamadığı piyasalarda artan stoklann etkin kul- lanımını sağlayan sistem Türkıye"de en çok tekstil sektöründe kuîlarulıyor. Üyele- ri arasında sadece üretim sektöründen de- ğil, perakende satıcılar ve hizmet sektö- ründen işletmelerin de bulunduğunu belir- ten Armağan, tekstilden sonra en çok bar- ter sözleşmesi yapan sektörlerin turizm ve bilgisayar olduğunu söyledi. Arma'nın uluslararası bağlantılar da kurduğunu açı- klayan Armağan. dünyada talep azlığı- ndan doğan arzm Türkiye'deki ihtiyaca da cevap verebileceğini belirtirken kendi- lerine Almanya'dan müşteri bulunması için uçak satımı için teklif geldiğini de açı- kladı. Barter'in yararlan Özer Armağan barterin ek potansiyele yönelik bir sistem olduğunu vurgularken bu sistemin Türkıye'nin dış ticaret açığının indirilmesinde, atıl kapasitelerin daha etkin kullanımında da yararlı ola- bileceğıni belirtti. Türkiye'nin AB ılegümrük birliğinegi- derken elindeki kozlann iyi değerlendiril- mesinde de bu sistemin yararlı olabileceği- ni belirten Armağan. örneğin Almanya'- nın ağır sanayi için hammadde üretimi ya- pan bir şirketinin Türkiye'ye tekstil karşılığı mal satabileceğini vurgularken bu uygulama sayesinde kota konusunda da indirime gidilebileceğini ifade etti. Dünyada da bunun örneklerinin bulun- duğunu söyleyen Armağan. Japon oto- mobil şirketlerinin Amerika'ya bu yolla girdiklerini ve şu an Amerika'daki ticaret hacminin yaklaşık yüzde 20'ye yakınınm da bu sistemle yürüdüğünü vurguluyor. Sanayi Bakanlığı'na bağlı olanlara düşük faiz uygulanacak KİTlerVakıfbank'lı oldu ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - Sanayi ve Ticaret Ba- kanlığı ile Türkiye Vakıflar Ban- kası arasında imzalanan bir pro- tokolle, Vakıfbank. Bakanlığa bağlı KÎTlere piyasadan 2 puan daha fazla repo faızı verecek, kre- di çekmeleri halinde de düşük faiz uygulayacak. Vakıfbank ile Sanayi ve Ticaret Bakanİığı arası- ndaki protokol Ankara'da ımzalandı. Protokol. Devlet Bakanı Necmettin Cevheri, Sanayi ve Tica- ret Bakanı Tahir Köse ile Vakıfbank Genel Müdü- rü Fehmi Gültekin tarafından ımzalandı. Protokol imza töreninde konuşan Tahir Köse, imzalanan protokolle. bankarun, parası olan KÎT'lere bugünkü cari ticari repo faianin 2 puan üzerinde faiz vereceğini söyledi. KİTIerin para- lannın bankada bir havuz oluşturacağını anlatan Köse şunlan söyledi: "Yapılan anlaşmayla, örne- ğin, cari Repo faizi yüzde 60 ise, bakanlığına bağlı KİT'lere banka yüzde 62 faiz verecek. KITlerden herhangi biri kredi çekmek istediğinde de, Repo fa- izinin üzerine 5 puan ekJenecek. Yani, söz konusu örneğe göre kredi faizi de yüzde 67 olacak." • Vakıfbank. Sanayi Bakanİığı"na bağlı KİT'lere piyasanın 2 puan üzerinde repo faizi verecek. Banka kredisi kullanmak isteyen KİTlere de düşük faizle kredi verilecek. Tahir Köse. KİTler tarafından oluşturulacak olan, havuzdakı paranın bitmesı halinde ise. ban- kanın. kredi çekmek isteyen KİT'e. piyasadaki can kredi faizinin 10 puan altında bir faizle kredi vere- ceğini söyledi. De\let Bakanı Necmeıtin Cevheri de. karann, "Son derece isabetli bir karar" olduğunu söyledi. Türkiye'de KİT'lerin bir hastalığı olduğunu anla- tan Cevheri. "Alacak olan alacağını alamaz. Borcu- nu ödemek için de bankadan kredi çeker. Türkiye ekonomisinin çektiğini sıkıntıların başında gelen bu olaym Sanayi ve Ticaret Bakanİığı tarafından iyi aıüaşıimasından doiayı kendüerine teşekkür ediyo- nım" dedı. Vakıfbank Genel Müdürü Fehmi Gültekin de. Vakıfbank olarak böyle bir hizmeti sunmaktan çok büyük mutluluk duyacaklannı bildirdi. GATT'tan Ankara'yauyan• GATT'ın haarladığı raporda, Türkiye'nin büt«^ açıklanm ve dış borç servisinin azaltmak için gümrük vergileri dışında kaynak bulması gerektiği belirtildi. Ekonomi Senisi - GATT'ın Türkiye için hazırladığı rapor- da. Türkiye'nin son 10 yılda ti- caretin liberalleşmesi ig'n büyük adımlar attığı, ancak ekonomik kazançlann yüksek enflasyon. şişkin bütçe açıkları ve iç piyasa- daki yetersiz rekabet nedeniyle kay bedildiğı belirtildi. GATT'ın Türkiye'nin ticaret politikalan ve uygulamalan ko- nusunda hazırladığı raporda, dizginlenemeyen yüksek enflas- yona neden olarak hükümetin bütçe açıklanm kapatmak için para basması gösterildi. Financial Times gazetesinde yer alan haberde, Türkiye'nın toplam vergiler içindeki gümrük vergilerinin 1980'den 1990'a yüzde I2'den yüzde 18'e çıktığı belirtildi. Raporda. Türkiye'nın 1995 yılında Avrupa Birliği'yle Gümrük Bırliğı'ne geçeceği ve bununla gümrük duvarlannın tümüyle kaldınldığı bir rejimin başlayacağı belirtildi. Türkiye'nin bütçe açıklannı ve dış borç ödemelerini karşıla- mak için giderek azalacak güm- rük vergi gelirlerinden başka kaynaklar bulması gerektiği vurgulandı. Raporda. aynca artan ücret- lerin Türkiye'nın rekabet gücü- nü azaltığını da belirtti. Gazete. GATT raporunun. uluslararası rating kuruluşlannın Türkiye'- nin kredi notunu düşürdüğü ve Türk Lirası'nmdeğerinmdüştü- ğü bir sırada açıklanmasına dik- kat çekti HÜLYA GENÇ Cumhuriyet Gazetesl , TûrUocağı Çad. 39/41 j Cağaloğlu/İSTANBUL ! TEL: 512 O5 OS ! FAX: S1A O7 S1 l Elektrikcinizi secerken dikkatli olun! YönetJcist bulurtduğum apartmanın elektrik anahtariarınm ve kendi dairemin elektrik trafosunun değiştirilmesi gerekiyordu. Bu nedenle Eren Elektrikten Süreyya Duru'ya başvurdum. Süreyya Bey elektrik anahtarları ile evimdeki trafoyu değiştirdi. Yeni takılan elektrik trafosu yüzünden evimde küçük çapta yangın çıkt, anahtarlar ise kısa sürede bozuldu. Süreyya Bey'e tekrar müracaat ettiğimizde küçük bir yalnışlık olduğunu, 90 bin liralık trafo yerine 40 bin liralık trafo takıldığını söyledi. Oaha sonra uğrayıp 90 bin liralık trafo taktılar. Anahtarları ise her gün aramama rağmen değiştirmediler. Makbule ÇaHmter/İSTANBUL E ren Elektrikten Süreyya Bey'le görüştüm. Annesının uzun süredir yoğun bakımda yatttğını belirten Süreyya Bey, bu nedenle işlerini biraz aksattığını söyledi. En kısazamanda apartmanın elektrik anahtarlarını kontrol edeceğinı vurgulayan Süreyya Duru.'yarın mutlaka gıdeceğim" diye söz verdı. Yangın çıkartan trafo hakkındakısorularımıza ise şöyle cevap verdı:' 'Tamir sırasmda elimizde hiç trafo kalmadığmı fark ettik. Bu nedenle başka bir elektrikçiden trafo almak zorundakaldık.Biryalntşlıkolmuş.90bm liralık trafo yerine 40 bin liralık trafolardan vermışler. Makbule Hanım 'ın trafonun yangın çıkardığı konusunda bizi uyarması üzerine hemen hatamızı tamir ettik. 90bin liralık yeni bir trafo taktık "Sonucu öğrenmek ıçın bırkaç gün sonra Makbule Hanımı aradım. Makbule Makbule Hanım'dan Süreyya Bey'ın gelmediğını, yalnızcaaradığınıöğrendim. Daha fazla uğraşmak istemeyen Makbule Hanım bu arada başka elektrıkçıyle anlaşarak anahtarları değıştırtmiş. Süreyya Bey de bu sözlerı doğrulayarak annesinin vefatından dolayı gecıktiğını bildirdi. • Cankor'un jesti tüketiciyi sevindirdi D ahaönceyayımladığımız "Renault müşterisi uçaktan önce hizmet /sf/yor"başlıklı mektubaCankor firmasından cevap geldi. Dr. Osman Kaı/r'unRenault9Brodwayotomobilinde bulunan Cankorfirması tarafından üretilmiş Oman Marka TSE belgeli (TSE 3N199) emniyet kemeri kendıliğinden bozulmuştu.Hiçbirkullanımhatası , olmadığına inanan okuyucumuz, kemerin değiştirilmesi amacıyla Renault-Mais'in İstanbul Merkezi'ne başvurmuş, ancak ücretli olarak değiştırilebıleceğj yanıtını almıştı. Bu durumda "Iyileştirme görmüş kemer ibaresi, eski kemerlerin iyiolmadığını gösteriyor"diyen Kaur'a, Cankor Genel MüdürüA/fustera Alaca 'nın mesajı şöyle: "Sayın Kaur'un şikayetçi olduğu ürünün üretimi üç sene önce bftirilmişbr. Garanti kapsamındaki tüm ürünlerimizin bu süre içindeki değişimleri hiçbir sorun yaratlmadan karşılanmıştar. Sayın Kaurgibi problemi olan tükebdler varsa bunlara da yardımcı olunmaya çalısılmıştır. Müşteriye hizmet prensibini ön planda tutarak Sayın Kaur'un, Renault-Mais'ten olan şikayetini gidermek istiyoruz. Aynca 9/11 araçlardaki emniyet kemeri tiplerinin değişimi kalite iyileştirme çalışmasıdır. Sayın Kaur'un belirttiği gibi bir önceki teknolojinin kötü olduğunu belirtmez. Fransa'da Renault 9/11 üretiminin durmasına karşın pazara yeni sürülen araçlarda kullanılan teknolojileri üreticiye sunmak, geltşen kalite anlayışının bir parçasıdır görüşündeyiz." • Okullarla dirsek temasını sürdüren Tüketiciyi Koruma Derneği (TÜKODER),sömestre tatilinin ardından •Tükebci" konulu sohbetlerine devam < edecek. 9 şubatta Beyoğlu Olgunlaşma Enstitüsü'nde sohbettoplantisı düzenleyecekolan TÜKODER, 11 şubatta da KandilliKızLisesi'nin konuğu olacak. Çocuklar tüketimde daha bilinçli Ağacı yaşken eğmeye kararlı olan Tüketiciyi Koruma Derneği, geçen hafta Boğaziçi Lise- si'nin ilkokulundaydı. Çocuklarla bilinçli tüketim, çevreyi, ülke ve aile ekonomisini koru- ma konularında söyleşi yapıldı. Tutumluluk, marka ve reklam konularının da gündeme geldiği toplantıda, ilkokul 3. sınrföğrencisi OnurİHian "Çocukları bilinçsiztüketımeyönel- ten kola, sigara ve sakız reklamlan neden televizyonlarda yayımlanıyor" diye sordu. Di- lek Baş ise hatalı üreticiye verilen cezanın, bilinçsız tüketiciye de verilmesini istedi • TÜKETİCİNİN TAKDİR ETTİKLERİ İki tesekkür 7 IGS'nın Avcılarfabrıkasatış mağazasından 1992 eylülünde mevsimlik bir takım elbise aldım. Trafık kazası geçirmem nedeniyle bu elbiseyı 8 ay boyunca ^ ^ ^ kullanamadım. Bu durumu sağlık raporlarımla belgeleyebiliyorum. Elbiseyiılk kez 1993 yılının ağustos ayında giydim. Takımı 8-10 kez giydikten sonra pantolonun bacak arasından eridiğıni gördüm. Bir üretim hatası olduğu çok aşikardı. Durumu 1993 yılıekım ayında Avcılar İGS mağaza müdürüne ilettım. Aradan 10 gün geçtikten sonra İGS'den Aylin Hanım beni arıyarak elbisenin değiştirileceğini söyledi. Bu durum bir tüketici olarak benı çok sevindirdi vegüvenduygusuyarattı. İGSfirması ile avcılar mağazası yetkilisi Aylin Hanıma tüketici haklarına gösterdikleri titizlikten dolayı sizin nezdinizde teşekkûr ediyorum. Fatih'deki bir marketten 1993 yılı kasımında Missütüni kiloluk paketlerinden satın aldım. Ertesi gün sütü ıçtiğimizde, hayatımda hiçtatmadığım kadar iğrençbiracılıkla karşılaştım. Sütün son kullanma tarihine daha 4-5 ayvardı. Sütün görüntüsü ve yoğunluğu ise normaldi. Ağzımın acılığı ve bağırsaklarımın bozukluğu6saatsürdü. O günden bu yana süt içmez oldum. Hemen o gün Mis süte durumu açıklayan biryazı yazdım. Ancak ben iyi birtüketici gibi davranmamış, sütü tahlil ettirmek yerine kızgınlıktan dökme yolunu tercih etmiştim. Aradan 3-5 gün geçmişti ki firmanın satış sorumlusu TanjuBey beni aradı. Konuyla ilgilendiğini ve örnek mamülleri toplayaraktetkiklerebaşladıklarını söyledi. Konu ile ilgilenilmiş olması beni sevindirdi. Ertesi gün şirketten bir satış müfettişi geldi. Hem konuyla ilgilendiklerini teyit etti, hem de 5adet 1 kiloluk Mis süt hediye etti. Kurumsallaşmış veçağdaş hizmet veren üreticilere yakışırbudavranışlar için İGS ve Mis Sütfirmalarına teşekkür ediyorum. M. C*ngix GöğeboUanJİSTANBVL EKONOMİYE BAK1Ş TANER BERKSOY İki 24 Ocak Yakın tarihimizde 24 Ocak günü ile anıfan iki önemli olay var. Ilki 1980 yılının 24 Ocak günü. Bu, ekonomi- nin kimliğini köktenci biçimde değiştirmeyi, iktisadi gelişmeyi yeni biryörüngeye oturtmayı öngören istik- rarprogramınınuygulanmayakonmasınısimgeliyor. İkinci 24 Ocak ise 1993 yılına ait. Bu da, pek çok top- lumsal sakatlığın yanı sıra, istikrar programını da ıs- rarlı biçimde eleştiren, karşı çıkan, tophjmsal ve ekonomik sonuçlarını emek açısından mahkum eden Uğur Mumcu'nun öldürülme tarihi. Bu iki olayın böylesineçakışması kuşkusuz rastlan- tıdır. Ama, söz konusu iki 24 Ocak arasında basit ana- lojiyi aşan bağlantılar arayanların çok zorlanmadan bunu yapabileceklerini düşünüyorum. Toplumsal gelişme tarihini yazacak olanların birin- ci 24 Ocak dönüşümünün ikincisini mümkün kılan ekonomik, siyasai ve toplumsal koşullar yarattığını göreceklerini sanıyorum. 24 Ocak 1980 programının en önemli yönü, kapita- lizmin kriz refleksini Türkiye'ye taşımış olması. Bu yönde bir yapısal uyum ekonomide dev boyutlu dönü- şümler gerektiriyordu. 24 Ocak programının misyonu da buydu. Bu tür dönüşümleri zorunlu görenler oldu- ğu gibi gereksiz bir zorlama olarak değerlendirenler deoldu. Tarih korkarım birinci görüşü haklı çıkarttı. Dünya- da ekonomik ve siyasai planda gelişen olaylar ve komuta düzenine dayalı ekonomik düzenlerin çökü- şü, kapitalizmin kriz refleksinin belirlediği yeni koşul- larda eski yapılarla yaşamanın olanaksızlığını gös- terdi. Dünyanın yöneldiği yeni kulvarda içine kapalı, deviet düzenlemeleriyle yol alıp, merkezi komutlarla yönlenen ekonomilerin nefes alma ve yaşama şansı kalmadı. 1970'lerin ağır ekonomik krizi kapitalizmi hızfı bir reflekse zorladı. Kriz koşulları dozu artan rekabet ve buna ayak uyduracak esneklikte iktisadi yapılanma gerektiriyordu. Bu bir sınavdı. Kapitalizm bu sınavı aştı. Dünya ekonomisi serbestleşmeyi, dışa açılmayı ve ekonomilerin daha ileri boyutlarda bütünleşmesi- ni sağlayan yeni bir yörüngeye oturdu. Kapitazilmin kriz refleksi sorunu belki çözdü, ama gerek dönüşüm sırasmda gerekse sonrasında insan- lar önemli bir bedel ödemek zorunda kaldılar. Ekono- milerin gelişmişlik düzeyi, dışarıya kapalılığı ve piya- sa sistemine mesafesi bu bedelin boyutunu belirledi. Bizim gibi kriz refleksi düşük olan ülkelerde bedel dev boyutlara ulaştı. Lafı gevelemenin alemi yok. Bu bedeli çalışanlar ödedi. Dağılım adaleti ve eşitlik gibi olgulara karşı za- ten duyarsız olan kapitalizmin. kriz bedeli dağıtımını başka türlü yapması söz konusu bile değildi. 24 Ocak 1980 tüm bu gelişmeleri bize taşıdı. Deviet himayesinde arpa boyu yol almış kapitalizmimiz dün- yaya ayak uydurabilmek için pek çok zorlamaya ge- rek duydu. Ekonomik dönüşümün yangından mal kaçırır gibi zorlanması, 12 Eylül siyasi düzenlemesini dayattı. Kriz bedelinin dağıtımı bizde hepten denge- siz oldu. Toplumsal ve siyasai yaraiar açıtdı. • •.;.; Dışa açılma, teşvik hırsızları bedelini ödememizi gerektirdi. Serbestleşmenin yarattığı rant vurgunları- nı ödemek zorunda kaldık. Âskeri zorlamanın altüst ettiği siyasai dengelerin bedelini ağırödedik. Alatur- ka eğilimlerin değerlersistemimizde yarattığı çökün- tünün bedelini kimbilir kaç nesilde ödeyeceğiz. Sonuçta krize karşı vurgunculuğun yükselen değer, bunu sorgulayanın yargısız infaz kurbanı olduğu aca- ip bir refleks gösterdik. Bu koşullarda eşitliğı, adaleti, özgürlüğü savunanların yaşama alanı daraldı. Uğur Mumcu tüm bunları yaşama ilkesi haline ge- tirmişti. 24 Ocak ürünü toplumda yaşaması güçtü. Günlerin çakışması belki rastlandı. Ama kabul etmek gerekir ki ilginç bir rastlantı bu. DÜNYA BANKASPNIN GÖRÜŞÜ: Türkmenistan, Kuveyt olabîlir • Dünya Bankası yetkilisi Yürükoğlu: "Doğru ve akılcı politikalar izlenirse, Türkmenistan'ın, *Yannın Kuveyt"i" olmaması için hiçbir sebep yok." ANKARA (AA) - Dünya Bankası Orta Asya ve Azer- baycan bölümü başkanı Tanju Yürükoğlu, bölge ülkelerine kalkınma yardımı sağlanması konusunda. standart, "bisküvi kalıbı" vaklaşımmı benimse- diklerinı bildirdi. Dünya Bankası yetkilisi Yürüköğlu. "Orta Asya Cum- hurivetleri ile Azerbaycan'a kalkınma yardımlan sağlama- da kalıp şartlarımız yok, kalkn nma yardımı proje ve program- larını her ülkenin kendi ihtiyaç- lanna göre belirliyoruz" dedi. Dünya Bankası Orta Asya ve Azerbaycan bölümü baş- kanı Tanju Yürükoğ- lu, doğru ve akılcı poli- tikalar izlendiği tak- dirde, Türkmenistan'- ın "Yannın Kuveyt'i" olmaması için hiçbir sebep olmadığını söy- ledi. Yürükoğlu. "Türkmenis- taıTın yapması gereken kay- nakları iyi kullanmak, çok borçianmamak. Eğer bunları gerçekleştirilebilir ve doğru po- litikalar izlerlerse, yarının Ku- veyt'i olmamalan için hiçbir se- bep yok" diye konuştu. Dünya Bankası yetkilisi Yürükoğlu, "Türkmenistan, kendi para bi- rimini tedavüle çıkardı, ancak, bu işin çok pürüzsüz gittdğini zannetmiyorum" dedi. Dünya Bankası Orta Asya ve Azerbaycan Bölümü Baş- kanı Tanju Yürükoğlu, bölge- deki diğer ülkelerin ekonomik durumu ile Dünya Bankası ile ilişkileri hakkında şu bilgiyi verdi: "Dünya Bankası bu ülkeler için spesifik projeler, teknik yardım projeleri hazırlıyor. Orta Asya Cumhuriyetleri ile Azerbaycan'daki personel için dışarda ve içerde eğitim im- kanları sağlanıyor. Bu ülkeler- den kadroların dış ülkelerde yabancı uzmanJann yanlan- nda eğitilip, görgü >e bilgileri artırılacak. Dünya Bankası'- mn en fazla önem \erdiği hu- suslardan biri, Orta As\a Cumhuriyetleri ile Azerbay- can'dan gelecek kadrolann. kalkınma projeleri nin belir- lenmesi ve hazırlanmasına katıumıdır. Dünya Bankası, şim- diye kadar, Kazakis- tan'a 218 milyon, Kırgıziştan'a 60 mil- yon, Özbekistan'a 21 milyon dolar kredi sağ- ladı. Azerbaycan'a ödemeler dengesinin sağlanması yardımı ve büyük projeler konusunda yardım sağlanması, büyük ölçüde Ka- rabağ meselesinin halledilme- sine bağlı, ancak, bu ülkeye teknik yardım ve altyapmın iyileştirilmesi için çalışmalar var. Bu ülkeler geçen yıl Dünya Bankası'na üye oldular ve ülke raporları hazırlandı. İkinci aşamada, sektörlerin derinlemesine incelenip, bura- dan proje fîkirleri geliştiriie- cek. Dünya Bankası'nuı temel stratejisi, bu ülkelerin serbest pazar ekonomisine gecişte ih- tiyaçlan olan düzenlemeler hususunda yardım sağla- maktır."
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle